19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 KASIM 2004 PERŞEMBE HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Irstanbul K 5 Sinop 8 Adana Y 14 Edirne PB Kocaelı K _4 Samsun 6 Trabzon Y Y 10 Çanakkale PB 8 Giresun Y 11 limir B 8 Ankara K 0 IManisa B Aydın B _8 Eskişehır 9 Konya K -2 Denizli _6 Sıvas Zonguldak K 4 Antalya Y 17 Kars Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Y Y Y Y Y K K 17 7 8 4 4 2 4 K 0 Butjn bolgelenmız parçalı çok bulutlu, Marmara'nın ba- tısj ve Kuzey Ege kıyıtan dı- şınoa kalan tum yurt yagtşlı geçecek Yağışlar yer yer et- HelSİnkl DIS MERKEZLER K 5 Berlin B 3 Moskova PB-12 kjlı olmak üzere Marmara'nın S t o c k h o l m doğusu, Batı Karademz Orta . . ve Doğu Karadenız ın pç ke- L o n a r a _K 5 Budapeşte B 3 K 6 Madrıd PB 9 Vıyana B 1 Sofya sımlen, Iç Anadolu, !ç Ege ıle Amsterdam B 4 Doğu Anadolu'nun kuzey ve Brüksel B 4 doğusuıda karla kanşık yağ- p mur ve kar, yağış alan dığer a " — yerierde yagmuf yer yer sa- Bonn B 0 Atina Belgrad PB 6 K PB 5 Roma ğanak yağış şeklmdedacak M ü n i h B 4 Zünh B 6 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre B K Y B Y PB B 13 5 7 10 9 -3 22 Y 15 Taşkent Tahran OAçık Parçalı bulutlu Sısl- , Bulutlu ^ Çok bulutlu • I Yağmurtu , Gok guaıltülü C r U N C E L CÜIVEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada 24 Kasım öğretmenler Günü nedeniyle ya- yımlanan kimi anketler, bu mesleğe gönül ve- ren milyonlann yüzde 42'sinin ancak ikinci bir işle yaşayabildiklerini gösteriyor. Istanbul'da bir para babasının oğlunun bir gecede harcadığı para, 500 milyon lirayla bir çjiysi alan bir öğretmenin bütçesi sarsılıyor. Işsizlik, yoksulluk... Sürekli yakınılan sorun- lar. Bir anma günü, öğretmenlerin maaşlannın yetersizliğini anımsatıyor. Kime anımsatıyor? Hükümete mi? Ana mu- halefete mi? Medyaya mı? Kime? Işsiz, çaresiz, işsizliğin derdine düşmüş. Yoksul, yoksulluğun. öğretmenler ise ikinci bir iş aramanın peşinde. Çiftçi, köylü ne hallerde- dir, soran yok. 2001 ve 2004 yıllarında yapılan iki araştırma- ya göre yoksullann başkentteki durumunu gör- mek ister misiniz, öyleyse buyurun: Yoksulluk yardımı alanların yüzde 77'sini ka- dınlar oluşturuyor. Yoksullann yüzde 97'si ilko- kuldan geçmiş. Yüzde 95'i gecekondularda tapusuz ya da akraba evlerinde oturuyor. Yüz- de 86'sı işsiz, çalışan yüzde 14'lük dilimin yüz- de 97'si de geçici işçi. Ellerindeki gelirin nere- deyse tamamı gıdaya gidiyor. İş bulabilenlerin yüzde 97'si sosyal güvencesi olmayan geçici işçi olarak çalışıyor. Bu rakamlar çıplak işsizi, çıplak yoksulu, ya- rı çıplak öğretmeni yansıtıyor. Kimi zaman, o da yeri geldiğinde hükümet, başta başbakanları; işsizliğe, yoksulluğa, ya- şam sıkıntısı içinde bunalan meslek grupları- na gerekli olanakları sağlamaya çalıştıklannı söylemekle yetiniyorlar. Eğer bütçe elverse bugüne değin -ne yaptı- larsa- yaptıklarının çok daha fazlasını yapa- caklannı mazeret karışığı vaat olarak söyle- meyi de marifet biliyorlar. • • • Hükümet olmak, sorunlara çare bulmaktır demeye kalkarsanız; başta başbakanları, dört bir ağızdan kesenin ağzını açalım da ülkenin geleceğini tehlikeye mi atalım, enflasyonu mu körükleyelim demeye başlıyorlar. Medyadaki yalaka ekranlann koroya katıl- masıyla işsiz, yoksul, öğretmenin sesi duyul- maz hale geliyor. Onların başlıca derdi, fırsat buldular mı ön- celikle kurumları, kuralları kendilerine benzet- mek. örnek mi? Başbakanlık Insan Hakları Da- nışma Kurulu'nda bir süre önce azınlık konu- sunda kimi sorunsal tartışmalar çıktı. Başbakan Beyefendi dediler ki; kendilerine bağlı bir kurul, tartışmalara sahne olamaz. Emir buyurdu: Üyeleri derhal baştan aşağı değiştirile! Beklenti neydi? Üyeleri değiştirilen kurul, Türkiye gerçeklerini göz önündetutarak insan haklanyla ilgili adam gibi raporiar düzenleye- cek düzeye getirilecek! Kafa değişmez, değişmiyor. Adam gibi ra- poriar yazacak adamlar diye, medyadan fikir açısından AKP'ye yalaka ve AKP siyasetleri- ne yakın görünen kimler varsa, profesörler ve- saire, kurula üye atandı. Yeni üyeler arasında sosyal demokrat tek bir isim yok! • • • Kurul yeniden bu özde oluşturulurken ka- muoyunun gür sesiyle tanıdığı 1. Ordu Komu- tanı Orgeneral Hurşit Tolon, Emekli Subay ve Eşleri Yardımlaşma Derneği'nin kuruluş yıldö- nümünde yaptığı konuşmada "Türkiye'ye fa- zilet dersi vermek üzere Avrupa'dan gelen söz- de insan haklan savunuculannın geceye katıl- malannı çok istediğini" söyledikten sonra, "6u- radakişehit analannın insan hakkı yok mu?" di- ye soruyor. Orgeneral Tolon, insan haklarını da tarif edi- yor: "Herkesin hakkı Türk vatandaşı kadardır. O hak da anayasayla, Atatürk'ün anlamlı ifa- desiyle 'Ne mutlu Türk'üm diyene' diyenlerin eşit haklandır." Avrupalının bu sorulara kulakları sağır. Tolon'un dile getirdiği tanıma, AKP eğilimli kurulun kulaklan ne kadar açık, göreceğiz! Sulara bir karanfil bıraktım; bir karanfil toprağa; iç geçirmeden; bağırmadan ağlamadan bir karanfil de yarmlara bıraktım aldın mı?... Ölümünün 1. yılında Karikatürist, Mali Müşavir CEM KENAN ÖNGÜ'yü özlem ve sevgiyle anıyoruz. AİLESİ Sürücü belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. ÖMER GÜNEY Olivetti CRF 2608-T marka 00020537 sicil nolu Y. Kasa ruhsatımı kaybettim. Hükümsüzdür. Merter VD. - 252 004 0848 ALİÇITAK AKP Pelitözü Belde Başkanı Derin'in eroin sattığı içinAlmanya'da hapis yattığı belirlendi Başkaıı sabıkak çıktı OSMAN ÇUTSAY DARMSTADT - Al- manya'da uyuşturucu ti- careti yapmaktan yargı- lanarak hapis cezası alan bir Türk'ün, AKP'de "belde başka- nı" olarak görev yaptı- ğı ortaya çıktı. Ordu'nun Aybastı il- çesine bağlı Pelitözü beldesinin AKP'li baş- kanı Aydın Derin, eroin satarken yakalandığı için 1996 yılında yargı- landığı Darmstadt Eya- let Mahkemesi tarafın- dan suçlu bulunarak 2 yıl 9 ay hapis cezasına çarptınldı. Derin'in. ce- zasını çektikten sonra yi- ne bu tür işlere bulaştığı ve polis tarafından aran- dığı, ancak Alman poli- sinin elinden son anda kurtularak "kapağı Türkiye'ye atmayı ba- şardığı" ileri sürüldü. Derin, hakkmda verilen Darmstadt Eyalet Mah- kemesi'nin "18 Js 11.672/95" sayıhve 15 2.1996 tarihinde yürür- lüğe giren karanyla "ya- sak olduğu halde grup halinde az olmayan miktarda eroin ticare- ti yapmaktan" suçlu bulundu. Denn'le birlik- te yargılanan bir arkada- şı ise silah da taşıdığı için 5 yıla mahkûm oldu. BHgller gönderlldl Almanya'da polis tara- findan arandığı öğrenilen Derin hakkındaki bilgi- lerin Türkiye ve Aybas- tı'daki ilgili birimlere gönderildiği. ancak bu bilgilerin hasıraltı edildi- ği öne sürülüyor.Bu ara-' da önceki yıllarda bir ga- zeteci tarafından yapılan araştırmalarda Derin hakkında bir bilgi edini- lememiş olması da dik- kat çekti. Alman makam- lannın Derin'le ilgili bil- gileri Türkiye'deki ilgili mercilere ilettiği, ancak Derin' in geçmişi hakkın- da sorular soran gazete- ciye bu konuda bir bilgi veremedikleri öğrenildi. Aydın Derin'in geçmi- şiyle ilgili ihbarlann AKP üst yönetimine de ulaştığı öne sürülüyor. DERİN: COCUNACAK BİR SEYİM YOK ERDOĞAN ERİŞEN ORDU - AKP'nin Pelitözü belde başkanı Aydın Derin, Almanya'da uyuşturucu ticareti yaptığı ve 2.5 yıl ceza aldığı iddiasıyla ilgili olarak "Gocunacak bir şeyim yok. Hak- kımda yazılacak her şey benim rek- lamım olur" diye konuştu. Türkiye'ye döndükten ve 2003 yılı sonunda Ordu'nun Aybastı ilçesine bağlı Pelitözü beldesinde AKP belde başkanlığına atandıktan sonra Derin hakkındaAybastı Savcıhğı'na Alman- ya'daki yakınlan tarafından uyuşturu- cu kuryeliği yaptığı, Hizbullah üyesi olduğu ve bu örgüt tarafından pasa- portu olmamasına rağmen Türkiye'ye sokulduğu yönünde şikâyet yapıldığı da öğrenildi. AKPAybastı tlçe Başka- nı Salih Çelebi, Aydın Derin'in mü- tevazı bir kişiliğe sahip olduğunu be- lirterek "Arkadaşımız böyle bir suç işlemiş olsaydı belde başkanı ola- mazdı. Çünkü belde başkanı olarak atandıktan sonra jandarmaya ev- raklan verildi. Sicilinde bir şey ol- saydı orada çıkardı. Zaten böyle bir suçu olsa değil belde başkanı olma- yı, partiye üye bile yapmazdık" de- di. Uyuşturucu ticareti suçundan Al- manya'da 2.5 yıl hapis cezasına çarp- tınlan Aydın Derin ise olayı doğrula- dı. Halen Aybastı'nın Pelitözü belde- sinde hayvancılıkla uğraşmakta olan Derin, uyuşturucu ticareti yapmadı- ğını ancak diğer iki arkadaşıyla olan ilişkisi nedeniyle kendisinin de bu işi yaptığı iddiasıyla hakkında karar ve- rildiğini söyledi. 'Seyahat belgeslyle glrdlm' Hizbullah örgütü ıle ilgisinin olma- dığını ifade eden Aydın Derin, ailevi sebepler nedeniyle Türkiye'ye konso- losluktan aldığı seyahat belgesiyle girdiğini kaydederek şunlan söyledi: "Benim AKP belde başkanı ol- mam nedeniyle bu eski olay günde- me getiriliyor. Ben suçsuzdum ama ceza aldım. Cezamı çektim. Daha önceAlmanya'daki kayınlanm hak- kımda 'Uyuşturucu kuryeliği yapı- yor, Hizbullah üyesi' diye Aybastı Cumhuriyet Savcıhğı'na mektup göndermişlerdi, araştırma yapüdı bir şey çıkmadı. Benimle uğraşa- caklanna Pelitözü'nde bir sürü fa- ili meçhul cinayet var, onlatia uğraş- sınlar. Gocunacak şeyim yok. Hak- kımda yazılacak iyi olsun, kötü ol- sun her şey benim reklamım olur." Hükümlüye 'kuşkulu' erteleme Sıvas davası hükümlülerinden 14'ünün cezalannın infazını erteleyenAnkara ll.Ağır Ceza Mahkemesi, bu karannı TCY'deki düzenlemelerden 'doğan şüphe'ye dayandırdı İLHAN TAŞCI ANKARA - Sıvas davası hü- kümlülerinden 14'ünün ceza in- fazının ertelenme karannın "şüphe" üzerine ahndığı ortaya çıktı. Ankara 11. Ağır Ceza Mah- kemesi, infazlann ertelenmesine yeni TCY'deki düzenlemelerin "araştırma, tartışma ve yo- rum" gerektirdiğini belirtti ve bu nedenle "doğan şüphe" üzerine karan oybirliğiyle aldı. Müdahil avukat Şenal Sarıhan. mahke- menin "doğdu" dediği şüpheyi gidermek yerine hükümlülerin infazlannı durdurma yolunu ter- cih etmesini eleştirdi. TCY'nin Resmi Gazete'de ya- yımlanmasının ardından yerel mahkemeler, hükümlülerin mah- kûm olduğu suçtaki indirimleri dikkate alarak bu kişilerin infazı- nı erteleme kararlan verdiler. Farklı' uygulama Ancak kapatılan Ankara DGM yerine oluşturulan 11. Ağır Ceza Mahkemesi "farkh" bir uygula- maya gitti. Sıvas katliammdan 7 yıl 6 ay hapis cezasına mahkûm olan Bünyamin Eliş mahkemeye başvurarak,TCY'deki düzenleme uyannca infazının ertelenmesini istedi. Mahkeme, Türk Ceza Ya- sası'nın 146/3. fıkrasında düzen- lenen "Cumhuriyeti ortadan kaldırma suçuna" katılmaktan hüküm giyen Eliş'in infazının er- telenmesine oybirliğiyle karar verdi. Kararda şöyle denildi: "TCY'nin 146/3 maddesin- den hüküm giydiği, 1 Nisan 2005'te yürürlüğe girecek yeni TCY'de'l46/3 maddesinin doğ- rudan bir karşıhğının bulun- madığı,hükümlünün mahkûm olduğu eyleminin yeni ceza ya- sasının maddelerinden birinde karşıhğının olup olmadığı, kar- şılığı var ise bunun daha mı le- he yoksa daha mı aleyhe bir dü- zenleme getirdiği hususlarınm araştırma, tartışma ve yorum Seferberlik başlıyor Türkiye korsan çoplugu oldu I Baştarafı 1. Sayfada lik öngörülüyor. Kültür ve Tu- rizm BakanJığı'nın verilenne gö- re, korsan yayınlarla mücadele etmek için çıkanlan yasanın yü- rürlüğe girdiği 12 Mart 2004'ten bu yana, 68 ilde yapılan operas- yonlarda toplam 1 milyon 48 adet korsan CD, 365 bin adet VCD, 24 bın adet DVD, 35 bin adet kitap, 220 adet video kaset ve 23 bin adet de korsan teyp ka- seti ele geçirildi. Kültür ve Tu- rizm Bakanı Erkan Mumcu, korsan faaliyetlerle etkin müca- dele için fikri mülkiyet haklan alanında kurumsal yapılanma gerçekleştirmeyi planladıklannı belirterek gelişmiş ülkelerinde bu konuda kurumsal yapılanma- lar oluşturulduğuna işaret etti. Zilan, Okkan suikastının 'içeriden yardım almadan yapılmasının zor olduğunu' savundu Suikastta 6 MIT-Eımıiyet gerflimi' Bonı hattında hırsıdık Barman'ın Kümeevler Mahallesi 26. Cadde yakınında bulunan ve kullanılmayan bir çiftlikte petrol sızıntısının olduğu yönün- de alınan ihbar üzerine olay yerine giden polis ve BOTAŞ ekip- leri, hırsızlık olayıyla karşüaştı. BOTAŞ-Yumurtalık bonı hat- tını delen hırsızlann, 100 metrelik boru hattı döşedikleri belir- lendi. Yüzlerce metrelik alana yayılan petrolün üstü kumlar- la örtüldü. Polis bölgede yaşayan 6 kişiyi gözaltına aldı. (AA) gerektirdiği, yeni düzenleme- nin hükümlünün mahkûmiye- tine konu cezayı ağırlaştırması dunımunda aleyhe düzenleme- nin geçmişe uygulanamalacağı lehe bir düzenleme halinde ise bunun hemen uygulanacağı,bu durumda ortada şüpheli bir durum oluştuğu, oluşan şüphe- li durumu hükümlü lehine yo- rnmlayarak cezasının büyük bir kısmının infaz olunduğu da görülmekle. lehe bir uygulama halinde hükmün infazının de- vamının hükümlünün mağdu- riyetine neden olabileceği so- nuç ve kanaatine v arıldığından, infazının ertelenmesine oybirli- ğiyle karar verildi." Sanhan, yeni yasada 146/3. maddenin kaldınldığını, bu kap- samdaki fiillerin 146/1. madde içinde değerlendirildiğini belirte- rek "Bu kişilerin normal ceza- lannın infazını sürdürmeleri gerekirdi. Kuşku yaratacak bir durum söz konusu değildir. Bu kişiler ayrıca feri fail durumun- dalar.Yeni yasada bu durum da düzenlenmiş bulunuyor" dedi. Sanhan ve Yargıtay çevreleri, "Şüphe ile ilgili durumu esas olarak tartışacak olan mahke- medir. Mahkeme, bu görevi yapmak yerine sanıklan bırak- ma yolunu tercih etmişrir. Bu y- ol bugüne kadar uygulanma- mıştır" göriişünü dile getirdiler. Sanhan, kararlara itiraz edecekle- rini bildirdi. "Şüpheli" durum nedeniyle infazlan ertelenen hükümlüler şunlar: Yalçın Kepenek. tlhami Çalışkan. Metin Asamaka, Ali Teke, Metin Yokuş, Temel Toy, Bülen Karayiğit, Ferhat Özgen- türk, Gazi Tufan, Yusuf Ziya Eliş, Ünal Berka, Ahmet Kaş- kaya ve HajTettin Gül. DIYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasal düzeni silah zoruyla yıkmak suçla- masıyla Diyarbakır'da yargılanan, Hizbullah tetikçilerinden Gaffar Okkan suikastı sanı- ğı Mehmet Fidancı'nın avukah Sıdkı Zilan, eylemin Hizbullah Ilim kanadını koruyan, kullanan kesimler ve MÎT ile emniyet arasın- daki gerilimle bağlantılı olduğunu ima etti. Zilan, "Bu suikastın içeriden yardım alın- madan gerçekleştirilmesi zordur" dedi. Mahkemeye yazılı savunma veren Sıdkı Zi- lan, sonuçlanma aşamasına gelen davada mahkemeye yaptığı son savunmada çarpıcı iddialar ortaya attı. Zilan, Fidancı hakkında hazırlanan iddianamenin, diğer tüm Hizbul- lah tlim grubu iddianamelerinde olduğu gibi eksik, yetersiz ve olaya ışık tutmaktan uzak olduğunu iddia etti. 'Beykoz operasyonu arayı açtı' Araştırmacılann tümünün Hizbullah Ilim grubunun korunduğu ve kollandığı hususun- da hemfıkir olduğunu belirten Zilan, PKK ile savaşmayı reddeden Hizbullah Menzil grubu- nun bir çırpıda bertaraf edilmesinin de dü- şündürücü olduğunu vurguladı. "Gaffar Ok- kan suikastının, içeriden yardım almadan gerçekleştirilmesi zor bir olay" olduğuna dikkat çeken Zilan, savunmasında şunlan yazdı: "MİT'in Hizbullah tlim grubu hak- kında detaylı bilgi sahibi olduğu, fakat bu bilgileri emniyet ile paylaşmadığı, kamu- oyunun baskısı nedeniyle emniyetin büyük çabalar sonucu Beykoz operasyonunu ger- çekleştirdiğini bilmekteyiz. Operasyon ne- deniyle V1İT ile emniyetin arasının açıldı- ğı iddialan ortaya atıİmıştır. Bir süre son- ra Tantan'ın görevden alınması ve Ok- kan'ın da öldürülmesi gayet manidardır." G U N D E M !\aSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada ber AB merdiveninde "biryüksel" olarak algılana- cak. Türkiye'nin lehine görünmeyen konuların bi- le, yerli- yabancı özel yorumcularla ne kadar ya- rarımıza olduğu ayrıntılarıyla işlenecek. 2004 yılı içinde aradaki bazı küçük bayramları bir kenara koyarsak, tam 3 kez AB'ye girdik. 24 Nisan'daki Kıbrıs referandumu şu başlıkla kutlanmıştı: "AB kapısı adadan aralandı." 6 Ekim'deki Türkiye raporlan daha çıkmadan müjdelendi: "Bu iş tamam, müzakere tarihinin ucu görün- dü..." Şimdi sıra 17 Aralık'ta... Başta da vurguladığı- mız gibi sonuç bize göre zaten belli de, tek sorun o tarihe kadar beklemek! Buna can dayanmaz... Bu gürültü perdesini araladığımızda dikkatimi- zi çekenleri paylaşalım... Gelinen noktada AB'nin ciddi bir Türkiye soru- nu var! AB, ABD'nin attığı adımlardan Rusya-Çin cephesindeki gelişmelere kadar dünyada olup bi- tenleri de dikkate alarak sağlam bir Türkiye poli- tikası oluşturması gerektiğini anlamış görünüyor. Yıne de emin değiliz... Zira AB, Türkiye'nin ka- yıtsız şartsız kendisine konuşlanmasının verdiği hazla ve gazla hamamda türkü söyler gibi görüş oluşturuyordu. Türkiye'nin durumunun ve seçe- neklerinin kapıya dayanmasıyla birlikte AB'nin kendi içindeki tartışma önemli hale geldi. Burada dikkatimizi çeken durum şu: AB, Türkiye'yi şu aşamadaTürkiye'siztartışıyor! Yani tamamen içindeki dengelere dayalı olarak ve sadece kendi çıkarlarını masanın üzerine ko- yarak... Çarpık bir durum... En güçlü an Iktidarda eşiyle birlikte bütün protokollerde yer alabilecek bir özgüvenle AB ülkelerine giden politikacılar varken AB gazetelerindeki Türkiye imajı çarşaflı kadındı. Şimdi iktidarda eşinin görünümünün AB üyeli- ğine olumlu katkı yapmayacağını düşünerek Av- rupa gezilerini tek başına yapan bir başbakan var ama, AB gazeteleri Türkiye'nin imajı degişiyor de- yip, Avrupalı görünümlü Türk kadınlarının fotoğ- rafını yayımlıyor... Neden? AB, Türkiye'yi Türkiye'siz tartıştığı için! Kıbrıs konusunun Türkiye'nin önünde bir engel oluşturma olasıhğı kalmadı. Türkiye verebileceği ne varsa verdi. AB katında sıra Rum kesiminde. Rumların 17 Aralık'ta AB'nin genel eğilimine ters düşecek bir adım atma olasıhğı var mı? Var ama, bu olasılığın azaltılması için bazı ça- lışmalar da yapılmıyor değil... örneğin son dö- nemde kimi EOKA'cılann demeçleri akla bir dizi soru işaretini getiriyor! Yıllardır Yunanistan'ı şımarık çocuğu olarak kul- lanan AB, 17 Aralık'ta sürpriz bir şımank çocuk istemiyor. Isterse zaten şımartacaklarının sayısı da arttı. AKP iktidannın 17 Aralık ve sonrasına bakışı için çok değişik senaryolar var. Içerideki tartışma- ların özünü şu soru oluşturuyor: - 5 yıllık iktidar diliminde kendimizi en güçlü hissedeceğimiz an ne zamandır? Bu zamanı saptadıkları an erken seçim görü- nüyor. Bu zaman ne zaman? a- AB'den müzakere tarihi alındıktan hemen sonra. b- AB'den müzakere tarihi alıp ilk ürünleri gör- dükten sonra. c- AB ile masaya oturup, ne olacağını görüp, işi yokuşa sürerlerse rest çektikten sonra. d- Bütün inişli çıkışlı süreci kullanıp iktidann 5. yılında, 2007'de Erdoğan ı Köşk'e çıkardıktan sonra. e- Hiçbiri! Doğru şıkkı Brüksel, Ankara değil, halen sorun- larının çoğu çözülmemiş Anadolu belirleyecek. ankcum a cumhuriyetcom.tr Cem Yılmaz şirket kurdu • ANKARA (ANKA) - Halen gösterimde olan Gora filmiyle bugünlerde adından sıkça söz ettiren Cem Yılmaz, reklam dünyasının vergi rekortmeni işadamlanndan Ali Adnan Taran'la ortak şirket kurdu. Istanbul'da kurulan "Beyin Reklam ve Beyinsel Faaliyetler AŞ"nin sermayesi 100 milyar lira düzeyinde. Şirkette Cem Yıhnaz 49. Ali Adnan Taran 48 milyar liralık pay aldı. Şirketin, reklamcılığın yanı sıra uydu kanallan kiralayarak yayın yapacağı belirtildi. Bir kişiye 438 milyar • ANKARA (AA) - Şans Topu'nun bu haftaki çekilişinde 5+1 bilen 1 kişi 438 milyar 722 milyon 350 bin lira ikramiye kazandı. Şanslı numaralann 2, 11, 20, 23, 24+10 olarak belirlendiği çekilişte. 5 bilenler 1 milyar 260 milyon 650'şer bin, 4+1 bilenler 119 milyon 100'er bin, 4 bilenler 9 milyon 250'şer bin, 3+1 bilenler 6 milyon 150'şerbin, 3 bilenler 1 milyon 400'er bin, 2+1 bilenler 1 milyon 950'şerbin, 1+1 bilenler l'er milyon lira ikramiye kazandılar. AÇIKLAMA I Alfamed Tıbbi Görüntüleme Teşhis ve Tıp Laboratuvarlan Merkezi Limited Şirketi, gazetemizin önceki günkü sayısında yer alan "MEB'den ihale yasağı" başlıklı habere ilişkin bir açıklama yaptı. Şirket, haberde geçen, "Alfamed Tıbbi Laboratuvar ve Sanayi Cihazlan Limited Şirketi" ile isim benzerliği olduğunu ancak hiçbir bağının bulunmadığını bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle