Katalog

EYLUL2000SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER (ç hilalli imzaya I A1VKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tirk Telekom Genel Mjdürii Ibrahim Hakkı Aptürk, 3 hilalli imza külanan Bolu tl Telekom Vödürlüğü Şefi Lütfı Sc-yoğlu'nun yazılı olarak u?anldığını bildirdi. Aptürk, Cumhuriyet Gızetesi'nde yer alan h±>erler üzerine Teftiş Kırulu Başkanlığı'nca yapılan inceleme scnucunda, Sayoğlu'nun "siyasi anlam çağnştıran işiretli imza kullanmaması ve gelecekte benzer davTanış sergilemesi halinde disiplin yönünden cezalandınlacağı" konusunda uyannın yazılı olırak gönderildiğini kaydetti. Alptürk, Sayoğlu'nun terfî ettirilmediğini, Telekom'un yeniden yapıiandınlması çerçevesinde bu kişiye "ünitesince, pazarlama müdürü atanmcaya kadar imza yetkisi" verildiğini belirtti. Mıımcu'nun bürosuna INPSD girdi • ANKARA (AA)- Avukat Ceyhan Mumcu'nun Tunus Caddesi'nde bulunan bürosuna, dün sabah saatlerinde hırsız girdiği belirtildi. Avukat Mumcu, Tunus Caddesi'nde bulunan bürosuna, henüz kimliği belirlenemeyen hırsız ya da hırsızlann Ankara 2 No'lu DGM'de görülmekte olan "Umut davası"na ilişkin dosyalann da aralannda bulunduğu bazı dosyalann yer aldığı çekmece ve dolaplan kanştırdıklannı ve içindekileri etrafa saçtıklarım kaydetti. Hırsızlann, büroda bulunan kasayı da açmaya çahştıklannı, ancak açamadıklannı ifade eden Mumcu, şahıslann bürodan hiçbir belge almadıklanm anlattı. Telekom'un cep parafe edikli • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye tş Bankası'nın ardından Türk Telekom'un işleteceği GSM 1800şebekesiyle ilgili sözleşmesi parafe edildi. Ulaşhrma Bakanlığı ile Türk Telekom arasmda parafe edilen sözleşme, Rekabet Kurulu'na gönderilecek. Ardından Danıştay'ın görûşü ahnacak. tş Bankası'yla aynı koşullarda oluşturulduğu belirtilen sözleşme, hukuki prosedür tamamlandıktan sonra yürürlüğe girecek. Tamer toprağa verHiyor • ANKARA (AA)- Geçirdiği kalp krizi sonucu cumartesi günü yaşamını yitiren eski Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Baş Yardımcısı Erdoğan Tamer'in cinezasi bugün toprağa verilecek. Tamer'in cenazesi. Maltepe Camisi'ndeki öğleyin gerçekleştirilecek dini törenin ardmdan Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Polise konferans • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüz okuma uzmanı Mehmet Auf, emniyet görevlilerine verdiği konferansta, polislerin zanlılann yüz analizini yaparken yüz ve vücut dilini birleştirmeleri gerektiğini kaydetti. Auf, Ankara Emniyet Müdürlüğü Konferans Salonu'nda Emniyet Genel Müdürü Kemal Iskender ile emniyet müdür yardımcılan, şube müdürleri, ilçe emniyet müdürleri ve yardımcılanyla emniyet personeline yüz okuma konusunda konferans verdi. İktidar partileri, kapatılan RP'nin lideri için anayasa değişikliği formülüne soğuk 'Erbakan'a özel af yok' BakanTürk, "Erbakan'lafl- gfliözelbirafçahşmasının söz konusu olmadığuıT söyledi. ANKARA (CumhuriyetBüro- su) - Anayasa değişikliği yapıla- rak, kapatılan RP'nin yasaklı li- deri Necmettin Erbakan'ın af kapsamına alınması formülü tar- tışma yarattı. Adalet Bakanı Hik- met Sami Türk, anayasa değişik- liği çalışmalannın yanlış anlaşıl- dığını, "Erbakan'la ügüi özel bir af çaüşmasının söz konusu olma- dığuu" söyledi. Formül, hükümet ortaklan tarafından soğuk karşı- lanırken; kulislerde Türk'ün TB- MM Başkanı olmak için FP'ye mesajlar gönderdiği değerlendir- mesi yapıldı. ANAP'lı Anayasa Komisyonu Başkanı Ertuğrul Yalçınbayır, Erbakan'ın anayasa değişikliği ile af kapsamına alın- ması formülünü "ipeunsermek" olarak niteledi ve 312. madde af kapsamına alınarak sorunun çö- zülebileceğini söyledi. Adalet Bakanı Türk'ün anaya- sanın 87. maddesinin değiştiril- mesi önerisi tartışma yarattı. Türk, TBMM'nin yetkilerine sı- nırlama getirildiğini vurgulaya- rak "TBMM'nin anayasanın 14. maddesindeki fiiüerden dolayı hüküm gKenler hariç olmak üze- re, genel ve özel af ilanına" karar vermesini öngören anayasanın 87. maddesinin değiştirilmesi ge- reği üzerinde durdu. Temel hak ve özgürlüklerin kötüye kullanıl- masına ilişkin anayasının 14. maddesinde yer alan suçlar için de af yetkisinin kullanılabilmesi önerisi "Hocayı af kurtaracak. Türk, Af Yasası'nı 29 Ekhn'e ye- tistirmekistiyor" diye yansıtılın- ca tartışma çıktı. Türk, dün Ela- zığ ve Tunceli'de yaptığı açıkla- malarda, "Anayasanın 87. mad- desinin değiştirilmesi ile ilgili ça- hşmamız yanhş anlaşıku. Erba- kan'ın cezasuun afTedilmesi ile 0- güi birçahşmamızyok" dedi. Hu- kuk kurallannın tüm yurttaşlar için aynı oldugunu vurgulayan Türk, "Erbakania OgOiözelbiraf çahşmasısöz konusu değildir" de- di. TCY'nin terör örgütü üyeli- ğini düzenleyen 168 ile yardım ve yataklığı düzenleyen 169. maddelerinin Doğu ve Güneydo- ğu bölgelerinde sonmlar yararn- ğına dikkat çeken Türk. şunlan söyledi: "Çoğuzamanteröristier süahzoruyia vatandaştan yardım alryor.Vatandaşdaçaresizlik için- de isteklereboyuneğiyor.Aınava- tandaşlanmız bu durumu her za- man mahkemeienle kamtlayamı- yor. Bu nedenle, bu suçlann af kapsamına alınabümesi için ön- cefikle anayasanm 87. maddesinin değiştirilmesi gerekiyor." Türk'ün açıklamalan iktidar partileri tarafından soğuk karşı- landı. DSP kulislerinde, "Adalet Bakanı, herhaldeTBMM Başka- nı olmak jstiyor" yorumu yapılır- ken, anayasanuı 14. maddesinde yer alan suçlann af kapsamına alınmasına DSP'den çok sayıda milletvekilinin "hayır" diyeceği- ne dikkat çekildi. MHP Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Sa- it Gönen, Erbakan'ın affı konu- sundaki tartışmalann anımsatıl- ması üzerine, "Kimsenincezaevi- ne girmesinden MHP mutlu ol- maz. Ancak kişilere yönelik uy- gıılamalann bugün de yarm da karşısmda olacağız" dedi. Yalçınbayırda, *312.maddeaf kapsamına alınarak sorun çözü- lebüir. Anayasa değişikliğini gün- demegetirmek,işi uzatmakveipe un sermektir" diye konuştu. Danıştaydan itiraza ret Tayyip Erdoğan'a yargı yolu açıldı • Bir açılış töreninde Vural Savaş'ı hedef alan sözleri nedeniyle hakkında Içişleri Bakanlığı'nca soruşturma izni verilen Recep Tayyip Erdoğan'ın Danıştay'a yaptığı itiraz reddedildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Danıştay 2. Daire- si, eski lstanbul Anakent Be- lediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tçişleri Bakanlı- ğı 'nın hakkında verdiği so- ruşturma iznine yaptığı itira- zı oy çokluğuyla reddetti. Erdoğan'ın dosyası, hazır- lık soruştunnasının yapılma- sı için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilecek. Başsavcılık, Erdoğan hakkın- da "suçişlemeyetahrik" fîili- ni düzenleyen madde uyann- ca dava açabileceği gibi, ta- kipsizlik karan da verebile- cek. Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcısı Vural Savaş, Erdo- ğan'ın 27 Eylül 1998'de ls- tanbul Tuzla'da bir spor kompleksinin açılısında töre- ne katılanlann " Vur de vura- hm, öl de öletim" sloganlan üzerine "Sizin isminiz Vural mı da size vurun alın diyeyim. Sizin soyaduuz Sa\ aş mı da si- ze savaşın diyeyim" sözleri nedeniyle şikâyetçi olmuştu. Başsavcı, Erdoğan'ın ken- disini hedef gösterdiğini be- lirterek lstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyuru- sunda bulundu. Bunun üzeri- ne Kartal Cumhuriyet Baş- savcılığı'nca, Türk Ceza Ya- sası'nın 311. maddesinin 1. fıkrasında yer alan ve 3 yıldan 5 yıla kadar ağır hapis cezası öngören "bir suçun işlenme- sini açıkça tahrik" eylemın- den dava açıldı. Davayı inceleyen 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Erdo- ğan'm olay tarihinde beledi- ye başkanı oldugunu, kamu görevuierinin yargılanmasına ilişkin yasaya göre yargıla- manın Içişleri Bakanlığı'nın izni ile yapılabileceğine ka- rar verdi ve dosyayı bakanlı- ğa gönderdi. Içişleri Bakanlı- ğı'nın soruşturma açılması için izin vermesi üzerine Er- doğan, bakanlığın karanna itiraz etti. Danıştay 2. Dairesi, Erdo- ğan'ın tçişleri Bakanlığı'nın karanna yaptığı itirazı sonuç- landırdı. Dairenin Erdoğan'uı itirazmı l'e karşı 4 üyenin oyuyla reddettiği öğrenildi. Soruşturması sonucunda Erdoğan hakkında Türk Ceza Yasası'nın "suç işlemeye tah- rik" fiilini düzenleyen 311. maddesi uyannca dava açıla- bileceği gibi takipsizlik kara- n da verilebilecek. Dava açüırsa Erdoğan, Yar- gıtay 8. Ceza Dairesi'nde yar- gılanacak. Dairenin vereceği karann temyizine de Yargıtay Ceza Genel Kurulu bakacak. Takipsizlik karan verilmesi durumunda ise dosya işlem- den kalkacak. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART BEM ,32y kaldırmanın -tam zârnan»'d<zdi. durumunda ise dosya işlem- ^^^^BHHHHHBK^- r S ? 5 s - — •HHHL W*^K^İ den kalkacak. I . FP'nin Erbakan için çalışmalan yoğunlaştı. MHP geri adım atmıyor Iiderler 312 ve af için toplanacak ANKARA (CumhuriyetBüro- su)-Hükümet, FP'nin Necmettin Erbakan'ın siyasi yasağını orta- dan kaldırmak ve cezaevine gi- rişini engellemek için yoğun bir kulis çalışması yürüttüğü 312. madde ve af konulanndaki tavn- nı liderlerin yapacağı zirvenin ar- dından netleştirecek. Başbakan Bülent Ecevit'in 312. madde ko- nusunda öncelikle Başbakan Yardımcısı ve MHP Genel Baş- kanı Devlet Bahçeti'nın kesin tav- nnı görmek istediği belirtilirken, MHP bu konuda geri adım atma- ma karan aldı. MHP Genel Baş- kan Yardımcısı Şevket Bülent YahnicL "312. maddenin kaknrü- ması ya da değiştirilmesine kesin- Kkle karşıyız. Erbakan'ı kurtar- mak tsteyenler açüdamalaruıda dikkatli olsunlar" dedi. FP'nin 312. madde konusun- daki kulis çalışmalan yoğunlaşı- yor. Recai Kutan, Avrupa turu öricesinde dün Başbakan Ece- vit'le bir araya geldi. Görüşmenin ardından gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Ecevit, TCY'nin 312. maddesinin değiştirilmesi konu- sunda Kutan ile hemfikir olup ol- madığı yönündeki soru üzerine, partilerin bu konudaki düşünce- lerinin netleşmediğini savundu. Ecevit. "Genel eğilim. bildiğiniz gibi 312. maddede değişiklik ya- pılması konusunda, ama henüz partilerin o konudaki görüşleri birbirine ne kadar UJTUH sağhyor, ne kadar farklıdır belli degO" di- ye konuştu. Ecevit, MHP'nin tav- n ile ilgili yorum yapmak iste- mediğini söyledi. Kutan, 312. maddenin yalnız- ca Erbakan ile ilgili olarak ele ahnacak bir madde olmadığını savunarak, söz konusu madde- nin ikinci fıkrasının netliğe ka- vuşturulmasını istediklerini söy- ledi. Kutan, Ecevit'in kendisiyle aynı düşüncede olup ohnadığı- nın sorulması üzerine, "312 ve acil olan bazı maddelerin geniş kapsamh bir çanşma içerisinde ele alınması işi uzatabinr. Dolayı- sıyla böylesine önemli görünen bazı maddelerin ayn ele alınma- sı hususunda Sayun Başbakan'ın da görüşleri, biznn görüşümüz is- tikametindedirn dedi. Kutan, Ecevit'e somut bir öneri götürüp götürmediğine ilişkin soruya "hayff" yanıtını verdi. MHP'yi uyaran Kutan, "Bugün geçer,ya- nn bir bakarsuuz MHP'U bazı dosdanmız hakkuıda da 312 kı- hcı kesmeye başlar" dedi. Bahçeli başkanlığında akşam saatlerinde toplanan MHP Baş- kanlık Divanı'nda, 312. madde konusunda geri adım atılmama- sı yönünde karar alındı. Toplan- tınm ardından açıklama yapan MHP Genel Başkan Yardımcısı Yahnici, 312. maddenin kaldırıl- ması ya da değiştirilmesi yönün- deki çabalann Türkiye için ha- yırlı olmadığını belirterek bu ko- nuda siyasi ve hukuksal zemin- deki mücadelelerini sürdürecek- lerini söyledi. _MHP'li Devlet Bakanı Şuayip Üşenmez de 312. maddenin devlet için "garantör madde" oldugunu belirterek "Ağzmıza dilinize sahip olun. MiDetin dini ve kanunu ile uğraş- maym da başımza bazı şeylergel- mesin" dedi. IRMIKIAYDIN ENGİN aengin@doruk.nettr Eğer önceki gün Sydney'den hatter yanşmala- nnı aktaran TRT spikeri, Halil Mutlu rekor üstüne rekor kır- dığında tuhaf zafer çığlıklan atmasaydı; -galiba- aynı spi- ker ertesi gün Naim Süley- manoğlu, halterin koparma dalında "sıfır" çektiğinde ağ- lamaklı olmasaydı, olimpiyat üstüne başka bir Tırmık oku- yacaktınız. örneğin, bazj televizyon ka- nallannda hâlâ gösterilen ve hâlâ aynı büyük "temaşa key- fı"n\ veren açılış töreninden söz edecektim. Beyaz ada- mın, Avustralya'nın yerlilerin- den, "Aborigine "lerden, çok geç kalmış özür dileyişi; açılı- şın doğa saygısı ile insanlığın ulaştığı teknolojik düzeyi bu- luşturan görkemi üstüne ya- zacaktım. Gelgörki... Gel gör ki ufak tefek, hatta biraz fazla ufak tefek, matrak gülüşlü ve galiba çok sevimli bir delikanlı, Halil Mutlu, silk- meydi, koparmaydı, topiamdı derken ortada ne rakip, ne re- Daha Hızlı - DahaYüksek - Daha Ileri kor bıraktığında ekran başın- da onu alkışladık. Kimileri "N'olmuş yani? HamaJlık gibi birhüner..." diye züppece du- dak bükse de o küçücük be- denin, o koskoca demiryığın- lannı omuzlayıp yükseltiver- mesinin kaç yıl, kaç ay, kaç gün süren ağır çalışmalar pa- hasına becerildiğini bilenler şapka çıkardılar. Ama bu başannın TRT ek- ranlannda, kaba milliyetçi, şo- vinizme göz kırpan zafer çığ- lıklan ile kutlanması niye? Halil Mutlu, Sydney arena- sındayanşan on binlerce dün- ya gencinden biriydi ve genç ve diri bedeniyle olimpiyatla- nn "daha hızlı - daha yüksek - daha ileri" 4 özlü sözünde an- latımını bulan hedefine ulaş- mıştı. Bir yanştı. Izlemesi keyifliy- di. Tıpkı yüzme havuzunda inanılmaz bir hızla çırpan ku- laçlar gibi... Tıpkı cimnastik minderinin üstünde inanılmaz bir yumuşaklık ve güzellikle hüner gösteren gencecik kız- lar gibi... Tıpkı... Tıpkı bir gün sonra, bir baş- ka genç atletin, Naim Süley- manoğlu'nun 145 kilonun al- tına girmesi ve başaramama- sı gibi. Eni sonu bir yanş bu. Kimi daha hızlı, daha yüksek, daha ileri; kimileri biraz daha yavaş, biraz daha alçak, biraz daha geride. Ama eni sonu gence- cik insanlann bedenlerinin hü- nerini sergilediği, akranlan ile savaşmak yerine yarıştıkları spor oyunları. Nasıl Halil Mutlu en ağın kal- dınp öteki uluslardan rakiple- rini geride bıraktığında Türk ır- kının üstünlüğü kanıtlanma- dıysa; Naim Süleymanoğ- lu'nun kaldıramadığını kaldı- ran Rus, Koreli, Kübalı halter- cilerle de Rus, Kore ve Küba ırklarının, uluslannın yüceliği, güçlülüğü filan kanıtlanmadı. Kuşkusuz olimpiyatlan TRT ekranlanndan izleyenler için, örneğin halter yanşmalannda ilgi yoğunlaşması, buna kar- şılık örneğin eskrim ya da ka- no yanşlanna "şöyle bir göz atılması" doğal. Ama bunu yı- vışık bir şovinizme, histerik bir milliyetçiliğe alet etmek niye? Halil Mutlu ile kıvandık, Sü- leymanoğlu kaldıramadığı hal- terin üstüne çöküp başını el- leri arasına aldığında bireysel kederini bölüşmeye çalıştık. Tıpkı yüzmede 100 metre ser- bestte rakibi Avustralyalı Thorpe'yi kılpayı geçip hede- fe ulaşan Hollandalı delikanlıy- la sevinip judoda yenik düşün- ce ağlayan Fransız delikanlıya üzüldüğümüz gibi. Dünden beri olimpiyatlan ya Eurosport'dan izliyorum ya da TRT'de isem yanşan delikan- lı ve genç kızlara sesi kısıp ba- kıyorum. • • • Konuyta çok ilgili bir dip not Alanyalı bir okuyucunun elektronik mektubunu ufak te- fek ve çok sevimli yazım hata- lannı da koruyarak onun Türk- çesiyle aynen aktanyorum: "Merhaba, ben Dieter Ba- umgaertner. On pir yıldır Alanya yaşıyorum. Hem de yazın ve kışın. Benim ikinci va- tan oldu ve bir cennetten fark- sızdır. Ben Almanya'da yaşar iken çok fanatik bir VVerder Bremen taraftardım. Biliyorsu- nuz, Antalya ilen VVerder maç oynadı ve 2-0 yenildi. Antalya çok iyi oynadı. Teprikler. Ama televizyonda maçı anlatan adam, hep ama hepsi zaman 'bizimkiler, bizimkiler' diyordu. Ben şaşırdım. Sizce benim için bizimkiler kim? O televiz- yon benim seyir ettigimi bili- yor mu bilmiyor mu? Netice- ten olarak benim takım yenil- di, komşu Müfrt'/n takımı An- talya Sporyendi. öyleyse so- ruyorum size, televizyonun bi- zimkileri kim?" On bir yıllık Alanyalı hemşe- rimiz Dieter Baumgaertner'in mektubu bir medya ahlakı dersi de içermryor mu? POLflİKA GUNLUGU HİKMET ÇETtNKAYA CHP'deArtçıDepremd) CHP kendi içindeki hesaplaşmayı ne zaman bi- tirip halkın sorunlanna eğilecek? Bu soruyu irili ufaklı tüm hiziplere sorsanız ve- recekleri yanıt hemen hemen aynıdır: "Biz kavga etmiyoruz ki!" CHP 30 Eylül'de olağanüstü kurultaya gidiyor... Hem yeni genel başkan hem de PM üyeleri seçi- lecek!.. Peki, seçmen CHP için ne düşünüyor? Kimse alınmasın, gücenmesin; CHP'ye hâlâ umut bağiamış kesimler aynen şöyle diyor: "CHP adam olmaz!" Kimi CHP yöneticileriyle konuşuyorum... Kafalar bir hayli kanşık!.. Altan Öymen'i şikâyet edip Deniz Baykal'ı des- tekleyenlere 18 Nisan 1999'da yapılan seçim so- nuçlannı ortaya koyduğumuzda verecekleri bir ya- nıt yok!.. 1999 milletvekilliği seçimlerinde yüzde 10 barajı- nı aşamayıp Meclis dışında kalan CHP, acaba bü- yükşehir belediye başkanlığı, il genel meclisi, be- lediye başkanlığı ve belediye meclisi seçimlerinde yüzde kaç oy almıştı? Büyükşehir belediye başkanlığı: yüzde 16.52, il genel meclisi: yüzde 11.8, belediye başkanlığı ve belediye meclisi seçimleri: yüzde 13.81... Diyelim ki, büyükşehir belediye başkanlığı ve be- lediye başkanlığı seçimterinde parti kimliğinin yeri- ni 'kişisel kimlik' alır, o yüzden de o oranlan millet- vekili seçimlerine göre farklılık getirir... Öyle sayalım ve il genel meclisi ile milletvekili se- çim sonuçlanna bir kez daha bakalım: Yüzde 13.22 il genel meclisi; yüzde 8.40 milletvekili... Yüzde 13.22 ile yüzde 8.4 arasmda beş puanlık birfarkvar!.. Burada ortaya çıkan sonuç nedir? Seçmen, Baykal'ı protesto ediyor!.. Baykal iyi konuşmacı, dürüst bir insan, ama seç- men onu istemiyor!.. Çünkü Baykal 1995 seçimlerinde CHP'yi yüzde 10'la zar zor Meclis'e taşıyabilmiş!.. • * • CHP içinde Altan öymen'den rahatsız olduklan- nı söyleyen 'hizip başlan'na baktığınızda, 2001 yı- lında yapılacak olağan kurultayın hesaplannı yap- tığını görüyorsunuz... Elbet Öymen CHP içinde eleştirilmelidir!.. Elbet CHP daha dinamik bir parti kimliğine dönüşmeli- diri Elbet CHP örgütü, gücünü tüm Türkiye'de ha- rekete geçirmelidir!.. Bugün Oymen'in karşısmda olan Ercan Kara- kaş'tan Mehmet Moğuftay'a; Ertuğrul Günay'dan Hasan Fehmi Güneş'e; Onder Sav'dan Ali Din- çer'e dek tüm deneyimli CHP'liler, ne yazık ki 'bir kör dövüşû'nün içincteier... Sokakta sosyal demokrat seçmen, CHP içinde- ki 'koltuk kavgası'yla hiç ama hiç ilgilenmiyor... Yok Altan Öymen şunu yapmış, yok Tarfian Er- dem bu işi kıvıramıyoiTnuşgibi kısır tartışmalann içi- negirmiyor... Kamuoyunda hem Oymen'in hem de Erdem'in görüntüsü şu: "Ikisi de sakin, ağırbaşlı, topluma güven veriyori" Acaba öymen ve Erdem'in bu görüntüleri kimi ra- hatsız etti? -•; ' : - : Elbet Deniz Baykal ve arkadaşlannı!.. ' •*~*' • Oysa öymen ve Erdem göreve geldiklerinden be- ri bir tek il örgütünü işten el çektirmediler; üstelik seçildiklerinde istifalannı sunan 40 il başkanına ay- nen şöyle dediler "Sıkıntılan el ele verip aşacağız, istifa etmeyin!" öymen ve Erdem bugüne değin particilik değil si- yasetyaptılar... Asıl rahatsızhk burada başladı... Içel'de 1900 nayion üye rezaleti ortaya çıkınca ipler iyice koptu; Baykalcılar Hasan Fehmi Güneş, Mehmet Moğultay ve Ertuğrul Günay'ı da yanlanna alarak Erdem'in, dolayısıyla Oymen'in ipini çekmek istediler... Reste karşı rest Öymen'den gelince de karşı ta- rafta panik başladı: "Deniz Bey hazır değil, ne olacak şimdi?" • • • Üye yazım sahtekâriığı CHP'nin içine sinmiş bir olgudur. Biz bu tür sahtekâriıklan 1960'larda, TO'ler- de, 8O'lerde ve 90'larda da görmüştük... 1960 ve 1970 yıllannda bu tür sahtekârlık yapan- lara ödün verilmiyor, CHP'den atılıyoriardı... Şimdi ise bir genel başkan ile genel sekreterin kel- lesi kopanlmak isteniyor... Öymen ve Erdem göreve geldikleri gün 20 CHP örgütünü görevden alsâ, parti içindeki çürümüşlü- ğe son verselerdi, kelle koparanlar bugün onlann peşlerinden koşarlardı!.. Öymen ve Erdem'in hatası bu!.. CHP, 1999 seçimlerinde 8.4 büyüklüğündeki dep- remleyıkıldı... Şimdi ise artçı şoklar geliyor!.. CHP'de parti yönetimindeki en az sekiz kişi ken- disini potansiyel genel başkan olarak görüyori.. Gülmeyin, aynen böyle!.. CHP'liler inatla particilik yapıyor, siyaset yapma- yı ise hiç sevmiyor!.. Yann devam edeceğim!.. hikmet.cetinkayaö cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 L ^ kitap kulübü früktrmi Q®itftHmysı ÇAĞIHIN TAHIĞIH YAZAR 2. BASI KUBİLAY OLAYI VE TARİKAf KAMPLARI 4. BASI SANCILIYIUAR KU?ATll«IJ SOKAKLAR 4. BASI POSTUNDA KURT ZAMBAK SANA DA BULA$TI KAN 2 BASI DİN BARON 2 BASI UNUN KAZLARI A$IK KAMNLAR SOKAİI 2. BASI tfRİAT PAZARI SEVDANIN ADRESİ BEUİ DEĞİl TİHtKİYE'NİN JEYTAH ÜÇGENİ 6ÖZURİN FOYRAZ Cumhunyet Kıtap Kulubu Çağ Pazarlama A.Ş. Turkocağı Cad. No:39/41 (34334) Cağaloğlu-btanbul Tel- 514 01 96