Katalog

2 OCAK 2000 PAZAR • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLEREV DEVAMI 19 GUNCEL CUNEYT ARCAYUREK • Baştarafı 1. Sayfada Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in geçen yılın son günü görevinden çekilirken yaptığı açık- lamalar arasında yer alan bir-iki cümle, elbette arif olanın anlaya- cağı nitelikte. Yettsin, işbaşında olan siyaset- çilerimize öyle bir ders verdi ki.. önce, demokrasi tarihimizde eşine rastlanmayan dürüstlük ör- neği sundu. "Umutlannı boşa çı- kardığı" için "halktan özürdiledi". Daha sonrakı sözlerinde Yeltsin; kendilerini devlet yönetiminin ay- nlmaz parçası sayan, görevi bıra- kıriarsa Türkiye'nin fırtınalı deniz- de kaptansız başıboş bir tekneye dönüşeceğıni sanan bızim devlet- lûlara, birtüriü kabullenemedikle- ri gerçeği çarpıcı bir-iki cümleyle anımsattı: "Milenyuma yeni, zeki, enen'ik politikacılaria girmeliyiz. Rus- ya'nın yeni yüzyılda yeni siyasi li- deriere, yeni yüzlere ihtiyacı var. Yıllardırpolitikada olanlar aynlma- //." Kimi icraatında kullandığı söz- cükle Başbakan'a soralım: Boris Yeltsin'in bu sözlerinin Türkiye için geçerli olduğunu içinize "sindiri- yor musunuz?" Soruyu Çankaya'ya da yönelte- lim: Onaylamadiğınız olaylarda yi- nelediğinız bir ifadeyi burada da kullanalım. "Yeltsin'in anımsattığı gerçek, nasılsa bir-iki günde unu- tulur" diye düşünüyor musunuz? Bu irdelemeler devletlûlann önüne asla çıkmayacak. Zaten bir- iki yayın organı dışında medya, Yeltsin'in Türkiye'deki duruma göndermeler yapan cümlelerini kullanmadı bile. Görmezlikten gel- di. Milenyum çıigınlığına kaptırdı kendini yazılı ve görsel medya. Enflasyonun yüzde 1 'lerde seyret- tiği ülkelerle gösterişte yanşa çık- tık. Milenyumla ağzı sulanmış med- ya bir-iki gündür, olmayan duaya amin dedirtmek istercesine sayfa sayfa, ekran ekran pariak ufuklar çızıyor. Gerçeklere ne demeli? Parlak ufuklan örten kara bulut- lan görmezlik gelmek medyatik marifet. Ecevit, Türk medyasından baş- ka kimsenin -belki kendisinin de- inanmadığı bir vurgulama yaptı. 2004 yılındaAB'ye tam üye olaca- ğımızı söyledi. Bir-iki gün geçti. geçmedi. Al- manya Başbakanı Schröder, Al- man Meclisi'nde Türkiye'nin 2004 yılında AB'ye tam üyelığinin söz konusu olmadığının altını çizdi. Daha sonrakı yıllar söz konusuy- du. Örneğin, en erken 2012! Schröder'in açıklaması, kuşku- suz Avrupa'nın eğilimini, ola ki ka- rannı özetliyor. Medyamız Schröder'in vurgula- masına tek sözcükle değinmedi. Yeni yüzyıla, zor kazananlann sırtına yüklenen ekonomik önlem- lerle gırdik. Ne çare, yayın organ- lanyla iktidarda olan siyasal grup- lar iyimseriik havası basıyor. Ekonomik önlemlerin başanya ulaşacağını söyleyenler, olası ba- şansızlığın üzerinde durmuyor. Boris Yeltsin'in siyasal yaşantı- mızdaki yaşlılık sendromunu orta- ya çıkaran sözlerine gereken de- ğer venlmedi, verileceği de kuş- kulu, ama.. Şimdi lütfen dikkat: Uluslararası tıp bilimine umul- madık şaşırtıcı katkıyı yaşlı bir liderimiz yapıyor. Muharrem Sankaya soruyor Ecevit'e: "Son dönemde tikleriniz kayboldu. Bunu nasıl başardımz?" Başbakan yanıtlıyor: "Ben de bilmiyorum. Bana bazen mektup- lar gelir. 'Nasıl başardm bunu, benım de tiklerim var, öğreneyim' dıye. Ben de bilmedığim için se- bebini, bir şey söyleyemiyonım. Geçti, hiç kalmadı." Tıp literatürüne katkısından ötürü Başbakanımızı kutluyor, bir dertten tedavisiz kurtulduğu için geçmiş olsun dileğimizi sunuyoruz. Deprem bölgesinde bit salgını uyarısıYurt Haberteri Servisi - Çadırkentlerde olası bıt salgınının önüne geçilebılmesi için vatan- daşlara düzenh banyoyapma olanağı sağlanma- sı ıstendı. Kocaeli Sağlık Müdürü Dr. Ercan tnd, deprem sonrası kurulan çadırkentlerdeki bannma imkânlannın lusıtlı olmasının, bazı tehlikeleri de berabennde geürdığını söyledi. Çadırkentleıdek] su ve banyo yapma imkânının, evlerdeki kadar düzenü oLmadığını da ıfade e- den tncı şöyle konuştu: "Çadırkentlerde bannan depremzedeler,dü- zenli banyoyapmaimkânıbulamazlarsa,bitsal- gını meydana gelebilir. tnsanlar, normal şart- larda, baftada ortalama 4 kez banyo yapıyor. Çadırkentlerde bannan depremzedeler ise bu imkânı bulamadıklan için her an yaşanabile- cek bit sateını ya da bulaşta hastahldardan te- dirgjnler." Inci, çadırkentlerde "bitsaJgmı* ha- berlerıyle ılgılı olarak, "Hastaüklannsalgmsa- yılabilmesi için çok geniş bir alana yayümış oJ- ması lazun. Kocadfde, hiçbir yerde hiçbir sal- guı hastauk yoktur. Ancak, tedbiri elden bırak- mamak lazun" dedi. Inci, "Mikroplardan ve salguı hastanklardan knrtuhnanın en kolay vo- lu, su ve sabun kullanmakbr. Bu nedenle, çadır- kentlerde buhınan tuvalet ve banyolar sürekli kontrol atanda tutulmahdır*" dedı Önceki yıllarda okullarda yapılan bıt tarama- lanna da değınen Dr. Inci, "O dönemde, bir okulda 5 öğreodnin kafasmda bit varsa bu sene bu sayı 10'a çıkmışar, Bunun nedeni de çadır- kentlerdekalan vatandaşlann,yeterikadarban- yo yapamamasıdır" dıye konuştu. Kaysen Büyükşehir Belediye Başkanı Meh- met Ozhaseld, bayramdan sonra "Kayseri Ma- ' ıçın Adapazan ve Izmıt'te gösterilen ar- salan inceleyip konutlann ınşaatına başlaya- caklannı söyledi. Deprem bölgesnıe Kaysen Mahallesı kurulması için oluşturulan komıteye de başkanük eden Ozhasekı, Kayserilılenn dep- remden sonra her türlü görevi gönüllü olarak yerine getırdıklenni, kendıleraun de belediye olarak buna öncûlük yapmaya çalıştıklannı bil- dirdi. Maliye Bakanı Sûmer Oral ve Kültür Baka- nı tstemihan Talay, öncekı gece program dışı geldıklen Kaynaşlı'da Başkent Ümversitesi ta- rafından yaptınlmakta olan ahşap prefabrike konutlan ınceledıler. Gümüşpınar çadırkentinde kalan bır deprem- zedenın çadınna misafır olan bakanlar, burada çadırkentın sorunlan Ohakkında bılgi aldılar Oral, devletın kaynaklannın deprem sonrası bölgeye aktarıldığını beluterek "Devlet, kay- naklannı buraya ayırnuşür. Depremzedenin kı- şıen iyi şeküde geçirmesi sağlanmışür. Hûkümet olarak birinci derecede öncengüniz depremze- deyi soğuktan korumakür" dedı. Talay da hal- kın geleceğe ümıtle bakması için gereken ko- layhğuı sağlanacağını kaydettı. Marmara Denizı'nın ikı ayn noktasında dün sabah birer deprem meydana geldı. Depremler Marmara Ereğlisı açıİdannda 09. 17'de 3.5, Adalar - Tuzla açıklannda da 09.42'de 3.3 bü- yüklüklerinde gerçekleştı. Dün, yurtta meyda- na gelen dığer sarsıntılann merkez üsleri, saat ve büyüklüklen şöyle: Bolu: 00.44 - 3.2, Bur- sa Orhangazı: 00.53 - 2.7, Kaysen Yahyalı: 01.22 - 3.5 ve 02.55 - 3.3, Balıkesir Bigadiç: 07.55 - 3.3. Turizm ıızaya çıkıyor • Baştarafı 1. Sayfada rünün gelırlen 2 tnlyon dolar olacak. Önümüzdeki 25 yüda Çin'in en çok turist çe- ken ülke olması beklenıyor. Binyılda en hızlı ge- lışımın beklendiğı sektör ıse bilışim. Escort Bilişun Holdıng Yönetım Kunılu Baş- kanı tbrahim Özer, 2000 yılı için bılgısayar sek- töründe bır patlama bekledıklennı beluterek şun- lan söyledi. "Türkiye'de b^bayar sektörn zaten otanasıge- reken seviyenm çok atanda. Yeni yılda, iki yıldır ertetenmiş talep devneje gjrecek, 2000 >ıh proMe- miyieflgffibirtalepde>re>egirecek. Bunlann bep- si bir anna gelince talepte büyük bir patlama bek- tiyoruz, dolaytsıjla 2000'den çok umuduyuz." 2000 yılında Türkiye'deki mevcut PC parkının yüzde 25'inde bır sorun olacağını büdıren îbra- him Özer, birtakım sorunlarla karşılaşılmasının muhtemel olduğunu, ancak problemın bıraz abar- tildığını savundu. Özer, "Tûrkiyebilgisay^rlaşına hamlesine daha çok yeni başladığı için zaten kul- bndan donanun ve yazüunlar da çok yeni" dedı GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada dayı fetheden Tank bin Ziyad'dan. Fas Denizyolları'na aıt "Bısmillah" ad- lı feribotla Tank Dağı Boğazı'nı geçip Fas'ın Tanca kentine ulaştım. Buradan trenleCasablanca'ya. Casablanca, Is- panyolca "oeyaz ev" anlamına geliyor. Faslılar da kentin adını yine "beyaz ev" olarak korumuşlar, ama Arapçasını kullanıyoriar; Darü'l-Beyza. Casablanca'da Rick'in bannı bul- dum. Beş yıldızlı bir otelin kaplama alanı içinde. Baryeniden inşa edılmiş, tüm iç dekorasyon aynen filmdekı gi- bi. Duvarlara fılmin afişlerini asmışlar. Garsonlar Bogart gibi giyinmiş. Ara- da puro ikram ediyoriar. Az sonra es- mer piyanist geldi. Film parçalannı art arda çalıp söyledi. Barda her gece Ca- sablanca filminin küçük kesitleri yaşanıyor. En çok istenen parça, "As Tıme Goes By". Piyanist ara verince hemen yanımdan geçip dinlenme odasına yöneldi. Yolunu kesip, gaze- teci olduğumu, kendisiyle çok kısa sohbet etmek istediğimi, Türkiye'den geldiğimi söyledim. Bön bön yüzüme bakıyor. Ingilizce derdimi yeniden an- latmaya çalışırken, iki elini hafif açıp bana doğru eğildi, Türkçe aynen şöy- le seslendi: "Mamlakatta hallar nasıl?" Nasıl şaşırdım. Adanalıymış. Adı Sı- raç Korun... Küçük yaşta Beyrut'a gelmiş. Fransızca öğrenmiş, piyano öğrenmiş, şimdi dünyanın dört bir ya- nını dolaşıp otel bariannda piyano ça- lıyormuş. Her gün aynı filmin müzik- lerini çalıp söylemek ilginç olsa gerek, deyip sözü bu geceye getirdim. Yine Adana ağzıyla karşılık verdi: - He ya, gızdır gızdır yee! Sıraç, dinlenme süresini benimle geçirdikten sonra yeniden piyanonun başına geçti. Başladı söylemeye: "Duydum ki unutmuşsun gözleri- min rengini/ yazık olmuş o gözlerden sana akan yaşlara..." Turistler şaşkın, bu parça filmin ne- resindeydi! Bense mest, bir dikişte bardağın dibini buldum! ••• Hiroşima'daki ilk günümü, gece ya- nsına dek, atom bombaanın düştüğü yerdeki Banş Parkı'nda ve hâlâ etkisi sürmekte olan atom bombasından kaynaklanan hastalıklann tedavi edil- diği 12 merkezden binnde geçirdim. Banş Parkı'nı dolaşırken insanın sa- vaşlara, atom bombasına, bunu kul- lanan Amerikalılara lanet okumaması elde değil. Parkın müze bölümünün girişinde danışma var. Görevli genç kızdan bazı bilgiler istedim. O sırada küçük radyosundan Amerikan müzi- ği dinliyordu. Park atmosfennin de et- kisiyle Kobe Üniversitesı öğrencisi Ta- kasi Araki'ye Amenkalılar hakkında ne düşündüğünü sordum. Anneanne- si atom bombasından ölen Takasi, yıl- larca unutamadığım şu karşılığı verdi: - Ben Amerikalılara değil, savaşa düşmanım! • • • Balkan şehirlerini dolaşırken beni en çok etkileyen, insanlann sıcak kar- şılamasıydı. Bulgaristan'da Razgrad-Rusçuk yolu üzenndekı Ezerce Köyü'ne gir- dim. Bir kahveye oturdum. Televiz- yonda Arif Sağ söylüyor, teypte Ibra- him Tatiıses var. Köylüler, buradan iyi pehlivan yetiştiğini söylediler. Kahve sahibi Ali Tarakçı da güreşçı. İki sar- hoşu bir hamlede omzuna alır, evleri- ne dağıtırmış. Ezerce'den yetişen pehlivanlan sıralıyor: Koca Yusuuuuf, Kara Davuuut... Köyün içinde dolaşırken yan yana düzensiz otunmuş, oya ören, tarım ürünleri işleyen 4-5 kadın dikkatimi çekti. Fotoğraflannı çekmek istedim. Onlara doğru yönelirken biri ayağa kalktı, bağırdı: - Oglum kime geldin seen? Doğallıkla, "Size geldim" dedim. Gülümseyip karşılık verdi: - Bu daha iyi yaa... Sonraki durağım, Nâzım Hikmet'in destanlaştırdığı Şeytı Bedrettin'in yandaşlarından Torlak Kemal'den adını alan Torlak Köyü'ydü. Yemyeşil köyün tarihçesini en iyi bilen Müzek- ka Çakır'mış. Evine gittim, sohbete başladık. Az sonra eşi Saime Hanım geldi. Sanki ben uzun süredır bekle- nen biriymişim de geç kalmışım gibi, ilk sözü şu oldu: - Nerde kaldın seeen! Cumhuriyet Mahallesi Not Defteri'nden Mart '99 Nisan y 99... Cumhunyet Mahallcsrnın kuruluşunu yurutmek uzere Yapım-C kuruldu ve çalışmaya başladı. hra Iık'98 — Cufl" 1 « ^ £y/«/ '99... TamamJanan on projelenn, x Cumhuriyet Mahallelilere gonderılmesuıe başlandı. b« sü* e »<?» 0 Henüz katılamayan dostlarımızı da aramıza alabilmek için... Cumhuriyet Mahallesi'ne bir Cumhuriyet Mahallesi daha ekleniyor: CUMHURIYET KINALI MAHALLESI (2. BOLUM!) (P M A R M A R A D E H İ Z İ umhuriyet mahallesi I. Bölüm'deki 565 parsel sahiplerini buldu ve proje çahşmalan hızla ilerliyor. Ancak, mahallemize henüz katılamayan okurlarımızın, dostlanmızın isteklerı de sürüyor. * - . Şu anda bu İstekleri de karşılayabildiğimiz için mutluyuz. I. Bölümün yaklaşık 1 km güney doğusunda, denize yaklaşık 800 metre uzaklıktaki yeni bir arazi üzerinde Cumhuriyet Kınalı Mahallesi'ni kurmak için çalışmalara başladık. . - - • , J 122.450 m 2 büyüklüğünde olan bu arazideki 140 parseli okurlarımıza jeolojik zemin raporları hazırlanarak düzenlenmiş depreme dayanıklı projeleriyle birlikte sunuyoruz. Ayrıca, ağaçlandırmaya olabildiğince geniş alan ayrılabilmesi için de parsel sayısı 140'la sınırlanmış ve parsel büyüklüğü en az 500 m 2 olarak belirlenmiştir. Parsellerde inşaat izni oranı, tabanda %20 olup projeler tek ve ikiz villa olarak tasarlanmıştır. Denize daha yakın olan ve I. Bölüm'de oturan dostlanmızın da yararlanacağı sosyal tesislerin de yer alacağı Cumhuriyet Kınalı Mahallesi'nde parsellerin metre kare fiyatı 14 milyon TL'dir. Peşinat 1,5 milyar TL olup kalanı 6 eşit ve sabit taksitle ödenecektir. Okurlarımızla, dostlarımızla birlikte yaşayacağımız Cumhuriyet Mahallesi adım adım gerçekleşiyor. Mahallemizle ilgili her yeni gelişmeyi size bildireceğiz. Cumhuriyet maha lles i "Doğayla uygarlık buluşuyor" Cumhuriyet Mahallesi nerede kuruluyor? •Cumhunyet Mahallesi istanbul'un batısında, Tekırdağ-Çodu yolu Kınalı kavşağı uçgenınde, Çanta Köyü belediye sınırian içinde kuruluyor Istanbul'a uzaklığı TEM yolundan 45 dakıka, E5 yolundan 55 dakıkadır. • 1 Bolumun hemen guneyınde yer alan Kınalı Bolumü arazısjnın de stabılıze yollan vandır. •Bu arazının de yalnızca % 14'u evlere aynldı Kalan % 86nın kuçük bır bötümu yol ve otopark, çok büyuk bır bolumü ıse bahçe ve park olacak. Basvuru: ÇAĞ PAZARLAMA Basın Sarayı Kat:4 (Gazetecıter Cemiyeti Ûstü) Cağaloğlu - ISTANBUL Sataş yapılan Cumhuriyet Kitap Kulûbü bürolan: Ankara: Ataturk Bulvan No 125 Kat.4 Bakanlıklar - ANKARA bmir: Halıt zıya Bulvan 1352. Sok. No- 2/3 Alsancak - İZMİR Tel: (0212) 520 21 91 - 92, Faks: (0212) 520 50 23 Tel: (0232) 419 50 20 pbx, Faks: (0232) 417 19 57 Tel: (0312) 441 12 20 pbx, Faks: (0312) 441 91 17