Katalog

~93 EKM 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER JŞimdiki çocuklar okuma yazmayı öğrenmek için okul çağını beklemek istemiyor DÜZ YAZI FİGENAEALAY Artık çocuklar yedı yaşına gelme- den okuma yazma öğrenmek isti- yor. Erken yaşta başlayan okulönce- s i eğıtim, anne baba ilgisi. evdeki eği- tim materyalleri. çocukların zıhın- s<el gelisimlerini antınyor ve birçok çocuğu yedi yaşından önce okuma yazma eğitımıne hazır hale getiriyor. Doç. 5r OyaGüngörmüşÖzkar- deş, çocuklann okuma yazmayı sö- ksebilecek olgunluğa genellikle altı y a ş dolaylannda eriştiklerini söy- Iedı Doç' Dr. Özkardeş. "Ancalv ye- d i sekiz yaşına gekliğihaldebu olgun- luğa ulaşamayan çocuklar olduğu Ankara Fen Lisesi Anrtkalrir'de • ANKARA(AA)- Kuruluşunun 40. yıldönümünü kutlayan Ankara Fen Lisesi'nin yöneticileri ve öğrenciler, Anıtkabir'i ziyaret etti. Ankara Fen Lisesi Derneği Başkanı Veli Balat ve beraberindekiler, Atatürk'ün kabrine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu. Balat, daha sonra Anıtkabir Özel Defteri'ni imzalayarak şunlan yazdı: "Yüce Atatürk, bize bıraktığın anlamlı ve evrensel mirasa, akıl ve büime sahip çıkarak Tûrkiye'nin çağdaş uygarlık yolunda ilerlemesinde 40 yıldır olduğu gibi önlerdeki yerimizi sürdürüyoruz." Honda'dan • İstanbul Haber Servisi- Honda Türk AŞ ile Tûrkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfi'nın (TEGV) başlatüğı projeyle, Honda marka otomobil ve motosiklet alanlar egitime katkıda bulunacak. Ritz Carlton Oteli'nde "Çocuklann hayalleri de ilgi alanımızda" sloganıyla başlatılan projenin tanıtımında, Honda Türkiye AŞ Genel Müdürü Katsumi Sawai, "Egitime yapüan katkınm geleceğe yapüan bir katkı olduğunu" vurguladı. Honda Türkiye AŞ Genel Müdûr Yardımcısı Ümit Karaarslan da bir yü sürecek olan projeyle TEGV'ye 100 bin dolar katkıda bulunmayı hedeflediklerini söyledı. ktanbul'da kaçakçılık operasyonu • İstanbul Haber Servisi- Romanya'dan gelen 2 yolcu otobûsüne düzenlenen operasyonda, yasadışı yollardan Türkiye'ye sokulan 350 karton sigara, 50 şişe içki ile 27 kilogram çay ele geçirildi. Fatih ve Eyüp'te durdurularak bagajlan aranan otobüslerde, valiz ve koliler içerisinde çeşitli markalarda ele geçirilen kaçak mallann ait olduğu öne sürülen A.G. ve A.A. ile otobüs şoförleri R.B. ve E.S. gözaltına almdılar. NurcanŞenli 5 kişiüe yaşayacak • İstanbul Haber Servisi- Ümraniye'de, yapılan kürtaj sonucu komaya girerek genç yaşta yaşamını yitiren Nurcan Şenli'nin organlan 5 kişiye hayat verdi. Şenli'nin cenazesi dün Ümraniye Mustafa Kemal Mahallesi'ndeki cemevinde düzenlenen törenin ardından Kocatepe Mezarlığı'nda toprağa verildi. Şenli'nin böbreklerinden biri, Hayrettin Gündoğdu'ya diğeri Cemile Çakmak'a, akciğerleri Fikret Koçak'a, ikiye bölünen karaciğeri Ayşe Atçı ve Yaşar Özkan'a nakledildi. Iletişim fakürteleri kötü durumda' • İZMİR (AA) - Anadolu Üniversitesi (AÜ) îletişim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Atıf Bir, "Iletişim fakültelerinin durumu pek parlak değü" dedi. Bir, Ege Üniversitesi Iletişim Fakültesi Halkla llişkiler Bölümü'nde okutulan meslek seminerleri dersinde yaptığı konuşmada, "Hem yüksek puanla öğrenci ahnıyor hem de yeterli düzeyde eğitim verilmiyor. Akademik kadrolan da farklı bölümlerde doktora yapmış öğretim ûyeleri oluşturuyor" dedi. yaş çokmugeç? ORHAN BİRGİT r~ OkUftlÜ * Fizıksel yeterlilik, özellikle görme ve işit- iM7m/j nıe... yazma öğrenmek için gerekli temel beceriler: * Kaba ve ince motor beceriler... * Dikkat yoğunlaştırabilme... * Kelime bilgısi ve kendini ifade edebilme... * Göz-el koordinasyonu... * Işıtsel ve görsel aynmlaştırma (gördüğü- müz şekıller ve duyduğumuz sesler arasında- ki benzerlik ve farklılıklan ayırt edebilme)... * tşitsel \ e görsel hafıza (gördüğümüz ve duy- duğumuz şeylen akılda tutabilme)... * Ardışık hafiza (öğrendiğimiz şeyleri sıra- sı ile akılda tutabilme, okuma yazma için özel- likle gereklidır)... * Sağ sol. yukarı aşağı vb. yön bilgısi ve bu ka\Tamlann anlamını bilme. gibi beş vaşında bu olgunluğa erişen çocuklar da olabilir. Bu nedenle bir genelkme yapmak yerine çocuğun buna hazır olup olmadığı araşüru- malıdır" dedi. Okuma yazma eğitimine başlan- ması için gerekli olan becerilerin bi- ri ya da birkaçının yeterince iyi ge- lişmemesinin, okuma yazma aşa- masında sorun yaratabileceğine dik- kat çeken Doç. Dr. Özkardeş, "Ay- nca çocuğun sosyal ve duygusal du- rumu da dikkate aluımalıdır. Sonuç olarak çocuklann okuma yazmayı ögrenebilmesi konusunda beürleyi- ci olan yaş değil, becerilerin yeterin- ce gelişip geBşmediğidir" diye ko- nuştu. Özkardeş, Ingiltere'de okuma yaz- ma öğretiminin hazırlık smıflannda başladığmı belirterek bu uygulama- yı şöyle anlattı: "Ancakburadakiuygulanıalarbi- zim okullanmızdakilere benzeme- mektedir. Bir zoıiamadan çok oyun ortammda ve oyunlaöğrenme gerçek- leştirilmekte, o yaş grubunun dikkat ve hareket gereksinimleri göz önüne almarak düzenleme yapılmaktadır. Snufortammda, masalar, sıralannya- runda oyuncaklar, minderler de bu- lunmaktadır." AB ile ucurum var Türkiye bügisayar yoksulu • Ilk ve ortaöğretimde kullanılan toplam bügisayar sayısının 210 bin 854 olduğu ülkemizde ortalama olarak her 65 öğrenciye yalnızca 1 bügisayar düşüyor. FIRATKOZOK Felsefeciler, Selçuk ilçesi suurlan içindeki Efes antik şehrinde yer alan Celcius Kütûphanesi'ndeki dört ana erdem; bilgi, bilgelik, zenginlik ve cesaret sembolleri önünde. Kant Sempozyumu sona erdi ZEYNEP ALTAY Muğla Oniversitesi "Uluslararası Kant Sempozyunru 3 Ekim istanbul ve 6-8 Ekim Muğla toplantılan ve 9 Ekim'de felsefenin başlangıcı kabul edilen lonya bölgesıne yapılan geziyle noktalandı. 11 'i Alman 23 yabancı ve 54 f ürk felsefecinin katıldığı, 3'ü istanbul, 22'si Muğla'da olmak üzere toplam 25 oturumun gerçekleştiği sempozyumda özellikle dünya sorunlan Kant felsefesi dolayısıyla etik bağlamda tartışıldı. Teorik ve pratik (pedagoji, sıyaset, estetik) felsefe ana başlıklannda toparlanan oturumlarda Türkçe, Ingilizce ve Almanca sunulan bildiriler geniş yelpazede bilgi alışverişi sağladı. Goethe Enstitüsü'nün sadece Istanbul'da simültane çeviri konusunda destek verdiği için sempozyumun Muğla basamağmda çeviri sıkmtısı yaşandı ama aynı anda çift oturum ohnası, büdirilenn hem içerik ve hem de sayı zenginliğı nedeniyle katıluncılar ve dinleyiciler merak ettığı ve de anlayabileceği oturum buhnakta sıkıntı çekmedüer. Felsefeciler, Muğla Oniversıtesi Rektörü Fizik Profesörü Şener Oktik Muğla Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün ve Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık'ın katkılanyla oturumlann dışında da gecerun ilerleyen saatlerine kadar öbek öbek bir araya geldiler. Sempozyum sonunda felsefi, kültürel fıkir ve bilgi paylaşımı, dostluk ortamı beklenenin çok üstüne çıkh. Sempozyumda, insan için etik olanağın varlığını ilk saptayan filozof olarak Kant'ın önemi, bu olanağı insanın kendine bıraktığı içinde normatif etikçi sayılamayacağı, "özgürlük" ka\Tamırun teolojiye zincirlenmemiş olduğu, çünkü etiğinde "içimizdeki ahlak yasaa"nın dışuruzda zorunlu bir varlık gerektirmediğı üzerinde duruldu. Kültürlerin birbirini yakından tanrmaya başladığı günümüzde farklı kültürlerde bilım ve teknolojinin hangi basamakta olduğundan çok daha fazlasıyla tüm kültürlenn tınsellıklennın buluştuğu alan olarak yeniden değerlendirerek dünya sorunlan karşısında çözüm üretüebüeceği üeri sürüîdü. ANKARA - Avrupa'nın gelişmiş ül- kelerinde her 3-4 öğrenciye 1 bügisa- yar düşerken Türkiye'de ortalama 65 öğrenci bir bilgısiyarla yetinmek zo- runda kalıyor. Izmir'de her 55 öğrenci 1 bügisayar kullanırken Diyarbakır'da öğrenciler "bilgisayar özlemiyle'" eği- timlerini sürdürüyor. Bu üde toplam 121 öğrenciye sadece 1 bilgisayar dü- şüyor. Müli Eğitım Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafın- dan yapüan istatistık çalışmasma göre, Türkiye'de ilk ve ortaöğretimde kulla- nılan toplam bügısayar sayısı 210 bin 854. Buna göre üköğretimde 10.5 mil- yon, ortaöğretimde 2.5 milyon ögren- cinın okuduğu Türkıye'de ortalama ola- rak her 65 öğrenciye yalnızca 1 bilgi- siyar düşüyor. En şansü U Izmir Bilişim teknolojısinde en şanslı öğ- renciler Izmır"de. Toplam 605 bin ilk ve ortaöğretim öğrencisinın bulunduğu Iz- mir'de 10 bin 824 bilgisayar bulunu- yor. Bu kentte 55 öğrenciye bir bilgisa- yar düşüyor. Doğu ülerindeki öğrenci- ler ise bilgisiyar özlemiyle eğitimleri- ni sürdürüyorlar. Örneğin Diyarbakır'da toplam 332 bin öğrenci bulunmasına karşm bilgisayar sayısı yalnızca 2 bın 735. Bu üde her 121 öğrenciye sadece 1 bilgisayar düşüyor. Yazarımızın cenaze törenine basın ve siyaset dünyasından geniş katılım oldu Hekimoğlu sonyolculuğuna uğurlandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemiz yazan ve ANKA Ajansı ku- ruculanndan Müşerref Hekimoğlu, dostlan. gazeteciler ve siyasetçilerin kanldığı törenle son yolculuğuna uğur- landı. Hekimoğlu için ilk tören Onursal Başkanı olduğu ANKA Ajansı önün- de düzenlendi. Törene eski CHP Ge- nel Başkanı Altan Öymen, CHP Ge- nel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem, eskı CHP Genel Sekreteri Ertuğrul Günay, eski DŞP mületveküi Uluç Gürkan. gazetemiz Ankara Temsilci- sı Mustafa Balbay, gazetemiz yazan CüneytArcayürek, yazar Muzaffer fr- han Erdost, ANKA Ajansı Genel Mü- dürü İsmet Solak, gazeteciler, emeklı başkonsoloslar ve ANKA çalışarüan katıldı. ANKA Ajansı Yönetim Kurulu Baş- kanı Nazif Ekzen. 56 yıl fıilen gaze- tecilik yapan MüşerrefHekimoğlu'nun "haberle yaşadığınr söyledi. Altan Öymen de "Hayat doluydu, bir tabu- tun içinde yatacağuu hiç düşünmemiş- tim" dedi. Hekimoğlu'nun kadın ga- zetecüerin parmakla gösterilecek ka- dar az olduğu bir dönemde çok güzel röportajlar yaptığını anlatan Oymen, "Umanm genç arkadaşlar, onun aço- ğı yolda. bırakoğı unutulmazizlere ba- kârak onun işini sürdürür. Onun an- la>ışrvla biriikteANKA sonsuza dekya- şasuı. Özgür. etki alûnda kalmadan naberlerinisürdürsün" diye konuştu. Hekimoğlu'nun cenazesi daha son- ra Kocatepe Camii'ne götürüldü. Ta- burun üzerine "Sen halksın, içinüzde- Hekimoğlu için ilk tören Onursal Başkanı olduğu ANKA Ajansı önünde dûzenkndi (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) sto" yazısı ve 2 adet "Anka" kuşu bıb- losunun konulması dikkat çekti. Tö- rene katılanlar şöyle: CHP Genel Başkanı Deniz Ba>-kaL Genel Sekreteri Önder Sav, TBMM Başkanvekıli AB Dinçer, BCP Genel Başkanı MümtazSoysal, eski SHP li- den Erdallnönü. eski bakanlar Nahit Menteşe, İsmet Sezgin, Işın Çelebi, ts- temihan Talaj; Ahnıet Tan, eskı Ana- yasa Mahkemesi Başkanı YektaGün- gör Özden, CHP mılletvekilleri, Çan- kaya Belediye Başkanı Muzaffer Er- yılmaz, Gazi Üniversitesi Iletişim Fa- kültesi Dekanı Korkmaz Alemdar, um:ag Vakfı Başkanı GüldalMumcu, TZD Başkanı tbrahim Yetldn, CHP Ankara II Başkanı Hakkı Suha Okay, ressam Ceial Binzet sanatçı MerihÇi- menciler \e gazeteciler. Cumhurbaşkam Ahmet Necdet Se- zer ve Dışişlen Bakanı Abdullah Gül de çelenk gönderdi. Kocatepe Camii'nde kılınan cena- ze namazının ardından Hekimoğlu, Cebeci Asri Mezarlığı'nda toprağa verildi. Burhaniye Belediye Başkanı Fik- ret Akova, avukat Güneş Gürseler, Mesa Plaza Alışveriş Merkezi Yöne- timi ve okurlanmız Hürsen Özlü, Pe- rizat Erkent AyşeÖzkan gazetemize mesaj göndererekbaşsağlığı dilediler. Dostlan Nereye? llerleme Raporu karşısında ihtiyath olunması- nı isteyenler listesinde, Türk Hükümeti'nin de yerini alacağını bundan bir hafta önce söylese- ler, bu savı ileri sürenlerle alay edilirdi. Oysa Ba- kanlar Kurulu önceki gün, bu raporun tek gün- dem maddesi olarak alındığı toplantısında, yo- ğun eleştirileri de dikkate alarak 17 Aralık'tan önce, saptanılan çelişkiler ve belirsizliklerin gi- derilmesi için çaba gösterilmesini kararlaştırdı. Gerçi önceki günkü toplantı, llerleme Raporu'na başlıca iki neden ile çekinceli bakıldığını resmi söylem olarak vurguluyor. Ancak Başbakan'ın dün, Yunan Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'den bir ev ödevi olarak yerine getirmesini istediği yüküm- lülükler karşısında söyledikleri de gösteriyor ki, hükümetin tedirginliği, sadece raporun ucu açık bırakılması ve serbest dolaşım hakkının kısıtlan- masından doğmamaktadır. Erdoğan, Yunanis- tan Cumhurbaşkanı'nın "Fener Rum Patrikha- nesi'nin ekümenik statüsünün kabulü, Heybe- liada Ruhban Okulu'nun açılması, Yunan vatan- daşlan ile Türkiye'den göç eden Rumlann mal- varlıklannın geri vehlmesi"n\ içeren istekler kar- şısında Türkiye'yi sadece Kopenhag ölçütle- ri'nin bağlayabileceğini söylemiştir. Durum gerçekten Başbakan'ın dediği gibi ol- saydı... Yani 22 Haziran 1993'te gerçekleştirilen Kopenhag Zirvesi'nde Avrupa Birliği'nin geniş- letilmesi için kabul edilmiş olan "siyasi, ekono- mikkriteherile topluluk mevzuatının benimsen- mesi" ana başlıklan altında toplanmış düzenle- melerin yerine getirilme istekleri ile sınırlı kalın- mış olsaydı. Bugünkü belirsizlik Oysa Tûrkiye'nin Avrupa Topluluğu'na üye ol- masına değil; bu üyelik için öngörülen koşullara özellikle AKP iktidannın işbaşına gelmesinden son- ra eklenenler, bugünkü belirsizliğin önümüze ko- nulmasına neden olmuştur. 6 Ekim'de llerleme Raporu'nun görüşmeler için yeşil ışık yakmasını beklerken, belki de aşı- rı heyecandan Erdoğan, kendisini ilgilendiren tek şeyin görüşmelerin başlamasına evet denilme- si olduğunu söylemiştir. Böylece bu kadar ucu açık bir kozu masasının üstünde bulan Genişle- meden Sorumlu Komiserler Heyeti'nin, bugün için Türkiye Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu'na bile be- lirsiz bir serap görünümü izlenimi veren istekle- ri ile karşı karşıya kalınmıştır. Lozan Anlaşması'nı altüst eden tanımları için Birlik yetkilileri, 24 Tem- muz 1924 anlaşmasının kendileri için bağlayıcı olmadığını kaçıncı kez yineliyorlar?.. Hükümet bu tekrarlar karşısında şu gerçeği görmüyor mu? Türkiye AB'nin resmi üyesi oldu- ğu zaman Lozan Anlaşması da resmen ortadan kalkmış mı sayılacaktır? Hükümetin neredeyse ulusal bir zafer olarak görmek ve göstermek is- tediği AB politikasının sonucunda masaya ko- nulan llerleme Raporu'nda yazılanlar, 83 yıllık Cumhuriyet tarihimizin kayıtlannda olmayacak ye- ni huzursuzlukları kapımızın önüne getirmiştir. Bu Cumhuriyetin insanları laiklik ilkesine öylesi- ne inançla bağlıydılar ki, doğumlarından sonra babalannın nüfus cüzdanlarına hangi dinin, he- le özellikle hangi mezhebin mensubu olduğunu yazdırmış olduklannı fark etmezlerdi. Cysa ma- hut llerleme Raporu'nda ortaya konulan istekler ve ileri sürülen koşullar, bu vatandaşlann bir bö- lümüne zorunlu azınlık elbisesi giydirmeyi öngör- mektedir. O elbisenin giydirilmesr ile de yetinme- yenler, mesela Aleviliğin ayrı bir din olduğu yö- nünde bir ya da birkaç kişinin ayak üstü ortaya attığı varsayımları tartışırken kendi aralarında sürtüşmeye girmektedirler. Toplumumuzu oluşturan bireyler, birer amip gibi bölünmeye itilmektedir. Yakın tarihlere ka- dar sadece laik devlet ilkesini yıpratmak için ki- mi bağnaz odaklarca kullanılan Diyanet Işleri Başkanlığı'nın yok sayılarak, cemaatlere kendi inançlarını yerine getirmek için diledikleri yerde ibadethaneler yapma özgürlüğü Türkiye'yi AB'ye değil, olsa olsa Suudi veya Iran mollalannın inanç- larının kucağınaoturtur... Hükümetin basiretsiz olması, kaç bin yıllık Ana- dolu insanının da sağduyusunu terk etmesine mi yol açmalıdır? Hepimize düşen ağır sorumluluk, basiretsiz politikacının oyun sandığı devleti yönetme sıra- sında birbiri üstüne kırdığı artık ortaya çıkan pot- lara yenilerini eklemek değildir. Içeriye ve dışa- rıyadurdemektir. Faks: 0 216 3028208 obirgitıge-kolay.net Eski müdürümüz kalbine yenildi Gazeteci Dallı yaşamını yitirdi tstanbul Haber Servisi - Gazetemizin eski yazıişleri müdürlerinden, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Onur Kurulu Başkanı Erol Dalh (74) Bodrum'daki evinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Erol Dallı için yaruı (14 Ekim Perşembe) günü saat 11.00 'de TGC önünde tören düzenlenecek. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı OrhanErinç yaptığı yazılı açüdamada, Dallı'nm. deneyimli bir muhabir, yazıişleri müdürü ve genel yayın yönetmeni olarak çok sayıda gazetecinin yetişmesüıde emeği bulunduğunu vurguladı. "Lstamız Erol Daln'yı bekknmedik bir anda yhırmiş olmamn üzüntüsünü yaşryoruz'' diyen Erinç. açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Erol Dalh, cemrvetimize, önceki dönemkrde Yönetim Kurulu Üyesi olarak yapüğı katkılan, Onur Kurulu Başkanhğı ile sürdürmekteydL Kayburuz ve acımız büyüktür. Ailesine, çabştığı Dünya Gazetesi başta olmak üzere basm topluluğuna ve üyeterimize başsağhğı diler, aıusı önünde saygryla eğiliriz." (