17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 OCAK 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çağtar kırmızı bültenle aranacak • Istanbul Haber Senisi - tstanbul Interpol Şube Müdürlüğü, yönetunı Tasarruf Mevduaü Sigorta Fonu'na devredılen Egebank'la ilgili sonıştunna kapsamında gıyabi tutuklu olarak aranan işadamı Cavit Çağlar hakkında kırmızı bûlten hazırladı. Adalet Bakanhğı ve lçişleri Bakanhğı'nın koordinasyonu ile ortak alınan karar üzerine hazırlanan bûltende, Çağlar'ın, 'çok acil' yakalanması ve iade edilmesi gerektiği bilgisine yer verildi. HADffTitere tutuUama • VAN(AA)-Van'da, Toplantı ve Gösteri Kanunu'na muhalefet suçundan gözaltına alınan HADEP Van II Başkanı ile 9 yönetici, tutuklanarak cezaevine konuldu. Yılbaşı gecesı, halkı Kuzey Irak'takı operasyonlan protesto etmek amacıyla tahnk ettikleri gerekçesiyle gözaltına alınan 21 kişi, polistekı sorgulamalanndan sonra, dün Van DGM'ye sevk edildı. Sorgulama sonucu, HADEP Van ll Başkanı trfan Kaval ve 9 kışı tutuklanarak cezaevine konuldu. Andıç'ta görevsizHk • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhunyet Başsavcılığı, FP tstanbul Mılletvekili Nazlı Ilıcak'ın kamuoyuna duyurduğu 'Andıç - Üçlü eylemplanT başlıklı belgesinde ımzası bulunan eski Genelkurmay îkinci Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bır'in de aralannda bulunduğu 3 kışi hakkında başlatılan soruşturmada görevsizlik karan verdi. Ankara Cumhuriyet Savcısı Vahit Civelek tarafindan verilen görevsizlik karannda Çevik Bir, dönemin Genelkurmay • tstihbarat Başkanı Fevzi Türken ile Iç Istihbarat Şube Müdürü Bülent Dağsah'nın olay tarihinde asker olduklan belirtildi. Erfaakan'm hapis cezası • DÎYARBAKIR(AA)- Ankara Infaz Savcılığı'nın 3 gün önce Diyarbakır DGM Başsavcıhğı'na çeküği faks üzerine. Diyarbakır DGM Başsavcılığı, kapatılan RP'nın Genel Başkanı Necmettin Erbakan hakkında verilen 1 yıllık hapis cezasının ertelendiğine dair yazıyı gönderdı. Diyarbakır DGM Başsavcıhğı'nın yazısında Erbakan'ın hapis cezasının, 23Nisanl999tarihine kadar işlenen suçlardan dolayı Şartla Sahverme ve Cezalann Ertelenmesine llişkin Yasa kapsamında olduğu belirtildi. Ergm kardeşlere nakil • KIRKLARELt (AA) - Istanbul Fatih ilçesinde esnaftan, 'haraç almak' iddiasıyla yakalanan ve üzerinde ruhsatsız silah bulunan Zeynel ve Soner Ergin ile 3 adarnı, Kırklareli E Tipi Cezaevi'nde aynı koğuşa konuldu. Turhan Güvenin • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-DYPGrup Başkanvekilı Turhan Güven, Şartla Sahverme Yasası'nın 1. maddesi af değil, 'infaz hükmü' içerdığinden PKK hderi Abdullah Öcalan hakkındaki ölüm cezasının uygulanamayacağını söyledi. Abdullah Gül gövde gösterisi yaparken Melih Gökçek liderlik iddiasından vazgeçmedi Fazîlet Partisi bölünüyor SEBAHAT KARAKOYÜN ANKARA - Anayasa Mah- kemesi'nde kapatma davasıyla ilgili karan bekleyen FP'de ge- riümtırmandı. Parçalı bir görü- nüm sergileyen FP'de parti içi muhalefeti yükseltme karan alan yenilikçilerin önde gelen ismi Abdullah Gül, önceki ak- şam düzenledıği yemekle göv- de göstensi yaptı. Ancak ken- dı ıçlerinde bir liderlik mücade- lesiyaşayan yenüikçüerin "bir- Hk beraberBk" görüntûsü kısa Sağda tartışma • FP yönetiminden 'ihraç' sesleri yükselmeye başladı. Genel Başkan Yardımcısı Bahri Zengin, 'aynlıkçı' diye nitelediği yenilikçileri "Hadlerini aştılar, gereği yapılır" sözleriyle uyardı. sürdü ve yemeğe katılan Anka- ra Büyükşehir Belediye Başka- nı Melih Gökçek liderlik iddi- asından vazgeçmedi. Gökçek, dün yapttğı açıklamada, Gül'ün kongrede Büknt Annç'ın fedakârhğı sonucu aday olduğunu belırtti. Yenilikçilerin son günlerdeki çıkışı üzerine parti yönetimin- deki sertlik yanlısı isimler ha- rekete geçti ve "fljraç" sesleri yüksehneye başladı. FP Genel Başkan Yardımcısı Bahn Zen- gin, yenilikçileri "avnhkçuar" olarak niteleyerek "Smıriannı, hadlerini aşülar. Gereği neyse yapdır" dedi. Yenilikçiler önceki akşam yaptıklan toplantıda, "geri adım atmama" karan aldılar. Abdullah Gül, önceki akşam verdiği yemekte, "birfik bera- berlik içinde hareket edilmesi gerektiğmi" vurguladı. Gökçek dün sabah yaptığı açıklamada, Gül'ün kongrede Bülent Annç'ın fedakârhğıyla aday olduğunu belirtti. Erdoğan yaptığı konuşmada davanın sonucunu beklemeden aynlmakta ısrarcı olduğu me- sajuıı verdi. Yenilikçilerin çıkışı parti yö- netiminde rahatsızlık yarattı. Yemlikçilere karşı sertlik yan- lısı bir tutum sergilenmesinı is- teyenbazı parti yöneticilerinin, FP Genel Başkanı Recai Ku- tan'ı iknaya çahştıklan kayde- dıldı.Oğuzhan Asiltürk, yeni- likçilerin "kendilerinipartiden ihraçettinnekistediklermP sa- vunurken Genel Başkan Yar- dımcısı Bahri Zengin, disiplin mekanizmalannın harekete ge- çirümesinin kaçınıbnaz bir hal aldığım belirtti. ANAP'h Dedelek MHP'yi eleştirdi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - ANAP Gnıp Başkanvekili İbra- him Yaşar Dedelek, Ka- tılım Ortaklığı Belgesi (KOB) ile ilgili AB üye- si ülkelerin büyükelçile- rine mektup gönderen MHP'li Şevket Bülent Yahnici'yi sert bir dille eleştirirken, "Bu kadar Ueri gidenler ya o hükü- met içinde yer atanamah ya da o partinin genel başkanı, o kişrye karşı ge- reğini yapmalıdır" dedi. Ancak, "Bu, MHP'ye hûkümetten çeküuı çağ- nsı mı" sorusu üzerine Dedelek, "Yanbşifade et- tim, ben o kişinin bulun- duğu görevde kalmama- sıgerektiğinisöylemekis- tedim" dıyerek geri adım attı. Türkiye'de 28 Şubat dahil 4 ara rejim yaşan- dığını kaydeden Dede- lek, "28 Şubat sürecinde iktidara gelen ANAP'ın ara rejim hûkümetioldu- ğunu kabul mu ediyorsu- nuz" sorusu üzerine ıse "Hayır, ner ara rejim sonrasında gelen hükü- meti böyk nitelemek yanhşür. Ama 28 Şubat örtülü bir ara rejimdir, orada da bir bildiri veril- miştir" görüşünü savun- du. Gerginlik ANAP ile MHParasın- daki gerginhk, dün Yaşar Dedelek'inyaptığı açıkla- malarla bir kez daha orta- ya çıktı. Dedelek, "Kısa zamanda demokrasiyi ge- oştirmek gereklT dedi. Dedelek, hükümetin mutlaka ekonomik alan- da önlemler alması ge- rektiğini vurguladı. Bu çerçevede özelleştirme- lerin hızla gerçekleştiri- lerek kamunun küçültül- mesi gerektiğini belirten Dedelek, hükümet ıçin- deki zorluklara karşın Başbakan Bülent Ece- vh'in de "ANAP'ın özel- leştinne konusundaki gö- rüşlerini destekleyen açıklamalar yapmasın- dan memnuniyet duy- duklanru" ıfade etti. Dedelek, Ecevit'in bu tavnnın, "devletçigörûş- leri, özelleştinne manü- ğıyla bağdaşmayarüar" arasmda arabulucu ol- masını dilediğini kay- detti. Son yapılan ope- rasyonlardan sonra, "ba- n suçsuz yatınmcılann suçlu gibigösterflerek ka- çnîkhğnu'' savunan De- delek, "Suçlu ise bunun gereği yapüsuT dedi. Türkiye'de 4 ara rejim yaşandığını vurgulayan Dedelek, 28 Şubat'ın da "örtûlü ara rejim" oldu- ğunu savundu. Dedelek. "Yani o dönemde iktida- ra gelen ANAP hüküme- tinin ara rejim hûküme- ti olduğunu mu söylüyor- sunuz" sorusu üzerine ıse u Hayır, ara rejimden sonra göreve gelen hükü- metleri böyle suçlamak yanhş" diye konuştu. Bir gazetecinin "Bu, MHP'yehûkümetten çe- küin çağnsı mı" sorusu üzenne Dedelek, "Hayır, yanhş ifade etnüş olabiB- rim, buhınduklan o gö- revde kahnamalıdır ya dagenel başkanı gereğmi yapmahdır diyorum" düzeltmesini yaptı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART [email protected] Meclis komisyonu, ( F tipi9 cezaevi incelemelerine Sincan 'da başladı 'Eylemleri örgüt liderleri bitirecek' ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - F tipi cezaevlerinı ıncelemek üzere kûrulan Meclis komisyonu, çalışmalanna SincanCezaevi'nden başladı. Tek kışılik hücreler ve üç kişilik odalara yerleştırilen mah- kûmlardan ölüm orucunu sürdü- renler, örgüt lıderlennden onay al- madan eyleme son vermeyecekle- rini bildirdiler. Tutuklu ve hüküm- lülenn,diğer cezaevlerindeki örgüt lıderlennden avukatlan aracılığıy- la haber aldıklan belirtildi. TBMM Insan Haklarını Incele- me Komisyonu üyeleri arasında- ki DSP'li Hasan Mach, MHP'li Abbas Bozyel, ANAP'h Miraç Akdoğan, FP'li Nezir Aydın ve DYP'li Kamer Genç'ten oluşan alt komisyonun, Sincan F Tipi Cezaevi'ndeki incelemesi 3 saat 45 dakika sürdü. Komisyon üye- leri, cezaevi yöneticileri, tutuklu ve hükümlülerle ayn ayn görüş- tü. 300'den fazla tutuklu ve hü- kümlünün kaldığı cezaevınde 151 mahkûmun ölüm orucunu, 111 mahkûmun da açlık grevini sürdürdüğü, 71 mahkûm için de yemek çıkanldığı öğrenildi. CezaeVı yetkıhleri ortak kulla- nım alanlannın gelecek günlerde açılacağını bıldirdi. Odalarda ka- palı de\Te müzik yayınının TRT FM çekmedığı içın yahıızca Rad- yoD'denverildiğikaydedıldı. Mil- letvekilleri, operasyonun ardından özellikle Malatya, Aydın ve Cey- han cezaevınden nakledilen mah- İHD, mahkemenin kararına karşı itiraz hakkını kullanacak Âvukatların delil tespit isteımne ret tstanbulHaberServisi-tstanbul Barosu'nabağ- h bir grup avaıkatın Bayrampaşa Cezaevi'nde ope- rasyon sonrasında delil tespiti ıstemiyle Eyüp 1. Aslıye Hukuk Mahkemesi'ne başvurulan redde- dildi. Mahkeme, delil tespiu ıstemıni "olavmcuın- huriyetsavcıhklannı vecezamahkemekrini ilgikn- dirdîği veasli> r ehukukmahkemesiningöreviohna- dıö" gerekçesiyle reddetti. însan Haklan Derneğı tstanbul Şube Başkanı Avukat Eren Keskin kararın yanhş olduğunu be- lırtcrek "Zararlann tazmini açısından açacagutuz davalar asliye hukuk mahkemesinde olacakür. Ay- nca savcıhk tarafindan açümış bir sonıştunna var ancak tamanıen bizlerin dışında götürülüyor" de- di. Keskin, karara itiraz hakkını kullanacaklannı ıfade ederek "Bu karar delil kaçırnıaya yöneliktir. ttirazuruz da reddedüirse Avrupa tnsan Haklan Mahkemesi'ne başvuracağız'7 diye konuştu. kûmlarda darp izlerinın sürdüğü- nü, bıleklerindeki derinkelepçe iz- lerinin geçmedığini saptadı. Mah- kûmlann, kötümuameledenyakın- ması üzenne altkomisyon, cezaevi yönetiminden, tutuklu ve hüküm- lülenn getırildıği ilk günkü rapor- lann hazırlanmasıru istedı. Alınan bilgiye göre Kamer Genç, mah- kûmlan eylemden vazgeçirmek için yoğun çaba gösterdi. Çok sayıda mahkûmun ölüm onıcu ve açlık grevini sürdür- melcte ısrar etmeleri, milletvekil- lerinin dikkatini çekti. Hasan Ma- crt, "Temsilcilerimiz 'Bitirin' der- lerse bitiririz, dedöer" açıklama- smı yaptı. Tutuklu ve hükümlüle- rin, diğer cezaevlerindeki örgüt liderlerinden avukatlan aracıh- ğıyla haber aldıklan belirtildi. Adalet Komisyonu Başkanı Emin Karaa ile DSP tstanbul Milletvekili ABArabacı da alt ko- misyonunun Sincan ziyaretine katıldı. Arabacı, "Cezae\i, BM standartiarma uygun. Ufak tefek sorunlar olabilir amaonlardaza- man içinde gjderilir" dedi. IRMIKI AYDIN ENGİN [email protected]. Dün enflasyon yazdim, eko- nomi biliminde aslanlar gibi at koşturdum. Dün yazdığımı bu sabah bir daha okudum, çok beğendim. Kendime güvenim arttı ve bir ekonomi yazısı daha döktürmeye karar verdım. Zaten ekonomi yazmaktan başka çarem yok. Sabahtan beri elim bilgisayar tuşlannda, gözüm ekranda, kulağım dur- madan "öten" radyoda. Rad- yodan durmaksızın bugün (size göre dün) yapılacak Hazine iha- lesi anlatılıyor. Sabahtan beri dinlediğim "uzman-yorumcu" sayısı sekizi geçti. Ihale saatine kadar bir düzineyi bulacak. Iha- leden sonra da bir o kadannı dinleyecegimiz garanti. Yani koşullar, akan haberier, habertere eklenen yorumcular zaten hepimizin birer ekonomi allamesi kesilmesi için yeterii. • • • Efendim sorun şu: Hazine memur maaşı, KİT zaran, batan bankalardaki zara- nn karşılanması, teşvik kredisi, vergi iadesi, emekli aylıklan fi- lan için para bulmak zorunda. Kuzum, Bu Borç Kimin Borcu? Toplanan (yani toplanama- yan) vergiler ihtiyacın yanında devede kulak. N'apacak Hazine? Benim maaş, ay sonunu ge- tırmeye yetmeyince ne yapıyor- sam o da onu yapacak: Borç- lanacak].. Dışandan borçlanmak kolay değil. Uluslararası finans kuru- luşlan (siz bunu "uluslararası te- feciler" diye de anlayabilirsiniz) IMF'nin gözünün içine bakıyor; IMF "Tamamdır. Önlemleralın- dı. Borç verdiğiniz paralan ge- ri almanızgarantilendi" deme- dikçezırnık koklatmıyorlar. IMF ise uluslararası tefecilere yeşil ışık yakmak için anasının nikâ- hını bile istiyor. Bu durumda, ihtiyaç duyulan paranın bir bölümünü "içeri- den" sağlamak zorunlu. Eh, koskoca Hazine tutup benden, sizden, ya da bizim Cumhuriyet amelesinden borç isteyecek değil ya. Bankalar arasında ihaie açıyor. "Ge/ın üç aylık, beşaylık, bir yıllıkfilan va- deli hazine bonosu alın. Size şu kadar faiz veririm" diyor. Ban- kalar da bizim üç beş kuruşluk tasarruf hesaplanmızda topla- nan paralan bir araya getirip Hazine'den bono satın alıyor. Vadesi gelince de bonolan Ha- zine'ye geri verip paralannı fa- iziyle biriikte geri alıyoriar. Faiz- lerin küçücüüüüük bir dilimini bize verip, büyücüüüük dilimi- ni de kasalanna atıyortar. Bu işe"Hazine'nin bono iha- lesi" deniyor. Aralık ayında bor- sa krizi ile başlayıp ülke ekono- misini derinden sarsan çalkan- tının ardından yapılacak ilk iha- le bugün (size göre dün) yapılı- yor. Ama ihale saatini ve sonu- cunu beklemeye gerekyok. Sa- bahtan beri dinlediğim uzman- lar bu ihalede hazine bonoları- nın yüzde 60-65 dolayında fa- izle satılacağında görüş biriiği içındeler. Eh, bu kadar çok sa- yıda ulema böyle diyorsa, on- lara güvenip bu yazıyı sürdür- mek bal gibi mümkün. Şimdiiiii... Hazine yüzde 60 faizle bono satacak. lyi. Hükümet bu yıl için önüne yüzde 12 bilemedin 15 filan gi- bi bir enflasyon hedefi köydu. Tamam. Bu hedefi elbette tutturama- yacak. Ama hedeften iki kat fazla bir sapma bile olsa yıl so- nunda yüzde 30'luk bir enflas- yon çıkacak. Eee? Yüzde 60 faizli hazine bono- sunun gelirinin yansını enflas- yon kemirdi ve götürdü diyelim; geri kalan net faizi sizin aklınız havsalanız alıyor mu? ABD'de, Uzakdoğu'da, Av- rupa'da paranızı benzeri yatı- nmlara yöneltseniz size vere- cekleri faiz yüzde 1.5 dolayın- da. En babayiğit (yani paraya sı- kışmış ülkelerde) bile üst sınır yüzde 8 filan. Adamlara tutup, "Yav şunu biraz arttınn, bakın Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi yüzde 30 dolayında net faiz ge- liri sağlıyor" deseniz herifler si- zin aklınızdan şüphe ederier. Peki, bu kadar yüksek bir fa- iz yükünün altına kim, niye gi- rer? Sorunun yanıtı çok açık: Ha- ni boyalı gazetelerin üçüncü sayfalannda cinayet, intihar ha- berieri arasında sık sık okuruz: "Tefecilerden borçlanan işada- mı borcunu ödeyemeyince ka- fasına bir kurşun sıktı"filanya- zılır. Öylesi bir durum söz konu- su yani... • • • Ancak koskoca Hazine bu tefecilik çemberinin içinde de- belenirken çaresiz kalıp kafası- na kurşun sıkamayacağına gö- re, acep diyorum, bizi "Ulan, kafamıza bir kurşun sıkıp da şu cendereden kurtulsak" dedir- tecek koşullara mı götürüyor? Herhalde yanılıyorumdur. Onca ekonomi uleması panik- lemediğine göre, benimki bir evhamdan ibarettir. Ne dersiniz? POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ HtKMET ÇETtNKAYA İçimizdeki Canavar... Tabutun üzerinde ağlayan bir anne, hastane ka- pısında hıçkınklara boğulan bir baba... Içimizde çoğalttığımız acılar, çaresizliğin denizin- de dalga dalga çoğalırken, kin ve nefret tohum- lannı kanla sulayıp, yaşamı kara bulutlaıia kapatmak istiyoruz... Bu intikam duygulanyla nereye varacağız? Yirmi üç yaşındaki, Erzincanlı bir ailenin üniver- sitede okuyan çocuğu, hiç yüzünü görmediği, tanı- madığı insanları kendisiyle birlikte paramparça ederken, hangi duygular içindeydi? Bir polis otosunutarayan, iki kişiyi öldüren kişi na- sıl oluyor da zafer işareti yapabiliyordu? Toplum, 'Kana kan intikam' ateşiyle tutuşturu- lup sonra ikiye, üçe, dörde bölünüp 'şiddet, şiddef denilerek bir çıkmaz sokağa sürüklenmek isteni- yordu... Biz bu fotoğraflan çok görmüştük!.. 1978'de Kahramanmaraş katliamından, 1995te Gazi katliamına kadar geçen süreç toplumumuzu al- lak bullak etmiş, önce 'Alevi-Sünni', ardından 'Sün- ni Türk-Sünni Kürt', sonunda da 'Türk Alevi-Kürt Alevi' çatışmalan coğrafyamızda derin izler bırak- mıştı... Kin, nefret ve intikam!.. Yıllardır 'demokrasi' diyoruz ama kan üzerinde hertüriü oyunu geçerti sayıyoruz!.. Devlet erki ne Gazi Mahallesi'nin ne Ulucanlar'ın ne de Diyarbakır'ın 'kanlı bilançosu'nun ardında- ki gerçeği görüyor!.. Devlet bu gerçeği görmezse, şiddete karşı şiddet kullanırsa ne olur? Gizlisi, saklısı yok, bunun adı 'devlet terörü' olur!.. Yıllarca Diyarbakır'da, Batman'da Hizbullah vahşetini görmeyen devlet, bir yıl önce 'mezar ev- leri' görünce mi uyanmıştı? Güldürmeyin beni! • • • Şehit polis Naci Canan Tuncer'in tabutuna sa- nlan anne Naile Tuncer'in hıçkınklannı duydunuz mu? Polis Naci Canan Tuncer, 1961 Tokat doğumluy- du veAleviydi... Canlı bomba Güttekin Koç ise 1977 Erzincan doğumluydu ve o da Aleviydi... On yedi yıllık polis memuru olan Naci Canan Tun- cer'in arkadaşlan dün sabah şöyle dediler "Naci dürüst, onuriu bir meslektaşımızdı. Sosyal demokrat bir kimliği vardı..." Kör terör onu paramparça ederken anne Naile Tuncer'in çığlıklannı duyar gibi oluyordum... Aynı çığlıkları daha önce çok duymuştuk!.. Çanakkale'de, Ümraniye'de, Gazi'de, Bayram- paşa'da, Buca'da, Ulucanlar'da!.. Kin ve nefret toplumu kuşatmıştı!.. Umutlann paramparça olduğu, genç insanlann feda edildiği, annelerin gözyaşı akıttığı benim ül- kemde sevgi, açması zor bir tomurcuk mudur? Acımasızdık, kinle çoğalıyorduk!.. Alaşağı edilmiş gecelerde ne özgürlüğün kapı- lan vardı ne de geleceğin yüzünde aydınlığın izdü- şümü!.. Eğer yolunuz bir gün adliye koridorianna düşer- se, gasp suçundan yargılanan çocuklar göre- ceksiniz!.. Istanbul, Adana, Trabzon, Ankara, Izmir adliyele- rinde, on miryon lira için yaşlı kadınlan öldüren genç- lerie karşılaşacaksınız!.. Fotoğraflara bakıyorum!.. Hürriyet'in birinci sayfasında yer alan, zafer işa- reti yapan teröristle oglunun tabutuna sanlan an- ne fotoğrafı, bugün ıçine düştüğümüz kaygılı gün- lerin belgesidir... • * • Biz bugünlere nasıl geldik? Acılıyız, öfkeliyiz!.. Bir anne, iki çocuk, bir eş, kardeşleri.. Ortada terörizm var!.. Peki, terörizm hangi topraklan sever? Sefaletin, açlığın, işsizliğin egemen olduğu top- raklan... Hukukun olmadığı yerde terör ivme kazanııi Devlet terörizmle mücadele ederi<en uluslararası hukuka uymak zorundadır... Yirmi üç yaşındaki 'canlı bomba' Gültekin Koç ve kırkyaşındaki polis memuru Naci CananTuncer... Biri Erzincanlıydı, diğeri Tokatlı... Ikisi de birbirini tanımıyorlardı... Ikisi de Aleviydi!.. ölümün kol gezdiği bir toplumda birbirlerini tanı- mamalan bir şeyi değiştirmez!.. Acı ama gerçek!.. Çünkü içimizdeki canavar büyüyor, yoksulluğun kaçınılmazeylem biçimi, hukukun olmadığı coğraf- yada toplumu ele geçirmeye çalışıyorl. Sivil-resmi, genç-yaşlı hen<es hukukun üstünlü- ğüne sahip çıkmalı ve içimizdeki 'terör canavan'n yoketmeli!.. hikmetcetinkaya(a cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları Istanbul Valiliği'ne miting başvurusu tstanbul Haber Servi- si - Özgürlük ve Daya- nışma Partisi (ÖDP) ve tnsan Haklan Derne- ği'nin (ÎHD) de aralann- da bulunduğu bazı siya- si parti ve sivil toplum kunıluşlan, 14 Ocak 2000tarihinde ŞişliAbi- de-i Hürriyet Meyda- nı'nda düzenleyecekleri u Banş, Demokrasi, E- mek ve lnsan Haklan- Yaşamın Hücreleştiru- mesine Hayır" mitingi için îstanbul Valilıği'ne başvurdu. Miting tertip komitesi adına IHD Is- tanbul Şubesi Başkanı avukat Eren Keskin ve ÖDP Istanbul ll Sekrete- ri Sinan lutal başvuru dilekçesinı Istanbul Vali Yardımcısı Osman De- mir'e verdiler. Başvuru- dan sonra açıklama ya- pan Eren Keskin, hücre- len, cezaevlerine düzen- lenen operasyonlan, IMF ve ekonomik uygu- lamalan protesto etmek amacıyla miting düzen- leyeceklerini belirtti. Keskin, mitingin tHD îs- tanbul Şubesi, ÖDP îs- tanbul II Örgütü, Halkın Demokrasi Partisi (HA- DEP), Emeğin Partisi (EMEP), Demokrasi ve Banş Partisi (DBP) îs- tanbul tl Örgütleri, Tür- kiye Mimar Mühendıs Odalan Biriiği (TM- MOB) ve Halkevleri ta- rafindan düzenlenecegi- ni ifade etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle