Katalog

CMYB C M Y B 16 HAZİRAN 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İrtica Planı Sahte mi Gerçek mi? Bugün “sansür” ve “yayın yasağı” konusunda ya- zacaktım... AKP ve Fethullah Gülen’i “yok etme” planı ha- berlerine konan yasaktan... Tarikatçı, dinci ve yandaş medyaya baktım ki, kim- se yayın yasağını filan dinlemiyor. Zaten Askeri Mahkeme’nin böyle bir yasak koy- masını da içime sindirememiştim. Neyse! Sabah Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın açıklaması geldi: “Gülen ve AKP’yi yok etme planının Genelkurmay tarafından hazırlanmadığı kanaatine varılmıştır.” O zaman kim hazırladı bu belgeyi? Umarım önümüzdeki günlerde bu açıklık kazanır! Gelelim asıl konuya... Barış Terkoğlu, odatv’de irtica ile mücadele ey- lem planı haberini yazan Taraf muhabirini anlatmış. Fethullahçı “Aksiyon”dergisinden Taraf’a geçen mu- habir, yazdığı pek çok haberden ötürü yargılanıyor- muş. Yargıda verdiği ifadede daha önce yaptığı bir ha- berin belgesini polisten aldığını söylemiş. O aldığı belge uyduruk çıkmış. Kafalar karışık! Kafa karışıklığını gidermek için Genelkurmay As- keri Savcılığı’nın, dün yaptığı açıklamayla yetinmeyip olayı daha derinliğine araştırıp kamuoyunu aydın- latması gerekiyor. Eğer bu belge doğruysa demokrasi açısından “ka- ra bir leke”dir. Kimler tarafından hazırlandığı orta- ya çıkarılmalıdır. TSK’nin Fethullahçılara karşı tavrı öteden beri bi- liniyor. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un 14 Nisan 2009’da İstanbul’da Harp Akademileri Ko- mutanlığı’nda yaptığı yıllık değerlendirme konuş- masının son bölümünde Fethullahçılara yönelik üs- tü örtülü bilgiler vermişti. Orgeneral Başbuğ, 21 Nisan 2009’da neler söy- lemişti bir göz atalım: “...Bugün de bazı din eksenli cemaatler, kendi- lerini demokratik alanın bir oyuncusu olarak takdim etmekte ve çeşitli nedenlerle de görünürde kendile- rinin güçlü bir konuma geldiğine inanmaktadırlar. An- cak bu güç imajı ve algısı yanıltıcıdır. İşte bu tip ce- maatler hedeflere ulaşmada kendileri için en büyük engel olarak Türk Silahlı Kuvvetleri’ni görmektedir.” Başbuğ konuşmasını şöyle sürdürmüştü: “Bunun için de, her fırsattan istifade ederek, des- tekleyicilerinin de yardımıyla TSK aleyhine faaliyette bulunmaktadırlar. Bu yapılanlara karşı, hukuk devle- ti kapsamında TSK’nin tepkisiz ve etkisiz kalaca- ğını düşünmek ise büyük bir yanılgıdır.” İlker Başbuğ ardından şu soruları yöneltmişti: “Dinin araçsal hale getirilmesi, dine yapılabilecek en büyük kötülük değil midir? Modern toplumlar- da, kişi artık bir cemaatin üyesi olarak değil, bi- rey ve yurttaş olarak yer almıyor mu?” Başbuğ’un şu sözleri de Fethullahçıları çılgına çe- virmişti: “Bugün bazı cemaatler öncelikle bir ekonomik güç olmaya daha sonra da sosyo-politik yaşamı bi- çimlendirmeye, dine bağlı tek tip yaşam tarzı ola- rak sosyal kimliklerini ortaya koymaya çalışmaktadırlar.” Orgeneral Başbuğ’un, Fethullah Gülen cemaatini hedef alan bu konuşması, Fethullahçıları ve onla- rın yandaşı liboş tayfayı çılgına çevirmemiş miydi? Şimdi ortada bir belge var. Bu belgeyi asker mi hazırladı yoksa bir yerler- den mi sızdırıldı? Askeri savcılığın “TSK hazırlamadı” açıklamasına karşın buna inanmayanlar var! Konu kapanmış mıdır? Olay araştırılmalı... Bu planı kimlerin hazırladığı sap- tanmalıdır... Çağdaş demokrasinin gereği olarak bu yapılmalıdır. Ortada bir oyun var! Bu oyun bozulmalı, gerçekler gün ışığına çıkarıl- malıdır. Suçlular kimlerse, bir an önce ortaya çıkarılma- lı, yargıya teslim edilmelidir... Laiklik temeline dayalı demokrasi ancak böyle ko- runabilir! Belge sahte mi, gerçek mi? TSK, belgenin kriminal incelemesini yaptıracak... Belge doğru çıkarsa sorumlular yargıya teslim edilecek... Eğer belge sahte çıkarsa.. kimler tarafından, ne amaçla hazırlandığının ortaya çıkarılması için TSK bu- nun izleyicisi olacak. Demokrasi ve hukuk devleti adına!.. [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Genelkurmay Askeri Savcõlõğõ, Taraf’ta yayõmlanan belgenin TSK ile ilgisinin olmadõğõnõ açõkladõ ‘Belge bizim değil’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Baş- kanlõğõ Askeri Savcõlõğõ Taraf gazetesinde yayõmlanan “AKP ve Gülen’i bitirme planı” baş- lõklõ haberle ilgili dün bir açõk- lama yaptõ. Genelkurmay As- keri Savcõlõğõ’nõn açõklamasõn- da, konu edilen belgeyle ilgi- li soruşturmada, “şu ana kadar elde edilen deliller değerlen- dirildiğinde, ele geçirildiği iddia edilen belgenin, Genel- kurmay Başkanlığı’nın her- hangi bir biriminde hazır- lanmadığına ilişkin bir ka- naate varıldığı” bildirildi. Genelkurmay Başkanlõğõ As- keri Savcõlõğõ’ndan yapõlan açõklamada şöyle denildi: “Taraf gazetesinde yayım- lanan haber üzerine Genel- kurmay Başkanlığı’nca der- hal soruşturma emri verilmiş ve aynı gün saat 09.00’da As- keri Savcılığımızca olayla il- gili soruşturmaya başlanıl- mıştır. Soruşturma, olayın bütün yönleriyle aydınlatıl- ması kapsamında belgenin gerçek olup olmadığı, ger- çekse kim veya kimlerin em- riyle ne zaman nerede ve kim tarafından hazırlandığı, bel- genin şüpheliye kim veya kimler tarafından verildiği hususlarını da içerecek şe- kilde süratle icra edilmekte- dir. Anılan gazetede yayım- lanan haberde bir şüphelinin ofisinde yapılan aramada ele geçirildiği iddia edilen belge- nin, milli güvenlik, kamu dü- zeni ve kamu güvenliği bakı- mından önem arz eden bilgi- ler içerdiğinden kuşku bu- lunmamaktadır. Bu nedenle Askeri Savcılı- ğımızca olayla ilgili olarak başlatılan soruşturmanın ge- reğine uygun olarak yerine getirilmesi amacıyla talebimiz üzerine Genelkurmay Baş- kanlığı Askeri Mahkeme- si’nce aynı gün belgenin iç- eriğiyle ilgili ‘yayõm yasağõ’ konulmasına karar verilmiş ve karar tüm basın ve yayın organlarına ulaştırılmıştır. Haberin yayımlandığı gün ve onu takip eden 13, 14 ve 15 Haziran 2009 tarihli basın ve yayın organlarında, haberde belirtilen belgenin gerçek ol- duğu varsayımıyla haberler yapıldığı, yorum ve değer- lendirmelerde bulunulduğu görülmüştür. Bu gelişme Ge- nelkurmay Askeri Mahke- mesi’nce alınan yayın yasa- ğı kararının yasal ve haklı ge- rekçesini göstermektedir. 5271 sayılı CMK’nin 157. maddesi gereğince ‘Soruş- turma evresindeki usuli iş- lemler gizli’ olmakla birlikte, haberde yer alan iddiaların hassasiyeti, bazı basın ve ya- yın organlarında ele alınış ve kamuoyuna sunuluş şekli, yapılan yorum ve değerlen- dirmeler karşısında Askeri Savcılığımızca soruşturma- nın gizliliğine halel gelmeye- cek şekilde aşağıdaki açıkla- manın yapılması zorunlu gö- rülmüştür: Askeri Savcılığımızca olay- la ilgili olarak yapılan soruş- turmada şu ana kadar elde edilen deliller değerlendiril- diğinde, ele geçirildiği iddia edilen belgenin Genelkur- may Başkanlığı’nın herhan- gi bir biriminde hazırlanma- dığına ilişkin bir kanaate va- rılmıştır. Bununla birlikte, üzerinde gerekli ve zorunlu kriminal incelemelerin ya- pılması amacıyla habere ko- nu belge 12 Haziran 2009 ta- rihinde, ele geçirildiği şekliy- le İstanbul Cumhuriyet Baş- savcılığı’ndan ve ulaştırıldığı şekliyle Taraf gazetesinden is- tenmiş, ancak belge henüz Askeri Savcılığımıza ulaş- mamıştır. En kısa sürede As- keri Savcılığımıza gönderil- mesi beklenen belge üzerinde yapılacak kriminal inceleme sonucunda, belgenin sahte veya gerçek olduğuna ilişkin kesin bir kanaate varılması- nın mümkün olacağı değer- lendirilmektedir.” Genelkurmay Askeri Savcõlõğõ tarafõndan dün yapõlan yazõlõ açõklamada, Taraf gazetesinde yayõmlanan “İrtica ile Mücadele Eylem Planõ” isimli belgenin Genelkurmay’õn herhangi bir biriminde hazõrlanmadõğõna ilişkin kanaate varõldõğõ belirtildi. Konuya ilişkin soruşturmanõn sürdüğüne dikkat çekilen açõklamada, kriminal inceleme için Taraf gazetesi ve İstanbul Cumhuriyet Savcõlõğõ’na yapõlan başvurunun yanõtõnõn beklendiği belirtildi. Açıklama AKP’yi tatmin etmedi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Genelkurmay Başkanlõğõ Askeri Savcõlõğõ’nõn, AKP ve Gü- len cemaatiyle ilgili eylem planõ- nõn Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn herhangi bir biriminde hazõrlan- madõğõna ilişkin bir kanaate va- rõldõğõ yönündeki açõklamasõ, AKP’de yeterli bulunmadõ. Bu açõklamanõn kamuoyunda oluşan şüpheleri kuvvetlendirdiğini ileri süren AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Genelkurmay Baş- kanlõğõ’nõn “böyle bir belge yok- tur ya da böyle bir belge vardır” biçiminde net bir açõklama yap- masõ gerektiğini söyledi. Boz- dağ, “Eğer böyle bir belge var- sa bu bir darbe teşebbüsüdür ve cumhuriyet savcıları resen ha- rekete geçmelidir” dedi. Bekir Bozdağ, dün Genelkur- may Başkanlõğõ Askeri Savcõlõ- ğõ’nõn açõklamasõyla ilgili değer- lendirmelerde bulundu. Genel- kurmay Harekât Dairesi Başkan- lõğõ’nda hazõrlandõğõ ileri sürülen belgenin açõk bir suç belgesi ol- duğunu belirten Bozdağ, “Bu- radaki vehameti ortadan kal- dıracak tek şey Genelkurmay Başkanlığı’nın, ‘Böyle bir belge yoktur veya böyle bir belge var- dõr. Ancak bu belge komuta ka- demesinin bilgisi ve onayõ dõşõn- dadõr, yasadõşõdõr. Yasalarõ çiğ- neyerek böylesi belge hazõrla- yanlar açõğa alõnmõştõr ve olayla il- gili soruşturma başlatõlmõştõr’ şek- linde yapacağı bir açıklama ka- muoyundaki şüpheleri ortadan kaldırabilir” dedi. ‘Belge var mı, yok mu?’ Genelkurmay Askeri Savcõlõ- ğõ’nõn açõklamasõnõn şüpheleri or- tadan kaldõrmak yerine şüpheleri kuvvetlendiren bir anlam taşõdõğõnõ kaydeden Bozdağ, “Böyle bir belge vardır ya da yoktur. Böy- le bir belge varsa bunu ortaya çıkarmak için uzun bir araştır- maya gerek yoktur. Genelkur- may Başkanlığı’nın güçlü gele- nekleri ve sağlıklı kayıtları ve arşivi bu işin aslını ortaya koy- mak için kâfidir. Anında yapıl- ması gereken açıklamanın 4 gündür yapılmamış olması da manidardır. Eğer bu belge doğ- ruysa bu bir darbe teşebbüsü, darbe planı belgesidir. Yasala- ra göre suçtur. Cumhuriyet savcıları, bir suça teşebbüs eden- ler hakkında gerekli işlemleri resen başlatmak zorundadır. Bu yargılama süreci de askeri yargının değil, adli mahkeme- lerin yetki ve görev alanındadır” görüşünü dile getirdi. Bozdağ, söz konusu belgenin bilgi ve onay dõşõnda olmasõ du- rumunda “bir cunta çalışması belgesi” olacağõna dikkat çekti. TSK’den AKP’ye anında yanıt ANKARA (Cumhuriyet Büro- su)- AKP, Genelkurmay Askeri Sav- cõlõğõ’nõn Taraf gazetesindeki habe- re ilişkin açõklamasõnõ yeterli bul- madõğõnõ açõklayõnca, gün içinde ikinci açõklama da Genelkurmay Başkanlõğõ’ndan geldi Açõklamada şöyle denildi: “TSK, daha önce de ifade edildiği üzere, demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmayan davranış ve dü- şüncelere sahip bulunan persone- lini bünyesinde barındıramaz. Du- rum böyle iken; Genelkurmay Başkanlığı’nın, Askeri Savcılığa hemen soruşturma emri vererek konuyu yargıya taşımasının öne- minin ve nedenlerinin pek anlaşı- lamadığı gözlenmiştir. Bazıları ta- rafından, konunun yargıya taşın- masının, olayın kabul edildiği şek- linde yorumlanması, sonuçlara ulaşılması ise her şeyden önce hu- kukun temel ilkelerine saygısız- lıktır. Aksine bu tutum, TSK’nin Komuta Kademesi ve kurum ola- rak kendine olan güveninin ve bu konunun en kısa zamanda açıklı- ğa kavuşturulması talebinin bir göstergesidir. Bu davranıştan, ba- zılarının rahatsız olduğu da orta- dadır. En azından soruşturma sü- reci bile beklenmeksizin, iddiala- rı hemen doğru kabul ederek ve- ya doğru olabileceğini düşünerek TSK’yi hedef alan açık veya ima yoluyla sözlü veya yazılı olarak ya- pılan yorumlar ve açıklamalar hiçbir şekilde kabul edilemez. As- keri Savcılığa intikal ettirilen ko- nuya ilişkin, soruşturmada belir- li aşamalara ulaşılmadan, hemen açıklamalar yapılmasının beklen- mesini de anlamak zordur. Doğruluğu ispat edilirse... Belgenin doğruluğu ispat edi- lirse, sorumluların yasalar çerçe- vesinde yargı makamları tara- fından cezalandırılacağına iliş- kin güvencemiz tamdır. TSK, bu konunun en yakın takipçisi ola- caktır. Eğer belge sahte ise TSK, bunun kimler tarafından ve ne amaçla hazırlandığının ortaya çı- karılmasının da sonuna kadar takipçisi olacaktır. Hukuk süreç- lerine ilişkin kurumsal olarak, en ufak bir endişemiz yoktur. Haklı gerekçelerle yapılabilecek her türlü hukuksal girişimlere de açığız. Hukuk devleti ilkeleri- ne ve hukukun üstünlüğüne ge- reken bağlılığı ve hassasiyeti gös- teren TSK’nin, herkes tarafın- dan da aynı bağlılığın ve hassasi- yetin gösterilmesini beklemesi, hakkı ve talebidir. TSK; ciddi, sağduyulu, görev ve sorumluluk- larının bilincinde ve tahriklere ka- pılmadan görevinin başındadır.” Anadolu Kartalı tatbikatı başladı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) hava kuvvetlerinin eğitimi için Konya’da oluş- turulan Anadolu Kartalı Eğitim Merkezi’nde bu yıl ikincisi yapılan tatbikat- lar sürüyor. Her yıl dört kez yinelenen tatbikatların ikisi tamamen milli olur- ken, diğer ikisine NATO, dost ve müttefik ülke pilotları savaş uçaklarıyla ka- tılabiliyor. Anadolu Kartalı eğitimlerine en son 2008’de olmak üzere beş kez katılan İsrail’in, bu kez katılmaması dikkat çekti. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Davos’taki çıkışının ardından İsrail ile Türkiye ilişkileri gerilmişti. İsrail’in ey- lül ayında gerçekleştirilecek tatbikata ise katılacağı öğrenildi. (Fotoğraf:AA) ‘Gereği yapılmalı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, “AKP ve Gülen’i bitirme belgesi” tartõşmalarõyla ilgili olarak “Belge sahteyse de doğruysa da Sayın Başbakan gereğini yapmalı” dedi. Kõlõçdaroğlu, “basına uygulanan sansürün de kaldırılması gerektiğini” bildirdi. CHP Grup Başkanvekili Kõlõçdaroğlu, Taraf gazetesinde yer alan belgeyle ilgili tartõşmalar anõmsatõlarak yöneltilen soru üzerine “Bu sürecin sağlıklı gelişebilmesi için öncelikle basına uygulanan sansür kaldırılmalı. Bu süreçte, bu yasak kaldırılacak, insanlar özgürce tartışacaklar. Belgenin sahte olup olmadığı, sağlıklı tartışma sürecinde ortaya çıkabilir. Bu süreci laboratuvarlarda yapılan çalışmalar, deneyler, kriminal çalışmalar destekleyebilir. Ama bu yasağın ivedilikle kalkması gerekir diye düşünüyorum” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’õn “Gereğini yaparız” sözleri anõmsatõlarak yöneltilen “Gereği nedir, Genelkurmay Başkanı görevden mi alınacak” sorusuna da Kõlõçdaroğlu, “Bu tartışma süreci sonunda eğer gerçekten birileri tarafından bu belge, sahte olarak üretilmiş olsun ya da doğru olsun her iki halde de gereği yapılmalı. Eğer sahte ise Sayın Başbakan’ın çok daha aktif bir şekilde bunun gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. Doğru ise de gereğini yapmak üzere harekete geçmesi gerekiyor. İki halde de Sayın Başbakan’ın verdiği sözün arkasında duracağını umuyoruz ve diliyoruz” yanõtõnõ verdi. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da, Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn hükümete bağlõ olduğuna işaret ederek şunlarõ söyledi: “Otursunlar birlikte bu işin arkasında kim var, kim yok ortak bir tavır belirlesinler. Hükümet ayrı, Genelkurmay Başkanlığı ayrı mıdır? Hükümetin, sorumluları, karşı bir taraf varmış gibi ortaya koyması devlet yönetimi açısından ciddi zafiyet oluşturmaktadır. Genelkurmay Başkanlığı böyle bir belgenin kendileri tarafından hazırlanmadığını söylüyor. Bu durumda böyle bir belgeyi kim, hangi amaçla hazırlamıştır? Bunun mutlaka açığa çıkarılması lazım. Bu belge, Genelkurmay Başkanlığı’nda hazırlanmamışsa TSK’yi yıpratmak ya da asker sivil ilişkilerini gerilim ekseninde Türk siyasetini yeniden dizayn etmek isteyenler tarafından mı hazırlanmıştır? Bunların açığa çıkarılması lazım. Bir mağduriyet edebiyatı için hazırlanmış ise bunların ortaya konulması lazım. Kim servis etmiştir, hangi amaç için yapılmıştır? Bu sürecin açığa kavuşturulması için belki de yayın yasağını ortadan kaldırmakta fayda var.” AKP yargõya başvuruyor Yayõn yasağõna itiraz İstanbul Haber Servi- si - Ergenekon soruştur- masõ kapsamõnda tutuk- lanan avukat Serdar Öz- türk’ten ele geçirildiğini ileri sürülen ‘İritaca ile Mücadele Eylem Planı’ belgesini haber yapan Taraf gazetesi, yayõn ya- sağõ kararõna itiraz etti. Taraf gazetesinin avukatõ Ergin Cinmen, Genel- kurmay Askeri Mahke- mesi’ne gönderilmek üzere İstanbul 9. Ağõr Ceza Mahkemesi’ne ver- diği dilekçede, söz konu- su belgenin Ergenekon soruşturmasõnda kanõt olarak bulunduğunu, ya- yõn yasağõ koyma konu- sunda Genelkurmay’õn görevli olmadõğõnõ öne sürdü. Cinmen belgenin yayõmlanmasõnõn ‘basın özgürlüğü’ ve ‘düşün- ceyi açıklama ve yayma hürriyeti’ çerçevesinde değerlendirilmesi gerek- tiğini belirtti. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Hükü- met Sözcüsü Cemil Çi- çek, Taraf gazetesinde yayõmlanan “AKP ve Gülen’i bitirme planı”na ilişkin belgey- le ilgili olarak, “Bu işin önünde, arkasında, içinde kim varsa orta- ya çıkarılması gerek- mekte” dedi. Çiçek, id- dialarla ilgili başta cum- huriyet savcõlõğõ olmak üzere başvurularda bu- lunulacağõnõ bildirdi. Başbakan Tayyip Erdo- ğan ile Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ’un haftalõk ola- ğan toplantõsõnõn per- şembe günü yapõlacağõ- nõn anõmsatõlmasõ üzeri- ne de Çiçek, “Konu önemli, daha erken ya- pılabilir” diye konuştu. Bakanlar Kurulu’nun ardõndan sorularõ yanõt- layan Çiçek, Taraf ga- zetesinin haberindeki id- dialara ilişkin hüküme- tin atacağõ adõmlarõn so- rulmasõ üzerine Başba- kan’õn açõklamalarõnõn açõk olduğunu söyledi. ‘Mağdur olan AKP’ “Bu işin mağduru AK Parti’dir” diyen Çiçek, şöyle devam etti: “Gündeme gelen bu konu ya da bu metin kim tarafından ve ne- rede hazırlanırsa ha- zırlansın, bu yöndeki çalışma gayret ve olu- şumlar yasadışıdır, hu- kuk dışıdır, demokrasi dışıdır. Bu türlü çaba- lar ve gayretler, en ev- vel demokrasiye, dev- letimize ve milletimize zarar vermektedir. Gerçeğin ortaya çıka- rılması hepimizin ar- zusudur. Milletimizin de beklentisidir. Kim- senin suç işleme imti- yazı yoktur. O nedenle bir hukuk devletinde suç teşkil eden bir ey- lem varsa, bir çaba varsa bunu soruştura- cak makamlar vardır ve AK Parti olarak da biz bu mekanizmayı harekete geçireceğiz.” ‘Yargı soruştursun’ “Genelkurmay’ın açıklamasından tatmin oldunuz mu” sorusu üzerine Çiçek, “‘Krimi- nal inceleme’ deniyor, ilk kanaat olarak ifade ediliyor. Kamuoyunun da beklentisi var. Yar- gı makamları bu işi so- ruşturacak makamlar- dan. Soruşturulmasını istiyoruz” dedi. Kõlõçdaroğlu: Belge sahteyse de doğruysa da Başbakan verdiği sözün arkasõnda durmalõ Kemal Kılıçdaroğlu. Oktay Vural. ‘BİTİRME PLANI’ TARAF ‘ŞÜPHE ARTTI’ 2. AÇIKLAMA ADALET BAKANLIĞI 50 savcı hakkında soruşturma başlatıldı Haber Merkezi - Adalet Bakanlõğõ, İstan- bul’da 5 adliyede görevli 50’ye yakõn savcõ hak- kõnda soruşturma başlattõ. Savcõlar arasõnda Er- genekon soruşturmasõnõ yürüten savcõlardan bi- rinin de bulunduğu kaydedildi. Savcõlarõn tele- fonlarõnõn usulsüz dinlendiği ve özel hayatlarõ- nõn araştõrõldõğõ iddia edildi. Habertürk’ün haberine göre Adalet Bakanlõğõ Başmüfettişi Fatih Tok ile birlikte 8 kişilik mü- fettiş ekibi Bakõrköy, Sultanahmet, Beşiktaş, Şişli ve Beyoğlu adliyelerinde aktif soruşturma yürüten savcõlarõn savunmasõnõ istedi. Müfettiş- ler “Hizmet kusuru” ve “Görevi ihmal” iddia- sõyla yürütülen soruşturmada savcõlarõn baktõk- larõ dosyalarõ incelemeye aldõ. Soruşturma açõ- lan savcõlar arasõnda Ergenekon savcõlarõndan Kasım İlimoğlu’nun da bulunduğu öğrenildi. Müfettişlerin, savcõlarõn telefonlarõnõ dinlemeye alarak özel hayatlarõyla ilgili bilgileri de soruş- turma dosyasõna koyduklarõ iddia ediliyor. So- ruşturma bakanlõk tarafõndan istenmeyen savcõ- larõn tasfiyesi yorumlarõna neden oldu.