Katalog

SAYFA CUMHURİYET 20 MART 2001 SAU HABERLER DUNYADA BUGUN ALİSİRMEN 'Castro Dışarıl' - • 34 Amerika ülkesinin hükümet ve devlet baş- kanlannın 20-22 Nisan tarihlerinde Ouebec'te yapacaklan doruk toptantısına Küba Devlet Baş- kanı Fidel Castro "ülkesinde demokrasi oima- dığı" gerekçesiyle çağnlmamış. Dünkü Cumhuriyet'te ilk sayfadan verilen ha- bere, Dış Haberler Servisi'nin attığı başlık enfes- ti: "Kapitalistler Castro'yu zirvede istemedi." Bilmiyorum, başlığı atan arkadaşlar, söz konu- su ülkelerin hepsini uluslararası alanda patron ABD ile eşit haklara sahip kapitaiistler olarak mı yorumlamışlar, yoksa kapitalist dünyanın peşine takılmış, küreselleşme girdabı içinde, söyleneni yapmaktan başka uman olmayan kimi kılkuyruk Latin Amerika ülkelerini hiç kaale almayarak ka- rann büyük kapitalist ülkelerin isteği olarak mı al- gılamışlar? Ikinci şık daha doğru gibi görünüyor. Her neyse, daha hesabı görülmemiş, dünkü kanlı diktalann, yolsuzluk, rüşvet, yağmanın ege- men olduğu uyuşturucu cenneti ülkelerin temsil- citerinin katılmasında beis görülmeyen bir doruk toplantısında, Castro'nun çağnlmamış olması- ıun ardında yatan neden, onun küçücük ada ül- kesinin kırk yılı aşkın süredir ABD'ye kafa tutma- SKJır. Küba'y boğmaya çalışan emperyalizmin devi ile biriikte, kimi bölgelerinde cehalet, yoksulluk ve çocuk ölümlerinin dünya rekorianna aday olan ütkeierin temsilcileri doruk toplantısı yapacaklar- mış. Ne diyelim, hayırlı olsun! ••• Küba'da demokrasi olmadığını söyleyenlere "Hayır efendim, bal gibi vari" diyecek değiliz. Ama Küba'da demokrasi olmadığını söyleyen- lere bir sorumuz var. - Sizde demokrasi var mı efendiler, varsa o de- mokrasi, ne menem şeydir? CIA tarafından sürekli destabilize edilmeye ça- lışılmış, bu örgütün devşirdiği paralı askerler ta- rafından işgale yeltenilmiş, yıllardır insanlık dışı vahşi bir ambargo altında inim inim inletilmiş bir ülkede nasıl demokrasi olsun istiyorsunuz ki? Kimse çıkıp da şimdi, "Bütün bunlar demok- rasi olmadığı içindir" demesin! Herkes Amerika kıtasının Sam Amca namlı "Büyük B/raderi"nin, kendi arka bahçesi söz ko- nusu olunca, demokrasiye hiç aldırmadığını, hat- ta orada demokrasiye yönelmek isteyenlerin biz- zat vVashington'ın girişimiyle alaşağı edilip yer- lerine kanlı diktatörierin getirikJiğini gayet iyi bili- yor. Katil Pinochet'yi Şili'de iktidara kimin getirdi- ğini sorun, sokaktaki çocuk bile size yanıtını ve- rebilir. ve ne yazıktır ki her türiü teslimiyeti, eşitsizliği, yolsuziuğu, hortumculuğu, hayaliciliği içine sin- dirmiş olanlar, Allende için "Derdest edip götür- düler, eyioldu, çok eyioldu" diyecek kadaryüz- süzteşebilmişlerdir bu güya demokratik âlemde. Onun kim olduğunu da biz söylemeyelim. Çün- kü düşmüş "amca" "babalar ile uğraşmak bize yaktşmaz. ••• Nedir demokrasi? Haklann en kutsalı olan ya- şama hakkına sahip olup ücretsiz sağlık hizme- tine kavuşmak mı? Demokrasi, eşit şekilde yanşabilmek için, ça- ğımız insanının en temel haklarından biri olan eğitim hizmetterinden eşit biçimde yararianma- sımı? Sistemin dışladığı aylaklar olarak bir yanda pi- neklemeye mahkûm edilmek yerine, iyi kötü iş bulup karnını doyuracak parayı emeğiyle kazan- mak rrudır demokrasi? Eger demokrasinin temel öğeleriyseler bunlar, hiç kuşkunuz olmasın ki hepsi Küba'da var. Yook demokrasi, ne üreteceğine, nasıl ürete- ceğine, kaynağın ve ürünlerinin nasıl dağıtılaca- ğma karar veremeyen, hepsi dtşa bağımlı, yolsuz- luğa, rüşvete, hortuma dızdıza açık iktidaıiann kimterden oluşacağının cehalet ve yoksulluktan ktnlan, işsizlerin, evsizlerin, eşit eğitim ve sağlık olanaklanndan yoksun kitlelerin oylarıyla sap- tanmasıysa eger, bunlar Küba'da yok. Demokrasinin mihenk taşına, bu sonuncu öl- çütü yerieştirenlerin, kendi gülünç doruklanna Castro'yu kabul etmemelerinde şaşacak hiçbir yön yok. Demokrasiyi sorgulamadan, bütün kurum ve kurallanyla algılamadan, salt seçim sandığına in- dirgeyenlerin ikide bir "yandım Allah!" diye fer- yat etmeleri de şaşırtici değil ya zaten. Cüneydoğu'da operasyon Çatışmalarda 7 PKK'li öldürüldü DtYARBAKIR (CumhuriyetBûrosu) - Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde güvenlik gûçlerince düzenlenen operasyonlarda 7 P- KK'li öldürüldü, 9'u yakalandı. Çatışmada 2 güven- lik görevlisi şehit oldu. Batman'da da 3 P- KK'linin toprağa gö- mülü cesedi bulundu. Yann kutlanacak Nevruz öncesi Güney- doğu Anadolu Bölge- si'nde operasyonlar sıklaştmldı. Cumartesi günü 8 PKK'linin öl- dürûldüğü bölgede operasyonlar dün de sürdü. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açıklamaya göre, bölgede sürdürü- len operasyonlarda PKK'lilerle güvenlik güçleri arasında sıcak çatışma çıktı. 2 güven- lik görevlisinin şehit olduğu çatışmada 7 PKK'li öldürüldü, l'i yakalandı. Ancak O- HAL Valiliği çatışma- nın hangi bölgede çık- tığını ve şehit olan gü- venlik güçlerinin adla- nnı açıklamadı, ope- rasyonlaruı sürdüğünü bildirdi. Kuzey Irak'taki kamptan kaçan 8 PKK'li deHakkâri'nin Çukurca ilçesinde gü- venlik güçlerinin taki- bi sonucu yakalandı. Nuh Mete Yüksel, Milli Görüş davasmda 3 eski RP'li için istediği cezayı yineledi Savcı öHiııı cezası istediANKARA(CiımhuriyetBürosu)-Necınettin Erbakan'ın liderliğindeki Milli Görüş örgütü- nün yargılandığı davaya esas hakkındaki görü- şünü sunan DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel, ör- gütün Atatürkilkeleri ve laik cumhuriyete düş- man gençleryetiştirdiğini vurguladı. Milli Gö- rüş'ün demokrasiyi kullanarak iktıdan ele ge- çirmeyi planladığına dikkat çeken Yüksel. "Gayesinde başanh olmuş, devlet kadroiannda örgütienmistir. Ancak 28 Şubat 1997 tarihinde- ki MGK'de ahnan kararlar üzerine başlayan süreç ile suç teşebbüs safhasında kalmıştır" gö- riişüne yer verdi. Yüksel, 22 sanık hakkında 22 yıl 6 ay hapis, sanıklar Ahmet Tekdal, Hasan Hûseyin Ceylan ve tbrahim Halil Çehk hakkın- da da idam istemini yineledi. Yüksel, MGV ile MÜSÎAD'ın da kapatılmasını istedi. Yüksel, Erbakan'ın "Başbakan" sıfatıyla Libya Devlet Başkanı Muammer Kaddafi'yi çadırda ziyaret etmesini ve orada yaşanan olay- lan "Türk milktinin havsiyetini ayaldar altına Ahmet Tekdal Hasan Hüseyin Cej lan Haffl tbrahim ÇeHk akhrmışür. Kendi mUIetinin şerefıne, hassasi- yetine değer vermeyen Milli Görüş'ün miliitik- le hiçbir alakası yoktur" görüşüyle değerlen- dirdi. Ankara 2 No'lu DGM'de göriilen davanın dünkü oturumunda 11 sayfadan oluşan esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sunan Yüksel, Milli Görüş'ün amacını, "Atatürk'ün kurduğu, nitelikleri anayasamızda beihienmiş laik cumhuriyet rejimini yıkarak yerine dini esaslara dayah bir devlet düzeni kurmak" ola- rak açıkladı. Mütalaada Islam devleti kurma hedefı doğrultusunda Milli Görüş'ün örgütlen- mesi ayruıtılı olarak ele alındı. Buna göre, si- yasi parti örgütlenmesi sırasıyla Milli Nizam Partisi, Milli Selamet Partisi, Refah Partisi ve FP; gençlik ve öğrenci örgütlenmesi Milli Gençlik Vakfı, işçi örgütlenmesi Hak-Iş, işa- damlan örgütlenmesi MÜSlAD, hukuk kesimi örgütlenmesi de HUDER'den oluşuyor. Erbakan'ın, Milli Gençlik Vakfi için "Bir genç ben MGV üyesryim diyorsa dörtlakutte bi- tirmekten daha fazla feyz almış demektir" de- diğini anımsatan Yüksel, "O>r sa Milli Gençlik Vakfi'nda Atatürk'e ve onun ilkelerine, laik cumhuriyete düşman, milli bayramlannuza küfreden, laik düşünce yapısuıa sahip insanla- ra ldn duyan, anayasası Kuran olan bir devlet kurmayı amaçlayan gençler yetiştirilmiştir ~ gö- rüşünü aktardı. Erbakan başbakan olduktan sonra Abdullah Öcalan'la ilişki kurduğu bildirilen mütalaada, Öcalan'ın savcılıktaki şu ifadesine yer verildi: "Erbakan 1996 yıhnda başbakan olduktan sonra bana mektup gönderdi, bu mektubunda Güneydoğu"da ekonomik, sosyal, kültürel açı- hmlar yapacaklaruu, bunun için banşın ilanını ve ateşkes istiyordu. Ben de kendisine önerisini önemli bulduğumu, kabul ettiğimi bildirdim." Tutuklu yakınları endiseli: Cezaevlerinde değişiklik yok tstanbul Haber Servisi - Ölüm orucu ve açhk grevi eylemi yapan tutuklu ve hükümlülere karşı yapılan "Hayata Dö- nûş" operasyonudan bu yana üç ay geç- ti. Tutuklu yakınlan üç aydır cezaevle- rinde iyileşme olmadığını belırterek "Çocuklanmıza bakümryor, hâlâ dövü- lüyorlar. Adalet Bakanı sesimize kulak versin, tecrite son wrsin, öhun oruçlan bitirUsin" dedıler. Tutuklu yakınlan hakkında, operasyonun sorumlulan hakkındaki suç duyurusu dilekçeleri ne- deniyle dava açıldı. Tutuklu ve hükümlüler, F tipi cezaev- leri uygulamasmın durdurulması için Ekim 2000 tarihinde ölüm orucu ve aç- hk grevi eylemi başlatmışlardı. 19 Ara- lık 2000 tarihinde ölüm oruçlanmn 60. gününde 20 cezaevinde gerçekleştiri- len "Hayata Dönüş" operasyonu 32 ki- şinin ölümü ve çok sayıda yaralıyla so- na erdi. Operasyonun ardından tutuklu ve hükümlüler F tipi cezaevlerine sevk edilirken yarahlann tedavi edibnediği, dayak atıldığı iddialan sık sık tartışıldı. 'Tedaviye giderken dayak' F tipi cezaevını protesto eylemleri 151. gününe girerken gazetemizi ziya- ret ederek sorunlannı anlatan tutuklu yakmlanndan NaimeKara, oğlu Fikret Kara'nın Ümraniye Cezaevi'nden aya- ğından yarah olarak Kandıra Ceza- evi'ne sevk edildiğini, uzun süre teda- visinin yapılmadığını anlattı. Hastane- ye sevk edildığinde geç kalmdığının or- taya çıktıgmı anlatan Naime Kara, "Doktorlar doku kaybı olduğunu söylfi- yor. Ameliyat gerekMymiş. Tedaviye gi- dipgeürkendayak ankh^nı söyhiyor oğ- lum" dedi. "Niye öhnedüer" diye sorulduğunu ifade eden Kara, "Biz evladanmızdan vazgeçmedik. Biz onlann insanca yaşa- masını istiyoruz. Tecrit olmasınlar" di- ye konuştu. Naima Kara şöyle devam ettı: "Ftipi cezaevindeher şe> paravada- yanıyor. Elektrik, su, ilaç parayla. Pan- suman ve tedavi parası ahyorlar. Adalet Bakanhğı'ndan tecriti kaldınp ölüme sebebiyet vermemesini istiyoruz." Operasyon sonrasında Bayrampaşa Cezaevi'nden Bakırköy Kadın ve Tutu- kevi'ne sevk edilen GühıeriOzen'inan- nesi GüKzar Özen "Kızım operasyonda yandL Yüzü >anık. Erkek oraşı vapü- mış tanunadun" dedi. 45 kadın örgütünün temsikisi, mal rejimine karşı çıkan MHP ve FP'K mflktvekilleri ik görüştü. (AA) MHP'li Bıçakçıoğlu 'ndan 45 kadın örgütünün temsilcilerine: Kaçı tarkula bağda çahşmış ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Mede- ni Yasa Tasansı'mn hükümet ortaklan arasında görüş aynlığına neden olan mal rejimi düzenle- mesi, yann TBMM Adalet Komisyonu'nda yeni- den görüşülecek. Hükümet ortaklan arasında uz- laşma arayışı sürerken; 45 kadın örgütünün tem- sikisi, dün "evtiJikte edinflen maüann eşler ara- sında eşit paylaşnnTnı öngören mal rejimine kar- şı çıkan MHP ve FP'li mületvekilleri ile görüştü- ler. MHP'li Orhan Bıçakçıoğlu. tartışmalı mad- denin yeniden görüşülmesi durumunda toplantı- ya katıbnayacağını belirterek kendisini ziyarete gelen temsilciler için "Kaç üyeieri var? Kaçı tar- lada bağda çahşmış?" ıfadesini kullandı. Bıçak- çıoğlu, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün de istifa etmemesinin hata olduğunu kaydederek "Yerine Meclis'te bir sürü adalet bakanı bulunur" diye konuştu. Türk Medeni Yasası'mn tartışmalı mal rejimi düzenlemesi, Adalet Komisyonu'nun yann yapa- cağı toplantıda yeniden görüşülecek. 45 kadın ör- gütünün temsilcisi, dün, edinilmiş mallara katıl- ma rejiminin benımsenmesi için FP ve MHP'li milletvekillerini ziyaret etti. İlk önce MHP Afyon Milletvekili Mfijdat Kayayeıü ile görüşen kadın temsilcileri, Türkiye'de üzerine kayıtlı gayrimen- kulü olan kadın oraıumn yüzde 8.7 olduguna dik- kat çekerek evliliğin huzuru ve devamı için edi- nilmiş mallara katıLma rejiminin gerekli olduğunu belirttiler. Yeni parti hazırlığı Erdoğan'dan ilk deneme • Tayyip Erdoğan, siyaset yasağının kaldınlması için gelecek ay yerel mahkemeye başvuracak. ANKARA(CumhuriyetBürosu)-Ye ni parti hazırhklannı sürdüren Recep Tayjip Erdoğan, siyaset yasağının kal- dınhnası için ilk denemeyi gelecek ay yapacak. Erdoğan, hakkındaki kısıtla- malann kaldınlması için Üsküdar Ağn" Ceza Mahkemesi'ne başvuracak. Siyasetin sağ kanaduıda yeni bir olu- şum için Erdoğan'ın çevresinde topla- nan grup, kurulacak partinin örgüt ze- minini Karadeniz, Iç Anadolu ve Mar- mara Bölgesi'nde tamamladı. Erdoğan, yerel mahkemeye yapacağı başvurudan önce hemen her ilde toplantı düzenledi. Hafta sonunu Ankara'da geçiren Tay- yip Erdoğan, FP tstanbul MilletvekÜi Isînafl Kahraman'ın TBMM lojmanla- nndaki evinde FP'nin "yeııilîkçi'' millet- vekilleri ile bir araya geldi. Ahnan bil- giye göre Erdoğan, üç farklı tarih üze- rinde odaklanan "siyasete guiş" başvu- rusu için ilk denemeyi gelecek ay yapa- cağnıı söyledi. Bu girişimin sonuca u- laşması durumunda yeni partinin mayıs ayında kurulacağı belirtildi. Yargıtay Başsavcılığı'nın, Ceza Yasa- sı'mn 312/2. maddesinden mahkûm olan Hasan CelalGüzeJ için siyasete dö- nüş yolunu kapatması, Erdoğan'ı farklı bir yönteme itti. Başsavcılığuı "hüküm değil, uygulama makamı" olduğu gerek- çesiyle Erdoğan, öncelikle yerel mah- kemeden karar aldırmaya çalışacak. DİSK fle ÖDP'den ortat harekettstanbul Haber Servisi- DİSK Ge- nel Başkanı Sükyman Çdebi, Ulu- sal Program'ın "ühısaDıkta" bir ilgi- sinin ohnadığun bir kez daha yine- leyerek "Tophunsal muhalefetin sfi- rece müdahalesilafla değiL pratik uy- gulamalaria ortavB konulacak" dedi. ÖDP Genel Başkanı Ufiık Uras da güç birliği ve toplumsal muhalefet ile Türkiye'nin kaderinin değiştirile- bileceğirü söyledi. ÖDP Genel Başkanı Ufiık Uras, dün DİSK Genel Merkezi'ni ziyaret ederek DtSK Genel Başkanı Süley- man Çelebi ve yöneticilerle ekono- mik kriz karşısında toplumsal muha- lefetin tutumu konusunda bir süre görüştü. 'SadeceteDakdeğişti' Görüşme öncesinde bir açıklama yapan Uras, zor bir dönem yaşandı- ğını belirterek "Hükümet, hTas eden programını yeniden önümüze koşn- yor. AVTU tas, aynı hamanL. sadece 'tellak' değişik. Buprogram,lMF ve Dûnya Bankası'nm iradesijie hazır- lanmış bir program" diye konuştu. Uras şöyle devam etti: "Kemal Der- viş hükümeti krizin bedetini emek- çilere, yoksullara, ödetecek. Bu asa- mada muhalefetin sonımrahığu önemiL Biz de kendi üzerimizedüşen sorumhüuğu yerine getireceğiz. Yok- sulluk veyoisuzluğa karşı mitingleri- mizin sonuncusunu 1 Nisan'da İstan- bul'da gerçekleştireceğiz. Güç birliği ile ülkenin kaderi değişebOir." 'Program ulusal değfl' Süleyman Çelebi de görüşmeden önceki açıklamasında toplumsal güçlerin işbirliğinm önemıne dikkat çekerek "Ulusal Program diye bize yutturuhnaya çahşüan programın ulusalhkla bir alakası yok. Bize yöne- fik hiçbir şey getirmiyor, çok şey gö- tûrüyor. Böyle bir ortamda güç bir- liği önemli" dedi. Çelebi, yeni dönemde istihdamın daralacağını, işsizliğın daha da bü- yüceğini vurgulayarak "Daha çok güç birtiğbıe ve daha çok sfirece mö- dahale etme zamam. Artık lafla de- ğil, pratik uygulamalarla orta\ a ko- nıdacak" dedi. FIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar9yahoo.com Fikri Sağlar, 1980'li yıllann başında, umut veren genç bir politikacıydı. 12 Eylül askeri darbesinin dumanının tüttüğü koşullarda, yargısız infazlara, baskıcı sisteme, faili meçhul ci- nayettere karşı mücadelede en öndeolanlardan birisiydi. Daha sonraki yıllarda bakanlık yaptı; Susurluk'taki kazanın ardından, karanlığın aydınlanması yönün- de önemli çabalar gösterdi. Fikri Sağlar, bu çabalannın karşılığı olarak takdir edilmesi gerekirken ne yazık ki CHP'den ihraç edildi. Sağlar'a bundan sonrası için ne yapacağını sor- dum, şunlan söyledi: "Bugün Türkiye'de varolanpartiler, sö- mürü düzeniyle tam bir uzlaş- ma içindeler. Ülkemiz uluslara- rası sermayenin işgali attında. Bugünün yöneticileri ve iktidar sahiplerigaflet, dalalet değil hı- yanet içindeler. Açhk, işsizlik, yolsuzluk diz boyu. Buna dur diyecek bir siyasi güç ortalıkta görünmüyor. Insanlann gele- ceğe ilişkin umutlan kalmamış Fikri Sağlar'ın Çağnsı durumda." Sağlar, işte bu koşullarda "Umudun umudu olmalıyız" di- yor. önerdiği yol ise "Kuvayı Milliye misyonuna sahip dev- rimci bir parti. Bu parti, önce- likle yurttaşın kimliğine saygılı, ekonomik kalkınmayla biriikte iç banşı sağlayan ve yolsuzluk- lann üzerine yürüyen bir parti olmalı." İç banşla neyi amaçladığını ise şöyle dile getiriyor "lç ba- nştan amacım, 75 yıldır süren kihi savaşın yaralannı saran ye- ni bir anlayişın hâkim olması. Bu kirli savaşta, bu ülkenin 35 bin evladı yaşamını yitirdi. Ana- lann yüreklen yandı, ülke eko- nomisi altüst oldu. Ülkede bü- yük bir savaş ekonomisi oluş- tu. Şu anda silahlar sustu ama henüz yeni ve demokratik bir banşçı süreç işlemiyor. İç banş, bütün yurttaşlann eşit olduğu- nu kabul eden ve buna uygun siyasetlergeliştiren ve halkı bu- na inandıran biranlayışla haya- ta geçihlebilir." "Alt kültürieri, alt kimlikleri reddederek üst kimliği temsil adı altında yapılan konuşma- laria sol siyaset yapılamaz. O zaman MHP'den bir farkımız kalmaz. Biz kafatası cumhuri- yetini değileşityurttaşlann Tür- kiyesi'ni savunmalıytz." Sağlar, yeni oluşumun bir parti olması gerektiğini düşü- nüyor. Italya ve başka ülkeler- deki ömekleri de dikkate ala- rak solun yeni bir biriiğe doğru yürümesi gerektiğini vurgulu- yor. "Bu parti, kendisini solda sayan herkese açık olmalı. Kimse kimseyi dışlamamalı, kimse geçmişteki alışkanlıklan- nı da bu yeni oluşuma taşıma- malı. Hepimiz, burada sıfırdan başlayan bir tutum içine girme- liyiz. Burada önyargılar, geçmiş çatışmalar bir yana bırakılmalı ve demokrasiyi, eşitliği, özgür- lüğü sağlamak amacıyla yeni bir anlayış geliştirilmelidir." "Bu birlik, marjinal değerleri değil toplumun büyük kesimle- rini kucaklayacak, çalışanlan kucaklayacak bir birlik olmalı. Yeni parti, 12 Eylül Anayasası ve bu anayasanın yarattığı ku- rumlan tasfiye ederek özgûr- lükçü bir yeniden yapılanmayı acil hedef olarak önüne koy- malıdır." Sağlar, yıllarca biriikte çaltş- tığı Erdal Inönü konusunda ise şunlan belirtti: "Erdal Bey, bu süreçte yine kendisine uy- gun çok önemli bir işlev yeri- ne getirdi. Halkı, CHP konu- sunda uyararak istifa etti ve yeni bir oluşumun gerekli ol- duğuna da işaret etti. Onun bu tutumu, yeniden yapılan- ma için ciddi bir katkıdır. As- lında o yeni bir oluşumun da önünü bu tutumuyla açarak sorumlu bir insanın yapması gerekeni yaptı." Sağlar, Avrupa Birliği (AB) için ise şunlan söyledi: "AB'ye giriş birhedeftir. AB'nin önüne koy- duğu hedefler, siyasi kriterler zaten bizim ölçülerimiz olmalı. Özgürlükçü demokrasiyi Batı istediği için değil, bizim ihtiya- cımız olduğu için savunmalı ve hayata geçimneye çalışmalı- yız." Fikri Sağlar*ın görüşleri böy- le. Daha uzun konuştuk, ancak yerim bu kadanna elveriyor. Umuyorum, sol birikim, kendi- sine ülkenin sorunlanna sahip çıkan, demokratik, insan hakla- nna saygılı, özgürlükçü, eşitlik- çi yeni bir örgütlenme modeli yaratır. Iktidan ve muhalefetiy- le bir çöküş içine giren siyasi güçlere yeni bir seçenek orta- ya koyabilir. Sol için yeni bir süreç başlı- yor. Solun bütün renkleriyle bir parti çatısı altında birleşmesi en büyük dileğimiz. Olmaz diyen- lere, "Neden olmasın"diyoruz. Nevruz'a haznrhk tstanbul Haber Servi- si - HADEP, Nevruz'u 21Mart'taŞişliAbide- i Hürriyet Meydam 'nda lOObinkişüikbırkatı- lımla kutlaraayı amaçlı- yor. ÎHD de kutkmala- rm yapılacağı illerde rrı- celemeler yaparak bir rapor hazırlayacak. IHD, HADEP, ÖDP, EM3EP ve Hakevle- ri'nin ortaklaşa yaptık- lan açıklamada. Nev- ruz'un halklann bayra- mı olduğu ve özgürce kutlanması gerektiği belirtilerek şöyledenil- di: "Bizler çesiti de- mokratik örgütler ve si- yasi partiler olarak 21 Mart'm gerçek bff bay- ram gibi kutlanaıasııu istiyoruz."