Katalog

3 OCAK 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bakanlık: Ölüm nedeni zatürree Doktorlar: Kuş gribi zatürreeye neden olabilir 3 ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Ağrı’ da virüs bilmecesi BABA KOÇYİĞİT: Yanıt Vermek Yıllardır, sağdasolda benle ilgili suçlamalar yayımlanır. Bunlardan bir kısmı yalanlara, bir kısmı da ‘‘Amacımı’’ anlamayan ve mutlaka kendileri gibi düşünmemi isteyen insanların yorumlarına dayanır. Bu yazılardan bazıları düzeylidir, bazıları çok düzeysiz. Hatta kimi zaman en iğrenç biçimiyle, hakaret edenlere de rastlanır. Ancak nasıl olursa olsun yanıt vermemeye çabalarım. Bazen özel olarak arar ve açıklama yaparım. Ama düzeysiz kişilerin, düzeysiz ve çoğu kez yalandolana dayanan suçlamalarına hiç yanıt vermem. ‘‘Güler geçerim...’’ diyemiyorum, zira bazen öyle insanlardan eleştiri gelir ki, epeyce üzülürüm. Ama isim vererek bu sütunda yayımlamam. Bu türden yazanların amaçlarının başında, benim onlara bir yanıt vermem, onların bana bir yanıt yazmaları, daha sonra benim bir yazı daha yazmam vb. gelir. Böylece kısır akılları sıra, ‘‘Benimle bir fikir tartışması’’ yapacaklardır. Elbette bu oyunlara hiç gelmem. Bazen işi ağır hakaretlere kadar dökerler. Kimi avukat arkadaşlarımın ağızları sulanır. ‘‘Bir vekâletname ver, ötesine karışma, bu pisliklerin ciğerini sökelim...’’ gibisinden önerilerle gelirler. ‘‘Bunların paraları pistir, bize yakışmaz’’ diyerek geri çeviririm. Atalarımızın dediği gibi, ‘‘İt ürür kervan yürür...’’ ??? Geçen hafta, haftalık bir dergide, böyle biri, benim aleyhime atıp tutmuş. Yazdıklarımı anlamaktan bile aciz olan bu kişiyi hiç tanımam. Neyin nesidir, kimin fesidir, bilmem. Garip eleştiriler yapmış. ‘‘Suratıma tokat gibi çarpan eleştirilere ses çıkartmaz, unutulmasını beklermişim...’’ Hey Allahım, dedim. Bu ‘‘garibin’’, her yanı tokat olsa, değil suratıma vurmak, yanıma bile yaklaşamaz. Ama adam esip gürlüyor işte... Herhalde okuyanları ve takdir edenleri vardır. ??? Yanıt verme, siyasal yaşamımızda da beklenmeyen sonuçlara yol açıyor. Her şeye karşın, saygı ve sevgi duyduğum Deniz Baykal, siyasal karşıtlarının iddialarına yanıt verirken ölçüyü kaçırıyor. Böyle bir üslup, acaba CHP’ye ne kazandırır ve ne kaybettirir? Örneğin, ‘‘Üç nokta...’’ biçiminde siyasal yaşamımıza giren söylemi, ‘‘Uygun bir yer..’’ ifadesiyle eleştirmek ve yanıtlamak, acaba Mustafa Kemal’in, İsmet İnönü ’nün koltuğunda oturan bir siyasetçiye yakışıyor mu? Hiç sanmıyorum. Zaten, kısmen izlediğim bütçe görüşmelerinde, Sayın Baykal’ın hırçın üslubuna şaşırmış ve üzülmüştüm. Umarım bu tür konuşmaların getirdikleri ve götürdüklerini iyi hesaplıyor ve soruşturuyorlardır. Yakın çevrelerindeki kimi arkadaşlarının, ‘‘Bravo sayın başkanım, ağzının payını iyi verdiniz...’’ gibisindan tahriklerinin, çok ağır maliyetleri olabilir. CHP dışındaki partilerin seçmenlerinin çoğunun karakterlerinin, bir ölçüde ‘‘lümpen’’ olduğunu düşünüyorum. Böyle bir üslup, belki onların ruhunu okşayabilir. Fakat emekli bir öğretmen, emekli bir hâkim, eğitimli bir profesyonel vb. açısından böyle bir üslup, rahatsız edici bir üsluptur. Sayın Deniz Baykal ve CHP’nin diğer yöneticilerine, ağırbaşlı olmak ve tartışmaların düzeyini yüksek tutmak yakışır. ??? Hangi düzeyde olursa olsun ve nerede olursa olsun bir konuşmaya, bir yazıya, bir soruya vb. yanıt vermek için her şeyden önce o konuşmayı, o yazıyı, o soruyu anlamak gerekir, doğru değerlendirmek gerekir. Ancak maalesef bu hemen hiçbir yerde doğru dürüst yapılmıyor. Derslerimde de bu sıkıntıyı yaşıyorum. Bizim İktisat Fakültesi’nin öğrencileri, toplumsal bilimler konusunda en üst düzeydeki öğrenciler arasındadırlar. Ancak bir soru yönelttiğiniz zaman, çoğu kez anlamakta zorlanıyorlar. Onlar soruyu anlayıp yanıtlarını düşünüp dile getirene kadar da konu geride kalıyor. ??? Yeni yılın bu ilk yazısında, böyle can sıkıcı sorunları dile getirmem ne denli uygun oldu bilemiyorum. Ama galiba belli bir birikim olmuş. Yeni yılınızı bir kez daha kutluyorum. ‘Oğlumu hasta tavuk öldürdü’ Yurt Haberleri Servisi Kuş gribi şüphesiyle Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinden Van’a sevk edilen 14 yaşındaki Mehmet Ali Koçyiğit’in ölümünün ardından uzmanlar, ‘‘Kuş gribi değil, zatürreeden öldü’’ diye açıklama yapmalarına karşın babası Zeki Koçyiğit, ‘‘Hastalık, 10 gün önce hasta tavukları kesip yememizle başladı’’ dedi. Aynı hastalık şüphesiyle Erzurum’a sevk edilen 2 yaşındaki çocuğa da ‘‘Hepatit’’ teşhisi konuldu. Koçyiğit’in ölmesi Doğubayazıt’ta paniğe neden oldu. İlçede kanatlı hayvan girişçıkışı yasaklanırken halka ‘‘Kanatlı hayvanların etini yemeyin’’ uyarısı yapıldı. Ekipler bir yandan itlaf çalışması yaparken diğer yandan hayvanlardan alınan örnekler Erzurum’a gönderiliyor. Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hüseyin Avni Şahin, Doğubayazıt’tan hastaneye sevk edilen 6 hastadan alınarak Ankara Hıfzıssıhha Enstitüsü’ne gönderilen örneklere ilişkin sonuçların negatif çıktığını vurguladı. Şahin, diğer hastalardan Fatma Koçyiğit’in sağlık durumunun kötü olduğunu, geri kalan 4 hastanın iyi olduğunu açıkladı. Baba Koçyiğit ise şunları söyledi: ‘‘Çocuklarda tavuk etini yedikten 2 gün sonra rahatsızlıklar oluştu. Hasta olduğunu bildiğimiz tavuğun etini tüm aile yedi. Fakat sadece çocuklarım hastalandı.’’ Kuş gribi şüphesiyle Doğubayazıt’tan Erzurum’a sevk edilen 2 yaşındaki Davut Polat’ın tedavisi de sürüyor. Atatürk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Behsat Özkan, ilk incelemede çocukta hepatit virüsü saptandığını belirtti. Haber Merkezi Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Turan Buzgan, Van’da kuş gribi şüphesiyle hastaneye yatırıldıktan sonra yaşamını yitiren Mehmet Ali Koçyiğit’in kuş gribinden değil ‘‘zatürree’’den öldüğünü açıklarken uzmanlar, ‘‘Kuş gribi akciğerlerde enfeksiyona neden olabilir ve zatürree yapabilir’’ dedi. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Buzgan, yaşamını yitiren Koçyiğit’in kendisine ve 3 kardeşine pek çok test yaptıklarını belirtti. Buzgan, yapılan testler sonucunda Koçyiğit’in ‘‘zatürree’’ nedeniyle öldüğünün anlaşıldığını kaydetti. Buzgan, zatürreenin diğer virüslerle ilgisinin araştırıldığını bildirdi. Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanı Turan Aslan da hafta sonunda vakalardan gelen örnekler üzerinde çalıştıklarını, aralarında ölen çocuğun da bulunduğu 4 kişiden alınan numunelerde yapılan ilk testlerin negatif çıktığını bildirdi. Öte yandan İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Bülent Tutluoğlu, zatürreenin virüs, bakteri ve mantarlardan 50’ye yakın etkeni olduğunu belirterek “Zatürree varsa aile içi böyle bir bulaşma göstermez ve hızla ölüme götürmez, kuluçka süresi uzundur. Kuş gribi olma olasılığı var’’ dedi. Tutluoğlu, kuş gribi varsa oradaki aileleri uyarmak gerektiğini söyledi. Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği Şefi Hürrem Bodur da kuş gribinin zatürreeye neden olabileceğini belirtti. BAKANLIK HEYETİ BÖLGEDE Bu arada, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Turan Buzgan başkanlığında, 7 kişilik ekip, Van’a hareket etti. Bu ekibe, Erzurum ve Diyarbakır’dan birer uzmanın daha katılacağı bildirildi. DOÇ. DR. TUTLUOĞLU: Kuş gribi zatürree yapar İstanbul Haber Servisi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Tutluoğlu, zatürreenin 50’ye yakın etkeni olduğunu belirterek ‘‘Kuş gribi akciğerlerde enfeksiyona neden olabilir ve zatürree yapar” dedi. Uzakdoğu ülkelerindeki tecrübelerden yola çıkarak aynı aileden kişilerin hastalanmasının kuş gribi şüphelerini arttırdığını ifade eden Tutluoğlu, kuş gribi varsa oradaki aileleri uyarmak gerektiğini söyledi. Zatürreenin öldürücü bir hastalık olduğunu vurgulayan Tutluoğlu, Türkiye’de yılda yaklaşık 5060 bin kişinin bu nedenle yaşamını yitirdiğinin tahmin edildiğini söyledi. İnsanlarda görülen kuş gribi ateş, öksürük, boğaz ağrısı, kas ağrıları gibi tipik grip benzeri bulgulardan göz enfeksiyonları, zatürree, ciddi solunum yolu hastalıkları (akut solunum sıkıntısı gibi) ve hayatı tehdit eden diğer ciddi komplikasyonlara kadar değişen bir yelpaze içeriyor. Kuş gribinin insanlar için riskinin genel olarak düşük olduğu belirtiliyor. Tuğçe’nin mucize kurtuluşu onya’da okul kapısının üzerine devrilmesi sonucu kafatasında ezilme ve K ödem oluşan ve doktorların yüzde 20 yaşama şansı verdiği 11 yaşındaki Tuğçe Albay artık gülüyor. Albay’ın babası, yaklaşık 250 kilogram ağırlığındaki kapının, çocukların yüklenmeleriyle bile devrilebileceğine ihtimal vermediklerini belirterek okul yönetimi hakkında suç duyurusunda bulundu. Baba Albay, “Kapı ya iyi bir şekilde takılmamış ya da çocukların güvenliği için okul idaresi ve diğer ilgililer gerekli önlemleri almamış. Benim çocuğumun başına gelenlerin başka çocukların başına gelmemesi için ihmalde sorumluluğu bulunan kişilerin cezalandırılması adına suç duyurusunda bulunmaya karar verdik’’ diye konuştu. (Fotoğraf: AA) CUMHURİYET 03 CMYK