Katalog

25TEIVMLZ 1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Faize vergi getirileceğini söyleyen Çiller, 'T' ve lojmanlann satışı için de yasa çıkanlacağını açıkladı KDV oranları yükseltiliyorANKARA(Cumhuri}etBürosu)- Me- mur ve emeUi maaşlanna yapılan ortala- ma yüzde SOoranındaki zammm I25tril- yon liralık ek yükü ile l katrilyon liraya varan \ aarleri ıçin kaynak ara> an hiikümet, bazı ürünlereuygulanan katmadeğerver- gisi (KDV) oranlannı yükseltmeye hazır- lanıvor. Küki.met aynca. PTT'nin T'sınin özelleştirilmesı, kamu lojmanlan ve ara- zilennin satışına ilişkin yasa taslaklannı da kısa sürede Bakanlar İCurulu'ndan ge- çirerek TBMM'ye gönderecek. DYP Ge- nel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tan- su Çiller. faizgelirlerinin de. Gelir Yergi- si Yasası değişıkliği uyannca. 1997 ba- şından itibaren vergilendirileceğini anım- sanı. Çiller. dün partısinin grup toplantısınm açılışında yaptığı konuşmada, hafta ba- şındadılegetırdiğı "İthalata yüzde 6 ora- nında fon geririleceği" gafinı da. Avrupa Bırliği Komisyonu'nun tepkisi üzerine " İthalat kredilerinefongetirildiği" yönün- de düzelttı. Çıller. "Bu fonungümrükbir- liğivle ilgisi yok İç ve dış kredi dengesinin sağtanmasına vönelik bir uvgulamadır" dedı. Çiller, memur ve emekli maaşlanna ya- pılan ücret zammının ardından yoğun bir kaynak araytşına gırdiklerini vurgulayarak. bu çerçevede faizin \ergilendinleceğini • Çiller, memur ve emekli maaşlanna yapılan ücret zammının ardından yoğun bir kaynak arayışına girdiklerini vurgulayarak. bu çerçevede faizin vergilendirileceğini söyledi. • Çiller, REFAHYOL hükümeti olarak kaynak arayışı çerçevesinde kamuya ait lojman ve kampların satışının yanı sıra Telekom'un özelleştirilmesi ve kamu arazilerinin satışının gerçekleştirileceğini, vergi tahsilatının hızlandınlacağını kaydetti. söyledi. Bazı çevrelerce. bunun pıyasa ekonomisine "müdahale" olarak algılan- dığına dıkkat çeken Çiîler. **Bu bizim I yıi önce hazıriadığımız ve ocak a>ında uygu- lamaya geçecek bir düzenlemedir" dedi. Ekonomıde rneydana gelen istikrarsız- lıklan kendısınin de içinde olduğu azın- lık hükümetleri \e erken genel seçimlere bağlayan Çiller. "Ekonomi son 1 yıldırsa- hipsiz kaldı" diye konuştu. Çıiler. REFAHYOL hükümeti olarak kaynak aray ışı çerçevesinde kamuya an loj- man ve kampların satışının >anı sıra Te- lekom'un özelleştirilmesi \e kamu arazi- lerinin satışının gerçekleştirıleeeğini. ver- si tahsılatının hızlandırılacaâını kavdetri. tşadamlarına. faizin vergılendırilmesi- nın "pivasa ekonomisiııe müdahale anla- mına gelmeyeceği" mesajını veren Çiller. -Pi\asa ekonomisi bütün kurul ve kurai- lanyla işlevecektir. Batılı ülkeierin de işa- damlanmızın da bu konuda endişesi ol- mamalıdır. Pivasa ekonomisine müdaha- le edenlere. biz müdahale ederiz" dedı. Çiller. kamuarazileri satışının "gecekon- du affı" gıbı algılandığını vurgulayarak. "Bu birgecekondu affı değildir. Bütün va- tandaşlanmızbiisinler ki, bundan sonrage- cekondu y apnıak için orman * akanlar ya da veni gecekondu yapanlar çok ağır ce- zalara çarptınJacaktır'" diye konuştu. KDV artışı gündemde Başbakan Necmettin Erbakan başkan- lığmdadün toplanan Ekonomık Kurul'da da, PTT'nin T'sinın özelleştinlmesiyle, kamu lojman \e arazilerinin satışına ıliş- kınyapılacakyasal düzenlemelerin görü- şüldüğü öğrenıldi. Kurulda aynca, bazı ürünlerin KDVoranlannınyükseltilmesi- ne ilişkin önerilerin tartışıldığı bildirildi. Alınan bilgilere göre. temel gıda mad- deleri dışındaki "201110111 tüketimmah" ola- rak kabul edilen ürünlere yüzde 8 düze- yındeuygulanan KDVoranının vüzde I5'e çıkarılması düşüniilüyor. Aynca. "INor- malmal" kapsamına giren. özellikle koz- metık ürünlerinın KDV'sınin yüzde 15'ten yüzde 2j'e çıkarılması gündeme geldi. Ekonomık Kurul'da son şeklini alacak olan PTT'nin T'sinın özelleştirilmesi ile kamu lojman ve arazilerinin satılmasına ilişkin yasa taslaklarının 1 hafta içinde" Bakanlar Kurulu'nda ımzalanarak TBMM'ye gönderilmesi planlanıyor. İSO Başkanı Hüsamettin Kavi, REFAHYOL'un uygulamalarından duyulan kaygıyı dile getirdi Sanayicinin endişesi giderek arhyor• Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi, tstanbul Sanayi Odası Meclisi'ndeyaptığı konuşmada, hükümetin karar ve uygulamalannın bütünlükten uzak tekil çözüm ve kaynak arayışı görünümünde olduğunu, bu şartlarda en uzun ufkun, ancak bir sonraki Hazine ihalesine kadar geçen süre olduğunu kaydetti. Ekonomi Servisi- Sanayiciler Refah- DYP koalisyonunun günü kurtarmaya dönük ekonomik icraatlanndan kaygı duyuyor. Istanbul Sanayi Odası'nın Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi, hükümetin son karar ve uygulamalannın endışe \erıci olduğunu söyleyerek, "Henüz bir değerlendirme yapmak için erken. bunun farkındavız: ancak problemlere bir sistem dahilinde bütünsel olarak bakılmamış, hedeflerin saptanmamış olması ve konulara tekil çözümler arayışı. meseleye bir kaynak sorunu olarak bakılması bizleri düşündürüvor" dedı. fSO'nun. sanayi \e teknoloji ilişkisinin ele alındığı temmuz ayı olaâan meclis toplantısında konuşan Ka\ı. Türkiye'nin ekonomik durumunu, "20. vüzvılın yönetim uzmanlarının başında gelen Peter Drucker"ın şu sözleriyle açıkladı: "Sürekli açık veren hükümetler ödemelerin finansmanı için içeriden borçlanmayı sürdürmelerinin nıümkün olmayacağını görüvorlar. Bu hükümetler giderek daha kısa vadelerle alınabilen dış borçlara bağımlı hale geliyorlar, kısa vadeli ve ovnak dış paraya olan bağımlılığın artması hükümetlere politika belirleme ve izleme olanağı bırakmamaktadır. Bu durum giderek. egemenliğin dedikoduların vönlerdiği kararsı/ dünva para pivasalarının kaprislerine tabi olmasını gerektirmekte. en uzun vadeli ufuk bir sonraki Hazine ihalesi olmaktadır. Açık devletlerine son verilmesi artık geciktirilemez. Bu kesinlikle demokrasilerin bir numaralı politik sorunudur." Bu sözler ışığında hükümetin son karar \e uvgulamalarını endışe verıcı bulduklannı ifade eden Ka\ i. Türkiye'deki problemlerin çözümü için kısa. orta ve uzun \ade projeksıyonunun şart olduğunu bıldırdı. "Bizler. ekonominin kurumları, tüm sosval tarafları bu gerçeğin farkındavız. Pazartesi günü TİSK'in organizasvonundü yapılan toplantı bu konudaki kararlılığı ve katılımcılığı çok net ortava kovmaktadır" diyen İSO Başkanı Hüsamettin Kavi, hükümeti bu "kararlı katılımcılığa" elıni uzatmaya çağırdı İSO Başkanı Kavi. TOBB hükümetten istikrar istedi .\NKL4RA(Cumhuri>'etBürosu)- Türki- ye Odalar ve Borsalar Birligi (TOBB), Tür- kiye ekonoınisinin her şeyden önce istikra- ra ihtıyacı olduğunu bildirdi. TOBB, genel sorunlann yanı sıra Türki- ye ekonomisinde yaşanan sorunlar ile çö- züm önerilerini içeren bir rapx>ru. Hhükö- mete sundu. Raporda, TBMM'de çoğunlu- ğa dayanan birkoalisyon hükümetinin ku- rulması olumlu bir gelışme olarak değerlen- diritdi ve "Temennimiz koalisyon ortak- lannın uyum içinde çalışması ve hüküme- tin devamlılığının sağlanmasıdır. Böyle- ce Türkiye'de siv asi istikrar sağlanmış ola- cak ve acil ülke sonınlanna çözüm bulun- ması imkânı ortava çıkacaktır" denildi. Türkiye ekonomisinin zor ve karmaşık bir geçiş döne- mini ya$adığı kaydedilen i i İ yğ raporda, piyasa.tf n e bütün kural ve kurumlan " e '*' er ''' < kazandırmak gerek- tiğivurgulandı. Bugünekonomi- deki sorunlann nedeninin yüksek enflas- yon olduğu belirtilen raporda. ekonominin yönetiminde alınan ve sık sık değişen ka- rarlann, iş dünyası için belirsizliği arttıncı nitelikte olduğıına dikkat çekildi. Raporda. devlet ve bürokrasinin yeniden yapılanmasına büyük ihtiyaç olduğu kay- dedilerek, şöyle denildi: "Haleo mevctıt yapı ile ülkemizin büyük bir atılım yap- ması mümkün değildir. Türkiye'de kal- kınmanın en büyük ayak bağı bürokra- sidir. 1996 yılı devletin her alanda yeni- -den )jtpUawn)a \ ılı olmalıdır. De\lei iha- le sistem i yeniden düzenlenmelidir. Ka- mu konutlanve dinlenmetcsislerininel- den çıkarılması konusunda etkin ve ka- rarlı adımlar atılmalıdır. Celir idaresi- nin yeniden vapılanması gerçekleştiril- melidir. \ergi oranları tedriccn azaltıla- rak vergiden kaçış engellennıelidir. Özel- likle ivi nivetli ıtıükeliefleri kavıtdışılığa iten Taktörler ortadan kaldırılmalıdır." Raporda hükümetin elini Merkez Ban- kası kaynaklanndan çekmesinin sağlanma- sı gerektiği vurgulandı. TiSK'e göre kaynak: Tasarruf ANKARA(ANKA)- Bütçeyege- len ek yükler için kay nak aray ışı için- de olan hükümete bir öneri de Türki- ye I^veren Sendıkaları Konfederas- yonu'ndan geldi. TİSK. en önemü kayna^mkatmıharcamalanndaki tak- sarruf olduğunu belırtirken. üretimin desteklenerek üzerindeki vergi vedı- ğeryüklerın hafifletilınesini. rantge- lirlerıninadilölçüdevergilendırilme- sinı istedi. TİSK tarafından Başbakan Necmet- tin Erbakan'a "Ekononıide Kavnak- lann İ retime V önlendirilmesi'" konu- lu bir öneriler paketi sunuldu. Pakette. KlT'lere yapılan transfer- lenn kaldırılması yadaasganyeindi- rilmesı. özelleştirme. kamuya olan borçlann affedilmesi. sosyal güvenlik- teki sorunlann da bir an önce çözüm- lenmesı önerilerine yer verildi Kamuya en sağlam gelir sağlayan kesimm ışçi ve işverenler olduğunu kaydeden TİSK. bu yüzden üretım üs- tündekı vergi yükünün hafıfletilmesı- ni istedi. Pakette yeralan belli başij öne- riler $öyle: **Döviz kazandıncı faaliyvtterin carv- landınlması için reel kur politikası u\ - gulanması; teknoloji getiren, istihdam >aratan vabancı sermavenin çekilme- sine yönelik düzenlenıeler; işçi döviz- lerinin v urda çekilmesine yönelik teş- vikler: enerji yahnmlanna ağııiık v e- rilnıesi: tanmda üreticiye doğrudan destek ve toprak refontıu." Avrupa Birliği, ithalatı izlemeye aldıANK\R\(Cumhuri- vetBürosu)- Avrupa Bir- İığı(AB). hükümetin. it- halat için alınacak kredi- lerden yüzde 6 oranında Kaynak Kuilanımı Des- tekleme Fonu kesilmesi yönündeki kararı üzenne. uygulamanın ithalatı ne derecede etkileyeceğini izle- meye aldı. ÂB Komisyonu'nun. kredilere fon ge- tinlmesı uygulamasının gümrük birliği protokolüne aykın olrnadığı görüşünü ka- bul ederken. "Ancak ithalatı büyük ölçü- de etkilerse, konu tekrar müzakere edilir" yönünde mesaj gönderdiği öğrenildı. • Artan ithalat çerçevesinde dış ticaret açığında oluşan büyümenin düşürülmesi için gümrük birliği protokolleri çerçeve- sinde gümrük vergısi veya fonugetireme- yen hükümet. ithalat için alınan kredilere hafta başında yüzde 6 oranında Kaynak Kuilanımı Destekleme Fonu kesintisı uy- gulanması karan aldı. DYP Genel Başkanı. Başbakan Yardım- cibi ve Dışişlen Bakanı TansuÇiHer'in. uy- gulamayı "İthalata fon getiriyoruz'" söz- lerıyleaçıklaması üzenne "gümrükbirli- ğini tehh'keve düşürür" yönünde tepki gös- teren Avrupa Birliği Komisyonu'nun. fo- nun yalnızca ithalat kredilerine getirildı- ğinin ortava çıkması üzerine izleme kara- rı aldığı bildirildi. Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan alınan bilgilere göre. Avrupa Birliği Komısyonu. uygulamanın gümrük bırlıgı protokolüne aykın olmadığını kabul ettı. Ancak, komıs- yon fon nedeniyle Türkiye'nin AB'den yapacağı ithalatın büyük ölçüde düşmesı veya ithal mallannın fiyatlannın yüksel- mesı durumunda kararın protokol hüküm- lerine göre yeniden görüşülmesı gereke- ceğini bildirdi. Dışişlen Bakanlığı Sözcüsü Biiyükelçı Ömer Akbel de. dün düzenlediği basin toplantısında. bir soru üzerine. ithalata y üzde6 fon konmastnın. Türkiye'nin ulus- lararası anlaşmalardan kaynaklanan yü- kümlülüklenyleçelişmediğını veTürkiye- A\ rupa Birliği (ABı Ortaklık Konseyi ka- rannaaykınlıkoluîjtunnadığını bildirdi. Ak- bel. gctirilen fonun. ithalata değil. belırli ithalat türlerının fınansmanına getirilmiş bir mali y ük niteliğinde oldıığuna dikka- ti çekti. l ygulanıa çelişkili değiJ bygulamanın. Türkiye'nin uluslarara- sı anlaşmalardan kaynaklanan yükümlü- liiklenyle herhangı bırçelişkisi olmadığı- nı kaydeden Akbel. "Benzerşekilde.buya- pılan düzenleme. ABileTürkiye arasında- ki Ortaklık Konseyi karannadaaykınlık teşkil etmemektedir" dedı. Akbel. uvgulama ile ılgılı olarak AB'nın şu ana kadar bir girişimi olmadığını da söyleyerek. "Esas itibariıyla bu kabil ko- nulann görüşüleceği yer Ortaklık Konse- vi'dir. Ancak konsey, bilinen nedenlerden dolayıtoplanamıvor"dedi. Ortaklık Kon- seyi. Yunanıstan'ın engellemeleri nede- niyle toplanamıyor. AB troykasının (birönceki. şimdiki ve bir sonraki dönem başkanlan) sıyasi işler- den sorumlu temsilcılerinın. ay sonunda istanbul'da toplanacağı öğrenildi. Toplan- tıda. Türkıye-AB ilişkilerinin ele alınaca- 5ı, gümrük bırliğinin işlemesindeki so- runlann aşılmasına yönelik olarak görüş alışverişinde bulunulacağı da kaydedildi. fŞÇİNİN EVRENEVDEN ŞÜKRAN SONER Duvarlar Bir sabah her gün önünden geçtiğim Neslişah llköğ- retim Okulu'nun duvarlarının yıkıldığını. ortaya çıkan güzelliği görünce içım ısınmıştı. Bahçe. ağaçlar büyü- müş gibıydiler. Yıktıklanna göre daha güzel bir şeyler yapacaklardı. "Yeşil bir çit olabilir mi?" diye de umurt- lanrnıştım. Önceki gün yükselen beton direklersevincımi kursa- ğımda bırakmıştı. Dün bir bölümü örülmüş yüksek du- var içimi kararttı. Bütün çirkinlikleri birden nasıl da açı- ğa çıkarmıştı? Zaten çok yetersiz olan okul bahçesi iyi- ce küçülmüştü. Sokak bile daralmış gözüküyordu. Okul- lar açıldığında boylarının birkaç katı yüksekliktekı du- varlar arkasında kendilerinı hapiste gibi hissedecek ço- cukları düşünerek üzüldüm. Hapishane benzen yüksek duvarlar, "Bahçedeki ço- cuklar dışardan görünmesınler" diye örülüyormuş. Milli Eğitim Bakanlıgı'na bağlı okul, REFAHYOL ikti- darına uygun bir yapıya dönüştürülüyor. Çok uzun bir zamandır çağdaş, çocuklar için sıcak bir yuva olma kimlığıni yitırmiş olan okula, daha da olumsuz bir kim- lik kazandırılırken. çocuklar ile yaşam arasına çıplak bir duvar örülmüş bulunuyor. Şu günlerde. yaşamın başka alanlarında örülmekte olan, hangısi daha tehlikeli ölçülemez, yeni yeni duvar- ların yanında, bir okul duvarı ne ola ki? * • * Gazeteye geldiğimde, cezaevlerinde açlık grevlerin- de ölenlerin sayısının dörde çıktığı haberi gelmişti. Ger- çi ben bu yazıyı vermek zorunda olduğum saate kadar dördüncü ölüm cezaevı yönetimi tarafından doğrulan- mamıştı. Ama bu saatten sonra, ölü sayısının 3 ya da 4 olma- sının çok da fazla bir şeyi değıştirmeyeceğini, içim ür- pererek düşündüm. "Ölüme yatmaya" dönüştürülen açlık grevleri ve bu eylemlere karşı vurdumduymazlık- la, aynı ülkenin insanları arasında yeni aşılamaz duvar- lar örülmek. düşmanlıkları beslemek hedeflenmiş idiy- se, bu fazlası ile başarıldı. Sessiz çogunluk daha da büyük bir sessizîiğe gömül- müş gozükuyor. Yine bir avuç insan hakları savunucu- su aydın, duyarlılığını korumaya, tepkısini göstermeye çalışıyor. Siyasi iktidar, diktatörlükleri aratacak kadar acı- masız ve vurdumduymaz. En son ahlak ve hak dınmın en ateşli siyasi temsilci- sı rolündekı Refah Partisi. Adalet Bakanı Şevket Ka- zan, şaıbeli REFAHYOL hükümeti ilk ölumlerden bıle ders almış görünmüyorlardı. Belki işin vahameti karşı- sında sız bu yazıyı okuyana kadar, daha kötü sonuçla- ra gidişi durduracak kımi önemli adımlar at/lmış olabi- lir. Daha kötüye gidış durdurulabilse bile. olmuş hali ile olup bıtenler çok kötü. Acısı yıllar sonra daha da çok çıkacak. Siyasi ıktidarlar, cezaevlerinde tutukluların açlık gre- vinde hastalanmalarına. ölümlerine seyirci kalmakla, sorumlu oldukları ınsan canına. sağlığına karşı suç ış- lemekle kalmıyorlar. Tıpkı ıdamlarda, yargısız infazlar- da olduğu üzere kimi haklı, kimi haksız kahramanlar ya- ratıyorlar. Gelecek kuşaklan da içine alacak yeni ayn- lıkların, düşmanlıkların temellerinı kazıyorlar. • • • 12 Eylül sürecinde, en haklı, çaresız koşullardayapı- lan açlık grevi eylemlerinin dahi hep yanlış olduğuna inanmışımdır. Eylemı yapanların kendılerıne, canlarına verdikleri zararın. yaratmak istediklerı etkiden, alabıle- cekleri sonuçtan hep daha fazla olduğunu düşünmü- şümdür. Birkaç can gıttikten. pek çok insan yaşam bo- yu sakat kaldıktan sonra, cezaevı koşullannda kimi iyi- leştirmeler olsa ne yazar? 12 Eylül sürecinde, daha sonraki dönemlerde zaman zaman yapılan bu türden eylemler sonunda düzelen kimi koşullar, cezaevleri yö- netimleri. siyasi iktidar değişimlerinin ardından tekrar ko- layca bozulmuştur. Ölen ölmüş, yaşam boyu hasta, sa- kat kalanlara olan olmuştur. Cezaevindeki tutuklunun, sizin, benim mantığımız, ak- lımıza göre hareket etmedikleri, etmek durumunda ol- madıkları ise apayrı bir gerçek. Öncelikle seslerini du- yuramamanın, başka yol bulamamanın çaresızliği var. Doğal olarak da, bu son eylemlerde görüldüğü üzere. onları cezaevine getirmış olan kavganın devamı yapılı- yor. Çelişkıleri, düşmanlıkları arttırmak "amaç"', ceza- evi koşullarının olumsuzluğu '"araç" oluyor. Örgütü ile bağlarını koparmak şöyle dursun, cezaevin- de guçlendırmek durumunda kalmış. kendi ülkesinde kendisini "tutsak" ılan etmiş birtutukludan, kendi sağ- lığı, kendi canının akılcı sahibi olmasını bekleyemezsı- niz. Onun için "ölüme yatmak" en kahramanca yol, en kolay seçım olabilir. Çelişkıleri, düşmanlıkları arttırmayı amaç edinmişler, örgüt beyinleri için ise. "açlıkgrevleri" ne kadar yaygın. ne kadar çok tutuklunun sakat kalması ve çok ölüme yol açmışsa. o kadar başarılı ve iyi sonuç vermiştir. "Cezaevleri koşullannı insanca yaşama koşullanna dö- nüştüremeyen, açlıkgrevlenne ortam yaratan siyasiik- tidarlarsuçludur* demek de sorunumuzu çözmüyor. Örü- len yeni yeni duvarlar, toplumumuzda açılan yeni yara- lar, beslenen çelişkiler, düşmanlıklar, sonuçta hepimi- zin yaşamını karartıyor. Yaşamımızın, çocuklarımızın geleceğinin kararma- ması için. gözlerımizin önünde her gün yeni bir duva- rın örülmesine seyirci kalmaktan ne zaman vazgeçe- cegiz? Duvarların örülmesine ne zaman karşı durmayı becerecegiz? Işveren 1 eylülden geçerli olmasında ısrarlı Asgari ücrete engelleme Selçuk Yaşar'm 'Hayat'ı Ekonomi Servisi - Yaşar Holding'in kurucusu. îzmirli sa- nayici Selçuk Yaşar, deneyimlerini "Hayatım" adlı kitap- ta topladı. Kitabın Istanbul'da düzenlenen tanıtımında. iş dünyasının önde gelen isimleri bir aray a geldi \e anılar taze- lendi. Sakıp Sabancı ve Rahnıi Koç da. Y'aşar'ı bu özel günde yalnız bırakmayan işadamlan arasında yer aldı. Koç ve Sa- bancı yaptıklan konuşmalarda. Selçuk Yaşar'm kişiliği ve iş yaşamındaki ilkelerinden söz ettiler. Rahmi Koç yaptığı konuşmada. Yaşar'ın hırslı ve inatçı özellıklennı anlanı. Koç. Yaşar Grubu'na ait bir tunstik te- siste. restoran işietmeciiiğini aldıklannı. ancak Selçuk Ya- şar'ın deniz kıyısındaki tesiste balık satışını tekelıne alıp, ken- dilenne uzun süre sadece köfte sattırdığını anlattı. Sakıp Sabancı ise. pek çok ilke imza koyan Selçuk Yaşar'ın bu kitabı yazmakla. bırgörevı yennegetirdiğini vurguladı. Tanıtım için düzenlenen toplantıya TÜSİAD Başkanı Halis Komili'den. İTO Başkanı Mehmet V ıldırım'a. Feyyaz Ber- ker'den Bülent Eczacıbaşına kadar çok sayıda işadamı ka- tıldı. Topîantıda. hükümetin son ekonomik kararlan da. sa- lonun her köşesinde konuşuldu ve tartışıldı. Çaiışma Bakanı Çelik. ANKAR4 (Cumhurivet Bürosu) - Asgan Ücret Tes- pit Komisyonu. çalışmalan- nı tamamlamasına karşın. iş- verenin ücretin beliHenme- sinde sendikalı-sendikasız ış- çı aynmını ileri sürerek yürür- lük tarihini geciktirmeye ça- lıştığı bildirildi. Asgari Ücret Tespit Ko- misyonu. dönemin 8 toplan- tısını dün yaptı. Topîantıda. Devlet tstatistik Enstitüsü'nün (DİE) 1994 gıda harcamala- n anketine göre yapılan he- saplar ile Türk-tş v e TİSK ta- rafından sosyal yardım zam- rru ödeyen \e ödemeyen işyer- lerince hazırlanan raporlann değerlendırıl- diği bildirildi. Çaiışma \e Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik. yeni asgari ücretin bu yıl enflasyonun üzennde belirleneceğını ve 1 ağustosta yürürlüğe gireceğıni belırtme- sinekarşın. işveren temsilcilerinın ücretin 1 eylülde yürürlüğe giımesinde ısrar ettiği öğ- renildi. Çaiışma ve Sosyal Güvenlik Bakan- lığı Müsteşan Ah'Toptaş. komisyonun dün- kü toplantısında. geçmiş dönemlerde yapı- lan toplantılann birözetinin yapıIdığını söy- ledi. Komisyonun. çalışmalarında son aşa- maya geldiğini belirten Toptaş. hesaplama- lar üzerinden bazı seçenekler üretildiğıni söyledi. Toptaş. bir soru üzerine. yeni asga- ri ücretin bugün belırienebileceğini kaydet- ti. Toptaş. "Yürürlük tarihinin ey lüle sark- ma olasılığı var mı?" sorusuna da "Havır" yanıtını verdi. Türk-lş Genel Eğitim Sekreterı Salih Kı- hçda. asgari ücretin belirlen- mesi için gerekli ölçülerin or- tayaçıktı£ını belırtirek. "Bi- limsel, DİE verileri dikkate alınarak, besin içi vedışı ? bin 500 kalorilik harcama kalıp- lan vanhr. Buna göre ücret be- lirienmiştir, ancak rakam v a- nn (bugün) açıklanacakhr" diye konuştu. Türkiye İşveren Sendikala- rı Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Kubilay Ata- sayar ise. tartışmaiann ağır- lığının. toplu iş sözleşmesı yapan işyerlerinde ödenen ik- ramiyelerin asgari ücret tes- pitınde hangi ölçüde dikka- te alrnıp alınmayacağı konusunda yoğun- laştığını söyledi. Atasayar. asgari ücretin yürürlük süresi için bir karar almaya gerek bulunmadığını kaydederek. konu^masını şöyle tamamladı: "Çünkü süre. tespit tari- hine bağlı doğal bir sonuçrur. V önefmelik gereğince,tespit ettiğiniztarihi takip eden ay - başından itibaren yürürlüğe girer. Sürevi kimsenin belirlemeye hakkı yokrur." Sendıkayönetıcilerı. işveren temsılcilen- nin ortava yeni konularatarak. yürürlük ta- rihini geciktirmek ıstediklerini söylediler. Asgari Ücret Tespit Komisyonu bugün saat 11,00'de tekrar toplanacak. Asgari ücret: 1 Ağustos 199rde801 bın. 1 Ağustos !992"de I milyon 449 bin lira. 1 Aâustos I993"te 2 milyon 479 bın 500 lıra. Eylül 1994"te 4 milyon 173 bın 750 lira. 1 Eylül 1995 tanhınde brüt S milyon 460 bın lıra olarak belirlenmışti. 4 Mevsimin Huzurla Yaşanacağı MEKÂNLAR SON 6 VİLLA SUPERLUX Seçkiıı ve saygın bir ortaııım giizellikle- rine, sitenıizi gördüğüniizde karar vere- eeksiııiz. ZEYTİNALAN1 l'RLA'da Üç- kuyulara 18 kııı. (sadeoe 15 dakika) tri|>- lex 5 oda, 1 salou. şönıiııe. barbekü vs. Müracaat: 0.232.766 25 55 - 0.232.365 9714