04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 ARALIK 1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 IIUİ UYCARLIKLARIN IZINDE OKTAY EKİNCt Kültür ve sanatımıza yıllarca beşiklik eden bir miras zor durumda: Geçen kasım ayında, lstanbul'un ta- nhı semtlennden Galata'da, amacı 'hoş- görü ve kardeşligi pekişörmek'olan, bu- nun mayasını ıse yıne Galata'nın zen- gın tanhınde ve kulturünde arayan, bu arada resmı ıçeceğı de 'Vefa bozası' ola- rak ılan ve 'ikram' edılen bır festıval ya- pıldı Üç gûn suren festivalın oldukça yo- gun etkınhklen arasında, son sahıple- nnce yıkılma hazırlıklanna gınşılen ta- nhı ve talıhsız bır bınayı 'kurtanna ey- temi' de vardı Yağmur altında ve Galata Kulesf nın yanı başında yapılan festıvahn açılış to- remnden sonra Beyoğlu Kaymakamı Atilla Yaşa3eyoğlu Belediyesı temsıl- cılen, festıvalı duzenleyen sıvıl toplum örgutlen ve gonullu gruplann u>elen, konuklar ve gazetecılerle bırlıkte 'ey- lem aianına' gıdıldı Serdar-ı Ekrem Sokağı'nın en azken- dısı kadar huzunlu olan en eskı dostla- nndan unlü Kamondo Han, onune ku- rulan bır tahta perdenm arkasında, ls- Kaıııoıı Sutun bashklanndaki özen ve zarafet, 19. viizyıl kent kültürünün Gabrta'daki miman kimlige olan yansımalan. (Fotoğraflar: G ARBİS ÖZ 4.TAY) Han, aycbnlaıimanın yuvasıydı tanbul'a ışık saçan geçmışıne hıç de ya- kışmayan bır 'yalnızhk' ıçensınde yuz- yılı aşİcın omrunun o bırbınnden coşku- lu ve uygarlık dolu guzel günlennı san- kı son kez anımsıyor gıbıydı Festıval komıtesınden Çiğdem De- mir'ın aynı tahta perde uzennde duzen- ledığı ve tanhı bınanın yaşam seruve- nını belgeleyen 'duyarlıhk sergisi' ıse oldukça anlamlı b\r başlık altında açılı- yordu ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ M Galata'dakı ılk îngılızce gazeteler bu bınada yayımlanmış, yıllar sonra Yenvler Grubu'nun tanhı ^ıman Sergısı de grubun ressamlannca yıne bu bınada hazırlanmıştı Şımdı aynı yerde, bır ınşaatı gızleyen tahta perdenm uzennde, Galata Derneğı tüm duyarlı kesımlere Kamondo Han'ın önemını anlatıyor. Duygu dolu bır sokak sergisıyle.. 'Kamondo Haa,taranmdan koruma- ya alınmıştır. İmza: Istanbul?' İstanbuTun vefa borcu Istanbul gerçekten dıle gelıp konuşa- bilseydı, hele bırde 'yetkili veetkili' ola- bılseydı, sergının bu başlığını yınele- mekle kalmayacak, belkı de ona olan 'vefa borcunu' odemek ıçın Kamondo Han'ı omeğın 'Galata muzesi' olarak yenıden kent yaşamına kazandıracaktı Boylece salt Çiğdem Demır ın gon- lünde yatan umutlan değıl, eskı 'Gala- ta bankerieri'nın, yıne eskı 'Galatalı İn- gılız gazetecileri'nın, dahası 'Galata sa- natçüan'nın ve örneğın 'Yeniler Gru- bu'nun, unlu 'Liman Sergisi' ressamla- nnın ve hatta Orhan Veli, Okta> Rifat, Melih Cevdet, Cahit Irgat gıbı edebı- yatçılann bu zanf bınadakı anıları da yaşatılmış olacaktı Gerçekten Kamondo Han, hem mı- man ozellıklen hem de tanık olduğu \e banndırdığı tanhsel olay ve kışılıkle- nylebıranlamda 'Istanbul'demektı, Is- tanbul'u 'dunya kenti' yapan değerler arasında yıne Kamondo Han gıbı dolu dolu yaşayan bınalann yen ve rolu çok buyuktu Ne var kı bu unlu \e 'gormuş geçir- miş' bına, en kıbar deyımıyle bugun 'gormemişlerin' elıne duşmuş, sozde restorasyon adına yıkılarak yok edıl- mek ıstenıyor Oysa buna nıyetlenenler ve yetkılıler, Kamondo Han elden gıderse, bu bına- da düşünulen, yaratılan ve sadece Is- tanbul'a değıl, tum ülkeye ve hatta ın- sanlığa armağan edılen 'kultur ve sanat birikiminin' devım yenndeyse ne 'yu- va$ını yıkacaklannı' bılıyorlar ne de umursuyorlar Herkesınbıldığıgıbı titanbul'un Ga- lata semtı bır zamanlar Batı kulturunun Türkı>edekı başkentı Doğu ve Batı kulturlennın ıse lstanbul'dakı dostluk merkezıydı Bu buluşmanın onemlı taraftarlan arasında ıse tanhe 'Galata bankerleri' olarak geçen Rum Ermenı ve Yahudı toplumunun Osmanlıdakı altın ve para ılışkılennedeyonverebılen varlıklıke- sımlen vardı Fatih'ın Istanbul"ualdığı zamandabı- le Galata ve çevresınde yerleşmış olan Venedık ve Cenevız kokenlı tuccar ve sarraflann devamı olan bu bankerler, ozellıkle 19 yuzvılın ıkıncı vansında salt ekonomı değıl sıyaset ve kulturel y,aşam uzennde de etkılı oldular Avnı bankerler arasındakı Kamondo aılesı ıse vıne salt zengınlığı ıle değıl, Istanbul dakı ve ozellıkle Galata'dakı 'kentin imanna donuk' katkı ve çaba- lanyla yaşadıklan donemın en saygın kışılen arasında yer aldılar Orneğın, bugun Bankalar Caddesı olarak anılan eskı Voyvoda Cadde sı'ndekı zanfmerdıvenler, 'kont* unva- nıyla anılan ve Osmanlı Sarav ı nda ma- lı danışmanlık da yapan Abraham Ka- mondo'nunlstanburaarmağanıdiT A>- nı anda Musevı topluluğun da onemlı lı- derlennden olan Kamondo 1873 yılın- da oldüğunde 88 vaşındavdı ve Has- koy de gorkemlı bır anıtmezara gomul- mesı de onun ne denlı sevılen ve sayı- lan bır kışı olduğunu gosterıyordu Galata semtının anılarla yuklu Ser- dar-ı Ekrem Sokağı'nda >er alan mondo Han da bu unlu bankerın 19 yuzyıl ortalannda vaptırdıgı bınalar ara- sında en gorkemlı olanı Batı etkiMndekı mımarının İstan- bul'daoluşturduğukentsel mozaığe 'bu- vukluğu ve kultüru' ıle eşsız katkılarda bulunanbubına zamanın'ekonomipo- litıkası'na von veren hareketlı bır vaşa- mın da merkezı oldu Orneğın kuruluş tanhı 1868 olan 'The Levant Times and Shipping Ga- zette' adlı gazete Kamondo Han'da ya- yımlanır odonem Istanbulu ndakı'Le- vanten vaşamdan' ve 'gemıcilik sekto- ründen" haberlen Ingılızcc olarak du- yururdu Kamondo Han'da 1890'larda Galata'ya bugunku kımlığını veren za- nf Pera bınalanna ımza atmi!) Gabriel ve Tedeschi gıbı mımarlann >anı sıra Spagnocetti ve Cohen adındakı İtalyan bankacılann o yıllardakı Istanbul Ku- lubu vonetıcısı Zankovitch'ın kaptan Spettler'ın bazı kuyumcu muhasebecı ve komısyoncu Musevılenn de ışyerle- rı vardı Yıne Çiğdem Demır'ın bu bınayı kur- tarmak ıçın derledığı bılgıler arasında, kayıtlara adı 'suKanın diş doktoru'ola- rak geçen Hyde adlı hekımın de Ka- mondo Han'ın saygın sakınlerınden ol- duğu yer alıyor Sanatuı merkezi Cumhurıyet donemı sanat tarıhıne adları 'Yeniler Grubu' olarak geçen un- lu ressamlanmızın anılan da yıne Ka- mondo Han'da yaşıyor 1933'lerde kurulan D Grubu'nu 'sa- natı halktan uzaklaştırmakla' eleştıren Nuri İvem, Avni Arbaş, Selim Turan, Mumta/ Yener, Turgut Atalay, Agop Arad, Fethi Karakaş, Haşmet \İuü, Fer- ruh Başağa gıbı rcssamlar 1940 larda Guzel Sanatlar Akademısı'ndekı Le- opold Levy Atolyesı'nde yetışırken Yc- nılerGrubu nuoluşturdular Toplumcu goruşlen nedenıyle Abidin Dino'nun da D Grubu nu btrakıp aralarına katılma- sıyla hem Turk resmınde hem de genel- de duşun ve sanat dunyamızda 'demok- rasiye ve halka saygriı' yenı bır akımın ruzgannı estırdıler Bu grubun en unlu eylemlcnnden Kamondo Han'ın süslü ve ustalık dolu Batı ve Doğu kulturlerinin Galata'da varattıkları, dostça buluşmanın kagir binava sunduğu bir İstanbul armağanı gibi zarif cumbası (ustte kuçuk kare)... Tarihi binanın İstanbul'a saygı dolu görkemU cephesi. 1980'lerden bu vana tahnp oluyor ve bozulu\or. olan 10 Mayıs 1941 'de Beyoğlu Matbu- at Mudurlüğü'nde açtıklan 'Liman Ser-v gisi' de aynı ressamlarca Kamondo Han'da hazırlanmıştı Abıdın Dino'nun daha oncc kırala- yıp atolye olarak kullandığı 'çab kah', Liman Sergısfyle bırlıkte ulkenın on- de gelen ressamlannın 'birlikte sanat urettikleri'mekân olmuş. kültur tanhı- mızde eşı bulunmaz yennı almi!>tı Dahası. Arif Dino, Ahmet Hamdi Mi- nallrgan, HaletÇambel,AsafHaletÇe- lebı, Saıt Faık, Vaşar Kemal, Guzın Di- no, Bedn Rahmı. Anf Kaptan, Fikriye AdıL Yusuf Ahıskah, Orhan Velı, Oktây Rifat, Melih Cevdet Anday, Cahit Irgat gıbı yazın, kultur, bılım ve felsefe dun- yamızın en onde gelen kışılen de Ka- mondo Han'da hep bır araya geldıler ve ülkemızı aydınlatan du^uncelennı, gö- rüşlennı gelıştırdtler Kültürii koruyabilmek Bızım Eskı Eserlerı Koruma Yasa- ınızda. kultur mırası sayılacak yapıtlar arasında 'önemli tarihi olaylann yaşan- dıgı' bınalar da sayılıyor Bu anlamda Kamondo Han, gerçekten sadece mı- mansı ve dönemını belgeleyen fızıksel nıtelıklenyle değıl butun bu kucak aç- tığı kışılerle yaşanan tanhsel değcn ıle de korumamız ge- reken bır mıras nı- telığındc Yıne salt mımarı kulturumu- zu değıl, 'uygartık külturûmuzû' de yaşatmak ıçın Ka- mondo Han ı gozetmek zorunda değıl mıyız' Bu onemlı bınanın yıkım gerılı- mı tahmın edıleceğı gıbı mulkıyetının el değı^tırıp ardından 'değerlendirik mek' ıstenmesıylc ba^ladı Bızdc bu tur bınaları değerlcndırmek demek salt 'rantı yüksehecek şekle sokmak' olarak anlaşıldığından. bunun ko^ulu da elbet- te kı yıkmak sıradan ve bırçok daırelı apartmana donu^türmektı 1982'lerde bınanın çatısı sökülup pencerelerı de kırılarak kültur mırası dogaya kanji korumasız bırakıldı Yak- la^ık 10 yıl bu !>ekıldc vc 'metruk' ka- lan Kamondo Han ıçın ılk resmı yıkım talebı 1992'degeldı Yenı mal sahıplcrı Anıtlar Kuru- lu'nundaha 1982'dckı 'yıkılmadan ko- ruma' karanna 10 yıllık bır yıpratılma surecınden sonra ıtırazedıyor Beyoğlu Beledıyesı de bu ıtırazı yıne kurula ıle- terek Kamondo Han'ın yıkılıp yıkıla- mayacagını soruvordu Bcledıyenın 8 Eylul 1992 tarıhlı bu yazısı uzenne restorasyon un 'cepheter yıkılmadan'' yapılması gcrektıgını anımsatan Koruma Kurulu, belkı ıyı nı- yetleydı, ama aslında bınanın salt cep- helen değıl, 150 yıllık bıf kultur vcu>- garlık tanhıne 'beşiklik eden' ıç mekân- lan da onemlı oranda korunabılecek nı- telıkteydı Ustelıkozellıkle merdıvenle- nndekı tavanlanndakı ve kımı duvarla- nndakı mımarı vesuslemeozellıklerıy- le ^ ^ ^ ^ ^ Ünlu Galata bankerlerınden Abraham Kamondo'nun tstanbul'a armağan ettığı bu gormuş geçırmış bınada, Abıdın Dıno'yla bırlıkte dönemın en ünlü ressam, şaır, yazın ınsanı, felsefecı ve duşun adamlanmızın ortak anılan var Buna karşın Kamondo Han, sıradan bır rant amacı uğruna yıkılarak yıne sıradan bır apartmana dönüşturulmek uzere Şımdı son zamanlarda, Kamondo Han'ın vıkımhazırlıklan yıne hızlandı 'Sıradan bir apartman' yapılmak ıste- nıyor ve rantı engelleyen tum yapısal değerlen sökulerek yok edılıyor Ovsa Kamondo Han orneğın'hayır- sever ışadamlanmız' tarafından 'ban- kerlik ve bankacılık tarihimizin mıizesi' vapılmalı bunun yanı sıra ozellıkle ça- tı katı da kultur ve sanatımıza ı^ık tutan cumhunyet donemı sanatçılannın anı- lannı yaşatacak bır 'resim ve edebivnt muzesi'olmalı Henuz vakıt varken bu çağrıyı bır başvuru kabuledın Çunku yann Serdar-ı Ekrem Sokağı'nagıdersenızonun sevgılı van- nı çoktan yıtırdığını de gorebılırsınız ^Yüriirliikteki Yasalar' Kültur Servısi - Ahmet Öktem \n Berlınde geçen eylul ayında gerçekleştınlen "Orient Express" ser- gısı ıçın urettığı "Yıirülukteki Yasalar" adlı yapıtı, BM Çağdaş Sanat Galerisi'nde sergılentvor Orient Expre$s sergisi iki bolümden oluşuyordu. Berlinlı sa- natçı Raffael Rheınsberg. Kreuzberg' ın ortasında yer alan Kunstlerhaus Bethanien ın 20 yıl kutlamalan ıçın bır Istanbul- Berlınprojesıonermışve bunun ılk bolumü Yıldız Sarayı Sılahane'de 1994 Mayıs ayın- da gerçekleşmıştı Ikıncı bolum, Kunstlerhaus Bethanıen'ın eskı bır kılıse olan sergı salonlannda RafFael Rheınsberg tn- ei Eviner, AhmetÖktem, Erkan Özdilek ve Serhat Ki- raz'ın yapıtlanyla gerçekleştı "\ ururluktekı Yasa- lar" başlıklı 12 metre uzunluğundakı yapıtında Ok- tem, daha oncekı ışlenyle bağlantılı olarak toplum- lan yonlendıren ve doğrudan doğruya ılgılendıren yasalan ve toplumun bu yasaları okumasındakı go- recelığı sorguluyor Yaklaşık 3 bın sayfa oluşturan "Yunirlukteki Ya- salar", bır yandan fasıkul fasıkul okunabılır bır bı- çımde açılırken, bır yandan da usttekı sayfalar stam- pa murekkebı emdınlerek ızleyıcılenn dokunması onlenmek ıstenmış Bu ıkılemlı ortam, kaımaşık bır butünden, anlaşılır bır oze dogru gıden bır ızın su- rulmesıne kapı açıyor 'Yururlukteki Yasalar' 11 şu- bat tanhıne dek BM Çağdaş Sanat Merkezı nde sev- gılenecek Mısır heykel sanatının esinlendiği heykeller British Museum'da Zaman makinası Andy 'nın Goldsvvorthy 'nin sergılenmesıne karar \enlen"kı\ nlan kum enstalasvonu" Kultur Servısi - Bntısh Museum da şu sıralar gerçekleştınlen ılgınç bır sergı, eskı Mısır kulturunden esınlenerek ortava çıkan vapıtlardan oluşuvor 'Time Machine-Zaman Makinesi' başlıklı sergının fıkır babası James Putnam on ıkı çağdaş sanatçıyı Mısır kulturunden vola çıkarak, yenı bır şevler yaratma konusunda ıkna ettı Sanatçılann çalışmalannın sonuçları, muzenın Mısır heykel galerılennde sergılenı>or ve Putnam ın planlan doğrultusunda sankı galenye kazara getınlmış hıssını venyorlar Çağdaş Batı sanatını ınceleyen Putnam, Avrupa geleneğınde eskı Mısır heykelınde rastladığı olçude 'guçve yoğunluk' goremedığını ıtıraf edıyor Pekı soz konusu on ıkı sanatçı Mısır ı duşunduklennde nasıl bıresınle varatma edımıne geçtıler 1 Hıçbınnın eskı heykellerle vanşma duşuncesıvle harekete geçmedıklerı açıkça ortada Sanatçılar eskı vapıtlara çok bağlı kalmasalar da cıv ıl cıv ıl bır bağımsızlıktan da kaçınmışlar Mısır sanatı her zaman çok cıddı Çağdaş Batı sanatı ıçın bu soylenemez Bu nedenle sergının akılda kalan parçalarının mızah duygusu ıçeren parçalar olduğu soylenebılır Omegın Marc Quinn'm 'Frog-Kurbağa' adlı yapıtı sanatçının 'Benbu heykelievrimselbir bungee jump olarak görüyonım'ıtadeMvle sergılenıyor Quınn kısa bır sure once kendı donmuş kanından. kendı kafa heykelını vapmıştı Kuzey Amenka ormanlannda, kış uykusu sırasında donarak kaskatı kesılen bır kurbağa turu olduğunu oğrenen sanatçı bu kurbağalardan bır tane bularak saydam bır kafatasının ıçıne yerleştırmış Fıgur soz konusu olduğunda çok zavıf olan Mısır heykel sanatında olumden sonrasına hızmet edıldığı duşuncesı hakım Mısırlılar, olumsuzluk ısteğıyle yaşayan bedenın buyusunu gormezden gelmışler Kuşkusuz eskı Mısır heykel sanatının esın kaynağını oluşturduğu sergıye katılan çağdaş sanatçılar da fıgurden uzak durarak metafızığe ıhtıyatla vaklaşıyorlar ,Andy Goklsvvorthy'nın, sergının vılüizı olabılecek vapıtı 'kıvnlan kum enstalasvonu' ıse sergılenme>C(.ck ODAK NOKTASI AHMET CEMAL Anonim İktidar ve Basın... Bu sutunlarda daha once de değınmıştık Ozgurtuğun, kendı sınırtannı denetleme konusunda sergıleyebıleceğı yetersızlık, ozgurluk ıçın en az dışardan gerçekleşen el uzatmalar kadar tehlıkelıdır Ozguriuğun kendını kurumlaş- tırma yolunda verdığı savaşımın sınırsız bır ısteme donuş- tuğu noktada artık ozgurluk değıl, ama kaos başlar Boy- le bır kaos ıse, gıderek ozgurluklenn ozgurluk adına yok sayılması gıbı korkunç bır sonuca yol açabılır Bu neden- le, ozgurluk bılıncı dıye adlandırdığımız kavramın "kendı sınırlannın bılıncıne varma" tutumunu da ıçermesı, ozgur- iuğun varlık koşullarından bın sayılmak gerekır Aynı durum, her koşulda ve sonuna kadar savunulma- sı, kurumlaştırılması gereken basın ozguriuğu ıçın de ge- çerlıdır Varlık nedenını, haber verme ozgurlugunde ve yu- kumluluğunde bulan basın ozguriuğu, haben "nepahası- na olursa olsun"elde etme çabasının sınıriannı, gerçekte başlıca savunucusu olma yukumunu ustlendığı değerlen, orneğın kışı hak ve ozgurluklennı de "haber uğruna oden- mesı gereken bır oede/"sayacak olçude genışletırse, yet- kılennı ışıne geldığınde zorbalıkla ozdeş kılmaktan çekın- meyen bır ıktıdara, ustelık daha da kotusu, yuzyıhmızın hastalıklarından sayılan anonim ıktıdara başka deyışle ta- şıyıcısı ve kullananı tam olarak saptanamayan, bu neden- le de kotuye kullamldıgında denetlenmesı neredeyse ola- naksız bır ıktıdara donuşmuş olur Bellı gazetelenn ya da televızyon kanallarının ortada, yanı ad olarak bılınıyor ol- ması, sozunu ertığımız anonımlık nıtelığını engellemek ıçın yeteriı değıldır, çunku ele aldığımız bağlamda asıl onem taşıyan nokta, bu kıtle ıletışım araçlarının perde arkasında hangı guçlerın, hangı amaçlarla eyleme geçtıklendır Bu açıdan bulanıklığın egemen olduğu bır ortamda gerçekte kımın yada kımlenn elınde bulundugunun bılınemedığı bır ıktıdann zorbalıklcirının hesabını etkın bıçımde sorabılmek de soz konusu değıldır Gunumuzun tanınmış toplumbılımcılerınden Hanrvah Arendt, "Zorbalık Uzenne "adlı ıncelemesınde, yuzyılımız- da zorbalığın gıttıkçe artmasının onemlı nedenlerınden bı- nnı, ınsanoğlunun eylemde bulunma ozgurluğunun teknık, otomasyon ve burokrası aracılıgıyla genış olçude kısıtlan- masında bulur Arendt'ın bu bağlamda sozunu ettığı bu- rokrası, yalnızca devletın yonetım katlanna yerleşmış bır mekanızma olmayıp, kamuyu etkıleyebılecek herhangı bır ıktıdar kullanımında on plana çıkabılecek dallanıp budak- lanmadır Hannah Arendt, bu orgu konusunda şoyle der "Kamu yaşamının burokratıkleştmlmesı arttığı olçude, ka- ba guce başvurma egılımı de yoğunlaşır Çunku tam an- lamıyla gelışmış bır burokratık duzende sorumluluğun he- sabı ıstendığınde karşılaşılacak olan, 'hıçkımse'd/r 'Hıç- kımse'den hak talebınde bulunabılmek, onu etkıleyıp ınan- dırabılmekya da uzennde baskı kurabılmek ıse olanaksız- dır " Gorunuştekı bırtakım sorumlu mudurlenn arkasın- da tam bır soyutluk atmosfenne burunmuş bır medya ık- tıdarı, kullanıhş bıçımıne gore haber aktarma yoluyla ka- muoyunu bıhnçlendıren bır ozgurtuk guvencesme ya da "hukuk devletı" kavramının ıçengını yıtırmesıne yol açabı- lecek bır gızlı tıranızme donuşebılır "Hukuk devletı", bıreylennın ozel yaşamlannın dokunul- mazlığını guvence altına alan bıreylenn kendılenne yonel- tılen sorulara hangı koşullarda ve kımlerın karşısında ya- nıt vermekle yukumlu olduklarını kapılarını hangı koşullar altında ve kımlere açmamazlık edemeyeceklerını yasalar- la saptayan yargı ve cezalandırma yetkısının kullanılışını çok açık behrleyen bır duzenın adıdır Habercılık adı altın- da bıreyterın yalnızca ve yalnızca kendılerıne aıt alanları- na gırmeye kalkışmak haber beklentısındekı b'r kamuoyu- nu gıderek -haberın nıtelıgıne bakılmaksızın- sansasyon bekîentısı ıçensınde bır bılmçsız kıtleye donuşturme yolun- da çaba harcamak ozel televızyon kanallarına spor kar- şılaşmalarını yayımlama hakkını ıhale edercesıne herhan- gı bır suçun oluşup oluşmadıgına bıle bakmaksızın orne- ğın ancak bellı bır kanalın temsılcılerının katıldığı "suçus- tulen" desteklemek "kamu adına ve yararına hareket edıl- dığı " gerekçesıyle ancak devletın resmı makamlarınca ve çok belırlı koşulların gerçekleşmış olması durumuneda kullanılabılecek yetkılerı ustlenmeye kalkışmak butun bun- lar ve benzen davranışlar aracılıgıyla medyanın yonlendır- mesıne zaten genış olçude açık bır kıtlede "amacın aracı haklı kıldığı" ınancını pekıştırmek hukuka saygıyı ılke edın- mış btr habercılık anlayışının butunuyle dışındadır Bugun evlenndekı rahat koltuklara kurulup gazete ya da televızyon basınından "başkalannı' keyıfle ızleyenlere ve ızledıklerıyle hesaplaşma bır yana boyte bır habercılıgın kahramanlanna alkış tutanlara gelınce onlar da aynı an- layışın yarın belkı de kendı kapılarına zoria dayanab.lece- ğını, ozel yaşamlannın en olmadık yanlannı gazete sayfa- lannda ya da ekranlarda teşhır edebılecegını asla uzak bır olasılık olarak gormemelıdırler Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nun özerkliği için imza kampanyası (20) Turgut Sunalp Suzan Sıı- nalp Incı Asena NıhdtCoşar Ercan Kalcı Zehra Ozmeral Turker O/turk. Saadet Ozen Elif \ ıldı/ Gozdem Ç elıkkanat INurser Karas, Zater Başak Sel- min Başak Fugen Kıvılcım Levent Morgok. Nalan Kılımcı SerpalL'çar S Egemen Akalın Metin Karakuş Nıhal Ellcz Pembe >ancı Zevnep kodak Esen Ozberk Nılgun Konta. Zeki Kıral Mustafa Kuçukak- so>, Hamit Kınayturk llhan Dışh Dilek Doltaş Ze>nep Ra- mazanoğlu Doğan Ramazano- ğullan \\ M Şener >ardım Bey han O>man Vardım FuKa Soyturk Dilem Ersin I Berk Sezgın \ynurEsen Burcu Ba baoğlan Alev Acar Bulent (. al- lı SevdaHayta Barbaros Avtar Betul Aktekın Şukran Ababa> Gokçe Ataş. Tahır Koksal, Zi- san Kasal Ayten Şan Şolen, Zuheyla Şenturk Fulya Kur- ban Banu Akbav Halıl Odun- eu MuratTanı Özgur Kaplan Sibel Sanibal. Ece Kurtuluş Tarkan Ozturk Gulsum Frde- ner Hakan Ervan Engın Or- mantı Metin Altınışık M Me- lıke Kalafat SclmaTan Scrdar Yaraş TamerL'ler Pelın Turan Beyza Aloglu Nejat Dağdemır Hakan Demırmen Nurgul Oz- kaya Hale Altunbaş Gokçe Hasanoğlu. Mesut Urgancılar Ertuğrul Aslan NurCentel Ba- şak Akpunar Çiğdem Altın C uneyt Karakava, IVIuniseŞim- şek. Belma Ismaıl Goksel Men- teşeoglu DahanUslu ZivaSev- han Çolak Gokçe Doğan Sul- tan Çıftçı Sevda İnce l'fuk Bendeş Namık Nalbantoglu. SemaKoral Ahmet Ozturk Ri- ta Urgan Coşkun Avdınoglu Necdet Kırir Matree Odabaşı Semiha Sağlam Hande Sııher Esad Suher Rıltııı Toker Mu- fide Toker Yeşım Turka\ Se- vinçVariı SerapAlçınar Sedef Goksu llhan Altan A_Sara Al- tınordu Serap Pehlıvanoglu Sumru Tovdemir Şamıl llter SerdarGuz Bahadır MperZor- lu ErsanÇapan BeklanBuyu- karman Suphi Erdal Sülev- man Naşar Suna Baturav En- ver Topaloglu Sibel Kara Emel Aşık Zimmet Burçin Oktav Ozdemır Sonay Çınar Bırsen Acar Necla Cenkçiler Hıkmet Nuhoğlu Beyhan Ozak. Belkıs Tan Necla Kava. Can Hotınlı Metin Hotınli PAkev Guner Serim Hatıce Tuncer Reşat Başar Kadrıye Başar Necla Çataltaş Scmra Şılok Soner \ltun Nezıh Yır- mıbeş, Nurgul Ova Muruvvet Aral Serpil Karagan Serdar Mavı L^eventLnal Hılmı De- mır Rengin Kızılkaya. Nevın Gunturkun MurtOrel Songul Demırtaş BahadırGırat Cağ- lar Gurbuz, -Sinem Bozbulut. Murat Sogutluoglu Murat Prosçıkr Murat Donmez. Jale Çoban Murat Olgun Nazlı Coşkun Nevın Erdem Devlet Erdem Devnm Erdem F.\k- gün Şena> Şerbetçı. Sinan Yu- naklı Erol Mansur Selin Işın Veşım Sa>an St'RECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle