Katalog

6 OCAK 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sosyal güvenlik sisteminin tasfiye edilerek piyasa koşullanna açılmaya başlandığı belirtildi Bireysel emeldiliğe teşvikANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sosyal Güvenlik Yasası'nda yapılan değişiklikle sağlık yardımlanndan ya- rarlanmak için getirilen 120 günlük s- taj süresi, çalışanlann sağhk sigorta- sından yararlanma koşullannı sınırlı- yor. Buna göre, yeni sigortalı bir kim- senin sağlık hizmetlerinden yararlana- bilmesi için 4 ay çalışması gerekiyor. Genel-Iş Sendikası'nm yaptığı araş- tırmada, sosyal güvenlik sisteminin tasfiye edilerek piyasa koşullanna açılmaya başlandığına dıkkat çekildi. Değişikliklerle "paran kadar yarar- lan" anlayışının yerleştirilmeye çahşıl- dığına dikkat çekildi. Genel-lş Sendikası'nm sosyal güven- lik sistemındeki değişiklıklere ilişkin yaptığı araştımıa, çalışanlann vahşı ka- pitalizmin kucağına itildiğini ortaya koydu. Çalışmada, 1 Haziran 2000 ta- rihınden itibaren uygulanmaya başla- nan işsizlik sigortasından yararlanma koşullannm oldukça zor olacağı ortaya konuluyor. Düzenlemeye göre, işsizlik ödene- ğinden yararlanabilmesi için bir işçi- nin, hizmet sözleşmesinin sona erme- sinden önceki son 120 gün prim ödeye- rek sürekli çalışması, aynca asgari ola- rak 3 yıl ıçinde 600 gün işsizlik sigor- tası primi ödemiş olması şartı getirili- yor. Bu koşullar altında işsizlik ödene- ği alabilmek için en erken 2002 yılınm başını beklemek gerekiyor. Bireysel emeklilik uygulamasıyla sosyal güvenlik kuruluşlannm özelleş- tirilmesinin en önemli basamaklann- dan birisi olduğu vurgulandı. Araştırmada, yasa tasansıyla oluş- turulacak olan bireysel emeklilik sis- teminin gelir vergisinden istisna edil- mesine de olanak tamndığına dikkat çekilerek "Yine bireysel emeklilik sis- temi içerisinde emeküükyaürun fonla- nnın portfoy işletmeciliğinden doğan kazançlan kurumlar vergisinden istis- na edflmektedir"* denıldi. Gelir ve kurumlar vergisi kanunla- nnda yapılan bu değişikliklerin birey- sel emeklilik sistemini teşvik etmek amacıyla getirildiği belirtildi. Paraşüt operasyonu 57 bürokrata tutuklama karan AHMETBARUTÇU KtLİS - Ankara DGM Savcısı Talat Şalkın tali- matı ile yürütülen "Para- şüt Operasyonu" kapsa- mında, Kılis Öncüpınar Gümrük Müdürlüğü'nde, 1997-2000 yıllan arasında görev yapan toplam 57 ki- şi hakkında gıyabi tutukla- ma karan verildi. Hazı- ne'nin uğradığı 18 milyon dolar tutanndaki zarara göz yummakla suçlanan 57 kişinin adları, Gümrük Müsteşarhğı Teftiş Kuru- lu'nca Doğal Altınbaş Hol- ding'in, Türkiye ve Sun- ye'dekı faaliyetlerine iliş- kin raporunda geçıyor. Kilis Cumhuriyet Savcı- sı Taroer Temur, Başba- kanlık Gümrük Müsteşar- hğı Teftiş Kurulu'ndan, Gümrük Başmüfettışi AB Cevat Akm, Gümrük Baş- kontrolörleri Harun Akdo- ğan ve Nazun Bfitün ile gümrük kontrolörleri Na- im Tath, Bayram ÇeKk ve Coşkun Şenol tarafından hazırlanan raporda adı ge- çen ve Kilis Öncüpınar Gümrük Müdürlüğü'nde 1997-2000 yıllan arasında görev yapan toplam 57 mü- dür, müdür yardımcısı, gümrük memuru, gümrük kolcusu ve diğer gümrük görevlisi hakkında nöbetçi sulh ceza mahkemesince tutuklama karan verildigi- ni söyledi. 18 milyon dolar zarar Gümrük Müsteşarhğı Teftiş Kurulu'nca hazırla- nan ve Doğal Alonbaş Hol- ding'in, Türkiye ve Suri- ye'deki faaliyetlerine iliş- kin bilginin yer aldığı 23 Ekım 2000 tarihli raporda, "Doğal Aranbaş Hol- ding'in ithalat, ihracat ve transit işlemlerine konu şe- ker, pirinç, ça\, muz, moto- rin, yağlama yağı, maldne yağı, mtsır, mercimek, ayçi- çeği çekirdeği. kahve. ben- zin. ham pamuk yağı mu- ameieierinin eksik vergi ödemek veya hiç ödeme- mek, hakaz KDV iadesi al- mak suretiyle toplam 18 milyon 78 bin dolartutann- da Hazine zaranna sebebt- yet verfldiği befirienmişür" denildi. Carmina Burana tstanbul Devlet Opera ve Ba- lesi ünlü Carmina Burana ba- lesini, bir süredir kanser teda- visi gören tenor Cemalettin Kurugûllü yaranna sahnele- di. Baieyi sinema sanatçısı Türkan Şoray da kızı Yağ- mur'la birtikte izledL (AA) Kamu toplusözleşmesi Türk-İşyüzde 39'daısrarh ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Türk-Iş, yaklaşık 566 bin iş- çiyi kapsayan kamu kesimi toplu iş sözleşmelen görüşmelerinde hükümetten yüzde 39'luk artışa refah payı eklenmesini talep ede- cek. Buna karşın hükümetin yüz- de 10'luk artışta ısrar edeceği bil- diriliyor. Hükümet, IMF'ye sunduğu üçüncü ek niyet mektubunda ka- mu kesimi toplu iş görüşmelenn- de hedef enflasyonun göz önün- de bulundurulacağını belırtmişti. Türk-tş Genel Başkanı Bayram Meral, hükümetin IMF dayatma- lannda ısrar etmesi durumunda gerekli tepkiyi ortaya koyacakla- nnı söyledi. Işçiler, şimdiye kadar gerçekleştirilen toplu iş sözleş- melerinde beklenen değil, ger- çekleşen enflasyon oranlannda zam almışlardı. Emek kesiminin, iş güvencesi ve taşeron çalıştırma konusunu öncelikli olarak gündeme getıre- ceği görüşmelerde, yüzde 39'luk aruşta ısrar edecegi bildirildi. Bu- na rağmen hükümetin yüzde 10'luk artışı gündeme getireceği bildirilirken sıfır zam teklifinde bile bulunulabileceği ıddıa edili- yor. Bayram Meral, mutfaktaki enflasyon ile açıklanan enflasyon oranı arasında yüzde 10'luk far- km bulunduğuna dikkat çekerek 16 Ocak'ta konfederasyonun tav- nnuı belirleneceğini anlattı. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Kötüsü Geliyor. Ulkemizde, son derecetehlikeli bir "gi- dişatın" izlerini görüyorum. Tek tek ele alındığı zaman bile, çoktehlikeli gelişme- lerin işareti olabilecek bazı olaylar, "peşi sıra" ve hatta bazen birlikte geliyorlar. Hapishanelere karşı girişilen operas- yonlar, fiyat artışlannın engellenememe- si, içi boşaltılan bankalann yükünün hal- kın sırtına yüklenmesi, çevik kuvvet üye- lerinin yasadışı yürüyüşleri vs. vs, hepsi bir araya geliyor. F tipi hapishanetere kar- şı olanlann gösterileri sürüp gidiyor. Bu ufak tefek kıpırdanıslara bile engel oluna- mıyor. Çünkü toplumda, genel bir "hoş- nutsuzluk" var. • • • Yapılan bazı kamuoyu araştırmalan bir- birinden farklı sonuçlar verseler bile, top- lumumuzda yaygın bir hoşnutsuzluğun olduğu konusunda, kimsenin şüphesi ol- masa gerek. Zaten bazı yasadışı hareket- ler de, bu hoşnutsuzluğun yarattığı or- tamdan güç ve cesaret alıyor. "Hal" böyle olmasa; önceki ay, çevik kuvvet üyesi bazı polisler yasadışı bir gösteri yapmaya cesaret edemezdi. Bı- rakın gösteri yapmayı, böyle bir şeyi akıl- lanna bile getıremezlerdi. Zira eğer top- lum, dengeleri ıçinde yürüyor olsaydı böyle bir harekete kalkışanlar, (sayılan ne olursa olsun) tükürüğe boğulurlardı. Fa- kat "sokaktaki insan", kendisinden ve düzenden memnun olmadığı için, düze- ne karşı olacak olan her hareketi destek- lemekte. Çevik kuvvet üyeleri bunun bi- lincinde olmasalar bile, hiç kuşkusuz his- sediyorlardı. Ve tek tük de olsa kendile- rini alkışlayanlar, bu duygulann doğru ol- duğunu gösteriyordu. ••• Eğer toplumsal bir destek olmasa ya da en azından toplumsal bir tepkinin var olmadığı ve olmayacağı hissedilmese; tutuktu analan, TAYAD üyeleri ve benze- ri gibi küçük gruplar, aylardan beri gös- terilerini sürdürebilirler miydi? Elbette sürdüremezlerdi. Fakat toplumumuzda düzene karşı olanlar ya da düzenden beklediğini bulamamış olanlar düzene karşı olan hertüriü tepkiyi desteklemek- te ya da en azından karşı çıkmayı düşün- memektedırfer. Bana öyle geliyor ki; va- tandaşın bu tepkisizliği ya da bu tür tep- kisi, Türkiye'yi yönetenlerin ciddi biçim- de düşünmesi gereken bir husustur. Top- lumumuzda "hoşnutsuzlar'm sayısı git- gide yükselmekte ve bu yükseliş, çok ciddi sorunlann işareti olmaktadır. ••• Yılbaşı akşamı, özel televizyon kanal- lannın yürekler acısı programlanna kat- lanmak istemeyenler, devlet televizyo- nunda da aradıklannı bulamadılar. TRT, topfumun beğeni düzeyini yükseltmeye • •• çabalamak yerine, kendi kalitesini dü- şürmeyi, bir politika haline sokmuş du- rumda... TRT kanallannda çalışan kimi spiker, programcı vb. görevlilerin, kendilerini özel kanallann yöneticilerine beğendir- mek için çırpınmalannı ve hem Türkçe- mizi bozarak ve hem de terbiye sınırlan- nı zoriayarak "icrayi sanat" eylemelerini, mazur görmenin ve anlamanın imkânı yoktur. Eğeriş "bayağılaşmaya" kalırsa, TRTnin kimi özel kanallaria baş etmesi mümkün değildir! Ve böyle "bir beklen- ti" boşunadır. O halde bu türden prog- ramlan, ivedilikle terk etmek gerekir. TT-rTye yakışan, herhangi bir "reyting" endişesi olmaksızın, kalrteli ve üst dü- zeyden programlar yapmaktır. Ve THTnin elindeki olanaklar buna uygun- dur. ••• Af yasasının Anayasa Mahkemesi'nin karanyla kapsamını genişletmek, Türki- ye'yi yeni bir kaosa sokmak demektir. Fakat Anayasa Mahkemesi'nin sayın üyelerinin sorunu, siyasal açıdan değil yasal açıdan ele almalan durumunda; bu sonuç, kaçınılmaz gibi görünmektedir. Bir elinde kıiıç, bir elinde terazi bulunan "adalet tannçasının" gözlerinin bağlı ol- ması, yani kör olduğunun varsayılması boşuna değildir... Fakat beni en çok şaşırtan ve hatta güldüren husus; bu komik af yasasını çı- karan siyasetçilerin bir kısmının, şimdi Anayasa Mahkemesi'ne akıl öğretmek istemeleri oluyor. Gerçekten; kendileri, son derece sorumsuz bir biçimde ve ki- mi hükümleri açısından kargalan güldü- ren bir yasa çıkanrken, (infaz affı mı, ce- za afft mı belli değil), şimdi sorumluluğu bir başka kuruma atmak istemelerini an- layabiîmek son derece zor olmakta. Zaten basınımızın bir bölümünde bu yasayla ilgili olarak Sayın Cumhurbaşka- nımızın yasayı "onayladığı" gibisinden bazı ifadeter yer almakta ve bu durum, Sayın Sezer'i de "bağlar" görünmekte- dir. Oysaki, Sayın Cumhurbaşkanı yasa- yı onaylamamıştır. Uygun bulmadığı ilk yasa tasansı geri çevrildikten sonra; ay- nen kabul edildıği zaman, Resmi Gaze- te'ye göndermeme gibi bir yetkisi yoktur. Ve Sayın Cumhurbaşkanı, onaylamadığı bu tasanyı, mecburen Resmi Gazete'ye göndermiş ve bu tasan yasalaşmıştır. Bu yasanın sevabı da (eğer varsa), gü- nahı da (eğer varsa) ve elbette sorumlu- luğu da, Ecevit hükümetine aittir. Kimse bu sorumluluktan kaçamaz. Korkanm, atalanmızın tabiriyle "kötü- sü geliyor"... Umanm yanılmış olayım ve en azından, uğraştığımız sorunlann da- ha ağınyla karşılaşmayalım. ..ı s ri "v> X3 >* cs | _O rına1nlaı c •a03 V c "c 13 rt 2 rt rt rt v I3 N Sb dece V E üseti .a o leşt <U T3 rayiı a rt •o Tam 13 rabaora N * Biz •1 1 2 o rt 13 Vergi Farkı Ödemeyin Ek Avantajların Keyfini Sürün OpeJ tutkunları yeni yıla girerken otomobil sabit vergilerindeki artıştan etkilenmiyor, hatta ek avantajlardan yararlanarak kârlı çıkıyor. Ocak ayı boyunca Astra, Astra Classic, Astra Coupe, Agila, Vectra ve tüm Opel Ticari Araçlar ailesi, 2000 yılının sabit vergileri üzerinden ve ek avantajlarla satışa sunuluyor. www.opel.com ADANA Arpe 1 (0322) 441 16 00 ADAPAZARI Ekın (0264) 276 12 62 ANKARA Opal (Salgat) (0312) 284 47 47 Opan (Macunköy) (0312) 397 24 40 Opıs (Iskıtler) (0312) 342 10 20 ANTALYA Hedef (0242) 340 35 35 ALANYA Hedet (0242) 512 56 28 MANAVGAT Hedef (0242) 747 63 00 AYDIN Kopel (0256) 214 29 29 SÖKE Kope (0256) 518 26 26 MLIKESİR Tmaz (0266) 221 53 60 BOLU Kervan (0374) 217 74 51 DÜZCE Kervan (0380) 549 75 17 BURSA Yuce Hûnkat (0224) 256 73 00 ÇANAKKALE Ekşı (0286) 263 08 21 ÇOÜLU Inan (0282) 673 30 74 ÇORUM Gıray (0364) 225 10 10 DEMİZLİ Funotp (0258) 371 72 74 OİYARBAKIR Canlar (0412) 251 88 20 ELAZlâ Karalar (0424) 247 02 38 ERZURUM Erdemır (0442) 233 37 32 ESKİŞEHİR Alpata (0222) 228 03 30 GAZİANTEP "eymur (0342) 339 55 00 İSKENDERUN Anl (0326) 618 77 00 ANTAKYA Anti (0326) 285 58 70 İSTANBUL Aks (Haramıdere) (0212) 422 08 04 Ataköy (Havaalanı) (0212) 654 74 50 Balkan (Zeyttnbumu) (0212) 665 26 65 Bogazıçı (Altunızade) (0216) 308 56 30 Erpaş (Maltepe) (0216) 441 58 37 Gedızler (ÇekrtekOy) (0216 v 466 43 43 Gerçek (Balmumcu) (0212) 227 47 62 Masiak (MasJaK) (0212) 286 48 48 Odak (Topkapı) (0212) 613 97 40 Sağlam (GazıosTiarpaşa) (0212) 616 45 45 İZMİR Egem (Çınarlı) (0232) 461 10 00 Opaz (Gazıefnır) (0232) 264 98 98 K. MARAf Sarpel (0344) 221 10 01 KAYSERJ Demırel (0352) 326 38 38 KOCAEÜ EKcan (0262) 343 33 03 KONYA Özkaymak (0332) 236 55 46 MALATYA Kavuklar (0422) 336 46 82 MANİSA Incım (0236) 233 28 26 MERSİH Gedızier (0324) 359 90 00 TARSUS Gedızief (0324) 613 58 81 MllâLA Gürbek (0252) 223 86 00 OROU Ateş (0452) 233 51 88 RİZE Vafdallar (0464) 223 55 72 SAMSUN Re( s (0362) 266 96 00 SJVAS Taştarlar (0346) 218 12 60 Ş.URFA Gapel (0414) 315 63 01 TOKAT lce (0356) 212 42 38 TRABZON Vardajlar (0462) 325 79 32 UŞAK Hıtl (0276) 266 73 02 VAM Doğu (0432) 2 1 7 72 77 ZONOULOAK Tumar (0372) 318 08 08