Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 26 OCAK 2010 SALI
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Kar
O karı hiç unutamam, karanlığın içinde aklığı
görünüyor, Boğaz’ın üstünden üfüren yel onu
tipiye dönüştürüyordu.
Yanan soba her şeye rağmen içeriyi yeterince
ısıtıyor olmalıydı ki, müthiş bir güven duygusu ve
huzur kaplamıştı içimi. Yatılı okulumda, haftanın
en güzel gecesini, yani cumartesi tatili arifesini
yaşıyordum.
Okulun kitaplığından aldığım Faik Sabri
Duran’ın, “Bir Türk Kızının Şileple Amerika
Seyahati” kitabına dalmış, şileple Avrupa
limanlarını Atlas Okyanusu adalarını gördükten
sonra, gökdelenlerinin yürüyen merdivenlerine
büyülenmiş bir hayranlıkla saldırdığım New
York’a varmıştım.
Bu düşsel yolculuğun beni bu denli mutlu
etmesinin nedeni, ertesi gün çıkacağım gerçek
yolculuktu.
Ertesi gün, yılın her o döneminde yaptığım gibi
tatile çıkacak trenle benim için mutluluğun kenti
olan, Eskişehir’e yol alacaktım.
Daha o sırada, o yolculukta Köprübaşı’nın
orada, orduevi önündeki otobüs durağında
Porsuk’u bile donduran soğuktan bayılacağımı
bilmiyordum.
Bu macera 1950 yılında yaşanıyordu.
Siz bu satırları okurken, ben yine karlı bir
günde, tabii trenle Eskişehir yolunda olacağım.
O unutamadığım karlı gecenin üstünden 60 yıl
geçmiş. Artık biliyorum ki, soğuktan bayılmam
mümkün değil, bu kez öyle bir şey olursa toptan
giderim.
Eskişehir ile telefonlaşıyorum. Kar fazla
değilmiş, telaşlanmaya gerek yokmuş.
Zaten biz İstanbullulara has bir özellik, kar
yağınca telaşlanmak, bağırmak, çağırmak,
arabaları kaydırıp çarpıştırmak, okulları tatil
etmek, fırınların önüne üşüşmek. Çünkü İstanbul,
her yıl birkaç kez yağsa bile, yine de kara alışık
değildir.
Meteoroloji önceden haber verse de, beklenen
karın ilk günü şaşkınlık ve aksaklık içinde geçer,
insanlar ve araçlar yolda kalırlar, okul çocukları,
gazete haberlerine bakılırsa perişan, bana da
sorarsanız aslında keyiften dört köşe olurlar.
İkinci gün alışır gibi olunur, üçüncü dördüncü
gün aşina hale gelinir. Genelde de, beşinci günü
geçmez, kesilir kar.
Sonra beyaz örtü kirlenir, bembeyaz kar yerini
kara örtüye bırakır, ardından vıcık çamur bir
pislik her yanı kaplar.
Güçlüklerle dolu da olsa şairane başlayan kar,
rezilane görüntülerle biter.
Kar gitti mi, ardından birkaç kez “o ne kardı
yahu!” diye konuşulur, sıkıntılar unutulur,
merdiveni kızak yapıp yokuştan aşağı kaymanın
macerası anılır, sonra hepsi biter.
Taa yeni kara kadar.
Türkiye’de kışın soğuk geçip geçmediği, çeşitli
bölgelerin mevsim ortalamalarından çok, o yıl
İstanbul’a yağan kar miktarına göre kararlaştırılır.
Karlı günlerin şamar oğlanı belediyedir.
İstanbul kar kenti olmadığından, İstanbullu da
genelde, sebep sonuç ilişkisini tanımadığından,
bellek sığlığından, dün yaşadığını bugün
unuttuğundan, akıl almaz sıkıntılar çekilir, bu
durumda da belediyeyi eleştiren pek haksız
değildir.
Ama bu yıl, şu tarihe kadar, kar, daha doğrusu
belediye beni şaşırttı, cumartesi sabahının ilk
saatlerinde uzunca süren yine de çok sıkıntı
yaratmadan giderilen elektrik kesintisi dışında
asayiş berkemal, her şey yolundaydı.
Çünkü önlemler alınmıştı.
Hatta, her şey biraz da fazlaca ciddiye
alınmıştı.
Yani eskilerin ifrat tefrit dedikleri durum söz
konusuydu, önlem ya hiç alınmıyordu, ya da
alınınca sanki, kent tarihinin en büyük afeti
yaşanıyor gibi davranılıyordu.
Bu yıl kameralar afet bilmem ne merkezi
görüntülerini fazlaca yayınladılar, başrollerde vali
ve belediye reisi, çok ciddi görüntülerle Antony
Quin pozlarda açıklamalar yapıyorlar, önlemleri,
afetle nasıl başa çıktıklarını anlatıyorlardı.
Bunları izlerken gülmekten ölüyor ve kendi
kendime mırıldanıyordum:
- Ne afeti birader, alt tarafı üç gün kar yağdı
yahu!..
Yöneticiler de, haklı galiba, gerçekten de ne
yapsan şu gazeteci milletine yaranamıyorsun!
asirmen@cumhuriyet.com.tr
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
namikzafer@yahoo.com
CHP’li Ersin, cezaevlerine milletvekili ziyaretleriyle ilgili yeni düzenlemenin BDP’liler için yapõldõğõnõ savundu
Öcalan değişikliği iddiasõANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- TBMM İnsan Haklarõ Komisyonu
üyelerinden, CHP İzmir Milletveki-
li Ahmet Ersin, Ergenekon davasõ
tutuklularõ arasõnda yer alan Prof. Dr.
Fatih Hilmioğlu ile eski Başkent
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meh-
met Haberal’õ ziyaretinin yönet-
melik değişikliğiyle engellendiğine
dikkat çekerken, “Yapılan değişik-
likle bakana izin yetkisi veriliyor.
Öcalan’ı ziyaret etmek isteyen
BDP’lilere izin vermek amacıyla
bu yetki alınmıştır” dedi.
CHP’li Ersin, iki profesörü ziyare-
tinin “apar topar yapılan yönetme-
lik değişikliği ile engellendiğini”
anlatõrken “Ben cezaevinde uyuştu-
rucu kaçakçılarını, çocuk tacizcile-
rini ziyaret etmek istesem cezaevi
yönetimine, geliyorum, demenin
ötesinde bir koşul yok. Ama iki pro-
fesörü ziyaret etmek için komisyo-
nunun 14 AKP’li üyesinin iznini al-
mam gerekiyor. Bu ziyaretlerin ya-
pılması istenmiyor. İki profesörün
içinde bulunduğu durumun ka-
muoyuna yansımasını istemiyor-
lar” dedi. Ersin, Hükümlü ve Tu-
tuklularõn Ziyaret Edilmeleri Hak-
kõnda Yönetmeliğin iptali için Danõş-
tay’da dava açacağõnõ bildirdi.
‘Öcalan maddesi’
Yönetmelikte yapõlan değişiklikle
“Öcalan maddesi” getirildiğini kay-
deden Ersin, şunlarõ söyledi:
“40. maddede bazı suçlardan tu-
tuklu ve hükümlülerin ziyaret edil-
melerinde bakanlığın yazılı izninin
aranacağı ifade ediliyor. Öcalan’ın
zaman zaman, yerim dar, gibi ge-
rekçelerle şikâyetleri oluyor. İmra-
lı’yı ziyaret için komisyona iki kez
talep geldi, CHP’liler razı olmadı-
ğı için gerçekleşmedi. DTP’liler hü-
kümetle görüştüler. Kendilerinin
ziyaret etmesi için izin istediler.
Bakan, yetkim yok, dedi. Şimdi ba-
kan bu yetkiyi alıyor. Muhtemelen
Öcalan’la ilgili sorunlar çıktığında,
eylemler olduğunda talepte bulunan
BDP’lilerin ziyaretine izin vermek
amacıyla bu yetkiyi almışlardır.
Kürt açılımında Öcalan’la görüşe-
rek, arabulucuk yapacaklara olanak
sağlamak amacıyla bu yetki alın-
mıştır. Bu, Öcalan’la iletişim kurma,
köprü kurma arayışıdır. Yönetme-
likte Öcalan değişikliği yapılmıştır.”
Ersin, “Ergenekon tutukluları-
nın kaderlerine terk edilmek is-
tendiğini” vurguladõ. Ersin, bir so-
ru üzerine “Meclis komisyonu-
nun yetkileri daraltılarak yasama
organının yetkilerine müdahale
edildiğini” bildirdi.
Ergenekon davasõ tutuklularõ arasõnda yer alan Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu ile Prof. Dr.
Mehmet Haberal’õ ziyaretinin yönetmelik değişikliğiyle engellendiğine dikkat çeken
Ersin, “Yapõlan değişiklikle bakana izin yetkisi veriliyor. Öcalan’õ ziyaret etmek isteyen
BDP’lilere izin vermek amacõyla bu yetki alõnmõştõr” dedi.
DİYARBAKIR / AĞRI (Cum-
huriyet) - Terör örgütü PKK’ye yö-
nelik Batman merkezli operasyon-
da gözaltõna alõnanlardan 14’ü, Ağ-
rõ’nõn Doğubeyazõt ilçesinde gözal-
tõna alõnanlarõn da 11’i tutuklandõ.
Batman, Diyarbakõr, Van ve İs-
tanbul’da “terör örgütü PKK’ye
maddi kaynak sağladıkları” ve
“örgüt üyesi oldukları” gerekçe-
siyle düzenlenen eşzamanlõ ope-
rasyonlarda gözaltõna alõnanlardan
18 kişi daha Batman Emniyet Mü-
dürlüğü’ndeki sorgularõnõn ardõndan
adliyeye sevk edildi. Mahkemede
ifadeleri alõnan 18 kişiden 4’ü ser-
best bõrakõlõrken 14’ü tutuklandõ.
Böylece operasyon kapsamõnda
gözaltõna alõnan 60 kişiden 42’si tu-
tuklanmõş oldu.
Doğubeyazõt’ta başlatõlan soruş-
turma kapsamõnda, jandarma ekip-
leri tarafõndan 1 yõldõr yürütülen tek-
nik takip sonucunda, Doğubeyazõt ile
İstanbul, Van, Ankara, Ağrõ ve Di-
yadin ilçesinde 21 Ocak’ta operas-
yon düzenlendi. Operasyon kapsa-
mõnda 36 kişi gözaltõna alõndõ. Ad-
liyeye sevk edilen zanlõlardan 11’i
tutuklandõ. 25 kişi ise tutuksuz yar-
gõlanmak üzere serbest bõrakõldõ.
ASKER ZİYARETİ İDDİASI
CHPve
MHP’den
yalanlama
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha
Okay, askere sivil yargõ yolunu açan
yasanõn kabulünden sonra iki subayõn
Meclis’te kendileriyle görüştüğü ha-
berlerini, “Bana ve CHP grubuna, o
gün bir tek asker kişi gelmedi” diye-
rek yalanladõ. Parti Grup Başkanvekil-
leri Okay, Kemal Anadol ve Kemal
Kılıçdaroğlu yaptõklarõ yazõlõ açõkla-
mada CHP’nin konuyu yargõya taşõya-
rak “müfterilerden hesap soraca-
ğı”nõ da bildirildi. MHP Grup Başkan-
vekili Oktay Vural ise haberde belirti-
len tarihlerde Bursa’da olduğunu belir-
terek “Herhalde AKP’yi ziyaret etti-
ler, zılgıtı yediler, ben kuyruklu ya-
lanı deşifre ettim” diye konuştu.
Zaman gazetesinin dünkü manşetin-
de yayõmlanan “İki subayın Meclis’e
şafak baskını muhalefetin tavrını
değiştirdi” başlõklõ haberde, “Askere
sivil yargı yolunu açan düzenleme-
nin geçtiği gecenin sabahında Mec-
lis’e gelen tuğgeneral ve binbaşı
rütbesinde iki hukukçu subayın
AKP, CHP ve MHP yöneticilerini
ziyaret ederek ‘Bu yapõlan darbedir.
Olacaklardan sorumlu değiliz’ diye
siyasetçileri tehdit ettiği” öne sürül-
dü. CHP Grup Başkanvekili Okay,
dün bu konudaki sorular üzerine “Za-
man gazetesi, Taraf gazetesiyle se-
naryoda yarışıyor. Senaryo yarışı
başladı, sabah erken kalkan, bir se-
naryo hazırlıyor” dedi. Okay, “Böy-
le bir görüşme gerçekleşti mi” soru-
suna “Bana ve CHP grubuna, o gün
sabah 08.30, 09.30, 10.30, 11.30’da
veya o gün, cuma günü bir tek as-
ker kişi gelmedi” yanõtõnõ verdi.
‘Hesap sorulacak’
Yasanõn gece yarõsõ saat 00.59’da
çõktõğõna dikkat çeken Okay, “Ertesi
gün cumaydı, daha sonraki günler-
de Meclis tatile girdi. Gerçeklerle
meşgul olsanıza” açõklamasõnõ yaptõ.
CHP Grup Başkanvekilleri Okay,
Anadol ve Kõlõçdaroğlu yaptõklarõ yazõ-
lõ açõklamada da Zaman’õn haberini
“tümüyle asparagas” olarak nitelen-
dirdi. Açõklamada, “CHP’ye hiç kimse
baskı ya da telkinde bulunamaz. Ay-
rıca buna da gücü yetmez” denildi.
CHP’nin konuyu yargõya taşõyarak “müf-
terilerden hesap soracağı” bildirildi.
‘Kuyruklu yalan’
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vu-
ral, iki askerin kendilerini ziyaret ettiği
iddiasõnõ “kuyruklu yalan” olarak ni-
telendirdi. Vural, askerlerin ziyaret et-
tiği tarih olarak yazõlan 24-26 Haziran
günleri arasõnda Bursa’da olduğunu
belirterek resmi arabasõnõn “görevlen-
dirme” tarihini içeren yazõyõ da gaze-
tecilere gösterdi. Adalet Bakanõ Sadul-
lah Ergin’le görüştüğü iddialarõnõn ta-
mamen yalan olduğunu belirten Vural,
Ergin’i de açõklama yapmaya davet et-
ti. Askerlerin AKP’yi ziyaret etmiş
olabileceğini belirten Vural, “Herhal-
de orada zılgıtı yiyip köşeye sıkışın-
ca, böyle bir şey uydurdular” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
AKP hükümetinin hazõrladõğõ Diyanet
İşleri Başkanlõğõ’nõn kuruluş ve gö-
revleri hakkõndaki yasa tasarõsõ tasla-
ğõnda, Kuran kursu öğreticilerine de
öğretmenler gibi her yõl “öğretime
hazırlık ödeneği” verilmesi öngörül-
dü. Taslakta halen süre sõnõrõ bulun-
mayan Diyanet İşleri Başkanõ’nõn gö-
rev süresi 5 yõlla sõnõrlanõrken “Alevi
açılımı” kapsamõnda da Diyanet’te bir
“Alevilik birimi” kurulmasõ, Diya-
net’in de “müsteşarlık” şeklinde ör-
gütlenmesi öngörülüyor.
Devlet Bakanõ Faruk Çelik’in dün
CHP ve MHP gruplarõna sunduğu “Di-
yanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve
Görevleri Kanun Tasarısı Tasla-
ğı”na göre, Diyanet’in yapõsõnda köklü
değişiklikler yapõlmasõ öngörülüyor.
Taslakla, görev açõsõndan süre sõnõrõ
bulunmayan, 65 yaşõnda emekli olun-
caya veya görevden alõnõncaya kadar
göreve devam edebilen diyanet işleri
başkanlarõnõn görev süresi yeniden dü-
zenleniyor. Buna göre diyanet işleri
başkanlarõ 5 yõlllõğõna bu göreve atana-
bilecek ve bir kişi en fazla 2 kez baş-
kan olarak görev yapabilecek. Başka-
nõn emeklilik yaşõ da 65’ten 67’ye çõ-
karõlõyor. Tasarõyla getirilen bazõ dü-
zenlemeler şöyle:
‘Diyanet TV’ projesi
? Diyanet İşleri Başkanlõğõ “müste-
şarlık” düzeyine çõkarõlacak. Daha ön-
ce “daire başkanlığı” şeklindeki teş-
kilatlanma, Hac ve Umre Hizmetleri
Genel Müdürlüğü gibi 6 ayrõ genel mü-
dürlük şeklinde yapõlandõrõlacak.
? Din İşleri Yüksek Kurulu’na “İs-
lam dinine mensup farklı dini yorum
çevreleri, dini sosyal teşekküller ve
geleneksel dini kültürel oluşumlarla
ilgili çalışma yapma” görevi veriliyor.
Ayrõca Din Hizmetleri Genel Müdürlü-
ğü bünyesinde Alevilikle ilgili birim
kurulmasõ öngörülüyor.
? Başkanlõğõn görev alanõna giren
konularda radyo-TV yayõnõ yapõlmasõ-
nõn yolu açõlacak. Diyanet TV’nin ku-
rulmasõ için RTÜK yasasõnda değişik-
lik yapõlacak.
? Milletvekili ve yerel seçimlere ka-
tõlan Diyanet personeli, seçimi kaybet-
tiği takdirde, “eski” görev yerine dö-
nemeyecek. Mevcut yasada eski göre-
ve dönme yolu açõk bulunuyor.
? Dini yükseköğrenim görmüş per-
sonelin uzmanlaşmasõ amacõyla, hiz-
met için eğitim vermek üzere “Dini
Yüksek İhtisas Merkezleri” açõlacak.
? Daire başkanlõklarõ dahil üst dü-
zey yöneticiler için gerekli olan “4
yıllık dini yükseköğretim” koşulu
“4 yıllık yükseköğretim” şeklinde
düzenlenecek. Böylece Diyanet üst
yönetimine dini eğitimi olmayan dõ-
şarõdan isimler atanabilecek.
? Öğretmenlerde olduğu gibi, Ku-
ran kursu öğreticilerine de yõlda bir
kez öğretim yõlõna hazõrlõk ödeneği
verilecek.
? Diyanetin her kademesinde din
hizmetlerini yürüten personel, görevle-
ri sebebiyle işledikleri suçlarda 4483
sayõlõ Memurlar ve Diğer Kamu Gö-
revlilerinin Yargõlanmasõ Hakkõnda
Kanun hükümleri uygulanacak. Mev-
cut uygulamada Diyanet personeli
4483’e tabi tutulmuyor.
Bu arada Devlet Bakanõ Faruk Çe-
lik, Diyanet İşleri Başkanlõğõ Teşkilat
Yasa Tasarõsõ Taslağõ ve Alevi çalõş-
taylarõyla ilgili olarak MHP ve CHP
gruplarõna bilgi verdi.
Diyanet İşleri Başkanlõğõ hakkõndaki yeni yasa taslağõ, Kuran kursu hocalarõna öğretmen muamelesi öngörüyor
Diyanet’e müsteşarlık statüsü
Yasa tasarõsõnda Kuran
kursu öğreticilerine de
öğretmenler gibi her yõl
“öğretime hazõrlõk ödeneği”
verilmesi planlanõyor.
Çeşitli illerde gözaltõna alõnan toplam 60 kişiden 18’i serbest bõrakõldõ
25 kişi daha tutuklandı
DP GENEL BAŞKANI CİNDORUK:
CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZ BÜYÜKERŞEN
ESKİŞEHİR (Cumhuri-
yet) - Demokrat Parti Genel
Başkanõ Hüsamettin Cindo-
ruk, önümüzdeki Cumhur-
başkanlõğõ seçimlerinde aday-
larõnõn Eskişehir’in DSP’li
Büyükşehir Belediye Başkanõ
Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen
olduğunu açõkladõ.
Türkiye genelinde parti ça-
lõşmalarõna hõz veren DP lideri
Hüsamettin Cindoruk, eski bakanlardan Namık
Kemal Zeybek, eski Gaziantep Belediye Başkanõ
Celal Doğan ve DP’nin diğer ağõr toplarõ ile geldi-
ği Eskişehir’de ilk bölge toplantõsõnõ Gar Düğün Sa-
lonu’nda gerçekleştirdi. Cindoruk, üç dönemdir
büyükşehir belediye başkanlõğõ görevinde bulunan
Büyükerşen’in Eskişehir’i bir turizm kenti yaptõğõ-
nõ belirterek “Türkiye’de
nereye gitsem bana Eskişe-
hir’i soruyorlar. Büyüker-
şen, Türkiye için de güzel
şeyler yapmalıdır. Cum-
hurbaşkanlığı seçimlerine
kadar Eskişehir’e yapacağı
her şeyi yapsın. Artık biraz
da Türkiye için yapsın” de-
di. Büyükerşen’i cumhur-
başkanõ olarak görmek iste-
diklerini ifade eden Cindoruk, sözlerini şöyle sür-
dürdü: “Ben Yılmaz hocayı Türkiye Cumhuri-
yeti’nin cumhurbaşkanı olarak görmek istiyorum.
Bunu da partimizin aracılığıyla yapabiliriz. Bü-
yükerşen’i partimizin adayı olarak da göstere-
biliriz. Bizim partiye üye olması da gerekmez. So-
nuçta onun da bir partisi var.”
‘Asker üzerinden siyaset yapma’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP
Grup Başkanvekili Oktay Vural, Afyon Milletveki-
li Abdulkadir Akcan ile birlikte parlamentoda ba-
sõn toplantõsõ düzenledi. Vural, son dönemdeki “as-
keri darbe iddialarõ” ile ilgili tartõşmalar konusunda
AKP hükümeti ve Başbakan Tayyip Erdoğan’õn tav-
rõnõ eleştirerek “Artõk bütün makamlar senin, asker
üzerinden siyaset yapmaktan vazgeç. Askeri siyasi
rant aracõ olarak görmekten vazgeç” dedi.
2 yılda 46 polis hakkında işlem
İstanbul Haber Servisi - CHP İstanbul Mil-
letvekili Mehmet Sevigen’in, 3 Ekim 2009’da İs-
tanbul Avcõlar’da Güney Tuna isimli yurttaşõn bir
parkta polis tarafõndan dövülmesine ilişkin verilen
soru önergesine İstanbul Valiliği cevap verdi. İstanbul
Valisi Muammer Güler, Tuna’yõ döven polis memuru
Muhammet Bağcõ’nõn tutuklanarak cezaevine ko-
nulduğunu anõmsattõ. Güler, 2008-2009 yõllarõ ara-
sõnda bu tür olaylar sonrasõnda 46 personel hakkõn-
da adli ve idari soruşturma açõldõğõnõ belirtti.
BDP’li il başkanı cezaevinde
ADIYAMAN (AA) - BDP Adõyaman İl Baş-
kanõ Mehmet Varol’un Mersin’de yaptõğõ bir basõn
açõklamasõnda, “suç ve suçluyu övdüğü”gerekçesiyle
yargõlandõğõ dava sonuçlandõ. Davanõn sonuçlanma-
sõ üzerine, Adõyaman Terörle Mücadele Şube Mü-
dürlüğü ekipleri Varol’u gözaltõna alarak savcõlõğa
sevk etti. Hakkõnda açõlan davada kesinleşmiş 6 ay
hapis cezasõ bulunduğu bildirilen Varol, işlemlerin ar-
dõndan Adõyaman Kapalõ Cezaevi’ne gönderildi.
‘DAĞILIN’ DİYEN BULDAN’A TAŞ YAĞMURU
IĞDIR (Cumhuriyet) - Iğdõr’da BDP’nin basõn açõklamasõnõn ar-
dõndan polise ve işyerlerine saldõran 53 kişi gözaltõna alõndõ. BDP
Iğdõr Milletvekili Pervin Buldan, gösteri sõrasõnda kendisine atõlan
taşlar nedeniyle bir işyerine sõğõnmak zorunda kaldõ.
Iğdõr Belediye Başkanõ Mehmet Nuri Güneş ve bazõ BDP’lile-
rin tutuklanmasõnõn ardõndan, Buldan’õn da bulunduğu grup açõk-
lama yapmak için il başkanlõğõna geldi. Açõklamanõn ardõndan gös-
tericiler, polise ve bazõ işyerlerine taşlõ saldõrõda bulundu. Polis gru-
ba müdahale etti. Göstericileri dağõlmalarõ için uyaran Buldan, gös-
tericilerin kendisine de taş atmasõ üzerine bir işyerine sõğõndõ.
Bu arada Muş’ta BDP’liler, Malazgirt İlçe Başkanlõğõ’nda 1 gün-
lük açlõk grevi başlattõ. Grev bugün saat 13.30’da sona erecek.