Katalog

JNİSAN1994 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DUNYADAN ÇocukBudalanniktidarsavaşıudizmin temel kavramı olan karma. kişinin ya- şamı boyunca edindiği tecrübelerin, öldükten sonra ysniden gjrdiği bedene yansı- nasıdır. Tibet'teki en güçlü Bu- dst mezheplerden biri olan Karma Kagyu (Siyah Şapka) içnde başgösteren liderlık kar- gişası, yıllardan beri süregelen urum ve huzuru bulandırdı. Son günlerde ortaya çıkan br erkek çocuğun, ölen liderin nJıunu taşıdığı iddia ediliyor. D.ğer taraftan bir buçukyıl ön- ce Tibet'in tanışılmaz ruhani li- deri Dalai Lama'nın izniyle tah- ta çıkan "seçilmiş çocuk"u des- tedeyenler, birdenbire ortaya çıtan bu rakip karşısında şajkınlığa düştüler. Kagyupa ruhani liderliği üze- rinde hak iddia eden 10 yaşın- daki Tenzin Chentse. Yeni Del- hi de bulunan bir Budıst ensti- tüsünde okuyor Chentse. 900 yıllık Siyah Şapka tahtının ger- çei. varisi olduğunu iddia et- meden önce. mezhebin bir mil- yon dolayındaki Asyalı ve Batı- İı ûyesi, 8 yaşındaki Lgen Thin- lej'i yeniden bedenlenen lıder- lerdi olarak kabul ediyorlardı. Ugen Thinley, 1992 yılında mezhebin 17. lideri olarak tahta çıkarılmışu. Chentse'nin iddia- sıyla alevlenen olaylar, kısa za- manda iki grup arasında ça- üşmalara yol açtı. Son çaüşma- Tibet'teki Budist mezheplerin, bugünlerdeençok tartıştıklan konu, Karma Kagyu liderlik tahtına kimin oturacağı: 'Seçilmiş çocuk', 8 yaşındaki Ugen Thinley mi, yoksa onundaki Tenzin Chentse mi? larda 10 kişi yaralandı. Yeni varisi destekJeyenler. Thinley ve taraftarlannın Pe- kin'in yardakçısı olduğunu id- dia ederek, Çin"in ülke üzerinde kontrolünü arttırmak için bu yola başvurduğunu söylüyor. Diğer taraftan Thinley'i destek- leyenler bu iddialar karşısında rakiplerini. Çin'in Budistleri bölme planına zemin hazırla- makla suçluyor. Oysa. Kagyu- pa Budistlerinin elinde bulunan 1.2 milyar dolar tutanndaki hisselerin kontrolü ve dünj anın çeşitli yerlerine dağılmış bulu- nan 428 meditasyon merkezi- nin yönetiminin kimin elinde bulunacağı konusu bu kavga- nın gerçek nedeni. Tibet tarzı Budizmin bellı başlı dört mezhebinin arasında bulunan Siyah Şapka mezhebi- nin geçmişi çok eskilere dayaru- yor. Milyonlarca kişi Siyah Şapka çatısı altında toplanıyor. Dalai Lama'nın Gelugpa mez- hebinden daha kutsal ve saygın olmakla birhkte Siyah Şapka. sıralamada Gelugpa'nın altın- da yer alıyor. Kagyupa mezhebinin ruhani lideri, sıradan Tibetliler arasın- dan mucizevi işaretler gösteren kişilerden seçiliyor. Geleneksel olarak ruhani liderler ölmeden önce, ileride bedenine gireceği varlığa ilişkin bir şiir veya mesaj bırakıyor. Siyah Şapka Budistleri ara- sındaki bu bölünmenin temelle- ri lö.Karmapa'nın 1981'deher- hangi bir mesaj bırakmadan aniden ölmesiyle atıldı. Bu ta- rihten sonra Kagyupa müritle- ri, sekiz yıl boyunca 16. Kar- mapa'nın bıraküğı mesajı aradılar. Araştırmalar genellik- le, Karmapa'nın yaşadığı ma- nastırda yoğunlaştı. Nihayet 1989da TaiSitu Rinpocheadı- ndaki bir rahip, boynunda taşıdığı muskada beklenen işa- retin yazılı olduğunu açıkladı. Bu kez de müritler. Tibet"i didik didik arayarak, muskada yazılı işaretleri taşıyan ruhani lideri bulmaya çalıştılar. Thinley bu- lunduğunda tüm işaretleri taşı- dığına Dalai Lama'nın onayı ile inanıldı. Bir göçebe çobanın oğlu olarak dünyaya gelen Thinley, görkemli törenlerle ru- hani liderliğe getirildi. Son Karmapa'nın yeğeni olan Kunzig Shamar Rinpoche adındaki Budist rahip, bu kut- sal işaretlerin gerçek olduğuna hiçbir zaman inanmadı. İki yıl boyunca Avrupa'daki meditas- yon merkezlerinde Thinley aleyhine kampanyalar başlatan Shamar, en sonunda Chentse'- yi bularak Yeni Delhi'ye getir- di, eski Karmapa'nın ruhunu taşıdığına ilişkin işaretlerin ge- çerliliğıni kanıtlamaya çalışü. Son günlerde basın organla- nnın önüne çıkarılan Chentse şaşkın ve yitik bir görüntü veri- yor: kendine yöneltilen sorula- ra yanıt veremiyor. Diğer taraf- tan Siyah Şapka içinde başgös- teren bu karmaşa karşısında Dalai Lama, Chentse'nin eski Karmapa'nın ruhunu taşıdığını onaylamaya yanaşmıyor. çün- kü şu sıralarda Çin'in ekono- mik gücü karşısında uluslarara- sı destek peşinde koşuyor. Siyah Şapka mezhebinde başgösteren ruhani liderlik ya- nşını kimin kazanacağı henüz bilinmiyor. Ne var ki, tarüşma- lann kısa zamanda bir sonuca bağlanamayacağına kesin gö- züyle bakıhyor. Chentse'yi des- tekleyenler yeni liderlerini Hin- distan'dan başlayarak tüm Bu- dist merkezlere benimsetme çalışmalanna başlayacaklanna yemin ediyorlar. Jefferson Penberthy Tıme Hıristiyanlar, 'sınıf aynmı' gözetmiyor / ngiliz Çalışma Bakanı Da- vid Hunt, Muhafazakar Politik Merkez kitapçığı- nda Muhafazakar Parti'nin Hı- ristiyan Demokratlarla çekir- dekte birleştiğini açıkhyor: Muhafazakar Parti'nin kar- şıtlan ne derse desin, biz de Av- rupa'daki Hıristiyan Demok- ratlar gibi bırakınız yapsınlar (laissez-faire) kapitalizmini red- dediyoruz. "Tophifnsal pazar ekönomisi'ne inandığımızı söy- lediğimizde bu yargı, içinde pek çok değışik görüşü banndı- rmaktadır. Her çeşit pazar, ürünlerin ve fıkirlerin ticaretini içerdiğinden toplumsaldır. Öte yandan hepi- miz, toplumsal programlanmız için gereken parayı toplayacak kaynaklann sadece pazar eko- nomisi sayesinde sağlanabılece- ği konusunda hemfikiriz. Ancak konuylai lgili, en çok- tartışılan soruysa şu: Ne tür bir pazar ekonomisi istiyoruz ve uygulanması açısı- ndan hükümete ne tür bir rol biçiyoruz? Bırakınız yapsınlar ekonomi- sine inanmak asgari rol oyna- yan ve çok az ya da hiç toplum- sal önsezisi bulunmayan bir hü- kümete inanmak anlamına ge- liyor. Bunu reddettiğimizde ve "toplumsal" pazan benimse- diğimızde bu kez ne denli top- lumsal bir pazar ve ne denli kanşan bir hükümet istediği- miz sorulan kalıyor. Avrupa'nın diğer ülkelerinde özellikle de Almanya'da daha katılımcı bir serbest pazar eko- nomisine- serbest pazar sistemi- nin daha geniş "topJumsal*' fay- dalannı vurgulayan bir eko- nomiye değer veriliyor. Almanya'da bu ekonomi, so- züüemarkwirtschaft (toplumsal pazar ekonomisi) olarak bilini- yor. Hıristiyan Kilisesi, pazar ekonomisinin düzelen yaşam standartlannın kişiye sağladığı fıziksel ve ruhsal serbestiyi ka- bul etti. Akademisyen Amintore Fan- fani, 1935 yılında şöyle yazar: "Kişinın gelecekteki gereksi- nimleri için çaltşması, konumu- nu duzdtmek için, komşulannı ve ülkesini kalkındırmak için işi- ni gcnişletmesi Papa'ya (Pius XI) göre de son derecc yasaldır." Papa XIII. Leo, 1901 yılında Hıristiyan Demokratlığı şöyle tanımlar: "öncelikle işçi sınıftnın so- runlanyla ilgilidir. Kjşilerin ken- dilerini hayvan gibi değil, insan gibi hissetmelerine izin verecek ölçüde yaşam koşullannı dûzelt- i amaçlar..." David Hunt TheTimes Yasemin'in ilkadımlan Bir hafta önce rayterimarengM babasndan j yeoiyûrBmeye haşbyor.Anneâ, gururfu, ancak gtleböecekher t&fütdfflteve afeniş. Yasemine yajıbakanmvay haline. TheTtaes EYÜBOĞLU EĞİTİM KURUMLARI 1994-1995 Öğretim Yılı için aşağıdaki branşlarda ÖĞRETMENLER ALINACAKTIR EYÜBOĞLU LİSESİ İÇİN: TÜRKÇE-EDEBİYAT-TARİH-COĞRAFYA-BEDENEĞİTİMİ EYÜBOĞLU FEN LİSESİ İÇİN: KİMYA-BİYOLOJİ-MATEMATİK (Fen Lisesi'ne müracaat edecek adayların FEN LİSESİ deneyimi olması şarttır.) 1. Tüm branşlar için İngilizce bilgisi önemli birtercih ne- denidir. 2. Adayların benzer küruluşlarda en az 5 yıl deneyimli ol- ması gerekmektedir. 3. Müracaatların aşağıda belirtilen belgelerle şahsen Leyla Toraganlı'ya yapılması gerekmektedir. GEREKLİ BELGELER: a) Özgeçmiş (yazılı) b) 2 resim c) Son mezun olduğu kurum diplo- ma fotokopisi 4. Tüm müracaatlar kesinlikle gizli tutulacaktır. 5. Son müracaat tarihi 13 Mayıs 1994'tür. ADRES: Talatpaşa Cad. Namık Kemal Mah. Eyüboğlu Sok. Ümraniye-İSTANBUL TEL:0216 3291614(5hat) FAX: 0216 335 71 98 HAKSIZ REKABETE İLİŞKİN İLAN T.C. ANKARA AŞLİYE 3. TİCARET MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ Dosya No: Esas: 1993'130 Karar. 1993.272 Davacı "Dökünı-İş Isı Emaye Sanayı ve Ticaret Ltd. Şti. - Kayse- ri" vekili Av. Teoman Seyithanoğlu tarafından. davalılar Kayseri'de mukim "Yılmaz Samur". "Ruşen Uysal". "İbrahim Özkara ve Or- taklan-ÖZ-SAN Emaye Soba Sanayii" \e Ankara'daki satıcılan aieyhlerine, mahlcememizde "İhtira Beraü Hakkına Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Men'i" talepli olarak açılan davanın yapılan yargı- laması sonucu; iddia. savunma ve toplanan deliller, elde edilen bılirki- şi rey vemütalaalan ile Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin önceki 27.10. 1992 tarihli ve esas: 1991 6104. karar: 1992 1027 sayılı. davaa taraf lehine vaki bozma ilamı münderecaatı göz önünde bulundurularak, da\ anın kabulü ile aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir. Hüküm: 1. Kayseri'de mukım ve icrai sanat eden Ruşen U>sal ile Yılmaz Samur'a ait Yavuz Soba ve Nikelaj Madeni Eşya unvanı ile Yavuz- 2000 markah. Yine Kayseri'de mukim icrai faaliyet eden lsmail Ozkara'ya ait Özsan Emaye Soba unvanı ile "Öz-San Turbo" markab olarak imal edilip satışa arz edilen, Diğer davah İsmet Ünal tarafından Ankara'da satışa sunulan. "Katı yakıtlı 2. Yanma Yöntemlı" sobalann, üretim ve saüşının T.T. K.'nın 57 ve 58. müteakip maddeleri uyannca haksız ve ihtira beratı hükümlerine aykın olduğunun tespitine, 2. Sobalann üretim ve satışlannın men'ine, 3. Davablann bu suretle vaki hak&ız rekabeünin men'me, 4. Taklit olan sobalann imaline mahsus alet ve edevatın zaptına ve bunlann hepsinin berat sahibi olan davacı şirkete zarar ve ziyan da- vasma halel gelmemek üzere İhtira Beratı Kanunu'nun 50. maddesi uyannca verilmesine. 5. Masrafın davahlardan alınmak suretiyle hüküm fıkrası ve gerek- ceden bir özetin hükmün kesinleşmesinden sonra Cumhuriyet ve Tercüman gazetelerinin Türkiye'de basılan nüshalannda. Kayseri'de yayımlanan bir günlük gazetede ayn ayn 2'şer defa ilan edilmesine. yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davahlardan tahsiline dair, Yargıtay yolu açık olmak üzere 6.5.1993 tarihınde oybirliğiyle ve- rilen işbu karar. aleyhine da\alılar tarafından \aki temyiz itirazlan üzerine Yargıtay 11. HukukDairesi'nin24.1.1994tarih veesas: 1993' 6761. karar: 1994 323 sayılı ilamı ıleaynen onanmış. Yargıtay Ona- ma Karan aleyhine taraflarca süresı içinde kardrdüzeltilmesı yoluna başvurulmadığından, mahkememız karan kesınleşmiş olmakla ilan olunur. Başkan 19767 Üye: 15972 Üye: 19279 Katip (Mühır-imza) (imza) (ımza) Basm: 23034 AĞRIKADASTRO MAHKEMESİ Sa>ı. 1989 244 Davaa Maliye Hazinesı \ekili tarafından, davalı Alican Şahin aleyhine açılan tespite itiraz davasımn mahkememizde yapılacak açık yargılaması sonunda: Davanın reddine dair venlen karar taraflara tebliğ edilmiş ve mah- kememizce\erilen 10.12.1990 tarih \e 1989 244 esas. 1990 285 karar Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş ve dosya Yargıtay 7. Hukuk Daıresi Başkanlığfnın 25.11.1993 gün ve 199i" 7616-1993,12236 ka- rar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş; Yargıtay ilamının Ağn merkez Karasu Köyü nüfusuna kayıtlı bulunan Alican Şahin'e bü- yük aramalara rağmen tebliğ edilemediği. bu nedenle HMUK'nın 213 ve 317. maddeleri gereğınce Yargıtay ilamının kendısine tebliğ edilmiş sayılacağı hususu, tebligat kanunu gereğince tebliğ olunur. Basın: 47000 OkuDa tanışma olanağına sahipolmavan kara tcnü çocukJar, küçSk yaşta çobaniığa başlıvor. Siyah kıtcuunekonomisi uçımmufftkenannda j PB (Afrika Para Birli- /M ği) frangının IMF'nin, ^ T . Dünya Bankası'nın ve Fransa'nın baskısıyla 12 Ocak 1994'te yüzde 50 oranında de- valüe edilmesi bu para birimini kullanan 13 ülkeyi zor durum- da bıraktı. Ekonomik kriz için- de bulunan bu ülkeler devalü- asyondan oldukça etkilendi. 13 ülkenin hükümetleri Dün- ya Bankası'nın Genel Miidürü Michel Chamdessus'e bir mek- tup göndererck uygulayacakla- n ekonomik programlan aynn- tılanyla belirtti. Bu mektuplar konunun en önemli noktasını oluşturuyor çünkü ülkelerin dış borçlannın ödenmesi, bu eko- nomik programa bağlı. Batı Afrika'nın önemli dev- letlerinden Fildişi Kıyısı, 22 martta Paris Kulübü'yle bir an- laşma imzalayarak borç öde- melerini düzene sokacak. Diğer hükümetlerde gelecek haftalar- da benzer anlaşmalar imzala- mak için çalışmalanna sürdürii- yor. Devalüasyon ekonomik den- geleri altüst ederken yaşam ko- şullan zaten çok kötü olan halk, son kararlann ağırhğı al- tında, iyice umutsuzluğa düştü. Ekonomik paketin uygulama- ya konmasından hemen sonra. Kamerun'da yaşananlar, buna bir örnek oluşturuyor. Devalü- asyonun ertesi günü, tüm fiyat- lar ikiyle çarpıldı. Memur ma- 'ahra'nın güneyindeki ülkelerde uygıılamaya konan ekonomik reformlar devletlerin iflas etmesine yol açarken halk, kötüleşen yaşam koşullannın altında eziliyor. aşlannı yüzde yetmış oranında düşüren hükümet, bunu bile ödemekte güçlük çekiyor. Üs- telik, kararlar doğrultusunda maaşlarda yapılan kesinti ko- mik denebilecek sonuçlar do- ğuruyor: Bir vali, kendisint korumakla yükümlü çavuş- tan daha az para alıyor. Dünya Bankası'nın ve IMF'nin umudu devalüasyo- nun ekonomiyı düzeltmesi ve kalkınma hızını arttırması. Tüm hesaplar ve rakamlar bir kenara itıldığındc ortaya tek bir gerçek çıkıyor: Ekonomik reformlann başanya ulaşması hükümetle- re bağlı. Devalüasyon son- rasında önerilen programlar - da bulunan önlemlerin uy- gulanmasının olanaksızlığj ilk bakışta görülüyor. Çûnkü riişvet bakanlardan en küçük. memurlara kadar bulaşmış durumda. Bütün devlet daire- lerinde, işlerin görülebilmesi için memurlann gönlünü et- mek gerekiyor. Kişi başına gelirin 1970'ler- deki düzeyine düştüğü Afri- ka'da, sorunlann aşılması için ekonominin liberalleşmesi, dünyaya açılım gerekiyor. Ama hepsinden önemlisı, rüş- vet ve ahlak bozukluğunun ortadan kalkması gerekli. - Jean-Pierre Tuquoi L«Monde EYÜBOĞLU EĞİTİM KURUMLARI is seeking TEACHERS for the following branches for the academic year1994-1995: ENGLİSH (both Orta and Lise) PHYSICS- MATHEMATICS 1. All applicants should have a minimum teaching experi- ence of 5 years in English medium schools. 2. A very good command of English is required. 3. All applications should be made to Leyla Toraganlı in person with the follovving documents: a)CV b) 2 photographs c) the necessary credentials 4. All applications will be keptstrictly confidential. 5. The deadline for applications is May 13,1994 ADDRESS: Talatpaşa Cad. Namık Kemal Mah. Eyüboğlu Sok. Ümraniye-İSTANBUL TEL: 0216 329 16 14 (5 lines) FAX: 0216 335 71 98