Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
26 OCAK 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 9
‘Ergenekon
bağlantısı
araştırılıyor’
EL KAİDE OPERASYONLARI
YILDIRIM’IN SORGUSU SÜRÜYOR
Başbuğ, ‘Balyoz’ planõ kapsamõndaki iddialara yumruğunu kürsüye vurarak tepki gösterdi
‘Vicdansõzlõktõr,lanetliyorum’ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Genelkurmay Başkanõ Orge-
neral İlker Başbuğ, Taraf gazete-
since gündeme getirilen “Balyoz”
darbe planõ kapsamõndaki iddialara
sert yanõt verdi. Konuşmasõ sõrasõnda
ara ara yumruğunu kürsüye vuran
Başbuğ, “Talimnamelerimizden
taarruzla ilgili bölüme baktığımız
zaman, özellikle hücum bölümü,
biz askere ne dedirtiyoruz? ‘Allah
Allah diye’ taarruz ettiriyoruz.
Ordu nasıl Allah’ın evine bomba
atmayı düşünür? Vicdansızlık-
tır, lanetliyorum” dedi. Başbuğ,
“Türk ordusunun da bir sabrı” ol-
duğunu söyledi.
Başbuğ, Kurtuluş Savaşõ komu-
tanlarõndan Kâzım Karabekir için
düzenlenen anma toplantõsõnõn ar-
dõndan gazetecilere açõklamalarda
bulundu. Başbuğ, Genelkurmay Ka-
rargâhõ Orbay Salonu’nda yaptõğõ
konuşmasõnda, Taraf gazetesince
gündeme getirilen Balyoz darbe pla-
nõ kapsamõnda İstanbul’da camilerin
bombalanacağõ iddialarõna sert tepki
gösterdi. Bazõ eklemelerle basõnda yer
alan konunun 7 yõl önce yapõlan bir
plan semineri olduğunu belirten Baş-
buğ, olaydan sonra 24 saat içinde
açõklama yapõldõğõnõ kaydetti.
TSK’nin şüpheli bilgilere dayanarak
değerlendirme ve açõklama yapma-
sõnõn olanaklõ olmadõğõnõ belirten
Başbuğ, Kara Kuvvetleri’nin konu-
ya ilişkin kapsamlõ bir çalõşma yü-
rüttüğünü, bu hafta içinde sonuç-
lanmasõ beklenen değerlendirme so-
nuçlarõnõn basõna açõklanacağõnõ kay-
detti. Başbuğ, TSK’nin ciddi bir ku-
rum olduğunu belirterek, “Tabii o
günden itibaren, her iddiayı ince-
lemek durumundayız. İnceleniyor
olması, bunun kabulü anlamına
gelmiyor. Çalışmalar devam edi-
yor. Kara Kuvvetleri Komutanlı-
ğı detaylı incelemelerine devam
ediyor. İnceleme sonuçlandıktan
sonra, bu hafta içinde sizlerle pay-
laşacağız” diye konuştu.
“Vahim iddiaların” gündeme ge-
tirildiğini belirten Başbuğ, yumru-
ğunu kürsüye vura vura konuşmasõ-
nõ şöyle sürdürdü:
“Eğitimde kullandığımız dokü-
manlara talimname deriz. Talim-
namelerimizden taarruzla ilgili bö-
lüme baktığımız zaman, özellikle
hücum bölümü biz askere ne de-
dirtiyoruz. ‘Allah Allah’ diye taar-
ruz ettiriyoruz. Ordu nasıl Al-
lah’ın evine bomba atmayı düşü-
nür? Vicdansızlıktır, lanetliyorum.
Ordunun Mehmetçiği Allah Al-
lah sesleriyle eğitim yapıyor. Ta-
limnamemizde var. Böyle bir or-
dunun kişileri çıkacak Allah’ın
evlerine bomba atacak, orada iba-
detine yapanlara... Lanetliyorum!
Kendi uçağını düşürmek vesaire
yapacak. Lanetliyorum! Türk or-
dusunun da bir sabrı var. Bu asker
şimdi bölgede elinde silahla bu
milleti bekliyor. Bu ordunun tü-
münü nasıl itham edersiniz. Hiç mi
vicdan yok.”
‘Güney Amerika
ordusu değiliz’
Genelkurmay Başkanõ olarak so-
rumluluklarõ bulunduğunu, bütün per-
soneli düşünmek zorunda olduğunu
anlatan Başbuğ, “Görev ve sorum-
lulukları olanlar sorunları çöz-
mekle de vazifelidirler. Sorunları
çözmek de bizim görevimiz” diye
konuştu. Kimsenin TSK’yi Güney
Amerika’daki veya Kafkaslar’daki
bazõ ülkelerin ordularõ yerine koy-
mamasõnõ isteyen Başbuğ, yalnõzca so-
runlarõ dile getirmekle, “şikâyet et-
mekle” yetinmediğini, kökenine in-
mek için de çaba gösterdiğini kaydetti.
“TSK’ye karşı faaliyetler olduğu-
nu” yineleyen Başbuğ, bilgilerin sõz-
dõrõlmasõ sorununun diğer ülke ordu-
larõ ve diğer kurumlar için de geçer-
li olduğunu dile getirdi. Bilgi sõzdõ-
rõlmasõ konusunda bazõ yapõsal ek-
sikliklerin tamamlanmasõ gerektiğini
kaydeden Başbuğ, şu anda TSK’nin
hedefte olduğunu ve ön planda gö-
ründüğünü kaydetti. Başbuğ, şöyle ko-
nuştu: “Sızdırmalarla ilgili ciddi
mücadele içinde olmamız lazım.
Genelkurmay Başkanı olarak, Türk
Silahlı Kuvvetleri’nin komutanı-
yım. Bu elbette bana sorumluluk ve-
riyor. Yetkili makamlarda olmak si-
ze şikâyet etme durumuna yol aç-
maz. Yetkili kişiler sorunları çöz-
mek konusunda vazifelidir. ‘Sade-
ce şikâyet ederim’; hayır, öyle bir şey
yok. Bir sorun varsa bunun köke-
nine inerek çözmek görevimiz.”
Başbuğ, bilgi sõzdõrmaya yönelik
TSK’nin yürüttüğü faaliyetlere iliş-
kin de ilk kez rakamlara dayalõ somut
bilgiler verdi. Başbuğ, şu değerlen-
dirmeyi yaptõ:
“Bugüne kadar TSK içinde bil-
gi sızdırmasıyla ilgili kişi, bilgi sız-
dırması kapsamında açılan soruş-
turma adeti 61’dir. Bunlardan 9’u
kovuşturma, yani yargı safhasına
dönüşmüştür. Bir tanesi sonuç-
landırıldı. Bir subaya 3 yıl hapis ce-
zası verildi ve TSK’den tart edildi
(uzaklaştırıldı). Çeşitli rütbelerde
10 kişi de tutukludur. Bu konuda
hata yapanları bulup, yargıya gö-
türerek sonuçlandırmamız lazım.”
‘Devlet de tedbir almalı’
TSK’den bilgi sõzdõrõlmasõ konu-
sunda kendilerine görev düştüğü gi-
bi devlete de görevler düştüğünü be-
lirten Başbuğ, mücadeleyi kurum
olarak tek başlarõna yürütemeyecek-
lerini vurguladõ. Başbuğ, “Görüş, dü-
şünce ve tekliflerimi Sayın Cum-
hurbaşkanımız ve Sayın Başba-
kanımıza da arz ettim. Bunların so-
nuçlandırılmasını da takip edece-
ğiz. Bizim dışımızda da tedbirler
alınması zorunluluğu var” dedi.
‘Hicap duyuyorum’
Başbuğ, kamuoyunda sürekli gün-
demde tutulan “darbe” iddialarõndan
duyduğu rahatsõzlõğõ da dile getirdi.
Başbuğ, “Bunu söylemekten hicap
duyuyorum ama söylemek zorun-
dayım, son dönemde darbe, darbe
iddiaları gündemi teşkil etmektedir.
Hicap duyuyorum. Bu kapsam-
Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ, “Türk ordusunun da bir sabrõ var.
Bu asker şimdi bölgede elinde silahla bu milleti bekliyor. Bu ordunun tümünü
nasõl itham edersiniz. Hiç mi vicdan yok” dedi.
daki iddialardan fevkalade ra-
hatsızız” diye konuştu. TSK’nin
burada pozisyonunun net olduğunu
birkaç kez söylediğini, bir kere da-
ha yineleme ihtiyacõ duyduğunu be-
lirten Başbuğ, şöyle konuştu:
“Ben 1960’ta askeri lise öğren-
cisiydim. 1962’de genç bir teğ-
men olarak kıtaya katıldım. 50 yıl,
Türkiye’nin yaşadığı olayları, gör-
evim nedeniyle bazı detaylı, bazı si-
zin gibi yaşayan birisiyim. Türki-
ye’de bazı olaylar yaşandı. Bugün
bu olayların geride kaldığını de-
ğerlendiriyoruz. Bu süreçte yaşa-
nan olaylardan herkesin kendi
başına düşen dersleri çıkardığını
düşünüyoruz.”
‘Kim menfaat sağlıyor?’
Orgeneral Başbuğ, bugün artõk
2010 yõlõna gelindiğini, artõk Silah-
lõ Kuvvetler olarak Türkiye’nin, top-
lumun, huzura ve barõşa ihtiyacõ ol-
duğunu düşündüklerini vurgulayarak,
şunlarõ kaydetti: “Bugün herkesin,
72 milyonun, bizce artık yürekten
inanması gereken husus şu olma-
lı: Biz diyoruz ki, demokraside, de-
mokratik yönetimlerde en önem-
li husus, iktidarların seçimlerle, de-
mokratik yöntemlerle el değiştir-
mesidir ve bu düşünceye herkesin
de yürekten inanması gerektiğini
değerlendiriyoruz. Bu kadar net,
açık olarak bu konuyla ilgili dü-
şüncelerimi ifade ettikten sonra...
Ben de haklı olarak şunu söylü-
yorum: Peki bu darbe iddialarının,
darbe ile ilgili iddiaların devamlı
gündemde kalmasından kim men-
faatleniyor? Bunu da sormak be-
nim hakkım. Ben, Silahlı Kuv-
vetler olarak bundan rahatsızlık
duyuyorum. Türk milletinin de ra-
hatsızlık duyduğu kanaatindeyim.
O zaman kim bundan menfaatla-
nıyor? Bu yararlı bir şey değil, ya-
rarlı bir konu olduğunu da dü-
şünmüyorum. Ama bu soruyu da
sormakta haklı olduğumu da de-
ğerlendiriyorum.”
Orgeneral Başbuğ, Kâzõm Kara-
bekir’i anma toplantõsõnõn ardõndan
konuşmasõnõn nedenini, “Bugün
hiçbir şey söylemesek yanlış yo-
rumlara gidecekti. Böyle bir nok-
tadayız. Düşüncelerimi sizlerle
paylaşmanın yararlı olacağını dü-
şündüm” diye açõkladõ. Başbuğ,
açõklamalarõ sõrasõnda “Bir soru
sorabilir miyiz?” diyen bir gazete-
ciye “Hayır” yanõtõnõ verdi. Başbuğ,
konuşmasõnõn sonunda da soru al-
mayacağõnõ söyledi.
Karabekir’den
gönderme
Başbuğ, darbe iddialarõ konusun-
da yaşanan bilgi kirliliğine ilişkin de
ölümünün 62. yõldönümünde anõlan
Kâzõm Karabekir’in sözlerinden
alõntõ yaparak anõmsatmada bulundu.
Karabekir’in İstiklal Harbimiz adlõ
kitabõndaki “Vatandaş! Yanlış bil-
gi felaket kaynağıdır. Her işin ev-
vela hakikatini ara ve öğren, son-
ra münakaşasını istediğin gibi
yap” sözlerini anõmsatan Başbuğ,
“Bugün buna çok ihtiyacımız ol-
duğunu düşünüyorum” dedi.
İDDİANAME
Poyrazköy’de
karar yarõn
İstanbul Haber Servisi - Anaya-
sa Mahkemesi’nin “askere sivil
yargı yolunu açan düzenleme-
nin iptaline ilişkin kısa kara-
rı”nõn ulaştõğõ İstanbul 12. Ağõr
Ceza Mahkemesi, Poyrazköy’de
ele geçen mühimmata ilişkin ha-
zõrlanan iddianamenin kabul edi-
lip edilmeyeceğine çarşamba gü-
nü karar verecek. Ergenekon so-
ruşturmasõ kapsamõnda İstanbul
Cumhuriyet Savcõlõğõ’nca 21 ve
28 Nisan 2009 tarihleri arasõnda
Poyrazköy Keçilik mevkiinde
yapõlan kazõlarda ele geçirilen
mühimmatla ilgili 5’i tutuklu 17
kişi hakkõnda hazõrlanan iddia-
namenin açõklanmasõ için bekle-
nen Anayasa Mahkemesi’nin “as-
kere sivil yargı yolunu açan
düzenlemenin iptaline ilişkin
kısa kararı”, 12. Ağõr Ceza Mah-
kemesi’ne ulaştõ. Anayasa Mah-
kemesi’nin söz konusu kararõnõ
inceleyen mahkeme, iddianame-
nin kabul edilip edilmeyeceğini
yarõn açõklayacak.
Başbuğ, Kâzım Karabekir için düzenlenen anma toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Başbuğ, bu arada panelde konuşma yapan panelistlere birer plaket verdi. (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ)
Emekli Orgeneral Çetin Doğan, ‘Balyoz Darbe Planõ’yla ilgili iddialarõ yanõtladõ
‘Konuşmamda bazı yerler eksik’
Haber Merkezi - İstanbul’daki 1.
Ordu Komutanlõğõ’nda “harp oyun-
ları” kapsamõnda askeri darbe için
hazõrlatõldõğõ ileri sürülen “Balyoz
Darbe Planı”yla ilgili iddialarõ ya-
nõtlayan dönemin 1. Ordu Komutanõ
emekli Orgeneral Çetin Doğan,
tartõşõlan plan ve senaryolarõn dö-
nemin Genelkurmay Başkanõ tara-
fõndan bilinmemesinin olanaksõz
olduğunu açõkladõ. Doğan, 5-7 Mart
2003’te Selimiye Kõşlasõ’nda yapõ-
lan seminerde “Meclis’e ve hükü-
mete ültimatom” bölümü de içeren
banda kaydedilmiş konuşmanõn
“kendisine ait olduğunu, ancak ir-
ticalen dile getirdiği görüşlerin
bazı bölümlerinin silindiğini ve
yazılmasından kaçınıldığını” söy-
ledi. Doğan, tutuklanacak gazete-
ciler ve hazõrlanan kabine listesini
reddederek iddia sahiplerini ka-
muoyu önünde yüzleşmeye çağõrdõ.
İnternet üzerinden yayõn yapan
“www.t24.com.tr” adlõ haber site-
sine açõklama yapan Doğan, 1. Or-
du Komutanlõğõ’nõn Selimiye Kõş-
lasõ’nda düzenlediği seminerde ele
alõnacak konularõn “önceden Kara
Kuvvetleri Komutanlığı ve Ge-
nelkurmay Başkanlığı’na gönde-
rildiğini” vurgulayarak, toplantõda
“kendisinin direktifiyle hazırla-
nan ileri tarihli en tehlikeli ve
riskli senaryonun” da irdelendiğini
belirtti. Seminere 29 general ile
133 subayõn katõldõğõ bilgisinin
doğru olduğunu kaydeden Doğan,
toplantõya Genelkurmay ve Kara
Kuvvetleri Komutanlõğõ’ndan da
personelin katõldõğõnõ anõmsattõ.
Doğan, “Sonuçlar Genelkurmay
ve Kara Kuvvetleri Komutanlı-
ğı’na doğal olarak gönderildi.
Zamanın Genelkurmay Başka-
nı’nın bilmemesi olanaksızdır.
Plan değişikliği üst komutanlar-
ca onaylandı” dedi. Toplantõdaki
konuşmalarõn “planların yeterlili-
ği üzerinde odaklandığını, mevcut
iktidara darbe ya da gayrimeşru
müdahalenin söz konusu olma-
dığını” ifade eden Doğan, “Laik
Cumhuriyet ilkelerine karşı son
zamanlardaki davranışlar” ko-
nulu belgenin üst komutanlara gön-
derdiği belge olduğunu bu belgede
yer alan konularõn İstanbul Valili-
ği’nde her ay yapõlan toplantõlarda
yer aldõğõnõ belirtti. Doğan, 5-7
Mart 2003 tarihlerinde yapõlan se-
minerde banda kaydedilmiş olan ve
güncel gelişmelerden hareketle
“Meclis ile hükümete ültimatom
verilmesi” fikrini de içeren ko-
nuşmalarõn “kendisine ait oldu-
ğunu, ancak bazı bölümlerinin ya-
yımlanmasından kaçınıldığını”
ifade etti. Doğan, bu iddiasõna örnek
olarak, “Hani bugün de gidip onu
şu anda yapın diye gideceğim
yok, yanlış anlamayın” sözlerinin
yayõmlanmamasõnõ gösterdi. Balyoz
Darbe Planõ kapsamõnda yayõmla-
nan tutuklanacak gazeteciler ve as-
kerin hazõrladõğõ kabine listesini
reddeden Doğan, “İddia sahiplerini
ekran başına ve karşımda ispat-
larını sunmaya davet ediyorum.
Kamuoyu önünde yüzleşmeye ça-
ğırıyorum. Hesabını veremeye-
ceğim hiçbir eylem ve söz bulun-
mamaktadır” diye konuştu.
Doğan, açõklamasõnda şu gö-
rüşlere ver verdi: “İşin aslı, Ordu
Plan Semineri’nde yaptığım ko-
nuşmalardan kimi bölümler ve
Plan Semineri’nin ‘jenerik’ se-
naryosundan işe yarayacağı sa-
nılarak kopyalanan kırıntılar
ile uydurma kroki ve iğrenç
olayların paketlenerek bir uy-
durma ‘Balyoz Planõ’ imal edil-
miş olması ve bu planın, ger-
çekmiş gibi Taraf gazetesinde ya-
yımlanmasından ibarettir. Bu
oyunu bozmak ve bir şekilde
bu oyunda yer alan kişi ve ku-
ruluşları Türk adaletine teslim
etmek benim boynumun bor-
cudur. Darbe yapmak, bu amaç-
la cami bombalamak ve uçak dü-
şürmek gibi planlar akıl dışı ve
dehşet verici iddialardır. Tu-
tuklanacak gazeteciler ile kabi-
nede yer alacak kişilere dair lis-
telerinin hazırlanmasi da dahil
olmak üzere, bu plan ve listele-
rin hiçbirinin emrim altında ya
da haberim dahilinde yapılma-
sı söz konusu değildir.”
Doğan’õn 1. Ordu Komutanlõğõ
yaptõğõ dönemde Genelkurmay
Başkanlõğõnõ emekli Orgeneral Hil-
mi Özkök yürütüyordu. Balyoz
Darbe Planõ’yla ilgili iddialarõn
ortaya atõldõğõ günlerde Özkök,
“İzzet-ü ikbal ile görevden ay-
rıldım. Torun kovalıyorum” açõk-
lamasõyla yetinmişti.
Dönemin 1. Ordu Komutanõ emekli
Orgeneral Çetin Doğan, tartõşõlan plan
ve senaryolarõn dönemin Genelkurmay
Başkanõ tarafõndan bilinmemesinin
olanaksõz olduğunu açõkladõ.
İstanbul Haber Servisi - Terör örgütü El Kai-
de’ye yönelik düzenlenen operasyonlarda, İstan-
bul ve Kocaeli’de gözaltõna alõnan 45 kişi adliye-
ye sevk edildi. Bursa’da dün 9 kişi daha gözaltõ-
na alõnõrken Van’da gözaltõna alõnan aralarõnda
Yüzüncü Yõl Üniversitesi öğretim görevlisinin
de bulunduğu 5 kişi, adliyeye sevk edildi.
İstanbul’da emniyetteki işlemleri tamamlanan
45 kişi, minibüslerle Beşiktaş’taki İstanbul Adli-
yesi’ne getirildi. Basõn toplantõsõ düzenleyen İs-
tabul Valisi Muammer Güler, yakalanan zanlõ-
larõn ikinci Ergenekon iddianamesinde adõ geçen
kişilerle bağlantõlõ olduklarõ yönündeki haberle-
rin anõmsatõlmasõ üzerine, “O
konuyla ilgili araştırma ya-
pılıyor. Çünkü bir kısmıyla
ilgili o iddianamede adı ge-
çen bazı şahıslarla irtibatla-
rın olduğu anlaşılıyor” dedi.
Güler, operasyonda 3 el bom-
basõ, bir sis bombasõ, 7 taban-
ca ve çeşitli miktarda mühim-
mat ile bol miktarda örgütsel
doküman ele geçirildiğini be-
lirtti. Öte yandan zanlõlarõn cep telefonlarõnda,
örgütün Afganistan’daki kamplarõnda komutan-
lõk yapan Türk yurttaşõ terörist Serdal Erbaşı ve
diğer Türk üyelerin, casuslukla suçladõklarõ arka-
daşlarõna önce işkence yaptõklarõnõ, ardõndan öl-
dürdüklerini gösteren görüntü ortaya çõktõ.
Mustafa Kaplan fikir babası
Örgüt üyeleri arasõnda iki kadõn satõcõsõ, iki
eşcinsel ve iki imamõn bulunduğu iddia edildi.
İmamlardan birinin örgütün Avrupa yakasõ so-
rumlusu, bir öğretmenin de Anadolu yakasõ so-
rumlusu olduğu ortaya çõktõ. Emekli imam Meh-
met D’nin elebaşõ, Vakit Gazetesi eski yazarõ
Mustafa Kaplan’nõn ise örgütlenmenin fikir ba-
basõ olduğu iddia edildi. Oluşumun yurtdõşõ irti-
batõnõ sağlayan Kaplan, Avrupa ve Azerbay-
can’da örgütün üst düzey isimleriyle buluşup
toplantõlar yapõyordu. Alõnan kararlar Kaplan
aracõlõğõyla İstanbul’a getiriliyordu. Kaplan “çay
içelim” adõ altõnda buluştuklarõ mekânlarda me-
sajlarõ örgüt üyelerine söylüyordu. Bu arada
Kaplan’õn oğlunun 15 gün önce üzerinde uyuştu-
rucu madde ile yakalandõğõ öğrenildi.
‘TansuveÖzer
Çillerdegelecek’
HATİCE TUNCER
Birinci Ergenekon davasõnda, Cumhuriyet ga-
zetesinin bombalanmasõ ve Danõştay’a silahlõ
baskõn dosyasõ sanõğõ Osman Yıldırım “Al-
parslan Arslan’ın bir istihbarat örgütü bağ-
lantısı olduğunu tahmin ediyorum” dedi. İfa-
delerin ciddiye alõnsa her şeyin ortaya çõkacağõ-
nõ iddia eden Yõldõrõm, “Arkasından Tansu
Çiller de Özer Çiller de gelecek” diye konuştu.
Silivri’de görülen Birinci Ergenekon davasõna
bir ay aranõn ardõndan devam edildi. Başkan
Köksal Şengün 130. oturumu açtõğõ sõrada Üm-
raniye’de ele geçirilen bombalarõn bulunduğu
gecekondunun sahibi olduğu iddia edilen tutuk-
lu sanõk Mehmet Demirtaş söz istedi. Demir-
taş, olay yeri inceleme tutanağõ hazõrlanõrken
çekilen kayõtlara ilişkin TÜBİTAK raporuna
göre mahkemenin karar vermesini talep etti.
Daha sonra Şengün, 7 oturum boyunca çapraz
sorgusu süren Osman Yõldõ-
rõm’õ kürsüye çağõrdõ. Danõş-
tay cinayetinin üzerine yõkõl-
mak istendiğini savunan Yõl-
dõrõm, Cumhuriyet gazetesine
bomba attõktan sonra eylemde
yer alan İsmail Sağır, Erhan
Timuroğlu ve Tekin Irşi’yi
polise teslim etmek istediğini
anlatarak “Alparslan kabul
etmedi. ‘Devletin önemli ku-
ruluşlarõna patlayõcõ yerleştireceğiz, yakalanan
arkadaşlarõ böylece kurtacağõz’ dedi” ifadelerini
kullandõ. Başkan Şengün’ün “Bunları daha ön-
ce niye söylemedin” diye sormasõ üzerine Yõl-
dõrõm, “Şimdi aklıma geldi” diye konuştu.
Hâkim Özese, Yõldõrõm’õn bazõ organize suç
örgütü soruşturmalarõnda adõ geçen İbrahim
Genç’e “Harekete geçme zamanı gelmiştir”
ifadelerinin bulunduğu bir mektup yazdõğõnõ be-
lirterek, “Madem şifreli mektup yazıyorsunuz
orada neden şifre kullanmadınız” diye sordu.
Yõldõrõm şöyle konuştu: “Eğer ben de sizin kül-
türünüze, eğitiminize sahip olsaydım ben ora-
da olurdum. İbrahim Genç’i alıp sorgulasaydı-
nız, o ipin ucunu çekseydiniz çorap söküğü
gibi giderdi. Arkasından Tansu Çiller ile
Özer Çiller de gelecek.”
“İbrahim Genç’in ipucu olduğunu söylü-
yorsun, nedir bu ipucu” sorusuna Yõldõrõm
“Özer Çiller, Tansu Çiller, Mehmet Ağar bu
şekilde devam ediyor” diye yanõtladõ.
Muammer Güler.
Osman Yıldırım.