19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 TCASIM 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER SEFİNE-İ TERAKKİ TURHAN SELÇUK DURUST TABİATLr İSTÂNBUL EFENDİSİ ABDÜ1CAİÎBAZ1 IX HAHİKULÂDE MACERALAEI HEKMİLİ BİRDEN 3u 20RTM"?W>i$A|4jMa Hollandalı yönetmen Van Gogh'un öldürülmesi Almanya'da İslamcı terör kaygısını arttırdı Fırtınaöncesi sessizlik mi? Hollandalı yönetmenTheo van Gogh'un radikal îslamcılar tarafından öldürülmesi, "Almanya'daki Hıristiyanlar ve Müslümanlar arasında benzer gerginlikler yaşanır mı" endişesine neden oldu. Konuyu irdeleyen Stern S t e r n dergisinde yayımlanan yazıya göre sosyologlar ve güvenlik birimleri ülkede sorunlar olsa da Hollanda'ya benzeyecek bir dinler çatışmasma işaret eden gösterge olmadığını savunuyor. En büyük kaygılan ise bu durumun fırtına öncesi sessizlikten kaynaklanıp kaynaklanmadığma ilişkin sorunun yanıtını bulamamak. Derleyen SEÇÎLTÜRESAY Hollandalı yönetmen Theo van Gogh'un ts- lamın kadma bakışını eleştıren bır film çek- tikten sonra îslamcılar tarafindan öldürül- mesi, Almanya'da gözlerin ülkede yaşayan mil- yonlarca Müslümana çevrilmesine neden ol- du. Ve Müslüman-Hınstıyan toplumu ara- sındaki, aşın gruplann tutumu nedeniyle za- man zaman gerginliğe yol açan farklılıklann ülkede şiddete yol açıp açmayacağı sorusu ak- la geldi. Başka deyişle İslamcı şiddet ve te- rör kaygısı arttı. Ülkenin yüksek tırajlı Stern dergısi "Bizde de şiddete ve karşı şiddete yol açacak ölçütte gerginlik ohır mu" sorusunu yönelterek ko- nuyu irdeleyen "Fırüna öncesisessizlik mi?" başlıklı bır yazı yayımladı. Yazıda, Essen'de- ki îslam Arşivi'nin verilerine göre çoğunlu- ğunu Türklenn oluşturduğu 3.4 müyon Müs- lümanın yaşadığı ülkenın belırli kentlerin- deki durum ıncelendi: VViesbaden: Ahnan güvenlik uzman- lan 2 Kasım'da kentte buluştuve terör ağı ko- nusunu tarüştı. îçişlen Bakanı Otto Schiy. "An- caktüm terörsakürüannıönlediğinıizzaman başanlı ohnuş sayıhnz. Teröristlerin bir kez başanhoimalantoptumıbökneye,huzurubozr maya yeterii oluyor" dedi. t s s e n : Islam Arşivının verileri ülkede 3.4 milyon Müslümanın yaşadığını gösteri- yor. Bu rakam 20 yıl öncesinin iki katı. Al- manya'daki 2 bin 400 caminin çoğunluğu ye- rel birlik ve vakıflann kontrolünde. Her 10 Müslümandan biri bu kuruluşlara üye. ENTECRASYONA KARŞILAR l\Öln: Kentte 24 îslamcı organizasyo- nun merkezi bulunuyor. Bunlann toplam 31 bin üyesi var. En büyükleri Türklerin kurduğu Milli Görüş. Hepsi demokrasi ve Alman kültürüne entegre olma fikrine kar- şı çıkıyor. Lsietzenbach: Belirli bir yaştan sonra Müsluman olan Hızbullah üyesı Steven Smyrekburada yaşıyor. Serbest bırakılan an- cak 24 saat polis gözetıminde tutulan Smyrek tahlıye edilmeden önce "Bizim için Allah ve tslam adına öldürmek onurdur, büyük mut- luluktur" dedi. Gözetım altında tutulması ayda 300 bin Euro'ya (yaklaşık 570 mılyar lira) mal olan Smyrek gıbı 24 saat kontrol al- tında tutulan 200 "zararh olabilecek İslam- cı" var Almanya'da. Deriin: Kenttekj 33 caminin bağlı oldu- ğu Islam Federasyonu'na bağlı Mevlana Ca- mii'ne gelenlerden bınnın teybe alınan ses kay- dında şu ıfadeler dıkkatı çekıyor: "Bu atefet Almanlar koltıık araarmdaki tüyleri bile al- maz, leş gibi kokarlar. Bu inançsız Almanlar sadece cehennem ateşine layıknr." Dıkkat çe- ken ve endışe yaratabılecek başka bir önem- li nokta, kentteki 37 okulda bu federasyonun din derslerinden sorumlu olması. TÜRKLER HAREKETE CEÇTİ 11 Eylülvesonrasındadüzen- lenen saldınlar ve yönetmen Theo van Gogh'un öldürülmesi Almanya'da- ki TürkJeri harekete geçirdi. 21 Kasım Pazar günü Köln'ün merkezinde gösteri yapan 20 bini aşkın Türk "Terör insanlık suçudur" yazılı pan- kartlarla islam adına kan dökülmesini protesto etti. Ve tüm Müslüman- lann potansiyel terörist olarak nitelendirilmemesi için yürüdü. (AFP) Kafalarkansıl Stuttgejarfc Kafe işleten 32 yaşındakı Faruk Ceran, cuma namazından sonra konuyla ilgili görüşü sorulduğunda, "Biz kendimizi şiddet ve terörden uzak tutuyoruz" diyor ve "Maalesef buna rağmen bütün Müsluman gençler potansiyel terörist olarak görülüyor" sözleriyle üzüntüsünü dile geririyor. D u i s b u r g : Burada ise Stuttgart'takinin tersine bir örnek var. Türk mahallesınde oUıran 21 yaşındaki Muhammed cami çıkışı "Bence HoUanda'daki din kardeşkrimiz işin doğnısunu yapryorlar. Şu ülkenin han'ne bakm her yerde fahişeler, üçkâğıtçılar, sarhoşlar var" diyor. Prankfurt: Ebu Bekir Camii'ndekı Ahmet el Kadduri de HoUanda'daki radikal tslamcılara kızanlardan: "Bence bu adamlar İslamı kötü gösteri\ oriar. Van Gogh yargüanmanydı. Ya da hiç kale ahnmamaİTvdı." Mörfelden-VYalldorf: Vakit gazetesinin burada "Anadolu'da Vaktt" adıyla yayımlanan baskısında Theo van Gogh'un öldürülmesıne ilişkin şu yorum dikkati çekiyor: "Tüm öldürülmeler cinayet degildir. saldırguılar ve provokatörler çevirdikleri fünılerde, yazdıklan kitap ve köşe yazuannda insanlann sabnnın bir suun olduğunu göz önüne ahnahlar." IVIünih: Sosyolog Manfret Bosl, Theo Van Gogh'un Hollanda'da yaşayan Müslümanlardan, hayvanlarla cinsel ilişkiye girdiklenni ıma eden küfiirlerle bahsettığıni vurguluyor. Ve "Hiçbir ülkede farkb kültürlere davTanmaıun, sorunlan çözmenin yolu bu olmamah" diyor. y JT WEI: • ENPPELE IE MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER SOKAKTA Ülkedeki en büyük tslamcı örgüüerden biri olan MiIK Görüş taraf- tarlan ise birçok kez "tnsanhğui Kurtuluşu Islam'dır" slogaım la başta Köln ve Bonn ounak üzere Alman kent- lerinde"sokaklaradöküldü.(CUMHURlYET ARŞtVt) çokkultürlülük modeli yok* Almanya Hollanda'ya benzemezBerlin'deki ve Wiesbaden'dakı güvenlik birimlerinin 10 Kasım'da yaptığı telefon konuşmasında da "Houanda'daknıe benzer huzursuzluklar, gerginlikler bizi de tehdit ediyor mu" sorusu yöneltıliyor. Ancak karşılıklı bilgi ve fikır ahşvenşinde hiçbir yerde gerginligin arttığına dair bir işaret olmadığı konuşuluyor. Almanya'da yaşayan ve çoğunluğu Türk olan Müslümanlarda HoUanda'daki çoğunluğu Arap olanlara oranla Allah sevgisınin daha az "patlavTCi etldsi" olduğu görüşü egemen oluyor. Emniyet yetkılilerinin tek kaygısı, "Acaba bu firtına öncesi sessizlik mi" sorusunun kesm yanıtmı bulamamaktan kaynaklanıyor. Berlin'de bir gazetenın Hollanda'nın bir başlangıç olduğunu, çokkültürlü toplum ka\Tamının bittiğini iddia eden başlığı "Asimile ofanayan gitsin" söylemıyle devam ediyor. Hıristiyan Demokrat sıyasetçi Emine Demirbüken'e göre bu tür yaklaşım ve yayınlar toplumu bölmekten öteye götürmez "•Böylece fanatikler amaçlanna ulaşmış oluyorlar" diyor Demırbüken. D a m b e r g : Burada yaşayan bir sosyolog Friedrich Heckmann da "Şimdihk HoUanda'daki duruma benzer olavlann yaşanacağnıı ve a\m koşuHann Almanya'da geçerh' oiacağmı sannuyorum" diyor. Ve ekliyor: "Almanya hiçbir zaman çokkultürlülük modelinden yola çıkmamışür. Hep entegrasyon modelinden yana obnuştur." • İSLAMA DÖNÜŞ OLDU Almanya'da şimdılik Hollanda'dakine benzer gerginlikleri yaşatacak neden olmasa da bazı sorunlar olduğunun da altmı çizen Heckmann. Müslümanlann diğer azmlık gruplanndan daha farklı olduğunu vurguluyor- "Daha dindaıiar, daha muhafazakâıiar, daha çok aile içi şiddete maruz kanyorlar ve genelde daha az eğitinı alma şansuıa sahip oluyorior. Terör saldınlanndan sonra yaşanan gerginlikler ve işsizlik gibi dış baskdar İslamı yeniden çekki kridı birçogu için. Yakın geçmişe oranla daha fazla sayıda genç kız başını örtüyor." A u g s b u r g : Belki de tartışmaya son noktayı koyacak değerlendirmelerden birini terör uzmanı Peter VNaldmann yapıyor. Bılimsel bır yaklaşımla islamcı terörü "bir mahcubiyet reaksiyonu" olarak nıtelendıren Waldmann, teronstlenn ülkelenndekı uzantılannm siyası başansızlıklan nedemyle şiddete başvurduklannı savunuyor. GEÇMİŞTEN ' GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Musibet İşe Yarayacak ım? Tehlikenin ayırdına varabilmek için illa ki bir mu- sibetin yaşanması, önceden yapılan uyanlann, ça- lınanın kös gibi dinlenilmesiyle yetınildiği bir kez daha kanrtlandı. Beşiktaş Inönü Stadı'ndaki cinayette yaşamını kay- beden gencin (yaşı 18'den küçük olduğu için adı- nı yazıp da suç işlemiş olmayalım. Bu yazıyı tele- vizyonda okunmak üzereyazmış olsaydım adını ver- mek hatta görüntülerini akıtmak serbest olacaktı. Bu da bizim hukuk anlayışımız) ardından yakılan ağıtlar ve neredeyse hemen herkesin ayağa kalk- ma ihtiyacını duyması, dileriz ki bu kez gözlerimizi açmış, sağduyumuzu harekete geçirmiştir. • • • Spor yapılan atanlardaki şiddetin önlenmesi ko- nusunda alınması gereken tedbirlerle ilgili 5149 sayılı yasa 28 Nisan 2004 günü kabul edildi. Yasa, spor topluluğu tanımı içinde yer alan; ku- lüpler, yöneticiler, hakemler, teknik adamlar, spor- cular, taraftatiar, seyirciler, gazeteciler ve medya kurumlan için bir dizi yasakla ceza öngörüyor. Şiddet tanımına giren eylemler için verilecek pa- ra cezalannı belirieme yetkisini il ve ilçelerde oluş- turulan spor güvenlik kurullanna veriyor, hapis ce- zalannı da doğal olarak yargıya bırakıyor. Spor kulüplerine aynca verilecek cezalar ise yal- nızca fırtbol dalında ve Futbol Federasyonu tara- fından uygulanabilecek. Çünkü yasanın "Istisna" başlıklı 26'ncı maddesi böyle diyor. Tanrı korusun, basketbol, voleybol, hentbol gi- bi spor müsabakalannda meydana gelebilecek şiddet olaylarını ilgili federasyonlar il spor kurulla- n ile eşgüdüm sağlayarak seyredecekler. Çünkü istısna maddesinden bu anlam çıkıyor. Futbol Federasyonu'nun Beşiktaş Jimnastik Ku- lübü için aldığı seyircisiz üç maç oynama karan- nın dayanağı da heıtıalde bu istisna maddesi. Beşiktaş'ı bir idari para cezası da bekliyor. Bu- nun tutan da yasada "Bir önceki sezon elde edi- len seyirci hasılatının yüzde 2'si" olarak belirien- miş. • • • Şiddete karşı önlemler, yedi ay önce belirlenmiş, ama şiddet, ağırlıklı olarak futbol alanlannda birtür- lü önlenemiyor. Çünkü en önemli olan bölümleri spor kültürü ile kurallan hakkındaki eğitim süreci bir türlü geliştirılemiyor. Aksine, hepsi için söylenemese de spor toplu- luğu içinde saydığımız unsurlarda, canının istedi- ğini yapma, söyleme, yazma alışkanlığı sürüyor. "Spor Müsabakalannda Şiddet ve Düzensizli- ğin önlenmesine Dair Yasa "yı okuyup da bir ma- ça gitseniz, televizyonlann karşısına geçseniz ya da gazetelere göz atsanız, sanırsınız ki yasa yok ve her şey "eski hamam eski tas" tanımına uygun olarak gelişiyor. • • • Şiddetin en önemli ve kötü sonucu, insanlann spora karşı duyduklan ilgiyi köreltmesi, gösteri ve sanat niteliğini yozlaştırması olarak karşımıza çı- kıyor. Bu duruma şike söylentilerinin ayyuka çık- mış olmasını da eklersek Türk sporunun geleceği daha karanlık bir niteliğe bürünüyor. Anadolu Ajansı'nın haberine göre 18 takımlı Bi- rinci Süper Futbol Ligi'nde hafta sonu yapılan 9 karşılaşmayı, para vermeyi göze alarak statlara giren 50 bin 992 kişı izlemiş. Bu toplam, Fenerbahçe'nin Şükrü Saracoğlu Stadı'nın alabildiği seyirci sayısının da attındaymış. Kulüp yöneticileri ve federasyonlar özellikle ya- pılan sporun kurallarını ve sporterbiyesini bugün- kü ve gelecekteki seyircilere öğretme konusunda içinde bulunduklan vurdumduymazlıktan vazgeç- mezlerse, katrilyonlan bulan spor endüstrisine in- cir ağacı dikme görevini de üstlendikleri izlenimi- ni yaygınlaştıracaklardır. Kala kala insanlara yürüyüş sporu kalacaktır ki kapkaç şıddeti yüzünden o bile yapılamaz durum- dadır. • • • Değerli eğitimcilerin öğretmenler Günü'nü kut- luyor, özverilerinin dikkate alınmış olduğu nice günler diliyorum. [email protected] VEFAT Baromuz üyelennden AVUKAT ZİHNt SÎTTİ \efat etmış olup, cenazesi 26 Kasım 2004 Cuma günü öğle namazını müteakıp Hatay-Murat Reis Camıı'nden Güzelbahçe Mezarlığı'na defhedilecektir. Ailesıne ve meslektaşlanmıza başsağlığı dılenz. tZMtR BAROSU BAŞKANUĞI'NDAN Çok sevdiğimiz babamız A V U K A T ZİHNİSİTTİ'yi kaybetmenin büyük üzüntüsü içindeyiz. Cenazesi 26.11.2004 Cuma günü (yann) Murat Reis Camii'nden (Hatay Askeri Hastane arkası) kılmacak öğle namazını takiben Güzelbahçe Mezarlığı'na defhedilecektir. Eşi, Çocuklan ve Tüm Ailesi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle