Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22NİSAN 1997SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Eğitim-Sen Istanbul 2 No'lu Şube Başkanı Alaattin Dinçer, 5 artı 3'ü eleştirdi
iııımıı-hatipleştiiTİiyor^
YUSLTZİVAAy
Eğitim-Sen Istanbul 2 No'lu
Şube Başkanı Alaattin Dinçer,
RP'nın, 8 yıllık temel eğıtımı 5
artı 3 şeklinde kesıntili olarak dü-
zenletnek istemesınin sıyası kay-
gılardan kaynaklandığını belirte-
rek "Bu uygulama, çocuklan kü-
çûk yaşta şeriatçı olmaya yönelte-
cek bir şarHandınna ve beyin \>
kamadır" dedı. Eğitim-Sen ıs-
tanbul 2 No'lu ŞubeBaşkanı Ala-
attin Dmçer, Türkıye'nın öncelık-
li sonınunun eğıtım olduğunu be-
lirterek yülardır bınken ve büyü-
yen eğitım sorunlannın MGK ka-
rarlanyla ülkenin kaderi haline
getinldiğini savundu.
Eğitim sısteminin bûtûnlük
içinde değerlendırileceği yerde 8
yıl tartışmalan ıle smırlandınldı-
ğını vurgulayan Dinçer. iç hukuk
ve uluslararası hukukta ımzaladı-
ğı belgelerle zorunlu eğitım ça-
ğında olunması gereken >aşı be-
1 Almanya'da temel eğitim 1
Almanya'da zorunlu eğitım eyaletlere göre fark-
lılık gösterse de 6-18 yaşlan arasında 12 yıl sürey-
le uygulaıuyor. Bu ûlkede öğrencıler, 10 yaşında il-
kokul 4. sınıfın bitiminde yeteneklerine göre Ha-
uptschuk, Redschuk, Gymnasiumgibi okullara de-
vam edıyor. Hauptschule'ye gidenler. bu okulu bi-
tırdiklennde çıraİdık okuluna, Gymnasium'a gıden-
ler de mezun olduklannda üniversiteye gıdiyorlar.
Bu okullarda ortak ders programı uygulanmasına
karşm, alanlara göre ders farklılıklan bulunmuyor.
Yunanistan'da ıse zorunlu temel eğitim 9.5 yıl sü-
rüyor. Bu ülkede temel eğıtimin ilk 6.5 yılı ilkokul,
son 3 yıh da ortaokul eğıtıminden oluşuyor.
Yunanistan'da 9.5 yıllık zorunlu temel eğitimini
tamamlayan öğrencüer, liseye devam ediyor. Öğren-
cılerin meslekı yönlendirmelen 15 yaşında zorun-
lu temel eğıtimin tamamlanmasının ardından baş-
hyor.
1 Eğitim-Sen 1
1 ne îstiyor? 1
Temel eğitim konusuna taraf
olan öğretmenlerin örgütlü gücü
Eğitim-Sen, 8 yıllık kesintisiz zo-
runlu temel eğitimi ülke açısın-
dan gereklilik olarak görüyor.
Eğitim-Sen, temel eğitim süresi-
nin, çağın gelişmelennın de göz
önüne alınarak 2 yılı okul öncesi,
8 yılı kesintisiz, 1 yılı da yönlen-
dirme olmak üzere toplam 11 yıl
olmasını savunuyor. Eğitim-Sen,
yönlendirmenın, çocuklann zi-
hinsel gelişmesini tamamlayarak,
temel becerilerini kazandıklan 8
yıllık eğitimın sonunda yapılma-
sının bilimsel bir gereklilik oldu-
ğu görüşünü taşıyor
1 Eğitime Etiyopya kadar paral
Türkiye, temel eğıtıme, kişı başınamılli gelinnin
27 kat fazla olduğu Etiyopya kadar para harcıyor.
Dünya Bankası'mn mart ayında yayımladığı
"DünyaKalkmmaGöstergeteri" raporuna göre Tür-
kiye, dûnyadaki 230 ülke arasındazorunlueğitimın
5 yıl ve altında uygulandığı 30 ülke arasında gayri
safî milh hasılasından (GSMH) 6 yıllık temel eği-
time harcadığı yüzde 1.5 payla Üçüncü Dünya ül-
kelerinden Etiyopya ile aynı duzeyde yer alıyor. Tür-
kiye'de kişı başına düşen millı gelir 2 bin 780 do-
larken, Eüyopya'da ise kişi başına düşen milli gelir
100 dolar. Diğer bir Üçüncü Dünya ülkesi olan An-
gola'da ıse kişı başına millı gelir 410 dolar olduğu
halde bu ülke, 4 yıllık temel egıtime GSMH'sinın
3.4'ünü yatınyor.
Kişi başına milli gelirin 3 bin 160 dolar olduğu
Güney Afiika, 7 yıllık temel eğitime GSMH'sinin
yüzde 5.3'ünü ayınyor.
lu-lemış olmasına karşın, devletin
bu görevıni yenne gerirmediğme
dikkat çeketek "İktidarlar bu gö-
revterini yerine getirmeyerek ço-
cuklanmızave insanhğa karşı suç
fcjttyor" dedi. Millı Eğitım Baka-
nı MehmetSağlanı'ın öğretim yı-
hnın başında 15. Millı Eğıtım Şû-
rası kararlannın uygulanmasını
ıstedıklennde, "Türkiye'ninAfri-
ka ülkeleriyle kıyaslanmasının
haksızhk otöuğunu" soyledığını
belirten Dinçer. "MGKkararian-
nın ardından Sayuı Bakan 8 yühk
eğitimm en ateşli savunucusu o(-
dn" diye konuştu.
Dmçer, Bakan Sağlam'ın, son
günlerdeki "8 yüa tamam. ancak
aköğretime Kuranve Arapça der-
si koyalım" yaklaşımının da
"lmam-hatiplerin orta kısunlan-
nın Oköğreâmetaşınması,ilköğre-
timin imam-hatipJeştirflmesi" ol-
duğunu söyledı Dinçer, şöyle de-
vam etti: "Herkeshnkendicephe-
sindenbakarakzorunlue^tim sö-
rerini artı yıDarla tartışmaktadır.
Ama eğitim hakkı temeline otur-
mayan hicbir tarüşma, konunun
kavTanmasına yardımcı olamaz.
Kangren olmuş bu sorun karşısın-
da sesi çıkmayan. gûnü geçişüren
siyasi çevTeler, demokrasüerde <rf-
marnası gereken kurum ve kunu-
lann direktiflerrvle harekete geçi-
yortar.Bu da ülkemizdeki demok-
rasinin ne kadar olduğunun gös-
tergeskfir."
Dinçer, gelişmiş ülkelenn eği-
tim sistemlerini bilgı toplumuna
uyarlama anlayışı içinde oldukla-
nnı vurguladı.
23 Nisan tüm yurtta kutlanacak
Alanlar
bukez
çocuklann
• 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
dolayısıyla TRT'nin düzenlediği 19. Uluslararası
Çocuk Şenliği'ne 38 ülkeden çocuklar katılacak. Dün
Ankara'da kurumun "Sevgi Ormanı"na çam fıdanı
diken çocuklan, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel,
23 Nisan Çarşamba günü, Çankaya Köşkü'nde kabul
edecek. Konuk çocuklar öğleden sonra da Atatürk
Spor Sarayı'ncla düzenlenecek 23 Nisan Uluslararası
Çocuk ŞenliğTnin galasına katılacak.
Haber Merkezi - Ulu
Önder Atatürk'ün çocuk-
lara armağan ettığı 23 Ni-
san Ulusal Egemenlik ve
Çocuk Bayramı, TRT'nin
buyıl 19'uncusunudüzen-
lediğı 23 Nisan Uluslara-
rası Çocuk Şenliği'nin ya-
nı sıra yurtta, yurtdışı tem-
silciliklerde ve KKTC'de
çeşitli törenlerle kutlana-
cak.
23 Nisan Ulusal Ege-
menlik ve Çocuk Bayramı
dolayısıyla TRT'nin dü-
zenlediği 19. Uluslararası
Çocuk Şenliği'ne 38 ülke-
den çocuklar katılacak.
Dün Ankara'da kurumun
"Sevgi OrmanTna çam fi-
danı diken çocuklan, Cum-
hurbaşkanı Süleyman De-
mirel 23 Nisan Çarşamba
günü, Çankaya Köşkü'nde
kabul edecek. Konuk ço-
cuklar öğleden sonra da
Atatürk Spor Sarayı'nda
düzenlenecek 23 Nisan
Uluslararası Çocuk Şenli-
ği'nin galasına katılacak.
Yapımcılığını Şükran Bir-
can'ın, yönetmenlığinı
Mustafa Bfilbül'ün üstlen-
diği şenlikte. 38 ülkeden
bini aşkıtı çocuk, ülkeleri-
ne has oyunlarla sahne ala-
cak.
Aynı saatlerde, TRT An
Stüdyosu'nda "Dûnya Ço-
cuklan Banş Forumu" top-
lanacak. Foruma katılacak
çocuklar, dünya banşı için
görüşlerini açıklayacaklar.
TRT'nin davetlısi olarak
Türkiye'ye gelen çocuklar,
25 nisanda ülkelenne dö-
necekler.
Ankara Valiliği'nce dü-
zenlenecek 23 Nisan kut-
lamalan, 19 Mayıs Sta-
dı'nda, îstiklal Marşı'nın
okunması ve göndere bay-
rak çekiimesi ile başlaya-
cak. Milli Eğitim Bakanı
Mehmet Sağtem'ın konuş-
masıyla sürecek törende
öğrenciler de bırer konuş-
ma yaparak. şiir okuyacak.
Marşlann okunması ve
tören geçişindan sonra ız-
ciler, küçük gruplar ve halk
oyunlan ekipleri çeşitli
gösteriler sunacak.
Bu arada, öğrenci ve öğ-
retmenlerden oluşan bir
heyet, Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel, TBMM
Başkanı Mustafa Kalemli,
Başbakan NecmettinErba-
kan, Dışişleri Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Tan-
su Çiller, Milli Eğitim Ba-
kanı Mehmet Sağlam \e
Ankara Valisi Erdoğan Şa-
hinoğlu'nu ziyaret edecek.
23 Nisan Ulusal Ege-
menlik ve Çocuk Bayramı.
Istanbul'da da düzenlene-
cek çok sayıda etkinlik ve
törenlerle kutlanacak.
23 Nisan Çarşamba gü-
nü saat 09.00'da Beşiktaş
100. Yıl Mustafa Kemalll-
köğretim Okulu'ndan 10
öğrenci Istanbul Valisi
Rıdvan Yenişen'i, Ü sküdar
Hasan Tan llköğretim
Okulu'ndan 10 öğrenci 1.
Ordu K.omutanı Orgeneral
HüseyinKıvnkoğ)u'nu, Fa-
tih Hırkai Şerif tlköğretim
Okulu'ndan 10 öğrenci
Büyükşehır Belediye Baş-
kanı Recep Tayyip Erdo-
ğan' ı, Özel Çavuşoğlu tl-
kokulu'ndan 10 öğrenci Is-
tanbul Milli Eğitim Müdü-
rii Ömer Bahbey'ı, Fındık-
zade tlköğretim Oku-
lu'ndan 10 öğrenci de Is-
tanbul Emniyet Müdürü
RamazanEr' i ziyaret ede-
cek.
Daha sonra saat 10.00'da
Taksim Cumhuriyet Anıtı
önünde bir tören gerçekleş-
tirilecek.
Ali Sami Yen Stadı'nda-
ki tören de saat 10.30'da Is-
tanbul Valisi, Garnizon
Komutanı ve Büyûkşehir
Belediye Başkanı'nıntöre-
ne katılanlann ve halkın
bayramını kutlamalanyla
başlayacak. tstiklal Marşı
eşliğinde göndere bayrak
çekilmesinin ardından öğ-
renciler, îlkokul Andı ve
tzcı Andı'nı söyleyecekler.
Istanbul Milli Eğitim
Müdürü Ömer Balıbey'in
konuşmasıyla devam ede-
cek törende daha sonra öğ-
renciler konuşup şiirler
okuyacaklar. Tören okulla-
nn geçidı ıle sona erecek.
Almanya'da şenlik
23 Nisan, Almanya'da
da düzenlenen şenliklerle
kutlanıyor. Almanya'da, kı-
sa adı EATA olan Avrupa
Türk Akademisyenleri Bır-
lıği'nin düzenlediği Ulus-
lararası 23 Nisan Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bay-
ramı şenliklen, büyük il-
giyle izlendi.
Berlin Schöneberg par-
kında düzenlenen şenlik-
lerde, çocuklann sergiledi-
ği danslar ve konseTİer coş-
kuyla alkışlanırken, izle-
yenler, M
Ben Sizin Babanı-
zun" şarkısı ile sevılen pop
sanatçısı BarbarosHayret-
tin'in şarkılanyla coştular.
EATA Berlin Bölümü
Başkanı Fatih Çaydere, bu
yıl 4. kez düzenledikleri 23
Nisan şenliklerine bınlerce
kişinin katıldığını belirte-
rek, "Havanın soğukolma-
sına rağmen, başanlı ol-
duk. Ulu Önder Ata-
türk'ün çocuklanmıza he-
diye ettigi 23 Nisan'ı, kendi
imkânlarımızla Berlin ve
Brandenburg eyaletinde
uluslararasıbo^ııtagetirdi-
ğimiz için memnunuz" de-
di.
Hollanda 'da
'Lale
FestivalV
Hollanda'nın Lisse
kasabasında bir lale
yetiştiricisi
"GelenekselLale
Festivalf öncesinde
özenle yetiştirdiği
çiçeklerini son bir
kez gözden geçiriyor.
HoUanda'nın
sembolü haline
gelen lak, ûlkenin
Uıracat girdilerinde
de büyük bir yer
tutuyor. (Fotoğraf:
iuU.li
I
Radyo ve Televizyon
yayınlarında
haberiniz ol
Niagazin, Haber, Rö
Yabancı Film ve Di
Televizyon v
Cekiml
ı, 84 sayfa)
Yıllık Abone Bedeli
Yazışma Adresi
1.200.000.- TL. (KDV dahil)
TRT RADYO TELEVİZYON DERGİSt
TRT Sitesi, A Blok Kat.4 • OR-AN / ANKARA
Tel : (0.312) 490 10 74 - 490 11 19 • Fax: [0.312) 490 93 03
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Demokratik (!) Derneklep
Çok eski bir hastalığımızdır. Eğer bir dernek ya
da örgüt, prestij kazanırsa, derhal iç mücadeleler
başlar. Eskiden o derneğin, o örgütün kaptsından
bile geçmek istemeyen kimi tipler, bu kez o derne-
ğin, o örgütün yonetiminetalipolurtar. Hem de müt-
hiş bir hırsla ve etrafı kınp dökerek...
Gençliğimizde, bu tutumun sayısız örneğini gör-
müş ve yaşamıştık. Örneğin bizim fakültenin me-
zunlar cemiyetinde yıllarca bunun kavgasını yap-
tık. Gerçekten Istanbul Üniversitesi Iktisat Fakülte-
si Mezunlan Cemiyeti (İFMC), uzun yıllar mezunla-
nmızın pek ilgisini çekmemişti. Arna ne zaman rah-
metli hocamız Prof. Dr. Yûksel Ülken (nur içinde
yatsın, yokluğuna hâlâ alışamadım), bu derneğı elı-
ne aldı ve büyük prestij sağlayan iktisat haftalan dü-
zenlemeye başladı, o zaman insanlann tüm tavn
değişti.
Saçma sapan tartışma ve itişmelerle yitirdiğimiz
zamanı düşünüyorum da gerçekten şımdi çok ca-
nım sıkılıyor. Iş öyle bir noktaya gelmişti ki; başkan-
lığa ya da yönetim kurulu üyeliğine heves eden ki-
mi arkadaşlanmızın, derneğe üye bile olmadığını
görmüştük.
Böyle saçma hevesler ve deneyimsiz gençlerin
"keskinliği" nedeniyle bir ara kapıya kilit vurmak
noktasına kadar gelinmişti. Neyse, şimdi biraz to-
pariandılar. Artık geleneksel hale gelen Iktisat Haf-
tası'nın 22.'si geçenlerde sona erdi. Çok başanlı bir
organizasyondu.
Bunlan bana yıllar sonra anımsatan şey, bir avu-
kat hanımdan aldığım uzun bir mektup oldu. Mer-
kezi Ankara'da bulunan ve son yıllarda hızla büyü-
yen ve çok önem kazanan, başanlı bir derneğin, Is-
tanbul şubelerinden birinin kuruculan arasında olan
bu hanımefendi, gerçekten çok ilginç şeyler anla-
tıyordu.
Ne bu hanımefendinin ve ne de söz konusu der-
neğin adını veriyorum. Zira bu konuda taraf deği-
lim ve bir polemiğin içine çekilmek ıstemiyorum.
Ancak şube yönetiminin çoğunluğunu ve derneğin
genel merkez onur kurulunun aksi görüş ve önerı-
lerinekarşın, genel merkezce "kınama" cezası ve-
rildiği için istifa eden bu hanımefendinin haklı oldu-
ğunu düşünüyorum.
Şimdi size bu hanımın uzun mektubundan bazı
bölümleri aktaracağım:
"... Demokrasimızın demokratik olabılmesi için
sivil toplum örgütlerine (dernek, vakıf, sendika,
meslek odalan vs.) siyaset yollannın açılmasmın
önemi kadar, bu örgütlerin güçlü olması ve kitlesel
hareketlere öncülük etmesi de önem kazanmakta-
dır. Demokratik kitle örgütlehnın güçlü olabilmele-
ri için her şeyden önce örgüt ıçı demokrasinin iş-
ieriik kazanmas/ ve yönetimlerinin de gönüllü ku-
ruluş olduklannın bılincinde olmalan zorunludur.
Ne yazık ki söz konusu örgütlerde demokratik iş-
leyişi göremiyoruz.
Yönetimlerin seçimle işbaşına gelmelen nede-
niyle siyasal partilerde olduğu gibi bu örgütlerde
de amaca uygun olmayan 'benmerkezcı
1
yanş,
güçlenmenin ve yarariı çalışmanın önünde en bü-
yük engeli oluşturmaktadır. Gönüllü kuruluş olma-
lan nedeniyle; yönetim-üye ilişkilerinde bir hoşgö-
rü, rahatlık ve esneklik olmalıdır. Oysa bu örgütle-
rin pek çoğunda, bu insancıl duyariılıklar yoktur.
Bugün dernekterin, vakıflann ve meslek odalan-
nın üyelerinin azlığı ve ülke geneline yayılamama-
lannın nedeni ilgililerce araştınlmalıdır. Yönetimle-
rin üyeler üzerindeki baskılan, uyuşmazhklan ve an-
laşmazlıklan, zaman ve birikimini bu kuruluşa ya-
rariı olmak için adamış olan bireyleri hayal kmklığı-
na uğratmakta, kamuoyunda da olumsuz etkıler
yaratmaktadır.
Bu ve buna benzer nedenlerie bireyler giderek
bu çatılar altında toplanmayıp, 'inisiyatıf vb. deni-
len, kadro ve unvanı olmayan bireylerden ve ken-
diliğinden oluşan ve çalışma ortamı daha rahat
olan geçici topluluklarda çalışmayı yeğlemektedir-
ter. Oysa ki bu topluluklann güçlenme ve sürekli ol-
ma şanslan yoktur...
... Siyasi partilerde varolan çıkar paytaşımmın,
kitle örgütlerinde o/mamasına karşın, onlarda da
varolan gereksizveamaçla çelişen 'rekabeti' ma-
sum bir hizmet yanşt olarak kabul etmek zordur.
özellikle başkanlıkyanşı; bu örgütleri zedeieyecek
noktaya getirmektedir.
... Kimi örgütlerin disiplin yönetmeliklerinin, ana-
yasanın ve sistemin amacına ilişkin olması gereken,
iç hukukun temel ilkelerine de aykın olup antide-
mokratik hükümleri içerdiği bir gerçektır. Yönetici-
ler, kimi zaman kendilerinin hazmayıp genel kurul-
lanna onaylattıklan yönetmeliklerin verdiği görev ve
yetki sınıriannı görevin gereğine uygun olarak sap-
tayamamakta, gönüllü kuruluş yönetici ve başka-
nı olduklannı unuturcasına, birkamu erkini kullamr
gibi katı ve antidemokrat davranabilmektedirier.
Bu davranışlarda sınıriı zamanını ve olanakiannı ve-
rerek çalışmak isteyen, özverili ı'nsan/an ürkütmek-
te ve kaçırmaktadır...
... Ne yazık ki siyasal partilerde dönen mekaniz-
manın birbenzeri, demokratik kitle örgütlerinde de
görülmektedir. Genel merkezler, zor koşullar altın-
da kurulmuş olan yerel örgütlennın ayakta kalabil-
mesi için ve kısmen de oy kaygısı ile yerel örgüt-
lerin yanlışlannı göz göre göre kabullenerek her
olayda yerel örgütlerinin yanında olmak gibi yan-
lışlan da yapmaktadtriar..."
Doğrusu yukandaki satırlara ekleyecek pek bir
şey bulamıyorum. Ve bu görüşlerin hemen tümü-
ne katılıyorum.
Bu tür örgütlere girerek çalışan ya da çalışmak
isteyen insanımız zaten çok az. Bunlan da kırma-
mak ve küstürmemek gerek.
Böyle bir lüksümüz yok.
Trafik canavarı
bayramda 74 can aldı
Haber Merkezi - Kurban
Bayramı süresmce yurt ge-
nelinde meydana gelen tra-
fik kazalannda 74 kişi öldü,
315 kişi de yaralandı. Büyük
bölümüşehirlerarası yollarda
meydana gelen kazalann en
büyük etkeni ise yıne aşın
hız, dikkatsizlik ve hatalı sol-
lamaydı.
Özellikle arife ve bayra-
mın ilk günü, yurt genelinde
havanın yağışlı olması nede-
niyle yollann kayganlaşması
da birçok trafik kazasına ne-
den oldu. Anfe günü ve bay-
ram süresince ölü sayısınm
en çok olduğu kaza tzmır'de
meydana geldı. Izmir-Manı-
sa karayolu Çiçeklıköy mev-
kimde yolcu otobüsüne çar-
pan özel otomobilde bulunan
5 kişı öldü.
Yarah sayısınm en çok ol-
duğu kaza ise tstanbul'dan
Pamukkale'ye tatılcı götüren
ikı tur otobüsünun, Afyon"un
Kjzılören ılçesi yakmlannda
10 kılometre arayla devnl-
mesı sonucu yaşandı. Bu ka-
zada 8'ı ağır 101 kişi yaralan-
dı.