21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
[email protected] 12 ARALIK 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 15 CMYB C M Y B İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Tabutlar... Madenin girişinde önce yaşam haberlerini, sonra cenazelerini 20 saat boyunca soğukta, yağmurda bekleyen ailelere aynı acılı sahneleri tekrar tekrar yaşatmamak için, ölen işçilerin cesetleri bir bir bulunup, tek tek toprak üstüne çıkarılmadı. Yerin altında bekletilip, ambulanslar sıraya dizildikten sonra, toplu halde yukarıya çıkarılarak hızla hastane morguna kaldırılmaları sağlandı. 19 iş cinayetinin kurbanı işçilerin tabutları sanırım aynı hafta içinde uğurladığımız, PKK terör cinayetinin kurbanları 7 şehidimizin tabutları gibi yan yana bayraklara sarılı olarak dizilmeyecek, acının kitlesel paylaşıldığı cenaze törenleriyle uğurlanmayacaklar... Can parçalarını toprağa veren ailelerin “vatan toprağını korumak için canını verdi...” gibisinden kendilerine teselli olacak onur payı çıkarma şansları bile yok... Türkiye’de akan kanın durması, barışın gerçekleşmesi, PKK terörünün bitmesi için demokratik duyarlılığımız, toplumsal refleksimizin zayıf olduğu tartışılmaz. Sınırlı siyasi, sivil grupların tekbir ağırlıklı cenaze uğrulamaları ne etkin, ne de sağduyulu toplumsal tepkiyi yansıtıyor. Birlikte yaşam için, çözüm reçetelerini de içinde barındıran birliktelik için, yüz binlerin, milyonların gücü gerek. Yine de yaşadıklarımız, toplumsal algılamalarda kimi dersleri almamızda olumlu bir birikim yarattı. Kürt sorununun çözümüne gidecek yolda, öncelikle Kürt vatandaşlarımızın insan hakları sorunlarına ilişkin siyasal, sosyal, ekonomik çözüm isterlerken, terörle aralarında sınır çizmek ve birlikte yaşama iradesini ortaya koymaları gerektiği de bir gerçek. İçten ve dıştan ayırımcı tuzaklarla, siyasal, örgütsel onca ağır yanlışa, suça, tahrike karşın, canı yanan halkımızın sağduyuyu güçlendirerek, caydırıcı dik duruşuna olan gereksinim de. Her şeye rağmen Tokat katliamına karşı toplumsal duyarlılık göstermekte ve refleks vermekte çok zayıf kalsak da, genel olarak sağlıklı, sağduyulu olduğumuzu söyleyebiliriz.. İş cinayetinin kurbanı 19 işçinin tabutu üzerinden toplumsal refleks, duyarlılık sınavımızda ise sınıfta kaldığımız tartışılmaz. “Biri vatanın, ülke bütünlüğünün savunulması refleksi, diğeri ekmek kavgası, hiç karşılaştırılabilir mi?” diye düşünebilirsiniz. Oysa insanın insanca yaşayabilmesi, ayakta kalması, ülkesine de sağlıklı sahip çıkabilmesinin olmazsa olmaz koşulu. Aynı ülkenin vatandaşlarının ırklar, dinler, mezhepler üzerinden birbirlerini kesip biçer hale gelmelerinin odağında ekmek, yaşam kavgası yok mu? Irak halkı ülkesini işgal edenlere karşı ortak savaşım vermek yerine, mezhepler, ırklar üzerinden birbirini katletme noktasına gelmişlerse, gündemlerinin odağında çaresizliği, yoksulluğu paylaşmamak yok mu? İnsan olma özelliklerimizden uzaklaştıkça vahşet, kanlı, akıl dışı çatışmalar, hesaplaşmalar patlamıyor mu? Özeti 19 işçinin iş cinayetinde ölümlerinde tabutlar yan yana dizilmese de, bu cinayetin nedenleriyle, toplumsal sorumluluklarımızla hesaplaşmak zorundayız.. Olayın sansasyonel haber değeri nedeniyle medyanın güncel kalacak duyarlılığında bu iş cinayetinin pek çok boyutu ister istemez gündeme gelmiş, kirli çamaşırlar, toplumsal suçluluğumuz ortalığa saçılmış oluyor. Trajik çelişki bu cinayetin baş sorumlulularının algılanma kapsama alanımızın dışında kalmaları, hesap sorulmasının akla gelmeyişi. Cinayetten sonraki yapılacaklarda, itiraf etmeliyim ki siyasi baş sorumlu olarak Çalışma Bakanı üzerine düşeni fazlası ile yaptı. Cinayet mahallinden ayrılmayarak toplumsal sempati bile kazandı. Oysa siyasi açıklamalarında Bakan gereken teftişlerin yapıldığını söylese de, işçi sağlığı, iş güvenliği önlemlerini almada Çalışma Bakanlığımızın sorumluluklarını yerine getirme notu on üzerinden sıfır. Bu yıl içinde çıkardıkları yönetmelikle maden ocaklarında kalifiye olmayan işçilerin, ucuza çalıştırılmalarına izin vermeleri bile, tek başına iş cinayetlerinde suç ortaklığı anlamına geliyor. Kaldı ki Bakanlık’ın işçi sağlığı iş güvenliği denetimlerinde giderek düşen kadroları, uzman kalitesi, denetim ciddiyetsizliği ile cinayet içerikli iş kazaları tek kelime ile Allah’a bırakılıyor. Bu türden bir maden kazası, iş cinayetinin olabilirliğinin koşulları bilimsel olarak tartışılamaz. Patlayıcı gazın ocakta birikmesi, yetersiz hava akımı, patlatacak kıvılcım... Üç koşuldan biri olmazsa, ölümlü iş cinayeti de olmayacak. İstanbul’da eve temizliğe gelen bir kadının ücretinin altında ücretle maden işçisinin çalıştırıldığı özel madenler yağması düzeninde, iş cinayetinin katillerinden hesap sorulmaz mı? [email protected] Koç: Hedeflenen büyüme yakalanamayacak. Böyle bir ortamda 30-40 milyar dolarõ nasõl elimizin tersiyle itiyoruz? Ekonomi Servisi - Türk Sanayicileri ve İşadamlarõ Derneği (TÜSİAD) Yüksek İs- tişare Konseyi (YİK) Başkanõ Mustafa Koç, “2009 yılına ilişkin algılarımızın, 2010 yılını sorunsuz geçirmemize pek de yardımcı olmayacağı sonucuna vara- biliriz” dedi. Koç, TÜSİAD YİK toplantõsõnõn açõlõ- şõnda, 2010 yõlõ için dünya ekonomisinde hõzlõ bir büyüme beklenmediğini ifade eden Koç, şunlarõ kaydetti: “Bizim için de dünya ekonomisinin rüzgârını arkamıza alarak özellikle işsizlik sorununu çöze- bilmek için ihtiyaç duyduğumuz yüksek büyüme hızını yakalamak da maalesef mümkün gözükmüyor. Orta vadeli programımız da bu gerçeği teyit ediyor. Üstelik de bu program sırasıyla yüzde 3.5- 4 ve 5’lik büyüme hedefleri koya- rak yalnız 2010 yılının değil 2011 ve 2012 yıllarının da ılımlı büyüme yılları ola- cağını öngörüyor. Bu çerçeveden bak- tığımızda 2009 yılına ilişkin algılarımı- zın 2010 yılını sorunsuz geçirmemize pek de yardımcı olmayacağı sonucuna varabiliriz.” Konuşmasõnda “Böyle bir ortamda 30-40 milyar doları nasıl elimizin tersiyle ittiğimizi anlamanın da mümkün olmadığını söylemek zo- rundayım” diyen Koç, özellikle bütçe tarafõnda ciddi bir sõkõntõyla karşõ karşõya olunduğunu söyledi. Mustafa Koç, “Burada mevcut manzaranın bütün unsurlarını da gözden geçirdiğimizde böyle bir or- tamda 30-40 milyar doları nasıl eli- mizin tersiyle ittiğimizi anlama- nın da mümkün olmadığını söyle- mek zorundayım. IMF anlaşmasının getirilerini göz ardı etmenin iktisa- dı argümanlarının izah edilecek bir yanı da yok gibi gözüküyor” dedi. Yalçındağ: Bugün kadar yarını da düşünelim Türk Sanayicileri ve İşadamlarõ Derneği (TÜSİ- AD) Yönetim Kurulu Başkanõ Arzuhan Doğan Yalçındağ, şu sõralarda ekonomideki belirsizlikle- rin õşõğõnda Türkiye’nin bir yandan güncel sorun- lara çözüm bulmaya çalõşõrken, bir yandan da önümüzdeki on yõllara hazõrlanmasõ, bu hazõrlõğõn orta vadeli program sõnõrlarõnõn ötesinde Türk ekonomisinin topyekûn kurgulanmasõna yönelik ol- masõ gerektiğini bildirdi. Yalçõndağ, konuşmasõna şöyle devam etti: “Ancak ekonomik büyümenin yeniden sağlanmasının ve işsizlik oranının düşü- rülmesinin tahmin edilenden daha uzun süreceği anlaşılıyor. Üstelik krize karşı önlem almakta gösterilen uluslararası dayanışmanın krizden çı- kışta gösterileceğinden de emin değiliz. Çünkü toparlanmanın zamanlaması ve kuvveti ülkeden ülkeye değişiyor. Erken topar- lanan ülkelerde ekonomi politika hızla normale dönerken, faizler normal seviyelerine çıkarken, toparlanmanın geciktiği ve zayıf olduğu ülkelerde gevşek para ve maliye politikalarına devam edili- yor. Değindiğim ayrışma, iyiye gidişin hızlı oldu- ğu ülkelerde cari açığın artması ihtimalini doğu- ruyor. Bu da bizi korumacılık riski ile karşı karşı- ya bırakıyor. Diğer taraftan, Asya kıtasındaki ekonomik büyüme dünyadaki yapısal dönüşümün ipuçlarını yansıtıyor. 2009 yılında gelişmiş ülke ekonomileri derin bir resesyona girerken, Asya kıtasının dünya ekonomisinin lokomotifliğini yapması bekleniyor.” İş Bankasõ Genel Müdürü Ersin Özin- ce, TÜSİAD YİK toplantõsõndan önce, ga- zetecilerin büyüme rakamlarõna ilişkin so- rusu üzerine “Türkiye’nin büyümeye ih- tiyacı vardır. Değil böyle düşük oran- lı küçülmeler, düşük oranlı büyümeler dahi Türkiye’nin ihtiyacına kâfi gel- mez” dedi. Özince, Türkiye’nin sürekli “Para Fo- nu programlarıyla” işlerini yürütmesinin gerekmediğinin altõnõ çizerek “Ancak uy- gun bir anlaşma olsaydı bu, daha iyi bir performansı destekleyebilirdi. Bu konuda ekonomi yönetimini eleştirmiyorum. Tür- kiye’nin iyi tanınmamasından kaynaklan- dığını düşünüyorum, ancak ziyanı da yok. Kendi yağımızla kavrulacağız” ifadelerini kul- landõ. Bu arada, TÜSİAD yõlõn son Yüksek İstişa- re Konseyi (YİK) toplantõsõ kapsamõnda Federal Almanya Parlamentosu SPD Grup Başkanõ, es- ki Şansölye Yardõmcõsõ ve Dõşişleri Bakanõ Frank-Walter Steinmeier’e, 2009 yõlõ TÜ- SİAD Dõş Politika Ödülü (TÜSİAD Bosphorus Prize for European Understanding) verildi. Ödülü Devlet Bakanõ Hayati Yazıcı sundu. YÜKSEK ORANLI BÜYÜMEYE İHTİYAÇ VAR Doğan Gazetecilik’in cezasına uzlaşma Ekonomi Servisi - Doğan Gazetecilik’in yaklaşõk 23.5 milyon liralõk vergi cezasõnda anlaşma sağlandõ. Ceza 4 milyon 465 bin 500 liraya düşürülerek özel usulsüzlük cezasõ kaldõrõldõ. Doğan Gazetecilik’ten Kamuyu Aydõnlatma Platformuna (KAP) gönderilen açõklamada, söz konusu tutarõn gecikme faiziyle birlikte bir ay içinde ödeneceğini belirtildi. Ekonomi Servisi - Turkcell Akademi, İŞKUR işbirliğiyle sektöre nitelikli insan gücü yetiştirmek amacõyla Ankara, İstanbul, İzmir, Diyarbakõr ve Erzurum’da İŞKUR’a kayõtlõ 1500 genci eğiterek, başarõlõ olanlara istihdam imkânõ sağlayacak. İŞKUR’a kayõtlõ, 21-35 yaş aralõğõndaki adaylar arasõndan seçilecek kişilere üniversitelerle birlikte eğitimler verilecek. Öte yandan, Rekabet Kurumu, Turkcell ile ilgili kanunun 4’üncü ve 6’ncõ maddelerinin ihlal edilip edilmediğinin tespit edilmesi amacõyla soruşturma başlattõ. Şekerde 200 bin kişi etkilenecek Şeker-İş Sendikasõ, Türk- şeker’e ait 6 fabrikanõn satõşõ- nõn iptali için Danõştay’da da- va açtõ. Sendika, iptale gerek- çe olarak, fabrikalarõn satõşõna ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu kararõnõn anayasada güvence altõna alõnan “Tarım, hay- vancılık ve bu üretim dallarında çalışanla- rın korunması” hükmüne aykõrõ olmasõnõ gösterdi. Diğer gerekçeler arasõnda “Kamu hiz- metlerinin özelleştirilmesinde sıklıkla kul- lanılan ‘işletme hakkõ devri’ yönteminin bu satışta dikkate alınmama- sı, özelleştirme stratejisine aykırı olarak portföy ve sa- tış sırasının değiştirilmesi ile satışa ilişkin ön şartla- rın yerine getirilmemesi” yer aldõ. İhalede, Türkşeker’e ait Kastamonu, Kõrşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba şeker fabrikala- rõna en yüksek teklifi 606 milyon dolar ile Baş- bakan Tayyip Erdoğan’õn hemşerisi ve arka- daşõ Rizeli müteahhit Mehmet Cengiz’in sa- hibi olduğu Ak-Can şirketi vermişti. Özelleştirmeye iptal davasõ MURAT KIŞLALI ANKARA - Şeker-İş Sendikasõ; Özelleştirme İda- resi Başkanlõğõ (ÖİB) tara- fõndan hafta içinde ihalesi yapõlan Türkiye Şeker Fab- rikalarõ’na ait 6 fabrikadan en az ikisinin, özelleştiril- melerinden sonra kapatõla- cağõnõ belirterek “Bunun sonucunda 31 bin pancar işçisi tarımdan dışlana- cak, 1235 kişi işsiz kala- cak, aileleriyle birlikte 200 bin pancar çiftçisi ve şeker işçisi kapatmadan doğru- dan etkilenecek” değer- lendirmesinde bulundu. Şeker-İş tarafõndan ha- zõrlanan Şeker Raporu’nda şu ifadelere yer verildi:  3 bin 750 kişiye istih- dam yaratan bu fabrikalarõn ikisinin kapanmasõ ile 1235 kişi işsiz kalacak.  Pancar çiftçileri ile şe- ker işçilerinin aileleri bir- likte düşünüldüğünde, doğ- rudan etkilenenlerin sayõsõ en az 200 bini, yan sektör- ler de göz önüne alõndõğõn- da 600 bini bulacak.  Çarşamba’nõn 90.4 milyon, Kastamonu’nun 57.6 milyon liralõk eko- nomisine katkõlarõ kaybo- lacak.  Bölgede yõllõk 36 bin olan pancar çiftçilerinin sa- yõsõnõn 4 münavebe dönemi esasõ gereğince toplamda 143 bin olduğu dikkate alõn- dõğõnda, bu fabrikalardan ikisinin kapanmasõ duru- munda 31 bin civarõnda çift- çi pancar tarõmõndan dõşla- nacak. İki fabrikanõn ka- panmasõyla 415 bin dekarlõk pancar ekim alanlarõnõn 90 binden fazlasõ kaybolacak.  Yörede yaklaşõk 900 bin pancar ve 42 bin 500 ton şeker üretilemeyecek.  Melas üretimi 15 bin ton azalacak; bundan maya, yem, ilaç, gübre gibi yan sektörler de zarar görecek.  Yaş küspe üretimin- deki kayõp 112 bin tona ulaşacak, bu fabrikalarõn bulunduklarõ yörelerde hay- vancõlõk bitme noktasõna gelecek. Mustafa Koç, dünkü toplantõ bitme- den önce, 21 Ocak’ta yapõlacak top- lantõda yönetim değişikliği olacağõnõ anõmsatarak, bununla ilgili olarak üye- lerin görüşlerini almak üzere hazõrla- dõklarõ ankete katõlõmõn yüksek olduğu bilgisini verdi. Kamuoyuna ‘başkan seçimi’ anketi olarak yansõyan anketin sonuçlarõna ilişkin yöneltilen sorulara TÜSİAD üyeleri net yanõt vermekten kaçõnõrken Koç toplantõnõn bitiminde “Karar genel kurulun. Başkanlık di- vanı olarak değerlendireceğiz” dedi. Alõnan bilgiye göre, TÜSİAD baş- kanlõğõna iki aday var. İsimler teamül yoklamasõyla belirlendi. TÜSİAD üyesi Aynur Bektaş da basõn mensup- larõnõn sorularõnõ yanõtlarken ankette, genel teamülün Ferit Şahenk ve Ümit Boyner yönünde olduğunu belirtti. Bektaş, “O konuşuluyor şu anda. Ve bu ankette genel teamül Ferit Bey ile Ümit Hanım” dedi. Ancak adõ geçen Doğuş Grubu Yö- netim Kurulu Başkanõ Ferit Şahenk, ilerleyen saatlerde CNBC’e’ye yaptõ- ğõ açõklamada, adõnõn geçmesinden gurur duyduğunu ancak yeterince za- man ayõramayacağõ için aday olmadõ- ğõnõ belirtti. Başkanlõk için iki isim öne çõktõ, Şahenk ‘yokum’ dedi Mustafa Koç Arzuhan Doğan Yalçındağ Ersin Özince ‘2010’dan da umutlu değiliz’Koç, büyüme beklentilerinin gerçekleşmeyeceğinin ortaya çõktõğõnõ belirtip IMF ile anlaşmanõn önemine değinerek Türkiye’nin, bütçe performansõnõ toparlayacağõna yönelik kuvvetli mesajlar vermesi gerektiğini kaydetti. Turkcell’den 1500 gence iş müjdesi T.C. EYÜP 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2009/2 Satõş Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn; TAPU SİCİL KAYDI: Eyüp Tapu Sicil Müdürlüğü’nün 26.11.2007 tarih, 4604 sayõlõ yazõsõ ekindeki tapu kaydõndan; Eyüp İlçesi, Düğmeciler Mahallesi, 151 ada, 2 parsel sayõlõ, 149.48m2 miktarlõ “BAHÇELİ AHŞAP EV ve BİR KARGİR EV” vasõflõ taşõnmazõn tama- mõdõr. Kadastro Müdürlüğünce verilen çapõn; taşõnmazõn mahallindeki fiili durumla uyumlu olduğu yapõlan incelemede görülmüştür. İMAR DURUMU: Eyüp Belediye Başkanlõğõ İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 13.03.2008 tarih, 2008/1992-1731 sayõlõ yazõsõndan; Eyüp İlçesi, Düğmeciler Mahallesi, 151 ada, 2 parsel sayõlõ taşõnmazõn “13.09.1979 tasdik tarihli 1/500 ölçekli Eyüp Koruma Planõnda H=9.50m irtifah, Blok Nizam yapõlanmalõ, “KONUT” alanõnda kaldõğõ, bir kõsmõnõn da “YOL” alanõnda kaldõğõ“ anlaşõlmõştõr. KONUMU, ULAŞIMI VE ÇEVRE BİLGİLERİ: Satõşa konu Eyüp İlçesi, Düğmeciler Mahallesi, 151 ada, 2 parsel sayõlõ taşõnmazõn “Eyüp İlçesi, Nişanca Mahallesi, Baba Haydar Kuyusu Sokağõ, No: 17 ve 19” adresinde bulunan gecekondu tarzõndaki yapõlar olduğu tes- pit edilmiştir. Taşõnmazõn bulunduğu bölge yoğun konut alanlarõnõn bulunduğu bir bölgedir. Teknik altyapõlarõ tamamlanmõş ve kamu hizmetlerinden istifadesi tamdõr. Yoğun bir şekilde konut amaçlõ yerleşimler söz konusudur. Belediye otobüsü veya dolmuş gibi toplu taşõ- ma araçlarõyla ulaşõm imkanõ vardõr. Bölge sosyal açõdan alt-orta gelir düzeyine sahip insanlarõn ikamet ettiği bir yerleşim yeridir. Taşõnmazõn yakõn çevresinde; Nişanca Mahalle Muhtarlõğõ, Baba Haydar Tekkesi, Baba Haydar Camii, Ergenekon İlköğretim Okulu, Surp Yağ- ya Ermeni Kilisesi bulunmaktadõr. ÖZELLİKLERİ: Satõşa konu olan; Eyüp İlçesi, Düğmeciler Mahallesi, 151 ada, 2 parsel sayõlõ taşõnmazõn üzerinde; Baba Haydar Kuyusu Sokak’tan (17) ve (19) kapõ numaralarõnõ alan iki ayrõ yapõ bulunduğu görülmüştür. (17) kapõ numarasõnõ alan yapõ; Zemin ve 1 nor- mal kattan müteşekkil 2 katlõ kargir bir binadõr. (19) kapõ numarasõnõ alan yapõ; bahçe içerisinden girişi olan ve arka tarafta kalan tek katlõ gecekondu vasfõnda bir yapõdõr. (17) kapõ numarasõnõ alan 2 katlõ yapõnõn her katõ brüt 52.00m2 lik alana sahiptir. Dõş cephesi sõvalõ ve boyalõdõr. Cümle giriş kapõsõ demir doğrama kapõdõr. Bina oldukça eski ve yõpranmõş bir vaziyettedir. (19) kapõ numarasõnõ alan tek katlõ gecekondu tarzõndaki yapõ ise 30.00m2 lik oturum alanõna sahiptir. Duvarlarõ sõvalõ ve badanalõ vaziyettedir, ancak oldukça eski ve ba- kõmsõz durumdadõr. Taşõnmazõn tapu kaydõndan üzerinde herhangi bir kat irtifakõ veya kat mülkiyeti tesisi kurulmadõğõ anlaşõlmaktadõr. Yapõlarõn çatõlarõ kiremit örtülüdür. Her türlü alt yapõ hizmetinden istifade etmektedir. DEĞERİ: Eyüp İlçesi, Düğmeciler Mahallesi, 151 ada, 2 parsel sayõlõ, 149.48m2 miktarlõ “BAHÇELİ AHŞAP EV ve BİR KARGİR EV” vasõflõ taşõnmazõn ve üzerindeki yapõlarõn yukarõda belirtilen özellikleri, halihazõr durumu, bulunduğu yer ve mevkii, imar durumu, serbest piyasa koşullarõnda rağbet derecesi, çarşõ-pazar yerlerine olan yakõnlõğõ, iş merkezlerine olan mesafesi, binanõn yapõmõnda kullanõlan malzemelerin ve binanõn özelliklerinin göz önünde bulundurulmasõyla Bayõndõrlõk ve İskan Bakanlõği’nõn yayõnladõğõ “Mimarlõk ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabõnda Kullanõlacak 2009 Yõlõ Yapõ Yaklaşõk Maliyetleri” hakkõndaki tebliğde belirlenen değerler ve yine teknik olarak belirlenen yõpranma paylarõna göre tarafõmca yapõlan değerlendirme neticesinde 25.06.2009 tarihi itibariyle; Eyüp İlçesi, Düğmeciler Mahallesi, 151 ada, 2 parsel sayõlõ, 149.48m2 miktarlõ “BAHÇELİ AHŞAP EV ve BİR KARGİR EV” vasõflõ taşõnmazõn tamamõnõn değerinin;150 000.00TL (-YÜZ ELLİ BİN-)-TL dir. Satõş şartlarõ:1-Satõş 26/01/2010 günü saat 14,00’den 14,20’e kadar EYÜP 3. İCRA DAİRESİ‘nde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olu- nur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartiyle 05/02/2010 günü aynõ yerde saat 14,00 - 14,20 arasõnda ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da takdir edilen kõymetin %40 ile rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi şartõyla en çok artõrana ihale olunur. 2-Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranõnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lâzõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, KDV., tapu harç ve masraflarõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõ- rakõlacaktõr. 4-Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5-Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6-Satõşõ iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/2 Satõş, sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilân olunur. (İİK.m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 71551)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle