29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23ŞUBAT1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Yüksek faize alışan Türk yatmmcısı 'yurtdışı borsalara endeksli mevduta' ilgi göstermedi Dünya borsaları rantiyeyi kesmedi HACERGEMJCİ Dûnyanın en iinlü borsalan Türkiye'deki yûksek faiz ve spekûlatif crtamın yarattıgı cazibeyi "kesmiyor''. Anapara garantili dünya borsalannda oynama imkânı tanıyan MLD sistemini 6 ay önce Türkiye'ye getiren Interbank'ta bu süre içinde müşteri sayısı 15 'i geçmedi. Türkiye'deki yüksek fâiz ve spekûlatif kazancın , MLD olarak adlandınlan yurdışı borsalara endeksli mevduata ilgiyi kestiği ifade edilirken sistemın işlemesi için Türkiye'de ıstikrarlı bir piyasanın oturması gerektiği ileri siirülüyor. Yüksek faiz ve spekûlatif kazanç imkânı nedeni ile yabancı yatınmcılar, Türkiye'ye koşarak gelirken Türk yatınmcılar, dünya borsalanna girip girmemekte oldukça kararsızlar. Interbank tarafından Türkiye'de ilk kez uygulamaya konulan MLD sistemi sayesinde Türk yatınmcılar Standard and Poor's, Nikkei, FT-SE 100 ve Dax borsaîannda oynayabiliyorlar. Ancak Türkiye'de zaman zaman ayda yüzde 10-20 getiri kazanmaya alışan yatınmcının bazen yıllık artışı bu boyutlarda olan borsalara soguk baktığını rakamlar ortaya koyuyor. Türkiye'de ilk kez haziran ayında uygulanmaya başjanan sistem, döviz üzerine kurulmuş durumda. Minimum 50 bin dolar ile girilebilen bu sistemde en kısa vade ise 6 aydan başlıyor. Oç ay sonrasını bile M L D n - e d i r ? Atıl fonlannı dövizde değerlendirmek isteyen yatınmcılann dövize verilen faizin daha üstünde kazanç sağlamalan için şimdilik Interbank tarafından gerçekleştirilen yeni bir özel bankacılık türü. MLD ürününde yatınmcı döviz yatınmının getirisini dûnyanın 4 büyük ülkesindeki borsalardan birinin endeksine bağlıyor. Bu ürünün avantajı, anaparayı garanti etmesi. Yani yurtdışındaki bir borsaya yatınm yapıldığında endeks düşerse anaparadan kaybedilecekken MLD alındığmda endeks düşse bile kayıp olmuyor. görmediği için günlük oynayan ve yüksek faize alışan Türk yatınmcısı, getirisinın ne olduğunu tam olarak hesap edemediği bu uygulamaya sıcak bakmıyor. Toplam 15 kişinin oynadığı bu sistem de Türkiye'deki "yüksek faizden darbe" yemiş durumda. Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Interbank Yatınm Danışmanı Ebru Hasoglu, sistemin henüz çok tanınmadığinı ifade ederek "Dünyada bu tür uygulamaiara çok sık olarak rastlanıvor. Biz ilk olarak 4 büyük borsayı seçtik. Ancak henüz sistem yerteşmedr dedi. Anapara garantiii işleyen sisteme aradan 6 ay geçmesine karşın Türk yatınmcısının henüz ısınmadığını belirten Hasoğlu, daha sonra sözlerine şöyledevam etti: "Oncelikle getirisini tahmin edemedikleri yeni bir enstrümana soğuk bakıyorlar. Bu arada Türkive gibi üç ay sonranın zor görüldüğü bir ortamda en kısa vadenin 6 ay olduğu düşünülürse vade de uzun geliyor. Cçüncü bir unsur ise Türkiye'de bu tür enstrümanlarda hareket çok fazla. Türkiye'deki yüksek faizler caydıncı bir etki yapıyor." Getirileri dûşûk Öte yandan sadece 15 kişinin oynadığı bu sistemde yer alan dört büyük borsa içinde en çok ilgi gören ise Nikke endeksi. Tokyo Borsası birinci kısımda kote edilen 225 yüksek işlem hacimli fırmanın hisse senedi fiyat ağırlığı ortalamasının alındığı NikJte 225 hisse senedi endeksinin 3 yıllık ortalama artışı yüzde 1.2 olarak gerçekleşti. ABD ekonomisinin performansını yansıtan 500 finnarun hisse senedi fiyatlannın piyasa değeri agırlıklı ortalamasının alındığı Standard and Poor's'un üç yıllık getirisi ise ortalama yüzde 11.3 oldu. Bu arada MLD'de yer alan Finansal Times Menkul Kıymet Endeksi'nin üç yıllık ortalama getirisi yüzde 13.9 olurken Dax'ın (Deutsche Aktien endeksi) aynı dönemdekı getirisi ise sadece yüzde 7.2 olarak gerçekleşti. Ramazan zamlan ile aylık harcama, 13 milyon liraya tırmandı Mutfak, bayramyüzügörmedi • Et ve süt ürünlerine iki ay içinde yaklaşık yüzde 20 oranında zam geldiğini söyleyen piyasa çevreleri, 1995 yılında enflasyon oranlanyla paralel gittiğini vurgulayarak fiyatlann artık kontrol edilemez dumma geldiğini dile getiriyorlar. HÜLYAGENÇ Akaryakıt zammınm ardından gıda maddelerine yagan zamlar, mutfak har- camalannı geçen aya göre yaklaşık yüzde 12 arttırdı. Yılın en kısa ayında da hız kesmeyen enflasyon, mutfak harcamalannın 13 milyon liraya tır- manmasına neden oldu. Geçen ay mut- fak için 11 milyon 555 bin lira harca- yan dört kışilik bir aılenin, şubat ayın- da mutfak harcamasını 1 milyon 173 bin lira daha arttırarak 12 milyon 895 bin liraya çıkarması gerekti. Geçen yıl talebın azalmasıyla fiyat- Dort kişılik bir aılenin aylık mutfak masrafı lan büyük ölçüdedizginlenen süt ve süt ürünleri, 1996 yılında tırmanışa geçti. Et ve süt ürünlerine iki ay ıçinde yak- laşık yüzde 20 oranında zam geldiği- ni söyleyen piyasa çevreieri, 1995 yı- lında enflasyon oranlanyla paralel git- tiğini vurgulayarak fiyatlann artık kont- rol edilemez duruma geldiğini dile ge- tiriyorlar. Son aylarda petrol ürünlen- ne gelen toplam yüzde 45'lık zammın gıda maddelerinırı fiyatlannı tırmandır- dığına değinen piyasa çevreleri, enflas- yonun şubat ayında yüzde 12'lere ula- şacağinı vurguluyorlar. Şubat ayında kışlık sebze fiyatlann- da 5.6 oranında artış göz- lenirken meyvedeki artış yüzde 15'i buldu. Meyve fıyatlanndaki artışın sebe- bini bayrama bağlayan pi- yasa çevrelen, bayram ne- deniyle meyveye olan ta- lebın artmasına karşın, kamyonlann şehırlerarası dolaşımına sınırlama ge- tirilmesiyle nakliyenin en- gellendiğine dikkat çekti- ler. Geçen aya göre pata- tes fiyatlannda bir artış gözlenmezken soğan, yüz- de 13.3 oranında zam gör- dü. Kuru baküyata zam Ramazan ayında kuru bakliyat ürünlerine 2.12 oranında zam gelirken pi- rinç fiyatlan yüzde 7.6 ora- nında artrı. Bazı toptancı firmalann ramazan süre- since kurubaklıyata zam yapmayacağını açıklama- sı, zammın düşük oranda kalmasındaetkıli oldu. Pi- rinç ithalatının artmış ol- ması isepirinçte fiyatlann dengelenmesiııi engelle- yemedi. Yumurta 7 bin sınırîna dayandı. Yazın artan ihra- cat içinde bulunduğumuz dönemde kısmi bir azal- ma göstermesine ve kış ay- lannda üretimin artmasına karşın, fıyatlardaki artış dizginlenemedi. Onümüzdekı günlerde yumurta fiyatlannın tale- bin artmasıyla bırlikte yük- seliş trendine gırmesı bek- leniyor. YORUM ÖZTÎN AKGÜÇ Türkiye'de kopya programlara hapis öngörülüyor Bilgisayarı olan potansiyel suçlu EkonomiServisi-Gümrük birliğine uyum kapsamında, telıf ve patent haklannda yapı- lan yeni düzenlemeler, Türkiye'deki bilgisa- yar kullanıcılannın hemen tümünü potansi- yel suçlu konumuna getirdi. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'ndadeğışikliköngören4110 sayılı yasanın geçen yılın ortasında yürürlü- ğe girmesiyle, Türkiye'de kolayca çoğaltılan ve elden ele dolaşmaİcta olan bilgisayar prog- ramlan, u eser" statüsü kazandı. Yasaya gö- re, bilgisayannda birkaç bin dolar değerin- deki orijinal programlar yerine. kopyalan- mış programlan kullananlar hakkında 1 yıla varan hapis cezalan uygulanabilecek. Bılgisayarlarda kullanılan koısan prog- ramlar, kopyalayanlar ve satanlann yanında kullanıcıyı da suçlu duruma düşürüyor. Bil- gisayar teknolojisininhızlagelişmcsi vebil- gisayarlaşmanın yaygınlaşmasıyla bırlikte korsan program kullanımı da artıyor. Bayı- lerde satılan tescillı programlar yerine izin- sız çoğaltılan korsan programlann kullanıl-' ması, daha çok maliyetinin daha düsük olma- sı nedeniyle tercih ediliyor. Teüf haklannı koruyan kanunlar ve Türk ceza kanunlanna göre korsan programlan kullanan, çoğaltan, satan herkes suçlu oluyor. Korsan program kullamcılan, TCfC'nin 525. maddesıne göre I yıla kadar hapis ce- zası, fikn ve sınai mülkıyet haklannın korun- ması kanununa göre 3 ay ila 1 yıla kadar ha- pis cezası alabiliyorlar. Satıcılar için ise ha- piscezası3yıla kadarçıkabiliyor. Korsan prog- ramlar, şirkette kullanılıyorsa şirket yönetı- cileri işlenen suçtan haberdar olmasalar bile sorumlu tutuluyorlar Korsan programlan kullananlar veya satan- lar biigisayar mesieğinin içindeyse meslek- ten men cezası alabiliyor. Aynca her program için 300 ile 600 milyon lira arasında para ce- zası uygulanıyor. Microsoft'un avukatlığını yapan ZaferSe- vinç'e göre Türkiye'de yazılım sektörünün ge- lişmesi için korsan programlann önüne ge- çilmesi lazım. Sevinç, 4110 sayılı kanunla bil- gisayar çrogramlannm eser kategorisınde de- ğerlendırilmesiyle telif haklannın korunma- sı açısından yararlı olacağını vurguladı. Se- vinç, aynca Kültür Bakanlığı'nın bu konu- daki çalışmalannın yararlı olduğunu da dile getirdi. Mıcrosoft'un önderüğinde korsan yazılımlan engellemek amacıyla açılan "Ya- zıbm Korsanlıgı ileMücadele Hattı"nı arayan herkes, kopya programmı lisanslı program ha- line getirebıiıyor. Aynca yazılım korsanlığınm önüne geçmek için dünya çapında hukuki takipçiliği yapan BSA'nın Türkiye'de faalıyete geçmesiyle bir- likte kopya yazılım kulîanımının azalması bekleniyor. BSA'nın faaliyetleri arasında araştırma yapmak, gelen ihbarlan değerlen- dirmek. hukuki takipçilik yapmak geliyor. Nasıl Bir Ekonomik Politika İzlenecek? Bu satırlar kaleme alınırken Refah Partisi - ANAP ortak yönetimi resmen kurulmamış olmakla beraber, bu konuda ileri adımlar atıldığı yazılı ve sözlü yayın organlanna yansıyan haberfer arasındaydı. Haberter iki parti arasında pazarlığın daha çok bakanlıklann da- ğılımı konusunda yoğunlaştığı yönünde idi. İzlenecek ekonomi politikasına ilişkin ipuçlan henüz açıklığa kavuşmamış durumdadır. En azından slogan düze- yinde yenilikçi liberai olan ANAP ile yine slogan dü- zeyinde adil düzenci Refah Partisi, farklı görüşlerini bağdaştırarak nasıl bir ekonomi politikası izleyecek- lerdir? Ortak yönetimin başansının, büyük ölçüde ekonomik sorunlan çözmede gösterecegi beceriye bağlı olacağına kuşku yoktur. Refah Partisi'ne verilen oylann herhalde tümü laik demokratik cumhuriyete karşı kullanılmış değildir. Şeriat düzeni getirilsin, Islam Ortak Pazan kurulsun gibi düşüncelerte de oylar Refah Partisi'ne verilme- miştir. Yüzde yirmi bir oyun belki de büyük bölümü, yoksulluk sorununa çözüm bulsun diye Refah Parti- si'ni yeğlemiştir. Doğal olarak sol partileri destekle- mesi gereken yöreler, sol partiler Türkiye'de işlevle- rini göremediklerinden, sağ partilerden farklı bir tu- tum sergilemediklerinden, düzene karşı çıkan Refah Partisi'ne yönelmişlerdir. Refah Partisi; laiklik karşıtı uygulamalarfa, gösteriş uğruna kaynaklan savurganca kullanarak, Islam Or- tak Pazan gibi düşlemler (fanteziler) peşinde koşa- rak oy tabanını koruyamaz. Ekonomik alandaki ba- şanlan, özellikle geniş kitlelenn, yoksulluk sının altın- da yaşayan kitlelenn günlük sorunlanna çözüm ge- tirmekte gösterecegi başan ölçüsünde, oy tabanını koruyabilecektir. Türkiye'nin, yalnız yoksulluk sının altında yaşayan- ların yasam düzeylerinin yükseltilmesi sorunu yoktur. Yoksulluk sorununa çözüm getirilebilmesi için önce- likle iç borç, kamu kesımi finansman açığı sorunlan- na çözüm getirmek gerekir. Türkiye'nin; kötü yöne- timlerin oluşturdugu, büyüttüğü temel ekonomik so- runlan vardır. Vade dağılımı kötü 1.5 katrilyon TL.'ye ulaşmış iç borç, 73.0 milyar USD'yi aşmış dış borç, bu yıl herhalde 1.0 katrilyon TL'yi bulacak kamu ke- sımi borçlanma gereği, 14.0 milyar USD'ye doğru yükselen dış ticaret açığı, bütçe harcamalannın yüz- de 6.0'sına kadar düşmüş kamu yatınmlan, özelleş- tirme diye devreden çıkanlan KİT'ler, son on beş yı- lın her açıdan başansız yönetimleri, çözümü güç, agır bir ekonomik miras bırakmıştır. Refah Partisi, ekonomik ve toplumsal sorunlara çözüm bulacağı yerde, antı laik uygulamalarla, bölü- cülük yaparak, din ticanetine hız vererek, baskı kura- rak, iktidarolmayateşebbüs ederse, hem ülkede kar- gaşa ortamı yaratır hem de varlığını sürdüremez. De- mokratik bir düzen içinde variığım sürdüremez, oy ta- banının büyük bölümünü yitirir, geleneksel yüzde 12- 13 oy düzeyine geri döner. Yıllarca yinelediğimiz bir görüş var: "ANAP tipi bir siyasal partinin uzun süre varlığını sûrdünrıesine ola- nakyoktur." 12 Eylül ürünü ANAP, kısıtlı, yasaklı, kı- sacası şaibeli bir seçim sonu iktidara getirilmiş; ikti- dar partisi olması nedeniyle de varlığını sürdürebil- miştir. Doğal olan, 1991 seçiminden sonra ANAP'ın 12 Eylül'ün diğer iki partisi gibi kaçınılmaz sona uğ- ramasıydı. Ancak 1991-1993 dönemi hükümetlerinin aşın başarısızlığı, ANAP'a yaşama şansı vermiş; son seçimde bazı kışi ve çevreler de medyanın yönlen- dirmesi ile sözde Refah Partisi'nin önüne kesmek için ANAP'ı desteklemişlerdir. ANAP'ın Refah Partisi ile ortak yönetime yönelmesi, şimdi bu kişi ve çevre- len kızdırmakta, aldatıldıklannı, kandınldıklannı ilen sü- rerek, şikâyetçı olmaktadııiar. Tann, kullanna ayartı- lara kapılmamalan için akıl vermiştir. "Refah Partisi'nin önünü kesmek için ANAP'a oy ver" ayartısına kapıl- mış kişi ve çevrelenn yakınacaklan tek konu, kendi sağgörü ve sağduyulandır. ANAP, ortak yönetime gir- se de girmese de aynşacak, onümüzdekı seçimde oy oranı yüzde onlara kadar gerileyecek, kaçınılmaz so- na biraz gecikme ile ulaşacaktır. Refah Partisi, ciddi biçimde ekonomik sorunlann üstüne gidebilir, kamuoyunu oyalama taktiği ile dik- katleri başka noktalar üzerine çekerek değil, çözüm- ler getırerek başanlı olursa, varlığını sürdürebilir. Tür- lü fantezilerle, din ticareti ile dinden yardım (medet) umarak iktidarda kalma girişimleri, Refah Partisi'ni ye- niden marjinal bir parti haline düşürür. Refah Partisi de akılcı olmak, çağdaş olmak zorundadır. Hem ken- di varlığı hem ülke yaran için böyle davranmak zo- rundadır. 40 bin 500 Türk isadamı var Gurbetçi işadamımn cirosu 34 milyar mark Ekonomi Servisi - Avrupa'da yatınm yapan Türk işadamlannın sayısı 50 bine yaklaşırken, bunlann en yoğun bulunduğu Almanya'da Türk girişimcilenn iş hacmi huzla büyüyor. Türkiye Araştırmalar Merkezi. tüm Almanya çapında yürüttüğü geniş ölçekli bir araştırma ile Türk işadamlannın durumunu araştırdı. Araştırmanın ilk sonuçlannı basına açıklayan Türkiye Araştırmalar Merkezi yetkililen, Almanya'daki Türk işadamlannın sayısının. 1995 yılında 40 bin 500'e ulaştığmı belirttiler. Toplam yatınm hacminin 8 milyar marktan 8.3 milyar marka, toplam yıllık cironun ise 34 milyar marka yükseldiğini belirten Türkiye Araştınnalar Merkezi, yaratılan istihdamı ise 108 bin kişi olarak saptadı. Türlderin en yoğun olarak bulunduğu Kuzey Ren Vestfalya eyaleti ile ilgili gelişmelere de açıklamalannda yer veren Türkiye Araştırmalar Merkezi yetkilileri, 1995 yılı verilerine göre bu eyalette 13 bin 800 Türk işadamının bulunduğunu, Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki Türk işadamlannm toplam yatınm hacminin 1995 yılında 3.3 milyar marka, toplam yıllık cironun ise 13 milyar marka ulaştığmı belirtiyorlar. Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde yaratılan istihdam ise 57 bin kişi olarak bildiriliyor. Türkiye Araştırmalar Merkezi'nin verilerine göre Almanya, Fransa, Hollanda, Belçika ve îngiltere'de toplam olarak 49 bin 500 Türk işadamı bulunuyor. Federal Almanya Yıllar Sayı Toplam yatınm hacmi (milyar DM) Toplam yıllık cira [mıiyar DM) İstihdam (1000) 1990 33.000 5.7 25.0 100 1992 35.000 7.2 28.0 125 Kaynak Türkiye Araştırmalar Merkezi 1993 37.000 8.0 31.0 135 1995 40.500 8.3 34.0 168 Vulkan tersaneleri iflasm eşiğinde, işçilerin tepkisi yankı uyandırdı Almanya'da tersane krizi ÖYLE DEĞİL BÖYLE • Bülent Kızanlık yazılanna bayram ertesi devam edecektir. • Vulkan Tersaneler Birliği, çarşamba günü iflası önlemek amacıyla. "iflas dışı konkordato" talebinde bulundu. Aralannda Türklerin de bulunduğu şirket çalışanlan ise gelişmeye tepki göstererek eyleme gittiler. DENİZtNCEDtKEN KÖLN - Almanya'nın en büyük tersane işletmesi "Vulkan tersanelc- ri"nin iflasm eşiğinde olduğu ortaya çıktı. Yan sanayiyie birlikte 22 bin 500 kişinin çahşüğı Vulkan Tersaneler Bir- liği, çarşamba günü iflası önlemek amacıyla, "iflas dışı konkordato" ta- lebinde bulundu. Aralannda Türkle- nn de bulunduğu şirket çalışanlan ise gelişmeye tepki göstererek eyleme git- tiler.Dün Bremen'de sabah saatlerin- de 2 bin kadar işçi, iş bırakıp eylem yaparken kent esnafi ve öğrencilerin de kendilerine destek verdikleri dik- kat çektı. Vulkan tersane çalışanlan bu- gün de büyük bir gösteri düzenlene- ceğini açıklarken kendilerine Alman- ya çapında destek ve dayanışma gös- teriliyor. Vulkan çalışanlan, şirket yönetim kurulunun ashnda iflası önlemek ama- cıyla attığını açıkladığı bu adımı, şir- ketin tasfiyesi öncesi ilk gırişim ola- rak niteliyorlar. Gemi inşa, elektro- nik, sistem tekniği, makıne yapımı alanlannda etkinlik gösteren 100 şir- keti kapsayan Vulkan Şirketler Gru- bu'nun iflası halinde, Almanya'nın Kuzey kesiminin zaten kntık olan is- tihdam koşullannın daha da kötüleş- mesi ve işsizlik oranınm artmasından endişe ediliyor. Vulkan Şirketler Grubu, Alman- ya'nın birleşmesinden sonra, Doğu Alman işletmelerinin özelleştınlme- si sürecinde "Treuhand" olarak bıli- nen kayyım şırketi aracılığıyla çok sa- yıda Doğu Alman ışletmesıni satın al- mıştı. Rostock, Wismar, Stralsundgi- bi Baltık Denizi sahilindeki Doğu Al- man tersanelerimri özelleştirilmesi için çok geniş kapsamlı bir sübvansıyon programı uygulanmış, bu alana ayn- lan 6 milyar markın. 4 milya*" markı Vulkan şirketlcr grubuna verilm'şti. Şimdi Vulkanın iflasm eşiğine gelme- siyle eski Doğu Alman tersanelerinin yenilenmesı süreci de tehlikeye girmiş oldu. Şirket yetkilileri, iflas dışı konkor- dato talebini şirketlerin büyük bölü- münün ödeme güçlüğü içinde bulun- ması ve 1995 yılında zararın 1 milyar markı aşması sonucu alındığını açık- ladılar. Temınatçı bankalar, eyalet ve federal hükümetler ve Avrupa Birli- ği'yle olası kredi ve yardım görüşme- ierinin sürdüğü belirtilirken. Bremen Belediye Başkanı. gelişmelerden müm- kün olduğunca az işyennın zarargör- mesi için acil birprogram başlatılma- sını istedi. Ekonomi çevrelerinden yapılan yo- rumlarda, Vulkan tersaneler grubu- nun iflastan döndürülmesinin çok zor olacağı belirtiliyor. Dev şirketi kur- tarmak amacıyla gınşelecek en akıl- lıca çözümün, işletmenin temelden • yenilenmesi olduğu belirtiliyor. Yıl- lardan ben devlet sübvansiyonlanyla ayakta tutulmaya çalışılan şirketin mo- dernize edilmesinin hissederlar, ban- ka ve kamuya pahalıya mal olacağı, aynca önemli ışyeri kayıplanna yol açabileceğine dikkat çekıliyor. ŞÎRKETLERDEN HABERLER • DIGITAL Equipment Corporation Aralık 1995'te sonuçlanan ikinci üç ayiık dönemde 148.8 milyon dolar net gelıreldeetti. • f1VTERTEKS tarafından düzenlenen Yiyecek ve Içecek Endüstrileri Fuan 28 Şubat 1996 Çarşamba günü saat 12.00'de Istanbul Hilton Exhibition Center'de açılacak. • COCA-COLA Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Cumhuriyetleri Bölge Dırektörlüğü'ne Cem Kozlu atandı. • MCDONALD'S Türkiye'deki ilk restoranının açılmasının 10. yılında sandviç ve mönülerinde yüzde 23'e varan indirimler yapıyor. • BENETTON son reklam kampanyasında Benetton aılesinin elemanlanna "sembolik deli gömlekleri" gıydırdı. • BOZKURT MENSUCAT'96 Ilkbahar-Yaz kolleksiyonu ile Dünya Ticaret Merkezi'nde 29 Şubat 1996-03 Mart 1996 tarihleri arasında düzenlenecek olan îstanbul Moda Fuan'na katılacak. • ESBANK Avusturya'da Esbank AG ismiyle yeni bir banka kurdu. • NOVELL PerfectOffice uygulama setini ve WordPerfect kelime işlem uygulamalannı PC grafik ve multimedya yazılım geliştiricisi olan Corel'e satıyor. • OGSM Sihirli Telefon normal bir harici-dahili telefonun görevlerini yapmasının yanı sıra ev ve işyerlerinin güvenliğini sağlamasıyla da dikkat çekiyor. • KOÇ ÜNtV'ERStTESÎ îşletme Enstitüsü'nde yer alan ve yöneticilere yönelik işletme yüksek lisans derecesi (MBA) veren 1 yıllık Yönetici Yüksek Lisans programı çerçevesinde 26-27 Ocak tarihlerinde "Üst Düzey Yönetici Semineri" gerçekleştirilmiştir. • EMEK StGORTA'nın 1995 yılı prim üretimi I Tnlyon TL olarak gerçekleşti. • FUJtFİLM yeni geliştirdiği Advenced Photo System'i tanıttı. • U N İ \ T : R S E L SİGORTA Yanmca'daki Kırlangıç Zeytinyağı Fabrikası'nı 2 trilyon TL'lik bedel üzerinden sıgortaladı. • BRITISH AIRWAYS 9 aylık vergi öncesi kânnı 51 trilyon 800 milyar TL olarak açıkladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle