27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HAZİRAN 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA JjjJVUl ı iJlVIJ. [email protected] 13 Başbakan'a çittçi tepkisi • ANÎKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyıp Erdoğan, AKPgrup toplantısının ardından Meclıs'ten aynhrken bır çiftçınin tepkısıyle karşılaştı. 2003'ten kalan doğrudan gelır desteği ödemelennın yapılrnamasından yakınan Bedıı Kazak adlı çıftçı, Başbakan'a "6 aydırbir kilogram buğday içın bekhyonım. Paramızı alamadık" dıye bağırdı. Korumalann uzaklaştırdığı çiftçıyi. Erdoğan duymazlıktan geldı. Jtvrupa'ya gaz nakli yapılacak • ANKARA(AA)- Avrupa'ya doğalgaz naklı konusunda ılenye dönük ırnzalamış olduğu uluslararası doğalgaz alım anlaşmalanyla önemlı satıcı konumunda bulunan Türkıye. A\rupa'ya gaz naklı konusunda yenı bır proje daha başlatıyor. Güney Avrupa gaz nngı projesınden sonra Bulgaristan, Romanya, Macanstan, Avusturya'ya uzanacak olan "Orta Avrupa Gaz Rıngı Projesı" için çalışmalar başladı. Sanayi üretimmde artış sürüyor • Ekonomi Servisi - 2003'ünnısan ayında yüzde 2.6 artan sanayi üretımı, bu yılın aynı dönemınde yüzde 16.5 oranında arttı. DÎE'nın veriknne göre yılın ılk dört ayındakı ürelim artışı da yüzde 14.3 'e kadar yükseldı. Nısanda ımalat sanayi üretımı yüzde 17.3 artarken madencılık sektörünün üretımı yüzde 20.6, elektnk. gaz \e su sektörünün üretımı yüzde 7.8 oranında büyüdü. Çüpümeye terk edildi • Ekonomi Servisi - Bolu Valisı Mehmet Alı Türker, 3 yıl önce yaşanan ekonomık kriz sonrasında kapanan Mudurnu tavukçuluk fabnkasını kastederek," Mudurnu'da millı servet çürümeye terk edıldı, sahıp çıkan yok" dedı. Kendı adını taşıyan anaokulunda düzenlenen yıl sonu etkinlığine katılan Türker, Mudurnu fabnkası ıle ıigılı Başbakanlık ve bakanhklar düzeyindeki gmşımlenmn sonuçsuz kaldığını da belırttı. Faizsiz finans kuruluşlarının süresiz teminat mektupları, ihalelerde kabul edilecek YQŞÛ sermayeye ayncabkBÜLENT SARIOĞLU ANKARA - Mahye Bakanı Kenıal l nakıtan. daha önce yö- netıcıliğini yaptığı özel finans kuruluşlanna yeni ayncalüdar getıriyor. Meclis'e göndenlen tasanya göre, faizsiz finans ku- ruluşlannın süresiz teminat mektuplan, devlet alacaklann- da ve ihalelerde "teminat" ola- rak kabul edilecek. Hükümet, "Bütçe Yasası'nı anayasaya aykın hükümlerden ayıklamak"* gerekçesiyle hazır- lanan tasanya, bankalar karşı- sında özel finans kunıluşlannı güçlendıren hükümler ekledi. İki ayn yasada yapılan değişik- likle özel finans kuruluşlannın • Maliye Bakanı Unakıtarf m hazırladığı tasan. içinden geldiği özel finans kuruluşlanna yeni kazanım sağhyor. Buna göre, faizsiz finans kuruluşlannın süresiz teminat mektuplan, Amme Alacaklan Yasası ve Devlet Ihale Yasası kapsamında 'teminat olarak' kabul edilecek. etkinliği- ni arttıran hükümlerin kalıcı hale geti- nlmesi dikkat çekiyor. Amme Alacaklannın Tahsıl Usulü Hakkında Yasa'da yapılan deği- şikliğe göre, bu yasa kapsamın- da ^teminat" olarak kabul edı- len varlıklar arasına "özel fi- nans kunımlan tarafından ve- rilen süresiz teminat mektupla- rı'' da eklendı. Aynı değişiklik, Devlet İhale Yasası'nın 26. maddesınde de yapıldı Böyle- ce, ikı yasa kapsamındakı ala- cak işlemlennde ve ihalelerde özel finans kurumlannca temi- nat verilebilecek. Umuzine özel hükum Başbakan Tayyip Erdoğan"a Güney Kore gezısinde armağan edilen iki limuzın de bütçe ya- sasıyia ilgilı düzenlemede yer buldu. Mevcut hükme göre. "bütçede sayılanlar dışında ka- lan kurum ve kuruluşlar tara- fından taşıt edinilebilmesi. ön- ceden alınmış Bakanlar Kuru- lu karanna" bağlı bulunuyor. Ancak tasanyla buna bir ıs- tisna getirildi. Tasanda "Ancak, Avrupa Krfiği ileyürütülen ma- li işbiriiği kapsanıındaki proje- leıîe Ugili olarak yıl içerisinde ahnması gerekli görülen taşıt- larla ile Başbakanlık hi/nıetin- de kuüanılmak üzere yıl içeri- sinde hibe edilen taşnlar Maliye Bakanhğı ve DPT Müsteşaıîı- ğı'nm uygun görüşü üzerine Ba- kanlar Kurulu karan ile edirö- lebilir" hükmü yer aldı. Böyle- ce "hibe edilen" iki limuzının yasal temelı oluşturuldu. Tasan, daha önce kapatılma- lanna veya vakıf senetlerini de- ğıştırmelerine karar verilen ka- mu vakıflarına da yasaya uyum sağlamalan amacıyla 6 aylık ek süre getiriyor. Aynca, önceden kurulan dernek ve vakıflann kamu kurum ve kuruluşlanyla ilgilı aldıldan isimlen kullan- malanna olanak tamnıyor. Bu vakıflar, tüzük ve senetlerinde- kı kamu görevlilerinin unvanla- nnı da kullanabilecekler. Evde yaptıklan elişlerini değerlendiren Kuştepeli kadmlar, kooperatif kurdu Onlar eşlerîne bağunh değîl • Tekstil atölyelerine parça başı iş yapan Kuştepeli kadınlar, Bilgi Üniversitesi öğrencilerinin öncülüğünde kendi kooperatiflerini kurdular. Öğrencilerin kurs verdiği kadmlar 17 Haziran'da Şişli Belediyesi tarafından kendilerine verilen merkezde çahşmalanna başlayacaklar. HtLALKÖSE Tekstil atölyelerine parça başı ış ya- pan Kuştepeli kadınlar, kendılennın üzerinden para kazanan komisyoncu- lan da ortadan kaldırarak emeklerı- nin karşıhğını almak içın "Kuştepe Ev Eksenfi Çahşan Kadınlar Koope- ratifi"ni kurdular. Kooperatif, Bilgi Üniversitesi Halkla llışkiler Bölümü 4. sınıf öğrencilennin "Kuştepeliyiz- Dolapdereüyiz" adlı sosyal sorumlu- luk projelen sonucu ortaya çıktı. Bunlardan bin olan El Emeğini De- ğerlendirme Projesi'ni yürüten 4 öğ- renci, Kuştepeli kadınlarla toplantılar yaptı, onlara ünıversıtede biîgisayar, muhasebe gibi kurslar verdı. Kadınla- nn ihtiyaçlan tespıt edildikten sonra yapılan araştırmalann ardından 7 ku- rucu üye ile kooperatif kuruldu. Ofislerine de kavuştular Çoğu bu şekilde tanışan kadınlar, kooperatifle birlikte bir araya gelebi- lecekleri, dayanışma ağı kurabilecek- leri bir ofise de kavuştu. 17 Haziran'da Şişli Belediyesi tara- fından kendilerine verilen merkezde çahşmalanna başlayacak olan koope- ratıfe ısteyenler 20 milyon lira karşı- lığında ortak olabılıyorlar. Projeden sorumlu öğrencilerden Nilay Bozkurt, amaçlannın Kuştepe'nin daha güzel. kadınlannın ıse daha bılinçli hale gel- mesi olduğunu söyledi 'Uzun süreli düşünüyoruz' Projeyı uzun süreli düşündüklerini belırten Nilay Bozkurt. "Burası unu- tulmuş bir yer. Göç ahyor ve önyargi ile bakılryor. Buranın hak ettiği değeri ka- Looperaöf üyeleri, ev kadınlanna "Kabuklannızj kınn. Olmayacak diye pes etmeyin. Biz de ilk başta korkuyorduk ancak elbirnği ile neler \ apabiteeeğimizi gördük" diye seslcndiler. Kooperatifin kurucu üyelerinden Cevriye Çarkçı, "En önemHsi eşlerimizden para almadan kendi ayaklannuzın üzerinde durabildiğhnizi herkese gösterebilmemiz* diye konuştu. zanrnasını istiyonız" dıye konuştu. Kooperatifin kurucu üyelerinden Cevriye Çarkçı ise kendilerine veri- len merkez sayesınde sosyal bir orta- ma kavuştuklannı belırtti. Cevriye Çarkçı, "Enönemüsi eşlerimizden pa- ra almadan kendi ayaklannuzın üze- rinde durabildiğimîzi herkese göstere- bilmemiz" dıye konuştu. TİCARET VE SANAYİ ODALARI, TİCARET ODALARI, SANAYİ ODALARI, DENİZ TİCARET ODALARI VE TİCARET BORSALARI ÜYELERİNE DUYURULUR 5174 Sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu, 1 Haziran 2004 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanunun Geçici 5'inci maddesine göre; Kanunun yürürlüğe girmiş olduğu 1 Haziran 2004 tarihinden itibaren altı ay içinde üyelerin, oda ve borsalara olan aidat borçlarının tamamını ödemeleri halinde, bu borçlara ait gecikme zamlarının silinmesi hüküm altına alınmıştır. Sayın üyelerin dikkatine sunulur. TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ Kurul inceleme başlattı Ekonomi Servisi - Sermaye Piyasası Kurulu Başkaru DoğarıCansıdar Çuku- rova Grubu'yla TMSF'nın anlaştığına yönelik çıkan haberlerle birlikte Turkcell ve Yapı Kredi Bankası hısselerinde ya- şanan fiyat artışlanyla ilgili inceleme başlattıkJannı açıkJadı. Cansızlar, hem haber ve kaynağının, hem de alım satım yapanlann incelendığini belirtti. Haber- leri yayımlayan Reuters, incelemenın haber veya haberi yapanla ılgisinin bu- lunmadığını belırtmiştı. BDDK, Çuku- rova ile vürütülen görüşmeler hakkında SPK'nin kendisine gönderdiği yazı üze- rine kamuya bilgi verme işlemını yeri- ne getirdığını belırtırken, SPK'nin " BDÎ)Ktarafindan >azımıza cevapverfl- memiştir" açıklamasını eleştirdi. Yeni uygulamada. i^verenlerin SSK prim yükü ka- hcı bir biçimde hafıfletilecek. SSK priminde alt sınır kaldınlıyor îşvereninprim yükü azalacak ANKARA (ANKA) - SSK pnmıne esas ka- zanç alt sının kaldınlı- yor. Uygulamayla birlik- te. işverenler bu yıl ba- şından itibaren Hazi- ne'nın üstlendiği, asga- ri ücret ile SSK primıne esas kazancın alt sının arasındakı farkın SSK primını ödemekten tü- müyle kur- tuluyor. Çalışma Bakanh- ğ'nca ha- zırlanıp Başbakan- hk'a gönde- nlen tasa- nyla. Hazı- ne'nın yılın ılk altı ayı için üstlen- diği yükün yılın kala- nında da devam etmesı- ne yol açüacak. SSKpn- me esas kazanç alt sını- nnın asgari ücretle eşit- lenmesı durumunda ka- yıt dışı işçı çalıştırmanın az da olsa önlenebilece- ğı belirtilirken. düzenle- menın SSK'yi prim kay- bına uğratacağı, başka bir ıfadeyle yıl başından • Tasannın yasalaşmasıyla, işverenler bu yıl başından itibaren asgari ücret ile SSK primine esas kazancın alt sının arasmdaki farkın SSK primini ödemekten kurtuluyor. itibaren Hazıne"nın üst- lendiği yükün kalıcı ol- masına yol açacağı sa- vunuluyor. Ancak kayıt dışının azalması halinde bu kaybın da azalacağı ifade ediliyor. SSK pri- mıne esas kazanç alt sı- nınnın kaldınlmasıyla fiili olarak asgari ücret SSK pnminine esas ka- zancın da alt sının ola- cak. Mevcut asgari ücret üzerinden düşünüldü- ğünde. şu anda 549 milyon 618 bın lıra olan SSK pnmi- ne esas ka- zanç 423 milyon lıra olacak. SSK pnme esas kazanç üst sının da 2 milyar 749 milyon lira olarak hesaplanacak. Türk-tş, asgari ücretin öncelikle SSK prime esas kazanç alt sının olan 549 milyon liraya çıkanlmasını, zammın bunun üzenne yapılma- sını önenvor. Agresif politika gündemde Gözler tekrar Greenspanf da Ekonomi Servisi - ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Alan Greenspan, faız oranla- nnın kademeli olarak ar- tabileceği görüşünün ar- dındakı tahmınlenn yan- lış çıkması halinde FED'in enflasyonu kontrol altında tutmak için "gerekeni" yapaca- ğını söyledi. Greenspan"ın Lond- ra'da katıldığı bir konfe- ranstaki açıkJamalannın ardından, 29-30 Hazi- ran'daki toplantısında faiz karannı görüşücek olan FED'in, beklendi- ği gıbi 0.25 puanlık ve sonbahara doğru başla- ması öngörülen faız ar- tınmlannda daha agre- sif bir pohtıka ızleyebi- leceğı görüşü ağırlık ka- zandı. Nisanda ABD'de tüketici fiyat artışlan yıllık yüzde 1.8'e ulaşa- rak son 1.5 yılın en yük- sek düzeyine çıkmıştı. ABD'de kısa vadelı faız oranlan ıse yüzde 1 ile son 46 yılın en düşük se- vıyesınde bulunuyor. FED'in faiz artınmı- na ıhşkın haberlere odaklanan uluslararası piyasalarda. Türkıye'nin gösterge 2034 dolar tah- vıli 1.2 puan düşüşle no- mınal değennın yüzde 9O'ı sevıyesıne genledı. Işlem hacmı bakımın- dan dünyanın en büyük borsası konumunda olan New York Borsası'nda Do\v Jones ve Nasdaq endeksleri de Greens- pan'ın açıkJamalannın etkisiyle düşüşle açıldı. İLGİ TOPLUMUNA DOĞRU/ÖZLEM YÜZAK ozkm.yuzak(fl cumhıırrv«tcom.tr Dünyanın 'nereye doğru' gittiği- ni, 1982'de yazdığı 'Megatrends' başlıklı kitabıyla analiz eden ve 'ge- lecek' konusunda otorite olarak kabul gören John Naisbittdün Is- tanbul'daydı. "Geleceğin Düşûn- ce Biçimleri ve Yeni Arayışlar" ad- lı konuşmasını yapmak için kürsü- ye çıktığında, Türkiye'ye 1986 yı- lında ilk kez geldiğinde dönemin başbakanı Turgut Özal'ın istan- bul'dan kendisini özel uçağı ile al- dınp Ankara'da ağırladığını ve uzun bir süre sohbet ettiklerini an- lattı. Türkiye'yi liberal ekonomi ile ilk kez büyük ve yıpratıcı bir hızla tanıştıran özal, hem davranışları hem de politikalan ile ülkenin bel- ki de en çok tartışılan başbakanı ol- du. Ancak şunu vurgulamak gere- kir ki, Türkiye'de girişimcilik ruhu- nu da ilk canlandıran kişi olma sı- fatı yine özal'a ait. Dolayısıyla Na- isbitt ile bu kadar yakından ilgilen- mesine şaşırmamak gerekir. Ancak, 'gelecek' yüzyıllardan beri herkesin ilgisini çeken bir ko- nu değîl mi? İçinde bulunduğumuz 'an' bize daima 'ya sonra' sorusu- nu sorduruyor. Yaşamlar daima geleceğe ilişkin varsayımlar üzeri- ne şekillendirilmeye çalışılıyor. Eği- tim, evlilik, iş yaşamına, şirket ve hatta ülke politikalanna kadar her §e y- Ustelik, içinde bulunduğumuz küreselleşme sürecinde, giderek artan rekabet ıle birlikte, 'gelecek' Geleceği Okumak ve Girişimcilik ile ilgili en ufak bir bilgi kınntısı bi- le inanılmaz önemli hale gelebiliyor. Bugün hem Türkiye'de hem de tüm dünyadaÇin'in inanılmaz yük- selişi kaygıyla izlenirken, başta tekstil olmak üzere birçok şirket kapısına kilit vunma noktasına ge- lirken yeni arayışlann odaklandığı temel nokta yine Geleceği nasıl öngörebiliriz" sorusu oluyor. Gelelim Naisbitt'in tesprtlerine... Ünlü fü- türist "bundan son- raki en önemli şeyin devrimlerin evrimleş- mesi" olacağını dü- şünüyor. Naisbitt, içinde bulunduğu- muz süreçte devrim- leşen ya da dünyayı şekillendirecek olgu- lan şöyle sıralıyor: Küreselleşme, Çin, Avrupa Birliği, ABD (imparatorluğu!), internet, enfor- masyon teknolojileri, nanotekno- loji ve biyoteknolojı. Bundan sonra uzun bir dönem, hatta süre vermek gerekirse bu yüzyılın yansını devrimlerin evrim- leşmesine aytracak. Örneğin inter- netten daha nasıl yenilikler çıkartı- labilecek? Nanoteknolojide, biyo- teknolojide henüz gerçek potansi- yellenn çok çok azı gerçekleştırile- bilmış durumda. Dolayısıyla bu alanlar en geçerli alanlar olacak. Naisbitt'e göre, Avrupa'da ya- şanan da bir devrim. Avrupa Birli- ği'nin kurulmasıyla ülkeler birbirle- rini öldürdükleri 700 yıllık bir sa- vaştan ortak bir ülküye geçtiler. Devrim tamam ama sıra evrimde. örneğin bugün AB'de müthiş bir kimlik bunalımı yaşanıyor, birlik bu- gün ne 'ne yaptığını biliyor' ne de 'ne yapması gerektiği- ni'. Ancak evrim süreci içinde AB bunu çözebi- lecek. Ünlü fütüriste göre, Çin'de de devrim süre- ci bitti. Çin evrimleşme içinde. Ve AB'nin aksine ekonomik reformlarda hızla yol aldığı için belki de ABD hegemonyası karşısına dikilebilecek en büyük güç Çin olabi- lir. Naisbitt'in konuşma- sında iş dünyasını ve şirketleri ya- kından ilgilendiren önemli bir unsur da 4 büyük küresel eğilimin oldu- ğunu söylemesi: 1-Gerçekçilik: Teknolojinin ge- lişmesiyle neyin gerçek neyin sah- te olduğunu anlamak giderek zor- laşıyor. örneğin dijital fotoğrafta resmin üzerinde oynana'ak sahte hale getirilebilir. Aynı şey markalar için de geçerli. Markalaşmanın önemine dikkat çekiliyor ama mar- ka taklitçiliği de hızla yayılıyor. An- cak, manipülasyonun, simülasyo- nun olduğu bir dünyada gerçekçi- lik çok daha önem kazanıyor. 2-Tasanm: Tasanm yüksek tek- nolojiye insani boyut kattığı için önemli. Artık ürünler teknolojik farklılıklanndan çok tasanmlan ile alıcı buluyoriar. 3-Kendi kendini organize etmek. 4-Kurumsal ve sosyal sorumlu- luk: Eskiden şirketterden beklenen tek sorumluluk kâr etmesi iken, inanılmaz bir hızla sosyal sorumlu- luk da önem kazanıyor. Ürünün alı- cı bulmasında o şirketin sorumlu- luklan da etkin rol alıyor. Küresel ekonominin giderek da- ha etkin hale geldiği günümüzde Naisbitt'in ve benzer fütüristlerin görüşlerini dikkate almak da önem kazanıyor. Geçen hafta Istanbul, önemli bir toplantıya daha ev sa- hipliği yaptı. 3 gün süren OECD Bakanlar konferansının konusu "Gihşimciliğin ve Yenilikçi KO- Bl'lerin Küresel Ekonomıde Teşvik Edilmesi" idi. Türkiye'de ginşimci- lik ruhu güçlü ancak gerek ülke risklerinden, gerekse yeterli des- tek ve teşvik mekanizmalan olma- masından dolayı insanlann hare- ket kabiliyeti atıl. Canlandıncı, yol gösterici haritalara gereksinimleri var. Ve bu haritalann da sağduyulu ve geleceği ilişkin vizyon sahibi hükümetler tarafından konması gerekiyor...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle