25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 AĞUSTOS1993 PERŞEMBE CUMHURİYET EKONOMI SAYFA 11 Kıraç'tan yeni şirket • Ekonomi Senisi - Koç Holding İdare Komitesi Başkam İnan Kjraç 'Kök Ziraat Turizm Sanayii ve Ticaret AŞ'yi; Ankara Büyükşehir Belediyesi 'Beltaş Ulaşım Tesişleri İşletmeciliği AŞ' ve İstanbul il Özel İdaresi de 'Özidaş İnşaat Sanayii ve Ticaret AŞ'yi kurdular. înan Kıraç'ın 40 milyar sermayeli şirketi büyük ve küçükbaş hayvan besiciliği, kümes hayvanlan yetiştirümesi, bunlann canlı veya kesilmiş olarak satışı.zirai mahsullerin ekim, dikim, istıhsali ve satışı gibı işlcrde faaliyetgösterecek. Merkezi Bursa'da olan şirket, aynca turizm, ulaştırma ve otomotiv sektöründe de çalışabilecek. Altın Nokta uygulaması • Ekonomi Senisi- Akbank. Garanti Bankası ve Vakıfbank da otomatik veznelerini ortak kullanıma açıyor. Yapılan açıklamaya göre bu işbirliği ile üç bankanın müşterilerine "Altın Nokta" adı verilen 750 otomatik vezneden yararlanma imkanı sunuluyor. Sistem yeni amblem ve logosuyla hizmete girecek. 21 Haziran 1993 tarihinde imza edilen anlaşma ile başlayan çalışmalar halen test aşamasında bulunuyor. Aktaşhata yaparsa ne ohır? • ANKARA (ANKA)- Enerji veTabii Kaynaklar Bakaru Veysel Atasoy, Istanbul'un Anadolu yakasının elektrik dağıtımını yapan Aktaş Elektrik'in TEK ile imzaladığı sözleşmeyeaykın davranması durumunda sözleşmenin feshe ilişkin hükümlennin derhal yerine getirileceğini bildirdi. Atasoy, bugüne kadar böyle bir olayın olmadığını söyledi. Milliyet halka açılıyor • EkoBomi Senisi - Doğan Şirketler Grubu Holding AŞ'nebağlı,Müliyet Gazetecilik AŞ, tamamen ödenmiş 80 milyar lira olan sermayesinin yüzde 15'inin halka arz suretiyle satışı için Sermaye Piyasası Kurulu'na başvurdu. Bu satışın yüzde 33 veya 50'sinin Doğan Şirketler Grubu Holding AŞ, bakiyesinin ise Aydın Doğan tarafından yapılacağı acıklandı. Birsüreevvel Doğan Şirketler Grubu Holding AŞde halka açılmıştı. Çiller ihbar sistemini istemedi •ANKARA (ANKA)- Afyon Bağımsız Milletvekili GafTar Yakın'm kamu görevlilerinin yanhş, ekak servet beyanı yaptıklannı ispatlayanlara ödül verilmesine ilişkin yasa önerisine başbakan Tansu ÇilJer, "ihbarsisteminin kötû niyetli insanlann istismanna yol açacağfgerekçesiyle karşı çıktı. Çiller, yasalann mal bildiriminin gızliliğini esas aldığını anımsatırken seçilmişler bakırrundan açıkhğın sağlanmasına ilişkin başka bir yasa değişikliğinin genel kurul gündeminde bulunduğunu söyledi. Yumurta fiyadan • KAYSERİ/ŞUHLT (AA) - Türkiye'nin önemli yumurta üretim merkezlerinden Kayseri'de. toptan yumurta satış fıyatı bu hafta değişmezken Şuhut'ta 15 lira arttı. Kayseri Tavukçuluk AŞ (Kaytaş) Genel Müdûrü Yusuf Özkol, geçen hafta 784 lira 40 kuruşa yüksekliğini belirterek. bu hafta aynı kaldığını söyledi. Afyon'un Şuhut ilçesine toptan yumurta fiyatı 15 lira yükselerek 740liraya çıktı. Otomotiv '93 ftıan • İZMÎR (AA) - Otomobil, otomobil sanayii, aksesuar ve yedek parça fuan'nın (Otomotiv "93), 25-28 kasım tarihlerinde İzmir'de uluslararası boyutta gerçekleştirileceği bildirildi. fzrtn'r Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat Etkinlikleri Ticaret AŞ (İZFAŞ) Genel Müdür Yardımcısı Doğan İşJeyen, bu yıl ikincisini düzenleyecekleri fuara katılımcıiann büyük ilgi gösterdiklerini belirtti. Bürokratlarstısturuldu• Çillersözlüuyarısından sonuç cdamayıncayazılıgenelgeylekonuşmayasağıgetirdi. DENİZ ŞAHİN Başbakan Çiller çareyi bürokrasiyi susturmakta bukhı. Başbakan Tansu Çflter kamu yöneticilerine ko- nuşma yasağı getirdi. Çiller, Başbakan olmasmdan hemen sonra yaptığı sözlü uyanlann yerine geu'ril- memesi üzerine, kamu yöneti- cüerini yaalı genelgeyle sus- turdu. Geçen haftadan itibaren, bağlı bulunduklan bakanh- klar aracılığıyla kamu kuru- luşlannın genel müdürlerine özel olarak zarf içinde verilen genelgede şöyle denildi: "Kamu kunun ve kunıluş- lanndaki bir kısım görevlilerin yetkili kılınmadığı halde basın yayuı organlarına görüş ve açı- klama şeklinde bilgi ve demeç verdiği gözlenmektedir. Kamu görevlilerinin hükümetin siyasi ekonomik ve sosyal politikala- ra yönetik kararlan hakkında açıklama yapmaya yetkili olmadığı bilinmektedir. Bunun aksine dav- ranışlarm basın yay ın organlarına yanlış aksedeceği ve kamuoyunda da yanlış anlamalara sebep olacağı ihtimali her zaman mevcuttur. Kamu kunan ve kunıluşlannda görevii personel enelgedeyetkisiz kişilerin, verdikleri demeçlerle hükümçti zor durumda bıraktığı ve bazen hükümet politikalanna ters düşüldüğü belirtilerek, sadeceyetkililerin konuşacağı vurgulandı. Kimin yetkili olduğu ise belli değil. 657 sayılı deviet memurlan kanunun 15. maddesi ile 399 sayılı KHK'nin 17.raaddesindebelirtildiği üzere sorumluluğunu taşıdıkları kunıluşiaıia ilgili teknik konularda yetkili kılındıklan takdirde basına bilgi verebflirler." Ancak genelgede kimlerin demeç ver- meye yetkili olduğuna dair bir açıklama yok. Ge- nelgeyi. en yetkili kişilerin ba- kanlat olduğu doğrultusunda yorumlayan KİT yönetıcileri bağlı bulunduklan bakanh- klarla görüşerek genelgeye açıklık kazandırma ve konuş- ma izni almaya calışıyor. Kimlerin konuşmaya yetkili olduğu ve bu yetki sırala- masmın nasıl yapılacağının açıklanmarnasını eleştiren KİT yönetıcıleri. kendilerine getiri- îen "yasağı" haksız buldular. Ancak yine de genelgeye uya- rak teknik konularda dahi basına demeç vermemeye baş- iadılar. Genel mûdürler bu ge- nelge doğrultusunda iç yaalar yazarak personelle- rini basına bilgi vermemelen için uyardı. Böylece gazetecilenn teknik konularda bile KİT yöneticilerinden bilgi alması tamamen engellendi. Gazetecilerin yazılı sorulan dahi yanıtlanmamaya başlandı. Giyim sanayicileri gümrük birliği sürednde koruma isteyen sektörlere ateş püskürüyor 6 Gecîkmeninfaturasımödenıeyiz' Ekonomi Senisi - Avrupa Topluiuğu ile gümrük birliği ta- rihınin yaklaşması sanayicileri birbirine düşürdü. Koç grubu- nun otomotiv sektöründeki ko- rumanın sürdürülmesi, ilaç sek- törünün de patent yasasına karşı çıkması üzerine AT Tür- kiye Büyükelçisi Lake'in güm- rük birliğinin duracağmı ve ko- talann kaldınlmayacağı teh- didine bulunması giyim sanayi- cilerinin sert bir çıkış yapması- na neden oldu. Giyim Sanayicileri Demeği Başkam Mahmut Abre. güm- rük birliğinin engellenmesinin faturasını konfeksiyon sektörü- nün ödeyeceğini savunarak "Üaç ve otomotiv sektörierinin yüzii suyu hûrmetine kapunıza kilit vurdurmayız. Kimsenin kendi kurallannı bize dikte et- mesine müsade etmeyeceğiz" dedı. Mahmut Abra dün Möven- pick Oteli'nde düzenlediği ba- sın toplantısında, Türkiye'nin GŞDBaşhant Mahmut Abras • İlaç ve otomotiv sektörierinin yüzii suyu hûrmetine kapımıza kilit vurdurmayız. Kimsenin kendi kurallannı bize dikte etmesine müsaade etmeyeceğiz • Bazı sektörler hükümeti ikna ederek korumacıhğın devam etmesi için yatıp kalkıp dua ediyor, oysa biz treni kaçırmak üzereyiz. Biz bu pastayı yiyemedik, buyurun demek zorunda kalacağız. Avrupa Topluluğu ile gümrük birliğine gitmesini evliliğe ben- zeterek "Ankara Anlaşması'yla 1%3'te nişanlaıunışsınız. 1995'- te evleneceğim diye taahhüt et- mişsiniz. Evlenme günü alınmış. Siz kendi kendinize acaba bende bir iktidarsı/lık mı var diye sor- maya başlamışsınız. Bu durum- da Peki kardeşün evlenmek is- temiyorsan aldığın nişan bohça- sını geri ver' derler. Bu nişan bohçası da 1973'ten 1993'e ka- dar 30 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren hazır giy iıtıin kar- şısma telafi edici vergi konması- dır. Karşımıza bir de yüzde 20"- lik bu vergi çıkarsa sektörün ne dunıma geleceğini tahayyül edin" diye konuştu. Avrupa Topluluğu'nun Tür- kiye ile gümrük birliğine gitme- mek için bazı sektörlerin hükü- meti ikna ederek korumcılığın devam etmesi talebinin getiril- mesi için 'yatıp kalkıp dua etti- ğini" savunan Abra. "Biz treni kaçırmak üzereyiz. Biz bu pas- tayı yiyemedik buyurun demek zorunda kalacağız" dedi. Mahmut Abra, Türkiye'nin Avrupa Topluluğu ile gümrük birliğine giderken bugüne ka- dar savsakladığı sorumlulukla- nnın bilincinde olması. siyasi kararlılık göstermesi ve makro ekonomik dengelerini doğru kurması gerektiğini v-urguladı. Makro ekonomik dengelerin Davetsiz kulak misafiri istemiyorsanız... Telsiz, telefon ya da radyo kanalının hattına karışmasından şikâyetçı olan- lar, size müthış bir habertmız var 1 Panasonic, yepyeni bir telsiz telefon sunuyor. KX-T9000 TK. Yeni Panasonic KX-T9000 TK, Telsız Genel Müdürluğu ve PTT onaylı. Bu yüzden özel bir frekansa sahip. Hattına hıçbır davetsiz kulak misafiri karışmıyor. Yapmadığınız göruşmelerın faturalarını öde- mek zorunda da kalmıyorsunuz. Üstelik dığer telsiz telefonlar 100-150 metrelik bir konuşma alanına sahipken. Panasonic KX-T9000 TK'yı açık sahada belinize takıp çok daha geniş bir alanda kullanabıliyorsunuz Garanti, servis ve yedek parça güvencesiyle bu yeni Panasonic, hayatımza pürüzsuz bir ses getirecek. PanasonicDünyamn en iyi telefonu Genel Dtstribütârler Teknosan AŞ Te' (0-212) 249 17 66-244 46 81 Faks (0-212) 251 96 90 Modem Bektron* AŞTsl (0-2121225 3747-225 3714 FaKS (0-212)225 46 34 T ü r k i y e ' n i n TGM ve PTT o n a y l ı t e l s i z t e l e f o n u doğru kurulabilmesi için çıkar- tılması gereken fıkri mülkiyet haklan (patent yasası) ve reka- bet yasalannın meclis komis- yonlannda hasır altı cdildiğıni savunan Abra şöyle devam etti: "Saf ve bakir bir Anadolu çocu- ğu olarak düşününce aklımıza şunlar geliyor: Acaba hükümet bu yasaları bir pazarlık kozu olarak mı elinde tutuyor? Yoksa bunlan hasır altı eîden başka güçler mi var? Kökü dışanda in- sanlar ekonomik gelişmemizin önüne taş koyup bizi kopy acılığa mı mahkum etmek istiyor? Hü- kümet bu konuda ciddi olarak etki altında." Giyim sektörünün gümrük birliği sonrasında da rekabet edebilecek altyaptya sahip ol- duğunu vurguiayan Abra. teks- tilın de sağlanacak tedbirlerle dünya fıyatlanndan hammad- de ve enerji imkanına kavuşa- cağını. ancak teknoloji yenilen- mesi ve verimlilik sorunlannı çözmesi gerektiğini söyledi. Konut Fonu 15dolara tZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) - Gümrük ve Tekel'den sorurnlu Devlet Bakaru Nafız Kurt, yurtdışma çıkışlarda ah- nan 100 dolarlık Konut Fonu'- nun yılda I kez ahnması ya da 15 dolara düşürülmesiyle ilgili kanun çalışması yapıldığmı söyledi. Bakan Kurt, tütün re- formuyla ilgili olarak çalışma- lar baslaüldığını da anımsata- rak. "Onümüzdeki yıldan itiba- ren tütün alımında daha kolay bir sistem hayata geçirilecek" dedi. Ege'de 1993 yılı tütünün üre- timinin 150milyonkilo civann- da tahmin edildiğini, bunun da genel üretimin yüzde 45'ini oluşturduğunu belirten Devlet Bakanı Kurt, 1994 tütün piya- sasının açılışında eski ahm siste- min değiştirilmiş olacağını bil- dirdi. Kurt, alımlann bundan sonra daha basitleştirileceğini belirterek, "Tötünü üç kaliteye böleceğiz. 1. sımf, 2. sınıf, 3. suuf olarak. Tekel eksperlerimiz denk içerisinde tütünün randunınını daha kolay tespit ederler" dedı. Amerika'da bazı senatörlerin ihraç edilen tütünlere yüzde 25 orarunda kısıtlama getirilmesi- ne ilişkin kanun teklifi hazır- ladığım anımsatan Nafız Kurt, yapılan görüşmeler sonu- cu Türkiye'nin bu kanunun dışında kalmasının sağ- landığını söyledi. Türkiye'nin bu konuda çeşitli yapü- nmlannın bulunduğunu vur- guiayan Kurt, şöyle dedi: "Biz Amerika'dan 20 milyon kilo Virginia rüriinü alıyoruz. Bunun bedeü de 35 milyon dolar. AyTica aldığımız sigaraya da 360 milyon dolar ödüyoruz. Bi- zim ihracatımız da sattığımız tü- tün bedeü olarak 365 milyon do- lar. Yani aldığımız kadar satıyo- nız. Amerikalilara bunlan hatır- lattık. Burada kurmuş olduk- lan iki fabrikanın üretimini kı- sabüeceğimizi söyledik. Ameri- kan sigaralarının alımını düşü- rülebileceğini bildirdik." Nafız Kurt. "Aksi takdirde Türk tütüncülüğü bir çıkmaza girecektir" dedi. 1993 yılı so- nunda 500 milyon kilo stok tü- tünün bulunacağını belirten Kurt, "Stoklan eritmek zorun- dayız. Ziraat odalan ve ihra- catçı birlikleriyle toplanarak bir reform paketi hazırlayacağız" açıklamasını yaptı. İŞÇMNEVREMNDEN ŞÜKRAN KETENCİ Temizlik Böyle Olmaz Çocukluğumda. Büyükada'da, ilk göçmenlik yılımızda kaldığımız evin camından gördüğüm birçirkinliği hiç unu- tamam. Hala her gördüğüm çok lüks ve temiz görünümlü restoranlara kuşkuyla bakar, aklıma geldikçe midemin bulanmasından kurtulamam. Önden çok temiz, çok kali- teli yiyecek servisi yapan restoranın arka bahçesine ba- kan mutfağında, artık yemeklerin, pis kaplann yeniden kullanılması görüntüleri 37 yıl sonra bile yüreğimi ağzıma getirecek iğrençlikteydi. Belleğimden bir türlü atamadığım bu çirkin görüntüyü, son günlerde sık sık yoluzluk haberleri, temiz toplum kampanyaları içinde, toz duman arasında anımsamaktan kendimi alamıyorum. Medyanın temiz toplum arayış biçi- mini, sansasyon haberciliğini, müşterilerine çok temiz ve lüks, kaliteli yiyeceklerin görüntüsünü, yemek artıklarını da kullanarak, temizlik kurallarına uymadan yaratan o lo- kantanın durumuna benzetiyorum. Dikkatii bir okur, değerli bir dost dün basına tepkisini dile getirirken ilginç sorular yöneltti: "Basın bu temiz top- lum kampanyasında, yolsuzluk arayışında, gerçek rüşve- ti veren ünlu işadamlarımnın, holdinglerin adlarını vere- cek mi? Kendi içinde olduğu yolsuzluklara da girebilecek mi? Ya da iktidan elinde tutan guçlerin yolsuzluklarına bulaşabilecek mi? Eskisi ile, yenisi ile Cumhurbaşkanı'- ndan, Başbakan'dan, Genelkurmay Başkam ndanbaşla- yan, en alt kademelere kadar uzanan bir temizlik kam- panyası başlatılabilecek mi? Ayrımsız, herkese 'Nereden buldun' sorusu yöneltilebilecek mi? Yoksa böyle sorum- suz, birçoğu da haksız, maksatlı karalamalar sürüp gide- cek mi? Temizlik, dürüstlük adına asıl büyük oyunlar oynanmaya devam edilecek mi?.." Çok haklı. çok anlamlı bu tepkili dost uyansının ardın- dan, elim telefon ahizesinde kalmış olarak, olanları bir daha uzun uzun, bu anlamda gözden geçirdim.. Göknel- le ilgili en son TV ve gazete haberlerini bir düşünün. Ya- salara göre delillerin yok edilmemesi, saptırılmaması, bağımsız yargı kararının gerçekleşebilmesi için, yargıla- ma ve özellikle de sorgulamaya ilişkin pek çok yasak vardır. Bu yasaklar bireyin haklarını koruyabilmesi anla- mında çok önemli ve kutsal sayılabilecek niteliktedir. Sayısız yasa ve yasak, görevli savcılâr ve kolluk güçleri- nin desteğinde olarak basın tarafından çiğneniyor. TV kamerası Göknel'in kasasının açılması işlemini yakın plan görüntülüyor. Tabii ki, toplumla alay ederlercesine, nerede ise danı- şıklı dövüş niteliğindeki bu aramada, kasa bomboş çıkı- yor. Nasıl işse, "geliyoruz ha" diyen nitelikteki bu arama- da kasasını bomboş bırakmayı akıl etmiş Göknel, özel evraklarının arasında SHP'Iİ bakana ayda 150 milyon, il başkanına 100 milyon rüşvet verdiği yolunda notlar tut- muş bulunuyor. Dahası bu notlarını yok etmeyi akıl ede- miyor. Kendi patronları özelleştirme yolsuzluklannda, her tür kirlilikte boğazlarına kadar boğulmuş medya araç- lan da, büyük habercilik, temiz toplum yaratma kamparv yası, işlevi, adına bu olaytarı teşhir ediyor. Kamuoyunda kamu vicdanında, suçları olsun olmasın birileri bir daha asla aklanmayacak biçimde karalanmış oluyor. Bu düzende, medyalann oyuocağı adilmiş toplum yap»-...; sinda, yaşama srfırdan, bürökrasiden atlmış rahmetfî"" Cumhurbaşkanımızın mezarı türbeye dönüşüyor. Kimse ailesinin her bireyinde akıl almaz boyutlara utaşan serve- ti sorgulamayı düşünemez oluyor. Başbakanımızın bü- yük serveti, ailesinden gelmemiş olsa da, bundan sonra tok gözlü olacağının güvencesi ve erdemlilik ölçüsü sayı- lıyor. Ve müthiş bir "temiz toplum" kampanyası başlıyor. llksan dosyası Gelsin. Ardında patronlar arasında işi bit- miş Kemal llıcak var. Çukurovanın özelleştirilmesindeki vurgun mu kurcalanmak istendi? Olmaz. Arkasında güçlü medyalar patronu, bankacı var. Onu yayımlamaya kalkı- şan düşüncesiz gazeteci işinden atılmalı, yayımlanan dergi toplatılmalı İSKİ skandalı hiç manşetlerden düşmemeli, ana haber olarak kalmalı. Bu skandal olsa olsa SHP'nin işini bitirir. İyi deolur. Anayol çözümünü kendiliğinden getirir. Aman, çok zorunlu olmadıkça, saklanamaz hale gelmedikçe, ANAPi, DYP'yi batırabilecek yolsuzluklara bulaşmama- ya dikkat. Bize bu düzeni böyle sürdürecek siyasi partiler ve iktidarlar lazım. Şu İSKİ meselesine Moğultay'ın adı- nın da bulaşması çok uygun oldu. Bir "iş güvencesi" diye tuturmuş, işverenlerimize soğuk terler döktürmüştü. Sendikacı takımı içinde şu bizim yerli Walesa efsanesi- nin de Jaguar'la bitirilmesi çok uygun düştü. Türk-iş Ge- nel Sekreteri olarak kamu sözleşmelerinde, Maden-İş Başkam olarak da özelleştirme, hele de madenlerin özel- leştirilmesi projesinde, başa bela kesilebilirdi. Harçlıkçı mı? Hayır olmaz. O yerinde kalmalı. Boğazına kadar ba- tağın içine bulaşmışken, işçinin başında durması yararlı. Ipleri ile istenildiği gibi oynanır. Başa bela olmaya kalkö- ğında işi görülür.. Mantık, işler, tam tamına böyle yürümüyordur elbette. Daha doğriısu elde olmayan kazalar çıkıyor, bu toz du- man arasında bazen istenmeyen sonuçlara ulaşılıyor. Medyalann da gücü sınırlı. Kendi kendilerine ya da çok korumak istedikleri düzenin tersine pek çok kirli işleri de yansıtmış oluyorlar bu arada. Bazen aralarında çıkar ça- tışmasına girdiklerinde, savundukları düzen ve çıkarlan ile çok ters, topluma yararlı işlevleri de üstlenmiş oluyor- lar. Yine de "temiz toplum" kampanyalarında, sorumlu- lukla işlev üstlenmedikleri, sorumsuz ve kamuoyunu yanıltan bir yolda oldukları bir gerçek. Işin çığrından çık- mış olmasını, kontrolerini kaçırmış olmalarını ve isteme- den de olsa " temiz toplum" kampanyasına hizmet ede- ceklerini umalım. Temiz toplum kampanyasınm, temizliğin böyle sağla- namayacağı gerçeğinin altnı çizerek, devam etmesini isteyelim. Ayrımsız, herkes için, en yukarıdan başlaya- rak, haksızlık yapılmadan, bireyin basına karşı korunma- sı hakkınm da kutsal olduğu, bastnın çamur ve karalama hakkı olmadığı gerçeklerinin altını da özellikle ve öncelik- le çizerek, temiz toplum kampanyasınm sürmesini iste- yelim. Akaryakıttüketimi yüzde sekîz arttı ANKARA (AA) - Türkiye'- de akaryakıt ürünleri sivil tü- ketimi. geçen yıl yüzde 8 oranı- nda artarak 22 milyon 855.6 bin tona ulaştı. Sivil akaryakıt ürünleri tüketimi, 1991 yılında 21 milyon 160.9 bin tonolmuş- tu. Geçen yıl ürün bazında en fazla tüketim 7 milyon 376 bin tonla sanayi ve ısınmada kul- lanılan fuel oillerde olurken, motorin tüketimi 6 milyon 682.6 bin ton, normal benzin tüketimi 2 milyon 62.1 bin ton, süper benzin tüketimi 865.6 bin ton olarak gerçekleşti. Son dönemde özendirici tedbirlerle tüketimi arttınl- maya çahşılan kurşunsuz ben- zin tüketimi ise geçen yıl sade- ce 19.4 bin ton düzeyinde kaldı. Geçen yıl aynca madeni yağ tüketimi yüzde 5.6. tüpgaz ola- rak bilinen likit petrol gazı (LPG) tüketimi yüzde 9.8, jel yakıtı tüketimi yüzde 6.0, as- falt tüketimi yüzde 8.4 oranın- da artarken, gazyağında yüzde 14.9. motorinde yüzde 1.9 oranında azaldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle