25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmthaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 0 Genel Yavın Koordınatörü Hikmet Çetinkaya • Yazıışlerı Mudürlerı: Ibrahim Yıldız, Dinç Taj anç (Sorumlıı) 0 Haber Merkezi Müdürü Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen Fikret Eser Dı$ Haberier Şinasi Damşoğlu A Istıhbarar Cengiz Yıldırım 0 Ekonomı Bülent kızanlık 0 Kulıür Handan Şenköken 0 Spor: Abdülkadir \ ücelman 0 .Makaieler Sami Karaören 0 Duzcltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Bel;>e Edibe Buğra • v urt Haberlen Mehmet Faraç >a\ınKurulu İlhan S«4çuk i Orhan Erinç. Okta\ Kurtboke, HikmetÇetinka>a. Şükran Soner, Ergun BakL Dinç Ta\anç, tbrahün > ıldız, Orhan Bursalı. Muslafa Balba>, Hakan kara. AnkaraTemsılcısı Mustafa Baiba) 0 Haber Müdüru Doğan AkınAtatürkBuKanNo. i;5.Kat'4.Bakanlıklar-AnkaraTel. 4195020 C? hatl. Faks 4195027 0 Izmır Temsılcısı: Serdar Kızık. H Zıya BU 1352 S 2 3 Tel: 4411220. Faks: 441911" 0 Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu. Inonü Cd 119 S No 1 Kat 1. Tel 3522550. Faks: 35225~O Mües^ese Müdüru: Erol Erkut 0 Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent Yener 0 İdare Hüsevin Gürer 0 Işletme Önder Çelik 0 Bılgı-tşlem Nail İnal 0 BılgısayarSıstem:Mürû\et Çiler MEDYA C: • Yonetım Kurulu Başkam - Genel Mudur Gülbin Erduran 0 Koordınator Reha Işıtman # üenel Mudur Yardımcısı Mine \kdağ Tel 514 (P 53 - 51395 S0-5138460-6I.Faks 511&466 TıAocag Cai 3« aa: Yenı Gun Haber \ıansı. Ba^ın \e Yayınalık A 5 Cagaloflu 34334 tst'PK 246 İstanbul Tel (0 212ı 512 05 05 (20 hatl haks [0 212) 513 S5 25TEMMUZ1996 Imsak: 3.58 Güneş: 5.46 Öğle: 13.18 İkindi: 17.12 Akşam: 20.35 Yatsı: 22.16 Zenginliğin tarifi • Haber Merkezi - Benetton'un marjinal dergısi Colors. son sayısında 6 milvon Filipinlinin neden vurtdışında çalıştığına, bir rulo tuvalet kâğıdının Küba'da neden lüks tüketim maddesi sayıldığına ve iki vocuk sahibi olmanın Çin'de neden prestıı olarak görüldüğüne cevap anyor. Zenginliğin birey ve toplum olarak iki farklı yönden incelendiği dergide taze paranın ve endüstrinin Batfdan Doğu'ya kaydığı belirtilirken politik ve ekonomik yönden zayıf olan fakir ülkelerde zenginligi keşfetmiş genç girişimcilerin yeni yakaladıklan başanlannı çevreleriı.dekı fakirlikle nasıl bağdaştırdıklan sorgulanıyor. Yurtdışı tanıtım büpoları • ANKARA (Cumhuriyet Biirosû)-Turizm Bakanlıgı'nın, yurtdışında bulunan tanıtım bürolannın bazılarını kapatırken bazılannı da yeniden düzenleyerek genişleteceği öğrenildı. Turızm Bakanlığı yetkilileri. bu konudaki temel felsefelerinin bürolan kapatmak değil, öncelikle bu kurumlara işlerlık kazandırmak olduğunu söylediler. Yetkililer. "Tanıtım müşav irliklerinden bazılan yeterli verimlilikte çahşmıyorlar. Bazılannın da genışletilmeye ve eleman sayısının arttmlmasına ihtiyaç \ar" dediler. Can Yücel'e ameiiyat • İstanbul Haber Servisi - ŞairCan Yücel. bugün katarakt (göz perdesi) ameliyatı olacak. Acıbadem Kliniği'nde sol gözünden ameiiyat olacağını belirten Can Yücel'in. bunun çok önemlı bir operasyon olmadığını söyledi. Yücel. daha önce de sağ gözünden benzeri bir operasyon geçırdigini ve ameliyatın başanlı geçtiğini anımsattı. TEAŞ'ta görevden alma • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Danıştay Dava Daıreleri Kurulu. eski Türkiye Elektrik Üretim ve lletimAŞ(TEAŞ) Genel Müdürü Mustafa Turhan'ın görevden alınmasına ilişkin yürütmeyi durdurma karan aldı. Kurul karan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığf na iletildi. AÖF başvuruları • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Açıköğretim fakültesinin bütünleme sınavlan ıçın başvurular yarın sona eriyor. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Eres Söylemez, başvuru süresinin uzatılmayacağını belirterek öğrencileri uvardı. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Eres Söylemez. açıköğretim fakültesi öğrencilerinin bütünleme sınavlanna gırebilmelerı içın para yatırma süresinin yann sona ereceğini anımsattı. TÜBİTAK ödülleri • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - TÜBİTAK bilim, hizmet \e teşvik ödülleri ile TÜBİTAJC-TVVAS bilim ödüllerini kazanan bilim adamları açıklandı. TÜBİTAK Başkanı Tosun Terzıoğlu. TÜBİTAK Bilim Kurulu üyelerince yapılan değerlendirme sonucunda. bilim ödüllerine. gravitasyon teorilerinin ayar yapısı çalışmasından ötürü Prof. Dr. Tekin Dereli, organometalik bileşiklerin sentezi-yapısal aydınlatılması çalışmasından dolayı Prof. Saim Özkar ve diyabet- insülin seklerasyonu çalışmalanna katkılan nedeniyle de Prof. Sümer Belpez Pek'in layık görüldüğünü söyledi. Yatağan, Yeniköy ve Gökova termik santrallan için verilen kapatma karannı işçiler öfkeyle karşıladı Çevrecüer ımıthı, sanayiciÖZCAN ÖZGÜR / MERİH AK MUĞLA/İZMJR - Aydın Bölge İdare Mahkemesi'nin Yatagan. Yeni- köy ve Gökova termik santrallan için verdiği "çalışmalannın durdurulma- sı" yönündeki karan, Muğlalılar "se- vinçli" ama "umutsuz" karşıladılar. Yatağan Termik Santralı için yine Iz- mir Çevre Hareketi avukatlannın aç- tığı dava sonucu aynı mahkemenin da- ha önce "kapatma" karan verdiğini anımsatan Muğlalılar. Bakanlar ku- rulu Karan ile Yatağan'ın halen "de- neme üretimi" adı altında çalıştınldı- ğına dikkat çektiler. Yatağan'da Maden- lş ve Tes-İş Sendikası üyesi işçiler ise kapatma karannı tepkiyle karşıladı. Sendika yöneticileri, santralın kapa- tılması durumunda "meydanlara çı- kacaklannı" açıkladılar. Yatağan. Yeniköy \e Göko\a Ter- mik Santrallan için \erilen kararçev- recıler tarafından se\ inçle karşılandı. Karar "Bugüne kadar verilen mücade- leler boşa çıkmadı. Hakülığımız tescil- lendi" diye değerlendirildi. Ancak Ya- tağan Termik Santralı içın üç yıl önce "çevreye zarar verici koşullann orta- dan kaldınlnıası" için \ erilen 90 gün- lük kapatma kararına karşın. santralın Bakanlar Kurulu karan ile üretıme alındığı anımsatılarak doyasıya bir se- \inç yaşanamı\or. Konuyla ilgıli tepkilerini dile geti- ren \atağan Belediye Başkanı Şadi Ozcan. şu anda Yatağan için iki mah- keme karan bulunduğunu, birincisi- nin uygulanmadığını belirterek şun- lan söyledi: "İkincisini neden u> gulasınlar? Her iki kararda da Yatağan için desülfiri- • Aydın Bölge İdare Mahkemesi tarafından verilen karan, çevreciler "Bugüne kadar verilen mücadeleler boşa çıkmadı. Haklılığımız tescillendi" şeklinde değerlendirdiler. za$>on sistemi öngörülüyor. Bu yönde hükümetlerin aldığı karar da var. Ha- len sistemin ihalesini dahi yapmadık- lan gibi yıllardır çalışnıakla olan bir santralı deneme üretimi > urturmacası Ueçalıştınyoriar. Şu anda Yatağan hal- kı bir sürü solunum yolu hastalığı ile boğuşuvor. Sanki hükümetler \ata- ğan'ı gözden çıkardılar. Biz mahkeme karannı saygıvla karşılı\oru/ ve hü- kümetin bu karan uygulamasınj bek- Inoruz." Muğla Belediye Başkanı Orhan Ça- kır. \atağan kömürünün Muğla'da ısın- mada kullanılmasının Mahalli Çevre Kurulu karan ileüç vıldıryasaklandı- gını. oysa kentte biryılda kullanılan kö- mürün santralda bir günde yakıldığı- nı anımsatarak böyle bir ikilemı anfa- \amadıklannı belirtti. Ören Belediye Başkanı Kâzırn Tu- ran da mahkeme kararının hemen uy- gulanmasını istedi. Kararın kendileri- nin ve çevrecilerin haklılığını bir kez daha orta>a koyduğunu vurgulayan Turan. ^unları dedi: ••Türki\e'dc bilime saygL, hukukun ü$tünlüğii varsa. kararderhal uyguia- nır. Eğer bu >eni hükümet mahkeme karannın ortaya kovduğu gerekeni ye- rine getirmezse. ben belediye olarak gerekeni yapanm. BUindiği gibi geçen 19 Mayıs'ta çevreciler santralın kapı- sına sembolik kilit \ıırmuştu. Ben bu kilidin gerçeğini \ urmaya hannm." Batı Akdeniz Çevre Pİatformu (BA- ÇEP) Muğla Sözcüsü GayeCön. ve- rilen mücadelenin ve yargıya gü\enin boşa gitmediğini bildirerel; karan se- vınçle karşıladıklannı söyledi. "Ama bizleri >önetenlere, yönettiklerini sa- nanlara güvenmiyoruz" dedi. Aydın Bölge İdare Mahkemesi'nin kapatma karan. Yatağan'da Maden-lş ve Tes-Iş Sendikası üyesi işçiler tara- fından ise tepkiyle karşılandı. Tes-lş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Erol Soğancı, mahkeme karanna saygılı ol- duklannı, ancak ülkenin gerçekleri bu- lunduğunu belirterek "Ulkenin ener- jiye, işçilerin ekmeğe ihtiyaçları var. Yatağan için daha önce kapatma kara- n verilmiş ve santral kapatılnııştı. O za- man me> danlara çıkmıştık. \ ine çıka- nz ve eğer santral kapatılırsa, açılma- sı için her şe\i yaparız" dedi. Ûç termik santralın üretiminin dur- durulmasına ilişkin mahkeme karan bölgedeki sanayiciyi u şok*'etti. Yıllar- dır enerji sıkıntısından söz eden ve hü- kümetlerden bu konuda yatırım yap- masını isteven sanayiciler. bölgenin enerjisiz bırakılmasının "binilen da- lın kesilmesi" anlamına geleceğini sa- vundular. Ege Sanay icileri ve Işadamlan Der- neği Başkanı Saminı Sivri. Ege Böl- gesi'ndeciddi bir enerji sorunununya- şandığına dikkat çekti. Sivri. *\\e sanayileşme uğruna çe\- reden, ne de çevre uğruna sanay Ueşme- den vazgeçilebilecegi düşüncesi her za- man ön planda tuttuğumuz bir ilke ol- muştur"dedi. Lösemiyi 3İasenta canıyla tedavi • Plasentadan elde edilen kan ile tedavi uygulanan 25 lösemili çocuğun durumunda kayda değer bir düzelme izlendiği belirtildi. Çeviri Servisi - Lösemili hasta- lann tedavisinde kullanılan plasen- ta kanının ilik naklinden daha yarar- lı olduğu öne sürülüyor. lNew Eng- land Journal of Medicine adlı tıp dergisinin son sayısında yeralan ma- kalede, doğum sırasında bebekle bir- likte vücuttan atılan plasentadan el- de edilen kan ile tedavi edilen 25 lösemili çocuğun durumunda kay- da değer bir düzelmenin izlendiği be- lirtiliyor. Benzer tedavi yönteminin kansızlık ve AIDS gibi diğer kan hastalıklannda da yarar saglayaca- ğı düşünülüyor. Lösemi tedavisinde uygulanan kan iliği nakli. bağışıklık sistemini büyük ölçüde düzeltmekle birlikte uyaula- ma aşa- masında sorunlara yol açı- \or. Ön- celikle verici so- runu doktorla- rın elini ayağını bağlıyor. Öi 2 milvongönüllü vericiye karşın her yıl yüzlerce lösemili hasta. uygun ve- nci bulunamadığından ölüyor. Ke- mik iliği naklinde uygun verici bul- mak, kalp veya böbrek nakline oran- Ia çok daha zor. Geçen hafta Duke Üni>«rsitesi v e Nev» York Kan Merkezi araştırma ekibinın yayımladıklan ortak bildi- ride, yeni doğan bebeğin plasenta- sındaki kanın uyum açısından daha geniş bir spektruma sahip olduğu belirtıliyor. Bilim adamları. yeni doğan çocuğun bağışıklık sistemin- deki hücrelerin yabancı proteinlere saldırma konusunda henüz uyanl- mamış olmasının, plasenta kanının daha uyumlu olmasına yol açtığına dikkat çekiyor. 1 orene AN'AP lideri Mesut Vılmaz, Devlet Bakanı .41i Talip Özdemir.Vali Rıdvan Yenişen ile çok sayıda milletvekili ile gazeteci katıldı. (KL BİL AY TÜNTÜL) TGC ödüllerisahiplerineveriMHaber Merkezi-Basında sansüriin kaldınlışının 88. yıldönümüvegelenekselGazetecilerGünü. REFAH- YOL hükümcti döneminde artan sansür uygulamala- rı ve saldınlar nedeniyle buruk kutlandı. DYPGenel Başkanı ve Başbakan ''ı'ardımcısı Tansu Çiller, hak- kındaki yolsuzluk bulgularını yayımlayan basın ko- nusunda "yalan habercilik" yakınmasında bulunur- ken gazeteci örgütleri. siyasetçileri basına düşmanca bakmakla suçladılar. Çağdaş Gazetecıler Derneği Genel Başkanı İsmet Demirdöğen ise gazetecilere yönelık baskının gide- rek arttığına dikkat çekerek şövle konuştu: "Son altı a> içerisinde seksen gazeteci gö/altına alın- dı. biri öldürüldü. 16 gazeteci, polisin şiddet kullanı- mında varalandı. Üç meslektaşımıza kimliği belirsiz kişilerce silahlı saldırı düzenlendi. Ve bunlar yetmez- miş gibi RP Genel Merkezi'nden gazetecıler zorla dı- şan atıldı. Gizli hükümet göriişmesini görüntülemek isteyen gazeteciler gözaltına alındı. \e dahası. bu sü- rede 17 yerel gazete, ekonomik nedenlerle kapandı." Sansüriin kaldınlışının 88. yıldönümü nedeniyle dün Dolmabahçe Saray ı'nda ödül töreni ve koktev ldüzen- lendi. Törene katılan TBMM Başkanı Mustafa Ka- lemli, sansürün kaldırılışıyia gerçek anlamda düşün- ce özgürlüğününün gerçekleşmiş olmadığını belirtti. TörendekonuşanTürkiyeGazetecilerCemiveti Baş- kanı NailGüreli, 88 yıl içinde önemli gelişmeler ol- duğunu. ancak önemli eksikliklerin henüz gıderilme- diğini, hatta yer yer geriye giden uygulamalarla kar- şılaşıldığını söyledi. Güreli. şöyle konuştu: "Hele üç \ü öncesiyle kıyasladığımızda bugün du- rum hiç de iç açıcı değildir. Bugün basın, daha geniş anlamıyla nıedva. bir asır öncesinin sansür anlavışı- nm çok ötesinde şiddete davalı saldınlar zincirinin ilk hedefi seçilmiştir. Güvenlik güçlerinin hukuk devleti dışına çıkan, \ asalan çiğneven dav ranışlan, şiddet tır- manışının işaretlerini \ermektedir. Bu gidiş bir an ön- ce önlenmezse: polis, hukuk dev letinin öngördüğü res- mi hiyerarşisi içine çekilmezse. tarafsızlık \e güven aşınmasını sürdürürse bundan demokratik rejim ve ülke büyük zarar göriir.r." Törene ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. ba- sından sorumlu Dev let Bakanı Ali Talip Özdemir. İs- tanbul Valisi Rıdvan N'enişen. GHP İstanbul Millet- veki 11 Attan Öymen, Emre Kongar, Nevzat Ayaz, tTO Başkanı Mehmet Yıldınm, Nurettin Sözen. İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan. işadamı Üzeyir Ga- rih, Besim Tibuk ile basın ve televizyondan çok sa- yıda kışı katıldı. Odüller verildi TGC'nin. basın özgürlüğünde çaba harcayanları özendırmek ve ödüllendirmek amacıyla verdiği ödü- le, bu yıl v a> ın organı dalında Adana'da 79 yıldır ya- yın vapan \eni Adana gazetesi, şahıs olarak da Mil- İiyet gazetesi yazarlanndan l'mur Talu layık görül- dü. Yeni Adana gazetesi sahibi ve başyazan Çetin Rem- DolnıabahçeSarayı'ndaki törene katılan konuklar, sansürün kaldırıbşının 88. yıldönümünü kutladılar. ziÜregilveTalu'ya ödüllerini. Mustafa Kalemli ver- di. Meslekte 20 yılını dolduran ve sürekli basın kar- tı alan 56 gazeteciye ise birer şükran plaketi verildi. Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Zi- ya Sonay, sendikanın. 12 Mart 1971 'den bu yana 24 Temmuz'u bayram olarak kutlamadığını belirterek "ülkemizde sansürün kaldınlmış olduğunu söyleme olanağı bulunmadığı için 24 Temmuz'u burukluk için- de ve bir direniş yıldönümü olarak anıyoruz" dedi. Türkiye'de basın özgürlüğünün başlıca üç yönden engellendiğinı kaydeden Sonay. bunlan; yasalar. fi- ili saldınlar. basın-yayın organlarının sermaye yapı- sı ve basın emekçilerinin içinde bulundugu çalışma koşulları diye sıraladı. Sonay. basın özgürlüğünün önündeki önemli bir engelin de basın-yayın organları ile gazetecilere yö- nelik tehditler. baskılar. fiili saldın ve cinayetler ol- duğunu belirterek "Butürengellemeleryalnızeasiya- si iktidariardan değil, toplumun belirli kesimlerinden ve şiddet yanlısı örgütlenmelerden de kaynaklanmak- tadır"dedi. Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşide konuşmasın- da herkesi gerçeği görmeyedavet etti. Aralannda Ev - rensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe de olmak üzere son 4.5 yıl içinde 23 gazetecinin öldürüldüğü- nü söyleven Oktay Ekşı. "Son altı ayda 44 yazar ve gazetecinin mevcut sistemin beğenmediği türden dü- şünceler açıkladıklan için çeşitli cezalara çarptınldık- larını. keza son altı av da 77 meslektaşımızın gözaltına alındığını vev a tutuklandığını. 22 meslektaşımızın sal- dınya uğradığıııı bilerek 24 Temmuz'da şölen düzen- lenir mi?" dedi. Ankara Gazetecıler Cemiyeti de Türk basınında sansürün kaldınlışının 88. yıldönümü nedeniyle bir resepsiyon verdi. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin. ba- sındaki tekelleşmenin sansürün ikizi olduğunu vur- gulayarak "Düşüncenin belli ellerde tutulması. de- mokrasi için kaygı verici" dedi. Çernobil, Yunanistan 'da bebekleri vurdu LONDRA (AFP)-1986 yılında mey - dana gelen Çernobil faciası sırasında Yunanistan'da radyasyon altında kalan bölgelerde anne rah'minde olan ço- cuklar arasında lösemiye yakalanan- lann. diğer bölgeierdeki yaşıtlanndan iki kat fazla olduğu açıklandı. Harvard Kanser Önleme Merke- zi ' nden Profesör Dimitrios Trichopo- lous ile meslektaşlannın konuy la ilgi- li çalışmalan Science Journal Nature adlı dergide yayımlandı. Lzmanlar, yaptıklan incelemeler sonucunda pat- İamanın çocuklarda görülen bir kan- ser türüne yol açmış olabileceği yö- nünde kesin deliller elde ettiklerini v urguladılar. tncelemede. Çernobil fa- ciasının ortaya çıkardığı kanser türü- nün. çocuklarda üçte bir oranında gö- rülen kanser türüy le aynı olduğu kay - dediliyor. Dergide yayımlanan yazıda uzmanlann. "Çemobil kazasıesnasın- da ana rahminde olan ve radvasvonlu havaya maruz kalan çocuklardan lö- semiveyakalananlann oranı, radvas- yondan etkilenmeyenlere oranla 2.6 kat daha fa/ladır. Radyoaktif serpin- tinin v üksek olduğu bölgelerde yaşa- yan annelerin çocuklarında. lösemiye vakalanma riski çok daha fazladır" dediklen ıfadeedildi. Söz konusu uzmanlann Yunanis- tan'daki çocuklarda görülen her tür lösemi üzerinde. Çernobil faciasın- dan sonra değişik bölgelere dağılan radyasyon oranını da göz önünde bu- lundurarak inceleme yaptıklan bildi- rildi. Değişken hava koşullan nedenivle facianın ardından ortaya çıkan rad- yasyon. Yunanistan'ı dayoğunbiçim- de etkilemışti. Uzmanlar. kaza sırasın- da 1 ila 4 yaşian arasında olan çocuk- lardaki kanser oranında hiçbir farklı- lık gözlemlemediklerini kaydettiler. 1 Iq23 olarak bilınen söz konusu lö- seminin. genlerın değişmesiyle orta- ya çıktığını belirten uzmanlar. incele- meler sonucunda genlerdeki mutas- yonunun çoğunlukla hamilelik sıra- sında ortaya çıktığını bildiriyorlar. Kitap tanıtacak Moskova Belediye Başkanı İstanburda AZE MARŞAN "Biz senin çocuklannız Moskova" adlı kitabının tanıtımı için İstanbul'a gelen Moskova Belediye Başkanı Yuri Lujkov. Rusya'nın, beş yıldır içinde bulundugu ekonomik geçiş sürecinde Türkiye'nin deneyımlerinden büyük ölçüde yararlandıgını belirtti. Lujkov. Türkiye ile Rusya arasındaki ekonomik ve kültürel iii^kilerin geliştirilmesi gerektigini kaydetti. Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in sağ kolu olarak bilınen Lujkov. istanbul Büyükşehir Beledivesi'nde düzenlenen basın toplantısında. "Rusya'da geçen günJerde hem devlet başkanlığı hem de belediye başkanlığı seçimleri vapıİdı. Moskovalılar, hem devlet başkanlanna hem de beledhe başkanlanna duyduklan güveni. oylama voluyla bir kez daha göstermiş oldular. Moskova'da son \ ıllarda gerçekleştirilen yaratıcılığa davalı çalışmalan desteklediklerini teyit etmiş oldular. Bu çahşmalarda Türkive'nin pavı büyüktür. Bu nedenle \eniden seçildikten sonra ilk yurtdışı gezimi Türkije'ye \aptım" dedi. Rusya'nın beş yıldır geçirdigi degışimi anlattıgı kitabının. Türk inşaat firması Entes tarafından telif haklannın satın alınması nedeniyle geldiği İstanbul'da. Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan'la görüşen Lujkov. basın toplantısında kitaba katkıda bulunanlar arasında tanınmış Türk işadamlanndan Şank Tara'yı da sayarak kendisine teşekkür etti. Lujkov, şunlan söyledi: "Şank Tara. bundan beş yd kadar önce bize gelip Biz yeni ekonomik sisteme sizden önce geçmeye başladık ve bu sürecin önemli bazı aşamalannı geçtik. Bu geçiş sırasında Türkiye'de bazı yanlışlıklar yapıldı. Bunlann yapılmaması için size yardımcı olabilirim' dedi. Biz de kabul ettik. Biz, Türkive'nin tecrübelerinden çok şey öğrendik." "Öncelikli olan, hükümederimiz arasında işbiriiğini arttırmaktır'" diyen Moskova Belediye Başkanı. "Ortaklaşa gerçekleştirmemiz gereken işler vardır. Türk müteahhitlik şirketleri, haliha/ırda Moskova'da çok iyi işler vapmaktadırlar. Bu tempoyıı gelecekte de sürdürmeye kararlıyız" dedi. RASGELE /H4ÎFERTEM Avcının attığı saçma. sözleri seçmedir. Palavra sandığınız olaylar, yaşamın ta ken- disidır. Yaşamayanlar, bılmeyenler! Palavra sanırlar. Avcılar da güler geçerler. Bir olguyu anımsatmakta yarar var. Av- cılarla eli tüfeklilerı karıştırıyorlar. Avcılar avlaktadır. Kırlarda bayırlarda. Eli tüfekliler kentlerde. Kırlara da taşmaya başladı ya... Avcılar doğadan yararlanmak için avla- nırlar. Eli tüfekliler korumak, korunmak içın öldürürler. Ya da karşıtı... Dalını yapraklannı kırmadan, ağaçtan bir meyve koparmak neyse! Avlakta bırkaç av vurmak da aynı şeydir.Dallan kıran, ağacı kökünden koparanlarelıtüfeklilerdir. Kesip odun yaparlar... Avcı. doğayı korur. Yabanın hayvanı do- ğada doyunur, barınır. Doğa gidince av da bıter. Doğadan yararianan avcı! Doğayı ko- rumak zorundadır. Avcılarla Eli Tüfeklileri Karıştırmayalım Insanoğlu yararlandığı yeıieri, şeyleri ko- rur. Avcılıkta öldürmek de var, ölüm. Ama • beslediğimiz, koyunlan. kuzuları, sığırlan kesmiyor muyuz? Öldürmüyor muyuz? Kesiyoruz, öldürüyoruz. Koruyoruz da. Mezbahalarda yüzlerce, binlere hayvan ke- sıliyor. Yine de sürüler gittikçe çoğalıyor. Bu- radaki öldürme hakkı. Beslemiş olmanın ayrıcalığı mı? Et yıyen canlı öldürme zorunda. Doğa ya- sası. Doyunacak. Diyeceksiniz ki ben kes- miyorum, öldürmüyorum. Başkaları kesi- yor. ben alıyorum. Öfdürmeye neden olmuyor musunuz? Ne farkı var?..Sorasım geldi. Siz et yiyor mu- sunuz dostum Deniz Som? Bak şimdi önemli bir sorun var! Avcılık turizme açıldı. Ne kadar çok vurursak, öl- dürürsek, o kadar çok para kazanacağız. Özel üretime dayanmadığı için doğal ya- şam! Tehlike çanlarının sesi gelmeye baş- ladı. En büyük tehlike ne biliyor musunuz? Kazanç konusu olunca. Işe vergi memur- ları da karışacak. Yabanın hayvanında bir kaçış başlayacak. Başlamış bile. Kaplumbağa soruyormuş. "Ne dıyeceğim ben vergimemurlan gelin- ce. Benim evim var. Eşimin evi var. Çocuk- larımın hepsinin evleri var. Ne yanıt vere- ceğim?" Tüm göç hayvanları telaş içindeymiş. Ördekler, üveyikler. leylekler. "Heryıl gezi- ye çıkıyorum. Bütün ülkeleri dolaşıyorum, dünyayı. Nereden buldun derlerse bu pa- rayı? Ne dıyeceğim?" Ayılar of pufötüyoriarmış. "Benin kürküm var. Eşimin, çocuklanmın. Kaynak sorma- ya kalkarlarsa?" Söze maymun kanşmış. "Oh ben raha- tım. Popom bile açıkta..." Görüyorsunuz. Bu avturizmi işleri kanş- tıracak. Buna nasıl bir çözüm bulunacak. Hükümet temsilcileri. turizmciler, dernek yöneticileri tartışıyorlar. Buldukları çözümü göreceğiz. Tüfeklere gelince dostum Som. Mevla- na ülkesi Konya'da. Verilen tüfek Sayın Necmettin Erbakan 'a. Avda kullanılan tüfeklerden degıl. Mer- kez Av Komısyonu kararlarına göre. 2 + 1 'den fazla atan tüfeklerin avda kullanılma-- sı yasak. Gördüklerımiz 7-8 atarlı. Avda kullanılması yasak olduğuna göre! Acaba neamaçlı?.. Rasgele...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle