22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 8 KASIM 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER İSKİ: usulsüzlüğün maliyeti 4 katrilyon SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk Kaçağın faturası dürüst yurttaşa ÎSKİ Genel Müdürü Çodur, bazı yurttaşlann ikinci hat döşeyerek kaçak su kullandığını bildirdi. Çodur, "İSKİ suyunu kuyuya atıp sonra bu kuyudan su kullanılıyor. Suyumuzu resmen çalıyorlar" dedi. tstanbul Haber Servisi - tstanbul Su ve Kanali- zasyon tdaresi'nin (ISKİ) 1991- 2004 yıllan ara- sında Istanbul'a verdiği 7 milyar 828 milyon 142 bin 68 metreküp suyun, 3 milyar 126 milyon 9 bin 377 metreküpünün kaçak kullanıldığı belirtildi. Konutlara bugün uygulanan en düşûk su tarifesine göre hesaplandığmda, kaçak su kullanımının ÎSKl'ye maliyetinin 4 katrilyon 413 trilyon 925 milyon li- raya ulaşttğı bildirildi. İSKİ Genel Müdürü Dursun AH Çodur, il gene- linde tüm altyapı şebekesınin yenilenmesine kar- şın kaçak su oranının yüksek boyutlarda olduğu- nu söyleyerek "Bazı vatandaşlar ikinci hat döşeye- rek kaçak su abyor. tSKİ suyunu kuyuya aüp son- ra bu kuyudan su kuOanıyor. Suyumuzu resmen ça- hyorlar" dedı. Geçen yıİ yüzde 36.14 olan kaçak kullanım oranının bu yıhn 9 ayında yüzde 34.84'e indiğıni ifade eden Çodur, "Eğer buparatSKİ'nin kasasına girmiş olsaydı, şu anda bütün antmalan biyoJojik yapanİık. Bütün kolektörleri bitirirdik Alt- yapı olarak hiçbir eksikliğüniz kalmazdL Su fiyaü da en az yüzde 25 daha ucuz olurdu" dedi. Bilecik'te iki otobüsün çarpıştığı kazadan kurtulan akademisyen, yaralılara yardım ederken canından oldu Bir gimde 29 kurban 1425 YIL ÖNCESİNE HİCRET. r ÖSS'ye gipiş ücreti 40 milyon lira • ANKARA (Cumhnriyet Büro- su) -Üniversite adaylannın mara- tonu haftaya bashyor.2005-Öğren- ci Seçme Sınavı'na (ÖSS) girmek veya mesleki ve teknik ortaöğre- tim kurumlanndan meslek yükse- kokullan ile Açıköğretim önlisans programlanna sınavsız geçmek is- teyen adaylar, kılavuz ve başyuru formlan için 22 Kasım-6 Aralık 2004 tarihleri arasında başvurabi- lecekler. 19 Haziran 2005 tarihin- de gerçekleştirilecek ÖSS'ye gire- cek adaylar sınav ücreti olarak 40 milyon lirayı bankaya yatıracaklar. Şişli'deki cinayetie intihar aynı süahtan • tstanbul Haber Servisi - Şişli'de önceki gün 3 kişinin öldürüldüğü, 1 kişinin yaralandığı olayda kulla- nılan sılahın, olayuı faılı olduğu sanılan ve otomobil içerisinde ya- şamına son verdiği belirlenen Ha- lil Gül'ün intihannda kullandığı silahla aynı olduğu, balistik ince- lemede tespit edildi. Bu arada olayda yaşamını yitiren Mahmut Aydın ile yabancı uyruklu kadına ait olduğu belirlenen erkek bebe- ğin, bir hastanede koruma altına alındığı kaydedildi Çobantar yakmış • ANKARA (Cumhnriyet Büro- su) - Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde- ki Mogan Gölü çevresinde 10 dö- nümlük kamışhk alanın yandığı, çok sayıda kuşun da öldügü yan- ! gınla ilgili jandarma taranndan yü- I rütülen soruşturma kapsamında, çobanlık yapan Nail K. ve Arif A. I gözalnna alındı. Zanlılar, ifadele- ! rinde, yangını. hayvanlannı su ka- | nalına kestirmeden götürmek ve j gelecek yıl taze ot bulmak amacıy- ı la çıkardıklannı itiraf ettiler. 1.5saatKkkâbus • tZMİR (Cumhuriyet Ege Büro- su) - Izmir'in Bornova ilçesinde asker elbiseli Tansel Bilici, Tansaş Mağazası'na girerek kasiyeri bir buçuk saat boyunca rehin aldı. Aşın alkollü olduğu belirlenen Bi- lici, polisin ikna çalışmalan sonu- cu kasiyeri serbest bıraktı. Daha sonra kafasına dayadığı tabancay- la intihar tehdidinde bulunan Bili- ci, ikna edilince teslim oldu. Bilici götürülürken gazetecilere dönerek "Şehitler ölmez" diye bağırdı. 5kişiye88 I ermi!yan • ANKARA (AA) - Şans To- pu'nun bu haftakı çekilişinde ka- zanan üst kolon numaralan "6,9, 14,20,23", alt kolon numarası ise "4" olarak belirlenirken 5 artı 1 bilen 5 kişi, 88 milyar 956 milyon 800 biner lira ikramiye kazandı. Çekilişte, 5 bilenler 868 milyon 350 biner, 4 artı 1 bilenler 120 milyon 950 biner, 4 bilenler 9 mil- yon 900 biner, 3 artı 1 bilenler 5 miryon 850 biner, 3 bilenler 1 mil- yon 450 biner, 2 artı 1 bilenler 2 milyon 50 biner, 1 artı 1 bilenler ise 950 biner lira kazandı. Yurt Haberleri Servisi- Bayram ta- tili boyunca yaşanan trafik kazalan dün de hız kesmedi. Tatil boyunca 81 ki- şinin yaşamını yitirdiği, 261 kişinin yaralandığı kazalarda dün de 29 kişi yaşamını yitirdi. Kazalar yaralılara yardım etmek isteyen bir doktorun da yaşamına mal oldu. Bilecik'te Bahri Zafer Gösem yö- netımindeki yolcu otobüsü, Bilecik- Bozüyük Karayolu'nun 14. kilomet- resinde karşı yönden gelen Ziya Anik idaresindeki yolcu otobüsüyle çar- pıştı ve Karasu Deresi'ne uçtu. Bu sı- rada Bılecık yönünden gelen Rama- zan ŞenoğhTnun kullandığı yolcu otobüsü de kaza yapan araçlardan bi- rine çarptı.Kazadan yara almadan kurtulan Afyon Kocatepe Üniversi- tesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Eray Bozan, yara- Uç günlük bayram tatili süresince 79 trafik kazası meydana geldi, kazalarda 81 kişi öldü, 261 kişi yaralandı. tki yolcu otobüsünün çarpıştığı kazadan yara almadan kurtulan Yrd. Doç. Mehmet Eray Bozan, yaralılara müdahale etmek isterken üçüncü otobüsün altmda kalarak öldü. Edirne'deki kazada da Sudi Özkan'ın torunu yaşamını yitirdi. lılara müdahale etmek isterken kaza- ya kanşan üçüncü otobüsün çarpma- sı sonucuağır yaralandı. BilecikDev- let Hastanesi'ne kaldınlan Bozan kur- tanlamadı. Edirne Keşan'da meydana gelen kazada ise 4 kişi öldü, 1 kişi yaralan- dı. Kazada ölenlerden 12 yaşındaki ço- cuğun kumarhaneler kralı olarak bi- lınen SudiOzkan'ın torunu olduğu bil- dirildi. Kazada tsmafl Hürrtvet, Seher Hürriyet,FiBzHürriyet(38) yaşamı- nı yitirirken Elif Özkan (32) ise ya- ralandı. Kastamonu'nun Tosya ilçesinde meydana gelen bir kazada da bir aile yok oldu. Aydın Aydın yönetiminde- ki otomobil, karşı yönden gelen Ab- met Acıa yönetimindeki TIRın altı- na girdi. Kazada sürücü Aydm, eşi Hatice. annesı Gülşen, çocuklan A^ ve E., yaşamlannı yitirdi. 2 öflrencl yaşamını yttlrdl Afyon'da 6 aracın kanştığı zincir- leme trafik kazasında 2 öğrenci ya- şamını yitirirken yine çoğu öğrenci 20 kişi de yaralandı. Kazanın ardından Akören'deyaşayanyurttaşlar Afyon- Antalya karayolunu trafiğe kapata- rak eylem yaptı. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün in- ternet sitesinde yayımlanan verilere göre, en az ölümlü kaza bayramm ilk günü, ölü ve yaralı bilançosu en ağır kazalar ise bayramın üçüncü günü meydana geldi. Şeker Bayramı tatili süresince 19 kişi cinayete kurban gi- derken bu olaylarda 6 kişi yaralandı. Arife ve bayramm son günü en fazla cinayetin işlendiği günler oldu. İki günlük yatılı bayramlaşma ile 17 bin Suriyeli Türkiye'deki akrabalanyla özlem giderdi 'Srnırsız' bayram coşkusu Yayladağı ve Cilvegözü sınır kapılanndaki bayramlaşma sona erdi. îki ülke arasında yaşanan sıcak ilişkilerin sürmesine katkıda bulunan sınırda bayramlaşmanın ilk uygulaması, 9 Ocak 2000'deki Şeker Bayramı'nda gerçekleşti. HA1AY/ŞANLIURFA (Cumhuriyet) - Suriye'deki akrabalann, Türkiye'de gerçekleşen 48 saat süreli yaülı bayram- laşmalan sona erdi. Yayladağı ve Cil- vegözü sınır kapılarından geçen 17 bi- nin üzerinde Suriyeli. akrabalanyla has- ret giderdi. Hatay Valisi Abdulkadir San, "sınırscbajTamlaşma" sırasmda herhangi bir olumsuz olayın yaşanma- dığuıı, iki ülke vatandaşlanmn dostluk içinde 48 saat geçirdiklerini belirtti. îki ülke arasında yaşananbu sıcak iliş- kilerin, dostluğun her alanda süreceği- ne inandıklannı vurgulayan San, "Mi- safhierimizi, akrabalanmızı en iyi şe- kilde ağuiadık. Bayramlaşmadaki sı- cak ilişkiler, iki ülke arasındaki diyalo- ğu da arturacakur" dedi. Cilvegözü Sınır Kapısı'ndan 14 bi- nin üzerinde, Yayladağı Sınır Kapı- sı'ndan ise 3 binin üzerinde Suriyeli- nin giriş yaptığını kaydeden Vali San, gelecek yıllarda bu sayının daha da art- masının beklendiğini söyledi. Şanlıurfa'run Ceylanpmar Ilçe Kay- makamı Musa Uslan ise sınırötesi bay- ramlaşma kapsammda, 5 yılda yakla- şık 27 bin 600 kişinin sınırsız bayram coşkusu yaşadığını söyledi. Uslan, yaptığı açıklamada, Şanlıur- fa ve Haseki valilikleri arasında 27 Ara- lık 1999'da imzalananprotokol sayesin- de, 79 yıldan bu yana görüşemeyen ak- rabalann, dini bayramlarda birbirleri- nin evlerine konuk olarak 48 saatliği- ne bayramlaşma firsatı bulduklannı söyledi. Uslan, ilk uygulamanın, 9 Ocak 2000'de kutlanan Şeker Bayramı'nda gerçekleştirildiğini kaydetti. Diyarbakır'da kadınlar kahvesi Şiddet, töre cinayeti gibi toplumsal yaralaıia gündeme geien Diyarbakır'da kadınlar kahvesi açüdı. Kenün en işlek semrJermden Ofıs EküncUer Cad- desi üzerinde Diamond Kadınlar Kıraamanesi'nin açıhşuıa Bağkr Bele- diye Başkanı Yurdusev Özsökmenler çelenk gönderdi. Mekâm açan Ra- mazan AVCL bir ilke imza atrnamn heyecanı içinde olduğunu beUrterek " Ka- dmlannuzm böyle bir mekâna ihti>acı vanh. Bunun üzerine biz de girişe erkekler giremez ibaresini ko> duk. Kadınlar ve kadın örgütieri bu girişim- den dolayı beni kutladı. Ancak Diyarbakff'da ilk kez böyle bir mekânın açıhruş ohnası bazı çevreleri de rahatsız etti. Çünkü burada feodal yapı tam manasıyla kmhnış değU" dedi (Fotoğraf: İBRAHİM KARAASLAN) İSTANBUL (ANKA) - Avrupa Kadın Lobisi (AKL), Brüksel'deki Genel Kurulu'nda, Tür- kiye'de faaliyet gösteren 20 dolaymdaki kadın örgü- tünün oluşturduğu Türkiye Ulusal Koordinasyonu'nun tam üyelik baş- vurusımu oyçokluğuyla kabul etti. AKL, 4000'den fazla kadın kurulıt Kadın dernekleri AB'ye girdi şu bulunduran demokra- tik bir şemsiye örgüt ola- rak faaliyet gösteriyor. Avrupa Parlamentosu, Avrupa Komisyonu, Av- rupa Sosyal Taraflan ile or- tak faaliyetler sürdüren AKL'ye tam üye olmak, AB kadın erkek eşitliği müktesebatı üzerinde söz sahibi ol- ma hakkını da getiriyor. Tunceli Gençler artikdaha güvende TUNCELt (Cumhuri- yet) - Tunceli'de madde bağımlısı 27 çocuk Emni- yet Müdürlüğü'nün çalış- malan sayesinde topluma kazandınldı. Emniyet Müdürü Os- man Öztürk, öncelikle madde bağımlısı çocuk- lann aileleriyle üç kez bir araya geldiklerini söyledi. Bu toplantılarda çocukla- nn madde bağımlısı ol- malannın nedenlerinin be- lirlendiğini anlatan Öz- türk, çocuklann her biri- ni bir polise zimmetleye- rek sürekli kontrol alnna aldıklarmı belirtti. Oztürk, çahşmalar son- rasında Milli Eğitim Mü- dürlüğü'nün de girişim- leriyle bu çocuklardan 5'inin yeniden okula baş- ladığım belirtti. Işten aynldığı için mad- de bağımlısı olan 5 genci de işe yerleştirdiklerini ifade eden Öztürk, "Di- ğer gençlerimizin tophı- ma kazanduihnasıiçinça- hşmalarunrz sürüyor. Ya- kın zamanda onlara da iş sağlayacağE. Tedavi ohna- sıgereken çoculdanmızın teda>1sini de yaptırarak tekrar eski hayatlanna dönmeieri için büyük bir gayret içine ginHk" dedi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ v Sımfr ın Efsanesi' ve ÇağpışüPdıklapı Değerli arkadaşım Aydın llgaz'ın; babası Rıfat llgaz'ın yazarlık "macerasının" bir bölümünü dile getırdiği "Sınıf'ın Efsanesi" başlıklı kitabı, nicedir başucumda duruyordu. Birkaç günlük bayram tati- linden yararlanarak büyük bir zevkle okudum. Bu kitap, bana çok şey çağrıştırdı. Yaşananlann içinde olmasam bile, benzer şeyter yaşadığım ya da ben- zer endişeleri paylaştığım için birebir tanıdığım bir ortamı anımsadım. Son zamanlarda, bana bir haller geldi. Kitaplı- ğımda aynı kitaptan birkaç tane oluyor. Zaman za- man kitaplığımı düzetten genç arkadaşlanm, bulup gözüme sokuyorlar. Tabii kitaplar onlara kaldığı için, üzüldükleri pek söylenemez. (!) Bu "mükerreıiiğin" nedeni, ilgi duyduğum alan- larda çok kitap yayımlanması. Bir kitap alıyorum ve okumak üzere bir kenara ayınyorum. Fakat okuya- madığım için bir süre sonra unutuyorum. Sonra o kitabı yeniden gördüğümde, "üzerine attlıyorum"... "Birikmiş kitaplan okumadan ya da en azından inceden inceye gözden geçirmeden yeni kitap al- mayacağım" diye kesin karariar almama karşın bu karar lafta kalıyor. Yeni gördüğüm ya da yeni zan- nettiğim kitabı görünce dayanamıyorum ve alıyo- rum. "Sınıf'ın Efsanesi", böyle bir kader paylaşmadı. Hep, "birikmişlerin" en üstünde tuttum ve bir so- lukta okudum. Çok da iyi etmişim... • • • Rıfat llgaz adını, ilkgençliğimızden beri takdiıie duyardık. Fakat Aydın llgaz'la tanıştıktan ve anlat- tıklannı dinledikten sonra, daha çok tanıma ve ta- nışma fırsatım oldu. özeilikle, imza günleri önce- sinde nasıl hazıriandığını anlattıklan zaman, doğru- su biraz da kendimden utandım. Zira imza günteri- ne giderken çoğunlukla "rahat olsun" düşüncesiy- le giyinirim. (Hoş, çoğu kez "rahat olsun" derim ama...) Rıfat Hoca ise müthiş titizlenir ve son derece şık giyinirmış. Titizliğini ve bu çerçevede neler yaptığı- nı elbette bilemem. Fakat şıklığını görürdüm. Ben bir pantolon bir görnlek kitap imzalar ve ter döker- ken hoca takım elbiseleriyle kitap imzalardı. Onlar, başka bir dünyanın insanlarıydı... • • • Bu kitap, bana çok şey çağrıştırdı. örneğin; Ay- dın, Ak Kitabevi sahibi Ihsan Manavoğlu'nun Rı- fat Hoca'yı yıllarca nasıl istismar ettiğini; basım hakkını verdiği kitabı, kendi "malı" gibi gören Ma- navoğlu'ndan neler çektiğini anlatırken; bu anlat- tıklan bana, Manavoğlu'nun yetiştirmesi olan, Der Yayınlan sahibi Ibrahim Derbeder'ı anımsattı. Bana kin ve nefret dolu olduğu anlaşılan bir meslektaşımın (!) krtabını bastığı için, Derbeder 1 de- ki kitaplanmı artık basmamasını istemiş ve 2 kez noter ihtamamesi göndermiştim. Fakat öğrencileri- min ellerinde bu kitaplan görüyorum. "Bu kitaplar korsan, almayın..." diyemediğimden, bu hırsızlık sürüp gidiyor. Aydın, Manavoğlu'ndan artık bu soygunculuğu bırakmasını istediğinde, Ihsan Bey uygunsuz bir el işareti yapmış ve "Nah, sen bunu alırsın" demiş; "Ben bununla ev bark, matbaa, işhanı sahibi ol- dum". Derbeder de artık bunlara sahip olduğun- dan, umarım yakamdan ve benim gibilerin yakala- nndan düşer. • • • Aydın llgaz, kitabının bir yerinde şöyle yazıyor "...Bugün, Rıfat llgaz'ın ve Aziz Nesin'/n nice oyunlan var, sahneye konulmuyor. hhal oyunlann hepsi dünya çapında bir öneme ve değere sahip- ler de bizim kendi yazarianmızın yarattıklan kötü mü?.." Bu satıriar bana, 196O'lı yıllarda Tepebaşı'nda, eski Dram Tiyatrosu'nda izlemiş olduğum; Aziz Nesin'in "Biraz Gelir misiniz" oyununu anımsattı. (Daha sonra yanan bu sevimli tiyatro, aynen yapı- lamaz mıydı acaba?) Eski bir efsanenin izlerini taşıyan bu oyunda, in- sanlara "6/raz gelir misiniz" diye sesleniliyor ve bu sesi duyan insanlar, ellerinde ne olursa olsun bıra- kıyor ve sesin peşinde giderek yitiyorlardı. Oyunun tüm karakterieri, birbirinden daha özenle iştenmiş- ti. Bir vatman, kapitalistleşen bir tüccar, bir ev ka- dını, arayış içinde olan ve sürekli "son karar..." alan bir genç kız, bunun babası ve kardeşi... Oyunun başkarakteri; çocuklann babası olan "supi ustasıydı". Supi, birtür kavaldı. Fakat sesini, ancak iyi insanlar duyabiliyordu. Ve çırağıyla birlikte yaptığı supileri; oğlu, elinde bir sepet, satmaya çalışıyordu. Fakat sesi duyan pek yoktu... Usta, (sanıyorum Rauf Ulukut, unutulmaz bir kompozisyon çiziyordu), herkesin duyabileceği bir supiyi yapmanın kavgası içindeydi. Zengin bir adam; bu supilerin tümünü, "duvar süsü" yapmak için satın almak isteyince; büyük sıkıntılanna karşın adamı kapının önüne koymuştu. Gökten ses gelin- ce işini gücünü bırakarak gtdenlere çok şaşınyor- du. "Ben gitmem" diyordu, "Benim önemli bir işim var". Fakat sonunda; ses geldiği zaman, işini bırakıp gitmeye kalkınca, engel olmak isteyen çırağı ve çocuklarına, "Artık usta sizsiniz, kavgayı siz sürdü- receksiniz" diyecek ve gidecekti... Etkisinden gün- lerce kurtulamamıştım. • • • Bu kitabın bana çağnştırdıklannı anlatmayı sür- düreceğim. Feyziye Mekteplerfnden konser • Haber Merkezi - Feyziye Mektepleri Vakfi, "Cumhuriyet ve Atatürk Haftası"m Erol Evgin'in verdiği Mustafa Kemal ve Kurtuluş | Savaşı temalı "Mustafa Kemal'i Gördüm Düşümde" adlı coşkulu bir konserle kutladı. Adını Fazıl Hüsnü Dağlarca'nm "Üç Şehitler Destanı"ndan alan konserde sanatçı, 15 şarkı ve üç şiir seslendirdi. Sanat ve eğitim camiasından ünlü davetlilerinden katılımıyla gerçekleşen konserin fuıalinde sanatçı, Atatürk'ün isim babası olduğu Işık llköğretim Okulu öğrencileriyle 10. Yıl Marşı'm seslendirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle