Katalog

1 NİSAN1997SALI CUMHURİYET SAYFA TELEVIZYON 17 23.101 '40 Dakika'da din eğitimi yer alıyor Imam-hatip kriziT\' Servisi - "40 Dakika'da hükümet krizine yd açar. "Türkhe'de din eğitimi" <onu edilıyor. Can Dündar'ın gazeteci Erbil Tuşalp ve Celal Kazdağlı yla hazırladığı haber - belgeselde, Türoye'de temel eğitim ve imam-hatp okullannda yaşanan krizler ele alınıyor. "40 Dakika". din eğitimi yapan Kuran kurslanm, imam-hatip okullannı ve özel okullan araştırarak çizgi filmlerle verilen din eğitimini de inceliyor. Bu okullarda okuyan öğrencilerin hocalannın, Alevilerin, sivil toplum örgütlennin konu hakkındaki görüşlerine de yer veriliyor. Programda MGK'nin Tevhid-i Tedrisat Kanunu'na alternatif bir kanunu gündeme getirdiği şu günlerde hûkümet krizine kadar giden "din eğitimi" aynntüanyla konu ediliyor. Kanal 6 21.00 Elkatmış 'Başköşe'de TV Servisi - Türkiye Büyük Mıllet Meclisi Su- surluk Araştırma Komis- yonu Başkanı Mehmet Elkatmış. Kanal 6'da Şeyda Açıkkol'un sundu- ğu "Başköşe"ye konuk oluyor. Elkatmış, 3 nisan- da açıklanacak Susurluk raporunun aynntılanyia ilgili bilgiler veriyor. NTV 21.45 Türk iktisat tarihi belgeseli TV Servisi - lstan- bul'un fethinden günümü- ze kadar uzanan dönem- deki iktisat olaylannı ele alan "Türk İktisat Tari- hi Scyir Defteri" belge- selinin üçüncü bölümü "Nakşidü Terbivesinde Bir Sarav " başlığını taşı- yor.Vaka-i Haynye ile Yeniçeriler tarihe gömü- lürken Osmanh'da nelerin değiştiğinın ıncelendiği bu bölümde, Baltalimanı Ticaret Antlaşması'nın et- kileri, Tanzimat paşalan- nın bilinmeyen iktısadi tartışmalan, Tanzimat'ın nasıl bir Osmanlı tipi ya- rattıgı, ilk posta örgütü, kâğit para, banka. dış borç, demiryolu ve ilk grev hakkmda da bilgi ve- rihyor. - ) n KentTV' 23.00 'Dönemeç' MGKtoplantısı Prof. Dr. Türkân Saylan TV Servisi - Cumhuri- yet Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çe- tinkaya. gazeteci Deniz Som ve Umit ZilelPnın sunduğu "Dönemeç", dün yapılan Milli Güvenlik Ku- rulu (MGK) toplantısından sonraki gelişmeleri ekrana taşıyor. Sekiz yıllık kesin- tisiz zorunlu eğitimin de tartışılacağı "Döne- meç"in konuklan ise Prof.Dr. Türkân Saylan ve emeklı Tuğamıral Tan- ju Erdem olacak. Karanhk bir atmosfer MURAT OZER "The Falcon and the Snowman-Şahin ve Karda- nadam" (1984), "Shang- hai Surprise-Şangay Boni- ta" (1986), "Colors-Renk- ler" (1988), "Casualties of War-Savaş Günahlan" (1989), "YVe're No Angels- BizMelekDeğiliz"(1989), "Carlito's Way-Carli- to'nunYolu" (1993), "De- ad Man VValking- Öliim Yolunda" (1995) gibı film- lerle daha çok oyunculuğunu tanıdığımız, ancak "The In- dian Runner- Aynlan Yol- lar" (1991) gibi ilginç bir filme yönetmen olarak imza- sını atan Sean Penn'in ikinci ve şimdilik son yönetmenli- ği "Tehlikeli Bekleyiş" (The Crossing Guard), aktör- yönetmenin sayılannın yete- ri kadar çok olduğunu sandı- ğımız tutkunlannı memnun edecek bu gece. Alkollü kullandığı araba- sıyla bir kızın ölûmûne ne- den olan John Booth (Mor- se), beş yıllık cezasını bitirip hapisten çıkar. Ölen kızın ai- lesi, bu olayın ardından da- ğılmıştır. Annesi Mary (Hus- ton) terapi seanslanna katı- lırken babası Freddy (Nic- •ı atv 00.20 Jack Nicholson, Sean Penn'in ikinci ve şimdilik son yö- netmenlik denemesi olan "Tehlikeli Bekleyiş"te en iyi performanslarından birini sunuyor. holson) kendini içkiye ver- narist-yönetmen Penn'in ay- mış ve zamanının çoğunu ge- ce kulüplerinde geçirmekte- dir. John'un hapisten cıkışıy- la "intikam naralan" atan Freddy, onu öldürmekten başka çıkış yolu olmadığını düşünür... "Tehlikeli Bekleyiş", se- nntılı senaryosunun peşm- den giden önemli bir yapım. "Küçük" insanlann dünya- sındaki çalkantılan beyaz- perdeye yansıtan yönetmen. "karamsar" dünya görû- şünü filmlerine aynen yansı- tıyor. Amerikan (Hollyvvo- Tehlikeli Bekleyiş - The Crossing Guard / Yönetmen-Senaryo: Sean Penn / Oyuncular: Jack Nicholson, David Morse, Anjelica Huston, Robin VVright, Piper Laurie, Richard Bradford, Priscilla Barnes, David Baervvald, Robbie Robertson / 1995ABDyapımı, 114 dakika. od) sinemasının hiçbir za- man olmadığı (olamayacağı) kadar "kara" bir bakış açı- sı bu. Karanlık bir atmosferin hüküm sürdüğü yapım, dar mekânlar ve "ikirdkli" ka- rakterler sunuyor bizlere. Jack Nicholson'ın en iyi performanslanndan birini verdiği "Tehlikeli Bekle- yiş", John Cassavetes sine- masından ödünç alınmış ki- mi sahneleriyle belleklerde yer eden bir yapıt. Onun ya- rattığı "çamursu" atmosfer, bu filmde de kendıni gösteri- yor. "Farkh" bir Amerikan fılmi izlemek isteyenlere... Çığla gelen felaket TV Servisi - Felaket film- lerinin bürün özelliklerini üzerinde toplayan "Çığ" (Avalanche). bu türden film- lere ilgi duyanlann tercih edebileceği bir seyirlik. Yeni açılan lüks kayak merkezı, sosyetenin gözbe- beği halindedir. Herkes bu- rada çılgınlar gibi eğlenmek- tedir, kimsenin "derdinin olmadığı" bir "cennef'tir burası. Filmin ilk bölümün- de buradaki karakterleri tanı- maya çalışınz. Onlann bir- birleriyle ilişkileri ve geç- mişleri hakkmda ipuçlannı vermeye çalışır yönetmen. Bu arada gelecek olan çığ fa- ciasının belırtileri de zaman zaman kar fııtınalan ve kü- çük çığlarla anımsatılır. Kanal D 00.30 Çığ - Avalanche / Yönetmen: Corey Allen / Oyuncular: Rock Hudson, Mia Farrow, Robert Forster, Jeanette Nolan, Rick Moses, Steve Franken, Barry Primus / 1978 ABD yapımı, 91 dakika. Manzara bozulmasın diye ağaçlan kestiren tesıs sahibi de felaketin gelişinin çabuk- laşmasına neden olacaktır. Yapımcılığını usta yönet- men Roger Corman'ın yap- tığı "Çığ", televızyon dizi- lerinin dinamığini sinemaya yansıtan bir çalışma. Bu tûr iîlmlerde olması gereken tempolu anlatımın "eksik- siz" var olduğu yapım, oyunculanyla da ilgi çeki- yor. Rock Hudson ve Mia Farrovv'un başını çektiği kadro, felaketin korkunçlu- ğunu yansıtmada oldukça et- kili görünüyor. "Çığ", çok ciddiye alına- cak bir fılm değilse de fela- ket filminin nasıl olması ge- rektığini gayet iyi anlatıyor. Heyecansa heyecan, tem- poysa tempo, tedirginlikse tedirginlik... Hepsi mevcut bu filmde. Bunlann bir ara- da olduğu bir felaket filminı izlemek de kaçmılmaz olur Felaket fîlmleri tutkunla- rına seslenen "Çığ'da, Rock Hudson oynuyor. sonuç olarak. "Çığ", özel efektlerinde zamanın teknolojisine göre "iyi" olduğu ilgiye değer, felaket fılmi tutkunlannı tat- min edebılecek bir yapım... Klasikmüzikkeyfi TV Servisi - Erhan Tıraşın'ın hazırladığı klasik Batı müziğı programı "Noktürn"de yer alan eserler şöyle: Rhapsody on a Them of Paganıni (S. Rachmaninov), Suite Populaire Espagnole for Violin and Piano (M. Falla).Op. 141.15 Senfonisi'nden, Allegretto (D.Shos- takovich). Program. FM 104.5'ten yayın yapan Radyo lstek"te 21.00-22.00 saatleri arasında mikrofona gelıyor. KanalD 22.60 doktor'a devamTV Servisi - "Söz Fa- to'da", kamuoyunda bü- yük tartışmalar yaratan ta- cizci doktor Korkut AI- kan olayıyla ilgili tarukla- n ekrana getiriyor. Al- kan'ın kendilerine tacizde bulunduğunu, hatta teca- vûz ettigini iddia eden çok savıda kadın.-EâMMI Gi- rik'e baslanndan geçenle- n anlatacak. Bu arada gizli kamera göriintülerinde yer alan ve para karşılığında doktoru baştan çıkardığını ıtiraf eden konu mankeni Ş.A.'nın annesi de kızı hakkında açıklamalarda bulunacak. MERCEKLE BAKINCA MAHMUT T. ÖNGÖREN İki Haber Geçen cuma günü Cumhuriyet'te iki haber vardı. Bi- rinci habere göre. Içişleri Bakanı Meral Akşener, PKK lideri Abdullah Öcalan'ı kastederek, "Ermen/dö/û"ıfa- desini kullanmış. Dogru mu yapmış? İkinci haberde de Danıştay'ın PKK lideri Abdullah Öcalan'la Yalçın Küçük'ün yaptığı röpartajın kasetle- rine el koyarak TRT Televizyonu'ndan yayımlanmasını sağlayan Içişleri Bakanlrğı'nı tazminat ödemeye mahkûm ettiği belirtiliyor. Içişleri Bakanlığı'nın Yalçın Küçük'e tazminat ödemeye mahkûm edilmeslni nasıl yorumlamak gerekir? Birinci haberde, koskoca bir Içişleri Bakanı kalkıyor ve kınanması gerektiğine inandığı biri için "Ermeni dö- lü" diyor. Her vatandaş ya da yetkili gibi Içişleri Baka- nı da, PKK lıderini eleştirmeye ve kınamaya kalkabilir. Hatta diyelim ki, aynı bakan aynı PKK liderine sövüp sa- yabilir de... Ama bunu yaparken Ermenıleri aşağılama- ya, onlara hakaret etmeye. bir başkasına çatmak için Er- menileri kötülemeye kimın hakkı vardır? Ben Istanbul'daki çocukluğum ve gençliğim sırasın- da okul dışında ve içinde Ermeni arkadaşlarımla oyna- yıp büyüdüm. Onlan sevdim. Sonra, liseyi bitirdiğim yıl- larda New York'ta, ülkemde yıllardan beri üstü örtülü olarak tutulmuş ve o zamanki biz gençlerin bilgisinden inatla saklanmış "Ermeni Soykınmı"ru hıç de hoş olma- yan bıçimde, sanki bu olayın sorumlusu benmişim gibi suçlanarak öğrendiğımde de donup kalmıştım. Diplomatlanrmzın sapır sapır öldürülmeye başlama- sından sonra Türkiye'de de artık giderek duyulmaya başlayan bu korkunç olayın sorumluluğunu üstünden atmak için son 30 yıl içinde aşın çaba harcayan Türki- ye'nin Içişleri Bakanı böyle mi yapmalı? Haklı da olsa birini kötülemeye kalktığında onun Ermenilıkle ilışkısi mi vurgulanmalı? Kaldı ki bu ilişkinin doğruluk derece- si de bilinmiyor. Yabancı dillerde de herhangi bir olumsuzluğu belirt- mek için, konuları Türklerte bağdaştıran sözcüklerden ve deyimlerden geçilmez. Bunlann ezikliğini. kötülü- ğünden emın olduğu bir kişiyi "Ermenilikle" suçlayarak mı gidermeye çalışıyor bugünkü Türkiye'nin Içişleri Ba- kanı? Herhalde böyle sapkın bir düşünce salt Içişleri Ba- kanı'nın gorüşü değildir. Belki yönetimdeki tüm "büyûk- ler" de böyle düşünüyoriardır. Bu gibi görüşlerin ege- men olduğu bir ülke yönetimi Kürt sorununu insancıl ve demokratikyollarla nasıl çözüme kavuşturabiiir? ['Erme- ni Soykınmı"ndan kendini nasıl soyutlayabilır? Ülkenin insan haklan sorunlarını nasıl ortadan katdırabilir? Öte yanda, işte bir mahkeme kararı. Herhangi bir et- ki altında kalmadan, işin içinde kötü sayılabılecek kişi- lerin bulunmasına aldırmadan Damştay, PKK lideri ile Yalçın Küçük'ün yaptığı röportajın kasetlerini gizlice ele geçiren ve bunu devlet zoruyla TRTden yayımlayan Içişleri Bakanlığı aleyhinde bir karar alınabileceğini gös- teriyor. Şimdi Danıştay, PKK yanlısı mı? Hayır, hukuk- tanyana... Yalçın Küçük'ün, Öcalan'la yaptığı röportajın bant- lanna el konup tümünün devlet televızyonundan zorla ve izinsiz yayımlanması gerçekten de 12 Eylül TV ya- yıncılığının eşi bulunmaz bir skandalıydı. Bu skandalın bir mahkeme kararıyla birazcık ortadan kaldırılmaya çalışılmasının hiçbir yararı yok ne yazık ki. Çünkü öte yanda içişleri Bakanı, kötülemek istediği ki- şiye "Ermeni dölü" dıyerek kin saçmayı ve aynmcılık yapmayı sürdürüyor. Kısa film üzerine yeni bir kitap: "Türk Sinemasında Kısa Film" (Hazırlayan: Süleymâ Murat Dinçer), Dün- ya KitlettetişimiAraştırma Vakfı Yayıntan, Ankara, 1996. KENT HABERLERI Cağaloğlu'nda soygun • İstanbul Haber Servisi - Cağaloğlu Şerif Efendi Sokak 36 numarada bulunan Net Holding'e bağlı Net Turizm AŞ'ye gelen kimliğı belirsiz silahlı 4 kişi, güvenlik görevlilerini etkisiz hale getirerek kasadaki 14 milyar lirayı alarak kaçtı. 18.50 sıralannda gerçekleşen olay sırasında ölen ya da yaralanan olmadı. Kanada heyeti valilikte • İstanbul Haber Servisi - Kanada Quebec Eyaleti Enerji ve Doğal Zenginlikler Bakanı Guy Chevrette başkanlığındaki heyet. İstanbul Valisi Rıdvan Yenişen'i ziyaret etti. Konuk Bakan Guy Chevrette ziyarette, Türkiye ile enerji konusunda ortak iş yapmak istediklerini belirtti. SPten gözaltı iddiası • İstanbul Haber Servisi - Sosyalist tktidar Partisi İstanbul ll Örgütü'nden yapılan açıklamada, polisin iki parti üyesini gözaltına aldığı bildirildi. Açıklamada önceki akşam Içerenköy'de Sosyalist tktidar gazetesi satan biri bayan iki partiliyi polisin "şüpheli şahıs" olduklan gerekçesiyle gözaltına aldığı "İki SİP üyesinin uyuşturucu kaçırmadıklan, kumarhane çalıştırmadıklan, yargısız infaz yapmadıklanna göre derhal serbest bırakılmalan" istendi. 13*üncü çocuk şenliği • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolan tarafından 13 yıl önce kutlanılmaya başlanan Çocuk Şenliği, bu yıl 23-28 nisan tarihleri arasında yapılacak. Sultançütliği'nde yangın • İstanbul Haber Servisi - Sultançiftliği Esentepe Mahallesi 2399 Sokalc, 31 '2 numarada bulunan evde çıkan yangında, ailesi tarafından uyurken yalnız bırakılan 2 yaşındaki Sümeyra Yıldınm öldü. • 6 kişi gözaltına alındı • İstanbul Haber Servisi -Yasadışı Kürdistan Komürüst Partisı adına Istanbul'da 4 banka şubesi, 4 kuyumcu, 2 PTT şubesi, 7 işyeri, bir ev, bir tekstil firması ve 2 eazete bayisini soyduğu öne sürülen biri kadın 6 kişi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi'nce gözaltına alındı. UKURMEKTUBU Şehremini Saray Meydanı Caddesi Ayık Fınn Sokak ve Çapa tram\ay durağı çe\Tesinde oturan yurttaşlanz. Üç gündür bölgemizde elektriklenmiz kesik olmasına karşın yetkililere ulaşamıyoruz. Boğaziçi Elektrik yetkililerine sorunu birçok kez ilermemize karşın anza giderilmedi. giderilmesi için de bize 'yalan' scnleniyor. Elektrik dağıtım şirketi bizimle alay ediyor. Kendilerini arayan herkese "15 dakika sonra ekip gelecek" deniliyor. Ancak üç gündür ne gelen oldu ne de anzamız gidenldi. Bu kadar sorumsuzluk olmaz. Bu durumdan siz amirlerin, genel müdürlerin haberi var mı? Doğrusu merak ediyoruz. Biz mağdurlar olarak bu sorumsuzluğu protesto ediyor, anzanın giderilmesini bekliyoruz. Şehremini ve Çapa'dan bir grup > urttaş adına MEHMET ÖZTÜRK Yetkililer yurttaşlann su alırken dikkatli olmasını istediler Su îstasyonlarına sıkı denetim İstanbul Haber Servisi - tstanbul'da mantar gibi biten içme suyu ıstasyonlannda, kömürden nalburiyeye, çi- çekten dondurmaya kadar her şey satılıyor. Yetkililer, yurt- taşlann bılinçli davTanmasını isteyerek "Bu tür istasyon- lardan su satın alınmama- sı" uyansında bulundular. İstanbul II Sağlık Müdür- lüğü. kurduğu mobil ekipler- le su istasyonlarını denetli- yor. "Merhaba Sağlıklı İs- tanbul Projesi" kapsamm- da baş'.atılan yeni çalışmada üniversite mezunlan ya da okuyanlardan oluşturulan özel ekipler, tstanbul'un tüm semtlerini dolaşıyor. Sadece Hafta sonları mobil ekiplerle vapılan denetimlerde su istasyonlarının ku- r a l l a r a o l u P olmadığı araştırılıyor. (Fotoğraf: SAADET USLU) hafta sonlan yapüan denetimlerle, su istasyonlannın uygun olup olmadığı, yerleri ve sayılannın belirlenmesı amaçlanıyor. tstanbul'da en az üçte bi- ri ruhsatsız olan 4 binin üzerinde su is- tasyonu bulunduğunu behrten yetkili- ler. çalışmanın ilk iki haftasında 800 • su satış yerinin denetlendiğini belirti- yorlar. Yetkililer yeni çalışmayı şöyle özetliyor: "Bu denetimleri, bir dok- tor, ilçeye göre çevre sağlık teknis- yeni yapıyor. Denetimi. 'deep-slide' adı verilen ve suyun temiz olup ol- madığını en geç 48 saat içinde belir- leyen bir aletle yapıyoruz. Bu, çalış- malarımızın hızlanmasını sağlıyor. Yasaya göre, su istasyonu sahipleri- nin 10 gflnde bir aldıklan su numu- nesini Hıfzıssıhha'ya götürüp kont- rol ettirmeleri gerekiyor. Ancak bu yapılamadığı için sulann ne kadar temiz olduğu denetlenemiyor. Bizim bu yeni çalışmamızda ilk önce İstan- bul'daki istasvonlann yerlerini be- lirleyeceğiz. Daha sonra en az 15 günde bir bu dcnetimlerin yapılma- sını amaçlıyoruz." Denetimlerde su istasyonu olarak açılan yerlerin nalburiye, bakkal, tuha- fiye ya da emlakçi olarak da kullanıl- dığı, bazı yerlerde de çiçek, bidon, dondurma, kuruyemiş, kömür, zücca- ciye malzemesi, çek-yat satıldığı orta- ya çıktı. Bu tür yerlerden su ahnmama- sı konusunda vatandaşlan uyaran yet- kililer, dikkat edilmesi gereken nokta- lan da şöyle sıraladı: - Su alacağınız zaman bidonunuzun çalkalanması mecburidir. Bu işlem üc- rete tabi olmadığı için çalkalama mus- luğundan yapılmalı. - Su istasyonlannda su hancinde hiçbir şey satılamaz. - Su aldığınız zaman îl Sağlık Mü- dürlüğü'nün verdiği bir ruhsatın olup olmadığına bakın. - Su akan musluğun dezenfekte edilip edilmediğine dikkat edin. TGC'nin mporunda RTÜK'ün kapatma ve uyarı cezalan eleştirildi Mart ayında 35 gazetecigözaltına alındı İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemi- yeti (TGC), mart ayının da basma ve gazetecilere yöne- lik saldın, gözaltı, tutukla- ma ve dava bakımından yo- ğun geçtiğini bildirdi. TGC'den yapılan yazıh açıklamaya göre cemiyetin olaylara ilişkın mart ayı ta- ramasında, çoğu sol eğilim- li dergi çalışanlanndan ol- mak üzere 35 gazetecinin gözaltına almdığı. 6 olayda 8 gazetecinin saldınya uğra- dığı, polisin yine sol eğilim- li dergi bürolanna 4, evlere de 2 baskm yaptığı belirlen- di. Açıklamada şöyle denil- di: "Mahkemeler de basın davalan bakımından hay- li yüklü bir ay geçirdi. Mart ayında 16 yeni dava- ya başlanırken, 7 davanın duruşmalarına devam edildi, 13 suç duyurusun- da bulunuldu, 4 tutukla- ma oldu. Ayrıca 3 dava için ret, bir dava için ta- kipsizlik kararı verildi. 9 dava mahkûmiyetle. 2 da- va akJanma ile sonuçlandı. Adliye olaylarındaki il- ginç gelişmeler arasında, Sincan'da Interstar mu- habiri Işın Gürel'e saldıran Recep Görmez'in serbest bırakılması, basın kuru- luşlarınca birbirlerine 3 davanın açılması ve Eski- şehir'de bir ga/ete büro- suna saldıran 7 kişinin mahkûm olması yer aldı." RTÜK'ün de mart ayında radyo ve televizyonlara ce- za yağdırdığı belirtilen açık- lamada, jjunlar kaydedildi: "RTUK bir av içinde radyo ve TV'ler için 25 uyarı, 9 yayın durdurma kararı aldı. Kanal D Tele- vizyonu'na 'Söz Fato'da" programı nedeniyle veri- len 3 günlük yayın dur- durma cezası için mahke- me tarafından vürütmeyi durdurma karan verildi. RTÜK cezalan arasındaki rekoru ise Diyarbakır'da yayın yapan Metro TV*'ye ve İçel'de Şok Radyo y a verilen 30'ar günlük yayın durdurma cezalan oluş- turdu." Basın Konsevi dc Basın Kanunu'ndaki anti-demok- ratik hükümlerin kaldırıl- ması gerektiğine dikkat çek- ti. Yapılan yazıh açıklama- da iletişim özgürlüğünün ih- lali niteliği taşıyan uygula- malann sonuncusu olarak Adana'da yayımlanan Böl- ge Gazetesi köşe yazarlann- dan Erhan Cnal'ın yayın yoluyla hakaret gerekçesiy- le altı aylık hapis cezasınm iletişim özgürlüğüne ters düştüğü vurgulandı. Bu gi- bi olaylann Türkiye'nin imajını ve itibannı gölgele- diğini ifade eden Yalçın, "Basın Konsevi olarak bu cezalandırma yöntemini protesto ediyoruz ve siya- si otoritenin iletişim hak ve özgürlüklerini ağır şe- kilde ihlal eden bugünkü basın yasasında acilen de- ğişiklikleryapmasını bek- livoruz" dedı. S a ğ l ı k B a k a n l ı ğ ı d ü z e n l i y o r Yurttaşlara 'Ulusal Aşı Günleri'ne katılma çağnsı İstanbul Haber Servisi - Sağlık Bakanlığı'nın 1995 yılından bu yana süren Ulusal Aşı Günleri'nin üçüncüsü 28 nisan - 4 mayıs ve 28 mayıs - 3 haziran tarihleri arasında yapılacak. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Cihanser Erel, bürün dünyarun çiçek hastalığından sonra çocuk felcinin (polio) ortadan kaldınlması için çahştığını belirterek, "Aşı günleri, çocuk felcine yol açan virüsün dolaşımını engelieme amacını taşıyor" dedi. Sağlık Bakanlığı, vatandaşlara bu yıl üçüncüsü yapılacak Ulusal Aşı Günleri'ne katılmalan çağnsı yaptı. Tedavisi olmayan çocuk felcinin önlenmesi için aşının önemine dikkat çeken Cihanser Erel şöyle konuştu: "Bu hastalığın yok edilmesi için öncelikle tüm çocuklann aşılarının zamanında yapılması gerekir. Bu rutin aşı programı demektir. Ancak bu tek başına yeterli değildir. Bu çalışmalara ek olarak bazı faalivetlerin gerçekleştirilmesi gerekir. Ulusal Aşı Cünleri bu nedenle düzenlenmektedir." Rutin aşılamada çocuklann hastahğa karşı korunduğunu belirten Erel, aşı günlerinde de virüsün dolaşımının engellendiğini kaydetti. Çocuk feici nedir? Çocuk felci, çocuk felci virüsünün neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Virüs bağırsaklarda çoğalarak vücudun diğer bölgelerine yayılır. Her 200 hastada bir virüs omuriliğe geçerek, kaslann hareketlerini sağlayan sinir hücrelerini tahrip eder. Bu tahribat hayat boyu süren felce neden olur. Virüsün beyinde bulunan solunum merkezindeki hücreleri tutması halinde ölüme neden olur. ÖzellikJe 5 yaşın altındaki çoculdarda görülür. Hastalık, temizlik ve çe\Te sağlığınm yetersiz olduğu bölgelerde bir çocuktan diğer çocuğa dışkı yoluyla, kalabalık ortamlarda havaya yayılan mikroplann solunması ile bulaşır. Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre Türkiye'de her yıl 25-30 vakaya rastlanıyor. Bakanlık, hastalıktan korunma için tüm çocuklann yaşamlannın ilk üç yılında üç kez çocuk felci aşısı olmalan gerektiğini belirtti. Daha sonra 1.5 ve 7 yaşlannda da aşı yapılmalı. Dünya Sağlık Örgürü'nün verilerine göre her dört vakadan üçü Hindistan, Pakistan ve Bangladeş'te görülüyor. Batı ve Orta Afrika ülkelerinde sık görülürken Amerika ve Batı Pasifık bölgeleri hastalıktan annmış durumda. Dünyanın hedefi, 2000 yılına kadar çocuk felci hastalığını ortadan kaldırmak. Rüşvet alırken yakalanmıştı Haydar Şen'den komplo iddiası İstanbul Haber Servisi - Eski İstanbul Vali Yar- dımcılığı görevini sürdü- rürken Güneş Yat Şirketi temsilcisi Şakir Özen tara- fından rüşvet alırken yaka- lanan Haydar Şen, çeteci- lerle ilişkisi olanlar tarafın- dan bir komploya kurban edildiğini söyledi. tstanbul Adliyesi'nde dün gazetecilere açıklama yapan Haydar Şen ve avu- katı Mehmet Ali Keleş. ts- tanbul DGM'ce aranırken Ankara'da basma yakala- nan Özel Harekât Daire Başkanvekih İbrahim Şa- hin'in Şakir Özen'in evin- de kaldığının anlaşıldığını belirtti. Eski vali yardımcı- sı Şen, kendisine komplo yaptığı öne sürülen Şakir Özen'in. üst arama zaptm- da tabancanın bizzat Baş- bakan tarafından verildiği- ni söylediğini anlattı. Şen, Özen'in komplo olayınm ardından Içişleri Bakanlı- ğı'na derhal bilgi verdiğini de söylediğini anlattı. Elle- rindeki Şakir Özen ile ilgi- li bilgileri TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu'na da gönderdiklerini kayde- den eski vali yardımcısı Şen, soruşturmanın bir an önce başlamaMnı istedı. Öldürülen şoföre plaket İstanbul Haber Servisi - Geçen ay görevi sırasında öldürülen ve organlannı bağışlarruş olması nedeniyle başka hastalann yaşamasını sağlayan taksi şoförü Murat Örnek'in ailesine dün bir teşekkür plaketi verildi. İstanbul Şoförler Odası'nm düzenlediği ödül töreni Taksim'deki Şoförler ve Otomobilciler Odalan Eğitim Müdürlüğü'nde gerçekleştinldi. Oda Başkanı Abdullah Silahlıyürek, karaciğer ve böbreklcr.ni bağışlamış olan Örnck'in Uşekkür plaketini a^abe» ne verdi.