Katalog

SAYFA CUMHURJYET 6 OCAK 2001 CUMARTESİ HABERLER Cenrn kîtabı amazon.com'da • ANKARA(ANKA)- Dışişleri Bakanı Ismail Cem'in, 1995-2000 döneminde uluslararası toplantılarda yapnğı konuşmalar ve sunduğu metinlerden oluşan lngilizce kitap, internette satışa sunuldu. "Turkey in the 21st Century" (21'nci Yûzyılda Tûrkiye) başhklı kitap, amazon.com isimli internet şirketince 20 dolardan (13 tnilyon 277 bin lira) satılıyor. Kitapta yer verilen ve tsmail Cem'in Kültür Bakanj, Avrupa Konseyi Türk Grubu Başkanı ve Dışişleri Bakaıu olarak yapüğı konuşmalar ve sunduğu metinler, Kıbns, Yunanistan, Balkanlar, AB ve terorizm gibi çok sayıda konuyu kapsıyor. Mahkûnriar şofbenden -..t.i..|.... .18 zeranendi • KAYSERİ(AA)- Kayseri Kapalı Cezaevi'nde kalan Ali Melek, Rauf Taşpınar, Sinan Polat, Murat Tokalıoğlu ve Nevzat Filik adlı mahkûmlar, gece banyo yaparken şofbenden sızan gazdan zehirlendiler. Arkadaşlan tarafindan yan baygın halde bulunan 5 mahkûm, Kayseri Devlet Hastanesi'nde tedavıleri yapıküktan sonra yeniden cezaevine gönderildiler. Atatürk büstüne saUranlap tutuklandı • VAN(AA)-Van'ın Bostaniçi beldesinde, bir ilköğretim okulunun bahçesindeki Atatürk büstünü 19 Aralık günü tahrip ettıkten sonra yakan Şerafettin Çaca ve Emin Kaçan tutuklandı, 5 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. SclrödepTn kardeşi sevMnl • NEVŞEHtR (Cumhuriyet) - Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in kanalizasyon teknikeri olarak çalışan kardeşi, Nevşehir'in Ürgüp ilçesinde kimsesiz çocuklara eşofman ve spor ayakkabısı dağıttı. Eşi Gisela Vosseler ile 2. kez Kapadokya'yı ziyaret eden Vosseler, kiinsesiz çocuklara yardımlarmı devam ettireceğini söyledi. Snrda kaçak operasyonu • İPSALA(AA)- Edirne'nin Ipsala ilçesinde, yasadışı yollardan Yunanistan'a gitmek isteyen 15 Afganistan uyruklu ile bu ldşilere para karşıhğı yardımcı olan 3 Türk yakalandı. Türk vatandaşlan haklannda düzenlenen evrakla Cumhuriyet Savcılığı'na; kaçaklar da sınır dışı edilmek üzere Edirne Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şubesi'ne gönderildiler. Eskiere tazmitat davası • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Baki Lütfı Uzun adlı yurttaş, kendisi ve kızı adına, banka soygunlan sonucunda oluştuğunu iddia ettigi 30 milyar dolarük zarardan fert olarak payına düşen 587 milyon liranın, 1993 yıhndan beri görev yapan başbakanlar ve Hazine'den sorumlu devlet bakanlanndan tahsıl edilmesi istemiyle dava açtı. 19 Aralık'ta operasyon yapılan Elbistan Cezaevi'ndeki tutuklu ve hükümlüler sıkıntılı Işkence yapyorlar 9 FERİTDEMtR ELBİSTAN - Yurt genelinde 19 Aralık'ta operasyon yapılan 20 cezaevinden biri olan Elbis- tan E Tipi Cezaevi'nde kalan DHKP-C ve Dev-Sol davası tu- tuklu ve hükümlûleri, cezaevi yöneticilerinin kendilerine iş- kence yaptığını öne sürdüler. Elbistan E Tipi Cezaevi'nde ölûm orucunda bulunan tutuklu ve hükümlülerle görüştük. Vü- cutlannda darp izleri bulunan ve ayakta durmakta zorlanan tutuk- lu ve hükümlüler, cezaevi yöne- timınin arkadaşlanna işkence yaptığını öne sürdüler. Herkese psıkolojik işkence yapıldığını belirten tutuklu ve hükümlüler adına Dev-Sol davasından tutuk- lu Kazun Kekş konuştu. Keleş, 19 Aralık'ta yapılan operasyon gûnünü şöyle anlattı "Operasyonda jandarma ilk olarak benim koğnşuma geldi Önce eüerimi arkadan bağbdı- lar, sonra tekbir odayagötürerek saatierce işkence yapülar. Sonra- ki gflnlerde de bu işkence devam etti. Şimdi de tek kişflik hücreye atnlar. Çok akı birtecritpoBtika- sı oyguluyorlar. Bütün siyasi mahkûmlara tecrit uvgulanryoc" Sıvas'ta ekmek fırını ve halı tezgâhlarında üretim durdu Cezaevlerine hükümlü aranıyor HATtCEBİÇER SSVAS - Şartla Salıvenne Yasası 'nın ardından boşalan Sıvas E Tipi Kapalı Cezaevi'ne acil olarak mahkûm istendi. _ Sıvas Cumhuriyet Başsavcısı Nadir Ozkardeş, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürfüğü'ne yazdığı yazıda mahkûm sıkınösı nedeniyle cezaevindeki ekmek fırını ve halı tezgâhlarında üretımın durduğuna dikkat çekti. Mahkûm sıkıntısı nedeniyle adliyenin çay ocağjnda da isler aksıyor. 22 Aralık'ta yürürlüğe giren Şartla Tahliye Yasası'yla Sıvas E Tipi Kapalı Cezaevi ve Yanaçık Cezaevi'nden toplam 393 mahkûm tabJiye edildi. Tahliye işlemieriflin tamamJandıgını belirten Cumhuriyet Başsavcısı Nadir Ozkardeş, tahliyeler nedeniyle halı tezgâhlan ve ekmek finnmın çalışmalanna son verildiğini söyledi. Mahkûmulann tahliyeleri sonucu Sıvas Adliyesi'nde çay ocağı başta olmak üzere bircok bırimde çalışmalann aksadığını belirten Ozkardeş, "Ceza ve Tevkif Evleri Genel Mfidûrtûğfi'nden istediğimiz 150 mahkûm gekliği takdirde hah tezgâhlan ve ekmekfirmınıflkaşamada faatiyete geçireceğK" dedi. Işkenceyi anlatırken konuş- makta güçlük çeken Keleş, uy- gulamalan protesto etmek ama- cıyla açhk grevlerini ölûm oru- cuna çevirdüderini söyledi. 6 ar- kadaşıyla birlıkte kendisinın de ölüm orucunda olduğunu belir- ten Keleş, tüm yurttaki cezaev- lerindeki istekleri kabul edilene kadar ölüm orucunu sürdürme- ye kararlı olduklannı anlattı. Cezaevi 1. müdürü hakkında suç duyurusunda bulunduğunu söyleyen Keleş, cezaevi savcılı- ğına verdiği dilekçesinde, "1. mödür beni yok ermeye çabşıyor. Eğer başıma bir şey gefirse bilin Id bnnun sorumlusu cezaevi 1. müdürüdür" dediğini ifade etti. Günlerdir aynı giysileri kul- landıklannı anlatan Keleş, "Afle- lerimiz son görüşte yeni giysi ge- tirmiş. Ancak bunlan verip ver- meyecekleri de şüpheü" dedi. DHKP-C davası tutuklulann- dan Saö Kaya ile Dev-Sol dava- sı tutukJuJanndan Mesut Tunç ve Bülent Tunç da ölüm orucunda olduklannı ve cezaevi yönetici- lerinin kendilerine sürekli işken- ce yaptığını öne sürdüler. Ceza- evinde F tipi sistemine geçildiği- ni ve bircok kişinin tek kişilik hücreye konulduğunu anlatan tu- tuklular, tecrite tabi tutulduklan ve dünya ile bağlantılannın ke- sildiğinden yakındılar. Hücrelerde hiçbir isteklerinin kabul edilmediğini ifade eden tu- tuklular, kısa süre sonra bütün tutuklu ve hükümlülerin bunalı- ma gireceğini öne sürdüler. Gö- rüşmelerin 30 dakikaya indirildi- ğini ve yakınlanyla doğru dürüst görüşemediklerini anlatan tutuk- lu ve hükümlüler, ziyaretçilerin ve rutuklulann teker teker içeri alındığını, bir tutuklunun görüş- mesi bittikten sonra diğerinin içeriye alındığını söylediler. Kazım Keleş'in babası Meh- met Keleş de önceki gün görüş- tüğü oğluna işkence yapıldığını öne sürerek şunlan anlattı: "Oğ- lum şu an çok körü dunımda. Kendisineyogun işkenceyapmış- lar. Şu an 6 arkadaşıyla birükte ölüm orucundalar. Özellikk ce- zaevi 1. müdürü kendisini sürek- li tehdit ediyor. Kazun'a yapüan işkence sonucu ayakta duramaz hale getaüş. Tek kişilik hücrede kahyorveIdmseyle konuşamadı- ğıiçin bunahma ginniş. Bu duru- ma müdahaie edilmezse hepsi ölecek. Adalet Bakanı bu duru- mu bir an önce düzeltmelidir." İddianame hazırlandı Eylemci polislere 2 yıldan 5 yıla kadar hapis istemi istanbulHaberServi- si-Gaziosmanpaşa'da 2 meslektaşlannın şehit olduğu silahlı saldınnın ardından yürüyüş ya- pan Çevik Kuvvet po- lisleri hakkında iddi- aname hazırlandı. Po- hslerin "Topfauravegös- terivürüyûşfi srasında, silah, taş ve sopa gibi aletter taşryarak bu ka- nuna muhalefet etmek" suçunu işledikleri ge- rekçesiyle 2 yıldan 5 yı- la kadar hapısle ceza- landınlmalan istendi. Bazı polis memurlan- nın ise haklanndaki suçlamayı kabul ederek yasadışı gösteriye katıl- dıklannı itiraf ettikleri bildirildi. Davalar bölüm bölûm açılacak Bayrampaşa'dan Is- tanbul Valiliği'ne, ora- dan da Vatan Cadde- si'ndeki Emniyet Mü- dürlügü'ne yürüdükleri belirlenen 1799 polis memurundan bugüne kadar yaklaşık 500'ünün, soruşturma- nın yürütüldüğü Fatih Cumhuriyet Başsavcıh- ğVnda 6 savcı tarafin- dan ifadelerine başvu- ruldu. Sayının fazla ol- ması nedeniyle sanık konumundaki pohs me- murlan hakkındakı da- valann bölüm bölüm açılması kararlaştınldı ve bugüne kadar dinle- nen polislerden ilk bölü- mü hakkında iddianame hazırlandı. Ancak iddi- anamenin henüz imza- lanmadığı, 8 Ocak Pa- zartesi günü imzalana- rak davanın açılacağı ögrenildi. tddianamede, polis memurlannın 2911 sa- yıh Toplanü ve Gösteri Yüriiyüşleri Hakkında- ki Kanun'un 33/abendi- ne göre, "Toplanfc ve gösteri yürüyüsü sra- smda, sflah, taş ve sopa gibi aletkr taşryarak bu kanuna muhalefet et- mek" suçundan 2'şer yıldan 5'er yıla kadar hapis cezasına carptınl- malan isteniyor. Bugüne kadar ifade- sine başvurulan Çevik Kuvvet polislerinden büyük bir bölümünün, sorgulannda herhangi bir yasadışı eylem yap- mayı düşünmediklerini belirterek amaçlannın şehit olan meslektaşla- nnın cenaze törenine katılmak olduğunu sa- vunduklan ögrenildi. Memtr-Sen'dendarağaçhprotesto » »*^ -* -* bul Ü BaşkanhğL memurlann yaşacnğı ekonomiksıkmolan protesto etti. Memur-Sen'in Yenikapı'daki il başkanhğuıda düzenlenen toplanöda emek- li, esnaf, köylû, öğrenci, dul ve yetim, sembolik olarak kendilerini asO. tstanbul İl Başkanı Nasuh Özdemir, hüküme- tin toplumu oluşturan bütün birimleri öldürdüğünü belirterek "Burada gördüğünüz boş bir ip var, o da memurla- nn boynunu bekliyor" dedL Özdemir, memurlann, "can çekişenler" kategorisüıde olduğunu ifade ederek Türki- ye'nin bazıyöneticUerin "beceriksiztiği'' yüzünden kötü bir dönem yaşadığuu savundu. (Fotoğraf: UGUR DEMlR) İNFAZ KORUMA MEMURU VE TÜM YARGI-SEN tSTANBUL ŞUBE BAŞKANI 'Iziıısiz' demeç veren Yazıcı açığa abndı Istanbul Haber Servisi - Bayram- paşa Cezaevi'nde infaz koruma me- muru olan Tüm Yargı-Sen Istanbul Şube Başkam Ali Yaacı, "yetkfli mercilerden izin ahnadan basma bfl- gi ve demeç verdiği'' gerekçesiyle hakkında başlatılan inceleme kap- samında açığa alındı. Istanbul Adalet Komisyonu 'Bay- rampaşa Cezaevi'nde infaz koruma memuru olan ve Tüm Yargı-Sen Is- tanbul Şube Başkanlığı görevini yü- rüten Ali Yazıcı hakkında "Yetkffi mercilerden izin ahnadan tekvizyon- larda programlara kaolarak basma bilgi ve demeç verdiği'' gerekçesiyle inceleme başlatmıştı. Bu inceleme kapsamında açığa alınan Yazıcı hak- kında değişik savcılıklar tarafindan yine konuşmalanndan ötürü başlatı- lan adli ve idari soruşturmalar da yü- rütülüyor. Ali Yazıcı, basına demeç vermesinin yasal olduğunu belirterek Adalet Bakanlığı'nın "Hukukiçmde • Atolve • Siiıı; hukuksuzluk örneğj" gösterdiğinı söyledi. Yazıcı, basın açıklamalannı infaz koruma memuru olarak değil, sendika başkanı sıfatıyla yaptığını vurgulayarak "Açıklamamdan rahar- SE olanlar beni açığa akürdılar. Açık- lamalarunda çetecüere, operasvonla- nn haksızhğına dikkat çekiyorduın. Susurluk çetesinin Adalet Bakanhğı içinde olduğunu söylemistim. Beni ayağnndan vurdular, susruramadılar. Yine susturamayacaklar'' dedi. 293 X*t 78 (3 IIiiO Füsun Onur "Prelüd" 28Kasım-13Ocak20O0 açılışsaat 17.00 MUDOOÜÂÇKASÂIİATGALERİSJ Eytam Cd 31/A 80200 Maçka-lst Tel0212 24O8O23Fax 234 40 51 RtSİM ATOLVESİ Akademi Hocülarından Hobi Resim ve Akademjue Hozırük Dersleri Veritir Uzunçayır Sk. No:64 Emek Apt. D:5Gözcûbaba-Kadıköy Te): (0216) 3571415 muhöin bilyap (akademik - dif\) nesim atelyesi daimi •arraf ali sok. no:27 moda kadıköy » te\: 33O 31 10 TÛZE SANATEVİ HAT TEZHİP , MİNYATÜR FEYYAZ İNANÇEESİn SERGİSİ 9 OCAK - 3 ŞUBAT 2001 Galenmız Pazar d^ıncİJ hcrgun 10 00-19 00 arası açıktır Nüzheliye Cd. No.36 BEŞIKTAŞ - IST. , 227 86 40 • 227 03 28 Sürekli Sema Nakışhanesi Sanatglan Nat, Tezkif, Minyatâr, Sınıt Tıriki (M*d«rı-Rt!İm) darıleri içi» kıyıtlır intm ttmtktedir. Bagdal Cd. No 441 Sotey Apt. D 5 SUADIYE (Emram rest. arkası) (0216)368 7702 emel şahinkaya resim sergisi 6 ocak -31 ocak 2001 harmony sanat galerisi lcadıve Cd No 70 Kuzguncuk-İST 10216) 333 21 67-333 89 22 Galenmız Ptesı harıç hergun II 00-19 00 saatlerı arası açıklT GALERİ ve SERGİ (0212}2«PBv78 peroreklamâperoreklam.com.tr perorekbmösuperonline com www perareklam com tr www sinemofilm com TERAK NAIFLER 19ARAUK- 13 OCAK 2001 FAHİR AKSDY SELMA AKGÜN MERAL ATSAN GÜLFİDAN BİÇER İBRAHİM DİLSİZ TÜLİN ERÜNSAL NEZİHE HDŞSU HİKMET KARABUCAK NİHAL SIRALAR ESRA SİRMAN SELÇUK TOGUL ŞEBNEMTUNCER BENGİSU YILDIRIM Ebulula Mardın Cad. 12/A 80620 Levenl/ISTANBUL Tel: (0212) 351 00 60 Faks: (0212) 351 0048 www.terakkivakfi.com.tr KARSU TEKSTİL GALERİSİ RASIM KONYAR 5 OCAK - 2 ŞUBAT 2001 Gazetealer Sıtesı Yazarlar Sk No:26 80300 Esentepe / ISTANBUL Tel.(212)288 33 89 / Faks (0212)267 24 44 SANAT OOASt ZERRIN KEHNEMUYİ Resim Sergisi 6 Ocak - 26 Ocak 2001 Sergı süresınce hergûn 1100-1900 (Paar öahıl) Necmettın Öktem Sk No 13-2 Erenköy Tel • Fat (0216) 355 35 87 Bu sei-gıyı (WWW.lelirl2.C0in) Onlıne Sergl Sdtomı'nda da ızleyebılirsinğ. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Cinnet Dostoyevski'nin dilimize ilk kez "Ec/nn/7er"ady- la çevrilen "Cinler"ı 1871 -72 yıllannda "Epoha"der- gisinde yayımlandığında Rusya "narodnik"\erin adıyla özdeşleşen terör hareketleriyle, köylü ve son- rasındaki işçi ayaklanmalanyla 20. yüzyıla doğru y- ol almaktaydı. Büyük yazar bu olgunluk dönemi ya- pıtında terörü lanetler. Şiddet, cinayetten başka bir şey değildir. insancaolan, alçakgönüllülük, sevgıve hoşgörüdür. "Suç ve Ceza "nın (1866) ana konusu, felsefesi de budur. Dostoyevski'nin şiddet kavramı üstüne düşünmesi rastlantı sayılamaz. Toprak sa- hibi ve hekim olan babası, kendi köylülerine uygu- ladığı şiddeti, onlardan biri tarafindan öldürülmek- le ödemiştir. Dostoyevski'nin, tüm yaşamı boyun- ca sürecek olan sara nöbetlerinden ilkine bu cina- yetin hemen sonrasında tutulduğunu biryerdeoku- muştum. İlk gençliğinde de dönemin devrimci ör- gütlerinden Petraşevski topluluğuna katılmış, ida- ma mahkûm edilmiş, ölüm cezasının son anda sür- gün cezasına çevrilmesıyle sehpadan indırilerekSi- birya'ya gönderilmiştir. • • • Şiddete eğilim, insanın ya da bazı kişilerin doğuş- tan sahip olduklan bir özellik mi, yoksa toplumsal bozukluklann, adaletsizliğin, toplumsal şiddetin ki- şideki yansıması mıdır? Dostoyevski yapıtlannda bu sorulan irdeler. "Suç ve Ceza "nın Raskolnikov'u toplumsal adaletsizliğin, yoksulluğun ürünüyse, "KaramazovKardeşler"\n Dmitri'si, başka hiçbir ne- dene gerek olmaksızın, kişiliği öyle olduğu için öy- ledir... Fakat her iki durumda da büyük yazann çö- züm önerisi, sevgi, hoşgörü ve alçakgönüllülüğün insanı cinnete ve cinayete götüren şiddet duygula- nnı alt etmesi için yine insan tekınin çaba göster- mesi gerektiğidir... Yaşayıp yarattığı dönemdeki Rusya'nın toplumsal adaletsizlik gerçekliğini en güçlü biçimde yansıtmasına ve kahramanlarına ölümsüz denebilecek psıkolojik derinlikler kazandır- mış olmasına karşın, bu "bireysel" çözüm önerisi nedeniyle büyük yazar, hem yaşadığı dönemde, hem sonrasında, toplumcu-gerçekçilerce, "mistik", "tutucu" olmakla eleştirilmiştir... • • • Şişli Emniyet Müdürlüğü'ndeki cinnet, cinayet ve intihann sorumlusunun bir mitingde saptanmış gö- rüntülerine bakıyorum. Yirmili yaşlarda, yüzünde birkaç günlük sakalı, yoksulca giyimli ve azıcık şaş- kın görünümüyle bu genç insanı böyle korkunç bir eyleme yönlendiren etkenler nelerdir? Bir insan ken- dini ve hiç tanımadığı, aralannda herhangi bir kişi- sel düşmanlık da bulunmayan başkalannı dinamit- le parçalayarak yok etmeyi nasıl, ne için göze ala- bilir? Bu ve benzer sorulara çılgınlık, kişilik bozuk- luğu, örgüt emri, beyin yıkanmışlığı, kışkırtıcı ajan- lık vb. yanıtlar vererek kendimizi rahatlatabiliriz. Ki- mileri, bağlı olduğu söylenen örgütün yaptığı gibi ona kahramanlık payesi de verebilir. Bütün bunlar tek yönlü, kolaycı, yüzeysel değerlendirmelerdir. Şiddeti yaratan asıl etkenin, yalnızca, bırtek toplum- sal adaletsizlik olduğu yönündeki açıklamafar da, e- sas olarak doğru olmakla birlıkte, bence yeterii de- ğil. Terörü yaratan, besleyen asıl neden, ister insan kişiliğinde bir eğilim olarak bulunsun, isterse top- lumsal bozukluklann sonucu olsun gıttikçe biriken öfke potansiyellerinın kendine başka bir çıkış yolu bulamaması ve böylece de her alanda ve her biçim- de cinnete ve cinayete dönüşmesidir... • • • Şişli Emniyet Müdürtüğü'ndeki cinnet, cinayet ve intihar eğer "so/"a karşı bir düşmanlık kampanya- sına dönüştürülmek istenirse, devletin uyguladığı şiddeti unuttunnaya ve daha da arttırmaya fırsat sayılacakolursa, geçici "başarı"\ar kazanılabilecek olsa da, toplumsal cinnetin daha büyük boyutlara ulaşacağından kuşku duymamak gerekir... Devlet, terörün bir kez daha cinnet boyutlanna ulaşmasını istemiyorsa, öncelikle kendisinin şiddet uygulamak- tan bir an önce vazgeçmesi, demokrasinin önünü açması gerekir. Fakat bugünkü "siyasiirade" bunu yapmaya istekli ve yetenekli midir? Bundan çok kuşkuluyum. Devlet, ekonomik sorunlar nedeniyle gittikçe artan toplumsal hoşnutsuzluğu bir an için de olsa bastınp geriletebilmek için teröre can simi- di olarak sanlacak, baskıyı arttıracak, bu ise yeni ve daha büyük patlamalann nedeni olacaktır. Gerek- çeleri ne olursa olsun, terörü ve cinayeti herhangi bir amaca ulaşmada yöntem olarak benimseyenle- rin ulaşacaklan sonuç ise devlet terörüne gerekçe olmaktan, her türiü kışkırtıcı ajanlığa ortam hazıria- maktan, sonuç olarak da cinnetin ve kötülüğün da- ha büyük boyutlara ulaşmasına hizmet etmekten başka bir şey olamaz. FP'li zeytinburnu Belediyesi DSP'lilerden 'Kültür Adası' projesine dava YEŞİMGÜL FP'li Zeytinburnu Bele- diyesi'nin, îstanbul surlan- nın Yedikule'den Topka- pı'ya olan bölümünde plan- ladığı "KüMr Adas" pro- jesi için alınan belediye meclis karannm yasal ol- madığını öne süren Istan- bul Büyükşehir Belediye- si'nin DSP'li üyeleri Azmi Tosun ve Ali Çalkap, ilgili karann iptali için Idare Mahkemesi'ne başvurdu- lar. Tosun ve Çalkap, bele- diyenin onayh imar planla- nnı 19 ay yürürlüğe sokma- dığını belirttiler. Azmi Tosun, Zeytinbur- nu ilçesinin "1/1000 ölçekK revizyon imarplanı"nın Is- tanbul Büyükşehir Beledi- ye Meclisi'nde 15 Aralık 1998 tarihinde onaylanma- sının ardından, planlann "sur koruma alanı"nda ka- lan bölümlerin Kültür ve Tabiat Varhklanru Koruma Kurulu'na, koruma alanı dışında kalan bölümlerinin ise ilçede ilan edilmesinin yasal zorunluluk olmasına rağmen buna uyulmadığını söyledi. Tosun, "Belediye, yapması gereken ilaru 19 ay boyunca gerçekleştinnedL Z^vtinburnu Belediye Baş- kanı Murat Aydm, Büyük- şehir Belediye Meclisi'ne verdiği önergej le, sur koru- ma alanmın içindeki planla- n iptal etrirdi. Yasalara gö- re, Büyükşehir Belediye Başkanıonayladıktan sonra karar belediye meciisi tara- findan iptal edilemez" dedi. FP'li Aydın'ın iptal önerge- sine "sözdegerekçe" olarak 19 ay boyunca ılan yapıl- mamasını sunduğûnu anımsatan Tosun, ancak i- lan işleminin Aydın'ın gö- revi olduğuna dikkat çektL Çalkap da sur koruma ala- nı içindeki planlann iptal edilmesinin ilende gideril- mesi olanaksız hak kaybına yol açacağını vurguladı. "Kültür Adas"projesin- de "dini yerlerin restoras- yonu, tıp merkeri ve Os- manlı Mahallesi'nin kurul- ması" bulunuyor.