17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ARALIK 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Bakanlık, 3 yıllık ve 210 milyon dolarlık aşı alımında uzmanları şaşırtan kararlara imza atıyor 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Bu ihale sağlığa zararlı FATMA KOŞAR Neyi Tartışıyoruz? Bilgi verildi, verilmedi.. devlet kurumları arasında derinleşen güven bunalımı tartışmalarını, 18 Mart Üniversitesi’nin 3. Uluslararası STK’ler Kongresi etkinlikleri arasından izlemeye çalıştım. Aslında sivil toplum örgütlerinin günümüz dünyasında üstlendikleri rollerin masaya yatırıldığı bilimsel çalışmaların, tartışmaların içeriğinin kattıkları ile Kıbrıs üzerinden yapılan tartışmalara bakmak gerçeği daha bir çarpıcı görmek, anlamak oluyor... Hele de bu toplantıya katılan Denktaş ile Başbakan Erdoğan arasında yaşanan, medyamızın elbette Erdoğan’dan yana olarak sansürlemeyi seçtiği polemiğin bütününe tanıklık edince.. Sahi biz neyi tartışıyoruz? AB’ye üyelik yolunda tren kazasının, Kıbrıs üzerinden oynanan oyunların gerçek boyutları, anlam ve sonuçlarını mı? Yoksa gerek AB, gerekse Türk kamuoyuna yönelik olarak, siyasetin ve çeşitli çıkar güçlerinin yandaşları medya, STK’leri ile gerçekleri tersyüz etmeyi amaç edinmiş manipülasyonlarını mı? Konuşurken ucu açık, frensiz olmayı pek seven Başbakanımızın, yazılı metne dönüştürülmemiş konularda Cumhurbaşkanı’na, Genelkurmay’a bilgi vermek zorunda olmadığı, yetkinin kendilerinde olduğu yolunda meydan okuyan açıklaması yorumlanmaya gerek olmayacak kadar açık.. Dışişleri adına imzasız bir açıklama geliyor; devlet kurumlarının en iyi şekilde bilgilendirildikleri savlanıyor. Sonra da, koşullarını bizim hâlâ bilmediğimiz liman açma konusundaki hükümet önerisi için, ‘‘Hamlelerimizin, bilgi verildi, verilmedi tartışmalarıyla gölgelenmesi acıdır. Devlet kurumları arasında güven bunalımı çıkarma gayretleri ülkemizin çıkarlarına hizmet etmez’’ yorumu yapılıyor. Daha doğrusu Cumhurbaşkanlığı, Genelkurmay, paralel eleştirileri getiren tüm taraflar, AB yolunda başarılı hamle yapmış hükümetin yolunu kesmekle suçlanıyorlar. Arkasından AB lobiciliğinde ünlü, öne çıkmış ne kadar STK, işveren örgütü, medya yıldızı, uzman yorumcu varsa, sıraya dizilip kamuoyu oluşturma bombardımanına girişiyorlar. İş, ‘‘o kadar meraklılarsa açıp sorsalardı’’ya kadar vardırılıyor. AB tarafının günler öncesinden bildiğini, Cumhurbaşkanı, Genelkurmay, Meclis, muhalefet partileri, hatta AKP bakanlarının bilmemelerinin, pazarlığın doğal bir gereği olduğu kanıtlanmaya çalışılıyor. ??? En çarpıcı olanı da demokrasi, devlet sorumluluğu vurgulaması, algılamasının Başbakan Erdoğan, AKP Hükümeti ile özdeşleştirme taktikleri; devlet politikası olan Kıbrıs üzerinden verilecek ödünler, yapılacak pazarlıklarda devlet, demokrasi kurumlarının görüşlerinin alınmaması suç olmuyor ama, bu gerçeği kamuoyu ile paylaşmaya çalışanların açıklamaları suç oluyor. Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı yolunun kesilmesi uğruna, Türkiye çıkarlarının, AB üyeliğinin feda edilmekte olduğu bile egemen görüş olarak pompalandı. Sözde artık ödün vermeyeceği yolunda bir dizi açıklama yapmış Başbakan Erdoğan’ın, Kıbrıs üzerinden hükümetin kendi sorumluluğunda da olan devletin kırmızı çizgilerine, Meclis kararı ile de bağlayıcı ilkelerine zarar verecek nitelikteki önerisinin içeriği üzerinden yapılan tartışma yok. Sahi ErdoğanGül ikilisi, açıklamaları ile ortaya çıkan en az 6 gün öncesinden yabancılarla pazarlık ettikleri konularda devletin sorumluluğu olan kurumlarının, kişilerin görüşlerine niçin başvurmamışlardır? Cumhurbaşkanlığı, Genelkurmay, Meclis, muhalefet partileri, dışişlerinin aksine bilgilendirme olsa da bilgisi olmayan yetkili kadroları, hatta bakanlar neden yok sayılmışlardır? Bırakınız sözlü de olsa, Türkiye’yi bağlayacak nitelikteki öneri içeriğini, siyaseten yanlış bir taktik, devletle sorumluluğu paylaşmama, demokrasi ilkelerini yok sayma durumu değil mi bu? Bilmiyorlar mı? Neden bilgilendirmeden, görüş almadan kaçtılar? Yanıtı o kadar açık ki; onay alamayacaklarını biliyorlardı. Verilenin devlet politikamız, çıkarlarımız ile çatışan anlamını, sonuçlarını yok sayıp bu gerçeği örtbas etmeyenleri suçlamaya yönelik bir kamuoyu yaratılması olgusu ile karşı karşıyayız. Denktaş’ı sevmeyebilirsiniz. Ama Kıbrıs sorunu, olup bitenlere ilişkin bilgilendirmelerden neden bu kadar korkuyorsunuz? Gerçekler ortaya çıktığı için mi, söyledikleri medya sansürüne uğruyor? İpin ucu öylesine kaçtı ki; içeriğe ilişkin açıklamalara sıra geldiğinde, örneğin CHP adına konuşan Onur Öymen’in bile sözleri kesilmeye çalışılıyor. İsteyen istediği kadar Cumhurbaşkanı’nı, Genelkurmay’ı hükümetin önünde engel oluşturmakla suçlarken, neye karşı çıktıkları es geçiliyor. AB lobiciliği, Erdoğan HükümetiSTK’lermedya ittifakı çok güçlü amma.. AB’nin Kıbrıs üzerinden Türkiye üyeliğine yönelik oyunları, hesapları öylesine haksız, acımasız boyutlarda ki.. Halkımız acı sonuçlarına bakıp yutmuyor... [email protected] Sağlık Bakanlığı, 210 milyon dolarlık aşı alımında uzmanları şaşırtan kararlarla yol alıyor. Tıp Kurumu’ndan edinilen bilgiye göre, bakanlık ilk kez bir yıllık ihale yerine 3 yıllık alım yapıyor. Sektörle ilgili kaynakların ihaleyi kazanma olasılığı çok yüksek olarak değerlendirdiği Sanofi Pasteur ulusötesi aşı devlerinin başında gelen bir Fransız şirketi. Dünya aşı pazarının yüzde 30’a yakınını Fransız dev elinde tutuyor. 20072009 yılları için 5’li kombinasyon aşıların alımıyla ilgili ihaleyi mercek altına alan Tıp Kurumu, saptamalarını şöyle sıraladı: ? DifteriAsellüler Boğmaca ? 3 yıllık alım yapılması fiyat hareketlerinden yararlanma avantajını ortadan kaldırıyor. Toplam aşılama harcamasının 3 katından fazlası tek başına beşli kombine aşılar için gözden çıkarılırken sağlık otoriteleri söz konusu kombinasyonun kullanımını önermiyor. Tetanozİnaktif (injektabl) Polio (Tip 1,2,3)Haemophilus Influenza Tip B (HİB) aşılarını kapsayan beşli kombine aşı ihalesi üç yıla yayılıyor. İhalenin üç yıllık toplam tutarının 210 milyon dolar, yıllık tutarının da 70 milyon dolar olması bekleniyor. Oysaki Sağlık Bakanlığı, zorunlu aşı takvimi kapsamındaki tüm aşılar için yılda yaklaşık 20 milyon dolar harcama yapıyor. Şimdi bakanlık yetkilileri toplam aşılama harcamasının 3 katından fazlasını tek başına beşli kombine aşılar için gözden çıkarıyor. ? İhale teknik şartnamesinde teknoloji transferi yapılacağı söyleniyor. Ancak dolum, ambalajlamanın teknoloji transferi olarak değerlendirilmesi düşünülemez. ? Bağışıklamanın başarılı olması için bu aşılar bebekliğin 2. ayı ile 4, 6 ve 18. aylarında tekrarlanan dozlarla dört kez uygulanıyor. Beşli aşının içerisinde yer alan aşılar şu anda zorunlu aşı takvimi kapsamında bulunuyor. 5’lideki kombinasyon içinde yer alan asellüler tipteki boğmaca aşısının daha az yan etkisi olduğu ileri sürülüyor. Ancak, dünyada pek çok akademi 5’li kombinasyon önermeyip Türkiye’deki uygulamayı savunuyor. ? 1 yıllık 70 milyon dolarlık harcama ile yüksek teknolojik standartlarda tüm bakteri ve virüs aşılarını üretecek yatırımlar gerçekleştirilebilir. ? Amerikan Pediatri Akademisi (AAP), Haemophilus Influenza Tip B (HİB) aşısının bebekliğin 2, 4 ve 6. aylarında yeterli antikor düzeyi oluşturmaması nedeniyle bu aylarda 5’li aşı kombinasyonunu önermeyip şu anda Türkiye’de uygulandığı gibi aynı dönemde ayrı karma ve ayrı HİB aşısı olarak 2, 4, 6. aylarda yapılmasını öneriyor. ? Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), beşli aşı kombinasyonu içerisinde yer alan inaktif (injektabl) polio aşısını o ülkede en son saptanan polio (çocuk felci) vakasının üzerinden 10 yıl geçmeden kullanılmamasını, bu süre içinde halen Türkiye’de zorunlu aşılar kapsamında uygulanmakta olan oral (ağızdan verilen) polio aşısının kullanılmasını öneriyor. Türkiye’de son polio olgusu 1998 yılının sonunda saptanmış durumda. Bu durumda DSÖ’nün önerisine göre Türkiye’nin 2009 yılından önce inaktif (injektabl) polio aşısına geçmesi de doğru bir yaklaşım değil. Askerlik borçlanması yüzde 32’ye çıkıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SSK ve BağKur kapsamındaki erkek yurttaşlar, askerlik borçlanmasını yeni yıldan önce yaptırmaları halinde daha az borç ödeyecek. Prime esas olan kazancın alt ve üst sınırı arasında kalmak şartıyla, sigortalının tercih edeceği kazancın yüzde 32’si ödenecek. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’nın yürürlüğe girmesiyle, SSK kapsamında bulunan bir kişi, yıl başına kadar 18 ay askerlik borçlanması yaparsa 1911 YTL 6 YKr öderken, bu rakam yıl başından sonra 3 bin YTL’nin üzerine çıkacak. BağKur’lular ise yıl sonuna kadar askerlik borçlanması yapmak isterse ödeyecekleri tutar bulundukları gelir basamağı üzerinden hesaplanacak. Yeni düzenlemeyle BağKur kapsamındakilerin ödeyeceği askerlik borçlanması miktarı da artacak. Emekli Sandığı’nda ise askerlik borçlanması için prime esas kazancın alt sınırının dikkate alınması, sigortalıların daha az ödeme yapmasını sağlayacak. Memurlar, mevcut uygulamada, işe başlama derece ve kademelerine göre hesaplanan emekli keseneğine esas matrahın yüzde 36’sı oranındaki miktarı 6 ay içinde ödeyebiliyor, ancak yeni yıldan itibaren ödemeler bir ay içinde yapılacak. Türkiye’de ilaçta dışa bağımlılık yüzde 70 arttı, harcama 9 milyar dolara ulaştı Yabancı merhemi yara dağladı ? AKP, SSK’nin ilaç üretimini durdurttu ve avantajlı alım modeli tasfiye ettirdi. İlaç ve eczacılık ithalatı 2005’te 3 milyar doları aştı. Harcamalar ikiye katlandı. OLCAY BÜYÜKTAŞ Kamu yararından çok yandaşlarını kayırma politikasının sonucu olarak sağlıkta her geçen gün daha karamsar bir tablo oluşturan AKP, Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası uygulamasındaki ısrarını ilaçta da sürdürmeye kararlı. AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana uygulanan politikalarla ilaçta son derece sağlıksız gelişmelere imza atan hükümet, yaptığı uygulamalarla bir yandan ilaç ithalatının artmasına yol açarak dışa bağımlılığı körüklerken bir yandan da ilaç harcamalarının kat kat artmasına neden oldu. Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) tarafından yapılan ilaç üretimini durduran hükümet, ayrıca yine ku İlaçta ihracatın ithalatı karşılama oranı yalnız yüzde 8.6. (ARŞİV) rumun avantajlı ilaç alım modelini de tasfiye etti. 2005 yılında ilaç ve eczacılık ithalatı 3 milyar doları aştı. Yüzde 90’ı kamuya ait ilaç harcaması yüzde yüz arttı. Tıp Kurumu verileri, ilaçta yaşanan sıkıntılara dikkat çekerken pek çok sorunun da yaşanacağının habercisi... Tıp Kurumu’nun araştırmasına göre SSK’nin kasımda yayımlanan aylık bülteninde 2006 yılında resmi olarak öngörülen ilaç harcaması 5.5 katrilyon lira, bu harcama 2004 yılındaki ilaç harcamasının iki katı. Söz konusu ani artış, hükümetin kuruma avantajlı ilaç alım modelini tasfiye ettirmesinden kaynaklanıyor. Türkiye’nin 2005’teki ilaç ve eczacılık ürünleri ithalatı 3 milyar dolara yaklaştı. İlaç ihracatının ithalatı karşılama oranı yalnız yüzde 8.5. Ulusötesi ilaç şirketleri Türk ilaç pazarının yüzde 65’ine hâkim ve bu oran her geçen gün artıyor. 2005 International Madical Statistic (IMS) verilerine göre Türkiye ilaç tüketiminde Güney Kore’den sonra geliyor. Dünyanın en büyük 13. pazarı olan Türkiye’nin, 2010 yılında ise ilk 10 ülke arasına gireceği tahmin ediliyor. Türkiye’de üretici fiyatlarıyla ilaç tüketiminin ulusal gelire oranı her yıl hızla artıyor. Bu oran 1996’da 0.93 iken 2005’te 1.93’e çıktı. Bu oran ABD’de 1.46, Japonya’da 1,29, Kanada’da 1,15, Almanya’da 0.97, İtalya’da 0,85, İngiltere’de 0.69’dur. Türkiye bu alanda dünya lideri. Türkiye ilaç pazarı 2005’te üretici fiyatlarıyla 6.6 milyar dolar, söz konusu miktara depocu, eczane kârı ve KDV eklendiğinde harcama 9 milyar dolara ulaşıyor. 2005 pazarı yüzde 55 büyüdü. SSK İstatistik Bülteni’nin kasımda yayımlanan ve 10 aylık fiili, 2 aylık da tahmini akım tablosunu gösteren son verilerine göre 2004’te 6.6 katrilyon lira olan toplam sağlık harcaması, kurumun tasfiyesinin ardından 2006 yılında 5 katrilyon liralık artışla 11.5 katrilyon liraya sıçradı. GSS kimsesizleri ve işsizleri vuracak lanmaya başlanacak sosyal güvenlik mesleğe sahip olmayan öksüzyetim ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) reformuna göre, devlet 18 yaşından genç kızları daha mağdur ederek ya Yeni yılda yürürlüğe girecek olan sonra yurttaşların sağlığından soevlenmeleri ya da prim ödemeleri seSosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sirumlu olmayacak. çeneği ile baş başa bırakacak. gortası Yasası ile halen 7’den 70’e herkesin ücretsiz olarak yararlandı Yasa ile halen olduğu gibi 18 yaşına ka Asgari ücretin üçte birine denk gelen 126 YTL ’lik gelire sahip olğı birinci basamak sağlık hizduğu belirlenen 18 yaşınmetleri paralı hale getirilirken ? Düzenleme, okumayan ve herhangi bir dan büyük her birey, gelirikız çocuklarının evlenene denin en az 64 YTL’sini prim ğin anne ya da babasının sos mesleğe sahip olmayan öksüzyetim genç kızları olarak ödeyecek. yal güvencesinden yararlan daha mağdur ederek ya evlenmeleri ya da prim ödemeleri seçeneği ile baş başa bırakacak. Öte yandan, ne şekilde olursa ma hakkı da ortadan kalkacak. olsun herkes, 25 yaşından Yeni düzenlemeyle 18 yaşından sonra annebabasının vesayeti altınsonra herkes yetişkin bir birey olarak dar herkesin sağlık hizmetlerinden dan çıkmış olarak kabul edileceğinkabul edilecek, prim ve katkı payını herhangi bir koşul gözetmeksizin ücden, kendi primini yatırmadığı süreödemesi istenecek. retsiz olarak yararlanması uygulace Sosyal Güvenlik Kurumu’na daAnayasa Mahkemesi iptal kararı vermasına devam edilecek. hil olamayacak. mezse, 1 Ocak 2007 itibarıyla uygu Düzenleme, okumayan ve herhangi bir BankEuropa, Millennium Bank oldu Ekonomi Servisi Avrupalı Millennium BCP’nin yüzde 100 iştiraki olan BankEuropa, adını “Millennium Bank” olarak değiştirdi. BankEuropa’dan yapılan açıklamada, bankanın adının Millennium Bank olarak değiştiği bildirildi. Anayasa Mahkemesi’nin Sosyal Sigortalar Yasası mesaisi bugün başlıyor Geleceğin mimarisi konuşulacak Ekonomi Servisi Kale Grubu’nun öncü markaları Çanakkale Seramik&Kalebodur, geleceğin mimarlığına farklı bir bakış açısı getirecek olan 1. Altyapısız Mimarlık Sempozyumu ile mimarlık ve uzay bilimlerinde birçok ünlü ismi bir araya getiriyor. ‘Uzay Asansörü’ projesiyle tanınan Doç. Dr. Serkan Anılır ile birlikte dün toplantı düzenleyen Kale Grubu Şirketler İcra Kurulu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, 13 Aralık’ta Harbiye Askeri Müze’de düzenlenecek sempozyumla ilgili bilgi verdiler. Toplantıda, Anılır’ın Tokyo Üniversitesi ve Japon Uzay Ajansı’nın desteğiyle geliştirdiği, afet konutları olarak kullanılabilecek “altyapısız evler’’ konusunda bilgi verildi. Binlerce kişinin gözü Yüksek Mahkeme’de ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi, emeklilik yaşını yükselten ve kazanılmış hakları tırpanlayan Sosyal Sigortalar Yasası’nın bazı hükümlerinin iptali istemiyle açılan davanın görüşmelerine bugün devam edecek. Geçen hafta Yüksek Mahkeme heyeti, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, BAĞKUR Genel Müdürü Taner Güngör, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanvekili Birol Aydemir’in sözlü açıklamalarını dinledi. Anayasa Mahkemesi, sözlü açıklamaları dinlemesinin ardından iptali istenen maddelerin görüşmelerine bugün başlayacak ve cumaya kadar devam edecek. Yüksek Mahkeme heyetinin özellikle kazanılmış haklardaki geriye dönüş düzenlemelerinde iptal kararı vermesinin yüksek olasılık olduğuna işaret ediliyor. Mahkemenin yasanın yürürlük tarihi olan 1 Ocak’tan önce iptal istemlerini karara bağlayacağı vurgulandı. Yüksek Mahkeme’den bir yetkili, yasanın 1 Ocak’ta yürürlüğe gireceğini anımsatarak zamanın dar olduğunu, ancak çalışmalarını hızlandırdıklarını bildirdi. Aynı yetkili, dava konusunun SSK, Emekli Sandığı, BağKur ve tarımda çalışanları da kapsadığına işaret ederek yoğun bir çalışma programı belirlendiğini kaydetti. Yetkili, cuma gününe kadar görüşmelerin süreceğini belirterek, hedeflerinin en kısa sürede davayı karara bağlamak ve kısa kararı açıklamak olduğunu bildirdi. Mahkeme kaynakları, cuma gününe kadarki görüşmeler sonucunda bir noktaya gelinmesi durumunda cuma günü bile kararın açıklanabileceğini, ancak konunun karmaşıklığı nedeniyle kararın biraz daha zaman alabileceğinin altını çizdi. Anayasa Mahkemesi’nin gündemindeki yasa, çalışanlar tarafından protesto ediliyor. CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle