Katalog

15 ARALJK1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER RP, Çffler'den 1 mHyar istiyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP tarafından, Bosna-Hersek yardım paralanna ilişkin bazı açıklamalan nedeniyle Başbakan Tansu Çiller aleyhine açılan 1 milyar liralık tazminat davasına dün devam edildi. Ankara 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görûlen davaya yazı gönderen Uluslararası lnsani Yardım Örgütü (İHH) Başkanı Abdurrahman Çiğdem, Konya'da Bosna-Hersek'e yardım amacıyla toplanan ayni ve nakti yardımlann kuruluşlanna göndenldiğini belirterek, RP'nin tûzel kişilıği tarafından kendilerine ulaştınlan bir yardımın söz konusu olmadığını savundu. EcevîTtenson zamlara tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -DSP Genel Başkanı Bûlent Ecevit, akaryakıt, tekel, demirçelik ve tüpgaz ile başlayan zam dalgasının 'ekonomik terör' boyutuna vardığmı söyledi. Ecevit, zam yanşında RP'li belediyelerin ise hûkümetin önünde gittiğini vurgulayarak, "Yine Istanbul Belediyesi, faizciliği haram sayan RP'nin elinde gecikme faizini yüzde 144'e yükselterek, faizcilikte rekor kırmıştiT" dedi. Çillep e soru onergesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAPBilecik Milletvekili Mehmet Seven, Başbakan Tansu Çiller'in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde, DYP Merkez Karar Kurulu üyelerinden kaç tanesinin kamu kuruluşlan yönetim kurulu üyesı olduğunu sordu. Seven, yazılı açıklamasında da, Çiller'in ANAP milletvekillerine saadet olanaklan tanıyarak çengel atmak yerine, partisinin MKYK üyesi üretken beyinlerini geçim sıkıntısından kurtarması gerektiğini belirtti Cindonık'tan • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı VekıfiveTBMM Başkanı Hûsamettin Cindoruk, Bosna-Hersek'te yaşanan Sırp vahşetine göz yurnanlann, Sırplann işbirlikçisi olduğunu belirterek, bunlann "aymazlık" içinde burunduğunu söyledi. Cindoruk, dün Atatürk Anadolu Lisesi öğrencilerince hazırlanan, Bosna-Hersek'teki Sırp vahşetini yansıtan afış sergjsini açtı.Cindoruk, açıhşta yaptığı konuşmada, Bosna'da bir "insan haklan dramı" yaşandığını vurguladı. Migros'a lınıııhn Domııa • Istanbul Haber Servisi - Kadıköy'deki Migros Market'edün akşam saatlerinde düzenlenen bombah saldında bir kişi yaralandı. Rıhtım Caddesi üzerindeki Migros'ta cam eşya reyonlannın arasına yerleştirilen parça tesirli zarnan ayarlı bomba, saat 18.30 sıralannda patladı. Paüama sonucu hafıf şekilde ayağından yaralanan Nesrin Gültekin, Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Partiyi isyana çağıran Mümtaz Soysal, işin çığnndan çıktığmı söyledi SHP'de TMYT sıkmtısıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Koalisyon ortaklan ara- sındaki, Terörle Mücadele Yasa- sı'nda düşünce özgürlüğüne ılış- kin değişiklikler öngören tasan (TMYT) bunalımı aşılamazken SHP'li muhalifler, sorunun çö- zümü için SHP Genel Başkanı ve Dışişlen Bakanı Murat Kara- yalçın'ı sıkıştırmaya başladılar. Komisyon çalışmalanna katılan SHP Grup Başkanvekili Ercan Karakaş, toplantılan sürdürme- nin yaranna inanmadığmı, hükü- metin siyasi iradesini ortayakoy- ması gerektiğini söyledi. Partiyi "isyana" çağıran eski Dışişlen Bakanı ve Ankara Mil- letvekili Mümtaz Soysal da "tş çığnndan çıkü" dedi SHP Parti Meclisi (PM) toplantısında da eski Genel Sekreter Fikri Sağlar. "Bu koşullarda hükümet yürü- mez" derken PM üyelerinden KenanCoşar, "DYP içtenükli de- ğjl, partkie yeni bir yıpranma sü- reci başladi. Sürekn biz ödün ve- riyoruz" görüşünü dile getirdi. Karayalçın'ın ise eleştiriler üze- rine, "Ben TMYT için tarih ver- medim. Bu yasa çıkacak" dedıği öğrenildi. Çfflerekştirfldi PM toplantısında aynca, Baş- bakan Tansu ÇiUer'in tarikat li- derleriyle yaptığı görüşmeler eleştirildi ve Karayalçın 'a bu gö- rüşmelerin yapılması için telkin- de bulunup bulunmadığı sorul- du. Karayalçın'ın ise bu sorulara Karayalçın'ın adayı güclukle seçildi Yeni genel sekreter TimisiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Fftri Saglar'ın istifasıyla boşalan SHP Genel SekreteriiğTne Mustafa Timisi seçildi. Aday olmamasına karşın, SHP lideri Murat Karayaiçın'ın ısran üzerine seçime giren Timisi, seçilmek için gerekli salt çoğunluktan bir fazla oy alabildi. SHP Genel Başkan Yardımcısı Ethem Cankurtaran, Karayalçın'ın, kendi adayını öne sürerek genel sekreterlik için seçim yaptırmama eğilimini eleştirirken. "Sayın Genel Başkanınuz, bu yaklaşımı ve hükümet etme yaktaşımryia partimize de kendisine de zarar veriyor" dedi. SHP Parti Meclisi (PM), Sağlar'ın istifasıyla boşalan genel sekreterlik için seçim yapmak amacıyla dün toplandı. Toplantı öncesınde SHP lideri Karayalçın, adaylık için adı geçenlerden Fehmi Işüdar, Ethem Cankurtaran ve Mustafa Timisi ile görüşmeler yapü. "Uyumlu" bir genel sekreter isteyen Karayalçın, bu göreve Mustafa Timisi'nin getirilmesinden yana ağırlığuu koydu. Bunun üzerine, önce aday olan Ethem Cankurtaran, seçimden çekildi. Cankurtaran"m, "Ben Timisi ile göriişmüştüm. aday olmayacağını söylemişti. Onun üzerine aday olmuştum, şmıdi dunım değişti, adayüktan çekUrvorunT dediği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, Karayalçın da "Sayuı Timisi aday degiL ama ben böyle bir dönemde sorumluluk almasını gerekli gördüm" dedi. Bazı PM üyeierinin, "Mudaka lider. aday gösterir ve bu aday seeilir, dhe Mr zorunluluk yok'* görüşünü dile getırdikleri, bazı üyelerin de Timisi'nin milletvekili otmadığına dikkat çekerek, hem genel başkanın hem genel sekreterin milletvekili olmamasının doğru olmayacağını ifade ettiklen öğrenildi. Ancak, Karayalçın'ın ısrarlı otması üzerine tek adayla seçime gidildi ve Timisi Genel Sekreter seçildi. "Ben Sayın Başbakan'a etkili çevrelerle görüşmesi telkininde bulundum. "Fetullah Gülen'le görüşün' demedinTyanıtını ver- digi öğrenildi. TMYT konusundaki uzlaşma- mn gerçekleştirilememesi üzeri- ne SHP'li muhalıfler Karayal- çın'ı sıkıştırmaya başladı. Grup Başkanvekili Ercan Karakaş. toplantılan sürdürmenin gereği- ne inanmadığını söyledi. Kara- kaş, "Bundan sonrası hükümete kalnuş. Tasan üzerinde uzunca bir süre çalışıldı. Artık bundan sonra yapüacak çalışma bir so- nuç getinnez. Hükümet siyasi iradesini ortaya koymalı. Komis- yonun yapacağı bir şe> olduğu kanısında degilim. Gelinen nok- tayı hükümet değeriendirmeir dedı. Soysal: İş çığnndan çıkh SHP Ankara Milletvekili Mümtaz Soysal da PM toplantı- sından sonra gazetecilerin TMYT konusundaki sorulannı yanıtlarken "İşçığnndançıknza- ten" dedi. SHP Ankara Milletvekili Mümtaz Soysal, "TMYTçıkma- yacak gibi mi görünüyor"soru- suna da "Çıkacağına inanmak is- terdim,ama çıkmayacak gibi gö- riinüyor" yanıtını verdi. Mümtaz Soysal, Hürriyet ga- zetesinde dün yayımlanan "Şaş- kınhğa tsyan" başlıklı makale- sinde de parlamenter sistemde "tek kişinin" peşinden sürükle- nen bir topluluğun, hükümet ve koalisyon olamayacağını vurgu- ladı. DSP'nin değişiklik önerileri TMYT'nin, genel kuruldaki şekliyle yasalaşmasına karşı çı- kan DSP, tasannın 1 ve 8. mad- deleri için değişiklik önergeleri hazırladı. Tasannın, TBMM Genel Ku- rulu'nda görüşmeleri sırasında vermek üzere hazırlanan önerge ile "terör* tanımının yapıldığı 1. maddede, anayasanın 2. madde- sine gönderme yapılmasına kar- şı çıkılıyor. DSP, tasannın 7., mevcut ya- sanm 8. maddesinin 2, 3 ve 5. maddelenne ilişkin de değişik- lik önergesi hazırladı. DSP öner- gesinde, vakıflara ilişkin düzen- lemenin kapsamı da daraltılıyor. Bu fıkraya ilişkin düzenleme ise şöyle: "Terör amacına yönetikoiarak kurulan ve terör amacına yöne- lik faaliyette bulunan dernek, va- kıf \e stndikalar ile yan kuruluş- lanmn faaliyeti durdurulur, mahkemece kapatümalanna ve mal\Brlıklannın müsaderesine karar \erilir." Tasannın 8. maddesı 3. fıkra- sına yönelik değişiklik önerge- sinde de terör örgütüne "gönül- lü" oiarak yardım edenlerin ce- zalandınlacağı hükmü getirilir- ken aynı maddenin, terör propagandasının tanımlandığı ikinci fıkrasının metinden çıkanlması is.teniyor. SHP Genel Başkanı Karayalçın, koalisyon protokolünün gereğini yaptığını söyledi: Görevim Başbakan Yaıı clmıcılığı • Başbakan Yardımcılığı ile Dışişlen Bakanlığı görevinin bağdaşmayacağını belirten Demirel'i, isim vermeden eleştiren Karayalçın, "Bu yorum, kör değneğini içinde saklayanlann alışkanlığı" değerlendirmesini yaptı. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Dışişlen Bakanlığı görevi- ne atanan SHP Genel Başkanı ve Devlet Bakanı Vekili Murat Ka- rayalçın'ın, Başbakan Yardımcı- lığı görevini yürütüp yürütmeye- ceği, Cumhurbaşkanı Demirel ile aralanndakı farklı yonımlar ne- deniyle bunalıma dönüştü. De- mirel'i, "Dışişleri Bakanlığı ile Başbakan Yardımcılıgf nın bir- Bkte yürütülemeyeceği'' yönün- deki değerlendirmesi nedeniyle isim vermeden eleştiren Kara- yalçın. "Bu yorum, kör değneği- ni içkrinde tutanlann auşkantık oiarakyapüklanşey" dedi. Yasa- larda, Başbakan Yardımcılığı'na ilişkin düzenleme bulunmadığı- nı anımsatan Karayalçın, yasa- daki "En çok iki devlet bakanı, Başbakan Yardımcılığı görevini üstlenebüir" yönündekı hük- mün, "Dışişlen bakanı, başba- kan yanümcısı olamaz" anlamı taşımadığını savundu. SHP lideri Karayalçın, Cum- huriyet'in, çeşitli konulardaki sorulanna şu yanıtlan verdi: - Dısişleri ile Başbakan Yarduncıu- ğı'nda bir tercih \apacak mısuuz? - Hayır, olmayacak. Burada asıl olan, benim Başbakan Yardımcılığı görevim- dir. Kuşkusuz, Başbakan Yardımcılığı gö- revini bir bakanlıkla götürüyorum. Tür- kiye'de Başbakan Yardımcılığı diye bir bakanlık yok. Bakanlardan birisi. başba- kan yardımcısı görevini alır ve hükümet ortağı oiarak dabunu SHP'nin genel baş- kanı almak durumundadır. Dolayısıyla Başbakan Yardımcılığı sürecektir. Dısiş- leri Bakanlığı'nın, bunu engelleyeceğinı sanmıyorum, bu çok yanlış bir yorum gi- bi geliyor bana. Türkiye'nin herhangi bir yasasmda Başbakan Yardımcılığı ile ilgi- ÇtZMEDEN YUKARI /MUSA KART TARIKAT/.ARIN KULAK V&&/VÖRUM/.. lı bir düzenleme yok. Yasada, Devlet Ba- kanlığf na ilişkin düzenleme var. Orada da devlet bakanlanndan en çok ikisinin başbakan yardımcısı olacağı söyleniyor. O Başbakan Yardımcılığı ile ilgili bir dü- zenleme değil, Devlet Bakanlığı ile ilgili düzenleme. Bunun anlamı şudur: Devlet bakanlanndan 3 tanesi başbakan yardım- cısı olamaz. Başbakan Yardımcılığı'naen çok iki devlet bakanı seçilebilir deseydi, o Türkçe durumu netleştirirdi. O zaman, başbakan yardımcılannın mutlaka devkt bakanı olması gereklılığı anlaşılırdı. Bu- rada ise öyle demiyor. Buradaki Türkçe, "Devlet bakanlanndan en çokikisi başba- kan yardımcısı olur'" şeklinde. - "Başbakan Yardımcılığı nt, devlet ba- kanlan \ apar" yonununu nasıl değerlen- diriyorsunuz? - O yorum, kör değneğini içlerinde tu- tanlann alışkanlık oiarak yaptıklan şey. Bu olamaz. Zaten hükümet protokolü or- tada. Ben, kendi kendimi atamadım.. Kendi tayinimi kendim çıkarmadım. Bu hûkümetin bir üyesi oiarak, SHP Genel Başkanı oiarak bunu yürütüyorum. Bir aksaklık olmamalı. Olursa bu giderilir. Ama esas olan Başbakan Yardımcılığı'dır. - Terörle Mücadele Yasası'ndaki deği- şiklik konusunda çıkmaza mı girildi? - Müzakerelerin kesilmesi ya da çıkma- za girmesi, böyle bir gelişme söz konusu olursa bunu yeniden değerlendiririz. Ge- linen aşamada. artık parti genel başkan- lannın bir karar vermesi gerekir. - 5 Nisan Kararlan'mn işlevini yitirdi- ği yorumlanna ne diyorsunuz? - Aslında 5 Nısan Kararlan'nda yılm ikinci yanşında enflasyonun yüzde 20'lerde olacağını tahmin etmiştik. An- cak bu tahminimiz doğru çıkmadı. Enf- lasyon yüzde 30'larda gerçekleşti. Bu, kuşkusuz olumsuz bir gelişme. Ancak bu- nun 5 Nisan Kararlan'nın çökmesi şek- linde yorumlanması çok yanlış olur. Bü- tün oiarak baktığımızda, 5 Nisan Karar- lan'nın başanlı bir şekilde yürütüldüğü iddiasındayım. İLANBirleşik Metal Işçileri Sendikası (BİRLEŞIK METAL-IŞ), XIH'üncü Olağan merkez Genel Kurulu, 6-7-8 Ocak 1995 günleri, saat 10.00'dan itibaren, "KÜLTÜR A.Ş. KONFERANS SALONU Garaj Sok. No: 10 Kat: 5 MECİDİYEKÖY/İSTANBUL" adresinde aşağıda yazılı gündem ile toplanacajctır. llk toplantıda yeterli çoğunluk sağlanamazsa ikinci toplantı, 13-14-15 Ocak 1995 gün- leri aynı yerde ve saatlerde, aynı gündem ile yapılacaktır. Delegelere ve ilgililere duyurulur. BİRLEŞİK METAL iŞCİLERt SENDİKASI GENEL YÖNETİM KURULU GÜNDEM: 1. Yoklama ve açılış, 2. Açış konuşması, 3. Divan seçimi ve saygı duruşu, 4. Komisyonlann seçimi: a) Hesap Tetkik Komisyonu, b) Tahmini Bütçe Komisyonu, c) Tüzük Tadil Komisyonu, d) Merkez Genel Kurul Karariannı ve Kapanış Bildirgesini Hazırlama Komisyonu, 5. Konuklann konuşması, 6. Genel Yönetim Kurulu çaiışma ve hesap raporlannın görüşülmesi, 7. Merkez Denetleme Kurulu raporunun görüşülmesi, 8. Kurulların ibrası, 9. Tüzük Tadil Komisyonu raporunun görüşülerek karara bağlanması, 10. Gelecek döneme ait Tahmini Bütçe Komisyonu raporunun görüşülerek karara bağlanması, 11. Taşınmaz mal satın alınması ve mevcut taşınmaz malların satılması konusunda Genel Yönetim Kurulu'na yetki verilmesi, 12. Merkez Genel Kurul kararları ve Kapanış Bildirgesi Komisyonu raporunun görüşülerek karara bağlanması, 13. Seçimler a) Genel Yönetim Kurulu (Asıl ve Yedekleri), b) Merkez Denetleme Kurulu (Asıl ve Yedekleri), c) Merkez Disiplin Kurulu (Asıl ve Yedekleri), d) Devrimci Işçi Sendikalan Konfederasyonu (DİSK) delegelerinin seçilmesi. Başbakan Ciller in tarikat turlarına tepkiler sürüyor Tarikatiatiagörüşenler, cumhuriyetdüşmanı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Başbakan Tansu Çilier'in. hükümet tasansı oiarak TBMM Genel Kurulu'na gelen Terörle Mücadele Yasası'ndaki değişik- lik için tarikat lıderlerinden des- tek istemesine tepkiler sürüyor. Çilier'in görüşmeleri konusunda sessiz kalan SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, "genel anlamda" di- nin siyasallaştınlmasının "Türki- ye'nin laik yapısını tehdit ettiğüıi" söyledi. Işçi Partisi Genel Sekre- teri Mehmet Bedri Gültekin de, tarikat ve aşiret reisleriyle görü- şenleri "cumhuriyet düşmanı" oiarak niteledi. SHP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardımcısı Murat Karayalçın, Cumhuriyet'in. "Başbakan'ın,ta- rikat liderleriyle görüşmesini na- sıl degeriendiriyorsıuıuz" yönün- deki sorusuna şu yanıtı verdi: "Bir yorum yapmak istemiyo- nım. Sayın Başbakan'ın konuştu- ğu kişilerie ilgili ben bir yorum yapnıa dunımunda değilim. Sa- yuı Başbakan da benim konuştu- ğum kişikrie igjli yorum yapmak dunımunda değildir." Karayalçın, "genel anlam- da"yaptığı değerlendirmede ise tarikatlann siyasallaştınlması sü- recinin yaşandığını vurguladı. İP Genel Sekreteri Mehmet Bedri Gültekin de, yaptığı yaz,ılı açıklamada. Çilier'in tarikat lider- leriyle göriişmesinin, cumhuriyet devnminin kazanımlannı terk et- me yolunda gelinen aşamayı gös- terdiğini vurguladı. Gültekin, ta- rikatlann gerçek güç merkezleri oiaraktanındığına dikkat çekerek, "Feodal Osmanlı devletini yıkan cumhuriyet; aşiret reisliğt tarikat Bderiiği, şeyhlik ve benzeri orta- çağ kurumlanm yasaklamıştı. Şimdi bütün bu kunımlan resmen tanıyanlar, laikcumhuriyetin düş- marilan olduldaruu göstermişler- dir" dedi. Gültekin, karanlık odaklara ge- ri adım attınlabılmesi için "solit- tifakın" bir an önce kurulması ge- rektiğini kaydeni. TevfikDiker ise Cumhuriyet'in sorulan üzerine, "kamuoyunda beurli saygınhgı" olan kişilerin varlığının yok sayı- lamayacağını söyledi. Başba- kan'ın, tasan ile ilgili değişik ta- raflann görüşlerini almasını des- tekleyen Dıker, "Hem demokrasi deyipbem cifte standart uygulaya- mayız. tmkân olsa da tek tek bü- tün bireylerin görüşü aunabilse. FethuUah Gülen'in toplumda be- lirB saygınhğı var, gazetesi, eğJtim kunımlan var. Temsil ettigi kesim yok sayüamaz" dedi. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Fethullah Hoca Üç gündür gazetelerde yayımlanan Fethullah Gülen'le ilgili haber ve yorumları okuyunca şaşınp (!) kalıyorum... Fethullah Gülen'in neleri varmış neleri... Milliyet'te Ruşen Çakır'ın haberi: "Fethullah Gülen 14 yılda Türkiye'nin en yaygın, en güç- lü Islami cemaatini oluşturdu. Cemaatin denetiminde bir günlük gazete, bir televizyon, üç haftalık dergi, birçok fen lisesi, sayısız Kuran kursu, şirket var..." Nasıl oldu tüm bu işler? Haberi okumayı sürdürüyoruz: "llk oiarak Sızıntı adlı aylık dergiyle yola çıkan cemaat, ardından Yeni Ümit adlı dergiyi çtkardı. Daha sonra Za- man gazetesi cemaatin denetimine girdi, Samanyolu TV faaliyete geçti..." Biz bu iddialan yıllardır bıkmadan usanmadan köşemiz- de yazıyoruz. Yazdığımız için de hakkımızda 30' a yakın da- va açıldı. Pek çok yazımız mahkeme karanyla tekzip edil- di. Elimizdeki belgelerie, mahkeme tutanaklanyla Fethul- lahçıların neler yaptıklannı, askeri liselere sahte sağlık ra- poriarıyla nasıl öğrenci soktuklarını, polis akademilerinde nasıl örgütlendiklerini anlattık. Yalan mıydı tüm bu yazdıklanmız? Üç gündür yazılıp çizilenlere baktığımızda doğruluğu anlaşılıyor... Bayilerde 28 bin, elden dağıtımla 350 bin satan (elden nasıl dağıtılıyor, nasıl abone yapılıyor, orası kanşık) Zaman gazetesinin arkasındaki güçlü kişinin Fethullah Gülen ol- duğunu tüm gazeteler yazdı. Yazdı ama Fethullah Ho- ca'nın avukatı Feti Ün Tethullahçılar' ya da 'Fethullahçı- lık' diye bir yapılanmanın olmadığını, sayısı 100'ü bulan mahkeme karanyla bunun kanıtlandığını açıkladı. İşin ilginç yanı bu açıklamayı Zaman gazetesi yayımladı. • • • 'Fethullahçılar' adlı bir cemaat, topluluk ya da bir orgüt var mıdır, yok mudur? Fethullah Hoca böyle bir cemaatin ya da örgütün olma- dığını iddia eder. Yani Fethullah Hoca tek başına bir güç- tür. Onun vakıflarla, özel fen liseleriyle, yurtlarla, eğitim merkezleriyle ilişkisi yoktur. Oysa Izmir 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nun 1994/638 sayılı kararında şöyle denilmektedir: "Diğer yandan dosya ibraz edilmiş muhtelif gazete kü- pürteri, mahkeme tekzip yazılanndan da anlaşılacağı gibi davacı Fethullah Gülen 'in, basındayeraldığı kadanyla ka- muoyunda, Fethullahçılar veya Fethullan Gülen fıkrini ve düşüncelerini benimseyen birgrubun olduğu tartışmasız- dır..." Başbakan Tansu Çiller'le görüşene dek Fethullah Ho- ca hep bu ilişkileri saklamayı yeğledi. Bizim yazılanmızı tek- zip etti, mahkemeye verdi. Kimi yazılanmızı bir mahkeme reddetti, itiraz sonucu bir başka mahkeme yayımlama ka- rarı aldı. Işte Istanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi yargıcı Atilla He- kimoğlu'nun ret karan: "Söz konusu makalede; IzmirAğırC&za Mahkemesi'nde görülmekte olan bir davada, davacının dilekçesine atıflar yapılarak Fethullah Gülen'in bu davada tanık oiarak gös- terildiği, bir din adamı olduğu halde çeşitli vakıf ve ticari şirketlerde adının geçtiği, bunlar arasında doğan ihtilaf- larda hakem oiarak görev aldığı, bunlardan Akyazılı Vak- fı'nın Maltepe Askeri Lisesi'ne sahte sağlık raporuyla öğ- renci yerieştirdiğı, DGM tutanaklanna göre, sanıklarla il-' gili bölümde 'Gizli toplantılarda Fethullah Gülen'in kaset-' lerinin dinletildiği, subaylann dinsiz olduğu söylenmiş ve bu düzenin yıkılıp şeriat düzeninin kurulacağı anlatılmıştır' şeklinde iddialara yer verilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Makaledeki açıklamalann bir araştırmaya dayalı haber niteliğinde bulunduğu, yazıdaki unsurlann gerçekliğine yönelik hakem incelemesinin ilgilisince gerçeğe aykın sa- yılmasına değil, basının haber verme hakkının ve toplu- mun bilgi edinme olanağının sınırianmasına yol açmaya- cak biçimde görünürdeki gerçeğe uygun olup olmadığı- nın esas alınmasına yönelik bulunmasının, hukukumuzda- ki cevap ve düzeltme sisteminde benimsenen yöntem ol- ması karşısında; tekzip isteminin reddine." Tekzip istemleri reddedilen Fethullah Gülen ve avukatı, Istanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne itiraz etti. 2. Asliye Ceza Mahkemesi yargıcı Mustafa KırUuk, 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararını kaldırarak tekzip metninin yayım- lanmasına karar verdi. Ancak tekzip metninden iki bölü- mü çıkardı. Çıkarılan bölümler Izmir Ağır Ceza Mahkeme- si'nin dava dosyasıyla ilgili olan bölümdü. 5 aralık günü yayımlanan yazımızda biz de şu sorumu- zu bir kez daha yinelemiştik: "Izmir Ağır Ceza Mahkemesi'nin dosyası gerçeğe aykı- n mı? Maltepe Askeri Lisesi'ndeki, Ankara Polis Akade- misi'ndeki örgütlenmelerlaik, demokratik cumhuriyet için tehlike oluşturmuyor mu? Bu ve benzeri örgütlenmeler- de Türkiye Cumhuriyeti'nin savcılan veyargıçlan neyapı- yoriar?" ••• Fethullah Hoca, Tansu Çiller'le neden görüştü? Şöyle özetleyebiliriz: "Devlet içindeki örgütlü gücünü koruyup, geliştirmek için..." Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı öğretim ve Eğitim Genel Müdüru Aysal Aytaç'ın avukatı kimdir bilir misiniz? Fethullah Hoca'nın avukatı ve sözcüsü Feti Ün... Ya 'Kurban derisinikim fop/ayacafr'tartışmasını Saman- yolu TV'de yöneten kişi? OdaFetiÜn... Fethullah Hoca'nın, Gölcük Donanma Komutanlığı ve Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ndeki (GATA) şeriatçı ope- rasyonlannın başlamasından hemen sonra Başbakan Tan- su Çiller'le 2.5 saat görüşmesi, kimi sorulan aklınıza getir- miyor mu? Âzerbaycan'dan Kırgızistan'a, Amerika'dan Kuzey Irak'a dek okulları olduğu (Türkiye'dekilerie birlikte) bilinen Fet- hullahçılann, Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Öğretim ve Eği- tim Genel Müdürü Aysal Aytaç'ı koruyup kollamalannın te- mel nedeni sizce anlaşılmıyor mu? Bugün kimi şeriatçı güçlerin amacı şudur: "Kışlada, üniversitede, okullarda, kamu yönetiminde ve polis örgütünde sağlam kadrolar kurup, birdarbeyle dev- leti ete geçirmek..." Hiç kimse olayın böyle geliştiğini görmüyor... Özellikle laikliği elden bırakmayan SHP ve onun Genel Başkanı Murat Karayalçın ile tüm demokratik kitle örgüt- leri susuyor. Yazık!.. DemirePden ülke bütünlüğü güvencesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Cumhurbaşka- nı Süleyman Demirei. Türkiye'nin bölünmez bütün- lüğüne ve laik sıstemine ters düşen en ufak bir şe- ye göz yummayacağını dile getirdi. Demirel, dün- yaya çağnda bulunarak, Bosna halkının yalnız bı- rakılmaması gerektiğini söyledi. Demirel, Islam Konferansı Örgütü'nün (İKÖ) iki gün süren zirve toplantısının sonunda, dün akşam saatlerinde Fas'ın Kazablanka kentinden Ankara'ya döndü. Demirel'i havaalanında TBMM Başkanı Hûsamettin Cindoruk, Başbakan Tansu Çiüer ve Dısişleri Bakanı MuratKarayalçuı karşıladı. Demi- rel, uçakta İKÖ zirvesiyle ilgili değerlendirmesin- de, Bosna-Hersek, Azerbaycan, Kıbns konulann- da Türkiye'nin tezleri doğrultusunda kararlar çık- tığını belirtti. Demirel, Başbakan Çilier'in, bazı ta- rikat liderleriyle görüşmesi konusundaki bir soru üzerine şöyle dedi: "Kendisine sorun. Başbakan ya da parti başkanı pozisyonunda olsaydun, bu konu- daki görüşlerimi açıklardım. Yauıız açık söyleye- yim; ülkenin bölünmez bütüntügüne, rejime, laikb- ğe ters düşen en ufak bir şeye göz yummam." Demirel, her türlü düşüncenin serbcst olduğunu belirtmekle beraber, Amerikan anayasasını anımsa- tarak, "Düşünceyi nasıl yayacaksınız? Eğer isyan teşvikçfliği, şiddet, halkı ayağa kakhnnak varsa bu suç sayıhyor. O, düşünce sayılmıyor. Çok ince bir ola>" değerlendirmesini yaptı.