Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
fırsatını “elinin tersiyle ittiğini” söyledi.
RTE gerçeklere aykırı konuşma ustası!
Aradan aylar geçtikten sonra, 70 milyonun gözü
önünde gelişen olaylarla aslında istemediği sonuca
varan cumhurbaşkanlığı seçimini yine saptırıyor.
Bu davranış karakterinin, kimliğinin bir parçası.
Söze, iktidarlarında Türkiye’nin görmediklerini
gördüğünü söyleyerek başlıyor. Bunu, “cumhur-
başkanlığı seçimlerinde yaşadığımıza” bağlıyor.
Örnek veriyor: “Hatta Türkiye’nin geçmiş cum-
hurbaşkanlarından bir tanesi ‘Hiçbir siyasetçi cum-
hurbaşkanlığı makamını elinin tersiyle itmez’ dedi.”
Ama RTE ne yapmış? Şunu yapmış: Konuşmasında
adını vermediği bir cumhurbaşkanı söyleminin “tam
aksini ispat etmiş, göstermiş”.
Rahmetli Şinasi Nahit’in dediği gibi “hop dedik”
Bay Başbakan. “One minute!”
“Geçmiş cumhurbaşkanlarından biri” dediğinizin adı
Süleyman Demirel.
Turgut Özal’ın ölümünden sonra parti genel baş-
kanlığını, başbakanlığı bırakarak Çankaya’ya çıkmasını
eleştirenlere; “Cumhurbaşkanlığı hiçbir siyasetçinin
elinin tersiyle iteceği bir makam değildir” dedi, dedi
ama…
Bu sözü bugün Çankaya’daki AKP’li ile particiliğin
egemen olduğu kimliğe dönüştürdüğünüz Cumhur-
başkanlığı’nın devlet yaşamında ne denli önemli ve
bir siyasetçi için onurlu görev olduğunu anlatmak için
söyledi.
Elinizin tersiyle cumhurbaşkanlığını ittiğinize gelince:
Bu iddianız da diğeri kadar yanlış, saptırma sana-
tınızın ürünü!
Zahmet olmasın size; çevrenizde ağzınızdan çı-
kacak emri bekleyen fazla işi olmayan, bol maaşlı bir
yığın insan var.
Cumhurbaşkanı seçimi öncesi günleri… Çankaya’yı
“kardeşiniz” AKP’liye bırakmak zorunda kaldığınız gün-
lerin haberlerini manşetlerden veren gazete koleksi-
yonlarını gözden geçirsinler.
Çankaya’ya çıkıp çıkmamakta kamuoyunu ve
partinizi hazırlamak için ilk aylarda duraksama gös-
terir gibi olduğunuzu ve sonra Çankaya’ya çıkmayı
arzuladığınızı, hatta orada neler yapacağınızı göste-
ren açıklamalarınıza geniş yer verildiğini görecekler
ve size de göstereceklerdir.
Tabii bu arada bugün Çankaya’da olan “kardeşi-
niz” AKP’linin de “Cumhurbaşkanlığı benim hakkım,
halk beni istiyor” diyen, AKP’de ciddi bir bölünme-
ye işaret eden dayatmaları da Çankaya tutkunuzdan
neden vazgeçtiğinizi gösteren bir belge olarak gazete
koleksiyonlarında yaşıyor.
Cumhurbaşkanı Demirel’in size uygun düşen;
“Dün dündür bugün bugündür” sözü de belleklerde
tazeliğini koruyor.
Bir siyasetçi için en büyük erdem; sözü ile özünün
bir olmasıdır diyorlar.
Türkiye’de ara da bulasın!
Oysa, elinizin tersiyle itmeden bugün Çankaya’da
olsaydınız, “kardeşiniz” gibi... her hafta dış gezilere
çıkacak... arada bir sorunları çözecek sihirli sözler söy-
leyecek... Örneğin “Kürt sorununu çözecek tarihi fır-
satı kaçırmayalım” gibi içi boş açıklamalar yapacak-
tınız!
Bakın Çankaya’daki AKP’linin türbanlı eşi bir gün-
de beş kitap okuyor(muş). Ama ne kitaplar? Bir iki-
sini açıkladı; galiba aşka meşke dair yapıtlar. Eşi ha-
nımefendi, Cumhurbaşkanı’nın da “çok kitap okuduğu
için kendisini kıskandığını” söylüyor.
Hatta kültür yaşamımızla yakın ilgilenen Çanka-
ya’daki AKP’linin eşinin korsan kitap basımının ön-
lenmesi için düğmeye bastığı da ilan edildi. Ailece ki-
tap okuyorlar, ata biniyorlar.
Açıkladınız; kitap okumazsınız. Çevrenizdekilerin
kitap özetlerini dinleyerek kitap okumuş oluyorsunuz.
Ata binmekte de pek ustalığınız yok. Bir ara düş-
tünüz de!
Ya Bayan RTE? Okuyor mu? At binmeye meraklı
mı, okuyorsa neler okuyor?
Bu özellikleri yaşatacak Çankaya; elinizin tersiyle
itilecek makam mı?
SAYFA 16 HAZİRAN 2009 SALICUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
/ IŞIL ÖZGENTÜRK
Oh neyse haftaya içimizi õsõtan bir haberle baş-
lõyoruz, bu uzun zamandõr varlõğõnõ unuttuğumuz
bir şey. Kastamonu’ya bağlõ Araç ilçesi Asliye Ce-
za Mahkemesi hâkimi Aslıhan Limon, eşini döv-
düğü için Mustafa Kadıncı’ya verilen 1 yõl 4 ay
hapis cezasõnõ muhteşem bir irade göstererek çok
farklõ bir cezaya çevirmiş. Mustafa Kadõncõ’ya “Eşi-
me vurduğum için eşimden ve Araç halkından
özür diliyorum” yazõlõ bin broşürü tüm kamu ku-
rum ve kuruluşlarõnda görevli personel ile Kasta-
monu Caddesi’nden geçenlere birer tane verecek
şekilde dağõtma cezasõ verilmiş. Mustafa Kadõn-
cõ da çaresiz ihtimal içinden, “kadın kısmından
hâkim yaparsan böyle olur” diyerek söylene söy-
lene bin broşürü dağõtmõş.
Mustafa Kadõncõ, kendi ifadesine göre para ce-
zasõnõ yeğlermiş; doğrudur, üstelik kendi açõsõndan
haklõdõr. Nerede görülmüş erkek kõsmõnõn, kadõn
dövmeden suçlu bulunup böyle cümle âlemden
özürler dilediği, ayrõca gene ceza olarak 50 fidan
dikmek zorunda kaldõğõ. Mustafa Kadõncõ dede-
sinden, babasõndan gördüklerini uygulamõş, kadõn
kõsmõnõ arada sõrada döveceksin ki, şõmarmasõn, er-
keğinin değerini hatõrlasõn.
Tamam Mustafa Kadõncõ bir süre kahveye çõ-
kamayacak, evine arka yollardan gidecek, eşi
dostu onu gördüğünde dudaklarõna alaycõ gülüm-
seme oturacak, sonra her şey gibi bu da unutula-
cak, kasabaya yabancõ birileri geldiğinde yörenin
en ilginç hikâyelerinden biri olarak anlatõlacak.
Geçenlerde bir hâkim de, gene kadõn dövmeden
vermesi gereken hapis cezasõnõ farklõ uygulama-
mõş yerine adama faydalõ bir iş yaptõrmõştõ.
Gelin şimdi hâkimlerimize yardõmcõ olalõm,
çünkü bu muhteşem bir şey. Üstelik mizah dolu,
tam bize yakõşõr, epeydir Nasreddin Hoca’nõn to-
runlarõ olduğumuzu unuttuk, mizahtan, neşeden,
dalga geçmeden korkar olduk.
Benim aklõma hemen bir şeyler geliyor, dayak
atan kişi, örnek vakada da olduğu gibi önce ken-
dini anlatmalõ ve karõsõndan, çocuklarõndan, ma-
hallesinden ve kentinden özür dilemeli. Sonra ya-
põlacak çok iş var, örneğin bir ay boyunca hasta-
nelerin acil bölümünde en ağõr hastalarõn taşõn-
masõna yardõm etmeli, kasaba ya da kent deniz kõ-
yõsõndaysa, altõ ay boyunca her sabah ve akşam elin-
de torbasõ deniz kõyõsõndaki çöpleri toplamalõ, var-
sa eğer dükkânõna yakõn okulun öğrenci çõkõşlarõnda
az ilerdeki kavşağa gidip küçük öğrencilerin kar-
şõdan karşõya geçmesine yardõm etmeli, her on beş
günde bir hanõmõnõ ve çocuklarõnõ alõp sinemaya
gitmeli, onlara aile bahçesinde dondurma õsmar-
lamalõ, bir yõl düzenli olarak çevresindeki sivil top-
lum örgütlerinin toplantõlarõna ve eylemlerine ka-
tõlmalõ, çocuklarõn veli toplantõlarõna karõsõyla
birlikte gitmeli ve onlarõn okul durumlarõ hakkõn-
da mutlaka ama mutlaka bilgilenmeli, sigarayõ bõ-
rakmalõ ve kahvede sigara bõrakma gönüllüsü
olarak görev almalõ, her hafta bir gün evin bütün
yemeklerini o hazõrlamalõ ve bulaşõklarõ yõkama-
lõ ve en önemlisi evin bir duvarõna asmasõ zorun-
lu olan “Ben eşimi dövdüm, ondan ve hepiniz-
den özür diliyorum” broşürü yõllar içinde sola-
cağõndan, her yõl bir yenisini bastõrõp duvara asmalõ.
Bir anda aklõma bunlar geldi, kim bilir sizin ak-
lõnõza neler gelmiştir. Bu arada kadõnlar için pozitif
ayrõmcõlõk yapmaktan öcü görmüş gibi kaçan
partilere hâkim hanõm çok güzel bir ders verdi. Şöy-
le dedi:
‘Kadınlar fark yaratırlar!’
Hayatõ neşeye boğan kadõn yöneticilere, kadõn
kamu görevlilerine ne kadar çok ihtiyacõmõz var,
neşeyi suç gibi gören, farklõ şeyleri yapmaktan kor-
kan şu her daim siyah takõm giyen fazla erkek ta-
kõm, ilk önce kendiyle dalga geçmeyi öğrenmeli
çünkü hayatõn tadõ kendini dalgaya almakla baş-
lar, en ciddi işler eğlenerek yapõlõr.
Bu arada Mustafa Bey’in soyadõnõn “Kadıncı”
olmasõ da kaderin bir cilvesi olsa gerek.
isilozgenturk gmail.com
Sağol Hâkim Hanım!
MAHMUT LICALI
ANKARA - YÖK’ün muhalif
üyeleri, Sabancõ Üniversitesi’ndeki
farklõ fakültelere yatay geçiş uy-
gulamasõna ilişkin tartõşmanõn ar-
dõndan YÖK Genel Kurulu’nda ya-
põlan yönetmelik değişikliğiyle
tüm üniversitelerde benzer bir sis-
teme onay verilmesine, “baskı-
larla ve alelacele yapıldığı” ge-
rekçesiyle karşõ çõktõ.
YÖK’ün muhalif üyelerinden
Bülent Serim, Sabancõ, Okan ve
Işõk üniversitelerinin uyguladõğõ
farklõ puan türleri ve fakülteler
arasõndaki yatay geçiş uygulama-
sõnõn iyi bir sistem olabileceğini
kaydetti. Söz konusu sisteme iliş-
kin araştõrma yapõlmasõnõn da YÖK
Genel Kurulu’nda kendileri tara-
fõndan önerildiğini belirten Serim,
şunlarõ kaydetti: “Ancak yeterli
araştırma, inceleme yapılma-
dan; ilgili çevrelerin görüşleri
alınmadan; konu yeterince tar-
tışılıp olgunlaştırılmadan; salt
dış baskılarla yönetmelik deği-
şikliğine gidilip sözüm ona uy-
gulamayı yaygınlaştırmaktan söz
edilmesi, bir anayasal kuruluş
olan YÖK’ün konumu ile bağ-
daşmamaktadır.” Serim, “İlk de-
ğerlendirmede yalnızca üç üni-
versite için yapılan yönetmelik
değişikliği, her düzenleyici iş-
lemde bulunması gereken ‘genel’
ve ‘nesnel’ olma hukuksal ge-
rekliliği taşımamaktadır” dedi.
YÖK üyesi Prof. Dr. Engin
Ataç, yönetmelik değişikliğiyle
getirilen sistemin üzerinde gerçek
bir araştõrma ve inceleme yapõl-
madõğõna dikkat çekti.
Ataç, “Sistem doğru bir sis-
temse ve tüm üniversitelerde
uygulanabilecekse tabii ki bu-
na kimse karşı çıkamaz. Ama
herhangi bir araştırma incele-
me yapılmadan, özellikle dev-
let üniversitelerinin bu konu-
daki görüşleri alınmadan ve ge-
lecek yıl yükseköğretime geçiş
sisteminin değiştirileceği dü-
şünüldüğü zaman çok çabuk,
alelacele alınmış bir karar. İle-
ride ne olacağı belli olmayan
bir uygulamaya gidilmiş du-
rumda” dedi.
Geçiş zamanı gerekliydi
Ataç, “Bu yıl bunu bir geçiş
dönemi gibi yaparak önümüz-
deki yıla ciddi bir çalışma ya-
pılarak hazırlanması daha doğ-
ru olurdu” dedi. Ataç, özellik-
le devlet üniversitelerinin bu sis-
temi uygulayabilmelerinden kuş-
ku duyduğunu ifade etti.
Manisalõ ve
Hilmioğlu
taburcu oldu
İstanbul Haber Servisi - Haseki Eği-
tim ve Araştõrma Hastanesi’nde ameli-
yat edilen gazetemiz yazarõ, iktisatçõ
Prof. Dr. Erol Manisalı ve eski İnönü
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hil-
mioğlu taburcu oldu. Eski Uludağ Üni-
versitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa
Yurtkuran ise bugün anjiyo olacak.
Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda
Silivri Ceza İnfaz Kurullarõ Kampu-
su’nda tutuklu bulunan ve bir süredir sağ-
lõk sorunlarõyla mücadele eden ve cu-
martesi günü taburcu olan Prof. Manisalõ,
okurlarõnõ çok özlediğini vurgulayarak
“En kısa zamanda ‘Bõçak Sõrtõ’ adlı kö-
şemde okurlarımla beraber olaca-
ğım” dedi. Ergenekon soruşturmasõ kap-
samõnda 13 Nisan’dan bu yana tutuklu
bulunan eski Uludağ Üniversitesi Rek-
törü Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran’a da bu-
gün İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji
Enstitüsünde saat 09.00’da anjiyo yapõ-
lacak. 10 Mart’ta sol testisi alõnan ve kan-
ser tedavisi görmesi gerektiği halde, tu-
tukluluğu nedeniyle tedavisi geciken
Yurtkuran’õn, radyoterapisi ise daha
sonra planlanacak. Geçen cuma günü ra-
hatsõzlanarak Haseki Eğitim ve Araştõr-
ma Hastanesine kaldõrõlan Yurtkuran’õn
avukatõ Mehmet İpek, Yurtku-
ran’õn,1995 yõlõndan bu yana birçok
ciddi rahatsõzlõk nedeniyle tedavi gör-
düğünü belirtti. Bir süre önce İstanbul
Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü’nde
anjiyo olan Başkent Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Mehmet Haberal’õn da teda-
visi sürüyor.
YURTKURAN ANJİYO OLACAK
‘Hukuksuzluğu
durdurun’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Sabah-atv grubunun bağlõ olduğu Tur-
kuvaz işyerlerinde 4 aydõr grevde olan ça-
lõşanlar dün CHP Grup Başkanvekili Ke-
mal Kılıçdaroğlu ve MHP Grup Baş-
kanvekili Oktay Vural’õ ziyaret etti.
Ziyarette konuşan Kõlõçdaroğlu, “Sa-
bah-atv grubu, iki kamu bankasından
alınan kredilerle Başbakan Erdo-
ğan’a yakın bir kişiye satıldı, yakın-
larından biri grubun çok önemli nok-
talarında görev yapıyor. Bu kadar hu-
kuksuzluğun olduğu yerde sayın Baş-
bakan’ın sessiz kalması aklımıza baş-
ka kuşkular getiriyor. Acaba sayın
Başbakan da mı bu sürecin parçası ol-
mak durumunda. Eğer bu sürecin
parçası olmak istemiyorsa, bütün bu
haksızlıklara set çekmeli. Başbakan sö-
zünü buraya geçiremiyor mu? ” dedi.
Sabah ve atv’nin sahibi Ahmet Ça-
lõk’a da seslenen Kılıçdaroğlu şöyle de-
vam etti: “Her iş olanağı yaratan işa-
damının başımızın üstünde yeri var.
Ama yaratılan her iş olanağının hukuk
içinde olması gerekiyor. Nasıl gazete-
ci, hukuk içinde hakkını arıyorsa,
önemli bir medya patronu konumuna
gelen sayın Çalık’ın da bu hukuksuz-
luğa göz yummaması gerekir. Artık sa-
yın Başbakan’ın damadına mı, yoksa
doğrudan başka kişilere mi söyler...
Medyada saygı duyulan patron ko-
numuna gelmek istiyorsa, bu hukuk-
suzluğu engellemesi gerekiyor.”
GREVDEKİ GAZETECİLER
İstanbul B 28
Edirne B 32
Kocaeli B 28
Çanakkale B 29
İzmir B 32
Manisa B 34
Aydın B 36
Denizli B 33
Zonguldak PB 23
Sinop PB 23
Samsun PB 21
Trabzon Y 19
Giresun Y 18
Ankara PB 26
Eskişehir PB 26
Konya PB 25
Sıvas Y 19
Antalya B 34
Adana PB 35
Mersin PB 30
Diyarbakır Y 35
Şanlıurfa Y 35
Mardin Y 32
Siirt Y 34
Hakkâri PB 24
Van Y 25
Kars Y 20
Oslo PB 18
Helsinki PB 17
Stockholm PB 19
Londra PB 21
Amsterdam Y 20
Brüksel Y 21
Paris PB 24
Bonn PB 22
Münih Y 22
Berlin Y 20
Budapeşte PB 27
Madrid Y 28
Viyana Y 26
Belgrad PB 32
Sofya B 29
Roma B 26
Atina B 32
Zürih Y 23
Moskova PB 23
Aşkabat PB 35
Astana PB 20
Taşkent B 35
Bakû PB 29
Bişkek B 30
Tiflis Y 25
Kahire B 33
Şam PB 34
Kuzey ve doğu bölgeleri-
miz parçalı zamanla çok
bulutlu, İç Anadolu’nun do-
ğusu (Kayseri, Sıvas, Nev-
şehir), Doğu Karadeniz, Do-
ğu Anadolu’nun kuzey ve
batası, Güneydoğu Ana-
dolu’nun doğusu ile Ordu,
Tokat, Kahramanmaraş,
Adıyaman, Şanlıurfa, Van
ve Muş çevreleri sağanak
yağışlı diğer yerler az bu-
lutulu geçecek. Hava sı-
caklığı iç kesimlerde 2-4
derece azalacak.
Muhalif üyeler
yatay geçişe karşõ çõktõ
SERÇEV’e
yeni hizmet ve
eğitim merkezi
‘Katliamı önceden biliyordum’
İstanbul haber Servisi - CNN
Türk’te önceki gece yayõmlanan ve
“Alevi Açılımı”nõn konu edildiği
Ankara Kulisi’nde CHP Grup
Başkanvekili Hakkı Süha Okay ve
Alevi Birlikleri Federasyonu Genel
Başkanõ Ali Balkız’la birlikte prog-
rama katõlan AKP İstanbul Milet-
vekili Reha Çamuroğlu, birbi-
rinden ilginç açõklamalarda bu-
lundu. Çamuroğlu’nun “Sıvas kat-
liamının olacağı belliydi, önceden
biliyordum” açõklamasõ hem prog-
ram konuklarõ Balkõz ve Okay’õ
hem de program yapõmcõlarõ Fikret
Bila ile Murat Yetkin’i şaşõrttõ. 2
Temmuz 1993’teki Pir Sultan Ab-
dal’õ Anma Törenleri’ni düzenle-
yenleri neden uyarmadõğõ sorulan
Çamuroğlu, “Ben o zaman Nefes
dergisinde yazıyordum. Olayla-
rın çıkacağı duyumu gelmişti ve
törenleri düzenleyenleri uyar-
dım” yanõtõnõ verdi. Çamuroğlu,
“Kimi uyardın?” sorusunu ise,
“Aradan bu kadar yıl geçti, ha-
tırlamam mümkün değil. An-
cak o güne kadar Banaz köyün-
de yapılan törenlerin Sıvas’a
alınmasının yanlış olacağını, olay-
lar çıkabileceğini, bu konuda
söylentiler olduğunu birçok ki-
şiye söyledim. Buna Nefes der-
gisini birlikte çıkarttığım Cemal
Şener ve Rõza Zelyut da tanıktır.
Bu iki kişi de hayatta onlara da
sorabilirsiniz” diye yanõtladõ.
Programa katõlan ABF Genel Baş-
kanõ Balkõz, Çamuroğlu’ndan bu
yönde bir uyarõ gelmediğini belir-
terek şunlarõ söyledi:
“O tarihte Pir Sultan Abdal
Dernekleri yönetiminde değil-
dim. Ancak törenlerin kültür
sanat etkinliklerini düzenleyen-
lerden biriydim. Çamuroğ-
lu’ndan bu yönde bir uyarı al-
madık. Çamuroğlu’nun yerinde
olsam, böyle bir duyum aldı-
ğımda dünyayı ayağa kaldırır, tö-
renler için Sıvas’a hareket eden
otobüslerin önüne yatardım.”
Katliamõ Ergenekon örgütünün
planladõğõnõn bugün ortaya çõktõğõnõ
belirten Çamuroğlu, konuşmasõn-
ra katliam eylemcilerinin Sõvas
dõşõndan gelenlerden oluştuğunu
söyledi. Bu açõklamaya itiraz eden
CHP’li Okay, kendisinin Sõvas da-
vasõnõn müdahil avukatlarõndan
biri olduğunu anõmsatarak, “Dava
karara bağlandı ve katliamı ra-
dikal dincilerin yaptığı mahke-
mece tescillendi. Ayrıca katliamı
yapmakla cezalandırılan hü-
kümlülerden sadece ikisinin Sı-
vas doğumlu olmadığı ortaya
çıktı” dedi.
Yönetmelik değişikliği ne getiriyor?
YÖK Genel Kurulu’nun 11 Haziran Perşembe günü yapõlan toplan-
tõsõnda Sabancõ Üniversitesi’nde farklõ puan alanlarda yatay ge-
çiş uygulamasõyla ilgili olarak bir önceki toplantõda alõnan pren-
sip kararõ, tüm üniversitelerde geçerli hale getirilmişti. Maddede
yapõlan değişiklikle, ÖSYM tarafõndan yapõlan merkezi sõnavla yük-
seköğretim kurumlarõna yerleştirilen öğrencinin yerleştirmede esas
alõnan merkezi sõnav puanõnõn, yatay geçiş yapmak istediği prog-
ramla ilgili olarak merkezi sõnava girdiği yõl itibarõyla yurtiçin-
deki üniversitelerde kayõt yaptõran en düşük puanlõ öğrencinin pua-
nõndan az olmamasõ şartõ aranacak. Düzenlemeyle tüm üniversi-
telerde öğrenciler gerekli şartlarõ sağlamalarõ ve üniversitelerin
senatolarõnõn bu yönde karar almalarõ durumunda farklõ puan tür-
lerindeki bölümler ve fakülteler arasõnda yatay geçiş yapabilecek.
Değişiklik baskõlarla ve
alelacele yapõldõğõ
gerekçesiyle eleştiriliyor
1. KOŞU: F: Gurbetkaya (3), P: Arjin (1), PP: Zepka (4),
S: Cankayakõzõ (2).
2. KOŞU: F: Tarõk Han (3), P: Azaraks (1), PP: Örenbaş
Fõrtõnasõ (8), S: Macrakanta (7).
3. KOŞU: F: Mirşanhan (1), P: Kaanefe (6), PP: Elmasbi-
ke (2), S: Karadeniz (7).
4. KOŞU: F: Kardiyen (2), P: Catch Me (3), PP: Santa Eva
(1), S: Ekim (5).
5. KOŞU: F: Sharply Drawn (2), P: Noche Cool (5), PP:
Ad Victoraiam (3), S:
Mineme (6).
6. KOŞU: F: Bir Ben Star
(2), P: Action Man (4),
PP: Cosmon (3), S:
Coşkunjoy (9).
7. KOŞU: F: Onunkanõ (6),
P: Çifteli (9), PP: Sav-
dal (1), S: Simtay (13).
ALTILI GANYAN
3 1 2 2 2 6
1 6 3 5 3 9
8 2/7 3
7/4 3/8
Aşk yağmuru heykeli Kuğulu Park’ta
ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) - Antal-
ya’nõn Kemer ilçesinin eski Belediye Başkanõ Ha-
san Şeker döneminde yaptõrõlarak, Çõnarlõ kavşağa
dikilen ve “erotik” olduğu gerekçesiyle geçen ay-
larda MHP’li belediye başkanõ Mustafa Gül tara-
fõndan da kaldõrõlan “Aşk Yağmuru” heykeli Ku-
ğulu Park’a taşõndõ. Sanat çevrelerince sert tepki
alan ve geçen haftalarda hakkõnda dava açõlan Be-
lediye Başkanõ Gül, heykeli “Altõn Nar” Festivali
etkinlikleri kapsamõnda Kuğulu Park’a taşõdõ.
Yarımağan: Sınav iptal edilmez
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ÖSYM
Başkanõ Prof. Dr. Ünal Yarõmağan, İstanbul’da sõ-
nava bazõ adaylarõn türbanla girdiği iddialarõ üze-
rine, “Tutanaklar incelenir, raporlar gelir. Onlarõn
doğrultusunda işlem yaparõz” açõklamasõnõ yaptõ.
ÖSS’de “yanlõş soru” iddialarõnõn da değerlendi-
rildiğini belirten Yarõmağan, “İptal edilmesi gere-
ken soru varsa iptal ederiz. Sõnav iptal edilmez. 10
gün sonra belli olur” diye konuştu.
Serebral Palsili (SP) (beyin felci)
Çocuklar Derneği’nin (SERÇEV) ye-
ni hizmet ve eğitim merkezi törenle
açõldõ. Mustafa Kemal Mahalle-
si’ndeki merkezin açõlõşõnõ, SP’li ço-
cuklarla SERÇEV Yönetim Kurulu
Başkanõ Altan Erkekli ve tiyatro
oyuncusu Rutkay Aziz yaptõ. Törende
konuşan Erkekli, 25 yõl Ankara Sa-
nat Tiyatrosu’nda (AST) geçirdiği
sanat yaşamõnda hayatõ, mutluluğu
ve insan sevgisini öğrendiğini anlat-
tõ. Rutkay Aziz de merkezin açõlõşõn-
da bulunmaktan ve SP’li çocuklarla
bir arada olmaktan çok duygulandõ-
ğõnõ ifade etti. Aziz, “Çocuklarõmõzla
güneşli günleri er geç hep birlikte
göreceğiz” diye konuştu.
AKP Milletvekili Reha Çamuroğlu, Sõvas olaylarõna ilişkin ilginç açõklamalar yaptõ