15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 MART 2001 SALJ CUMHURİYET SAYFA JvLJİJ VUR [email protected] 15 Dünya Şiir Günü, PEN Yazarlar Demeği ve Türkiye Yazarlar Sendikası'nın etkinlikleriyle kutlanıyor Büyük ödül Necati Cumah'nm • PEN Demeği'nin bu akşam AKM'de gerçekleştireceği gecede demek üyesi şairler kendi şiirlerini okuyacak. Aramızdan aynlmış kimi şairlerin şiirlerinden ömekleri de tiyatro sanatçısı Ayla Algan seslendirecek. Türkiye Yazarlar Sendikası ile Kadıköy Belediyesi Sağlık ve Sosyal Dayanışma Vakfı'nın düzenlediği şiir ve müzik dinletisi de yarın saat 18.00'de yapılacak. Kültür Servisi - Dünya Şiir Günü, PEN Demeği'nin düzenlediği bir top- lannyla bu akşam Atatürk Kültür Mer- kezi'nde, yann da Türkiye Yazarlar Sendikası'nın (TYS) Kadıköy Bele- diyesi Evlendirme Dairesi'nde düzen- leyeceği bir şiir-müzik dinletisiyle kut- lanacak. Bu akşam saat 20.00'de Atatürk Kül- tür Merkezi'nde PEN Başkanı Alpay Kabacalı'nın konuşmasıyla açılacak toplantıya Kültür Bakanı tstemihan Talay da katılacak. Gecede PEN üyesi şairler; Yeşim Ağaoğlu, Sunay Akra,SinaAkyoL, HüseyinAlemdar, Erdoğan Alkan, Ataol Behramoğ- lu,CengizBektaş, Gülsüm Cengiz, NevzatÇeBİLAri- feKalender,LKe- mal Karadayı, Şükran Kurda- kul, Sabri Kuş- konmaz, Aydın Öztflrk, Sennur Sezer ve Güngör Tekçekendi şiirle- rini okuyacaklar. Aramızdan ay- nlmış kimi şair- lerin şiirlerinden örnekleri de tiyat- ro sanatçısı Ayla Algan seslendire- cek. Gecenin su- nuculuğunu bir başka tiyatro sa- natçısı Hikmet Körmükçü üstle- niyor. Necati Cumah Toplantıda PEN' in "Dünya Şür Gü- nü Büyük Ödülü", önceden kararlaş- tınldığı üzere, geçen ay aramızdan ay- rüan şair ve yazarNecatiCumah'ya ve- rilecek. Dünya Şiir Günü Bildirisi'ni bu yıl ünlü şair Fazıl Hüsnü Dağlarca hazır- ladı. Kültür Bakanlığı sanatçılannın bir konser vereceği gecenin progra- mında aynca kısa bir "Dünya Şiirine Selam" bölümü yer ahyor. Toplantıya giriş serbest olacak. Dünya Şiir Günü, PEN tarafından dört yıldan beri kutlanıyor. Türkiye PEN'inin girişimleri sonucundaUNES- CO tarafından 21 Mart 'Dünya Şiir Gü- nü' ilan edildiğinden, iki yıldır dünya- nın birçok ülkesinde de kutlama prog- ramlan düzenleniyor. TYS'nin şür ve müzik dinletisi Dünya Şiir Günü nedenıyle Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Cengiz Bektaş ve Kadıköy Belediyesi Sağlık ve Sosyal Daya- nışma Vakfi (KASDAV) Başkanı ve Be- lediye Başkanı Selami Öz- türk'ün düzen- lediği şiir ve müzik dinletisi ise yarın saat 18.00'de Kadı- köy Belediyesi Evlendirme Da- iresi'ndebaşla- yacak. Selami Öz- türk ve Cengiz Bektaş 'ın ko- nuşmalanyla başlayacak olan toplantıda, Dağ- larca'nınbüdiri- si okunacak. Suna Aras, Osman N. Ba- ranus, Ataol Behramoğlu, Nurullah Can, Eray Canberk, Gülsüm Cengiz, Müslüm Çelik,Aydm Hatipoğlu, Arife Kalender, îsmet Ke- mal Karadayı, Şükran Kurdakul, Ay- ten Muüu, Hasan öztoprak, Afşar Ti- muçin ve Hüseyin Topçugil şiir dinle- tisi sunacaklar. Mehrizat'm sunacağı toplantıda, Prof. Dr. Cemalettin Gö- belez yönetimindeki MÜ Atatürk Eğ Fak.G.S.Eğ.Bl. Orkestrası da bir müzik dinletisi sunacak. D ü n y a Ş i i r C ü n ü B i l d i r i s i Şiir en büyük çeviridir FAZIL HÜ&iÜ DAĞLARCA Şiirler,nerelerden geldigibelli olmayan, ta- ntmı yapüamayan, bütün yaşamımızı etkile- yen, boyutîan evreasel süren o ateşböcekleri- dir. Şiiryazansözcüklerin "yeri"vardır Bu yer- ler sandığımızdanbüyüktür. Yan yana geldik- lerinde eski ya da yeni yeryüzlerini uîaştınr- îarbize. Şiiryazan sözcüklerinşiiryazmayan sözcük- lerden nasıl aynldıklannı yazar, düşüncele- rindeki boyutla sezebilir. Bu aynmı yaparken neyin şür olduğunu, neyin olmadığını kişisel varhğının o andaki so- luk almasıyla, soluk al- mamasıyla anlar. Şiirler, yerlerini bir- birlerine katarlarkenbir başarryadaulaşjrlar Ya- zın evrenindeki genel yeri genişletmiş olurlar. Bugün bir Rus edebi- yatı, bir Fransız, bir In- giliz edebiyan alanlan varsa bu başan, o ülke- nin şiirlerinin kazandık- lan, bize kazandırdık- lan özel yerlerle oluş- muştur. "Yer" sözcügünün ûzerinde duruyorum; "ses" demek istemiyo- rum burada, "an" de- mek istemiyorum. "tmta Yûrüyüşü" adlı yapıtımda söyledim bunlan: "Ifer" sözcü- ğüyle anlatmak istedi- ğim, kozmik bir aian- dır. O ateşböceklerinin alanıdır. Kozmik alanla- nn şiirlerden oluşmuş FazdHüsnüDağlarca yaranlar olduğunu da hepinize duyurmak is- terim. ••• Çeviri olayı, bütün yönleriyle anlaşılmamış- tır. Bir dildeki yapıtın öteki dile dönüştürül- mesi ne yazık ki çeviri gerçeğirün tek örne- ği sayılmıştır. Dilden dile aktarma, çeviri gerçeğinin belki de milyarda biridir ya da dışındadır. Burada anlatmak ıstediğımiz, ger- çek çeviridir. "Gökyüzü''nün a yeryüza"ne çevirisi bugü- ne dek yaşanan tek çeviridir. Çeviri birbirini yaratırken evrenin ta kendisı sayılmahdır. Oluşum dediğimiz olay, doğadaki gizin açık- lanmasıdır. îlk patlamalann bize getırdiği ey- lem, bir sözün çevirisinden başka ne? Daha önceki yaşama, vardığı söylemi başka bir söyleme dönüştürürken yaptığı eylem çevi- ridir. Yüzyıllann binyıllara, binyıllann sayı- sızuzaklara ulaşması birelle uzandığımız, öte- ki eli tuttuğumuz tek yazıdır. Bu tek yazı in- san varlıklanna ulaşırken çiviye benzemiş olabilir. Adına hiye- rogüf denebilir, adına papirüs denebilir. Unutulmamalıdır ki, bütün bunlar insan usunun çeviri eyle- mini gözler önüne se- rer. Şiiren büyük çevi- ridir. Doğanın gize- mini yenilemekle ye- tinmez. Ona yeni yönlerdegösterir. Şi- irin yeni yönleri, en eski doğamızı, çocuk- lanmızı giydirir. On- lara bayramlık olur. Şiir, günü gelece- ğe çevirirken öylesi- ne zenginleşir ki tele- fon derler ona, gra- mofon derler ona, radyo, televizyon, bil- gisayar, internet der- lerona, yine de bütün gücünü dile getire- mezler. Şiirinbütün özdek- lerde görünümü baş- ka başkadır. Kuşun sesinde görünen odur; maviîiği sese dönüş- türmüştür. Yaşh bilginin avuçlanndaki harf- ler odur; evreni umuda dönüştürmüştür. Ge- lin olan kızın ilk gecesi odur; ipeğı sevişme- ye dönüştürmüştür. Birbirimize yakınlığımız odur; ekmeği özgürlüğe dönüştürmüştür. Duyuyor musunuz şimdi? Duymuyor mu- sunuz, burada sizi bana dönüştürmüştür. Cameron Crowe'un filmi yaşamıyla paralel bir öyküyü içeriyor Odayı aydınlatan KateKüMr Servisi - Cameron Crowe. 'Ahnost Famous' filmiyle en iyi mü- zikal komedı dalında aldığı Altın Kü- re'yi elinde tutarken ağzı kulaklanna vanyor: "Tann'yateşekkürier!" Fil- min 'Gladyatör' ve 'Trafik'le birlik- te en iyi film dalında yanşmaması eleştirmenlerce bir hata olarak nite- lendirilmişti. Ama Crowe aynı kanı- da değil. Odül törenınden önce yapı- lan birparbde şöyle diyor Crowe: "In- sanlarm fflmdeki komedi unsurunu görmelerini istiyordum." 'Abnost Famous', 70'li yıllann kur- gusal rock grubu Stillwater'ın turne- sini izlemeye giden 14-15 yaşlannda- ki bir gazetecinin öyküsünü anlatı- yor. Crowe'un yan otobiyografık fil- mine seyircinin rağbet etmemesı yö- netmeni düş kınklığına uğratmış. Arna Crowe, filminin, özellikle Oscar'a aday gösterilmesinden sonra daha bü- yük ılgi göreceğinı düşünüyor. Başrolünde Tom Cruise'un oynadı- ğı, Crovve'un iyi gişe yapan filmı 'Jerry Maguire'ın aksine 'Abnost Famous'ta star oyuncu yok. "FB- mi herkes için değil, ama sanki yabuzca bir kişiyk konuşur gi- bi yapnğumz fikrini çok sev- dnn." Crowe, yetmişli yıllarda 15 yaşındayken, Rolling Stone dergisi San Diego muhabiri olarak 'LedZeppefin'ın turne- sini izlemiş. Dolayısıyla film yoğun bir kişisellik içeriyor. San Diego'daki muhabirleriyle hiç kar- şılaşmayan dergi editörleri ise doğal olarak onun bir yetişkin olduğunu sanmışlar. "Her zaman 'Başkanın Tüm Adamlan'ndaki Woodward ve Bernstein gibi davranırsam her şeyle başa çıkabUeceğimi düşündüm. Dus- tin Hofîrnan'nı Bernstein'ı gibi dav- randnn ve onun derin sesini taklh et- tim." Muhabirlik işini böyle almış Crowe. Ve bu öyküyü şimdıye kadar sadece arkadaşlanna ve aüesine an- latmış. Ama sonunda bunu herkese anlatma zamanı gelmiş. 'Abnost Famoustan keyif almak için ille de yetmişli yıllann rock grup- lanna ilgi duymak gerekmiyor. Film, müzığin ön planda olduğu bir döne- me yazılmış bir övgü nıteliğınde ol- duğu kadar, yürek burukluğunun da hikâyesi. 'Abnost Famous'ta Crovve'u, Pat- rickFugit'ın oynadığı William Mil- ler karakteri canlandınyor. Filmde Miller'ın, kendilerini Stillwater gru- bunun 'groupie'leri olarak tanımla- yan dört genç kız tarafından bekâre- tinin bozulduğu ayarhcı bir sahne de var, Peki, benzer bir deneyimi olmuş muydu?u Evet Tabiikio zamanlar ne olup brttiğini bihnekiçin çokgençtim. Filmde olduğu gibi en çok birtikte ol- mak istediğim kızodadançıkn,ben de diğerkıdartabaş başakaldnn.Çok tat- bydüar, ama benimle birtikte obnak- tan çok, TV'de 'Steely Dan'i seyret- meyemerakhydıiar.Buprogramıfîhn- de de kullandım." Filmde Mıller, Goldie Havvn'ın kı- zı KateHudson'm canlandırdıgı şirin 'groupie' Penny Lane'e âşık olur. Penny ise Stillwater'ın başgitaristi Russell Hammond'a (BQr> Crudup) âşıkur. "KatEveBflh'yiizlemektençok hoşjanıyorum" diyor Crowe. "BiDy kendi karakterine çok benziyor. Yd- dızobcağınınfarkmdavebundankor- kuyor, ama aynı zamanda büyüleni- yor. Kate ise içeri girdiğmde oda aydmbmyor. VefümdekiPenny Lanetam da böyle olmahydı. Kate'in önüne bir kamera koyarsmız ve o, beş saniye içindehem gülüp hem deağ- layabflb;'' Cameron Crowe, rock gru- bunun başgitaristi olan Ham- mond rolü için ilk olarak Brad Pitt'i düşünmüş ve onunla al- tı ay boyunca rol hakkında tarhşmış. Pitt, 'Snatch'te oy- nayacağı için 'Abnost Famo- ustan vazgeçince, Crowe fil- mi bırakmayı düşünmüş. "Brad bu rolde çok komikri, ama bu çok uygun olduğu anla- mma gehniyordu. BiDy Crudup, Hammond rolü içm çok daha iyi vekendidünyasındakaybobnam- za izin veriyor." Kate Hudson gibi biryıldız oyun- cu, Penny Lane rolüyle en iyi yar- dımcı kadın oyuncu dalındaOscar'a aday oldu. Bu durum, filmde ikin- ci bir yardımcı kadın oyuncu olan, Miller'ın annesini oynayan Frances McDormand'ı güç duruma sokaca- ğa benziyor. Nazun HDonet'in 'saçlan saman sansı, kirpikleri mavi' kansrydL Vera Tulyakova yaşamını yitirdi Kültür Servisi - Nâzun Hik- met'in son yıllannı paylaştığı, "saçtarı saman sansı, kirpikleri mavTkansı VeraTulyakova Hik- met yakalandığı hastalıktan kur- tulamayarak 69 yaşmda dün sa- baha karşı Moskova'daki evinde yaşamını yitirdi. Vera Tulyakova, Nâzım Hik- met'in mezannınbulunduğu Mos- kova'daki Novodeviçeva Mezar- lığı'ndatoprağa verilecek. Tulya- kova Hikmet, birlikte yaşadığı Nâzım Hikmet'in evini, müze gibi korumuş ve Nâzım'ı gelecek kuşaklara aktarmaya çahşmıştı. MemetFuat, "NâzanHikmet" başlıklı kitabında şairin Vera Tul- yakova ile tanışmasını ve birlik- teliğini şöyle anlatır: 1955 yılı sonlanna doğru, Soyuz Multi- fîlm Enstitüsü'nde çalışan Vera Tulyakova ile tanıştığı anda sev- dalanır Nâzım Hikmet. Genç ka- dının savaşta ölmüş olan babasın- dan altı yaş daha büyük olması- na karşın ilişkıleri ciddileşir, ama Vera'nın isteği üzerine aynlırlar. Dokuz ay sonra 1957 temmu- zu başlannda birlikte çalıştıklan Sevdalı Bulut senaryosunun fil- me çekilmesı sözkonusu olduğun- da Vera, Nâzım Hikmet'i aradı. Birlikte çalışmaya başladıklan Nâzım'a, evli ve bir kız çocuğu olduğunu açıkladı. 1958 Ağusto- su sonunda, Nâzım Hikmet Mos- kova'ya dönünce, Vera Tulyako- va'ya birlikte oyunyazmayı öner- dı. İki Inatçı adlı oyunu yazma- ya başladılar. Oyunun yazılması şairin yolculuklan yüzünden ara- ya giren kısa kesintilerie 1950 güzüne kadar sürdü. 1960 başında oyun Yermolova Tiyatrosu'nda ilk kez sahnelenir- ken Nâzım Hikmet ile Vera Tul- yakova artık yaşamlannı birleş- tirmeye karar vermişlerdi. Nâ- zım Hikmet kendisinden 30 yaş küçük Vera Tulyakova ile 18 Ka- sım 1960'ta bir tanıkla, törensiz nikâhlandı. Vera, Nâzım'ın 3 Ha- ziran 1963'te ölümüne kadar ya- şamının son 2 yü, 6 ay, 15 günü- nü paylaşmıştı. "Eylül Rrtmasr Almanya'da ^ • Kültür Servisi - Almanya'nın en çok hasılat yapan filmler listesinden Box Office Charts'ta bu ay Eylül Fırhnası isimli film yer aldı. İlk otuz ismin içinde Türkiye'den de bir yapım yer aldı. Warnar Bross ve Fox gibi Amerikan dağıtım tekellerinin yam su^ Aknan sinemalanna Türkiye yapımı fıhn sokan tek dağıtım ağını kuran InterForum geçen yıl vizyona giren Hoşçakal Yann'm ardından, Atıf Yılmaz'ın Erlangenli yazar Habib Bektaş'ın Gölge Kokusu adlı romanından beyazperdeye uyarladığı "Eylül Fırtınası"nı mart başında dört kentte birden gösterime soktu. Film "Was Frauen Wollen" (başrollerini Mel Gibson ve Helen Hunt), "Hannibal" (Yönetmen Ridley Scott) ve Stanley Kubrick'in klasiği "2001: Odyssee" gibi fılmlerinin ardından dördüncü sıraya yerleşti. Eylül Fırhnası Münih Türk Filmleri Festivali'nde de gösterilecek. Hyatra Fesflvaü, Hyatro » Bienaii'ne dönüşüyor , • KüMr Senisi - Istanbul Kültür ve Sanat Vakfi tarafından 18 Mayıs - 5 Haziran 2001 tarihleri arasında gerçeİdeşririlmesi beklenen 13. Uluslararası Istanbul Tiyatro Festivali, gelecek yıldan başlayarak iki yılda bir ^ düzenlenecek. 2002 yılına ertelenen Uluslararası Istanbul Tiyatro Festivali'ni önümüzdeki yıllarda özel projeler içeren değişik bir yapıda gerçekleştirmeyi planlayan ÎKSV, Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik krizi dikkate alarak yeni düzene bu yıl geçmeyi kararlaştırdı. Uluslararası Tiyatro Festivali bundan böyle Uluslararsı lstanbul Bienali ile dönüşümlü olarak yapılacak. '•VI • Kültür Servisi - 1977'deölenrock efsanesi Elvis Presley'inl970'teLas Vegas'ta verdiği konserleri üzerine çekilen bir belgesel yenilendi ve yeniden gösterime girmeye hazırlanıyor. 'Elvis - That's The Way It Is' adını taşıyan film, Elvis Presley'i şarkıcı, yorumcu. etkileyici ve karizmatik bir kışilik olarak sergiliyor. Denis Sanders'm yönetmenliğini yaptığı film, Elvis'in Las Vegas International Hotel'de gerçekleştirdiği konserlerden bölümleri, V' provalanm, hayranlan ve otel personeliyle .', yapılan röportajlan içeriyor. Film, ABD dışında turneye katılmayan Elvis Presley'in dünya çapındaki hayranlan için onu ,- ^ konserlennde izleme firsatı veriyor.. . -jn. İTÜ Maçka'da konserlep ; •Kültür Servisi - tstanbul Teknık Üniversitesi'nin Maçka Mustafa Kemal Konser Salonu'nda, haziran ayına dek sürecek konser sezonu başlıyor. 20 Mart Salı günü Cihat Aşkın yönetiminde sahneye çıkacak ITÜ Oda Orkestrası, Münir Nurettin Eken'in 'Fantasia Ayşe', Haendel'ın Konçerto Grosso Op.6 ve Aydın Karhbel'in 'Büyükada Fantezisi' ,! t i 1 yapıtlannı seslendirecek. Konserde solist olarak da yer alan Karlıbel'e pıyanoda Jerfi Aji eşlik edecek. Aydın Karlıbel, 'Büyükada Fantezisi' yapıtında, çocukluğunu geçirdiği Büyükada ile ilgili izlenimlerini yansıtıyor. 22 Mart Perşembe günü ise açıklamalı bir konser düzenlenecek. 'Osmanlı'da Kadın Müzisyenler' konulu konserde Doç. Dr. Şehvar Beşiroğlu (kanun), Doç. Dr. Nermin Kaygusuz (kemençe) ve Özgül Özbilgen (ses) sahneye çıkacaklar. 29 Mart'ta gerçekleştirilecek Melih Güzel'in 'Anadolu'nun Sesleri' konulu klasik gitar konsen mart ayımn son etkinliği olacak. Sanatseverler için yeni bir buluşma mekânı haline gelen fTÜ Maçka'da, sezon boyunca tüm konserler 19.30'da başlayacak ve biletler A konserden önce gişeden temin edilebilecek. (212 24717 33) BUGUN • ALMAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.00'daVvllhelmThielenın BenzincidekiÜç Kişi' adh filmı ızlenebılır. (249 20 09) • TOHUM KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat . 18.00 de Richard Attenborough'un 'Gri . » Baykuş' adlı filmi göstenlecek. (699 22 33) * • FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.00'da Paris Ünıversitesı'nden Prof. Dr. Robert Misrahi, 'Spinoza Felsefesinde tstek' -: başlıklı bir konferans verecek. (252 61 55) • riALYAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.00'da 'Kadın Bestecilerimizden Bir Sunu' başlıklı bir konser gerçekleşecek. (292 06 55) • BOĞAZİÇt ÜNTVERSİTESİ KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.30'da şef CemMansur yönetımındekı Akbank Oda Orkestrası'nin 'Mozart'tan Elgar'a Yayh Çalguar' başlıklı . açıklamalı konseri dinlenebilir. (263 15 40) M BABYLON'da saat 21.30 da Okay Temiz & ZoneC'nin konseri dinlenebilir. (292 73 68) JAZZ CAFE'de saat 21.30'da Yahya Dai Quartet'in konseri izlenebilir. (245 05 16)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle