25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyeftmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yavın Yönetmenı: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordınatörü. Hikmet Cetinkava 0 Yazıışlerı Müdürlerı: Ibrahinı Yddız(Sorumlu), Dinç Tayanç # Haber Merkezı Müdurü. Hakan Kara # Görsel Yönetmen: Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balcı • Istıhbarat: Y'alçın Çakır 0 Ekonomı: Bülent Kızanlık • Rad>o-TV: Uygar Ereraektar 0 Kulrür: Handao Şenköken • Spor: Abdülkadir Yücelman • Yurl Haberler Mehmet Saraç • Makaleler' Sami Karaören # Çevın. Sevfettin Turhan 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı Y a y ı n K u r u l u l l h a n S e l ç u k (Başkan), Orhan Erinç. Okfav Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı, Dinç Tayanç, tbrabim Yıldız, Orhan Bursalı, .Mustafa Balbay. Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbay 0 Haber Müdürü Doğan Akın Atatürk Bulvarı No. 125. Kat:4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks. 4195027 0 Izmır Temsılcısi- Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2.3 Tel: 4411220, Faks. 4419117 0 Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu, inönü Cd 119 S Nol Kat:l, Tel: 3522550, Faks. 3522570 Müessese Müdürü: Erol Erkut 0 ICoordınatör AhmetKorulsan0Muhasebe BüientVener 0 Idare Hûsevio Gürer 0 Işletme Önder Çeök 0 Bılgı-Işlem Nail tnal 0 Bılgısayar Sıstem Mörüvet Çiler 0 Reklam Reha Işrtman 0 Halkla tlıskıler Nurten Berksoy YayunUvın ve B u u : Yenı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A.Ş Türicocajcad 39 41 Cagaloglu 34334 Isl PK 246 tstanbul Td- (0/212) 512 05 05 (20haI) Teleks 22246. Faks (0212151385 95 22ARALIK 1994 lmsak: 5.46 Güneş:7.18 Öğle: 12.07 Ikindi: 14.26 Akşam: 16.46 Yatsı: 18.13 BuHyde'dada ıslanma serbest • SYDNEY(AP)-Kuzey y anmkürede en soğuk günlere girilirken Sydney'de dün gölgede 45 dereceye kadar yükselen sıcaklık, Avustralyahlann nefes almasını güçleştirdi. Tabii aynı durum. soluğu Hyde Park'ın fıskıyelerinde alan gençler ve çocuklar için söz konusu değildi. (Telefoto: RICK RYCROFT) Serik'te golf turizmi • SERİK (AA) - Antalya'nın Serik ilçesinde Belek Turizm Merkezi'nde hizmete giren golf sahası, hafta sonlannda yabancı golfçülerle dolup taşıyor. Japonya, Almanya ve Hollanda'dan gelen golfçüler, bin dönümlük 18 ve 27 delikli olarak yapılan gol sahalannda, bu sporu gönüllerince yapma firsatı buluyorlar. Golf için Belek'i seçen Japon golfçüler, Antalya \e yöresınin, deniz ve ormanlanyla da eşsiz yerler olduğunu kaydettiler. Tanju Apgun'a ödül • HaberMerkezi - Ortadoğu Teknik Üniversitesi Prof. Mustafa N. ParlarHizmet Ödülü, Netaş Genel Müdürü Tanju Argun"a verildi. Netaş Ar-Ge Birimi'nin kurucusu olan Argun'un. ""TiLİrk telekominikasyon sektöründe araştırma ve geliştirme gücü yaratılması ve araştıncı bir gençliğin yeüştirilmesi" hizmetlerinden dolayı ödüle layık görüldüğü bildirildi. Kentbank'ınii. şubesi I Haber Merkezi - Kentbank'ın 11. şubesi oJan Adana Şubesi açıldı. Kentbank Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Süzer'in açılışını yaptığı şube, Atatürk Caddesfnde belediye karşısında hizmete girdi. Kentbank'tan yapılan açıklamada. modern bankacılık teknikleriyle donatılan şubenin yatınm danışmanlığı hizmeti de vereceği bildirildi. 'Sana Okul Şenliği' I Haber Merkezi -Sana'nın, düzenledıği "Sana Okul Şenliâi" kampanyası kapsamında 1994-1995 öğretim yıhnda 50 öğrencinin 50'şer milyon değerinde eğitim bursu ve 100 öğrencinin de Sana Okul Seti kazandığı bildirildi. Sana'nın topıancı ve market sahiplerine yönelik olarak çıkardığı "Sana Haber" dergisinin alüncı sayısında yayımlanan haberde. kampanyanın salt hediye dağıtan bir organizasyon almadığı, eğitime katkı sağlayan bir nitelik taşıdığı bildirildi. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu yaym kuruluşlannı 6 ayda 27 kez uyardı I 'Basmı, promosyon kavgası yozlaştırdı' • Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'na gelen yayına yönelik şikâyetler arasında ılk sıralan, haber ve aktüel programlar ve kamera şakalan oluşturuyor. Kurul, çeşitli gerekçelerle merkeze gelemeyen vatandaşlann başvurulan için 4 adet faks cihazını hizmete koydu. • Medya terörüne yol açan nedenler arasında, Türkiye'de toplumun ve siyasetin sığlaşması, yozlaşması ve kirlenmesi göstenliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'na (RTUK), kuruluşundan bu yana geçen 7 ay içerisinde özel televizyonlann ya- yınlanndan şikâyetçi olduklannı bildi- renlerin sayısında artış gözlendi. Üst Kurul, çeşitli gerekçelerle merkeze ge- lemeyen vatandaşların başvurulan için 4 adet faks cihazını hizmete koydu. RTÜK, aynı dönem içerisinde, TRT ve özel televizyon kuruluşlannı 26 kez uyanrken, 27. uyansmı da bir radyo- ya yaptı. Yayına yönelik şikâyetlerde ilk sıralan, haber ve aktüel program- 'Medya ve Toplum1 konulıı panel Yıldız Teknik Üniversitesi nde yapıldı 'MedyasiyasiiMdann etfdsialtında' tstanbııl Haber Servisi- Yıldız Teknik Üniversitesi'nce düzenlenen vc Tûrkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nafl Gürefi ile gazetemiz yazan ve Türkeya Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Leyla Tavşanoğhı'nun da katıldığı "Medya veTophinı*' konulu panelde, son yıllarda daha da çok siyasi iktıdann etkisi altına girdiği belirtılen medyanın. toplumdaki genel Irirlenmeden ayn tutulamayacağı görüşü savunuldu. Panele katılan ögrenciler üzerinde uyguladığı kamuoyu araştırmasında, promosyonun istenümediği sonucunu alan Nail Güreli, basında tekelleşmeyle beraber sermaye yapısının da değiştiğıni; siyasal iktidann, basın kuruluşlanna tanıdığı teşvik kredilerini birer baskı unsuru olarak kullandığinı: tanıtımdan çok satışı amaçfayan promosyonunun, medyanın saygınlığını zedeiedigini belirterek "Medya terörü deaüiyor, ama asA terör medyaya nygıdanıyor"dedi. Leyla Tavşanoğiu ise toplumsal kırliliğin bir sonucu olarak medyanın, kamuoyunu doğrtı bilgilendirme görevinı yapamaz hale geldığine degınerek. ''Medya bu (drlenmedea antitröstyasakn üe knrtulabiHr'' risinde bulundu. lar ile kamera şakalan alıyor. Özel televizyonlann bazı yayınlan, temel hak ve özgürlükler ile bireyin korunması yönünden sorgulanmaya başlandı. "Medya terörü" tartışmala- n gündemin bir parçası haline geldi. Medya terörüne yol açan nedenler arasında, Türkiye'de toplumun ve siya- setin sığlaşması, yozlaşması ve kirlen- mesi gösterilirken, basının sermaye yapısının değişmesi, gazete sahipleri- nin holdıng patronu olması ve temel- de bireye saygının olmaması şikâyet nedenlerini güçlendiren faktörler ola- rak nitelendiriliyor. RTÜK Başkanı Ali BaranseL Cum- buriyet'e yaptığı değerlendirmede, "Her kişi ve kuruluş, kendini, yaymla- nn fahri müfettişi olarak görmeüdir" dedı. Batı'da yaygın uygulamadan ör- nek veren Baransel, programlann ka- muoyuna sunulmadan önce kuruluş ta- rafından incelenip denetlendiği üze- rinde durarak şöyle dedi: "Oluşturduklan otokontrol meka- nizması sayesinde, temel hak ve özgür- KikJere ya da bireyin haklanna yönelik suçiamalar doğai olarak azalıyor. Yani, RTÜK'e benzer kurumların işle\i aza- arken, kumJuşla^yavincıükyönünden yenj düşünceler ve poütikalar üretmek için çabşıyor." AÜ Iletişim Fakültesi Öğretim Üye- lerinden Prof.Türker Alkan da, "Idşi- lik haklannın ihlal edilmesi ve sakhn" şeklinde nitelenecek basın teröriinün daha önce de var olduğunu, ancak te- levizyonlann devreye girmesiyle gün- cellik kazandığinı söyledi. Basmdaki tiraj ve promosyon kav- gasının yozlaşmaya yol açtığını da an- latan Alkan, diğer etkeni de "izienme yanşlan" (ratıng) olarak gösterdi. Al- kan, şöyle devam etti: "(şte TV önün- de polisler rol kesiyor. İnsanlar birta- kım yerlere kamera eşüginde baskınlar yapıyor.Birtakım insanlar suçlu diye yaka paça ahnıp götürülüyor ve TV önünde sorguya çekiüyor. Kamera şa- kalannda insanlar zor durumda bıra- kılıyor. Basın deterjan, tarak satan ku- ruluşlara dönüştü." DSP Ankara Milletvekili UluçGür- kan da, "Bu terör, medyanın ticari çı- karlannı iilke yönetiminin kesin ve ay- nlmaz bir öğesi yapmaya dönüktür" değerlendirmesini yaptı. Terörün bo- yutunu; genelde insan haklan, özelde kişilik haklannın hiçe sayılması görü- şüyle değerlendiren Gürkan, Türki- ye'de basın sermayesinin klasik özel- liklerini yitirdiğini de söyledi. Gürkan, şöyle devam etti: "Basın sermayesi herhangi bir tica- ri sermayeden farklı değiidir. Doia\> sıyla, genel olarak medya, kamu hiz- meti görme vekamuoyu yarannı gözet- mck konumundan çıkmıştır. Kendi özel çıkarlannı koruma ve kollama du- rumuna girmiştir. Bu olgu. çıkar çartş- ması ya da çıkar çelişkisi olarak açık- lanmaktadır. Açık anlaomıyla, medya, üstlendiği kamusal sorumlıiluk ile bes- lendiği ticari çıkarlan uyuma sokama- mıştır. Ticari çıkariar öne çıkmışör." Demokrat Partı Genel Başkanı Ay- duı Menderes. "Bugünün iletişim tek- nolojisinin ifade hiirriyerine \e dola- yısıyla demokrasiye çok katkıda bulun- ması beklenirdi. Öyle olmadı" dedi. Medyanın, bilgiiendirmenın değil, yönlendirmenin aracı haline geldiğini kaydeden Menderes, şunlan söyledi: "Medya doğrulan aktarmıyor. Top- lumda var olan düşünce ve arayışlan tarafsız aktarmıyor. Demokrasiye hiz- met vermiyor. Hür iradenin önünü ke- siyor. " Cölhan. Kimse inançlan nedeniyle atılmadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Savunma Bakanı Mehmet Gölhan, son Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısında, disiplin suçu işleyen 7 subayın emekliye sevİc edildiğini belirterek "Türk Silahb Kuv^ederi en az bizier kadar demokrasi sevdaİBidır. Hic kimse dini görevlerini yapıyor diye ordudan anlmadı" dedı. Gölhan, subay ve astsubaylann özlük haklannın iyileştirilmesine ilişkin kararnamenin önceki gün Bakanlar Kurulu üyelerinin ımzasına açıldığını bildirdi. Milli Savunma Bakanhğı'nın 1995yıhbütçesıTBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. Milli Savunma Bakanı Gölhan, yaptığı konuşmada, kaynaklann sınırsız olmadığinı kaydederek, "Ancak, güçlü bir ekonomiyle giiçlii savunmayv sahip obnak mümkündür" dedi. Oylamadan önce, ANAP ve RP'li üyelerce Gölhan'a, "orduda dinci subay operasyonuna" ilişkin çok sayıda soru yöneltildi. Gölhan da TSK'nin anayasanın, din ve vicdan özgürlüğüne ilişkin 24. maddesine sadık kaldığını ve "demokrasi sevdalısı" olduğunu belirterek, "Hiç kimse, dini görevlerini yapıyor diye emekliye sevk edilmedi" dedi. Milli Savunma Bakanı Mehmet Gölhan, askerliğin uzatılıp uzahlmayacağı yönündeki sorular üzerine, 3- 4 aylık uzatmalarla uygulanan geçici çözümler yerine, aralık ayı sonunda kesin bir karar verileceğüü söyledi. Gölhan, Türkiye'de 45 adet Skorsky marka, 20 adet Süper Kobra ve 10 adet Kobra helikopter bulunduğunu açıklayarak. Skorsky helikopterlerin Türkiye'de üretilmesinin uzun vadede düşünüldüğünü kaydetti. Keman gibi kadın Dünyarun ünlii sürrealist sanatçılanndan .Amerikab Man Ray'in yapıdan, dul eşi tarafindan Sotheby 's müzayede salonlannda saOşa çıkarüdı. 550 parçadan oluşan koleksiyonda, sanatçının fotoğraflan, yağbboya tablolan yer alıyor. 1976'da ölen Man Ray. dadaizmin oncüsü olarak yüzydın sanat anlayışına damgasını vurmuştu. Açık artürmaya çıkanlan eserier arasında bûlunan "Keman Şeklindeki Çıplak Kadin" fotografina, 30 bin sterlin (yakiaşık 2 milyar lira) değer biçildi. Erol Aksoy, 150 milyar liralık hissesini, Sabah Gazetesi sahibi Dinç Bilgin'le ortak olduğu MEPAŞ'a sattı Hürriyet'e bir ortak daha İSTANBl/L (AA) - Iktisat Bankası murahhas azası Erol Aksoy, portföyünde bulunan Hürriyet Gazetecılik ve Matbaacılık AŞ hisselerinin tümü- nü, Dinç Bilgûi ile şirketleri aracılığıyla ortak bu- lunudğu Medya Pazarlama AŞ'ye (MEPAŞ) sat- tı. MEPAŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kenan Sönmez, konuyla ılgilı olarak bilgı verir- ken Erol Aksoy'un portfoyündeki nominal değe- ri 150 milyar lira olan hisse senetlerini devretme- siyle MEPAŞ'ın Hürriye Gazetecilik'e ortak ol- duğunu söyledi. Sönmez, satın alınan hisselerin Hürriyet Gazetecilik hisselerinin yakiaşık yüzde 30'una tekabül ettiğini kaydetti. Sabah gazetesi murahhas azası da olan Sönmez, henüz çok yenı gerçekleşen bu satıştan sonra Hür- riyet ile uzun süredir devam eden rekabetleri ko- nusunda ise şunlan söyledi: "Hürriyetle rekabet sürecek. Ama MEPAŞ olarak, Hürriyet'in önem- li bir hissedan olduğumuza göre Hürriyet'in daha verimli, daha iyi hizmet etmesi, kamu görevini da- ha iyi yapması için de elimizden geleni yapacağız." Sönmez, satışın nasıl gelıştıgıne ılışkın bilgi ve- rirken de "Erol Bey, Iktisat Bankası portfoyünde- ki Hürriyet hisselerini dev retmek istedi. MEPAŞ ta zaten ortaknğımız var. Bûiikte > ürütfceğiz" dedi. Yayın hayatına bir hafta önce başlayan Yeni Yüzyıl'ı da çıkaran MEPAŞ, Satel'e (ATV) ve AKS televizyonculuğa da (Show TV) yüzde 50'şer hisseyle ortak durumda. Depremi önceden öğreneceğiz Çeviri Servisi - Türk ve Alman bilim adamlan, depremi önceden bildiren uyan sistemini gerçekleştirmek üzere. Bu sistemin devreye girmesiyle depremlerin yol açtığı can ve mal kaybının büyiik ölçüde önleneceği bildiriliyor. Almanya'da Potsdam Jeolojik Araştırma Merkezi yetkililerinden Jocben Zschau, her üç günde bir yeryüzünde bir deprem kaydedildiğinı belirterek "*Eğer erken uyan sistemi devreye gjrerse depremin yol açöğı zararlar en aza inecek" diye konuşuyor. Alman ve Türk bilim adamlannın Kuzeybatı Anadolu'da ortaklaşa geliştirdikleri "sJsmolap" adı verilen analiz sistemi, bu yolda atılan en önemli adımlardan biri olarak nitelendiriliyor. Bilim adamlan, Doğu Anadolu'da meydana gelen tüm deprem kayıtlannda bu sessizlik ve yogunlaşma devresinin yaşandığını ileri sürüyor. Şu ana kadar tüm bulgulann geriye dönük olması, bilim adamlannın geleceğe yönelik iyimserliğini etküemiyor. Türk-Alman araştırma ekibı, "Readiness" adı verilen uydu- gözlem programının yardımı ile erken uyan sistemini çok yakında devreye sokacaklanna inanıyor. Akkuyu heyeti Ankarada: Başka Akdeniz yok •Bakanlar Kurulu toplantılannda, enerji üretimine ilişkin nükleer projelerin hızlandınlması talimatı veren Başbakan Tansu Çiller, yapımı için danışman firmanın seçildiği Akkuyu nükleer santralı konusunda, "Böyle bir olay karara bağlanmadı" dedi. Mersin'den gelen 22 belediye başkanı ve bir grup çevreci, nükleer santrala karşı tavırlannı Çiller'e iletti. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Bakanlar Kurulu toplan- tılannda, enerji üretimi için nük- leer projelere hız verilmesi yö- nünde tavsiyede bulunan Başba- kan Tansu Çiller, Mersin-Akku- yuda yapılması planlanan ve da- nışman firmanın seçimiyle iler- leme sağlanan nükleer santral projesinin durdurulması için An- kara"ya gelen heyete, "Böyle bir olay karara bağlanmadT karşılı- ğını verdi. Akkuyu nükleer santralı proje- sine karşı çıkan ve aralannda 22 belediye başkanının da bulundu- ğu Mersin heyeti, Çevre Bakanı Rıza Akçab ile görüştükten son- ra, Genel Idare Kurulu (GİK) toplantısı için DYP Genel Mer- kezi'nde bulunan Başbakan Çil- ler'le de bir araya geldi. GİK top- lantısının uzaması nedeniyle yakiaşık 1 saat soğukta bina dı- şında bekleyen heyet, "Başba- kan buraya" ve "Nükleer santral istemiyoruz"diye sloganlar ata- rak. hâlay çektıler. DYP lçel mil- lervekilleri Fevzi Ancı, Ali Su ve ANAP lçel Milletvekili AKEr'in de aralannda bulunduğu grup, "Bir ÇernobU daha istemiyo- nız", "Nükleer santrala hayır", ".Akkuyu, karakuyu olmasın", "Nükleer ölüme hayır" yazılı pankartlan açtılar. Başbakan Çiller. GİK toplan- tısının sona ermesinden sonra heyetle görüştü. Bölge belediye başkanlan ve heyet adına konu- şan Taşucu Belediye Başkanı, nükleer santrala karşı olmadıkla- nnı, ancak Akkuyu'da kurulacak bir santralın, Akdeniz'ın ölme- sine yol açacağını söyledi. Çiller de "kadınlar,gençler, Mersinlile- rin" salonda bulunup bulunma- dığını sorarak "evet" yanıtını al- dı. Başbakan Çiller, santralın ku- rulmasmda müşavirlik yapacak firmanın seçimiyle projede iler- leme sağlanmasına karşın "Nük- leer santral istemiyorsunuz, öyle mi? Zaten daha böyle bir karar yok, böyle bir olay karara bağ- lanmadı'" diyerek heyeti yatıştır- maya çalıştı. "Ben şimdi sizin duyarblığııu- zı anladun mı?" sözleriyle heyet- te şaşkınlık yaratan Çiller. "Baş- ka Akdeniz yok" diye slogan atanlara da "Sizin duyaıiılığuıız benim başımın tacı. Akdeniz ma- vi kalacak. O bölgenin turizm açı- sından önemini de bilerek en dog- ru karan vereceğiz''karşılığını verdi. Mersin heyeti daha sonra dağıldı. Heykeltraş ve ressam Selma Gürbüz'ün 'Binüçgece' adlı sergisi 27 aralıkta Tem Sanat Galerisi'nde açılıyor 6 Çağdaş büvücü'nüıı masalları Kültür Servisi - "Önce lütfen Binbir- gece Masallan'nın olağantisrü evTenüıin günümüz estetiğine taşındığını düşünün ve gene düşünün ki. Rus fütüristkrinin makineieşmiş süuetleri Doğu'nun efsa- nevi varlıkJarıyla karşılaşıyorlar. Son olarak düşünün, güzel ve arzulu Şehra- zat'ın insanı uykusuz bırakan öyküsü tuhaflık meleğinin hü kmettiği bir masa- la dönüşmüş. Işte büfün bunlan düşün- düğünüz anda ihtiyatsız yolcuyıı düşle- rin kıyısına sürükleyen bir plastik yara- önın âiaıuna girmiş, olacaksuuz". Böyle diyor Fransız eleştirmen ve ya- zar Gerard-Georges Lemaire, genç hey- keltıraş ve ressam Selma Gürbüz'ün "Binüçgece" adlı sergisi ile ilgili kitap- ta. Tem Sanat Galerisi'nde 27 aralık-21 ocak tarihleri arasında sergilenecek re- simlerinde sanatçı Doğu'nun masailan- nı resimlemiyor. daha çok kendine öz- gü masallan hayal etmeyi seçiyor. Kişısel ve grup sergileriyle yurtiçin- de olduğu kadar adını Barcelona, Roma, lskenderiye, Kahire, Ürdün, Şam, Atı- na, Selanik, Pans gibi dünyanın birçok şehrinde de duyuran Selma Gürbüz. ya- şamını ve çalışmalannı Paris-lstanbul arasında sürdürüyor. Açtıfı sergilerle bugün içinde yaşadığımız Doğu ve Ba- tı kültür ikileminin tematik birbileşke- sinde, çağnşımlarla Doğu mistisizmini ve masal dünyasını yeniden yorumlu- yor. Sanatçı. masallann gizemli, sürre- alist. görkemli ve mistik dilini bu kez 'çağdaş bir büyücü'kimliğinde, masal kahramanlanna, meleklere şınnga edi- yor. Resimlerinde dinamik elemanlan, bi- çimi 'öldürücü kaprisler ve arzunun kendisi' oluşturuyor. Türk resim sanatının başlangıcından beri birgelenek halinde olan Paris'te sa- nat eğitimi, sanat kültürü ve Paris bo- hem yaşamı, Selma Gürbüz'ün de yer aldığı bir platform. Gürbüz, sanat ara- yışlanna hem Batı'nın birikimi, tekni- ği ve çağdaşına sıcağı sıcağına uzana- rak, hem de sadece aktarmacı bir sanat kahbından sıynlmış olarak devam edi- yor. Sanatçı kendi öz değerlenne yaban- cılaşmayı değil, onlan daha derinden görmeyi amaçlıyor. Sergi ve resim adlan, Selma Gür- büz'ün sanat üretimindekı çıkış kaynak- lanyla ilgili ipuçlan taşıyor: manhğı, Poussin'in Fransızlıgıvapıtla- nnda hemen ayırt edilir. Çağdaş sa- natçı sanatında, geçmişiyle bu- gün arasında yeni bir yo- rum getir- megereğini duyarr "4. Murat", "Ahmet Rasim", "Edebi Kahveler", "Meleklerin Düşü", "Gölge Hüsnühadan", "Hamama Ülfet", "On Bentlik Bir Şiir", "Şehrazat" ve şimdi "Binüçgece"... Gürbüz, sanat üretimlerinde kendi kültürü. geleneği, kaynaklan ve geçmi- şinden yola çıkmasıyla ilgili şunlan söylüyor: "Sanatçının geçmişini gör- mezükten gelmesi, geleneğiyle ilişkide ol- maması demektir. Bu ilişki kopukluğu o sanatçının sanatında hemen kendisini gösterir. Orada gerçek ohnay an, yürümeyen bir şey vardır. Sanattarihine baküğımız zaman El Greco'nun Is- panyolluğu, Tm'en'nı Itaıyanlığı, Dü- rer'in Al-
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle