Katalog

31 OCAK 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Anayasa Mahkemesi yasayı iptal etmese bile AİHM Türkiye’yi mahkum edebilir 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Türbana vizede zorlu yol Özbudun kamuda türbana mesafeli ? İstanbul Haber Servisi Marmara Grubu Vakfı Akademi Konseyi’nin ocak ayı toplantısına konuk konuşmacı olarak katılan AKP’nin yeni anayasa için oluşturduğu bilim kurulu başkanı Prof. Dr. Ergun Özbudun, hazırlanmakta olan anayasa ile ilgili düşüncelerini anlattı. Özbudun, katılımcıların “türban” konusundaki endişelerine hukuk ve vicdan özgürlüğü düşüncesiyle yaklaştı ve kamusal alanda türban veya başörtüsüne mesafeli kalacağını belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKPMHP uzlaşmasıyla türbana serbestlik getiren yasal ve anayasal değişikliklerin gelecek dönemde iptal edilebileceğine dikkat çekiliyor. Yasalaşma sonrasındaki hukuki süreçte ilk sözü Anayasa Mahkemesi söyleyecek. Yüksek Mahkeme, düzenlemeyi “laiklik ilkesi”ne dayanarak iptal edebilir. Mahkemenin türbana vize vermesi durumunda ise devreye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) girecek. Türbanın yasal ve anayasal geçerlilik kazanması durumunda gelişecek hukuki olasılıklar şöyle: Cumhurbaşkanı tarafından düzenlemenin onaylanması durumunda ana muhalefet partisi CHP harekete geçerek, değişikliğin yürürlüğünün durdurulması ve iptali istemiyle AKP’yle MHP El Ele... Çene altından bağlanacak, yüzü görünecek!.. Artık “sıkmabaş”la üniversiteye girebilecek kızlar... Laik devletin, Cumhuriyetin, devrimlerin ve yasalarının köküne kibrit suyu dökülüyor... AKP ve MHP el ele... Tayyip Bey ve Devlet Bey aynı görüşte: “Başörtüsü çeneden bağlanacak!” Yarın sıra kara çarşafla, takkeyle, sarıkla, cüppeyle, şalvarla üniversiteye gitmek isteyen erkek öğrencilere gelecek... Benim önerim hemen olsun!.. Zaten Açık Lise sınavlarına çember sakallı, takkeli, şalvarlı giren erkek öğrencileri gördüm TV’lerde... Yakın bir gelecekte at yarışları, Milli Piyango, sayısal, toto, loto, iddaa gibi şans oyunları da yasaklanır inşallah!.. İmamlar her cuma namazında cemaati uyarıyor: “Kumar ve şans oyunları oynamak günahtır...” Başta Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor olmak üzere dört büyükler tesislerinin yanına birer cami yaptırsınlar... Teknik direktörler, yanlarına yardımcı çalıştırıcı olarak birer “imam” alsınlar... Burada önemli not: “Yardımcı çalıştırıcı imam mutlaka Fethullahçı olsun!..” Sivasspor maçı öncesi Antalya’da bulunan Fenerbahçeli futbolculardan Volkan Demirel, Volkan Babacan, Serdar Semih, Uğur Önder, İlhan ve Kemal, Lara’da cuma namazı kılmışlar... İmam şöyle vaaz vermiş: “Kumar ve şans oyunu oynamayın. Günahtır, bunlardan kaçının...” Fenerbahçeli futbolcular imamı dinlerken ne düşündüler? Öyle ya İddaa var, toto, loto var at yarışı var!.. Her neyse!.. Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Beşiktaşlı, Trabzonsporlu futbolcular “mübarek cuma günü” çalışma yapmasınlar, kendilerini Müslümanlığa adasınlar... Diyeceksiniz ki Brezilyalılar ne olacak? Onları bilmem ne yaparlarsa yapsınlar... ??? Geçen hafta Ege’deydim... Yeni Asır’da Yılmaz Karakoyunlu’nun “Kendini Yıkayan Kedi” başlıklı yazısını okuyunca kırk yıl önceye gittim... Karakoyunlu ne diyordu: “Türban, kırk yıl önce 68 kuşağının sosyalist taleplerine karşı çözüm diye üretildi. Bu çözümün ileride Cumhuriyetin ilkeleri için tehlike yaratacağı fark edilmedi...” ANAP’ın eski milletvekili ve bakanlarından olan Yılmaz Karakoyunlu, benim de daha önce yazdığım bir olayı anlatıyordu yazısında... İsmet İnönü, Kontenjan Senatörü Osman Köksal’a şöyle der: “Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, imam hatiplerin yaygınlaştırılmasını istiyormuş. Bu konuda siyasilerden yoğun bir telkin varmış Sunay’a. Böyle bir yapılanma ileride laik Cumhuriyet için tehlike yaratır.” Köksal, Cevdet Sunay’a gider, İnönü’nün düşüncelerini aktarır. Sunay bu konuda şu yanıtı verir Köksal’a: “Ne telkini Osman Bey! Bugün okullar anarşi yuvası haline gelmiştir. Memleketin geleceği bunlara teslim edilemez. On yıl sonra bunlar işbaşına geçecekler. Ülkeyi perişan ederler... Bunlara güvenemeyiz. Onun için ‘laik okullara’ karşı ‘imam hatip okullarını’ alternatif olarak düşünüyoruz. Devletin kilit mevkilerine bu okulların mezunlarını yerleştireceğiz...” Şimdi öyle bağırıp çağırmamıza hiç gerek yok!.. 40 yıl sonra emekli Genelkurmay Başkanı ve Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’ın söyledikleri gerçekleşiyor... Başbakan Tayyip Bey “devletin kilit mevkileri”nde... ??? Geriye dönüp baktığımızda Türkiye’deki dinci yapılanmaya DYP, ANAP, MHP gibi partilerin göz yumduğunu görüyoruz... 12 Eylül 1980 sonrası “zorunlu din dersleri”yle bu yapının temelleri iyice sağlamlaştırıldı... Çok merak ettim Kenan Evren şimdi ne düşünüyor? Cumhuriyet devrimleri, devrim yasaları bir gün yok olacak... Az kaldı... Tayyip Bey, Devlet Bey el ele... Türkİslam Sentezi’yle Milli Görüş aynı çizgide buluştu... Hedefe nasıl varılır? AKP Kadın Kolları Genel Başkanı Milletvekili Fatma Şahin’in dediği gibi; “Adım, adım(!)” ? Üniversitede türbanı serbest bırakan düzenlemenin TBMM’den geçmesi ve Gül’ün onayına kesin gözüyle bakılırken yasanın Anayasa Mahkemesi’ne taşınacağı da kesinlik kazandı. Anayasa Mahkemesi’nden iptal yönünde karar çıkmasa bile yasa daha önce türban yasağına onay veren AİHM’nin önüne gidecek. Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilecek. Yürürlüğü durdurma da istendiği için Yüksek Mahkeme konuyu öncelikli görüşecek. Anayasa Mahkemesi 1989’daki türban yasağı kararının gerekçesinde, “Devlete egemen ve etkin güç, dinsel kurallar ve gerekler değil, akıl ve bilimdir. Başörtüsü kullanımına dinsel inanç nedeniyle geçerlik tanımak, kamu hukuku alanındaki bir düzenlemeyi dinsel esaslara dayandırmak suretiyle laiklik ilkesine aykırılık oluşturmuştur. Laik devlette, hukuk düzeninin dinsel gereklerle sağlanıp sürdürülmesi benimsenemez. Laiklik ilkesine uygun çalışmalar yapmakla yükümlü üniversitelerde bu çalışmalara katılacaklar, hangi statüde olurlarsa olsunlar, dinsel gereklere göre biçimlendirilmemelidir” denilmişti. Mahkeme bu görüşünü korursa türbana vize çıkması olanaksız hale gelecek. AİHM’ye siyasi partiler değil bireyler başvurabiliyor. Ancak milletvekilleri de kişisel olarak dava açabilecekler. Davayı açanların haklarının ihlalini ve bu düzenleme nedeniyle uğradıkları mağduriyeti net bir şekilde formüle etmeleri gerekecek. AİHM, türban yasağı konusunda Türkiye’yi haklı bulduğu RP ve Leyla Şahin davalarına ilişkin kararın gerekçesinde, dinsel simgelerin üniversite ortamında çatışmalara neden olacağı ve kamu düzenini zedeleyeceğine işaret etmişti. Bu yasağa vize verirken de Anayasa’nın 2. maddesine gönderme yapmıştı. Dolayısıyla AİHM’in türban serbest liği nedeniyle Türkiye’yi mahkumeti yüksek olasılık olarak değerlendiriliyor. Türban genişler mi? Anayasa değişikliğinde türbanın “yükseköğretim”de serbest olacağı vurgusuna karşın serbestinin genişleme olasılığı da gündeme gelebilir. İlk ya da ortaöğretim öğrencilerinden birisi, okula bu haliyle alınmaması üzerine idari işlemi dava konusu edebilecek. Öğrenci velisiyle birlikte eğitim öğretim hakkının engellendiği ve anayasadaki “eşitlik” ilkesinin zedelendiği, bu nedenle ek 17. maddedeki “yükseköğretim” ifadesinin iptali için konunun Anayasa Mahkemesi’ne taşınması için dava açabilecek. Mahkemenin vereceği karara göre de türbanın genişlemesi söz konusu olabilecek. AİHM, yasağa vize vermişti Ancak Yüksek Mahkeme’nin iptal başvurusunu reddetmesi durumunda bir anlamda türbana vize çıkmış olacak. Bu durumda da iç hukuk yolları tükenmiş olacağından AİHM süreci başlayabilecek. Yargıtay’da seçim ? ANKARA (AA) Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun Yargıtay başkanını seçmek için başlattığı seçimlere 15. turla devam edildi. Bu turun dördüncü oylamasında Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Hasan Gerçeker 108, Mahir Ersin Germeç 85 oy aldı. Oylamada 8 oy boş çıktı, 15 oy geçersiz sayıldı. Bu turun beşinci oylamasında ise Gerçeker 115, Germeç 83 oy aldı. Bu oylamada 5 boş oy çıkarken, 15 oy geçersiz sayıldı. Başkan seçilebilmek için en az 126 oya ulaşılması gerekiyor. Seçime bugün devam edilecek. İ TTİFAK HIZLI ÇALIŞIYOR ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Tasarı yarın komisyonda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP ve MHP, üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasını öngören anayasa değişikliğini TBMM’den hızla geçirmeyi planlıyor. Anayasa değişikliği önerisi yarın TBMM Anayasa Komisyonu’nda görüşülecek. Önerinin TBMM Genel Kurulu’nda ilk tur görüşmelerinin 6 Şubat Çarşamba, ikinci tur görüşmelerinin de 9 Şubat’ta gerçekleştirilmesi planlanıyor. kı” başlıklı 42. maddesine ise “Kanunda açıkça yazılı olmayan herhangi bir sebeple kimse yükseköğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez. Bu hakkın kullanımının sınırları kanunla belirlenir” fıkrası ekleniyor. Anayasa değişikliğine koşut olarak hazırlanan YÖK Yasası’nda değişiklik öngören önerinin ise anayasa değişikliğinin TBMM’den geçmesinin ardından TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nun gündemine alınması bekleniyor. Yasa önerisinde, YÖK Yasası’nın ek 17. maddesine, “Hiç kimse başının örtülü olması sebebiyle yükseköğrenim hakkından yoksun bırakılamaz ve bu yönde uygulama ve düzenleme yapılamaz. Ancak başın örtülmesi, kişinin yüzü açık ve kimliğinin tanınmasına imkân verecek ve çene altından bağlanacak şekilde olması gerekir” hükmünün eklenmesi öngörülüyor. Kâni Güngör yaşamını yitirdi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Emekli diplomat Kâni Güngör yaşamını yitirdi. Güngör’ün cenazesi, bugün Kocatepe Camisi’nde kılanacak öğle namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Güngör, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından 2001 yılında verilen “Devlet Ödünç Madalyası”nın sahibiydi. Değişiklik ne öngörüyor? Anayasa değişikliği önerisinde, anayasanın “kanun önünde eşitlik” başlıklı 10. maddesinin “Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde ve her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” biçiminde değiştirilmesi öngörülüyor. Öneride, anayasanın “eğitim ve öğretim hak [email protected] ‘Üç yeni kuruşluk dava’ ? İstanbul Haber Servisi DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Yağız, soru önergesinde, “İstanbul Kartal 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılan ‘üç yeni kuruşluk dava’nın sonuçlanmasından sonra şehit aileleri ve yakınları tarafından hakkınızda yeni tazminat davaları açılmış mıdır? Açılmışsa bunların sayısı ne kadardır? Bu davalardan toplam ne kadar tazminat istenmiştir? Bu davaların kaçı sonuçlanmıştır? ” sorularının yanıtlanmasını istedi. D Erdoğan toplumsal uzlaşmayı reddetti SP GENEL BAŞKANI ZEKİ SEZER: birinci derecede ilgilisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP Genel Başkanı üniversitelerimizden görüş Zeki Sezer, Başbakan Recep alma gereksinimi bile Tayyip Erdoğan ile MHP Genel duymamıştır. Sorumluluk Başkanı Devlet Bahçeli’yi kaygısı ile yapılan uyarılara da kulaklarını tıkamış ve “sağduyuya” davet haddini de aşarak ederken “DSP, üniversitelerimizin türbanla ilgili yetkililerini susturmaya düzenlemeler eğer çalıştırmıştır” dedi. TBMM’den geçerse “Anayasaya ve hukuk Anayasa devletinin gereklerine Mahkemesi’ne uymak yerine, dinsel götürülmesi için simgeye dönüştürülen gereken girişimleri bir giyim tarzının yapacaktır” dedi. yasalara eklenmesini, Sezer, dün Zeki Sezer laik Cumhuriyet parlamentoda düzenlediği basın toplantısında ilkeleriyle bağdaştırmanın türban tartışmalarına dikkat olanağı bulunmadığını” çekerken Başbakan Erdoğan’ın kaydeden Sezer, “Dinimizde, “toplumsal uzlaşmayı Allah ile insan arasında aracı reddettiğini” vurguladı. Sezer, yoktur, ruhban sınıfı yoktur. “Bu anlayışla, yüksek yargının İnsanlarımızın dinsel uyarı ve önerilerine, kulaklar inançlarını nasıl da, zihinler de tıkanmıştır. yaşayacaklarına Başbakan mı Dahası yüksek yargı Başbakan karar verecektir? TBMM’yi tarafından sürekli tehdit hiçbir iktidar buna alet edilmektedir. Ortaçağ etmemelidir” görüşünü dile anlayışıyla yaratılan sanal getirdi. Sezer, Erdoğan’dan türban sorununu, şimdilik “insanların inançlarından elini sözüm ona yükseköğretim çekmesini” isterken getirilen özgürlüğü gerekçesiyle düzenlemelerin yaratacağı kaos bağlayan Başbakan, konunun konusunda da uyarılarda bulundu. Ö İnanç konuları anayasayla çözülmez DP GENEL BAŞKANI UFUK URAS: ANKARA (Cumhuriyet güçler tarafından kuşatılmış bir Bürosu) ÖDP Genel Başkanı konudur. Üstelik Türkiye’de Ufuk Uras, türban tartışmalarıyla büyük bir kesim bu konuyu ilgili olarak “İnançla ilgili rejimin geleceği ile ilgili algılarla konuları anayasa çerçevesinde tartışmaktadır. Bu nedenlerle uzlaşma ve diyalog çözme çabası modern yöntemi tüketilmeden, bir anlayışın ürünü karşılıklı güven iklimi değildir” görüşünü dile yaratılmadan kalıcı getirdi. Uras, dün çözüm üretilmesi parlamentoda oldukça zor düzenlediği basın görünmektedir. Laikliğe toplantısında, türban duyarlı yurttaş sorununun ortaya kesimlerinin, Alevi çıkışında ve yurttaşların, siyasallaşmasında üniversitelerin sivil “muhafazakâr sağ Ufuk Uras toplum örgütlerinin partilerin ve 12 Eylül’ün savunucusu konumuna düşünce, öneri, kaygı ve algıları düşen CHP ve bazı anayasal pek dikkate alınmamaktadır. kurumların büyük rolü Evet, türban sorunu önemlidir. olduğunu” kaydetti. Uras, Peki, Alevi yurttaşlarımızın “başörtüsünün nasıl tarihi çok uzun yıllara dayanan bağlanacağına ilişkin bir sorunları daha az mı önemlidir? tanımın yasalara girmesinin Kürt sorunu, düşünce ve ifade Türkiye’nin yaşadığı sağlıksız özgürlüğü, 301. maddenin koşulları” gösterdiğini vurguladı. varlığı, kamu çalışanlarına İnançlarla ilgili konuları anayasa grevli, toplusözleşmeli sendika çerçevesinde çözme çabalarının hakkı önemsiz midir? modern bir anlayışın ürünü Üniversitelerde bilimle olmadığını kaydeden Uras, uğraşmak yerine, kılık “Başörtüsü, bugün ne yazık ki kıyafetle, saçla sakalla inanç ve öğretim alanıyla sınırlı uğraşılması akıl alır gibi bir mesele değildir. Siyasal değildir.” hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 DÜZELTME ? Prof. Dr. Ülkü Azrak, dün gazetemizde yer alan “AİHM iptal eder” haberindeki başlığın kendi sözleri olmadığını vurgulayarak AİHM’nin sadece devletler hakkında mahkumiyet kararı verme yetkisine sahip olduğunu, yoksa kararları ve kanunları iptal yetkisinin bulunmadığına işaret etti. Düzeltir, özür dileriz. CUMHURİYET 05 K