Katalog

CUMHURİYET 7 NİSAN 1997 PAZARTESİ 10 DIŞ HABERLER Hhdistan'da pailama • VENİDELHİ(AA)- HhcLstan'ın laızeyinde bir otcbûse yerleştırilen bonbanın patlaması sonucu 6 kşmin öldüğü, 25 kişının deyaralandığı bildirildi. Hhdıstan PTI haber ajansı, padamanın Pencab eyaletirun baskenti Şandigar'm 200 kıbmeıre kuzeyinde bulunan Paiıankot kasabasında m«ydana geldiğini belırtti. Bupatlama, Hindistan'ın Pencab eyaletindekı ikinci bcmbalama eylertıi oluyor. Jalandhar kasabasında tren istasyonunun dışında 14 m£rna patlayan bomba, 7 kişının ölümüne yol açmıştı. Mobutu alttanafcyor • JOHANNESBOURG (AA.) - Zaire Devlet Başkanı Mobutu Sese Seko, kendisini devirmek için ayaklanan Laurent Desire Kabila'yı "rnilliyetçı yurtsever" olarak nitelendirdı. Güney Afrika'da yayunlanan bir gazeteye deineç veren Mobutu, "Kabila milliyetçi bir yurtsever. K.endisinden, ülkemizde banşı sağlamak ve demokratıkleşme sûrecinin tamamlanmasına katkıda bulunmak için görüşme masasına gelmesini istıyorum" dedi. Zaire hükümetiyle ısvancılar arasındaki ilk doğrudan resmi görüşmeler önceki gün Pretoria'da ba$lamıştı. Diplomatik kaynaklar. görüşmelerde taraflann ateşkese hazır olduklan izlenimini verdiklerinı belirttileT. Ngerya-Gine maçınakan tniaştı • LAGOS (AA) - Nijerya ile Gine ulusal takımlan arasında önceki gün Lagos'ta oynanan futbol maçından sonra stadyum kapılannın birinde yaşanan izdihamda en az 5 kişinın öldüğü bildirildi. Nijerya basınına göre, 1998 Dünya Kupası grup eleme maçında Nıjerya'nın Beşiktaşlı sıyahi yıldız Amokachi'nin attığı iki golle Gine'y' devirmesinden sonra stadyum kapılanndan birinin protokolün çıkı§ı için kapatılması üzerine kapi önünde yığılma meydana geldi. Yaşanan izdihamda en az 5 kişi ezilerek ya da boğularak öldü. Afganistan'da aşımolası • KABİL(AA>- Afganistan'da iktidan elinde tutan Taleban, rakip gnıplarla çatışmalarda 6 gûnlük ateşkes ilan etti. Kabil'de açıkiama yapan bir Taleban yetkilısi, ateşkesin, UNICEF tarafindan başlatilan çocuk felci aşı kampanyasının gerçekleştirilebilmesine olanak sağlamak amacıyla ilan edildiğinı bıldirdi. Aynı yetkili, 6 gün sürecek aşı kampanyasında 3.6 milyon çocuğun aşılanacağını, bu sûre zarfinda bütün ülkede silahlann susacağını belirtti. Yunan askeri Kıbpıs'ı terk ediyor • LEFKOŞA (AA) - Kıbns Rum Yönetimi Milli Muhafiz Gücü'nde "gönüllü" adı altında görev yapan paralı Yunanlı askerlerin, kötü yaşam koşullanndan şikâyetçi olduklan ve bazılannın ülkelerine döndükleri bildirildi. Fikletheros gazetesinin habenne göre, Rum ordusundaki paralı Yunanlı askerler. kötü yaşam koşullannm iyıleştirilmesini istediler. Bazı koşullann iyileştirilmesine rağmen bir grup askenn Yunanistan'a döndüğü belirtildi. Lüksembupg'da trenkazası • LÜKSEMBURG (AA> Lüksemburg'da dün sabah meydana gelen tren kazasında 1 kişi öldü, 28 kışi yaralandı. Lüksemburg ganndan hareket eden bir yük treni ile karşı yönden gelen bir yolcu treni çarpıştı. Çarpışmanm etkisi ile yolcu treninin iki vagonu devrildi. Makinist kazada can verirken yaralılardan 7'sinin durumunun ağır olduğu belirtildi. Kazanın, kırmır. ışığa uyulmamasından kaynaklandığı sanılıyor. ir görüşe göre işverenleri çekinmeden yeni iş alanlan açmaya teşvik etmek için, işe almalan ve işten atmalan daha ucuza getirecek yeni yasal önlemler gerekiyor. The Economist dergisi, kamuoyunu şimdiden gelişmelere hazırlıyor. Dış Habcrier Servisi - Avrupa iş- sizlik canavanyla karşı karşıya. Al- manya Başbakanı Helmut Kohl, 1996 yılında ülkesindeki ışsizlik oranını 2000 yılına kadaryan yan- ya düşürmeyi vaat etmişti. lsvee'te iktidarda olan Sosyal Demokratik Parti liderleri de aynı şeyi yapacak- lannı söylüyorlar. Ispanya Başbaka- nı Jose Maria Aznar, "1997'nin is- tihdam yıb olacağuıa" yemin etti. JacquesChirac,Fransa"daki ışsizlik oranını düşürmek için elinden ge- lenı yapacağına söz verdiği için 1995 yılında cumhurbaşkanı seçil- mişti. Bu vaat yağmuruna rağmen ortaya hiçbir somut sonuç çıkmı- yor. Son sayısmda yaş.lı kıtada tırma- nan ışsizliğe ışık tutan Economist dergisi. -Devirtadamkaişsizfiğeça- re bulmak için çırpındıkiannı sö>- lüyortar,amanereyekadardoğru bu" diye soruyor. Avrupa Birlıği'ne üye ülkelerde toplam 18 milyondan faz- la insan iş anyor. Ekonomıstlerbir- çok konuda anlaşmazhğa düşse de "tnsanlara nasıl iş sağüuur" sorusu- na hepsi asağı yukan aynı yanıtı ve- riyor: Avrupalılar daha fazla ıstih- dam alanı yaratmak istiyorlarsa in- sanlan işe almayı pahalı hale geti- ren yasalan ve uygulamalan değiş- tirmek zonmdalar. Nedenreformyapüamıyor? Avrupa'da işsizliği azaltmak için girişilen reformlann çoğu başan- sızlığa uğruyor. Fransa'da solcu ık- tidar, haftalık çalışma saatlerini 39'dan 35'e indirerek yeni iş im- kânlan yaratacağını söylemışti. Ne var ki, çalışma saatlerinde kısıntı- ya gıtmek, üretimi de düşüreceğin- den. > r enı iş imkânı yaratmak için dü- şünülen bu tasannın mevcut istih- dam için bir tehdıt oluşturacağı or- taya çıktı. Çünkü herkes her işi ya- pamıyordu ve emek talebı verimli- liğe bağlı olarak değişiyordu. AvTupa'da neden işsizliği ortadan kaldırmaya yönelik etkin reformlar Politikacıların tüm vaatlerine karşın yaşlı kıta işsizlik sorununu çözemiyor Avrapaiş anyor A vrupa Birliği üyesi ülkelerde /\ toplam 18 milyon kişi işsiz. ^A. Sağcısındansolcusunatüm politikacılar, kendilerine oy veren işçileri kızdırmamak için, işsizliği önleyecek radikal önlemler alamıyor. Yaşlı kıtanın büyük başarısızlığı issızlik oranları gerçekleştirilemediği konusuna ışık tutan Economist dergisi, bunun baş- lıca nedenmin kıtanın siyasetinde yattığını belirtiyor. Çalışanlan ko- rumak amacıyla tasarlanan yasalar- la ışten çıkarmanın bedeli yükseli- yor ve şirketler yeru iş sahası açma riskinı göze almak istemiyorlar. işsizliği körükleyen bu yasalar, ülke ekonomisine zarar verse de si- yasetçılenn gözünde toplumun en önemli kesimine, yani çalışanlara fayda sağlıyorlar. Yürürlüktekı ya- salar, çalışanlann güvencelerini art- tmyorve işten çıkanIma korkusu ol- madan ücretlerinı daha da yüksel- tebilmek için pazarlık yapabilme şansı sağlıyor. lşsizlikle ilgili ne tür vaatler ve- nrlerse versinler. siyasetçilerin yü- rürlükteki bu yasalan değiştırme- leri demek, yeniden seçilme şans- lannı büyük ölçüderiskesokmak an- lamına geliyor. İşsizler (neyse ki) hâ- lâ azınlığı oluşturuyorlar \e örgüt- lü değiller. Çalışanlar ıse hem sayı- ca çok daha fazlalar hem de örgüt- lenerek sıyasi arenada çok etkıli bir ses oluşturuyorlar. Siyasetçiler. ken- dileri için en önemli oylann, işsiz- liğe karşı yapılacak bir reformdan zarar görebilecek kesimden geldi- ğini biliyorlar. Bu siyasi çıkmazlar nedeniyle Avrupa'nın kronık işsizliğinin en azından bir süre dahadevam edece- ğine kesin gözüyle bakılıyor. Uzman- lar, ortak para bırimıne geçişin ve bu geçışın yol açacaği sonuçlann • bu süreyi belirleyeceğine inanıyor- lar. Siyasetçilenn oy kaybetmek kor- kusuylayapamadıklan reformlann, kıtada önümüzdeki yıllarda yaşa- nacak geçış döneminde bir gerek- lilik halıni alacağım vurgulayan eko- nomi uzmanlan, bu geçişin hiç de kolay olmayacağı konusunda uya- nda bulunuvorlar. We are looking for young, ambitious, hardvvorking FINANCIAL SPECIALIST to be employed in our Finance Department. Successful candidates should • have a degree in Business Administration, Economics or Finance from one oî the leading universities (Education Language English or German) • have an excellent command of vvritten and spoken English and /or German • have perfect PC skills in using Microsoft office applications (Excel, Word, PovverPoint) • have at least two years work experience in structured finance (domestic sales, export and import financing) • have completed military service for male applicants MBA degree will be an asset. Please send your CV with a recent photo to the follovving address not later than 25.4.1997. All applications will be handled confidentially. Mercedes-Benz Mercedes-Benz Türk A.Ş. Personnel Department Burmalı Çeşme Sokak Askeri Fırın Yolu No: 2 Davutpaşa 34022 İstanbul Başka Türkiye Yok Haydi Fidan Dikelim ORMAN BAKANLIĞI AĞAÇLANDIRMA VE EROZYON KONTROLÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ bir gr-aıik •ItNdyosu eilleralan airı.yor A Dizayn Ltd Şti Tel 249 4614 Fax : 244 2704 bilgisayar kullanan sekreter (Ingillzce bılgısı jarttır) Für interessante Tâtigkeiten im kaufmânnischen Bereich suchen wir CONTROLLER/-IN als Verstârkung für unsere Teams. Bevverber unserer Vorstellung sollten über • einen betriebsvvirtschaftlichen Universitâts- abschluss, mit Schvverpunkt in den Bereichen Kosten- und Leistungsrechnung, Unternehmens- planung und Bilanzierung sowie • zusâtzliche Englisch-, EDV- und PC-Kenntnisse verfügen • Berufliche Praxiserfahrungen wâren von Vorteil. Zum Umfeld gehören planerische Aufgaben bezüglich Ergebnis, Gemeinkosten und Bilanz, Nachkalkulation und Preisbildung, Ausarbeitung damit zusammenhângender Sonderaufgaben verschiedenster Art, Berichterstattung sowohl an interne und exteme Empfânger sovvie an unser Mutterhaus in Deutschland. İmport und Exportfachkrâfte für unsere Tochterfirma mit sehr guten deutschen und englischen Sprachkenntnissen. Kenntnisse der gesetzlichen Bestimmungen über Zollfreizonen in der Türkei vverden vorausgesetzt. Bilanzsichere Fachkrâfte für unsere Vervvaltung der Tochterfirmen. Voraus- setzung sind ebenfalls gute Sprachkenntnisse in Deutsch und Englisch sowie Kenntnisse des türkischen Steuerrechts. Schriftliche Bevverbungen (Lebenslauf in deutscher Sprache, Lichtbild und Zeugniskopien) richten Sie bitte an: Mercedes-Benz Mercedes-Benz Türk A.Ş. Personalabteilung Burmalı Çeşme Sokak Askeri Fırın Yolu No: 2 Davutpaşa 34022 İstanbul TURNIKE SEMİH GUNVER llkellikten Uygarlığa... Mehmet Başman telefon etmiş ve beni 1997 An- kara ilkbahar Muzık Festivali'nin açılış konserine ısrar- la davet etmişti. Türkiye'de ilk defa üç orkestra ve iki büyük koro 450 kişilik bir kadro ile Beethoven'ın 9. Senfonisi'ni icra ede- cekti. Şef Gürcü Jansug Kakhidze idi. Solistler Vıya- na'dan geleceklerdi. Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek, Esenboğa Havaalanı civanndaki kül- tür ve spor tesisleri binasını bu konsere tahsis etmişti. Mehmet Başman, Cumhurbaşkanı DemireTin konse- re geleceğini, bu sebeple geç kalmamamızı aynca tel- kin etmişti. Mehmet Başman, yalnız Kavaklıdere şaraplannın ba- şanlı sahibi olmayıp aynı zamanda büyük bir tutku ve enerji ile Sevda-Cenap And Müzık Vakfı başkanlığını da yüklenmiş olan Atatürkçü ve Batı'ya dönük bir sanat adamıdır. Ankara müzik festivallerini her yıl görülme- miş bir mücadele azmi ile başandan başanya yürütür. lyi ve gerçek bir dosttur. Haritadan salonun yerini saptadım. Ankara'nın 30 ki- lometre dışında, havaalanına yakın birtesis. Pazargü- nü, Büyükelçi Ecmel Barutçu ve eşini de bizim ara- baya alarak saat 13.30'da Kavaklıdere Tenis Kulü- bü'nden yola koyulduk. Konser 15.00'te başlayacak- tı. Yolu en geç bir saatte alınz diye hesapladık. Tatsız sürprizler birbirini kovaladı. Kestirme olsun diye Kon- ya yoluna çıkmıştık. Yolun, Esenboğa kavşağına yak- laştk. Araba ve kamyonlann arasjnda sıkışıp kaldık. An- kara Büyükşehir Belediyesi yolun asfaltını yeniletiyor- muş. Geçit yoktu. Kavşakta sola dönemedik. Cumhur- başkanının kortejini bekledik. Havaalanına birkaç kilo- metre kala sağa saptık. Bir köy yoluna girdik. Dar bir asfalt şerit. İki yanı toprak. Etrafta gelişigüzel dizilmiş kaçak evier. Tesısler görünmüyordu. Dört kilometreyi toz toprak içinde dar yolda dörder araba yan yana kağ- nı hızı ile geçmeye çalıştık. Yolda polis bıldığinı okuyor- du. Tesıse yaklaştığımızı, yolun kenanna bırakılmış, tar- lalann üzerine çekilmiş arabalardan anladık. Kadın er- kek, çoluk çocuk yayan konser salonuna doğru tozlar içinde yürüyortardı. Sonra sağ tarafta sıralanmış boş otobüsleri gördük. Dinleyıcileri boşaltmış, sırayagirmiş- lerdı. Etraf, bombalanmış bir savaş alanı gibiydi. Ni- hayet, solumuzdaki duvarda bir boşluk belirdi. Giriş ka- pısıymış. Gıriş dardı. Bir araba ancak geçebiliyordu. Ken- dimizi mavi renkte büyük ve modern bir otelin önünde bulduk. Otel sendika üyeleri içinmış. Sola kıvnldık. Kül- tür ve spor tesisi karşımıza çıktı. Arabayı bir köşeye sı- kıştırdık. Binanın protokol kapısına doğru ıleriedik. Ka- vaklıdere'den salona iki saat on dakikada gelebilmiş- tik. Zoria içeriye girdik. Birden ilkellikten uygarlığa geç- tiğimizi anladık. Orkestra ve koro, salonun sol tarafın- da yer almışlardı. Zemin bölümü konuklann protokole dahil olanlanna aynlmıştı. Etrafta tribünler bir küvet ha- lindeydi. Her yer tıklım tıklım doluydu. Göze hoş gö- rünen, temiz kılıklı uygar insanlar. Bu salon, bence Pa- ris'teki kapalı spor salonundan hiç de geri kalmazdı. Oturacak yer yoktu. Orkestranın arkasına yanaştık. Kemanalann hemen arkasındaki tahta basamakiara yer- leştik. Şef tam karşımızda, bız orkestranın içindeydik. Hemen arkamızda 240 kişilik koro yer almıştj. Bütün konseri şefin yuzünü ve jestlerini görerek dinledik. 9. Senfoni'yi ilk kez bir müzisyen gibi orkestra ile birlikte yaşadık. Dışanda kalıp protesto eden, ıslık çalanlan biz de işittik. Hem onlara riak verdik, hem de konserin ta- dını kaçırdıklan için kızdık. Salon içindekı konuşmala- n, alkışlan, "laiklik" gösterilerini, bazılannın yuhlanma- sını kaçırdık. Buna üzülmedik. Fakat orkestra Isfklal Mar- ştmızı hızlı ve canlı birtempo ile çalmış. koro, marşı ola- ğanüstü söyiemiş. Bunu dinleyememiş olmamıza yan- dık. Halk, konseri coşku ile alkışladı: Bazen doğru, ba- zen yanlış yerierde. Şef, yersiz alkışiara bir hayii sinir- lendi. Sonunda her şey yoluna girdi. Bütün yorgunlu- ğumuza rağmen mutlu olmuştuk. Dönüş bir başka macera oldu. Ben, yorgunluktan ara- banın idaresini Barutçu'ya bıraktım. Akşam 19.00'da eve dönebildik. Salonun yeri uzak. Köy yolu, gidiş ge- liş geniş bir bulvar haline getirilmeli. Giriş çıkış için bir- kaç kapı daha açılmalı. Park yerieri yapılmalı. BÖylece eşine zor rastlanır mükemmel bir spor salonuna sahip oluruz. Mehmet Başman'ı, küçük aksaklıklara rağmen büyük başansı için candan kutlanm. Türk Metal Sen- dikası Başkanı Mustafa Özbek'e de en samimi teşek- kürierimizi sunanm. Konser, Demirel'in de belirttiği gi- bi çağdaş Türkiye'nin muhteşem bir gösterisi oldu. Gözlerim konserde boş yere Çiller'i, Ecevrt'i, Me- sut Yılmaz'ı, Baykal'ı aradı. O gün konser salonu, Atatürk'ün Batı'ya açtığı bir uygariık penceresiydi. !ç polıtıkada yeni bir mütareke var. Gerginlik geçici olarak donduruldu. Nisan sonuna kadar herkes hesa- bını yeniden yapmak olanağını bulacak. Dış politıka da uykuda. Fakat, futbolda Milli Takımımız Bursa'da Hol- landa'yı yendi. Bu zafer bize bütün hayal kınklıklanmı- zı unutturdu. Aradan bir gün geçti. Efes ve TOFAŞ'ın inanılmaz ye- nilgileri sevincımizi kursağımızda bıraktı. Ne yapalım? Biz her alanda, bir çıkış iki iniş yaşamaya alışmışız. IRA kandırdı Dış HaberierSenisi-lngil- tere'nm en önemli sporolay- lanndanbiri sayılan gelenek- sel at yarışlannın Irlanda Cumhuriyetçi Ordusu'nun (IRA) asılsız bomba ihban yüzünden ertelenmesiyle on binlerce tngiliz perişanoldu. Önceki gün yapılması plan- lanan 150'nci Ulusal Engel- li At Yanşlan, yanşmadan yanm saat önce polise gelen iki ihbar telefonu nedeniyle pazartesiyeertelendi. İhbar- lann ardindan. yanşlan izle- meye gelen yaklaşık 70 bin kişi apartopar Liverpool ken- ti yakınlanndaki Aintree hi- podromundan çıkanldı. Güvenlik güçleri, hipod- rom çevresinde park etmiş 30 bin aracın kontrolünü dün akşama kadar bitiremedikle- ri için yanşlann ertelenmesi nedeniyle büyük hayal kınk- lığına kapılan onbinlerce tn- giliz evlerine dönemedi ve geceyi civardaki spor salon- lannda, kulüplerde ve çadır- larda geçirmek zorunda kal- dı. Yerel radyolardan yapı- lan anonslarla, bazı seyirci- ler bölgedeki evlerde misa- fir edıldiler. Hipodromda ve araçlarda yapılan titiz aramalar sonu- cunda bomba izine rastlan- madıöı bildirildi.