Katalog

CMYB C M Y B 26 OCAK 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Yitip Giden Değerler... Son on yıllık sürece baktığımızda ülkemizde var olan siyasetten spora değin uzanan zincirin halkalarında kimi değerler anlamını yitiriyor. Aslında bu süreç yeni değil... Sovyetler Birliği’nin yıkılışı, iki Almanya’nın birleşmesi, ABD’nin dünyayı tek başına egemenliği altına alması, Irak’ın işgali, mazlum ülkelerin giderek yoksullaşması bu süreci hızlandırdı. Uğur Mumcu’nun ölüm yıldönümü nedeniyle Bodrum’daydım, oradan Köyceğiz ve Denizli’ye geçtim... Pazar sabahı yol boyunca Ege temsilcimiz Serdar Kızık’ın Cumhuriyet Yayınları’ndan çıkan “Maksat Spor Olsun” kitabını okudum. Bafa Gölü kıyısında çayımı yudumlarken hava güneşli ama soğuktu... Masmavi gökyüzü ve aynı renkte Beşparmak Dağları. Daha doğrusu maviyle morun iç içe girdiği harika bir görüntü. Yüksek tepeleri beyazlara bürünmüştü. Çokuluslu şirketler, Bodrum, Marmaris, Köyceğiz yöresinde dağlarımızı didik didik arıyorlardı maden için. Ne buldular bilmiyorum! Bildiğim, arıcılığın bölgede giderek bittiği... Çünkü arılar ölüyor bölgede. Türkiye, elma, patates, kiraz, vişne ve bademden sonra bal ithalatına başlamıştı. O güzelim Datça Yarımadası’nda dünyanın en iyi bademi üretilirdi, Salihli ve Karacabey’de kiraz, vişne, Ödemiş’te patates. Bafa’da soluk aldıktan sonra öğle saatlerinde Bodrum’a geldim... Nurol Kültür Merkezi’nde konuştuk Şükran Soner’le birlikte... TEKEL işçilerine selam gönderdik, AKP iktidarının emekçileri ne denli ezdiğini anlatıp yakın tarihimizle yüzleştik. Spor kulüplerimiz küreselleşmenin kıskacı altında ve toplumun hep gündeminde, siyaset gibi. Hafta sonu Beşiktaş’ın kongresi var... Serdar’ın konuştuğu bir Beşiktaşlı taraftarın şu sözleri ilginç: “Artık anladım ki Beşiktaş bizden değil, biz Beşiktaş’tan uzaklaşıyoruz.” Serdar devam ediyordu: “Belki de sorunun şifresi bu cümlede yatıyor. Son yıllarda yaşananlar, gerçek Beşiktaş kimliğiyle, Beşiktaşlı karakteriyle hangi oranda örtüşüyor? Küreselleşme adına, sözde ‘küresel gerçekler uğruna’ Süleyman Seba’dan sonra yerleştirilmeye çalışılan anlayış ve yaklaşımdı asıl sorun olan. Değiştirilmek istenen kulüp felsefesidir. Anımsayın; Siyah Beyazlılar tarihten süzülüp gelen anlayışlarıyla, altyapılarıyla, kendi öz kaynaklarıyla övünürdü en çok.” Serdar, Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören ve ekibinin, küresel güçlere teslim olduğunun altını çiziyordu. Önümüzdeki günlerde Beşiktaş’ın kongresi var. Demirören’in karşısına hukukçu Murat Aksu çıkıyor. Aksu’yu yakından tanırım... Küresel güçler, Atatürkçü, yurtsever, demokrat kimliği olan Murat Aksu’yu bakın nasıl suçluyorlar: “Tarikatçı, Kürtçü, Atatürk düşmanı!” Murat’ın listesinde kimler var? Ali Baransel, Gülengül Altınsay, Emre Berkin, Murat Akdoğan... Liste uzun! Murat Aksu’yu efsane başkan Süleyman Seba, siyasetimizin “Hikmet Ağabeyi” Hikmet Çetin destekliyor. Ve televizyonlarda Orgeneral İlker Başbuğ konuşuyor... Dikkatle izlemeye başlıyorum. Başbuğ, son günlerdeki “darbe savları”ndan büyük rahatsızlık duyduğunu söylüyor. TSK’nin,Türkiye’nin huzura, barışa ve demokrasiye gereksinimi olduğunu vurgulayan Başbuğ’un oldukça kırgın olduğunu gözledim. Ne diyor Başbuğ Paşa: “Demokrasilerde iktidar seçimle gelir, seçimle değişir?” Daha ne desin asker? Medyanın dinci, tarikatçı, Soros’çu ve ABD güdümlü liboş tayfa takımı (liberaller değil) bakalım ne yazacaklar bugün? Ömer Oflaz ve Mehmet Emin Berber’le kahvaltımızı yaparken yerimden kalkıp pencereye yöneliyorum. Köyceğiz Gölü sakin, hava güneşli... İstanbul’a kar yağıyormuş... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Bülent Arınç Dubai’de DUBAİ (AA) - Dubai’de bulunan ve bugün “Demokratik Pakistan Dostlarõ” etkinliği çerçevesinde yapõlacak “Kamu Özel Sektör Ortaklõğõ Konferansõ”na katõlacak olan Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arõnç, dünyanõn en yüksek binasõ Burj Halife ile 7 yõldõzlõ otel Burj El Arap’õ gezdi. Otelin Türk çalõşanõ Zeynep Peker Prakatur’dan ayrõntõlõ bilgi alan Arõnç, oda fiyatlarõnõn 5 ve 10 bin dolar olduğu iki özel katõ gezdi. Devlet Bakanõ Arõnç daha sonra, dünyanõn en yüksek binasõ olarak kõsa süre önce açõlõşõ yapõlan Burj Halife’ye geçti. Arõnç daha sonra da Abu Dabi ve Dubai Türk İş Konseyi üyeleriyle öğle yemeğinde bir araya geldi. Burcuoğlu Başbakanlık’ta ANKARA (AA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreteri Tahsin Burcuoğlu’nu kabul etti. Başbakanlõk Merkez Bina’daki kabul yaklaşõk 45 dakika sürdü. Türkiye’nin Paris Büyükelçiliği’ne atanan Burcuoğlu, Başbakan Erdoğan’a veda ziyaretinde bulundu. CHP Seyhan’da Karasaç dönemi ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Olaylõ geçen ve iki ayrõ adayõn yarõşõna sahne olan CHP Seyhan İlçe Kongresi’ni Vedat Karasaç’õn başkanlõğõndaki liste kazandõ. Mevcut başkan Reşit Karakuş ise 172 oy alabildi. Seyhan Kültür Merkezi’nde yapõlan ve toplam 376 delegenin oy kullandõğõ seçimde iki adayõn yandaşlarõ arasõnda tartõşma yaşanmõş, gerginlik yumruklarõn konuştuğu kavgaya dönüşmüştü. Seçim sonuçlarõnõn açõklanmasõnõn ardõndan her iki başkan adayõ yan yana gelerek birlik mesajõ verirken partililer arasõnda yeniden kõsa süreli bir gerginlik yaşandõ. Atılan müdür için önerge ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlõğõ’na bağlõ TEMSAN AŞ’de Teklif Hazõrlama Müdürü olarak görev yapan Dündar Özüm’ün çalõştõğõ kurumla ilgili şikâyetlerini “mail”lerle bakanlõğa iletmesi üzerine işten atõlmasõ TBMM’ye taşõndõ. CHP Milletvekili Ali Rõza Ertemür, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle verdiği soru önergesinde “TEMSAN AŞ’de yaşandõğõ iddia edilen yolsuzluk ve usulsüzlüklerin örtülmeye çalõşõldõğõ iddiasõ doğru mudur? Burada yaşanan usulsüzlüklerden bazõ çevrelerin çõkar sağladõğõ iddiasõ doğru mudur” sorularõna yanõt istedi. Başbakan, anayasa değişikliği konusunda her türlü bedeli göze alacağõnõ söyledi Erdoğan çok sinirliANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Memur-Sen tarafõndan Rixos Otel’de dü- zenlenen “Uluslararası De- mokrasi Kongresi”nin açõlõ- şõnda yaptõğõ konuşmada, Tür- kiye’nin bir yandan çok hõzlõ bir şekilde değişim ve dönüşüm ya- şarken, diğer yandan bazõ gün- dem maddelerini bir türlü es- kitemediğini söyledi. Son birkaç haftadõr belli çev- relerin, bir tartõşma başlattõğõ- nõ, “Türkiye sivil diktatörlü- ğe gidiyor”, “tek parti dikta- törlüğü”, “sivil vesayet, sivil faşizm var” denildiğini belir- ten Erdoğan, İsmet İnönü’nün genel başkan olduğu CHP dö- nemini eleştirdi. Erdoğan, “Bi- ze ‘tek parti diktatörlüğüne Türkiye gidiyor’ iftirasını atan- lar, önce aynaya bir baksın- lar. Bu ülke, tek parti dikta- törlüğünü yaşadı. Kiminle yaşadı, CHP ile yaşadı. O diktatörlük döneminde CHP’nin il başkanları aynı zamanda o ilin valisi, beledi- ye başkanıydı. Bunları bu ül- ke gördü, yaşadı. Şimdi han- gi yüzle kalkıp da onların o yandaş düşünce grupları bun- ları söyleyebiliyor. Ayıp olu- yor ayıp. Biraz kendinize çe- kidüzen verin” dedi. ‘Bu cibiliyetin gereği...’ Ankara-Kõrõkkale yolu El- madağ rampalarõnõn cumartesi günü açõlõşõnõ yaptõklarõnõ da anõmsatan Erdoğan, bu konu- nun medyada geniş yer bula- mamasõndan yakõndõ. Erdoğan, “O ölüm rampalarında ne ocaklar söndü? Bunları ya- şamadınız mı? Bunları duy- madınız mı? Bunu gören, ya- zan, bunu bir yaz be, köşen- de bir yaz. Yok yazamaz, yazmaz. Niye? İşte bu cibilli- yetin gereğidir. Bunlarda doğruyu takdir etmek gibi bir şey yok” dedi. Bazõ kesimlerin korkutmayõ, gerilim ve kriz üretmeyi bir yöntem olarak seçtiğini ifade eden Erdoğan, “Statükoculu- ğun can simidi olarak değişi- min önünü kesmeye çalışı- yorlar. Hangi meseleye el at- sanız, çözmeye çalışsanız önü- nüze korku tüccarları çıkı- yor” diye konuştu. Konuşmasõnda erken seçim tartõşmalarõna da değinen Er- doğan, Türkiye’de ortalama 16 ayda bir hükümet kurulduğunu, kendileriyle birlikte bu gelene- ğin bozulduğunu ileri sürdü. Er- doğan, “Boşuna böyle bir öz- lemin, gayretin içine girme- yin” dedi. Yola çõkarken üç kavram ortaya koyduklarõnõ bunu da yasaklarla, yolsuzluk- la ve yoksullukla mücadele olarak tanõmladõklarõnõ anlatan Erdoğan, şunlarõ kaydetti: “Bu mücadeleyi sürdürüyoruz ama bunun için de tabii ki bir altyapının, yasal düzenleme- lerin yapılması gerekiyor. Biz direksiyondayız gaza basıyo- ruz ama birileri geliyor frene basıyor, birileri geliyor deb- riyaja basıyor, bir başkası geliyor direksiyona müdaha- le etmek istiyor. Çağdaş de- mokrasilerde demokratik un- surların her birinin yeri, yet- kisi, sorumluluğu bellidir. Ama bizde sorunların üzeri- ne gittiğinizde statükoyla kar- şılaşıyorsunuz.” Anayasa değişikliği tartõş- malarõna da değinen Erdoğan, anayasa değişikliğine karşõ çõ- kan kesimlere sert tepki gös- terdi. Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu Meclis seçimle te- şekkül etmedi mi, milletin iradesiyle teşekkül etmedi mi? Bu Meclis uzaydan mı geldi, uzaylılardan mı oluştu? Allah aşkına bu kadar ken- dini inkâr olur mu? Bu mile- te ‘göbeğini kaşõyan adam’ di- yeceksin, ‘bidon kafalõ diye- ceksin’ milletin tercihini, se- çimini küçümseyeceksin, aşa- ğılayacaksın, milletin irade- siyle oluşmuş Meclis’i yok sayacaksın, ondan sonra da kalkıp milletin iktidarını sivil diktayla suçlayacaksın. Bu ne perhiz ne lahana turşusu? Sivil dikta tartışmasını çıka- ranlara bir bakın sivil ana- yasaya da karşı olduklarını görürsünüz. Ben siyasi olarak her türlü bedeli göze alırım yeter ki ülkem kazansın.” Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin AKP iktidarõyla birlikte tek parti diktatörlüğüne gittiği yönündeki eleştirilere tepki gösterirken İsmet İnönü’yü diktatörlükle, köşe yazarlarõnõ da “cibiliyetsizlikle” suçladõ. Erdoğan, “Biz direksiyondayõz, gaza basõyoruz ama birileri geliyor frene basõyor, birileri geliyor debriyaja basõyor, bir başkasõ geliyor direksiyona müdahale etmek istiyor” dedi. MEMUR-SEN ARTIK 5 YILDIZLI İşte AKP’nin istediği sendika tipi AKP iktidarõyla üye sayõsõ katlanan Memur-Sen, 5 yõldõzlõ otelde kongre yaptõ. Demokrasi Konferansõ başlõğõyla düzenlenen etkinlikte konuşan Konfederasyon Başkanõ Gündoğdu, başörtüsüne özgürlük, 3 yaşõndaki çocuklara Kuran kursu istedi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Memur- Sen Konfederasyonu’nun “1000 Yıllık Desende Bir ve Beraberiz” sloganõyla düzenlediği 3 günlük ulus- lararasõ kongre, beş yõldõzlõ Rixos Otel’de başladõ. Otele 1 kilometre uzak- lõktaki Türk-İş Genel Mer- kezi önünde 43 gündür soğuk çadõrlarda yatan iş- çilerin seslerine kulaklarõnõ tõkayan AKP iktidarõ ken- disine yakõn konfederas- yonun kongresine “çı- karma” yaptõ. 2002 yõ- lõnda 41 bin 671 olan üye sayõsõnõ 7 yõlda 6’ya kat- layarak 376 bin 355’e yükselten konfederasyo- nun toplantõsõna başta Baş- bakan Recep Tayyip Er- doğan olmak üzere çok sayõda AKP’li katõldõ. Törende bir konuşma yapan Konfederasyon Baş- kanõ Ahmet Gündoğdu, Danõştay’õn katsayõ, YSK’nin seçim sandõkla- rõnda başörtülü müşahit bulunamayacağõ, Anayasa Mahkemesi’nin de başör- tüsü kararlarõnõ sert bir dille eleştirdi. Bu konu- larda verilen kararlarõn Danõştay’õn yürütme er- kinin, Anayasa Mahke- mesi’nin de yasama erki- nin yerini almak istediği- ni gün yüzüne çõkardõğõnõ savunan Gündoğdu, as- kerlerin sivil mahkeme- lerde yargõlanmasõ düzen- lemesinin Anayasa Mah- kemesi tarafõndan iptal edilmesinin de “demo- kratikleşme konusunda frene basanların bir kez daha ortaya çıkarıldığı- nı” söyledi. Konuşmasõnda Ergene- kon davasõna da değinen Gündoğdu, yargõ sürecini unutarak şöyle devam et- ti: “Bu millet, artık ge- rekçesi ne olursa olsun, gerçekleştiricisi kim olur- sa olsun darbeye tevessül edenleri devletin tepe- sinde değil Silivri Ceza- evi’nin kodeslerinde ağırlamakta kararlıdır.” Kuran eğitiminde 12 yaş sõnõrlamasõna da tepki gösteren Gündoğdu, bu sõnõrlamanõn uluslararasõ sözleşmelere ve anayasa- ya aykõrõ olduğunu ileri sürerek, “Kuran öğren- me hakkının ancak 12 yaşında kullanılabilece- ğine ilişkin sınırlamaya, bilimsellikle gerekçelen- dirilmiş bir hukuki da- yanak bulmak mümkün değildir. 3 yaşında bale kursu, piyano dersi al- mak mümkün ve mute- ber görülürken, ki biz de aynı fikirdeyiz. Kuran öğrenme yaşına sınırla- ma getirilmesi makul gö- rülemez” dedi. AKP yüzde 32’yi aşamıyor Son üç araştõrmaya göre oy oranõ yüzde 29.5 ile 32.3 arasõnda değişiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tanõnmõş kamuoyu araştõrma şirketlerinin son günlerde yayõmladõklarõ 3 ayrõ anket çalõşmasõ, AKP oylarõnõn gün geçtikçe eri- diğini ortaya koyuyor. Anketlere göre 22 Temmuz 2007 seçimlerinde yüzde 46.5 oy alan AKP’nin oylarõ bugün yüzde 29.5- 32.3 arasõnda değişiyor. Metropoll Araştõrma Şirketi’nin ocak ayõ Türkiye’de Siyasal Durum araştõrmasõnda “Bugün bir milletvekili seçimi yapılsa hangi partiye oy verirsiniz” sorusuna ve- rilen yanõtlar AKP’nin oylarõnõn yüzde 32.3’e düştüğünü ortaya koymuştu. Ankette, olasõ bir seçimde AKP’ye oy vereceğini açõklayanlarõn oranõ yüzde 32.3 olarak be- lirlenmişti. Oysa aynõ şirketin ağustos 2009’da yaptõğõ anketten AKP’ye destek oranõ yüzde 39.6 olarak çõkmõştõ. A&G’den sürpriz anket Metropoll’ün ardõndan Sonar Araştõrma Şirketi’nin yayõmladõğõ anketler AKP’nin oylarõnõn yüzde 30’un da altõna indiğini ve ufukta bir koalisyon hükümeti olduğuna işaret etti. Şirketin anketine katõlanlarõn verdiği yanõtlara göre “kararsızlar” ve “görüş belirtmeyenler” orantõsal olarak dağõtõldõğõnda AKP’nin oy oranõ yüzde 29.5, CHP’nin yüzde 27.11 ve MHP’nin yüzde 20.41 olarak belirlenmişti. AKP’nin oylarõnõn ciddi oranda eridiğini ortaya koyan son anket de 29 Mart yerel seçim so- nuçlarõnõ en doğru tahmin eden şirket olan A&G Araştõrma Şirketi’nden geldi. 29 Mart seçimlerinde il genel meclisi oy- larõnõn dağõlõmõnõ yüzde 1.5 yanõlma payõ ile tahmin eden şirketin son araştõrmasõna gö- re bugün bir seçim olsa AKP’nin oylarõ yüz- de 32’ye düşecek. Buna karşõn CHP’nin oy- larõ yüzde 21’e MHP’nin oylarõ da yüzde 19’a yükselecek. BDP yüzde 7 oy oranõna ulaşõrken, henüz partisini kurmayan Mus- tafa Sarıgül’ün oylarõnõn oranõ da yüzde 6. Ankete göre SP de yüzde 5 oy alacak. BELGE OYUNU MAHKEMEYE TAŞINDI PINAR DUMLUPINAR Türkiye genelinde 29 Mart 2009 da yapõlan yerel seçimlerde İstan- bul’un Beykoz ilçesine bağlõ Paşa- bahçe Mahallesi’nden muhtar seçi- len Aysel Taştan, “seçim bölge- sinde ikamet etmediği” gerekçe- siyle iptal edilen muhtarlõğõnõ geri al- mak için “30 yıldır aynı mahalle- de oturduğunu” kanõtlayan belge- lerle mahkemeye başvurdu. Taştan, Paşabahçe Mahallesi’nde 1750 oy alarak muhtar seçildi. Taş- tan’õn en yakõn rakibi Kamil Sarı- kaya ise 1400 oyda kaldõ. Ancak Taştan’õn muhtarlõğõ, seçildiği böl- gede en az 6 ay ikamet etmediği id- diasõyla iptal edildi. Belgelerde tah- rifat yapõldõğõnõ söyleyen Taştan, “30 yıldır aynı mahallede oturuyo- rum. Seçimlerin öncesinde ban- kaya verilmek üzere ikametgâh al- mak için Beykoz Nüfus Müdür- lüğü’ne gittim. Burada bana ‘be- yanda bulundu’ belgesi verildi. Bu belge yüzünden Seçim Kurulu muhtarlığımı iptal etti” dedi. Rakipleri tarafõndan “oyuna ge- tirildiğini” belirten Taştan, durumun ortaya çõkmasõnõn ardõndan polislerle gittiği muhtarlõk binasõnda kendisi- ne ait ikamet kartõnõ bulamadõklarõnõ, bu kartõn muhtar tarafõndan çõka- rõldõğõnõ savundu. Beykoz Nüfus Müdürlüğü’nce ‘beyanda bulun- du’ belgesinin verilmesinin ‘sahte evrak düzenlemeyle’ mümkün olabileceğini belirten Taştan, 30 se- nedir Paşabahçe Mahallesi’nde ika- met ettiğinin polis tutanağõyla ka- nõtladõğõnõ söyledi.