Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinc
• GenelVayınKoordınatörü' Hikmet
Çetinkava • Yazıişleri Mudüru Ibra-
nim Yılâız # Sorumlu Müdür Fik-
ret İlkiz # Haber Merkezı Mudüru:
Hakan Kara
İstıhbarat Cengiz Yıldınm • Ekonomı Öztem
Yüzak • Kultur Handan Şenköfcen • Spor.
Abdülkadir Yöcelman • Makaleler Sami
Karaören • Duzeltme Abdullah Vazıcı •
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge
£dib« Buğra • Yurt Haberlen. Mehmet Faraç
Yayın Kunılu llhatı Selçuk
(Başkan). Orhao Erinç,
Hikmet Çetinkaya, Şükran
Soner, tbnhhn Yıldız, Orhan
Bursalı, Mustafa Balbay,
Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No
125,Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks
4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H. Zıya Blv
1352 S. 2/3 Td-4411220, Faks 4419117 • AdanaTemsıkısı:
Çttin Yigenoğtu. tnönü Cd 119 S. No:l Kat.l, Tel: 363
12 11, Faks. 363 12 15
Müessese Müdürü. Üstün
Akmen # Koordınatör
Ahnıet Korulsan •
Muhasebe Bülent Yener
• Idare Haseyin Görer
• Satış: Fazilet Kuza
MEDYA C: • Yönetım Kunılu
Başkanı - Genel Mudür Cülbin
Erdaran # Koordınatör Reha
Iptnun • Genel MüdürYardımcısı
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
51395 80-5l384«V6l,Faks.5138463
\ a>
>ımla>an ve Basan: \ eru Gıui Haber Ajansı, Basın \e Yayıncılık A Ş
Türkocağ'ı Cad 19 41 Cagaloglu 34334 Istanbul PK 246 - Sıikecı 34435 Islanbul
Tel <O'2f2) 512 05 05 (20 hatl
Faks (0212)51385 95 www.cumhunyet com tr 15AĞUSTOS2000 Imsak:4.28 Güneş: 6.07 Öğle: 13.16 tkindi: 17.03 Akşam: 20.11 Yatsı: 21.43
Biber güzefi
• KJV1ARAŞ(AA)-
Kahramanmaraş Fuan
kapsamında dûzenlenen
"Kırmızı Biber
Şöleni"nde güzellik
yanşması düzenlendi.
Yanşmada Adanalı lise
öğrencısi Çığdem Kaya,
"Kırmızı Biber Güzelı"
seçildi.
Büyükada'da
orman yangını
• Istanbul Haber Servisi
- Büyükada'da ormanlık
alanda behrlenemeyen
nedenle dün yangın çıktı.
Büyükada'nın Yassıada
ile Sivriada'ya bakan
kısmındaki ormanlık
bölgede 5 bin
metrekarelik alanda etkili
olan yangına arazinin
sarp yapısı nedeniyle
müdahale etmekte güçlük
çekildı. Çoğunluğunu
kızılçam ağaçlannın
oluşturduğu ormanlık
alandaki yangının,
rüzgânn da etkisiyle
büyüdüğunü ifade eden
ıtfaıye yetkilıleri, ikinci
bir noktada daha yangın
çıktığını kaydettiler.
Yetkililer, yangınlann
sabotaj sonucunda çıkmış
olabileceğini belirttiler.
Öte yandan Muğla'nın
Köyceğiz ilçesi Akköprü
Orman Işletme Şefliği
sorumluluk bölgesindeki
Sazak Köyü Zindandere
mevkiinde çıkan orman
yangmının kontrol altına
alındığı bildirildi.
Dünyanın yeni
7 harikası
• NEWYORK(AA)-
Dünyanın 7 harikastnın,
internet aracılığıyla
yenıden seçilmesi
kararlaştınldı. Bu amaçla
dûzenlenen oylamaya
isteyen herkes
katılabilecek. Oy vermek
isteyenler
"http://www.new7wonde
rs.com" adresine giderek
oy kullanabılecekler.
Aday olarak seçilen çok
sayıda yapıt arasında
Istanbul'daki Ayasofya
Müzesi de bulunuyor.
Yanşmaya katılmaya
layık eserler,
UNESCO'ya ba|h
"Dünya Kültür Mirası
Merkezi" tarafindan
belirlendi.
111 yaşında••••••
oldu
• CHICAGO(AA)-Üç
ayn yüzyılda yaşama
şansına kavuşan ve
Guinness rekorlar
kitabına dünyanın en
yaşh ınsanı olarak giren
Edward "Pops" Bernard,
111 yaşında ABD'nin
Lafayette kentinde öldü.
22Temmuzl889'da
doğan Louisinah
Bernard'ın, 96 yaşına
kadar sıgır yetiştiriciliği
yaptığı, 100 yaşını
kutladığı zaman çok
sağlıklı olduğu bıldinldı.
Rüzgâr enerjisi
• ANKARA (AA) - Çevre
Bakanlığı, Türkiye'nin
yararlanılabılır rüzgâr
enerji potansiyelinın 10
bın megavat olduğunu
belirterek bu alanda
yapılacak yatırımlarda
ülkenın "rüzgâr teknolojisi
çöplüğüne"
dönüştürülmemesıni ıstedi.
Bakanlık, temiz enerji
kaynaklanndan biri olan
rüzgâr enerjisi ile ilgili
yaptığı çalışmada,
Türkiye'nin rüzgâr enerjisi
bakıniından oldukça şanslı
bır konumda olduğunu
vurgulayarak Avrupa
Rüzgâr Enerji Birliği'nın
hazırladığı Avrupa Rüzgâr
Atlası'nda Ege Denızı'nın,
Batı ve Kuzey Avrupa
bölgelenndeİci rüzgâra eşıt
seviyede rüzgâr hızına
sahip olduğunu belirtti.
Yeni düzenlemeyle üstün yetenekli çocuklann zihinsel, psikolojik ve sosyal gereksinimlerini karşılamalan amaçlanıyor
Üstün çocuklara farkh eğitimFİGENATALAY
Üstün yetenekli çocuklann yetenek ve ge-
reksinimlerine yanıt vermek amacıyla bir
pilot ilköğretim okulunda yeni bir uygula-
ma başlayacak. Uygulamadan, nonnal ze-
kâdaki çocuklar da yararlanacak.
Istanbul Üniversitesı Hasan Âli Yücel
Eğiöm Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr.
ÜmitDavashgü bu projeyi şöyle anlattı:
"Yeni binyılın taleplerini karşılayarak,
ülketnizi 21. yüzyıia taşı\acak en önemJi ke-
smkrden biri üstünlerdir. Gerçek böyle oi-
masına karşın yönetmeüklerin tam olarak
uygulanmaması sonucunda, sadece zekâ
kriteri temel alındığında, \ aJruzIstanbul'da-
ki sayüannın 60 bin kadar olduğu tahmin
edilen bu kesimin elinden, gereksinimleri-
• Normal zekâ düzeyi sınırlan içinde olan öğrencilerin de devam ettiği Hasan Âli Yücel Eğitim Fakültesi'ne
tahsis edilecek bir laboratuvar ilköğretim okulunda farklı bir düzenlemeye gidilecek. Böylece üstün çocuklar,
aritmetik, fen ve düşünce becerileri gibi derslerde benzer özellikler gösteren yaşıtlanyla kendi hızlanna göre
ilerleme imkânına ulaşabilecekler.
ne uygun eğitün-öğretim görme hakkı ahn-
maktadır. Işte bu projeyle, nonnal zekâ
düzeyi sınırlan içinde olan öğrencilerin de
devam ettiği Hasan Âli Yücel Eğitim Fakül-
tesi'netahsisedilecek birlaboratuvar ilköğ-
retim okulunda farklı bir düzenlemeye gi-
dilerek, üstün çocuklann zihinsel, psikolo-
jik ve sosyal gereksinmelerini karşılayacak
farkulaşürümış bir program uygulaması
önerilmektedir. BöŞ le bir düzenkmede üs-
tün çocuklar, aritmetik, fen ve düşünce be-
cerileri gibi derslerde benzerözellikler gös-
teren yaşıtlanyla kendi hızlanna göre iler-
leme imkânına ulaşabileceklerdir."
Prof. Davaslıgıl'ın verdığı bılgilere gö-
re, müfredatın içeriği hem normal hem de
üstün zekâ düzeyındeki öğrenciler için ol-
duğu gibi korunacak, ancak derslerin işle-
nişinde yöntem açısından farklılaşma ge-
tirilecek. Her iki tür öğrencıye dersler, uy-
gulama, analiz, sentez ve değerlendirme
gibi yüksek düşünce süreçleri harekete ge-
çirilerek işlenecek, özellikle bilgilerini üret-
ken bir şekilde kullanmalan sağlanarak ya-
raücıhklan geliştirilecek. Aynı zamanda, öğ-
rencilerin ilgı alanlarına göre konularm
kapsamı genişletilip zenginleştirilerek ve
zekâ potansiyellerine göre konular derin-
lemesine inceletilerek, bu farklılaştınlmış
ders programının esnek ve dinamik bir özel-
likkazanmasına çalışılacak.
Üstün ve özel yetenekli öğrenciler için
farklılaştınlmış bir ders programının ilke-
leri şöyle sıralanıyor:
- Düşünceler arasında kolaylıkla ilişki
kurabilme özellikleri dikkate alınarak, içe-
riği birbirinden bağımsız üniteleryerine, ge-
niş kapsamlı tartışma konulan, temalar ve-
ya sorunlara dayandınlmalı.
- Çeşıtli disiplinler çalışma alanıyla bü-
tünleşmeli, yani ele alınan konu tarih, coğ-
rafya, Türkçe, edebiyat, matematik, müzik,
resim gibi çeşıtli disiplinler açısından ele
ahnmalı.
- Geniş ilgi alanına sahip olmalan göz
önünde tutularak alışılagelmiş ders prog-
ramına eklemeleryapmak yerine, öğrenci-
nin ilgi alanı dikkate ahnmalı, öğrenci ta-
rafindan seçilmiş konunun derinlemesine
öğrenımine ımkân sağlanmahdır.
- Üstün öğrencilerde sıklıkla rastlanan ba-
ğunsız çalışma eğiliminin sağlıklı bir şe-
kilde işlerlik göstermesi için bağımsız ça-
lışma becerileri geliştirilmeli.
çılgınlığı• Çocuklann sevgilisi
Pokemonlar, büyüîderin
dünyasında tartışma
yaratıyor. Kimilerine göre
zekâ ve strateji oyunu olan
Pokemon, kimilerine göre
ise bir savaş oyunu.
Dış Haberier Servisi - Artık
"Pokemon''u tanımayanımız kaldı
mı? Video oyunu, oyun kartlan,
türlü oyuncaklan, çizgi fihni ve
son olarak da sinema fihni ile bir
Pokemon nrtınasıdır gidiyor.
Aylık Fransız Le Monde
Dİplomatkjuc dergısı son
sayısında Pokemonlara yer verdi.
"Pokemon" kelimesı, cep canavan
anlamına gelen "Pocket
monster"in kısaltılmışı. Genetik
değışime uğramış perilerden,
biyoteknoloji çağının cınlerinden
oluşan ve sık ormanlar, mağaralar
ve göllerde yaşayan Pokemonlar
150 türe aynlıyor. Bazılannı
yakalamak çok basit, bazılannı ise
çok zor. Oyunda amaç,
Pokemonlan ele geçirmek.
Yakalanan Pokemonlann türlerinin
mutasyona uğrayabihnesı için
onlan evcilleştirmek, onlara
ıdman yaptırmak gerekiyor.
Böylece Pokemonlar görünüşlerini
değiştirebiliyor, başkalaşıma
uğruyor, kısacası "evrim
geciriyonar" (zaten oyunda da
Danvinci kavram hâkim) ve yeni
yeteneklerle daha fazla güç
kazanıyorlar. Daha 1960 ya da
1970'li yıllann başında.
Amerika'da doktor Jose Delgado
gibi araştırmacılar, temel felsefi
150 türü bulunan ve değışime uğrayan Pokemonlar, çizgi filimleriyle de çocuklan ekran karşısuıa bağtayor.
sorunun "İnsan nedir?"den çok
"Ne tür bir insan yaratmabyız?"
olması gerektiğini
vurgulamamışlar mıydı?
1997Şubatı'ndailkdefa
bir canlı klonlandı. Dolly
adını verdiklen
klonlanmış bu koyun
insanın da
klonlanabileceğinin en
çarpıcı örneği
oldu. Dolly
kesinlikle
döllenme yoluyla
oluşmadı: sadece
olgun bir hücrenin
çekirdeği alınarak,
taşıyıcı bir koyunun
çekirdeği alınmış
yumurtasınm içerisine
yerleştirildi. O günden
bu yana Hawaii'de fareler, Yeni
Zelanda ve Japonya'da koyunlar,
Kuzey Amerika'da keçiler vs.
klonlandı.
Tümbu
gelişmelere bir
de 26 Haziran
2000'de insanın
gen haritasının
çıkanldığı haberi
eklenince bir gün
insanın
kopyalanabileceği
düşü düş olmaktan
çıktı. Işin iyi yanı
bu sayede genetik
hastalıklarda,
hastahğa neden
olan gen bulunup
gerekh tedavi
yapılabilecek.
Ancak bu buluşu kötüye
kullanmak isteyecek sapknılar da
mutlaka çıkacaktır. Genlerle
oynayabilmek, insanhğın ortak
malını özelleştirmek demek,
dolayısıyla bu, bir tür çağdaş
sömürgecilik. Elde edilen bulgular
hele bir de eczacılık sanayiinin
eline geçerse, asıl o zaman
insanlığın yaranna olduğunu
düşündüğümüz bu bilimsel
gelişmeler bir anda yeni bır
aynmcılık kaynağına
dönüşebilirler.
Artık genetik mühendisliği, farklı
bir insanlık yaratmaya yönelik
yeni bir öjenizmin (soy antımı) de
habercisi. Insanlar hem bu gerçeği
kabul etmekte zorlanıyorlar hem
de için için büyük korlcu
duyuyorlar.
YÖRET, 'Bilinç Geliştirme ve Eğitimi Projesi' başlatıyor
Çocuklar haklarım tanıyor
SELENBAYCAN
Banş, "yeme içme
hakkTnın olduğunu bı-
liyor, ah bir de "deniz-
deyüzme hakkı'' olsay-
dı.
Çağla'nın "gezme
hakkı", Aytek'ın ise
"oyuncaklannı kendi
toplama hakkı'' var. AK
ise en çok "bilgidohıki-
taplar alma hakkı'' ve
"hayvanlan özellikle de
kedileri konuna hakkı''
bulunduğu ıçın çok mut-
lu.
Yetişkinler, çoğunluk-
• "Çocuk Haklan Bilinç Geliştirme ve
Eğitimi Projesi" ile bir yılda 4 bin
öğretmen ve 160 bin öğrenciye ulaşılması
hedefleniyor.
la çocuklann haklannı
ve gereksinimlerini yok
sayıyorlar. Oysa çocuk-
lann da bırer bırey ola-
rak kendilerine özgü ge-
reksinimleri, düşünce-
leri ve vazgeçilmez hak-
lan var. Ama çoğu bun-
lann farkında bile değil.
Işte bu nedenle YÖ-
RET Vakfı, 1. Istanbul
Çocuk Kurultayı'nda ah-
nan bir kararla, "Çocuk
haklan bilinç geUştinne
veeğitimi projesi"nı baş-
latıyor.
Çocuklarla yaşayan ve
çocuklarla çahşan yetiş-
kinlerin çocuk haklan
konusunda büinçlenme-
lerini sağlamak amacıy-
la başlatüacak proje çer-
çevesinde behrlenen he-
deflere ulaşılması halin-
de, bir yıllık eğitim so-
nunda 4 bin öğretmen
Çocuklar, yetişkinler tarafindan görmezden gelinen baa haklannı biliyorlar.
ve 160 bin öğrenci ko-
nuyla ilgili bilgilendiri-
lecek.
Çocuk haklan bilinci
geliştirilmiş olaneğitim-
ciler, ihmal ve istismar-
dan kaçınacak ve çev-
relerinde böyle davra-
nanlan uyaracak. Böy-
lece Istanbul okullann-
da "Çocuk DostuYakla-
şunı" sağlanacak, ço-
cuklann yararuıı göze-
ten, aynmcılık yapma-
dan çocuklarla ügilenen
ve çocuğun katılımını
teşvik eden kişilerin sa-
yısı artacak.
Çocuklar, yetişkinler
tarafindan her fırsatta
görmezden geünenhak-
lannın acaba ne kadar
farkındalar? Hangi hak-
lannın olmasuıı isterler?
Kırmızı Balık Çocuk
Evi'nden 4-10 yaş ara-
sındaki çocuklarabu so-
rulan yönelttik. Işte ya-
nı tlan:
Banş(7 yaşında): «Ye-
me içme hakkunın oldu-
ğunu büıyorum. Bir de
denizde \uzme hakkı-
mın olmasını isterdim."
Çağla (5 yaşında)
u
Gezme hakknn var."
Aytek (6 yaşında):
"ChıuKaklanmıkendim
toplama hakknn var."
Ali (10 yaşında):
"Kendime bilgj dolu ki-
taplar alma hakım var."
Ahmet (10 yaşında):
"Okuma hakkım ve ya-
şama hakkun var.'
Almanya'ya Yesilli' iktidar yaramadı
YeşüBarış'a
ilgiazahyor
HAMBl'RG/AMSTERDAM
(Cumhurijet) -Greenpeace çev-
re örgütünün Amsterdam'da yap-
tığı yıllık basın konferansında ör-
güt yöneticısı Thflo Bode, Green-
peace stratejisinde değişiklikler
yapmayı planladıklannı ve dün-
ya çapındakı çözüm kampanya-
lannı da güçlendirerek sürdüre-
ceklerini bildirdi. Greenpeace
Hamburg şubesinden verilen bil-
giye göre ise örgütün dünya ça-
pmdaki üye sayısı 2.5 milyona
ulaşırken Alman-
ya'daki üye sayısı 20
binazaldıve510bi-
ne düştü.
Geçen yıl Alman-
ya'daki kampanya-
lara katıhmın umu-
tanın alnnda kaldığı-
na değınen örgütün
Almanya yöneticısi
Brigjtte Behrens.
Greenpeace'in Al-
manya gelirinin ge-
çen yıl 6 milyon
marklık bir gerile-
meyle 65.4 milyon
marka ulaşabildiği-
ni açıkladı. Düşü-
şün, örgüte kalan mallann geh-
rindeki gerilemeden ve kayıtlı
üye sayısındaki dalgalanmadan
kaynaklandığını savunan Beh-
rens, 2000 yüının ilk yansında üye
aidatlanndan elde edilen gelirin
ve örgütün dığer gehrlerinin gü-
ven verici bir gelişme içine gir-
• Greenpeace,
Almanya'daki üye
sayısının
azalmasına anlam
vermekte
zorlanıyor. Çevreci
hareketin
'anayurdu' sayılan
Almanya'daki bu
gelişmenin, protesto
hareketlerinin
gerilemesinden
kaynaklanabileceği
üzerinde duruluyor.
diğini belirtti. Behrens, geçen yı-
lın önemli etkinlikJeri arasında
Morsleben'deki nükleer atık de-
posunun faaliyetlerinin durdu-
rulması, Avrupa'nın ve Alman-
ya'mn büyük süpermarketleri-
nin ürünlerinde gen teknolojisi
uygulanmasma karşı çıkmalan,
bebeklere yönelik üretilen "ısın-
lan oyuncakların" yumuşak
PVC'den üretihnesı yolunda ge-
tirilen zorunluluk ve Greenpe-
ace Elektrik Enerjisi Kooperati-
fi "Greenpeace
energy* olduğunu da
sıraladı.
Greenpeace'in yö-
neticisi Thilo Bode,
tüm dünyadaki ör-
gütlerinin olumlu bir
bilançoya sahip ol-
duğunu, örgütün ge-
lirinin 1998'e göre
yüzde 8 artarak
188.5 milyon marka
ulaştığını, kayıth üye
sayısının da 100 bin-
den 2.5 milyona çık-
tığını açıkladı. "Şu
ana kadar uyguladn
ğmuzpoBtikalanmı-
zıveteknikoianaklanmızıgüçten-
direrek çahşmalanmızı sürdüre-
ceğiz'' diyen Bode, çevre kirlili-
ğiyle mücadele doğrultusunda
bu- "Çözüm Büimi" oluşturacak-
lannı ve Sydney'de bir "yeşil"
olimpiyat oyunlan düzenlenme-
si olduğunu hatırlattı.
AL GÖZtİiM SEYREYLE / IŞIL ÖZGENTÜRK
Şairin "GüzeUiğjn beş
para etmez / bu bendeki
aşk olmasa" sözlerini siz
siz olun pek cıddiye ahna-
yaı. Güzel obnakhertop-
lumda, her ortamda geçer-
li bir nitelik. Özellikle de
kadınlar için. Yeryüzün-
deki hemen her kadırun az
ya da çok kafa yorduğu,
düşündüğü, uygulamaya
çahştığı bir olgu. Her çağ-
da, güzel olmak güzel.
Güzellik neredeyse Tan-
rısal bir kavram. Çoğu-
muz güzel birinden söz
ederken "Tann onu bir
bosvaktindeyaranTuş" de-
riz. Bazılan şanshdu-, san-
ki bir piyango çekihniş ve
onlara güzel insan olmak
şansı isabet etmiştir. Öy-
le güzel doğmuşlardır. Saç-
lan parlak, gür, gözleri ışu-
tılı, tenleri pürüzsüzdür.
Ne kadar yeseler kilo al-
mazlar. Her giydikleri on-
lara yakışır. Doğduklan
günden itibaren "Aman
benim güzel kızım" ya da
"Aman benim yakişıldıoğ-
hım"sözleriyle büyüdük-
lerinden biraz şımanktır-
lar ama, bu da onlann ka-
bahati değildu-. Çevrele-
nnde öyle çok "Sen gü-
zebin!" sözü duymuşlar,
peşlerine öyle çok delı-
kanlı, öyle çok genç kız
takıhnıştır ki, burunlan-
mn biraz havada olması
kusur sayıhnaz.
Onlar, çok uzun yıllar
başkalaruun çektiğı sıkın-
ülardan uzak yaşarlar. On-
lann hayatlannda sivılce-
ler hiçbir zaman sorun ol-
maz. Boylannı uzatmak
Güzellik herkes için
için saatlerce balkon de-
mirlerine tutunup cimnas-
tik yapmazlar. Bir grup
içinde kendilerini beğen-
dirmek içinçok özel bir ça-
ba harcamalan gerekmez.
Hemen göze çarparlar.
Ukle güzel olmayan kızla-
nn işidir. Onlar doğuştan
bir eksiyle doğmuşlardır.
Bunu kapatmak için ça-
lışmak, çok çalışmak zo-
rundadırlar. Işte bu zorun-
luluk da çok güzel olma-
Çevrelerinde ilişkilerini
hiç sorgulamadan onlar
için kul köle olan genç er-
kekler ya da genç kızlar her
zaman pek boldur..
Güzel bır kızın bır mes-
lek edinmesi pek gerek-
mez. Güzellik onun iyi bir
kısmet buhna garantisıdır.
Bu konuda sanki gizli bir
anlaşma vardır. Güzel kız-
lann kapılannı, fılmlerdı-
şında, yoksul kısmetler
pek çalmaz. O, okuyup,
uğraşıp bir meslek sahibi
olmaya çalışmak, genel-
yan kızlann, kadınlann en
önemli kozlanndan biri-
dir.
Doğanın pek güzel ya-
ratmadığı insan, kendi ça-
basıyla kendinden güzel
bir insan yaratmak zorun-
dadır. Işte burada devreye,
akıl ve yaratıcılık girer.
Onca güzellik arasında
dikkat çekmek için mutla-
ka bazı özelliklere sahip
olunmalıdır. Örneğin, de-
rinlemesine bir genel kül-
tür, olaylan bir anda kav-
rama yeteneği, mizah duy-
gusu insanı çekici kılar.
Güzel bir insana duyulan
hayranlık, bir süre sonra sı-
radanlaşabilir ama, zekâ
kıvılcımlan taşıyan bir ki-
şilik hemen her zaman göz
kamaştıncıdır.
Bir de bu kişi sevdiği işi
yapıyorsa, yaşamm gel-
geç duygulardan öte içe
doğru ilerleyen bir duygu
yoğunluğu olduğunu keş-
fetmışse ve bağışlamayı,
sevmeyi öğrenmişse iş ko-
laylaşır. Bütün bunlar in-
sanı öylesine değiştirir ki,
çirkin ya da güzel kavram-
lan bir anda geçerliliğini
yitirir. Çünkü artık o kişi,
güzel ya da çirkin olmanın
ötesinde, dünyayı değiş-
tirmeye çahşan biridir. Bu
çaba sırasında kendisi de
değişir, güzelleşir.
Sözün kısası güzellik
önemlidir. Insanoğlu şu ya
da bu şekilde ona ulaşma-
ya çalışır. Günümüzde gü-
zelleşmek artık bir bilim
dalı, önemli bir endüstri
oldu. Estetik ameliyatlar,
deri altma enjekte edilen
sıvılar, mayo liftingler, da-
ha neler neler aldı başım
gidiyor. Evet, her insan
güzeli sever, her insan da
sevilmek ister. Öyleyse
kolayca söyleyebıliriz, ge-
lecek yıllar ebedi gençli-
ğin ve güzelliğin yıllan
olacaktu-. insanın sevihne
isteğinin önünde hiçbir en-
gel bannamaz.
O zaman güzellikherkes
için olacak.
Herkes için olacak!
isoz50@hotmail.com