Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 OCAK 2000 PAZAR 8 HABERLERİN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli K K PB Y Y K K PB 4 6 2 6 6 3 5 4 Sinop PB 4 Adana PB Samsun PB 3 Mersin PB 10 Trabzon _K 5 Diyarfaakır K 3 Giresun K 4 Şanlıurfa K 6 Ankara PB -7 Mardin K Eskişehir PB -7 Siirt Konya K PB -5 Hakkâri K -2 Sıvas PB -7 Van K -3 Zonguldak PB 2 Antalya PB 10 Kars Marmara'nın batısı, Kı- yı Ege, Doğu Karade- nız, Doğu Anadolu'nun doğusu ıle Guneydoğu Anadolu yağışlı, otekı yerier parçalı ve az bu- luttu geçecek. Yağışlar Ege ve Doğu Karade- nız kıyilamda yağmur ve karla karışık yağ- mur, dığer yerlerde kar şeklınde olacak. Yur- dun iç kesımlerinde yer yer sis gorülecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB PB PB PB PB PB -5 -6 -6 8 6 6 6 5 Münih PB 2 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB K PB K K K Y Y 3 3 10 1 3 2 10 12 K 1 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Trflis Kahire B PB K Y K K K B -10 6 -6 7 3 3 -2 14 Y 10 Parçalı bulutkı Bulutkj k Çok bulutJu «•» Yağmurlu GakgürüKOü GülVCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada tirecek nitelikte. Kısa yorumunda "gelişmelere 'İJgisiz' olmadığı- nı saklamıyor'' Demirel. Görev süresiyle ilgili izle- diği siyaseti son kez şöyle açıklıyor: "Benim ismimin geçtiği yerde olup bitenlere ben bigâne (kayıtsız) kalamam, ama sadece din- lerim". Kuşkusuz bu söz; olaya bakışındaki diş yüz. A- ma Demirel de etten, sinirden bir insan. İç dünya- sında kimi zaman sert, kimi yerde ılımlı hangi rüz- gâriann estiğini kuşkusuz bir kendi, bir de Allah bi- lir. Görev süresinin uzatılmasına değinen demeçle- rini harmanlayarak.. ve Ecevit'in olağanüstü ça- balannı dikkate alarak Cumhurbaşkanı'nın olaya bakış açısını şaka içerikli bir yoruma bağlayabilir miyiz acaba? Omeğin; görünen gelişmeler ışığında Çanka- ya'nın, sorunu "taşerona havale ettiğini" söyleye- bilir miyiz? Doğrusu, olaya "bigâne kalmamak", ama sade- ce "dinlemeyi yeğlediğini" söyleyerekolan bitenin dışında durur gibi olmak, böyle biryakrştırmayı ak- la getiriyor. Ecevit önce liderlerin hemen hepsinin Demirel'in ikinci kez seçimine olumlu baktığını açıkladı. Son- ra?.. Son demeçlerinde daha değişik hava yansı- tryor. Oldu-bitti yok sözlerinde. Umut var, olumlu bek- lenttyar, bir de Ecevit'e özgü acelecilik var. Ne var ki dürikü açıklamalan Başbakan'ın Ikjerkonuşma- lannda işı'ne gelen yanlan yansrttığına işaret edi- yor. örneğin; Mesut Yılmaz'ın "Demirel'in cumhur- başkanlığının bir dönem daha sürmesine itirazı ol- madığının" altını çiziyor. Ama (soran gazeteci de yokya) bu sözlerin ANAP liderinin kişisel kanısı ol- duğunu, Yılmaz'ın kendisine "milletvekili arkadaş- lannın konuya nasılyaklasacaklannı bilemediğini" içeren sözlerini duyumsatmaktan özenle kaçınıyor. Ecevit arada sorunu MHP'nin karanna endeks- lediğini ustaca duyuruyor. Şu sözlerie MHP'yi ok- şuyor "Bu belki benim iyimsehiğimden kaynakla- nıyordur, ama ben kendisinden (Bahçe\i'den) olumlu birizlenim edindim". Bir yerde de Demirel'in süresinin uzatılmaması- nın dünyanın sonu olmadığına değiniyor Ecevit: "Cumhurbaşkanı seçiminde büyûk birpürûz çık- maz. Ancak ben en iyi sonucu (yani Demirel'î) an- yorum." Başbakan için sorunun çözümü hükümet ortak- lannın birlikte hareketinden geçiyor. Anahtar Ecevit'in başlattığı Demirel kampanyası, MHP'yi kendi yörüngesine oturtmayı amaçlryor. MHP'nin Ecevit dayatmasına şapka çıkanp çı- karmayacağı yanıtı aranan en yaygın soru. Oca- lan dosyasında MHP liderinin onca direnmeden sonra birden Ecevit'in önerisine şapka çıkartma- sı, MHP'nin Demirel lehine özveride bulunması olasılığına ağıriık kazandınyor. Pazartesiye değin MHP bünyesinde neler olup biter, elbette kesfr- mek zor. Ancak ufak bir nabız denemesi partide sorunun iki olasılıkla tartışıldığını gösteriyor Bir: Solun (DSP'nin) oy vereceği MHP, ANAP ve DYP'nin katılacağı bir formül. Buna "demokratik- laik formül" adı veriliyor. İki: Solu dışlayan; FP, DYR MHP ve ANAP'lı -adı- nı koymak istemedikleri- ikinci bir formül. Kuşkusuz asıl sorun, "Çankaya 'da kim " sorusu- na bağlı kalıyor. Bir MHP yöneticisinin söylediği -tabii değişmez- se- şu açık ifade ilginç: "Ne Demirel ne Mesut Yılmaz." Arkasından bir başka soru geliyor "MHP neden aday çıkanvasın?" Demirel sorunu yann yol aynmında. Yasolayasağa sapacak! FP'li beledîye başkanı gözaltma alındı SÜKT (Cumhuriyet) - Süıt'in Eruh ilçesinin Fa- zilet Partili (FP) Belediye Başkanı Abdülhamh Nas, polis tarafindan dün sabab gözaltına alındı. Nas'ın, Hizbullah'a Güneydo- ğu'da düzenlenen operas- yonlar çerçevesinde gözal- tına alındığı bildirildi. Nas'ın sorgusu Siirt Em- niyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde sü- rüyor. FP'li Belediye Başkanı Nas, dün sabah Eruh'un Şırnak Caddesi'ndeki evinden polis tarafindan alınarak Siirt'e götürüldü. Belediye Başkanı Nas'ın eşi Ayşe Nas, eşinin neden gözaltına alındığını kendi- sinin de bılmediğini belir- terek, "Sabah erken saat- lerde eve gelen polisler eşi- mi abp Siirt'e götürdfiler. Eşime 'Neden seni götürü- yorlar' dedigimde, bana 'Ben de bilmiyorum' de- di" şeklinde konuştu. Hizbullah'a Güneydo- ğu'da düzenlenen operas- yonlar çerçevesinde gözal- tına alındığı bıldirilen Nas'uı sorgusu Siirt Em- niyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde sü- rüyor. Genel müdüre rüşvete suçüstü ANKARA (Cumhumrt Bürosu) - Ulaştırma Bakan- lığı Srvil Havacılık Genel Müdürü Serment ÜmeL "uçakbnna uçuş izni" ver- mek için Air Rose (Gül Ha- vacılık) Havayollan Genel Müdürü Aiaattin Özde- mir'den 50 bin dolar rüşvet alırken polis tarafindan su- çüstü yakalandı. Özdemir, polisle yapılan işbirliği kap- samında Umel'in istediği 50 bin dolan Sheraton Otel'e götürdü. Özdemir, Asayiş Şube Müdürlüğü'nde deste- ler halinde hazırlanarak seri numaralan ahnan paralan randevulaştıklan saat olan 12.00'de Ümel'e tesüm etti. Sheraton Otel'den çıkan Ge- nel Müdür Ümel, otel içeri- sinde ve dışandamevzilenen polis tarafindan gözaltına alındı. Ümel'e verilen para- lara el konulurken, rüşvet olayı kameralarla da kayda geçirildi. Gözaltına ahnan Serment Ümel, Gasp Bürosu ekiple- rince sorgulandıktan sonra Adli Tıp'a götürüldü. Ümel'in Ozveren Sokak'ta- ki evinde polis tarafindan yapılan aramada da Air Ro- se tarafindan verilen 25 bin dolarlık bir çek bulundu. Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Bürosu'nda sorgula- ması yapılan Ümel'in bugün mahkemeye çıkanlacağı kaydedildi. Asker kıyafetiyle ajan sorgusu • Baştarafi 1. Sayfada ' sını sağlayan ve Hizbullah'ın çö- kertihne sürecini başlatan itiraf- çı Abdulaziz Tunç, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde verdiği ek ifadede, örgütün ajan olduğun- dan şüphelendiği kişıleri nasıl sorguladığını arüattı. Istanbul'da yakalanan, Hizbul- lah'ın üst düzey yöneticilerinden Edip Gümüş'ün, Mardin sorum- lusu olduğu sıralarda kendisine pusula ile bir not gönderdiğini, notta "Diyarbalar'm Çınar ilçe- sine bağlı Pembeören köyünde MTT'çi okhığundan şüphetenflen bazı Idşilerin yakalandığını ve tmnlann «nrgıılanma« gpnpkfigi- ni bildirdiğini'' söyleyen Tunç şöyle dedi: u Dahasonra Batman'dakievi- me Sait Varol adh örgüt mensu- bugeldLBeniarabayla alarak Çı- nar ilçesine getirdi. Burada' Sey- da' kod adh örgüt mensubunu al- dıktan sonra Pembeören köyiine gittik. Akşamadoğru 'Kale' kod adh Şeyhmus Kinay isimh örgüt mensubunun evine gittik ve saat 22.00-25-00 sıralannda evden yüz metre kadar uzakta bulunan taş yığmlanna doğru gittik. Ki- nay yığmaktan birkaç taş kaldı- raraksığınağın ağzını açü. İçeri- de örgütün 'MTT şüphelisi' ola- rak adlandnrhğıüç ldşivanfa. Biz sığmağa asker elbisesi ve oyun- cak telsizlerle girdik. Bundald amacımız MTT olarak adlandı- rünuş ve esir atınmış buhınan şa- hıslara asker süsü verip tepktte- rini ölçmektL Bu şekflde şahısla- nn samimiyetierini ve ajan olup olmadıklannı anlayacaknk. Bize tepkt vermediler, kanaatimce şüpheli değillerdi. Biz o gece ev- de kaldıktan sonra ayntdık, tu- tuklulann akabetini bflmiyo- rum." Velioğlu'nun üssü.« Ek ifadesinde, geçen yıl dü- zenlenen operasyonla ortaya çı- kanlan Hizbullah'uı Mardin'de- ki üç katlı merkez üssü hakkın- da da detaylı bilgiler veren Tunç, Teker Mahallesi 39. Sokak'ta bu- lunan 26 numaralı evin 1997 yı- lında "Bilgi Islem Merkea" ha- line getirildiğini söyledi. Bu bilgi işlem merkezine Di- yarbakır ve Mardin bölgelerin- deki örgüt üyelerinden gelen bil- gilerin yüklendiğini anlatan Tunç, evin Hüseyin Velioğlu ta- rafindan 1990 yılında satın alrn- dığını ve örgüt liderinin burayı 1996 yılına kadar ikamet yeri olarak kullandığını açıkladı. Bilgi ve belgelerin bilgisayar- lara yüklenmesinin ardından ya- kılarak imha edildiğini belirten Tunç, örgütün bilgi merkezi ya- pılanmasını da şöyle açıkladı: "Noflar bize kuryeler aracüığı ile getiriUyordu. Divarbakır'ın notiannrîsmaıl kodadhCemal isimh şahıs getiriyordu. Bunlan Abdullah' kod adh ben ile İs- met' kod adh Aiaattin Tonga, 'Fesih' kod adh Mahmut Kaya, 'Harun' kod adh Remzi...., 'Ib- rahim Halil' kod adh Sait Fidan- cı bilgisayara \-aziyorduk. Mar- dm merkezinin notlannıda Mar- din merkez sorumlusu 'Ali' kod adh Hatip getiriyordu. Kızılte- pe'yi kurye Şakir' kod adh Ek- rem, Şırnak, Cizreve Sflopi'yi bu üç yerin sorumlusu olan' Yusuf kod adh Nasuh; Midyat, Estel ve Gercüş notiaruıı da 'Şakir' kod adh Ekrem getiriyordu. Mardin bölgesinin noüannı ise 'Kasun' kod adh Mehmet Salih Kölge, 'Metin' kod adh Sadettüı ...., 'Yusuf kod adh Nasuh', adını bihnediğin 'Ata' kod adh örgüt üyesL, 'Murat' kod adhNuri Gül- tekin, 'Mehmet Şirin' kod adh Mustafa yazryordu. Bu evdeld ib- tivaçlanmız 'Şakir' kod adh Ek- rem tarafindan karşılanıyordu. Bu bilgisayariara yükleme ya- parken 1^ sene hiç dışan çıkarü- madık." Çahşma talimaü Eve 1991 yüında sığuıak yapıl- dığını anlatan Tunç, olası bir po- lis baskını için de hazırlıklı ol- duklannı belirtti. Bilgi merkezinin Hizbullah'ın beyni olduğunu ve çok iyi korun- ması için çaba harcadıklanrn be- lirten Tunç, itiraflannı şöyle sür- dürdü: "Sığuıakta ele geçirilen iki adet Kalaşnikof ve iki adet de taban- cayı bilgi işlem merkezinin mu- hafazaa için sürekh hazn*durum- da bulunduruyorduk. Şayet o sı- radabirpotisbaskuuohnuşolsay- dı, örgüt tarafindan çatişmaya gi- rihnesi taUmati verUmişti. O sıra- da bilgi işlem merkezinin sorum- hısu Edip Gümüş'tü." Koııca Kuriş'e 38 giin işkence SABİT HORASAN / ERKANT UYSAL SELAHATTtNGÖKAIALAY KONIA/MALATYA-Şeriatçı terörörgütü Hiz- bullah'a yönelik operasyonda, Konya'nın merkez Meram ilçesi Yunus Emre Mahallesi'ndekı trip- leks bir villanın bodrum katında gömülü halde bu- lunan 4 cesetten birinin 1998'de Mersin'den kaçı- nlan Konca Knriş'e aıt olduğu kesinlık kazandı. Kuriş'e 38 gün süre ile işkence yapıldığı öne sü- rüldü. Erkek cesetlerinden birinin de Van ili Saray ilçesi nüfusuna kayıtlı 1964 doğumlu Akaryakıt ticaretiyle uğraşan Şaban Uyar'a ait olduğu anlaşıldı. Yetküiler cesedin, ailesine tes- üm edıleceğini bildirdL Olaylailgili olarak 7 kişi gözalüna alınırken Üs- küdar'daki bir evde gömülü halde cesetleri bulu- nan işadamlan Cihangir Gaflari Negiş \e Rama- zan Yaşar Malatya'da toprağa verildi. Mersin'den Konya'ya gelen Konca Kunş'ın eşi Orhan Kuriş, kayınbıraden Halil Kuriş. oglu Yahya Kuriş ve ağabeyi Mehmet Genç dün saat 10.40 sıralannda Numune Hastanesi morguna gıderek cesedi teşhis ettiler. Mehmet Genç morg çıkışında yaptığı açıkla- mada, sözlerine "Maaksef Konca'yı ka>bettik" diyerek başladı. Çok üzgün olduğu gözlenen Genç, Kuriş'in diş yapısından teşhis edildiğini belirterek şunlan söyledi: "Damakoturdu. birde doktorun- dan diş haritasnu akfak, doğnuadüar. Diş yapısı gerçeği açık seçik ortaya koydu. Bu katiBer vargı öaündecezaJannıbubtcaklar.Zatendişyapısı,par- mak in gibi bir konu oiduğu için başka da bir şey obunaz. Komryiaflgflibir bügimiz yok. Tabö fiziki bozuhnalar var, biz sadece Konca'yı teşhis ettik. 7 ' Bir gazetecinin, u Size işkence kasetkrini izlet- mişierdi, o zaman inanmadığınızı söylemiştuıiz. Şhndişuanda görüşieriniz değjşti nıi?" soru.su üze- rine Mehmet Genç. "Kardeşim 38 gün jşkenceye dayanmış. tstanbul Emnheti'ne veribniş bir sözft- müz var. Bazı şeyteri onlar açıklar. Bizinı yetküniz yok, ama o kaset bizirahatsızeden bir kaset degfl. Basmda çok abarüJdı'" dedı. Mehmet Genç, kardeşinin ne zaman öldürüldü- ğü konusunda bir açıklama yapma yetkisinin ol- madığını belirterek "Gereldi açüdamavi Enuıiyet Müdürlüğü ynpacakrır. Çönkü bize çok \anhma otdubr. Biz de onlann alanma girip açıklama ya- pama\ız" diye konuştu. Genç, kardeşinin her ke- sımle arkadaşhk kurduğunu, bunlar arasında Hız- bullahçılann da bulunabileceğini belirtti. Konya Emniyet Müdürü Mehmet Aksu da, ça- hşmalann sürdürüldüğünü belirterek u Şo anda Mersin'den gelen Konca Kuriş'in yakuuanyia ügi- kniyoruz. Diğer üç ceset konusunda da gerekü de- 13 tespiti yapuıyor'' dedı. Konya Numune Hastanesi'nden, Esnaf ve Sanatkârlar Odalan Birliğj tarafindan tahsis edilen ambulansla Mersin'e getirilen Kuriş'in cenazesi, Muğdat Camii'nin morguna konuldu. Cenazeyi, Kuriş'in kayuıvahdesi Strma Kuriş ile akrabalan karşıladı. Kuriş'in cenazesinin, bugün öğle namazımn ardından, Kent Mezarlığı 'ndaki aile kabristanında toprağa ver- ileceği bildirildi. Güvenlik yetkHileri evde kalan 7 kişinin sorgusunun sürdüğünü bildirdiler. Ku- riş'le birhkte bulunan 2 cesetle ilgili kimlik sap- tama çalışmalan da sürüyor. Kuriş'in öldürüldü- ğü villanın 6 ay önce yapımının tamamlandığı ve örgütün Akdeniz sorumlusu Mehmet Emin Ekin- d tarafindan kiralandığı bildirildi. Bu arada Kon- ya'da 7 ay önce Akyokuş. mevkiınde dağlık arazi- de boğularak çıplak halde toprağa gömülü olarak bulunan öğretmen Enver Aktaş ve Hüseyin Tua- cer ile köy korucusu AMAsfcuı'ın da Hizbullahçı- lar tarafindan öldürüldûğü beürlenmışti. Hizbul- . lahçılann Ali Aslan'ı muhbir olduğu iddiasıyla öl- dürdükleri öğrenildi. Cenazeler Hizbullah'a ait Üsküdar'daki hücre evinde gö- mülü bulunarak Adli Tıp Kurumu'na kaldınlan, Şafak Otomotiv'in sahiplen Cihangir Gaffari Ne- giş ve Ramazan Yaşar'ın cenazeleri, aileleri tara- findan öncekı akşam Istanbul'dan karayolu ile Ma- latya'nın Battalgazi ilçesine getirildi. Negiş ve Yaşar, Battalgazi'deki Karababa Me- zarhğı'nda kıhnan nama7in ardından toprağa ve- rildi. Törene, her iki iyıHaminın ailelen, yakınla- n ve vatandaşlar kanldı. Konya'da 8 ceset daha bulundu HaberMerkezi - Şeriatçı terör örgütü Hizbullah'a yönelik operasyonda, Konya'da ikinci mezar ev ortaya çıkanldı. Şeriatçı örgütün Akdeniz sorumlusu Mehmet Emin Ekind'nın ifadesi doğrultusunda ortaya çıkanlan iki katlı evin bodrum katında, aynı yere gömüJmüs ve boğularak öldürülmüş 8 erkek cesedi bulundu. Konya ll Emniyet Müdürü Mehmet Aksu, operasyonlann bugün de sürdürüleceğini büdirdi. Konya'nuı Meram ilçesi Yunus Emre Mahallesi'ndeki tripleks bir villanın bodrum katında, aralannda Konca Kuriş'in de olduğu 4 ceset önceki gün bulumauştu. Hizbullah'a yönelik sürdürülen operasyonlar sonucu dün akşam Konya'run merkez Selçukhı ilçesi Sakarya Mahallesi Yahşi Sokak'taki Dci katlı bahçeli evin bodrum katında, aynı yere gömülü 8 erkek cesedi bulundu. Emniyet yetkilileri, maktullerin işkenceden geçirildiğini ve boğularak öJdürüldükten sonra toplu halde evin bodrum katına gömüldüğünü kaydetti. Cesetler Konya Tıp Fakültesi Hastanesi Morgu'na kaldmldı. Konya Ö Emniyet Müdürü Aksu, ikinci mezar evin bulunmasından sonra yaptığı açıldamada, bugün de evde ve bahçede kazı çalışmasmın yapılacağmı belirtti. Demiritirafetti Bu arada, Ankara Emniyet Müdürlüğü, terör örgütünün üst yapılanmasmı çözerken, örgütün gözaltında bulunan askeri kanat sorumlusu Mahmut Denür'ın, 6'sı Batman, 3'ü Konya'da olmak üzere 9 kişiyi öldürdüğünü itiraf ettiği belirtildı. Demir, Konya'da öldürdüğü 3 kişinin Muş'tan kaçınlmğım da itiraf etti. Demir'in Sincan ve Eryaman'da adreslerim verdiği 3 ev, DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel gözetiminde kontrol edildi, ancak terk edilmış evler boş çıkü. Ankara'da imamkk yaptığı bildirilen Saduflah Arpa'nm da, 1 kişiyi öldürdüğünü açıkladığı bildirildi. Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdüriüğü'nün yürüttüğü operasyonda gözaftında tutulan 13 kişinin sorgulaması sürerken. Ankara sorumlusu Sehnan Ipek hâlâ konuşturulamadı. u Mehmet Yaşar" adına düzenlenmiş sahte kknlikJe ele geçirilen ve "Mehmet AM" kod adıyla tanınan Sehnan tpek'in örgütle ilgili çok önenüi bilgilere sahip olduğunu belirten bir yetküi, "Konuşursa Hizbullah'ın kaçârarak iafaz ettiği 100'e yakm cinayet aydaılanacak ve örgütün kadrofan büyük ölçüde deşffire edflmiş otecak" dedi. Başbakanlık'ta gözaltına altnan Abduisamet Yıkhz'ın, örgütün lojistik sorumlusu olduğu ve başta araba ahm satum olmak üzere cep telefonu gibi malzemeleri temin ettiği belirlendi. Yjldız'm adına kayıtlı '65 EV~' plakah Hyundai marka bir aracı da tespit eden polis, Başbakanhk'ta bilgısayar operatörü olarak görev yapan Yıldız'm disketlerini inceliyor. Gözaltmda tutulan Hacettepe Hastanesi doktorlanndan Abdurrahman Alpsoy'un babası Mehmet Emin Alpsoy'un, Ankara sorumlusu Sehnan îpek ile örgütün öldürüien lideri Hüseyin Veuoghı'nun ırtıbaünı sağladığr da beliıiendi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Kar yağışı ne zaman yaşamı felç edecek boyutlara ulaşsa, aklıma Anadolu şairi Faruk Nafiz ÇamtriMt'in "Han Duvarian" şiiri gelir: "Kariar etrafımızı beyaz bir karanlığa gömdü ^ Kardeğilgökyüzündenyağanbeyazölümdû..." 4-• Ahmet Muhip Dıranas da karla karanlığı ait alta k<K yanlardan: ^ "Kardır yağan üstümûze geceden Yağmurlu, karanlık bir düşûnceden." \, özellikie deprem bölgesindeki yurttaşlanmızı düşûr nünce, düşen her taneciğin ağırlığı tonlaşıyor. Yağarken hamur, sonrası çamur olsa da, zaman za- man karanlığı çağnştırsada, ben karyağışını severim... önceki gün hava açınca, kann başka coğrafyalara gideceğini düşündük, ama dün sabah her şey değtş- mişti. Görüş uzaklığının yüz metrenin altına kadar düş- tüğüyoğunbirtipi... Haydi dedim, eski dostlan ziyaret edeyim. Dost de- dtğin kâriı değil kartı günde belli olur. Birkaç kat giyinip çıktm. Kar öylesirte yoğun ki, gökteki beyazlar yerde- ki beyazlann üzerine düşerken gölge yapıyor. Gokyü- zünde kar ırmaklan şelaleler çizip yere akjyor. Hani insanlar "kardan adam" yapar ya, agaçlar da "kardan hayvan " yapryor olmalı. Birincilik çam agaçla- nnın... Kar tanecikleri usul usul diken yapraklann içine doluyor. O ince tanecikler adım adım dallan eğiyor. Yapraklann üzerini tümüyle kar kaplıyor. Dalın ve yap- raklann sıkhğına göre üzerinde biçimlenen kar, en çok sobanın karşısında döne döne yatan kedileri andtnyor. Yağış arttıkça kedigiller büyüdü. Kar, uç dallan birieş- tirdi. En uçtakilerin başı iyiceöne eğildi, beyaz bir fflhor- tumuna dönüştü. Arkada kalanlar, fîlin başını, kulakla- nnı aratmıyordu. Hortuma dokunacak oldum, meğer kar pamuk ipliğine bağlıymış, yansı gitti. özür dilemek- ten başka çare yok. Kar mimarisi diye bir şey olmalı. Harcını kendi karan kar, sadece kardan hayvan yapmı- yor, ağaç bedenleri dalkondudan geçilmiyor. Ağacla- nn bu türdurumlarda aldıklan bir dizı önlem olmalı. Ce- viz agacının tomurcuklannın üzerindeki milimlerte öJçü- lecek çizgiler çok daha küçülmüş. Ocak başındaki kar yağışında fark etmedim, ama bu kez gözle gorülecek kadar küçülmüşter. Tomurcuklar, uç dallann hep yan ta- raflannda örülü. Bu da kar yağışı öncesinde pek dik- katimi çekmemişti. Dal sırtlannda biriken kariar hemen hiçbirtomurcuğun üzerinde, yanında bannamıyor. To- murcuklann duruşu öyle. Bu, ağacın, tomurcuklan ko- ruma yöntemi olmalı. Beni asıl şaşırtansa, dallann üze- rindeki kan temizleyınce altının kuru olmasrydı. Birkaç kez denedim, iki-üç parmak kalınlığındaki kan elin ter- siyle itiyorsun; altındaki dal, kar görmeyen tarafla ayru renk... Yaşlık belirtisi yok... Sular su yüzüne çıkarken t_^ Bu kadar dal-lama yeter. " BeyazdakaranJığıçağnşürankar.dünbaşkentteger- . çekten diz boyunu geçmişti. Yumuşak kar kümelerinin., altındaki, önceki yağışlann yarattığı buzlarsa doganm' kendine özgü aldatmacalanndan biriydi. Ceviz ağaa- nın hemen yanından aşağı akıp giden su da donmuş, üzeri karta kaplanmıştı. Biraz yürüdüm, buradan nor- mal zamanda suyun geçtiğine ilişkin hiçbir belirti yok. 5-10 adım aşağıdaysa o suyun çeşmetendiği basit bir yükselti var. Baktım, oradan usul usul akıyor. Tekrar ceviz agacının yanına gelip suyun üzerindekJ buz-kar kütlesinde tepindim, bana mısın demiyor. A- ma dipte donmayan su, biraz aşağıdan su yüzüne çt- kıp yoluna devam ediyor. r- Toplum da doğa gibi olsa gerek... " t £ S Tepesinde olup biten... . Altındakiniyansrtmıyor! ~ " Üzeyir Uludağ, tüm çağdaş, yurtsever makine, endüstri, işktme ve uçak mühendislerini seçimiere katrimaya çağmfa. Demokrotmühendislerden çağn tstanbul Haber Servisi - TMMOB Ma- kina Mühendisleri Odası (MMO) Istanbul Şubesi'nin 24. Dönem Genel Kurulu dün başladı. Odamn 26 yıllık tarihinde ilk kez divan başkanlığını, FP ve MHP'lilerin desteklediği "Meslekte Bhiiğe Çağn" grubu kazandı. "Demokrat Makma Mü- hendisleri'' grubunun başkan adayı Üze- yir Uludağ, tüm demokrat makine mü- hendislerini, bugün yapılacak olan seçim- iere katıhp oy kullanmaya çağrrdı. Makina Mühendisleri Odası Istanbul Şubesi'nin 24. Dönem Genel Kurulu, "Demokrat Makina Mühendisleri" ile MHP ve FP'lilerin desteklediği "Meslek- te Birüğe Çağn" gruplan arasındakı çe- kişmeyle başladı. Yıldız Teknik Üniver- sitesi Oditoryumu'nda gerçekleştirilen genel kurulun dünkü bölümünde divan başkanlığı seçimi yapıldı. "Demokrat MakinaMühendisleri"nce divan başkan- lığına aday gösterilen YavuzBayiugen 303 oy aluicen "Meslekte Birtige Çağn" gru- bunun adayı YusufErkoç 380 oy alarak di- van başkanhğına seçildi. Divan seçimlerinden sonra genel ku- rulda bir konuşma yapan MMO Istanbul Şube Başkanı Ünüt Ülgen, 2 yıllık çaiış- ma dönemini başanyla tamamladıklarmı söyledi. TMMOB'nin ve ona bağlı oda- lann yönetiminde olan demokrat mühen- dislerin, birer dürüstlük ve onur örneği olduklanm belirten Ülgen, "30 yünk oda gelenegnnizde kunse bir tek kusur bula- maz. Zaten kusuriu insanı banndırma- yız" dedi. 26 yühk oda tarihinde ilk kez divan baş- kanbğı seçimlerini kaybettiklerine dikkat çeken "Demokrat Makma Mühendisle- ri"nin adayı ÜzeyirUludağ, odanın, MHP ve FP'nin çahşmalan sonucu "Meslekte Büüğe Çağn" grubuna bırakıhna tehli- kesiyle karşı karşı bulunduğunu söyledi. FP'nin, yerel yönetimlerdeki şirketlerde; MHP'nin de kendi bakanlıklanna bağlı kurumlarda çalışan makine mühendisle- rine baskı yaptığım söyleyen Uludağ, söz- konusu partilerin odalan rant alam olarak gördüğünü belirtti. Tüm çağdaş, yurtsever makine, endüst- ri, işletme ve uçak mühendislerini bugün yapılacak olan seçimlere katıhnaya ve Demokrat Mühendisler'in listesini des- teklemeye çağn-an Uludağ, "FP-MHP zihniyetinmkaranhkittifakuuıvoli yehnTdedı. TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Ce- makttin Küçük de, divamn kaybedilme- sinin çok önenüi olduğunu söyledi. Ma- kina Mühendisleri Odası'nm, TM- MOB'ye bağlı odalar arasmda en çok üyeye sahip oda olduğunu ve bütcesmın rant çevrelerinin iştahını kabarmğmı vur- gulayan Küçük, herkesin sorumluluk his- setmesı gerektiğmı ve seçimlere kanhna- nın bir özveri ohnayacağmı behrtn'. Baymdn*hk ve Iskân Bakanı KorayAy- dın'ın kısa bir süre önce 'odalan istiyo- rum' dediğini anımsatan Küçük, "Ulke karanhğa doğru gkhyor. Faşizmm şiddet- leneceği, ekonomik olarak abiuka amna girecegimiz bir dönemde arkadaşlanmı- za çağnda bulunuyorum; seçimlere kaol- smlar" diye konuştu. 14 bini aşan üyeye sahip Makina Mü- hendisleri Odası'nm tstanbul Şubesi yö- netimine aday olan Demokrat Makina Mühendisleri şu ısımlerden oluşuyor: Üzeyir Uludağ, Münür Aydm, Zdd Ars- lan, DterÇeBk, OsmanSerter, ZaferAna- dolu, Bekir Birol Özdemir