23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 ARALIK 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomi(5 cumhuriyet.com.tr 13 Özelleştirmeye protesto • Ekonomi Servisi - Güney Kore her gün yeni bir işçi gösterisine sahne oluyor. Geniş çaplı bir özelleştirme programını ve çok sayıda işten çıkarmayı da kapsayan hükümetin ekonomik reformlarını protesto eden işçiler pek çok sektörde grev yaparak tepkilerini gösteriyorlar. Devlete ait Kore Telekom'un özelleştirilmesini protesto etmek isteyen bir işçi, başındaki 'birleş ve savaş' yazılı bantla binanın dışında sabaha kadar bekledi. Bonoda derinlik kayboldtı • ANKARA (ANKA)- Mali piyasalarda kasım ayında başlayan kriz nedeniyle allak bullak olan ikinci el tahvil ve bono piyasası, eski derinliğine kavuşamadı. Kriz öncesinde 4 katrilyon liranın üzerinde bulunan tahvil-bono piyasasındaki haftalık ortalama işlem hacmi, son haftalarda 280 trilyon liraya kadar geriledi. TekstHde 2001 yılı kotalam • ANKARA (AA)- Tekstil ve konfeksiyon sektörûnde, çift taraflı anlaşmalar veya tek taraflı olarak kota uygulanan ülkelere yönelik2001 yıhkota." seviyeleri belirlendi. Dış Ticaret Müsteşarhğf nın, Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan konuyla ilgili iki ayn yönetmeliği ve GÂTT Tekstil ve Konfeksiyon anlaşması uyannca, lO'dan fazla tekstil ve konfeksiyon kategorisinde, 1 Ocak 2001'den itibaren kota ve gözetim uygulanmayacak. Kuzey Irak mazotu • DtYARBAKIR (AA) - Irak yönetiminin Kuzey Irak'a verdiği mazot miktannı azaltması nedeniyle, kamyoncular tarafindan yurda getirilen mazot miktannda azalma meydana geldi. Türkiye Uluslararası Petrol Şirketi yetkililerinin açıklamasına göre, Irak'taki Saddam yönetimi, Kuzey Irak'taki, Irak Kürdistan Partisi ve Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği denetimindeki bölgelere verdiği mazot miktannı azalttı. Döviz rezervi 20 milyar dolar • ANKARA (ANKA)- Mali piyasalardaki krize bağh olarak hızla eriyen ve IMF'yle anlaşılmasının ardından Merkez Bankası'nın döviz alışlannm etkisiyle yeniden artmaya başlayan döviz rezervi, 20 milyar dolara yaklaştı. Merkez Bankası verilerine göre, döviz rezervi geçen hafta Banka'mn döviz alımlannın sürmesi nedeniyle 199 milyon dolarlık artış gösterdi. Kanada, borç erteledi • TORONTO(AA)- Kanada Maliye Bakanı Paul Martin, ağır borç yûkü altında bulunan 11 ûlkenin anapara ve faiz ödemelerine 1 Ocak 2001 tarihinden itibaren rnoratoryum uygulanacağını açıkladı. Türk Telekom'u alacak şirketin kân garantiye alınırken abonelerin cepleri boşaltılıyor Telefoııda glzli zaıııFATMAKOŞAR IMF'nin istekleri doğrultu- sunda yok pahasına özel sektö- re devredilmek istenen Tûrk Te- lekom'u alacak şirketin kân şimdiden garanti altına alınıyor. Özelleştirme sürecinde hizmet- lerine art arda "gizti" zamlar ya- pılan Türk Telekom'un "içidot- durulurken" abonelerin cepleri boşaltılıyor. Türk Telekom'un, son olarak 24 bin lira olan kon- tör ücretini dünden geçerli ol- mak üzere 27 bin 500 liraya çı- kardığı öğrenildi. Kullarucılar 2-3 kat zamlı ola- rak gelen faturalar karşısında şaşkınlık yaşarken "şehiriçigö- rüşmeier içiıı aynno dökümü" vermeyen Türk Telekom'un u şehir içinde semte göre" ücret- lendirme yapmaya başladığı da belirtiliyor. Türk Telekom'un son düzenlediği faturalar yakla- şık önceki aylann 3 katına ula- şıyor. Konuşma oranı değişme- diği halde en az 2 kat daha faz- Telekom döviz basıyor Ekonomi Servisi - Stratejik hisselerin ya- bancılara geçmesine olanak tanıyan ve değe- ri çok düşük saptanan özelleştirme yasasıyip tepkilere yol açanTürk Telekom'un, aynı za- manda uluslararası görüşmelerden en çok ge- lir elde eden telekom şirketi olduğu belirlen- di. Türk Telekom'un, 4 milyonu aşkın "gur- betçinin" yarattığı etkıyle uluslararası tele- fon görüşmelerinden elde ettiği döviz geliri açısından dünya telekom şirketleri arasmda "Mder konumda" olduğu kaydedildi. Türk Telekom'un yüzde 33.5'ini yönetim hakkıyla birlikte satın alacak yabancı ortağın, "parmağınıbBeaynarmadan''' satış işleminin gerçekleşeceği yılın sonunda yurtdışı kay- naklı aramalardan elde edilecek 110 milyon dolarlık dövize ortak olacağına dikkat çeki- liyor. la fatura ödemek zorunda kalan kullanıcılar isyan ederken Ha- ber-Sen Genel Başkanı Kemal Keleş, Türk Telekom'un kontör süresini yüzde 50 azaltarak, üs- telik aynı ile baglı ilçelere ve mücavir alanlara değişik ücret politikası uygulayarak "gizfi" zamlar yapmayı sürdürdüğünü söyledi. Keleş, özelleştirmeye karşı çıkan Haber-Sen'in haklı- lığının bir kez daha ortaya çık- tığını ifade ederek "Alacak gru- bun kazancı artnnldığı gibi, bi- zim iş güvencemiz de 1475 say> h kanunla etimizden ahnmak is- tenryor" dedi. Kontör sûresi düştü Haber-Sen'in hesaplamalan- na göre dünkü zamdan önce Türk Telekom, Mart 2000 ile Eylül 2000 tarihleri arasmda kontör sürelerini yüzde 50 dü- şürdü. Sendikanın yaptığı he- saplamaya göre, Mart 2000 ön- cesi 20 bin lira olan kontör üc- reti, 20 Mart'ta 20 bin 600 lira- ya, 19 Nisan'da 21 bin 200 lira- ya, 27 Temmuz'da 22 bin 300 li- raya ve 18 Eylül'de de 24 bin li- raya çıkanldı. Buna göre, mart ayından bu yana telefon görüş- melerine yüzde 60'ın üzerinde zam yapıldığını söyleyen Ha- ber-Sen Başkanı Keleş, dün iti- banyla da kontör ücretüıin 27 bin 500 liraya çıkanldığuıı be- lirtti. Kullanıcılan ve Türk Te- lekom çalışanlannı özelleştir- meye karşı çıkmaya çağıran Ke- leş, "Daha önce 15 saniyede bir kontöratan U8aramalan lOsa- niyede bir kontöre düşürülmüş otup, yü sonuna kadar 6 saniye- yeyeyani GSM ileaynı süreyein- dirilmesi planlanryor*" dedi. Zamh faturalar Kullanıcılar son ay faturalan ortalama 3 kat zamlı ödemek zorunda bırakılıyor. Örneğin daha önce 15 milyon lira fatura ödeyen bir kullanıcı kasım ayı için yaklaşık 40 milyon liralık telefon ücretiyle karşı karşıya kaldı. Haber-Sen Başkanı Keleş, "Yurtttaş. Gebze'yi araymca farkhyaayor, Tuzla'yı araymca farkfa ücredendinne söz konusu oluyor. Aynı Oe bağh ilçeler ile mücavir alanlar farkh ücretien- dirfliyor'' diye konuştu. İmza töreni tarihi acıklanmadı GSM 1800'de kuşkulu erteleme ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Ulaştırma Bakanlığı ile Türk Telekom ara- sında bugün gerçek- leştirileceği duyuru- lan GSM 1800 4. li- sans devri imza töreni ertelendi. İmza töre- ninin neden ve hangi tarihe ertelendiğine ilişkin bir açıklama yapılmazken ertele- menin Telekom'un gerçekleştirilmesine karşm sonuçlan hâlâ açıklanmayan altyapı ihalesiyle ilgili olabi- leceğine dikkat çekil- dif Ülaşrtfrna Bakanlı- ğı'ndan dün bir yazılı açıklama yapılarak imza töreninin erte- lendiği bildirildi. tha- lenin hangi tarihe ve hangi gerekçeyle erte- lendiği açıklanmaz- ken bu durum kuş- kuyla karşılandı. Telekom'un işletme lisansını aldığı GSM 1800'ün altyapı ihale- sinin tamamlanması- na karşm uzun süredir sonucu açıklanmıyor. Hazine Müsteşarlı- ğı'nm ihalenin sonuç- lannın açıklmanması- na izin vermediği Ulaştrrma Bakanlığı kulislerinde dile geti- riliyor. Telekom'un özelleştirme süreci ta- mamlanıncaya kadar altyapı ihalesinin biti- rilmesine karşı oldu- ğu belirtilen Hazine Müsteşarlığı'nın, Te- lekom'un yüzde 33.5'ini alacak strate- jik yatınmcmın, GSM 1800'ün deortağıola- cağına dikkat çekerek GSM 1800 ile ilgili karar alma sürecine stratejik ortağın da dahil edilmesi görü- şünü taşıdığı belirtili- yor. tmza töreninin erte- lenmesinin de bu alt- yapı ihalesiyle ilgili olabileceğine işaret ediliyor. Türk Tele- kom Genel Müdürü tbrahim Hakkı Alp- türk, kısa süre önce Telekom'un GSM işinde engellendiğini belirterek "Birgüçve- va güçler yumaği, Türk Telekom GSM işini yapmasm veya çok gecyapsm diye sü- rekti engeller çıkan- yor" diye konuşmuş- tu. Mobilsektörûnde tekelleşmeyedoğru Ingiliz devi Vodafone, Japon Telekom 'unyüzde 15 likhissesini aldı Ekonomi Servisi - Dünyada teleko- münikasyon sektörûnde yaşanan bir- leşmelerle dev telekom şirketleri kuru- lurken bu gelişmelerin tekelleşmeye yol açmasından kaygı duyuluyor. Son olarak da Ingiliz mobil telefon şirketi Vodafone, Japon Telekom şir- ketinin hisselerinin yüzde 15'ini 2.2 miryar dolar vererek aldı. Japon Telekom'un Japonya'nın en büyük üçüncü mobil telekom şirketi olduğu belirtüirken, Vodafone'un Ja- pon Telekom hisselerini satın alması- nın pazarda önemli değişikliklere ne- den olacağı ifade edildi. Vodafone'un Japon Telekom hisse- lerini almasıyla Japon telekom paza- nndaki durumunu sağlamlaştırdığı söylenirken Ingiliz şirketin BT ve AT&T gibi Japon Telekom'daki hisse- lerinin yüzde 15 olduğu vurgulanıyor. ISO Başkanı Hüsamettin Kavi, ekonomideki kriz nedeniyle hükümete suçlamalarda bulundu 'MGK önerisi düşünülebilir' • Kavi: Böylesine önemli bir süreçte ülkemizin ekonomik durumunun, işsizlik ve üretimin durmasının yaratabileceği sorunlar nedeniyle MGK gündemine alınması önerisi düşünülebilir. İSO Başkanı KavL Ekonomi Servisi - tstanbul Sa- nayi Odası (ISO) Yönetim Kuru- lu Başkanı Hüsamettin Kavi, hiç olmaması gereken bir mali kriz- le ülkenin karşı karşıya kaldığı- m belirterek hükümeti "ağır ib- maTle suçladı. Kavi, "Böylesine önemHbir sûreçteülkemizin eko- nomik durumunun, işsizlik ve üretimin durmasının yaratabile- ceği güventik sorunlan nedeniy- le MGK gündemine ahnması önerisi düsünülebifir" dedi. Kavi, yılın son ÎSO meclis top- lantısmda yaptığı konuşmada, ül- ke olarak çok zor günlerden ge- çildiğini kaydederek şunlan söy- ledi: "Başta Türk sanayii olmak üzere, tüm ekonomi çok ağır ko- şullarda var olma mücadelesi, onur mücadelesi veriyor. 1998 Ağustosu'ndan bu yana bu gerçe- ği dile getiriyoruz, hem de mede- ni bir üslupla, ancak Ankara'nın knlaklanökah." Hükümetin gün- deminde ekonominin öncelikli Mehmet Yıldırım: Amacım ara rejim çağnsı yapmak değildi İTO Başkanı Yıldırım çark etti Ekonomi Servisi - İTO Başkanı Meb- met Yıldınm, meclis toplantısı sırasmda- ki sözlerinin yanlış anlaşıldığım ileri sü- rerek, amacının asla ve asla bir ara rejim çağnsı yapmak ohnadığım bildirdi. Yıldınm, yaptığı yazılı açıklamada, meclis toplantısında sarf ettiği sözlerin yanlış yorumlandığını ve bu yanhş anla- şılmaktan büyük üzüntü duyduğunu kay- detti. Yılduım, amacının asla ve asla bir ara rejim çağnsı yapmak olmadığını be- lirtti. Yıldınm şöyle dedi: "O günkü konuşmamda da bir eski â- yaset ustasmm 'Demokrasilerde çare tü- kenmez' şekündeki inancımı dile getir- dim. Esas amacım kötüye giden ekonomi- nin bir an önce düzlüğe çıkması ve yöne- tim v-anhşlanna son veritanesidir.'' Yıldı- nm, toplantıda kriz dönemlerinde daha cesur davranabümek, sorumluluğu pay- • İTO Başkanı Mehmet Yıldırım, yaptığı yazılı açıklamada, meclis toplantısında sarf ettiği sözlerin yanlış yorumlandığını ve bu yanlış anlaşümaktan büyük üzüntü duyduğunu kaydetti. laşabilmek, acı reçetelerin getireceği re- aksiyonu eşit olarak göğüsleyebilmek için tüm partilerin kaülacaklan geniş ta- banlı hükümetlerin daha başanlı olabile- cekleri yönündeki düşüncesine dikkat çekmek istedigini belirtti. Bu tür uyanlann hükümetlerin önü- müzdeki ekonomik tehlikeleri bugünden görmesine yardımcı olacağını savunan Yıldınm, somnlara alteraatif çözümler üretilmediği dönemlerde hiç kimsenin ar- zu etmediği ara rejimlerin geleceğini kay- detti. Yıldınm, anayasa ve demokrasi dı- şı bir görüş ve isteği olmadığını, TBM- M'nin iradesi üzerinde bir gücün varhğı- m düşünmek bile istemediğini sözlerine ekledi. Dosya savcılıkta Bu arada tTO Başkanı Yıldınm hak- kında inceleme başlatan Istanbul DGM Cumhuriyet Başsavcıhğı, görevsizlik karan vererek inceleme dosyasmı Istan- bul Cumhuriyet Başsavcıhğı'na gönder- di. Yıldınm'ın ÎTO'nun 2001 yılı bütçe görüşmelerinin yapıldığı toplantısmdaki konuşmasma ilişkin kaseti dinleyen baş- savcılık, görevsizlik karan vererek in- celeme dosyasım, ÎTO'nun bulunduğu alandan sorumlu olan lstanbul Cum- huriyet Başsavcılığı'na gönderdi. konu olmadığını savunan Kavi, hükümetin ekonomik programı uygulamaya koyarken, enflas- yon, büyüme hedeflerini belirler- ken çok önemli bir hususu unut- tuğunu bildirdi. Kavi, "lçinde olduğumuz bu krizdehükümetimizin ağır ihma- li vanhr" diyerek hükümete ağır suçlamalarda bulundu. Kavi şun- lan söyledi: "Böylesine önemli bir süreçte ülkemizin ekonomikdurumunun işsizlik ve üretimin durmasının yaratabileceği güvenlik sorunlan nedeniyle MGK gündemine ahn- masıönerisidüşünülebilir.Ancak Sayın Yıkfanm, irticalen konuşur- ken kuDandığı üslbun maksadmı aştığının kendisi de farkmdadır." Türkiye itfaalat cenneti İSO Meclis Başkanı Ömer Dinçkök de birçok konuda oldu- ğu gibi ekonomi yönetiminde de şeffaflığın eksik olduğunu savu- narak "Yapısal tedbirler ve dev- letin küçülmesi gündeme gekü- ğjnde dudaklar kifitienryorve şef- fafhk bitryor" dedi. Meclis baş- kanlığı süresince ilk kez kürsüye çıkarak bir konuşma yapan Dinç- kök, Türkiye'nin piyasa ekono- misi ve gürnrük birliği uğruna bir ithalat cenneti olduğunu belirte- rek "Ithalat ve ihracat arasmda- ki dengesizlik ortadadır ve gittik- çe fark açılmışnr. Diğer döviz gir- dilerimize rağmen ciddi bir dış ödemeler açığı mevcuttur" dedi. Dinçkök, her AB ülkesinin ken- di sanayilerini koruduğunu anımsattı. İŞÇİNİN EVRE3\tNDEN ŞÜKRAN SONER Hayata Dönüş(!)f Çetelerin yakalanmasına yönelik, toplumsal temiz- lik umudu veren operasyonların bile bizce adlan birga- ripti. Ama insanlaha, toplumla alay eder gibi, bu kadar inciticisi hiç olmamıştı. "Hayata Dönüş Operasyonu", insanlan ölümden kurtarmak üzere yapılan operasyon sonunda kaç kişinin öldüğünü henüz bilmiyoruz. Aydın, çağdaş, demokrasiye inanmış Cumhuriyet okurlan bile toplumsal kırtuplaşmadan paylanna dü- şeni aldılar. Bu nedenle, bizeyansıyantepkilerinden bi- lebildiğim kadan ile, bir bölümünün ölümlere içi yan- mışken, bir bölümünün adam edilemeyecek suçlula- nntemizlendiği düşüncesindeolmalan kaçınılmaz. Ço- ğunluk ülkenin gidişatı adına kaygılı, çaresiz. Umutsuz- luktan, karabasandan sıynlmak için televizyonlannı ka- patanlar, gazete okumayanlar azımsanmayacak sayı- larda. İnsanlan ölümden kurtarmak adına yapılan operas- yonda, insanlann ölmesinin sorumluluğunu devlet adı- na taşıyan en yetkili ağızlar birbiri ardına açıklamalan- nı yapıyorlar... "Kendi kendilerini yaktılar. Işte kendinizi yakın em- rini veren telefon bandı. Zaten devletin yıllardır gire- mediği koğuşlar vardı. Makineli tüfeklehe görevlilere ateş açtılar..." Hepsi tamam. Hırsız olmasa ortada hırsızlık da ot- maz. Ama devlet hırsızı yakalamak, yargılamak, ceza- sını vermekle yükümlüdür. Hırsızın yaşam hakkından, dahası onu ıslah edip topluma kazandırmaktan so- rumludur. Bu ölçüler içinde devlet telefonlan dinleyene kadar kesmenin yolunu bulamaz mıydı? Hiç değilse "kendi- niziyakın" emri bütün cezaevlerine ulaşmamış olurdu. Aynca da yanarak ölenlerin kaçı kendi kendini yakmış ki? Yanarak ölenler ağırlıklı olarak Bayrampaşa ve ka- dınlar koğuşundan. Besbelli ki yangın çıkrnış, kapılar kapalı olduğu için kaçamayanlar yanarak ölmüşler. Da- ha ilk karmaşada birçok kurşunla ölümün de olduğu ortada. Içişleri Bakanı Sadetb'n Tarrtan, devletin kim bilir kaç yıldır giremediği cezaevleri operasyonu için en az bir yıldır hazıriıklann yapıldığını açıkladı. Ya bir de hazırlık yapılmamış olsaydı? Korku filmlerinin yarışamayaca- ğı gün-gece boyu süren operasyon görüntülerindeki dehşet ve ilkellik sahneleri?.. Saatler sonra ortaya çı- kan gereksinimlere bağlantıh getirilen duvaryıkma, de- lik açma araçlan?.. Tavanlardan açılan delikler?.. Bil- mem kaç yüz metre uzaktan olayı vermeye çalışan ga- zetecilerin gözlerini yakan göz yaşartıcılar, bayıltıa gaz- lar?.. Patlama sesleri, yangınlardan yükselen kara du- manlar?.. Amerikalılann dünyaya izlettikleri Körfez Sa- vaşı görüntüleri bu kadar yakın plan, etkileyici, ürkün- tü verici değildi. Cezaevlerinden çıkan her araç, hele de cankurtaran- lann üzerine atlamaya çalışan, arabanın üzerinden yer- lere yuvarianan analar... Dışarda protesto eylemi yap- maya çalışanlarla polisin, kutuplaşmanın, öfkenin do- ruğuna varmış, sağduyunun tümden yok olduğu ça- tışmalan, büsbütün yürek burkuyor. Her şeyden önce ölüm orucundakileri yaşatma ope- rasyonu, henüz kesin sayısı bilinmeyen çok daha faz- la sayıda mahkûmun ve iki jandarmanın ölmesi gibi bir trajik son getirdi. Yaşatmak üzere hastaneye götürü- len ölüm orucundaki mahkûmlardan durumu iyi görü- lenlerin, Sağlık Bakanı talimatı ile hızla niye tekrar ce- zaevlerine gönderilmek istendikleri, kamuoyunca hiç anlaşılamadı. Kamuoyunun gözü önünde, bütün bu trajik gelişme- lere konu olan F tipi cezaevlerinin çağdaş, insan hak- lanna uygun, Avrupa tipi cezaevi konumuna getirilme- den, gereken yapısal ve asıl hukuksal, öncelikle de ce- zaevi görevlileri açısından donanımı sağlanmadan açıl- mayacaklan üzerinde söz üzerine söz verilmişti. Üste- lik Bakan, hazır olmadıklarını bile söyleyip durmuştu. Sonra nasıl olmuştu da operasyonda alınan bir kısım mahkûmlar bu cezaevlerine taşınıvermişti? Basın mensuplan sorulariasıkıştırdığındaAdalet Ba- kanı, bunun geçici bir yerieştirme olduğunu sonradan açıkladıysa da, size inandıncı geldi mi? Devlet adamın- da olması gereken güven, herkesin gözü önünde bu kadar kolay, sorumsuzca yıkılır mı? Ya medyamızın, dünyada da var olan ve çözümle- nememiş bulunan birtıp etiği tartışmasını, yaşanmak- ta olan trajediyi küllemek istercesine öne çıkarmasına ne demeli? "ölüm orucundakilere tıbbi müdahale kendileri istemezlerse yapılabilir mi, yapılamaz mı?" tartışması, deprem sonrası Istanbul'u tehdit eden fay hattının bir defada mı, parçalanarak mı kınlacağı tar- tışmasına çok benziyor. 7.4 şiddetindeki bir deprem başka ülkelerde, sınırlı bina yıkımı ve insan ölümü, yaralamasına ancak yol açarken, ülkemizde on binlerce bina yıkımı, insan öiü- müne, yaralanmaya yol açmasının suçluluğunu tartış- mak, nesaplaşmak, yüzleşmek işimize gelmiyor değil mi? Sorgulamayı, devletin en yukanlanndan bize uza- nan halkada, binavurgununa, kötü, çarpık kentleşme- ye yönettirsek ödeyecek ağır bedelimiz olur. Geçmiş açlık grevlerinde tedavi olmak istemeyen, takılan serumu söküp atanlann trajik deneyimleri var. Bilinç kaybı sonrası doktorlann ne yapması gerekriği tartışmasını doktoriara bıraksak da, biz öncesirtdeki ölümlerie, önlemlerie hele bir hesaplaşsak. sukransoner@yahoo.com Mevduat faizi ve repo gelirleri Rant vergisinde 'cılız' artış ANKARA (ANKA)- Mevduat faizi ve repo gelirlerinden alınan gelir vergisi stopajı 3 puan art- trnlarak yüzde 16'ya çı- kanldı. Bakanlar Kurulu'nun Gelir Vergisi Kanu- nu'nda yer alan gelir ver- gisi stopaj oranlan ile dar mükellefiyete tabi ku- rumlann stopaja tabi ka- zanç ve iratlanndan ya- pılacak stopaj oranlanna ilişkin kararlan Resmi Gazete'de yayımlandı. Kararla, mevduat he- saplanna, döviz tevdiat hesaplanna yürütülen fa- izler ile özel finans ku- rumlannca döviz katıl- ma hesaplanna yürütü- len kârpaylanndan yapı- lan gelir vergisi stopajı yüzde 13 'ten yüzde 16'ya yükseltildi. Aynca. "menkul kry- meüerin geri ahm veya saüm taahhüdü ile yapı- lan işlemler" olarak ta- rumlanan repo gelirlerin- den alınan stopaj da yine aynı miktarda armnlarak yüzde 16'ya yükseltildi. Bakanlar Kurulu kara- n uyannca, faizsiz ola- rak kredi verenlere öde- nen kâr paylanndan, kâr ve zarar ortaklığı belge- si karşılığı ödenen kâr paylanndan ve özel fi- nans kurumlan tarafin- dan kâr ve zarara katıl- ma karşılığı ödenen kâr paylanndan da yine yüz- de 16 oranında gelir ver- gisi stopajı kesilecek. Ye- ni stopaj oranlan, yıl ba- şından itibaren açılacak veya vadesi yenüenecek mevduat, repo ve kâr ve zarara katılma hesaplan için ödenecek faizlere uygulanacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle