13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 3 OCAK 2006 SALI SPOR spor?cumhuriyet.com.tr Futbol Federasyonu seçimleri öncesi yeni yönetimin önünü açmak için görevi bırakması bekleniyor Fatih Terim’den istifa sinyali ARİF KIZILYALIN Levent Bıçakcı federasyonu ile uzun vadeli sözleşme imzalayan ve tam yetkiyle ulusal takımlar teknik direktörlüğüne getirilen Fatih Terim’in 1920 Ocak’taki olağanüstü genel kurul öncesi istifa edeceği öğrenildi. Fatih Terim’in bu kararı göreve gelecek yeni yönetimin ‘önünü açma’ amacıyla aldığı belirtilirken ‘Fatih Terim’in Ersun Yanal’ın düştüğü duruma düşmeme adına’ böyle bir yola başvuracağı görüşü hâkim. Ancak bu istifa kararının Mehmet Ali Yılmaz dışındaki başkan adayları tarafından kabul edilmeyeceği ve başarılı çalıştırıcının görevine devam edeceği de sızan bilgiler arasında.Adaylardan Mehmet Ali Yılmaz’ın önceki akşam bir televizyon kanalına yaptığı ‘‘Göreve gelirsem Fatih Terim’le devam etmeyi düşünmüyorum. Kendisi devrini tamamladı. Üstelik İsviçre maçı sonrası yaşananlarda da sayın Terim’i suçlu buluyorum’’ açıklamasının Terim’in kararında rol oynadığı kaydedildi. Bunun yanında Terim’in yakın çevresi ‘‘Fatih hoca Bıçakcı ile uzun vadeli bir projeye imza atmak istiyordu. Bıçakcı’nın seçim kararı alması sonrası Fatih Terim görevi bırakma kararı aldı. Türk futbolunun İsviçre olayları nedeniyle mahkemeye çıktığı o günlerde bu karar kamuoyuyla paylaşılmadı. Eğer futbolun başına Terim’i istemeyen bir başkan gelirse Fatih hoca görevini bırakacak, ancak yeni federasyon Terim’le çalışmak isterse uzun vadeli plan ve projeler aynen devam edecek’’ dediği öğrenildi. Terim’in “Ülke davası için yapılan görevden tazminat alınmaz” dediği öğrenildi. başkan seçimiyle ilğili tavrının Kulüpler Birliği Vakfı’nın tavrına bağlı olduğunu belirterek ”Futbol Federasyonu’nu Anayasa Mahkemesi seçmeyecek. Haluik Ulusoy da seçimlere katılır. Bu fahri bir görev. Herkisn önü açık olmalı “ dedi. İkinci Terim dönemi A Ulusallarla ilk maçına Ekim 1993’te çıkan Terim, Ay Yıldızlılar’ı 1996 İngiltere Avrupa Futbol Şampiyonası Finalleri’ne taşıyan isim oldu. Daha sonra G.Saray’ın başına geçen deneyimli teknik adam üst üste 4 yıl şampiyonluğun yanı sıra Sarı Kırmızılı ekibe UEFA Kupası gururunu da yaşattı. 200102 sezonunda dünya devi Milan’ın başına geçen Terim’in İtalya macerası ise kısa sürdü. İtalya’nın ardından bu seferki durak yeniden G.Saray oldu. Terim, son olarak Ersun Yanal’ın görevden alınmasıyla birlikte A Ulusal Takımın başına getirildi. Ay Yıldızlılarla 3 maça çıkan Terim sadece İstanbul’da oynanan İsviçre maçında sahadan galibiyetle ayrılabildi. UlusoyAydın buluşması Bu arada eski Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy’un, A.Gücü Kulübü Başkanı Cemal Aydın’la Ankara’da bir araya geldiği, Ankaragücü tesislerinde yemek yiyen iki ismin açıklama yapmadığı kaydedildi. Ulusoy’un Terim’in yerine Mustafa Denizli’yi düşündüğü bildirildi. DoğanDemirören görüştü Futbol Federasyonu Başkan Vekili Hasan Doğan, Beşiktaş Kulübü’nü ziyaret ederek Yıldırım Demirören ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya geldi. Hasan Doğan toplantı sonrası yyaptığı açıklamada, Genel Kurul’da Galatasaraylı Ayhan Akman, yaşanan sıkıntıların kendilerini fazla etkilemediğini söyledi: Para değil, G.Saray önemli NEVZAT DİNDAR Uzun süre uzak kaldığı yeşil sahalara dönüşüyle birlikte ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu gösterdi. Ama agresifliği hep başını ağrıttı. Yeşil sahaların ‘agresif’ çocuğu Ayhan Akman’dan söz ediyoruz. Galatasaray’ın orta alandaki yıldızı Ayhan, 2005’i gazetemize değerlendirirken, gelecekten beklentilerini de sıraladı. Takımdaki para krizinden Beşiktaş taraftarıyla yaşadıklarına, F.Bahçe’nin hakemlerle kazandığı maçlardan gelecekle ilgili planlarına Ayhan, sorularımızı içtenlikle yanıtladı. Paralarınızın ödenmemesi sizi nasıl etkiliyor? A.A.: Her kulüpte yaşanabilecek sorunlar bizde de var. Ancak uzun süredir paraların ödenmemesi moralimizi bozdu. Şunu da kabul etmek gerekir ki kulübün içinde bulunduğu ekonomik durum da pek iç açıcı değil. Sonuçta bizler duygusal insanlarız. Kimi şeylerin paradan daha önemli olduğunun farkındayız. Bir futbolcu için formasını giyip sahaya çıkmak çok daha önemli. Oyuncular olarak gereken her türlü fedakârlığı sonuna kadar yapacağız. İlk yarıyı ikinci bitirdiniz. Kendinizi başarılı buluyor musunuz? A.A.: Puan tablosuna baktığımız zaman son yılların en iyi ilk yarısını tamamladığını görüyoruz. 41 puan fena bir puan değil ama Fenerbahçe’nin gerisinde olmak kötü. Ligde Ayhan Akman, spor müdürümüz Arif Kızılyalın’ın konuğu oldu. Aysal’dan sert çıkış Spor Servisi Galatasaray’a çok kritik zamanlarda yaptığı maddi katkılarla adı tanınan Ünal Aysal, kulüp başkanı Özhan Canaydın’a eleştiride bulundu.Bir internet sitesine açıklamalarda bulunan Aysal, ‘‘Özhan benim çok eski arkadaşım olmasına rağmen iki seçimde de ona oy vermedim’’ dedi. Ünal Aysal, bunun nedenini ise ‘‘Başkan çok düzgün, ama tutucu biri. Tutucu olanlar değişim yapamaz’’ diye konuştu. Aysal, şunları söyledi: ‘‘Bugüne kadar AIG olsun, zaman zaman sıkıntılı dönemlerde olsun G.Saray’a yardım ettim. En fazla para veren bankadan daha çok içeride teminatım var, ama bugünkü riski görüp de daha da risk almak bir işadamı için mantıklı değil. Riva’yı elden çıkarmakla da bu işler yürümez. Galatasaray’ın geleceğinin Ünal Aysal’dan gelecek paraya bağlıymış gibi gösterilmesinden nefret ediyorum.’’ Öte yandan ikinci yarı hazırlıklarına bugün başlayacak olan Galatasaray’da Mondragon’un yarın İstanbul’a geleceği açıklanırken Afrika Kupası’nda mücadele edecek Song ve Saidou ise çalışmalara katılamayacak. Tomas ve İliç’in de bugün İstanbul’da olacakları kaydedilirken, oyuncuların kendi aralarında bir toplantı yapacakları, ancak kampı protesto etmelerinin beklenmediği belirtildi. iki takımın şampiyonluk yarışında yalnız kaldığını görüyoruz. Sonuçta F.Bahçe ya da G.Saray’dan biri şampiyon olacak. Bu yıl Beşiktaş ve Trabzon’un erken ‘havlu’ atması zirvede sonucun belli olmasına neden oldu. Galatasaray ya da Fenerbahçe’den biri birinci, diğeri ikinci olacak. Ancak şampiyonluğu biz daha çok istiyoruz. F.Bahçe’nin birkaç yıl şampiyonluğa amgargo koyacağı söyleniyor. A.A.: Fenerbahçe kadro olarak iyi olabilir. Ancak bana göre en büyük gücü stadı ve taraftarı. Fenerbahçe’nin favori gösterilmesine karşıyım. Geçen yıl bu takıma 5 attık. Ligde de F.Bahçe’den daha keyif veren bir takım olduğumuz ilk yarı boyunca söylendi. Geçen yıl şampiyonlu ğa çok yaklaşmıştık. Bu yıl şampiyonluğu çok istiyoruz. Artılarınız ve eksileriniz sana göre nedir? A.A.: Sezona iyi bir başlangıç yapmıştık. Ancak sonradan puan kayıplarımız oldu. Biz takım oyununu iyi sergiliyoruz. Ancak ya sakatlık ya da cezalar yüzünden eksik kalıyoruz. Tartışmalı maçlardan sonra karamsarlığa kapılıyor musunuz? A.A.: Nasıl olmasın. Rize’de Nobre, Konya’da Anelka eliyle gol attı. Özellikle Anelka’nın attığı golün nasıl geçerli olduğunu anlayamadım. Biz de elimizi kullansaydık, lider olurduk. Hakem hatalarının F.Bahçe lehine olması ister istemez bizi de olumsuz etkiliyor. Yeni yıldan beklentilerin neler? A.A.: Yurtdışı düşümü gerçekleştirmek istiyorum. Bu konuda kendime Tugay Kerimoğlu’nu örnek alıyorum. 30’unda Avrupa’ya gitti. İstikrarlı çizgisini koruyor. Beşiktaşlı taraftarlarla alıp veremedeğin nedir? A.A.: Benim değil onların alıp veremedikleri bir şey var. Bir havaalanında karşılanma olayı var. Son İnönü Stadı’nda uğradığımız bir saldırı var. Beşiktaş’la oynadığımız her maçta 90 dakika sövüyorlar bana. Benim hareketimin mantıklı bir açıklaması olamaz. Kesinlikle yanlış bir hareket ve kendime yakıştıramıyorum. Bu olay sadece beni değil ailemi de olumsuz etkiliyor. Annem Kavacık’ta oturuyor. Her zaman gittiği kasap Beşiktaşlı. GÖRÜŞ HALİT DERİNGÖR Trabzonspor’un eski başkanı, başarıların bazı güçleri korkuttuğunu iddia etti NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN Acaba dünyada bizim spor sayfalarına benzer başka sayfalar var mı? Şunca yıl birçok ülke gezdik, birçok gazete gördük, oralardan gelen gazetelerin spor sayfalarına baktık, genelde dedikodulara ayrılan yer sayfaların yüzde 10’u bile eğil. Bizde ise spora ayrılan yer ancak o kadar. Gençlerle konuşuyoruz, ‘‘Ağabey sizin zamanınızda spor varmış, şimdi spor yok ki’’ diye savunuyorlar kendi yaptıkları sayfaları. Haklı yanları yok değil, ama spor denilince sadece spor anlaşılıyor ve de futbolun dışındaki bir iki spor dalı dışlanıyorsa bunun savunulacak yanı olmaz. Genç gazetecilerin savundukları bir ikinci nokta da şu: ‘‘ Okuyucu böyle istiyor.’’ Böyle istenildiği falan yok, böylesi daha kolay olduğu için bu noktaya gelindi. Çünkü futbol sporların içinde kural açısından en basit olanı. İlk okul çocukları bile artık penaltıyı da ofsaytı da biliyor. Siz bakmayın TV’lerde ahkam kesen futbol üstadlarına, penaltıda , ofsaytta bile fikir birliğine varamıyorlar. Ortaya çıkan tartışmanın sonu gelmiyor, TV’deki futbol sohbetleri geyik muhabbetlerine dönüyor. Belki istenen de o, Ama soruyorum, ‘‘Bu tartışmaların bir yararı var mı?’’ ‘‘Futbolseverleri eğitiyorlar’’mış. Hadi canım efendim. Ortaya çıka çıka birbirlerine saldıran yandaşlar grubu çıktı. Gazetelerin spor sayfalarına bakıyorum... Başbakan yine Futbol Federasyonu’nun seçimine karışmış. CHP, Haluk Ulusoy’un başkan olması için yasa teklifi hazırlamış. Sanki ülkenin başka sorunları yokmuş gibi biri iktidar, diğeri ana muhalefet partisi kolları sıvamışlar ‘‘3 noktayı’’ bir yana bırakıp Futbol Federasyonu Başkanı’nı seçecekler. CHP, Fikret Ünlü’nün spordan sorumlu Bakan olduğu dönemde Federasyon Başkanının üniversite mezunu olması için yasa önerisi vermemiş miydi? Bugün köprülerin altından ne denli sular aktı ki rüzgâr şemsiyeyi tersine çevirdi. Böylesi bir örneği başka ülkede görebilir misiniz? Ama bu çelişki, ne ilginçtir ki spor sayfalarımızdan ön sayfalara bile taşınıyor. Başka örnekler de verelim, Fenerbahçeli Serkan İsviçreli’ye vurdu mu vurmadı mı; bir yandan Fenerbahçe ‘‘Serkan vurmadı’’ açıklaması yaparken Futbol Federasyonu ‘‘Serkan vurdu’’ diyor. Kimileri de kendi kafasına göre yorum yapıyor. Yargısız infaza o kadar meraklıyız ki. Bir başka sayfada bir başka yargısız infaza örnek Galatasaray. Galatasaray genel kurulunda Riva projesi ertelendi. Olayın ekonomik yanını araştırmak ekonomistlerin değerlendirmesi; daha uygun değil mi, yok hayır. Ekonominin E’sinden haberi olmayanlar en ufak bir araştırma yapmadan ahkam kesiyorlar. TV ekranlarında yapılan tartışmaları izlerken gülüp geçiyorum. Ya Galatasaray yönetiminin futbolcularına verdiği çeklerin karşılıksız çıkmasına yapılan yorumlara ne demeli.. Çeklerin karşılığı yokmuş, hatta aslında varmış da çeklerin arkasına banka ‘‘ Karşılığı çıkmamıştır’’ diye yazılmamışmış. Kimilerine göre de Galatasaray batmış, Riva da giderse kurtuluş yokmuş. ‘‘Galatasaray’da kimsenin parası kimsede kalmaz’’ diyenler arasında ben de varım, ama spor yoksa dedikodusu var ya... Çek istediğin yere. Şimdi tartışılan taze konu Fatih Terim. Başkan adayı sayın Bermek ‘‘Ben Fatih Terim’le çalışacağım’’ derken bir diğer başkan adayı sayın M.Ali Yılmaz ‘‘Başkan olursam Fatih Terimle çalışmam. Fatih Terim devrini bitirmiştir’’ diyerek düşüncesini ortaya koydu. ‘‘Fatih Terim olsun mu olmasın mı? Neden olsun neden olmasın?’’tartışması federasyon seçimine dek uzar gider. Futbolsuz günler nasıl geçecek, işte böyle... Özerklik Padişahlık Değildir Özerk federasyon seçimi yaklaştı. Ankara’da havalar iyice ısındı. Siyasi trafik hızlandı. Haluk Ulusoy yeniden aday. Büyük bir sürpriz. Devri iktidarında milli takımımızın dünya üçüncülüğü var. Kolay kolay ulaşılamayacak olan bir hedef. Ama sonrasında çiftlik yönetimi, sorumsuz davranışlar, milli takımda Fethullahçı akım gibi konular onu yıprattı. Aleyhinde söylenmedik, yazılmadık suçlamalar kalmadı. Ailesi de, kendisi de dayanamadı, sonunda istifa etti. Şimdi yine bütün haşmetiyle aday. Ne var ki Ulusoy’un bir takıntısı var. Üniversite mezunu değil. İki yıldan fazla da görev yapmak özerk federasyon yasasına aykırı. Aslında mantıksız bir olay. Burası Türkiye. Lise mezunundan ve özel eğitimden geçmiş devlet başkanları, başbakanlar gördük. Şimdi Ulusoy’un durumu Anayasa Mahkemesi’nde inceleniyor. 5 Ocak’ta da duruşması var. Sonuç 19 Ocak’tan önce çözülebilir ise Ulusoy kuvvetli bir aday. Hukukçular, kısa sürede çözülemez diyorlar. Ama bu gibi olaylar, ülkemizde bazen yıldırım hızı ile çözülür. Bazen de dava dosyaları yıllarca raflarda tozlanıp kalır. Pek akıl ermez bunlara. Peki, Ulusoy neden bu göreve soyunuyor? Çünkü herkeste olduğu gibi onda da koltuk hastalığı var. Bu hastalık sara hastalığı gibidir. Zaman zaman nöbeti olabiliyor. Kurtulmak da zordur. Hele hele federasyon başkanlık koltuğu çok caziptir. Sinek bacağının bastığı nokta kadar sorumluluğu yoktur. Ama sonsuz bir yetkisi vardır! Bir padişah kadar koltuğa oturdun mu Lale Devri yaşarsın. Bir padişah misali, kimse ne sorar ne de sorgular. Kulüp başkanlıkları da öyle değil mi? Sonuç iyi olmaz ise şapkanı alırsın gidersin. Dur diyen olmaz... İnsanlarda nasıl koltuk hastalığı varsa onları seçen kimselerde de ilkesizlik hastalığı vardır. Siyasi seçimler buna örnektir. Diğer seçimleri de bundan soyutlamak imkânsızdır. Adam açtır, açıktır, cebi deliktir. Hiçbir sosyal hayatı yoktur. Böyle bir seçmenin yeri ve sınıfı sosyal partilerdir. Ama adam gider, sermaye partisine ‘oy’ verir! Bunun aksi de olur. Adam zengindir, sömürücüdür, toprak ağasıdır. Onun yeri sermaye sınıfındadır. Ama bir de bakarsınız ki o da sol parti sempatizanıdır. Oraya oy verir. Dinle ilgisi olmayanlar çoktur. Caminin önünden bile geçmezler. Üçkâğıtçıdır, hilekârdır, ama o da gider muhafazakâr partiye oy verir. Hangi konuda olursa olsun ülkemiz seçimlerinde ilke pek önemli rol oynamaz. Şunu da unutmamak gerekir; özerklik demek, ‘‘Ben her şeyi yaparım. Kimse karışamaz. Hatta devlet bile...’’ demek değildir. Aksine demokrasi, aynı zamanda bir ‘‘sorumluluk düzenidir’’. Bence federasyon heyeti profesyonel olmalı, sorumluluk taşımalı. Nasıl olur bu? Bir yasa ile mi düzenlenir, yoksa bir tüzükle mi? Bu hukukçuların işi. Böyle olsun ki milletin parasını çarçur etmesinler. Bir antrenöre 130 milyar maaş, sekreterine 35 milyar prim vermesinler. Verirlerse sorumlu olsunlar. Hesap versinler. Özetle; kendilerini balıklama ortaya atan adaylardan biri ‘‘başkan olacak’’, ama devam edegelen eski usul ve yöntemlerle. Birisi elbette kazanacak, ama Türk futbolu ve de devlet bir şey kazanmayacak. EPosta: hderingor?hotmail.com Faks: (212) 5138595 Aktuğ: Engellendik ? Aktuğ, son iki sezonda Trabzon’un başarılarından kaynaklanan korku ve bu sezon başında da herkesin Trabzon’u şampiyon adayı olarak göstermesinin birilerini korkuttuğunu belirtti. Spor Servisi Trabzonspor’da olağanüstü genel kurul kararı aldıktan sonra yeniden aday olmayan kulüp eski başkanı Atay Aktuğ, son iki sezondaki başarılarının birilerini korkuttuğunu iddia ederek, ‘‘Trabzonspor’u nasıl yıkarız, diye düşünen güçler var’’ dedi. Aktuğ, Futbol Extra dergisinin ‘Ocak’ ayı sayısına yaptığı açıklamada, son iki sezonda Trabzonspor’un başarılarından kaynaklanan korku ve bu sezon başında da herkesin Trabzonspor’u şampiyon adayı olarak göstermesinin, birilerini Sporu Bırak Dedikoduya Bak Fatih imzaladı TRABZON (Cumhuriyet)Trabzonspor’un geçen ay göreve gelen yeni yönetim kurulu, ilk transferini Fatih Akyel ile 2.5 yıllık sözleşme imzalayarak yaptı.Fatih Akyel, Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nde kulüp başkan yardımcısı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun hazır bulunduğu imza töreninde, kendisini 1 yıl opsiyonlu olmak üzere 2.5 yıllığına Bordo Mavili renklere bağlayan sözleşmeye imza attı. Öte yandan Trabzonspor ikinci yarı hazırlıklarına bugün başlayacak. korkuttuğunu anlatarak, ‘‘Bu nedenle ‘Biz Trabzonspor’u nasıl yıkarız’ diye düşünen güçler var. Bu siyasi olabilir, ticari olabilir. Trabzonspor’a karşı olan organize işin gerekçesi başarımızdan kaynaklanan korku olayıdır’’ diye konuştu. Geçen yıl şampiyonluklarının engellendiğini savunan Aktuğ, ‘‘Oluyorduk, olabilirdik de... Şampiyonluğumuz engellendi. Hakemlerin verdiği kararlarda adil olmadıklarını düşünüyorum, engellendik tabii ki. Sadece geçen yılki F.Bahçe maçıyla ilgili olarak söylemiyorum bunu. Bir çok maçta eşitliğin ve adaletin olmadığını gördük” dedi. Bahis olayındaki cezalar konusunda da yorumda bulunan Aktuğ, ‘‘Verilen cezaların bir kuralı, hukuki dayanağı yok. Kimisine 6 ay, kimisine 23 ay, neye göre veriliyor? Bunun bir standardı yok’’ dedi. ‘‘Seçime girsem kazanırdım, ama seçim kazanmak önemli değil, seçimden sonra ne olacak’’ ifadelerini kullanan Aktuğ, sezon içinde ayrılan teknik direktör Şenol Güneş’e çok büyük yetkiler verildiğini ve bunu kullandığını vurgulayarak, ‘‘Ama kendisi sorumluluk almak istemeyen bir tip ve tabii ki böyle biri de yetkilerini kullanmaktan çekinir’’ ifadesini kullandı. E AHÇ B R E FEN Anelka’ya teklif yok nildi. Turkcell Süper Ligi’ne verilen ara nedeniyle izinli olan Fenerbahçe’de, bazı futbolcular çalışmaya başladı. Fenerbahçeli futbolculardan Ümit, Selçuk, Rüştü ve Servet izinlerinin bitmemesine karşın, Samandra Tesisleri’ne gelerek kapalı salonda ve sahada özel çalışma yaptılar. Fenerbahçe’nin Brezilyalı oyuncuları Luciano, Aurelio, Nobre ve Alex, Antalya’da başlayacak ikinci yarı hazırlık kampına 6 Ocak Cuma günü katılacak. Teknik direktör Christoph Daum’dan izin alan Brezilyalı futbolcuların 5 Ocak Perşembe günü yapılacak idmana katılmayacakları ve doğrudan Antalya’daki kamp merkezine gidecekleri bildirildi. Spor Servisi Fenerbahçe Kulübü’nden yapılan açıklamada, Nicolas Anelka’ya transfer tekliflerinin geldiği yönündeki haberlerin ‘‘hayali’’ olduğu bildirildi. Bu tip haberlerin Fenerbahçe taraftarının kafasını karıştırmayı hedeflediğinin ifade edildiği açıklamada, ‘‘Fransız oyuncumuz Nicolas Anelka ile ilgili herhangi bir kulüpten, kulübümüze bugüne kadar transferi ya da herhangi bir oyuncu ile takası konusunda bir teklif gelmemiştir’’ de Taraftardan tepki Bu arada Genç F.Bahçeliler, kulüp başkanı Aziz Yıldırım’ın haklarında yaptığı açıklamaların kendilerini gönülden yaraladığını, ancak kulübün çıkarları için sustuklarını açıkladı. Öte yandan Şükrü Saracoğlu Stadı’nın çimleri bakıma alındı. CUMHURİYET 18 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle