Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25 KASIM 2004 PERŞEMBE 10 DIŞHABERLER dishab ) cumhuriyet.com.tr Ünlii diplomat Sisco öldü • VVASHEVGTON <AA) - ABD'de 5 başkanlık döneminde görev yapan diplomat v e Dışişleri Bakan Yardımcısı Joseph John Sisco, 85 yaşında öldü. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın ünlü müzakerecilerinden olan Sisco, Türk kamuoyunda, 1974KıbnsBanş Harekâtı'ndan önceki dönemde ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger"ın siyasi işlerden sorumlu bakan yardımcısı olarak Türkiye, Kıbns ve Yunanistan'da yürüttüğü müzakerelerle tanınmıştı. Sisco'nun dün evinde şeker hastalığının yol açtığı sorunlar nedeniyle öldüğü bildirildi. Israilli müsteşar Ankara'tfa • ANKARA (Cumhuriyet) - Israil Dışışlen Bakanhğı Müsteşan Ron Prosor, Türkiye ile tsrail arasında yürütülen düzenli siyasi istişareler çerçevesinde Ankara'ya geldi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Prosor'un bugün gerçekleştireceği temaslannda ikili ilişkilerinin yanı sıra başta tsrail-Filistin anlaşmazlığı ve Irak olmak üzere çeşitlı bölgesel ve uluslararası konulann ele alınacağı kaydedildi. Prosor, Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Büyükelçi Ali Tuygan ile bir araya gelecek. Macaristan'dan ziyaret • ANKARA (Cumhuriyet) - Macanstan Dışişleri Bakanı Ferenc Somogyi, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün davetlisi olarak, 29 Kasım'da Türkiye'ye geliyor. Gül, Somogyi'den AB"nin Türkiye ile müzakerelere başlama karan için destek isteyecek. Bakan Gucht geliyor • BRÜKSEL(AA)- Belçika Dışişleri Bakanı Karel De Gucht, 3-4 Aralık'ta Türkiye'ye resmi ziyarette bulunacak. Belçika Dışişleri Bakanlığı kaynaklanndan elde edilen bılgilere göre, De Gucht'un zıyaretinin ana gündem maddesi, Türkiye-AB ilişkileri ve tam üyelik müzakerelerinin başlangıcnıa ilişkin olacak. Kanada'dan Iran'a büyükelçi • OTTAWA(AA)- Iran asıllı Kanadalı gazeteci Zehra Kazımı'nın öldürülmesiyle ilgili soruşturmadaki aksaklıklar nedeniyle îran'daki büyükelçisini çeken Kanada, Tahran'a yeni bir büyükelçi göndereceğini açıkladı. Dışişleri Bakanı Pierre Pettigrevv, Gordon Venner'in Kanada'nuı yeni Tahran büyükelçisi olarak tran'a gıdeceğini söytedi. Tarih uzaklaşıyorAB Dönem Başkanı Hollandalı Bot, Abdullah Gül 'leyaptığı basın toplantısında, müzakerelerin başlaması için 2006'yı işaretetti LAHEY (ANKA) - AB Troykası- Türkiye toplantısından, Türkiye'nin 17 Aralık'a kadar yetiştirmesi gere- ken yasal düzenlemelerle bugüne ka- dar gerçekleştirilen reformlann uy- gulamasının ortaya konulması uya- nsı çıktı. Toplantuıın ardından yapılan ortak basın açıklamasında, AB Dönem Baş- kanı Hollanda'nın Dışişleri Bakanı Bernard Bot, 17 Aralık'ta yapılacak AB zirvesinden Türkiye ile müzakerelere başlanması karanmn çıkması halinde müzakerelere en erken 2005 sonu ya da 2006 başında başlanabileceğini söy- ledi. Bot, görüşmede gündeme gelen ve Türkiye'nin yürürlüğe koymadığı 6 yasa değişikliğiyle birlikte, şimdi- ye kadar yapılan reformlann uygula- masına agırlık verilmesi gerektiğını vurguladı.Bot, müzakerelerin temel amacının, Türkiye'nin gerekli kriter- leri yerine getirip getirmediğinin be- lirlenmesi olduğuna dikkat çekerken uygulamanın her yönüyle değerlen- dirileceğini belirtti. Bot, Müslüman olmayan azınlıklar konusunda Türk heyetinin, ellerinden geleni yapacak- lannı ifade ettiğini bildirdi. Ermenistan sorunu Bernard Bot, Ermenistan konusun- da ise Türkiye'nin mevcut sorunlann farkında olduğuna dikkat çekerken ikı ülke arasındaki görüşmelerin olumlu ve yapıcı bir biçimde devam ettiğini ifade etti. Bot, Türkiye ve AB arasın- daki müzakerelerin 2005 yılında baş- lama karan alınması halinde, görüş- meler başlayana kadar bir izleme sü- reci uygulanmasının da normal oldu- ğunu kaydetti. Bot, Kıbns konusuna da değinerek, Türkiye'nin 25 AB ülkesiyle müza- kere gerçekleştirmek durumunda ka- lacağını ve müzakerelere başlanma- dan bu sorunun ortadan kalkmasını Toplantrya Türkiye adına Abdullah Gül, AB adına ise Hollanda Dışişleri Bakanı Bernard Bot başkanhk etti. (AA) umduklannı ifade etti. AB Komisyonu Genişlemeden So- rumlu Üyesi ODJRehn de Türkiye'nin siyasi ve hukuki reformlar alanında çok önemli gelişmeler kaydettiğine dikkat çekti, ancak 17 Aralık'a kadar daha çok ilerleme kaydedilmesi gerek- tiğini belirtti. Rehn. gerçekleştinlen reformlann geri dönüşsüz ve tam ola- rak uygulanan reformlar olduğunun görühnesi gerektiğine dikkat çekti. Rehn, Türkiye'nin AB perspekti- finin desteklenmesi gerektiğını vur- guladı. 17 Aralık'ta Türkiye ile mü- zakerelerin başlatılması kararının alınması halinde, izleme sürecinin de gecikmeden başlatılması gerekti- ğini belirten Rehn, mevzuatlann in- celenmesıne başlandığını, ancak söz konusu uygulamanın, izleme süreci- nin gerektirdiği kadar ayrmtılı olma- dığını bildirdi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ise 2002 yılında AB ülkelerinin aldığı ka- rarla, 6 Ekim'dekı Tavsiye Raporu'nun gereklerine uyma taahhüdü verdiğini annnsattı. Gül, Tavsiye Raporu doğ- rultusunda, Türkiye ile müzakerele- rin zaman geçirilmeden başlatılması ko- nusunda AB ülkelennin imzalanna sa- dık kahnalannı umduğunu ifade etti. Rumlar 'hayır' dedi Türkiye'nin Kopenhag siyasi kri- terlerini yerine getirdiğine dikkat çe- ken Gül, Kıbns'a ilişkin bir soruya da yanıt verdi. Gül, Türk tarafının, yapı- lan referandumla Annan Planı'na des- tek verdiğini ortaya koyduğunu, ancak Rum tarafının plana "hayır" dediğini hanrlattı. Gül, nihai anlaşmanın sağ- lanması için Türkiye'nin elinden ge- len her şeyi yaptığını ve yapmaya de- vam edeceğini ifade ederken "Ama bu sadece bize bağh bir durum değil- dir" diye konuştu. Gül. Türkiye'nin yerine getirmesi gerektiği bildirilen yasal düzenleme- lerin ise 17 Aralık'a kadar yetiştiril- mesüıin mümkün olduğunu ve gerek- li hazırlıklann yapıldığını ifade et- ti.Bakan Gül, Müslüman olmayan azınlıklar konusunda Türkiye'de bir sorun bulunmadığını, Türkiye'de pek çok kilise olduğunu ve meydana ge- len sorunlann da ortadan kaldınldı- ğını ifade etti. Almanya Başbakanı GerhardSchröder kesin bir dille konuştu MüzakerevaadiDış Habeıier Servisi - Al- manya Başbakanı Gerhard Schröder, sorunlarla dolu bir bölgede bulunan Türkiye'nin istikrar unsunı olarak Al- manya'nnı ulusal çıkarlanna çok büyük katkı sağlayaca- ğını bildirdi. Schröder, mecliste Başba- kanlık bütçesinin görüşüldü- ğü oturumda yaptığı konuş- mada, Türkiye'nin AB üyeli- ğinin önemine de değinerek şunlan söyledi: "Sadece 40yılbovunca 'Kri- terleri yerine getirdiğiniz tak- dirde bu Türkiye için bir pers- pektif olacaktır" dediğimiziçin değü. Tabii ki bu da önemli, an- cak her şeyden önemüsi, ken- di siyasi ve ekonomik çıkarla- nmız açısuıdan da bu önemli. Bölgedeki duruma bir bakın. tran'a, Güney Kafkaslar'a, Irak'a~ Hiçbirimiz tsrail-Fi- listin sorununun ne zaman çö- züleceğini bihnhonız. Sorun- larla dolu bir bölgede Baü'ya yönetik bir istikrar unsunı ola- rak Türkivenin desteklenme- si, Ahnanya'nın ulusal çıkarla- nna çok büyük katkı sağlaya- cakür. Bunun için de 17 Ara- lık'ta Avrupa'daki tüm dostia- nmızla 10 ila 15 yıüık bir pers- pektif ile üyelik müzakereleri- ne başlanması yönünde karar alacağtz." Yabancılarm uyumu Ülkede yaşayan yabancıla- nn uyum sorunlanna da deği- nen Schröder, "Türkiye'nin AB üyeüği ile uyum tarüşma- larmı birbirine kanşürmayalım. Bu konulan birbirinden ayıraum. Bu konu, iç ve dış potitikada yapılacak haç- h seferi için uygun değU" diye konuştu. Uyum konusunda so- runlann olduğunu kaydeden Schrö- «v, der,"Yinedediğer ülkelerdeki büyük şe- hirlerin varoşlann- daki gibi bir duru- mun ortaya çıkma- masuıdan dolayı mut- lu olmalrvız" dedi. AB müzakereleri 3 kritik eşik var AYHANŞÎMŞEK ANKARA-Türkiye, AB liderlerinin müzake- re tarihi konusunda ka- rar alacaklan 17 Aralık zirvesi öncesinde 3 kri- tik eşikten geçecek. Avrupa Parlamento- su (AP), müzakerelenn başlatılması konusun- da görüşünü içeren Tür- kiye raporunu 2 Ara- lık'ta oylayacak. Hıns- tiyan Demokrat 10 li- der, 17 Aralık öncesin- de Avoısturya Başbaka- nı NVotfgang Schüssel ın eşgüdümünde Türkiye konusunda ortak pozis- yon belirleyecek. AB Dönem Başkanı Hol- landa ise, Kıbns Rum Yönetimi'nin de arala- nnda olduğu 25 üyenin gö- J" rüşlerini ala- rak Türkiye paragrafı tas- lağmıoluştu- racak. 2 Aralık ta Avrupa Türkiye Parlamento- raporunu su'nunSos- o y l a y a c a k yalıst Grup >T T • • Başkanı Mar- * Hmstiyan tin Schulz, Demokrat Türkiye rapo- 10 lider, ortak runun müza- kerelerin baş- latıhnasını önerecek şe- K 25 Üyenin kildeveparla- görüşleri mentonun alınarak yüzde 60'ının Türkiye desteğinı ala- •' _ rakgeçeceğı- paragrafı ni düşündü- taslağl ğünü söyledi. oluşturulacak. Martin Schulz, AB, rin başlatıhnasından ya- na tutum takınacağını sanıyorum. • Hıristiyan Demok- ratlar, iki seçenek öne- rebılir: Huistiyan De- mokrat grup, 17 Aralık öncesinde gruba üye parti başbakanlannın ortak bir tutum takın- ması karan aldı. Bunun eşgüdümü görevi de Avusturya Başbakanı Schüssel'e verildi. Bu Türkiye için iyi bir işa- ret değil. Schüssel, Tür- kiye konusunda iç po- litikada çok zor durum- da. Şöyle bir öneri söz konusu. Müzakerelerin ucunun açık olması, üyeliğin yanında imti- yazlı ortaİdığın da seçe- neklerden biri olması. Biz Sosya- list grup I olarak mü- r u p a zakerelerin Parlamentosu, h e d e f u ı i n A pozİSVOn üyelik oldu- ğunu savu- nuyoruz. Ancak bu süreçte ya- kın bir izle- menin ol- ması gerek- tığinı düşü- nüyoruz. • Kıbns konusunda adım atma- lısınız: Kıb- ns Rum ta- rafının mü- zakerelerin başlaması karannıblo- ke edeceği- nisanmryo- rum. Özel- Türkiye ve Kıbns ko- nulannda şu değerlen- dirmeleri yaptı: • Parlamento yeşil ışık yakacak: Avrupa Parlamentosu, Türkiye konusunda bölünmüş durumda. Benim gru- bumun yüzde 75 gibi büyük bir çoğunluğu müzakerelerinbaşlatıl- masındanyana. Hıristi- yan Demokrat grupta ıse durum bunun tam tersi. Ancak Italyan, ts- panyol, Yunan ve tngi- lizmuhafazakârlardes- tek veriyor. Liberaller ile Yeşiller bölünmüş durumda. Sonuçta 2 Aralık'ta yapılacak oy- lamada parlamentonun yaklaşık yüzde 60'ının Türkive ile muzakerele- likle Yunanistan Baş- bakanı'nın Kıbrıs'a yaptığı ziyaret sonra- sında bir yumuşama da görülüyor. Yine de bu olasılığı dışlamıyorum. Kıbns konusu ciddi bir risk olmaya devam ediyor. Türkiye'nin Kıbns konusunda ar- gümanlarını. AB'nin Kıbns Türklerine yö- nelik yapması gereken- ler olduğu söylemini anlıyoruz. Ancak AB üyesi bir ülkeyi tanıma- dan müzakerelerin baş- laması çok zor. Kıb- ns'nı tanmması konu- sunda 17 Aralık önce- sinde bir şeyler yapma- sı gerekiyor. Tabii, Rum tarafının da atması ge- reken adunlar var. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş Rum önerilerini değerlendirdi Önce üyelik sonra çekilmeDış Haberler Servisi - Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Türkiye'nin adadan askerlerini çekmeyi konuşması için önce AB üyesi olması gerektiğini söyledi. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rum liderliğinin büyük bir oyun oynadığını ve Kıbns Cumhuriyeti'ni bırakıp iki toplumlu, iki bölgeli yeni bir devlet kurulmasına karşı çıktığını belirterek "Yeni bir devlet istemiş olsalar, iddia ediyorum ld 15 gün, en fazla bir ay içinde bu sorunu çözeriz" dedi. Güney Kıbns'taki koalisyonun büyük ortağı Rum Komünist AKEL lıderi Dimirris Hristofvas'ın "Eski defterleri kapatıp Annan Planı temelinde bir anlaşma yapahm" şeklindeki açıklamasını değerlendiren Denktaş şunlan söyledi: "Eski defterleri kapatmak kolay mı?.. Devleti silah zoruyla yıkıp bizkri 11 yıl süreyle baskı altmda rutan, insanlanmızm ırzma geçen, 3 yaşuıdaki bebekten 80'Uk dedelere kadar çok sayıda insanı katleden Rumlann yapması gereken ilk iş, bizden özür diknıek ve 11 yıDık tahribatın tazminatmı ödemektir. Sadece bize değil, 20 Temmuz 1974'te müdahaleye mecbur bıraküklan Türkiye'ye de taznıinat ödemeüdirler." Rumlann, Annan Planı'nın değiştirilmesi ve Türk askennin tamamen Kıbns'tan çekilmesi, aynca Türkiye'nin tek yanlı müdahale hakkımn ortadan kaldınlması taleplerine karşılık "Bunlann konuşulabilmesi için Türkiye'nin AB üyeliğinin gerçekleşmesi gereku-" diyen Denktaş, sonuçta karan Ankara'nın vereceğini kaydetti. Yunanlstan'ın 60 savaş uçağı almaktan vazgeçtiği öne sürüldü Dostluk keseyeyarar Dış Habeıier Servisi - Yunanis- tan'ın lOmilyarEurotutanndaki 60 Eurofıghter Typhoon savaş uçağı ah- mından vazgeçmeyi planladığı öne sürüldü. Kararda, Âvrupa Birliği sü- recindeki Türkiye ile aralanndaki yakınlaşmanın da etkili olduğuna dikkat çekıldi. îngiliz Financial Times gazetesi- nin haberine göre, Yunanistan 60 adet savaş uçağının alımından vaz- geçiyor. Atina ise gazetenin haberi- ni yalanladı. Hükümet Sözcüsü Evan- geîos Antonanos. "Savunma alımla- nnda bir değişiklik yapıhrsa bu, hü- kümet taranndan açıklanır" dedi. Haberde, Yunanistan'ın, Ege sorunu nedeniyle Türkiye'den gelebilecek tehditlere karşı önlem almak amacıy- la şündiye kadar büyük harcamalar yaptığına işaret edilirken Tür- kiye'nin AB sü- recinin etkilerine dikkat çekildi. Ha- berde, "Türkiye'ninABüye- üği çabalanna Yunan deste- ğivie güçlenen aşamalı ya- kmlaşma,Atina'nm askeri harcama- lan azaltmasına izin verdi'' denildi. AP grup başkanı Erdoğan ile görüştü Schultz sosyalist başbakan istedi ANK4RA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen A\Tupa Parlamentosu (AP) Sosyalist Grup Başkanı Mar- tin Schultz, müzakerelerin bir an önce başlamasının karşılıklı güven ilişkisinin gereği olduğunu belirtir- ken, Türkiye'de bir sosyalist baş- bakan görme istemini de aktardı. Schultz, "Biz sosyalist grup ola- raktabii ki Türkiye'nin AB sürecini bir sosya- listbaşbakanla konuş- ma\ı tercih ederdik" dedi. Bu açıklamadan rahatsız olan Erdoğan ise AKP gibi muhafa- zakâr partilerin Avru- pa "da çoğalmasını ümit etti. Başbakan Erdoğan, AP Sosyalist Grup Başkanı Schultz ile Başbakanlık'ta yanm saat süren bir görüşme yapn. Schultz, Türkiye'nin üyeliğinin AB değerle- rinin Müslüman olan bir ülkede de geçerli olacağını gösteren bir örnek olacağını vurgulayarak "Biz sosya- P Sosyalist Grup Başkanı Martin Schultz, "Sosyalist grup olarak Türkiye'nin AB sürecini bir sosyalist başbakanla konuşmayı tercih ederdik" dedi. list grup olarak tabii ki Türkiye'nin AB sürecini bir sosyalist başbakan- la komışmayı tercih ederdik ama si- zin AB konusunda yapuklannızı so- nuna kadar destekHyoruz" diye ko- nuştu. Başbakan Erdoğan'ın da Schultz'a, AKP gibi muhafazakâr demokrat partilerin AB'de pek fazla olma- dığını ve bu türden par- tilerin Avrupa'da ço- ğalmasını ümit ettiği- ni söyledi. Erdoğan, "Türkiye'deyorumcu- lar, AKP'nin Avru- pa'nın soluna benzedi- ği, A\rupa'nm sağının da Türkiye'nin soluna benzediği görüşünde" dedi. Schultz, Hıristiyan Demokrat kanattaki Türkiye karşıtı görüş- lerin büyük ölçüde iç politik durumdan kaynaklandığı yo- rumunu da yaparak "Oysa Türki- ye'nin üyeliğ^ni AB ülkelerinin iç po- litikasıyla irtibadandırnıamak ge- rekü"" diye konuştu. •"