Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 KASIM 2004 PERŞEMBE
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Irstanbul K 5 Sinop 8 Adana Y 14
Edirne PB
Kocaelı K
_4 Samsun
6 Trabzon
Y
Y 10
Çanakkale PB 8 Giresun Y 11
limir B 8 Ankara K 0
IManisa B
Aydın B
_8 Eskişehır
9 Konya
K -2
Denizli _6 Sıvas
Zonguldak K 4 Antalya Y 17 Kars
Mersın
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
Y
Y
Y
Y
Y
K
K
17
7
8
4
4
2
4
K 0
Butjn bolgelenmız parçalı
çok bulutlu, Marmara'nın ba-
tısj ve Kuzey Ege kıyıtan dı-
şınoa kalan tum yurt yagtşlı
geçecek Yağışlar yer yer et- HelSİnkl
DIS MERKEZLER
K 5 Berlin B 3 Moskova PB-12
kjlı olmak üzere Marmara'nın S t o c k h o l m
doğusu, Batı Karademz Orta . .
ve Doğu Karadenız ın pç ke-
L o n a r a
_K 5 Budapeşte B 3
K 6 Madrıd
PB 9 Vıyana B 1
Sofya
sımlen, Iç Anadolu, !ç Ege ıle Amsterdam B 4
Doğu Anadolu'nun kuzey ve Brüksel B 4
doğusuıda karla kanşık yağ- p
mur ve kar, yağış alan dığer
a
" —
yerierde yagmuf yer yer sa- Bonn B 0 Atina
Belgrad PB 6
K
PB 5 Roma
ğanak yağış şeklmdedacak M ü n i h B 4 Zünh B 6 Şam
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahıre
B
K
Y
B
Y
PB
B
13
5
7
10
9
-3
22
Y 15
Taşkent
Tahran
OAçık Parçalı bulutlu Sısl- , Bulutlu ^ Çok bulutlu • I Yağmurtu , Gok guaıltülü
C r U N C E L CÜIVEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
24 Kasım öğretmenler Günü nedeniyle ya-
yımlanan kimi anketler, bu mesleğe gönül ve-
ren milyonlann yüzde 42'sinin ancak ikinci bir
işle yaşayabildiklerini gösteriyor.
Istanbul'da bir para babasının oğlunun bir
gecede harcadığı para, 500 milyon lirayla bir
çjiysi alan bir öğretmenin bütçesi sarsılıyor.
Işsizlik, yoksulluk... Sürekli yakınılan sorun-
lar. Bir anma günü, öğretmenlerin maaşlannın
yetersizliğini anımsatıyor.
Kime anımsatıyor? Hükümete mi? Ana mu-
halefete mi? Medyaya mı? Kime?
Işsiz, çaresiz, işsizliğin derdine düşmüş.
Yoksul, yoksulluğun. öğretmenler ise ikinci bir
iş aramanın peşinde. Çiftçi, köylü ne hallerde-
dir, soran yok.
2001 ve 2004 yıllarında yapılan iki araştırma-
ya göre yoksullann başkentteki durumunu gör-
mek ister misiniz, öyleyse buyurun:
Yoksulluk yardımı alanların yüzde 77'sini ka-
dınlar oluşturuyor. Yoksullann yüzde 97'si ilko-
kuldan geçmiş. Yüzde 95'i gecekondularda
tapusuz ya da akraba evlerinde oturuyor. Yüz-
de 86'sı işsiz, çalışan yüzde 14'lük dilimin yüz-
de 97'si de geçici işçi. Ellerindeki gelirin nere-
deyse tamamı gıdaya gidiyor. İş bulabilenlerin
yüzde 97'si sosyal güvencesi olmayan geçici
işçi olarak çalışıyor.
Bu rakamlar çıplak işsizi, çıplak yoksulu, ya-
rı çıplak öğretmeni yansıtıyor.
Kimi zaman, o da yeri geldiğinde hükümet,
başta başbakanları; işsizliğe, yoksulluğa, ya-
şam sıkıntısı içinde bunalan meslek grupları-
na gerekli olanakları sağlamaya çalıştıklannı
söylemekle yetiniyorlar.
Eğer bütçe elverse bugüne değin -ne yaptı-
larsa- yaptıklarının çok daha fazlasını yapa-
caklannı mazeret karışığı vaat olarak söyle-
meyi de marifet biliyorlar.
• • •
Hükümet olmak, sorunlara çare bulmaktır
demeye kalkarsanız; başta başbakanları, dört
bir ağızdan kesenin ağzını açalım da ülkenin
geleceğini tehlikeye mi atalım, enflasyonu mu
körükleyelim demeye başlıyorlar.
Medyadaki yalaka ekranlann koroya katıl-
masıyla işsiz, yoksul, öğretmenin sesi duyul-
maz hale geliyor.
Onların başlıca derdi, fırsat buldular mı ön-
celikle kurumları, kuralları kendilerine benzet-
mek. örnek mi? Başbakanlık Insan Hakları Da-
nışma Kurulu'nda bir süre önce azınlık konu-
sunda kimi sorunsal tartışmalar çıktı.
Başbakan Beyefendi dediler ki; kendilerine
bağlı bir kurul, tartışmalara sahne olamaz.
Emir buyurdu: Üyeleri derhal baştan aşağı
değiştirile!
Beklenti neydi? Üyeleri değiştirilen kurul,
Türkiye gerçeklerini göz önündetutarak insan
haklanyla ilgili adam gibi raporiar düzenleye-
cek düzeye getirilecek!
Kafa değişmez, değişmiyor. Adam gibi ra-
poriar yazacak adamlar diye, medyadan fikir
açısından AKP'ye yalaka ve AKP siyasetleri-
ne yakın görünen kimler varsa, profesörler ve-
saire, kurula üye atandı.
Yeni üyeler arasında sosyal demokrat tek bir
isim yok!
• • •
Kurul yeniden bu özde oluşturulurken ka-
muoyunun gür sesiyle tanıdığı 1. Ordu Komu-
tanı Orgeneral Hurşit Tolon, Emekli Subay ve
Eşleri Yardımlaşma Derneği'nin kuruluş yıldö-
nümünde yaptığı konuşmada "Türkiye'ye fa-
zilet dersi vermek üzere Avrupa'dan gelen söz-
de insan haklan savunuculannın geceye katıl-
malannı çok istediğini" söyledikten sonra, "6u-
radakişehit analannın insan hakkı yok mu?" di-
ye soruyor.
Orgeneral Tolon, insan haklarını da tarif edi-
yor: "Herkesin hakkı Türk vatandaşı kadardır.
O hak da anayasayla, Atatürk'ün anlamlı ifa-
desiyle 'Ne mutlu Türk'üm diyene' diyenlerin
eşit haklandır."
Avrupalının bu sorulara kulakları sağır.
Tolon'un dile getirdiği tanıma, AKP eğilimli
kurulun kulaklan ne kadar açık, göreceğiz!
Sulara bir karanfil bıraktım;
bir karanfil toprağa;
iç geçirmeden;
bağırmadan
ağlamadan
bir karanfil de
yarmlara bıraktım
aldın mı?...
Ölümünün 1. yılında
Karikatürist, Mali Müşavir
CEM KENAN ÖNGÜ'yü
özlem ve sevgiyle anıyoruz.
AİLESİ
Sürücü belgemi kaybettim. Hükümsüzdür.
ÖMER GÜNEY
Olivetti CRF 2608-T marka 00020537
sicil nolu Y. Kasa ruhsatımı kaybettim.
Hükümsüzdür. Merter VD. - 252 004 0848
ALİÇITAK
AKP Pelitözü Belde Başkanı Derin'in eroin sattığı içinAlmanya'da hapis yattığı belirlendi
Başkaıı sabıkak çıktı
OSMAN ÇUTSAY
DARMSTADT - Al-
manya'da uyuşturucu ti-
careti yapmaktan yargı-
lanarak hapis cezası
alan bir Türk'ün,
AKP'de "belde başka-
nı" olarak görev yaptı-
ğı ortaya çıktı.
Ordu'nun Aybastı il-
çesine bağlı Pelitözü
beldesinin AKP'li baş-
kanı Aydın Derin, eroin
satarken yakalandığı
için 1996 yılında yargı-
landığı Darmstadt Eya-
let Mahkemesi tarafın-
dan suçlu bulunarak 2
yıl 9 ay hapis cezasına
çarptınldı. Derin'in. ce-
zasını çektikten sonra yi-
ne bu tür işlere bulaştığı
ve polis tarafından aran-
dığı, ancak Alman poli-
sinin elinden son anda
kurtularak "kapağı
Türkiye'ye atmayı ba-
şardığı" ileri sürüldü.
Derin, hakkmda verilen
Darmstadt Eyalet Mah-
kemesi'nin "18 Js
11.672/95" sayıhve 15
2.1996 tarihinde yürür-
lüğe giren karanyla "ya-
sak olduğu halde grup
halinde az olmayan
miktarda eroin ticare-
ti yapmaktan" suçlu
bulundu. Denn'le birlik-
te yargılanan bir arkada-
şı ise silah da taşıdığı
için 5 yıla mahkûm oldu.
BHgller gönderlldl
Almanya'da polis tara-
findan arandığı öğrenilen
Derin hakkındaki bilgi-
lerin Türkiye ve Aybas-
tı'daki ilgili birimlere
gönderildiği. ancak bu
bilgilerin hasıraltı edildi-
ği öne sürülüyor.Bu ara-'
da önceki yıllarda bir ga-
zeteci tarafından yapılan
araştırmalarda Derin
hakkında bir bilgi edini-
lememiş olması da dik-
kat çekti. Alman makam-
lannın Derin'le ilgili bil-
gileri Türkiye'deki ilgili
mercilere ilettiği, ancak
Derin' in geçmişi hakkın-
da sorular soran gazete-
ciye bu konuda bir bilgi
veremedikleri öğrenildi.
Aydın Derin'in geçmi-
şiyle ilgili ihbarlann
AKP üst yönetimine de
ulaştığı öne sürülüyor.
DERİN: COCUNACAK BİR SEYİM YOK
ERDOĞAN ERİŞEN
ORDU - AKP'nin Pelitözü belde
başkanı Aydın Derin, Almanya'da
uyuşturucu ticareti yaptığı ve 2.5 yıl
ceza aldığı iddiasıyla ilgili olarak
"Gocunacak bir şeyim yok. Hak-
kımda yazılacak her şey benim rek-
lamım olur" diye konuştu.
Türkiye'ye döndükten ve 2003 yılı
sonunda Ordu'nun Aybastı ilçesine
bağlı Pelitözü beldesinde AKP belde
başkanlığına atandıktan sonra Derin
hakkındaAybastı Savcıhğı'na Alman-
ya'daki yakınlan tarafından uyuşturu-
cu kuryeliği yaptığı, Hizbullah üyesi
olduğu ve bu örgüt tarafından pasa-
portu olmamasına rağmen Türkiye'ye
sokulduğu yönünde şikâyet yapıldığı
da öğrenildi. AKPAybastı tlçe Başka-
nı Salih Çelebi, Aydın Derin'in mü-
tevazı bir kişiliğe sahip olduğunu be-
lirterek "Arkadaşımız böyle bir suç
işlemiş olsaydı belde başkanı ola-
mazdı. Çünkü belde başkanı olarak
atandıktan sonra jandarmaya ev-
raklan verildi. Sicilinde bir şey ol-
saydı orada çıkardı. Zaten böyle bir
suçu olsa değil belde başkanı olma-
yı, partiye üye bile yapmazdık" de-
di. Uyuşturucu ticareti suçundan Al-
manya'da 2.5 yıl hapis cezasına çarp-
tınlan Aydın Derin ise olayı doğrula-
dı. Halen Aybastı'nın Pelitözü belde-
sinde hayvancılıkla uğraşmakta olan
Derin, uyuşturucu ticareti yapmadı-
ğını ancak diğer iki arkadaşıyla olan
ilişkisi nedeniyle kendisinin de bu işi
yaptığı iddiasıyla hakkında karar ve-
rildiğini söyledi.
'Seyahat belgeslyle glrdlm'
Hizbullah örgütü ıle ilgisinin olma-
dığını ifade eden Aydın Derin, ailevi
sebepler nedeniyle Türkiye'ye konso-
losluktan aldığı seyahat belgesiyle
girdiğini kaydederek şunlan söyledi:
"Benim AKP belde başkanı ol-
mam nedeniyle bu eski olay günde-
me getiriliyor. Ben suçsuzdum ama
ceza aldım. Cezamı çektim. Daha
önceAlmanya'daki kayınlanm hak-
kımda 'Uyuşturucu kuryeliği yapı-
yor, Hizbullah üyesi' diye Aybastı
Cumhuriyet Savcıhğı'na mektup
göndermişlerdi, araştırma yapüdı
bir şey çıkmadı. Benimle uğraşa-
caklanna Pelitözü'nde bir sürü fa-
ili meçhul cinayet var, onlatia uğraş-
sınlar. Gocunacak şeyim yok. Hak-
kımda yazılacak iyi olsun, kötü ol-
sun her şey benim reklamım olur."
Hükümlüye 'kuşkulu' erteleme
Sıvas davası hükümlülerinden 14'ünün cezalannın infazını erteleyenAnkara ll.Ağır
Ceza Mahkemesi, bu karannı TCY'deki düzenlemelerden 'doğan şüphe'ye dayandırdı
İLHAN TAŞCI
ANKARA - Sıvas davası hü-
kümlülerinden 14'ünün ceza in-
fazının ertelenme karannın
"şüphe" üzerine ahndığı ortaya
çıktı. Ankara 11. Ağır Ceza Mah-
kemesi, infazlann ertelenmesine
yeni TCY'deki düzenlemelerin
"araştırma, tartışma ve yo-
rum" gerektirdiğini belirtti ve bu
nedenle "doğan şüphe" üzerine
karan oybirliğiyle aldı. Müdahil
avukat Şenal Sarıhan. mahke-
menin "doğdu" dediği şüpheyi
gidermek yerine hükümlülerin
infazlannı durdurma yolunu ter-
cih etmesini eleştirdi.
TCY'nin Resmi Gazete'de ya-
yımlanmasının ardından yerel
mahkemeler, hükümlülerin mah-
kûm olduğu suçtaki indirimleri
dikkate alarak bu kişilerin infazı-
nı erteleme kararlan verdiler.
Farklı' uygulama
Ancak kapatılan Ankara DGM
yerine oluşturulan 11. Ağır Ceza
Mahkemesi "farkh" bir uygula-
maya gitti. Sıvas katliammdan 7
yıl 6 ay hapis cezasına mahkûm
olan Bünyamin Eliş mahkemeye
başvurarak,TCY'deki düzenleme
uyannca infazının ertelenmesini
istedi. Mahkeme, Türk Ceza Ya-
sası'nın 146/3. fıkrasında düzen-
lenen "Cumhuriyeti ortadan
kaldırma suçuna" katılmaktan
hüküm giyen Eliş'in infazının er-
telenmesine oybirliğiyle karar
verdi. Kararda şöyle denildi:
"TCY'nin 146/3 maddesin-
den hüküm giydiği, 1 Nisan
2005'te yürürlüğe girecek yeni
TCY'de'l46/3 maddesinin doğ-
rudan bir karşıhğının bulun-
madığı,hükümlünün mahkûm
olduğu eyleminin yeni ceza ya-
sasının maddelerinden birinde
karşıhğının olup olmadığı, kar-
şılığı var ise bunun daha mı le-
he yoksa daha mı aleyhe bir dü-
zenleme getirdiği hususlarınm
araştırma, tartışma ve yorum
Seferberlik başlıyor
Türkiye korsan
çoplugu oldu
I Baştarafı 1. Sayfada
lik öngörülüyor. Kültür ve Tu-
rizm BakanJığı'nın verilenne gö-
re, korsan yayınlarla mücadele
etmek için çıkanlan yasanın yü-
rürlüğe girdiği 12 Mart 2004'ten
bu yana, 68 ilde yapılan operas-
yonlarda toplam 1 milyon 48
adet korsan CD, 365 bin adet
VCD, 24 bın adet DVD, 35 bin
adet kitap, 220 adet video kaset
ve 23 bin adet de korsan teyp ka-
seti ele geçirildi. Kültür ve Tu-
rizm Bakanı Erkan Mumcu,
korsan faaliyetlerle etkin müca-
dele için fikri mülkiyet haklan
alanında kurumsal yapılanma
gerçekleştirmeyi planladıklannı
belirterek gelişmiş ülkelerinde
bu konuda kurumsal yapılanma-
lar oluşturulduğuna işaret etti.
Zilan, Okkan suikastının 'içeriden yardım almadan yapılmasının zor olduğunu' savundu
Suikastta
6
MIT-Eımıiyet gerflimi'
Bonı hattında hırsıdık
Barman'ın Kümeevler Mahallesi 26. Cadde yakınında bulunan
ve kullanılmayan bir çiftlikte petrol sızıntısının olduğu yönün-
de alınan ihbar üzerine olay yerine giden polis ve BOTAŞ ekip-
leri, hırsızlık olayıyla karşüaştı. BOTAŞ-Yumurtalık bonı hat-
tını delen hırsızlann, 100 metrelik boru hattı döşedikleri belir-
lendi. Yüzlerce metrelik alana yayılan petrolün üstü kumlar-
la örtüldü. Polis bölgede yaşayan 6 kişiyi gözaltına aldı. (AA)
gerektirdiği, yeni düzenleme-
nin hükümlünün mahkûmiye-
tine konu cezayı ağırlaştırması
dunımunda aleyhe düzenleme-
nin geçmişe uygulanamalacağı
lehe bir düzenleme halinde ise
bunun hemen uygulanacağı,bu
durumda ortada şüpheli bir
durum oluştuğu, oluşan şüphe-
li durumu hükümlü lehine yo-
rnmlayarak cezasının büyük
bir kısmının infaz olunduğu da
görülmekle. lehe bir uygulama
halinde hükmün infazının de-
vamının hükümlünün mağdu-
riyetine neden olabileceği so-
nuç ve kanaatine v arıldığından,
infazının ertelenmesine oybirli-
ğiyle karar verildi."
Sanhan, yeni yasada 146/3.
maddenin kaldınldığını, bu kap-
samdaki fiillerin 146/1. madde
içinde değerlendirildiğini belirte-
rek "Bu kişilerin normal ceza-
lannın infazını sürdürmeleri
gerekirdi. Kuşku yaratacak bir
durum söz konusu değildir. Bu
kişiler ayrıca feri fail durumun-
dalar.Yeni yasada bu durum da
düzenlenmiş bulunuyor" dedi.
Sanhan ve Yargıtay çevreleri,
"Şüphe ile ilgili durumu esas
olarak tartışacak olan mahke-
medir. Mahkeme, bu görevi
yapmak yerine sanıklan bırak-
ma yolunu tercih etmişrir. Bu y-
ol bugüne kadar uygulanma-
mıştır" göriişünü dile getirdiler.
Sanhan, kararlara itiraz edecekle-
rini bildirdi.
"Şüpheli" durum nedeniyle
infazlan ertelenen hükümlüler
şunlar: Yalçın Kepenek. tlhami
Çalışkan. Metin Asamaka, Ali
Teke, Metin Yokuş, Temel Toy,
Bülen Karayiğit, Ferhat Özgen-
türk, Gazi Tufan, Yusuf Ziya
Eliş, Ünal Berka, Ahmet Kaş-
kaya ve HajTettin Gül.
DIYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) -
Anayasal düzeni silah zoruyla yıkmak suçla-
masıyla Diyarbakır'da yargılanan, Hizbullah
tetikçilerinden Gaffar Okkan suikastı sanı-
ğı Mehmet Fidancı'nın avukah Sıdkı Zilan,
eylemin Hizbullah Ilim kanadını koruyan,
kullanan kesimler ve MÎT ile emniyet arasın-
daki gerilimle bağlantılı olduğunu ima etti.
Zilan, "Bu suikastın içeriden yardım alın-
madan gerçekleştirilmesi zordur" dedi.
Mahkemeye yazılı savunma veren Sıdkı Zi-
lan, sonuçlanma aşamasına gelen davada
mahkemeye yaptığı son savunmada çarpıcı
iddialar ortaya attı. Zilan, Fidancı hakkında
hazırlanan iddianamenin, diğer tüm Hizbul-
lah tlim grubu iddianamelerinde olduğu gibi
eksik, yetersiz ve olaya ışık tutmaktan uzak
olduğunu iddia etti.
'Beykoz operasyonu arayı açtı'
Araştırmacılann tümünün Hizbullah Ilim
grubunun korunduğu ve kollandığı hususun-
da hemfıkir olduğunu belirten Zilan, PKK ile
savaşmayı reddeden Hizbullah Menzil grubu-
nun bir çırpıda bertaraf edilmesinin de dü-
şündürücü olduğunu vurguladı. "Gaffar Ok-
kan suikastının, içeriden yardım almadan
gerçekleştirilmesi zor bir olay" olduğuna
dikkat çeken Zilan, savunmasında şunlan
yazdı: "MİT'in Hizbullah tlim grubu hak-
kında detaylı bilgi sahibi olduğu, fakat bu
bilgileri emniyet ile paylaşmadığı, kamu-
oyunun baskısı nedeniyle emniyetin büyük
çabalar sonucu Beykoz operasyonunu ger-
çekleştirdiğini bilmekteyiz. Operasyon ne-
deniyle V1İT ile emniyetin arasının açıldı-
ğı iddialan ortaya atıİmıştır. Bir süre son-
ra Tantan'ın görevden alınması ve Ok-
kan'ın da öldürülmesi gayet manidardır."
G U N D E M !\aSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
ber AB merdiveninde "biryüksel" olarak algılana-
cak. Türkiye'nin lehine görünmeyen konuların bi-
le, yerli- yabancı özel yorumcularla ne kadar ya-
rarımıza olduğu ayrıntılarıyla işlenecek.
2004 yılı içinde aradaki bazı küçük bayramları
bir kenara koyarsak, tam 3 kez AB'ye girdik.
24 Nisan'daki Kıbrıs referandumu şu başlıkla
kutlanmıştı:
"AB kapısı adadan aralandı."
6 Ekim'deki Türkiye raporlan daha çıkmadan
müjdelendi:
"Bu iş tamam, müzakere tarihinin ucu görün-
dü..."
Şimdi sıra 17 Aralık'ta... Başta da vurguladığı-
mız gibi sonuç bize göre zaten belli de, tek sorun
o tarihe kadar beklemek! Buna can dayanmaz...
Bu gürültü perdesini araladığımızda dikkatimi-
zi çekenleri paylaşalım...
Gelinen noktada AB'nin ciddi bir Türkiye soru-
nu var! AB, ABD'nin attığı adımlardan Rusya-Çin
cephesindeki gelişmelere kadar dünyada olup bi-
tenleri de dikkate alarak sağlam bir Türkiye poli-
tikası oluşturması gerektiğini anlamış görünüyor.
Yıne de emin değiliz... Zira AB, Türkiye'nin ka-
yıtsız şartsız kendisine konuşlanmasının verdiği
hazla ve gazla hamamda türkü söyler gibi görüş
oluşturuyordu. Türkiye'nin durumunun ve seçe-
neklerinin kapıya dayanmasıyla birlikte AB'nin
kendi içindeki tartışma önemli hale geldi. Burada
dikkatimizi çeken durum şu:
AB, Türkiye'yi şu aşamadaTürkiye'siztartışıyor!
Yani tamamen içindeki dengelere dayalı olarak
ve sadece kendi çıkarlarını masanın üzerine ko-
yarak...
Çarpık bir durum...
En güçlü an
Iktidarda eşiyle birlikte bütün protokollerde
yer alabilecek bir özgüvenle AB ülkelerine giden
politikacılar varken AB gazetelerindeki Türkiye
imajı çarşaflı kadındı.
Şimdi iktidarda eşinin görünümünün AB üyeli-
ğine olumlu katkı yapmayacağını düşünerek Av-
rupa gezilerini tek başına yapan bir başbakan var
ama, AB gazeteleri Türkiye'nin imajı degişiyor de-
yip, Avrupalı görünümlü Türk kadınlarının fotoğ-
rafını yayımlıyor...
Neden?
AB, Türkiye'yi Türkiye'siz tartıştığı için!
Kıbrıs konusunun Türkiye'nin önünde bir engel
oluşturma olasıhğı kalmadı. Türkiye verebileceği
ne varsa verdi. AB katında sıra Rum kesiminde.
Rumların 17 Aralık'ta AB'nin genel eğilimine ters
düşecek bir adım atma olasıhğı var mı?
Var ama, bu olasılığın azaltılması için bazı ça-
lışmalar da yapılmıyor değil... örneğin son dö-
nemde kimi EOKA'cılann demeçleri akla bir dizi
soru işaretini getiriyor!
Yıllardır Yunanistan'ı şımarık çocuğu olarak kul-
lanan AB, 17 Aralık'ta sürpriz bir şımank çocuk
istemiyor. Isterse zaten şımartacaklarının sayısı
da arttı.
AKP iktidannın 17 Aralık ve sonrasına bakışı
için çok değişik senaryolar var. Içerideki tartışma-
ların özünü şu soru oluşturuyor:
- 5 yıllık iktidar diliminde kendimizi en güçlü
hissedeceğimiz an ne zamandır?
Bu zamanı saptadıkları an erken seçim görü-
nüyor.
Bu zaman ne zaman?
a- AB'den müzakere tarihi alındıktan hemen
sonra.
b- AB'den müzakere tarihi alıp ilk ürünleri gör-
dükten sonra.
c- AB ile masaya oturup, ne olacağını görüp,
işi yokuşa sürerlerse rest çektikten sonra.
d- Bütün inişli çıkışlı süreci kullanıp iktidann 5.
yılında, 2007'de Erdoğan ı Köşk'e çıkardıktan
sonra.
e- Hiçbiri!
Doğru şıkkı Brüksel, Ankara değil, halen sorun-
larının çoğu çözülmemiş Anadolu belirleyecek.
ankcum a cumhuriyetcom.tr
Cem Yılmaz şirket kurdu
• ANKARA (ANKA) - Halen gösterimde
olan Gora filmiyle bugünlerde adından
sıkça söz ettiren Cem Yılmaz, reklam
dünyasının vergi rekortmeni işadamlanndan
Ali Adnan Taran'la ortak şirket kurdu.
Istanbul'da kurulan "Beyin Reklam ve
Beyinsel Faaliyetler AŞ"nin sermayesi
100 milyar lira düzeyinde. Şirkette
Cem Yıhnaz 49. Ali Adnan Taran
48 milyar liralık pay aldı. Şirketin,
reklamcılığın yanı sıra uydu kanallan
kiralayarak yayın yapacağı belirtildi.
Bir kişiye 438 milyar
• ANKARA (AA) - Şans Topu'nun bu
haftaki çekilişinde 5+1 bilen 1 kişi 438
milyar 722 milyon 350 bin lira ikramiye
kazandı. Şanslı numaralann 2, 11, 20, 23,
24+10 olarak belirlendiği çekilişte.
5 bilenler 1 milyar 260 milyon 650'şer
bin, 4+1 bilenler 119 milyon 100'er bin,
4 bilenler 9 milyon 250'şer bin, 3+1
bilenler 6 milyon 150'şerbin, 3 bilenler
1 milyon 400'er bin, 2+1 bilenler 1 milyon
950'şerbin, 1+1 bilenler l'er milyon
lira ikramiye kazandılar.
AÇIKLAMA
I Alfamed Tıbbi Görüntüleme Teşhis ve Tıp
Laboratuvarlan Merkezi Limited Şirketi,
gazetemizin önceki günkü sayısında yer
alan "MEB'den ihale yasağı" başlıklı
habere ilişkin bir açıklama yaptı. Şirket,
haberde geçen, "Alfamed Tıbbi
Laboratuvar ve Sanayi Cihazlan Limited
Şirketi" ile isim benzerliği olduğunu ancak
hiçbir bağının bulunmadığını bildirdi.