Katalog

20 MART 2001 SALJ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdaiinönu Berlin'öe • BERLtN(AA)- Almanya'da bulunan Prof. Dr. Erdal înönü, Berlin Atatürkçü Düşünce Demeği'nin davetlisi olarak Dortmund kentinden başkent Berlin'e geldi. tnönü, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, yeni kurulacak bir partide yer aimak istemediğini söyledi. înönû, "Büyük bir iyiniyetle benden böyle bir yeni oluşumda başa geçmemi istiyorlar. Düşüncelerimi yazmaya çalışıyorum. O bakımdan beni affedin dedim" diye konuştu. Derviş'eflksonı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanı Kemal Derviş'e ilk soru önergesini FP Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya yöneltti. Uzunkaya, Tasamıf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen tktısat Bankası'nın 'sahipleri, gızli-açık ortaklannın' kimler olduğunu sordu. Uzunkaya, YÖK'ün Fatih Üniversitesi'ne gelecek yıl öğrenci alınmaması kararını da soru önergesiyle TBMM gündemine getirdi. BDDKBaşkam yeminettti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanlığı'na atanan Engın Akçakoca, dün Yargıtay'da yemin ederek görevine başladı. Yargıtay Birinci Başkanlar Kurulu'nun üyelerinin huzurunda yemin eden Engin Akçakoca, daha sonra yaptığı değerlendirmede "Onemli bir göreve getirildim. Başaracağıma inanıyorum" dedi. KrtzJn çozümu styasi otonafc' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı TansuÇiller, düzenlediği basın toplannsında Türkiye'nin ağır bir bunahmla karşı karşıya bulunduğunu söyledi. Bu bunalımın, bugün için bir ekonomik bunalım olarak gösterildiğini ve yaşandığını belirten Çiller, "Bu bunalımın özünde siyasi bir kriz vardır ve çözûm de siyasi olmalıdır" dedi. Çiller, "Merkez Bankası'na daha fazla özerklik için yapısal bir değişikliğin yapılmasının bir anlamı yoktur" diye konuştu. 20mlyon soçınoıı • ANKARA (ANKA) - Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Tufan Algan, yaklaşık 20 milyon seçmenin bilgisayar ortamına kaydedildiğini açıkladı. Tufan Algan, TBMM'de temsil edilen siyasi partilere gönderdiği yazıda, 1986 yılında başlatılan Bilgisayar Destekli Merkezi Seçmen Kütüğü "SEÇSİS" projesi kapsamında bugûne kadar yapılan çalışmalar sonucunda 22 ildeki yaklaşık 8.2 milyon seçmene ilişkin bilgilerin derlendiğini söyledi. Karayalçın ve Öymen'li grup, Güneş ve Sağlar'ın Sosyal Demokrat Parti'sine soğuk CHP'de muhaLefet bölündüANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'de istifalar sürerken Erdal tnönü' nün "yeni bir oluşumun başma geçmeyeceği' mesajını ver- mesi muhalefeti karamsar- hğa sürükledi. Eski genel başkanlar AHanOymen ve Murat Karayalçm ile ha- reket eden partililerin, Er- can Karakaş,Aydm Güven Gürkan, Fikri Sağbur gibi isimlerin içinde bulundu- ğu "Sosyal Demokrat Par- tP'ye (SDP) sıcak bakma- dıklan vurgulandı. lnönü yeni bir oluşumun liderliğine ikna edilmezse, parçalı muhalefet grupla- nnın bir araya gelemeyeceğine dikkat çekildi. CHP, son istifalann ardından sıkın- ölı günler yaşamaya başladı. Gerek ge- nel merkezin uygulamalanna tepki du- yan muhalifler, gerekse yönetim ara- suıda ciddi görüş aynlıklan yaşanıyor. Partinin caycısı ve 85 kişi istifa etti BURSA (Cumhuriyet) - CHP'de çok sayıda partili Genel Başkan Deniz Baykal'm yönetim ve politik anlayışma tepki göstererek istifa etti. istifa edenler arasında partinin çaycısı ve ü delegesi Ali Cinkıhç da bulunuyor. CHP ü başkan yardımcılanndan Dr. Murat Kaçar, aralannda eski il yönetim kurulu üyeleri, ilçe başkanlan. çok sayıda delegenin de bulunduğu 85 kişilik grubun istifasını okudu. Kaçar, CHP'nin işçinin, emekçinin, dar gelirlilerin, esnafın, üreticinin partisi olmaktan çıkanhp Baykal'm partisi konumuna getirildiğini öne sürdû. Avukat Cumhur Özcan başkanlığındaki il disiplin kurulunun da istifayı düşündüğü bildirildi. Altan Öymen döneminde CHP'ye üye olan öğretim üyelerinin de önümüzdeki gûnlerde partiden istifa edecekleri öğrenüdi. Muhalif gruplar kendi aralannda ikı- ye bölündü. Partide kalmanın olanak- sız olduğu görüşünü taşıyan ve ağırhk- h olarak sol kanatta yer alanlann. SHP ve ÖDP'den bazı isimlerle birlikte baş- lattıklan SDP'ninoluşum hazırlıklan- m hızlandırması, henüz partiden istifa etme karannı kesinleştirmeyen Oymen ve Karayalçın gruplannda karamsarlık yarattı. Oymen ve Karayalçın grupla- nnda, "İnönü'nün içinde bulunmaya- cağı herhangi bir hareket toparlayıa olamaz. Bu nedenle İnönü'nün olma- dığı bir oluşumu desteklemek olanakh değikür. Aksi halde bunun yaratacağı durumun sorumluluğunu ldmse üstie- nemez" görüşü öne çıktı. İnönü'nün, istifasını açıkladığı yazı- sında yeni bir oluşumun başına geçmeyeceği mesa- jım vermesine karşm, ya- kınlannın Inönü'ye bas- kılan sürüyor. Inönü'ye, "Başma geçmeseniz bile bi- rini işaret edin. Siz de vit- rinde olun" diye baskı ya- pılıyor. Ancak İnönü'nün bu öneriyi kabul etmesi durumunda bile yeni bir oluşumun başında olması ile vitrininde olmasının ya- ratacağı etkinin aynı olma- dığına da dikkat çekiliyor. Muhalifler arasında şu an- da oluşan dağmık görüntünün, genel merkezin lehine işleyen bir durum ya- rattığınm da altı çiziliyor. Altan Öymen ve Tarhan Erdem de cumartesi günü başlayan kongre süre- cine katılma karan aldılar. Oymen ve Erdem'in, kayıtlı olduklan Beşiktaş il- çesinde yapılacak kongreye katılacak- lan ve konuşma yapacaklan öğrenildi. Toplusozlesmeler tıkandı Enflasyon hedefi bekleniyor ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - 2001 yılı hedef enflasyonunun be- lirlenememesi nedeniyle kamudaki işçiler için ya- pılacak toplusözleşme görüşmeleri çıkmaza gir- di. Programı hazırlayan Devlet Bakanı Kemal Derviş, çalışmalann son aşamaya geldiğini, kısa sürede ekonomik büyük- lüklerin belirleneceğini söyledi. Derviş, dün ilk kez ka- tıldığı Bakanlar Kurulu toplantısmda, hazırlanan yeni ekonomik program hakkında bilgi verdi, ba- zı bakanlann sorulannı yanıtladı. Yaklaşık 10 da- kika konuşan Derviş, ka- mu harcamalannın tama- mma Bütçe Yasası'nda yer verileceğini söyledi. Derviş, "Örneğin,Ziraat Bankası'ndan çiftçOer için aynlacakdestekleme miktan önceden benrien- miyordu. Şimdi böyle ol- mayacak" diye konuştu. Ekonominin düze çık- ması için 2-3 aylık bir sü- reye gereksinme olduğu- nu savunan Derviş, dış kaynaklarla ilgili ciddi beklentileri olduğunu bildirdi. Her şeyin dış kaynaklardan beklenme- mesi, iç kaynaklann da bir an önce harekete ge- çirilmesi gerektiğini be- lirten Derviş, bankacılık sektörünün ıslah edilece- ğini kaydetti. Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanı Yaşar Okuyan, Derviş'e, KİT'lerdeki emeklilık haberlerini sordu. Der- viş, zorla kimsenin emekli edilmeyeceğini, emekliliğin özendirilece- ğini dile getirdi. Bakanlar Kurulu'nda söz alan kamudaki söz- leşmelerden sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, kamudaki iş- çilerin sözleşme görüş- melerinin tıkandığını be- lirterek yeni enflasyon hedefinin ne zaman açıklanacağını sordu. Kemal Derviş ise "Ktsa bir çalışma sonrasuıda ekonomik büyüklükleri açıklayacağız. Çalışma- lar son aşamaya gekti" diye konuştu. ÇİZMEDEN YUKARI [email protected] MUSAKART AC\l- ÖMLEA4 ABD'nin Ankara Büyükelçisi, Türkiye'nin sorunlan aşacağına inandığını belirtti Pearson: 1919 ralm yaşıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson, Amerika'nın, Türkiye'nin önündeki zorluklan aşabilmesi için yardımcı olmaya hazır olduğunu be- lirtti. Eski Cumhurbaşkanı SüleymanDe- mirel, devletin ilk önce kendi yurttaş- lanna güvenini pekiştirmesi gerekti- ğini savunarak "Devlet, servet düş- manhğı anlamına gelecek hiçbir hare- ket içinde olmamahdır" diye konuştu. Stratejik Teknik Ekonomik Araştır- malar Merkezi'nce düzenlenen 'Enerji Arenası'nda konuşan Süley- man Demirel, devletin ticari ve ikti- sadi faaliyetlerin içinden tamamen çı- kıp asli fonksiyonlanna dönmesi ge- rektiğini belirtti. DemİFel şunlan söy- ledi: "Devlet, vatandaşlarma ne kadar güveniyor? Meşru kazançlan nede- niyle başlarma bir hadise geleceği kor- kusu varsa o vatandaştan hiçbir şey el- de edemezsin. Benim laflannu hiç kimse bir yerlere çekmesin. Devlet, servet düşmanhğı anlamına gelecek hiçbir hareketiçinde olmamalıdır. V'a- tandaş, meşru yoUardan kazandıkla- nndan mutlaka emin olmalıdjr." Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Türkiye'nin Ha- zar petrol ve doğalgazı ile Ortadoğu doğalgazının Batı pazarlanna taşın- masmda bir köprü görevi göreceğini belirtti. Ersümer, elektrik piyasasmnı ardından petrol ve doğalgaz için de yasal düzenlemeler getirileceğini söy- ledi. Avrupa Birliği Türkiye Temsilcisi Büyükelçi Karen Fogg da, Elektrik Pi- yasası Yasası'nın AB açısmdan çok önemli bir adım olduğunu belirtti. Fogg, yasanın daha fazla yabancı ya- tınmı çekeceğini ve kamu maliyesi üzerindeki yükün azaltılmasına katkı sağlayacağım savundu. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ro- bert Pearson, Türk hükümetinin 1998 yılında aldığı bir kararla enerji sektö- rünün liberalleştirilmesi için çalışma- lara başladığım ve böylelikle bir dev- rim yaşandığım ileri sürdü. ABD'nin Türkiye'ye önündeki zorluklan aşma- sında yardımcı olmaya hazır olduğu- nu bildiren Pearson, "Türidye'nin 1919'da Samsun'da gösterdiği cesaret, bu sorunlan aşmada göstereceği cesa- retk aynıdır. Türkiye'nin 1919 ruhu yaşamaktadır. Başarması için gereken bütün beceri Türkiye'de buhuımakta- dnr" diye konuştu. Toplantının "Türk Enerji Sektörü- nün Geleceği'' başlıkh ilk oturumun- da konuşan Dünya Bankası Türkiye Temsilcisi Ajay Chhibber, özelleştir- me sürecinin çok yavaş ilerlediğini söyledi. BARO BAŞKANTNA 'ÎNSAN HAKLART ÖDÜLÜ Sayman: Aslan yoksa maymun kral olıır tstanbui Haber Servisi - Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV), bu yüdan başlayarak her yıl vereceği "tnsan haidan, demokrasi ve banş ödÜHV'nün birincisini, İstanbul Barosu Başkanı Yncd Sayman'a verdi. F tipi cezaevleri, yolsuzluk. terör, örgütlü ve çıİcar amaçlı suçlarla mücadele konulanndaki çabalan nedeniyle ödül alan Sayman, hukukun olmadığı bir ülkede, sıradan laflar edenlerin bile önemsendiğini ifade etti. Başkanlığını Ercan Karakaş'm yapöğı SODEV, Sayman'a ödülünü, cumartesi akşamı, Pera Palas Oteli'nde düzenlenen SODEV 7. Yıl Dayanışma Yemeği'nde verdi. Gazetemiz yazarlan Prof. Dr. Türkd Minibaş ve Vecdi Sayar, SODEV Başkanvekili Aydm Cıngı. sanatçı HafflErgön ile Ercan Karakaş'm yer aldığı seçici kurulun karanyla ödüle layık görülen Sayman, 32 kişinin öldüğü "Hayata Dönüş" operasyonundan sonra ödül almasının garip olduğunu belirtti. Ödülü. baro başkanbğı sayesinde aldığmı vurgulayan Sayman, "Ama her şevden önce ödülü, hayata dönniek için direnen, bunu yaparken öten insanlann \ arhğnia amuşohıyorum" dedi SOYSAL; KffiRIS? LA ÎLGtlİ İFADELER YETERSİZ Avrupa^ııııı yapması gerekenler de var ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Prof. Dr. Mümtaz SoysaL IMF'nin istemleri doğrultusunda hazırlanan ekonomik programla sıcak para için kesin sözler veren hükümetin, AB Ulusal Programı'nda (UP) 'mupak' ifadelere yer verdiğine dikkat çekti. Soysal, UP'de Kıbns ile ilgili ifadelerin bilinen Türk tezlerini yinelemekten öteye geçmediğini vurguladı. Soysal "AB'nm yapması gerekenkri de söylemenydik'"dedi. Mümtaz Soysal, açıklanan UP ile ilgili yapbğı değerlendirmede, MGK'nin 'damşma organı' olarak nitelenmesinin yeterli olduğunu, bir anayasa değişikliğine gerek olmadığı görüşünü kaydetti. Hazırlanmakta olan ekonomik programm yalnızca "dışandan verikn modeDere göre hazoianan bir uhısal cevap" niteliğinde olduğunu belirten Soysal, "Avrupa bakumndan verilen cevapla Avrupa konusunda verSen cevap arasında biraz üslup farklan görüKyor. Avrupa konusunda verilen cevap 5 ya da 10 ydhk perspektifjçin verilen cevap, öteküıde işin ucunda para olduğu için hemen yapüacaknr, edflecekm* deniyor" görüşünü kaydetti. POIİTtKA GÜ1NLÜĞÜ HÎKMET ÇETİNKAYA Çelikten Örs... Dudaklannda bir mercan ışıltısı kımıldıyordu... Güz türkülerinin, ilkbahar sevişmelerinin çok öte- sinde çelikten bir örsle dövülmüş yaşam, hiç büyü- meyecek sandığımız çocuklann gözlerinde dalga- lanıyorgibiydi... Üsküdar Iskelesi'nde kâğrthelva satan yaşlı adam, elinde sakız kutusuyia dolaşan çocuk, kırmızı ka- ranfilleri size uzatan genç kız, kanı çekilmiş soluyan bir bedenle mavi bir İstanbul sabahını yudumluyor- lar... Büyük kent, yeni bir güne başlıyordu... O saatlerde Ankara'da umudumuz Kemal Der- viş, basın toplantısına çoktan başlamıştı... Her sokak başında, bakkalda, manavda, çarşıda konuşulanlara dikkat ettiğimizde, Türkiye'nin bir kurtancıya gereksinimi olduğu anlaşılıyordu... Ekmeğimiztaşgibi katı, gecelenmiz uykusuzdu... Çevremizi umutsuzluğun getirdiği yılgınlık sar- mıştı!.. Derviş'in basın toplantısı yaptığı saatlerde, dün- yayagözJerini açan çocuklan, anneleri, babalan dü- şündüm!.. Maviye kesmiş gökyüzünün altında çiçeğe dur- muş badem ağaçlannın altında gezinmeyi ve sı- kıntılı zaman tünelinden geçmeyi denedim!.. Bahçedeki salıncakta sallanan çocuklann mutlu- luğuna tanık olup direncin ınsan yüreğindeki alev- lenişine tanık olmak istedim!.. Bir anda serçeler havalandı karşı evlerin çatısın- dan!.. Güneş, ilkbahar sabahında çocuklan beyaz atlas örtüsüyle ısıtıyordu... Siyasetin kirlenmişliğinden, günlerdircanımızı ya- kan ekonomik bunalımdan bir an kurtulmak için gü- zel şeyler düşünmek istedim!.. • • • Ne Erdal İnönü'nün CHP'den istifasını, ne Der- viş'in basın toplantısını yazacaktım!.. Acaba umut üzerine yazı yazmayı becerebilir miy- dim? Bahçe duvannın üstüne oturdum... Düşler kurdum çocuklar gibi!.. Başka mevsimlerin içinde yürüdüm, kır çiçekleri topladım!.. Sonra birden gözlerimi açtım... : Şu soruyu sordum kendi kendime: "Batman'da intihar eden on bir çocuk annesi o- tuz beş yaşındaki Sabriye Öztekin'/n öyküsünü kim anlatacaktı bizlere?" O anda esmer yüzlere güneş vuruyor... Sanki şiirier bizi anlatıyon "Buraya denizi çiziyorsun ya I Kayıklan çiziyorsun geride I Umudu çiz alınyazısını çizl Ayazı da çiz alın terini de... I Balıkçılan çiz balıkçılan I Geceyi de çiz doğacak günü de I Yoksulluğu çiz çaresini de çiz I Sömürû- yüdeçiz sömürüyü de." Eski brr fotoğrafa baktım uzun uzun... Dudaklannda bir mercan ışıltısı kımıldıyordu... Bir anda güz türkülerini, ilkbahar sevişmelerini, yaşama gözlerini yuman saman sansı saçlı Vera'yı bir kenara bıraktım!.. Gazetelerde yer alan 'canlı bomba' haberine ta- kılıp kalmıştım çünkü!.. Seda Ytlmaz'ın fotoğrafı, hüznün çiçekli bahçe- lerini yansıtıyordu... Polis, onu 'canlı bomba' olarak görmüş ve fotoğ- raflannı dağıtmıştı. O gün yıkılıp kalmıştı genç kız... Işinden bir günde atılmıştı!.. • Çaresizdi!.. Ne yapacaktı şimdi? DGM'ye başvurdu!.. Canlı bomba olmadığını kanıtladı!.. Mavi gökyüzü birden bulutlanmıştı... Çocuklar evlerine gitmişti!.. Korkulanmız, belki birilerinin bizi bırakıp gitme- lerinden, yaşamın acırnasızlığından kaynaklanıyor... Ben bahçe duvarının üzerindeyim hâlâ!.. Boynu bükük bir menekşe topraktan fışkırmış!.. Toplum olarak alevlerin alacakaranhğında yitik za- man sevdalannı toplarken gizemlı huzünlen dev- şiriyoruz her sabah uyandığımızda... Sevgisizlik anıtlaşıyor yaşadığımız topraklarda!.. Gümüş griterin içinden çıkacak aydınlık bize ya- saktı!.. ••• Karşıdaki evlerin çatılanna çevirdim gözlerimi... Serçeler kaçıp gitmişti!.. Çocuklaria, kuşlaria, ağaçlaria, çiçeklede avurtma zamanındaydık!.. Yaşamı çogaranaya gereksinimimiz vardı!.. Yıllarca yağmurlar kentlerin ustüne üstüne geli- yor, çocuklar hıçkınktan boğuluyor, aç martılar ge- celeri uykumuzu bölüyordu!.. Yıne yıllar önce bir ay ışığının hüzünle buluştuğu saatlerde aynı duygulan yaşamıştk birlikte!.. Vurgun yemiş gibiyiz!.. Renklerie parlayan sabahlan, geceleri çoktan unuttuk!.. Unutturulduk!.. Bir gün tomurcuklar açacak sevginin kaynağın- da... Belki o zaman derin uykulardan uyanacağız!.. . hikmetcetinkaya^ cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Yemekte karsılastılar Derviş TemizeVden görüşme istedi ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Ekono miden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş. Dünya Bankası Türki- ye Temsilcisi Chibber ve bürokratlarla yediği akşam yemeği sırasın- da karşılaşhğı eski BB- DK Başkanı Zekeriya Temizel'le görüşme is- teğinde bulundu. Temi- zel, Derviş'in toplantı- sıyla kendisinin bir il- gisi olmadığını söyledi. Devlet Bakanı Kemal Derviş dün akşam Dün- ya Bankası Türkiye Temsilcisi Ajay Chib- ber ile yemekte bir ara- ya geldi. Yemeğe, Hazi- ne Müsteşan Faik Özt- rak BDDK Başkanı Engin Akçakoca ve Merkez Bankası Baş- kan Yardımcısı Şükrü Bina\ da katıldı. Bu arada aynı salonda Ze- keriya Temizel"in de yemek yemesı dikkat çekti. Derviş'in, yemek sırasında Temizel'e gö- rüşme isteğinde bulun- duğu öğrenildi. Temi- zel ise gazetecilerin so- rulan üzerine, "Der- viş'in toplanüsı ik bizün Ughniz yok" dedi.