Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16EKİM1993CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREV DEVAMI 17
Komisyon,
Sıvas'ı örtbas etti
Onbinlerce ıııeıııurdan viziteeylemi Clinton Çiller'e
J • Baştarafi I. Savfada yaptıgı g
• Baştarafi 1. Sayfada
hakkında gerekırse soruşturma
açılması ıslenmışü Partıler ara-
sında rapora ılışkın "uzlaşnıa
arayişı" sonucu ne Azız Nesın'-
ın tartaklanması ne de sorumlu
ıtfaıyealer konusunda soruş-
turma açılması raporda yer al-
dı
Bu arada. SHP ve CHP'b
uyeler. raporda. olaya kanşan
Islamı orgutlenn adlannın yer
almasmı ıstedıler Bu uyefer.
olaylara kanştığı ıddıa edılen
Hızbullah, Aczmendı tankaü
ve İslamı Hareket Örgütu'yle
baa yurtlann ve Kuran kursla-
nnın olayın ıçınde olduklannı
savundular RP'h ve DYP'lı
uyelenn oluşturduğu blok ıse
buna karşı çıktı Lzlaşma sonu-
cu. raporda bu konudakı ıddıa-
lar yeralmadı
Zaman zaman sert tarüşma-
lann yaşandığı komısyonda
vanlan uzlaşma sonunda bır
orta yol bulunarak, raporda
herkesın gorüşlennın yer alma-
sı sağlandı Ancak SHP ve
CHP'lı uyelenn ıtırazlanna
karşın raporda, Anz îvesın'ın
sorumluluğunu "ima eden" ıfa-
deler yer aldı Raporda, Azız
Nesın'ın Sıvas'a gelışırun dmu-
rulması>la beraber, "bu kişinin
kamuoyu tarafmdan bilinen fi-
kirlennin Sıvas'ta olaydan bir
hafta oncesınden başlayarak ba-
sın tarafından ışlenmesımn belir-
li bir gerginJiği tırmandırdığı"
gorüşu yer aldı Avnca "Pîr
Sultan Abdal etkınlikleri dtşın-
da, amacı aşan bazı faaliyetlerin
tansiyoaun yükselmesiııe sebep
oldugu" da behrtıldı
Savalık ıddıanamesınde Sı-
vas olaylan, "şeriat yanhlannuı
laikliğe başkaJdınsı" olarak de-
ğerlendınlmesıne karşın rapor-
da bu >onde bır değerlendırme
yer alrnadı Bu duruma karşın
uyelenn daha sonra muhalefet
şerhı konulmasından endışe
duyduklan ıçın raporu ımzala-
makta çekımser davrandıklan
belırtıldı Bu arada, bazı uyele-
nn raporu, "oybirtiği ile hazırla-
nan rapordur" kaydı duşerek
ımzaladıklan bebrlendı
Raporda. MİT'ın olay çıka-
cağı konusunda önceden uyan-
da bulunduğu bılgısıne de yer
venldı Ancak raporda bu ıstıh-
baraün ruçın değerlendınlme-
dığı ve kendısıne ıletılen polısın
ne yapüğının ırdelenmedığı
dıkkat çektı
Raporda, gostencüenn rnjı-
dahaleler sonucu bır kaç kez
dağıldığı, ancak topluluk ıçın-
den bazı kışılenn ıtırazlan uze-
nne yenıden toplandıklanna da
dıkkat çekıldı Eylemlen ılk
başlatan grubun tamamına ya-
kıranın gençler ve çocuklar ol-
duğu da bıldınlen raporda,
sonradan topluluk ıçınde sakal-
h kışflenn belırdığı kaydedıldı
Olay zamanında oğrena yurt-
lan kapalı olmasına karşın bazı
oğrencılenn otobuslerle, beledı-
yenın ışletüğı Çermık Kaph-
cası'na getınldığı ıddıalannın
da araşünldığj. ancak bunu
doğrulayacak bır bılgı edınıle-
medığı vurgulandı
Sıvas olaylan sırasında Pır
Sultan Anıtı'run valının emnyle
sokulmesı büyûk bır hata ola-
rak değerlendınlen raporda,
emnıyet müdurûnün," kalaba-
lığı y artştmr" duşuncesıyle hey-
kelı göstencılenn yanına götür-
mesı de eleştınldı Olaylar
öncesınde önlem alınmadığı gı-
bı. gostenler sırasında "tophılu-
ğun kontrol altmda olduğu"
gerekçesıyle valının mudahale
etmemesının, başlangıçta dağV
tılabılecek konumda olan top-
luluğun eyleme ıyıce konsantre
olmasına yol actığı da bıldınlen
raporda, bır bolumu de yaşa-
mını yıtıren Madımak Otelı'-
ndekı konuklann buradan çı-
kanlamaması eleştınldı
TBMM Araştırma Komısyonu
raporunun sonuç bölumunde
şu ılgmç saptamalar yer aldı
-Vab alevhmde oluşturulan
kamuoyunun etkısıyle tepkıle-
nn valıye de yönlendmldığj,
-Kısa sure ıçensmde oluşan
mevcut genhmle atmosfenn
olay oncesı dağıulan bıldınlerle
korüklendığı, -Olayın vukuu
esnasında topluluğun, mevcut
gergınlıkten yararlanmak ıste-
yen provokatorler tarafından
kışkırtılarak yonlendınldığı,
-Protesto şekhnde başlayan
olaylann topluluk dağıUİarak
engellenmemesı uzenne za-
manla eylemcılenn olay a ıyıce
konsantre olduğu, mesaı çıkışı
sonrasmda topluluğun büyu-
mesı üzenne kontrolden çıkügı,
-Olaylann öncesınde, başlangı-
cında, gelışmesınde ve muessıf
bır şekılde sonuçlanmasında ıl-
deta yöneücılenn basıretsızlığı,
kararsızlığı ve aczının bulundu-
ğu, -îl ıdarecılennm, olayın
mezhep çatışması sonucunu ve-
receğı şekhnde hatalı bır değer-
lendırme ıle yeterlı guç olması-
na karşın eylemcüen durdurup
dağıtamadıklan, bır arada tu-
tulmalanna ozen gostererek
eyleme ıyıce şartlanmalanna
yol açtıklan
DGMrejîmi tehditediyor
• Baştarafi 1. Sayfada
"Tanığm doğru söyleyip soyleme-
diğine >alnız mahkeme karar ve-
rebüır. Bu savcüık bir kez daha
cumhuriyete ve hukuk devleüne
meydan okuyor. Rejüni tehdit edi-
yor" dedı Ankara Baro Başkanı
Erdal Merdol ise durumun "deffli
peşinen reddetmek" olduğunu be-
lırtırken, Izmır Baro Başkanı
Volkan Alposkay, başsavcılığın
suç duyurusunun hukukı bakım-
dan tehhkeb ve hatalı olduğunu
soyledı
Istanbul Baro Başkanı Turgut
Kazan, Ankara DGM Baş-
savcılığTnın Uğur Mumcu suı-
kasü tanığı Ayhan Aydın hakkı-
ndakı suç duyurusunu sert bır
dılle eleştırdı Kazan. bavcüığm
hukuku hıçe sayan bır yol ızledı-
ğını belırterek, "Cinajeti işleyeni
gördüm diyen bır tanığın doğru
soyleyip so>lemediğine \alniz
mâhkeme karar verebilir. Türk
hukuk sisteminde savcılann bo>le
bir takdir hakkı voktur Buneden-
le Ankara DGM Başsa>cdığınm
çizmeyi aştığuıı >e>a yasaya
aykırı davrandığını söylemek, du-
rurnu anlatraaya yetmiyor. Bu
savcılık bir kez daha curnhuriyete
>e hukuk devletine mevdan oku-
yor. Rejimi tehdit ediyor" dedı
Turgut Kazan, oncebkle bel-
gelerle ılgüı sahtecıbk ıddıalan-
nın bu savcıbk tarafından ınce-
lenmesını "yetki gaspı" olarak m-
telerken sahtealık ıddıalannın
Istanbul savcılığınca ıncelenmesı
gerekuğını soyledı Kazan ko-
nuyla ılgıh olarak şunlan soyledı
"Hukuk devletinde ber iş usu-
lfince vapılır tzlenen bu yol beni
dehşete duşurmuş. şuphelenmi pe-
kiştmüştır. \çıkça neyi ortmek
istiyorlar sorusu gundeme gelmiş-
tir. Henuz cinayet soruştunnası
yürürken ve belgelerde tahrifat id-
diası usole uygun çozulmemişken
faiDen teşhts etbğını bildiren bir
tanığı ancak Ankara DGM Baş-
savcvlığı yalancı ilan edebilirdi,
erti. Ankara DGM Başsa\cıhğı'-
nın savcılık sıfatıyla y aptığı ışlem-
krin hepsine bir hukukçu olarak
tsyan edivonım"
Ankara Baro Başkanı Erdal
Merdol da bır tanığın ıfüra ya da
yalanla suçlanmasmın "deifli pe-
şineo reddetmek" olduğunu soy-
ledı Merdol, " Mumcu suikastı
gibi kapsamh araştınlması gere-
ken bır konuda peşinen delilı red-
dederek dennlemesıne incele-
meterden uzaklaşarak, peşin bir
i£a«Je>le kişının hakkında veribıuş
•yalancı tanıklık hukmü' ohnadan
degtrlendırmeyi, acelecı bir işlem
olarak değtflendinrim'" dedı Iftı-
rarm adlıye aleyhıne ışlenen bu'
/. Sayfada
latma karan aldılar Yaklaşık
300 bın sağlık calışanının katıla-
cağı eylem takvııru, Turk Tabıp-
len BırhğVnın (TTB) bugün yapı-
lacak genel yonetun kurulu top-
lantısında netleşecek Hukumete,
17 ekım cumartesı gûnüne kadar
süre tanıyan TTB yonetıcılen,
B k Rf S d l
suç olduğunu belırten Merdol,
şunlan soyledı
"DGM' Savcılığı'nın soruştur-
ma açtnası, bu delilı tamamen or-
tadan kaldırması demektir. DeKH
tartaşmak, başka turlü değeriee-
dinnek mümkün iken, DGM'niı
bu şekiMe peşinen iftiradır demesi,
bu şahsın ifadelerinin tumûnün
mahkeme karan obnadan yalan
olduğunu belirtmesı. hukukta zor
rastlanan bir karardır. Kişiler, 'bi-
zim aleyhimıze yalancı tanıklık
yapıvor' diyerek yalancı tarakhk
sürecıni başlattnadıklan ve soç dn-
yurusunda btıhmmadıklan sürece,
savcılığm ettndekı tum denileri
iğne oyası gibı değerlendımıek ye-
rine, yuzeysel bır araştırma sonu-
cu da>a açması: ılende bu deifli
devre dtşı bırakması demektir. Bu
durumda. Cumhunyet Savcıfağı'-
nm da>a açmaması mumkün değil.
Belkı orada bunun ıfrıra sucu ol-
madığı, bu şahsın ıfadesının ger-
çekUkkr taşıdığı da tarttşdabHir.
Bence, hukuk tekniği actsaıdaıı
DGM'nin iftira sucu talihsiz ve
hukuk açtsından yanbş bir dav-
ranıştır." AvukatMehdi Bektaş
ıse DGM SavcıbğVnın tanığın
açıklamalannın "iftira olduğn"-
kanaatme varmasını " İşkm
hakkında nasıl bir yorum yapıktı?
Onu bilemıyonım. Bu tür iddıalar-
da bulunmak için, tartışılabflecek
deüller olmas» gerekiyor. İftira mı
yalaocı tanıkhk mı, buna değer-
lendirecek olan Cumhuriyet
Savcdığı'dır. Rasrlanır bir durum
deği], ama bukuksal olarak o\-
masmda bir terslik yok" dıye de-
ğerlendırdı Bektaş DGM'nin
bu goruşunun "bağlavıcı bir yam
obnâdığını" soyledı
tzmır Barosu Başkanı Volkan
Alposkay. Mumcu suıkasü tanığı
Ayhan Aydın hakkında Ankara
DGM Başsavcıbğı tarafmdan
suç duyurusunda bulunulması-
nın "hukuki bakundan tehfiketi ve
hatalı" olduğunu soyledı
Alposkay konuyla ılgıb goruş-
lennı şoyle dıle getırdı
"Atatûrkçü ve çağdaş yazar
Uğur Mumcu cinayetine devletin
bir kısım yetkiülerinm >e yargı
yetkisi, iddia yetkisi elinde olan
gorevtilerin bash ve gereksiz bir
olaymışçasina bakmalan, ülke-
mizde tınnanan terörii beskmek
ve azdırmaktan başka netke vere-
mez. Sürpriz tamk Ayhan Aydın
iyice değertendirilmeden, ifadesi
ve açıklamalan irdelerip, tahki-
kat derinleştirumeden \apılan te-
levizyon yay mlan >e suç duyunıla-
n. bu tur ciddı ye gerçek iddialarda
butunan kişilenn benzerteriıri afişe
edümekten çekinmeleri ve kork-
malan gibi tehlikeli bir sonuç do-
ğurur."
lu uyesı Tekin Araç, yapüğı ko-
nuşmada, "Memıiriara yüzde
12'lik zammı reva gören hökıimet,
'kirlı sa>aş' içın trilyonlarca para
harcamaktadır. Savaşın faturası
işcıye, memura ve tum emekçılere
çıkarılmaktadır. Bizkr sa^aş but-
çesi değil, insanca yaşam butçesi
istiyonız" dedı
Sağhk Bakanı Rıfat Serdaroğlu IstanbuTdakİ e) letnler
ıle dün yaptıklan goruşmede de
ıstemlenne olumlu yanıt alama-
dıklannı açıkladılar
Başta İstanbul, Ankara, İzmır.
Zonguldak ve Adana olmak uze-
re on bınlerce memur, sabahın
erken saatlennde ışyerlennden
alkış ve sloganlarla yüruyerek
toplu vızıteye çıkular Büyuk
kentlerde belh merkezlerde topla-
narak yüruyuşe geçen memurlar
yuruyuşlen sırasında "Devlet
Personel Yasası'na hayır". "Işçi
memur el ele genel greve", "Dev-
let gudumlu sendıkaya hayır"
"Yaşasın grevti, toplu iş sözkşmeh
sendika hakkımız" sloganlan at-
tılar
Kamu Çahşanlan Sendıkalan
Platformu ımzasıyla okunan ba-
sın bıldınlennde. sıyası ıküdann
tek taraflı ucret belırlemelenne
devam etmesı eleşünlerek grevh.
toplu ış sözleşmelî sendıka hakkı
ıçın mucadelenın sürdüruleceğı
bıldınldı
Ankara Şubekr
Platformu
Istanbul Buyukşehır Beledıye-
sı onünde saat 10 30'dan ıübarcn
toplanmaya başlayan Tüm Bel-
Sen, Eğıt-Sen ve Bem-Sen uyesı
kamu çalışanlan, Mıllet Caddesı
uzennden tstanbul Tıp Fakul-
tesfne yüruyuse geçüler Yol
boyunca katılımlarla sayılan ar-
tan memurlar, guvenlık guçlen-
nın engellemesı nedenıyle pan-
kart açmadılar, ancak surekb
"tşçi memur el ele, genel greve",
"Sadaka değil, toplu sözleşme",
"Vaşasın grev, yaşasın toplusöz-
feşme", "Memuruz, haklıyız, ka-
zanacağız", "Söz, yetki. karar
çahşanlara", "özeUeştimıeye ha-
yır" sloganlan attılar Saat 12
OO'de Istanbul Tıp Fakultesı önü-
ne gelen memurlar, sendıka pan-
kartlannın arkasına yerleşerek
"Memurlar burada, ÇiDer nere-
de", "Ne katsayı ne gosterge, ya-
şasın gre>, yaşasın toplusozleş-
me", "Devlet gudumlü sendikaya
hayır" yazılı dovızler açtılar Yo-
ğun guvenlık onlemlennın alındı-
ğı hastane bahçesınde yurûyen
memurlar adına bır konuşma ya-
pan Eğıt-Sen 1 Nolu Şube Başka-
nı Servet öncü. tûm çabşanlar
ıçın grev ve toplusozleşme hakkı
ıçeren sendıkalar yasasının, sen-
dıkalann da goruşlen alınarak
bır an once çıkanlmasını ıstedı
Eğıt-Sen Genel Sekreten Turan
Gfinata, vıate eylemınm nedenı-
nın, yetersız ucret artışlan ve
grevh toplusözleşmelı sendıkal
hak yasasının çıkmamasını pro-
testo olduğunu soyledı Gunata,
bazı okullarda oğretmenlenn vı-
zıte eylemme kaülması nedenıyle
eğıtımın oğleye kadar yapılama-
dığını belırtü
fcyleme, Kuçükçekmece ve
Emınonu Beledıyesı ışcılennın de
kaülımı dıkkat çekü
İstanbul Anadolu yakasında
bır grup kamu çabşanı da Selımı-
ye Kışlası karşısında toplandılar
Kamu Çalışanlan Platformu
Ankara Şubeler Platformu'nda
yer alan sendıkalara üye memur-
lar dün sabah saat 10 ÖO'da Bele-
dıye Hastanesı önunde toplandı-
lar Platform sözcusü ve Tum
Bel-Sen Sendıkası yönetım kuru-
Kamuçalışanı ne istiyor?
• Baştarafi 1. Sayfada
Memur sendıkalanyla pazarlık masasına otursun.
3- Tum çahşanlara grev ve toplusozleşme hakkı
tanıyacak sendıkalar yasası bır an önce çıkanlsın
4- Sendıkalaşma hakkı anayasal guvence altına
alınsın
Özelleştırme uygulamalan durdurulsun
5- İnsan haklan ıhlallenne son venlsın
Güneydoğu'dakı kırb savaş durdurulsun.
Çiller* Clinton'ın özel konuğu
FUATKOZLUKLU
WASHINGTON - Başba-
kan Tansu Çiller, ABD Başkanı
Bill Clinton'a kravat hedıye ettı
Cbnton, Çıller'ın bujesüne uze-
nnde bulunan kravatı çıkanp
hedıye kravatı takarak yanıt
verdı ve ortak basın toplanü-
sında yenı kravaüyla boy gos-
terdı Clinton aynca Beyaz
Saray'ın karşısında bulunan ve
konuk hderlere tahsıs edılen
Blair House'da 2 gün kalması
beklenen Çıller'e VVashıngton
zıyaretı suresınce "özel konuğu"
olarak kalabıleceğını soyledı
Çıller ıle Chnton dun TSİ17
35'te Beyaz Saray'da bır araya
geldı Çıller-Chnton göruşme-
sınden once program dışı ola-
rak Dışışlen Bakanı Hikmet
Çetin de ABDh meslektaşı
W arren Christopher ıle goruştu
Çıller-Chnton goruşmesı önce-
sınde Beyaz Saray'ın onunde
ABD'de yaşayan 17 Kurt, gos-
ten yaptı Helsınkı İzleme
Komıtesı de Chnton'a Tur-
kıye'dekı ınsan haklan ıhlallen
nedenıyle Çıller'ın ABD geası-
nı protesto eden bır mektup
goriderdı Örgut, mektupta
Chnton'dan Çıller'le goruşmesı
sırasında ınsan halaan ıhlallen-
nı ele ataıasını ıstedı
Çıller ıle Chnton'ın çalışma
yemeğınde somon fume, path-
can, kabak, fınnda kuzu, pata-
tes, sarmısak soslu salata ve
elma turtası vardı Chnton, ko-
nuğu Çıller'e beyaz ve kırmıa
şarap sundu
Basın toplanüsının bıümınde
ılgmç bır olay yaşandı Başba-
kan Tansu Çıller, Cbnton'ın
boynundakı kravatı gostererek
bunu kendısının hedıye etüğını,
Chnton'ın kravatı hemen tak-
masından memnunıyet duydu-
ğunu soyledı Chnton da gule-
rek kravata elıru uzatıp gazete-
cılere gosterdı ABD Başkanı
da "E\et. bu hedıyeyı başba-
kandan bugun aldım ve hemen
taktım" dıye karşıhk verdı
Chnton'ın Çıller'e elını uzatıp
sıktığı sırada Başbakan. konuş-
Polıs, sloganlar atarak Haydar-
paşa Numune Hastanesı'ne yu-
ruyen memurlann pankart aç-
masına ıan vermedı Yoğun
guvenlık önlemlen altında Hay-
darpaşa Numune Hastanesı'ne
kadar yapılan yurüyuş sırasında
herhangı bır olay cıkmadı
Izmır'de ıse yaklaşık 2 bın ka-
mu çalışanı. Yeşılyurt Devlet
Hastanesı'nde toplu vızıteye çık-
tı "Grevti, toplu sozleşnteli sendi-
ka hakkı için" toplu vızıte eylemi
yapan memurlar hastane bahçe-
sındekı alkışlı protesto yuruyuşu-
nun ardından sessızce dağıldılar
Ote yandan Adana. Çanakka-
le. Edırne, Zonguldak ve Soma'-
da da kamu çalışanlannın yurt
çapında gerçekleşünlen toplu vı-
zıte eylemıne aktıf bıçımde kaül-
dıklan bıldınldı
Sağlık çaiışanlan
Turk Tabıplen Bırlığı Genel
Yonetım Kurulu bugun toplana-
rak yaklaşık 300 bın sağlık calışa-
nının başlatacağı eylem takvımı-
nı belırleyecek
Hukümetın, ozlük haklanna
ve sağlık pobtıkalannın ıyıleştınl-
mesıne ılışkın taleplennı yenne
geürmedığı gerekçesıyle 18 ekım-
de eylemlennı başlatacak olan
sağlık çahşanlan, hukumete 17
ekıme kadar süre tanıdıklannı
behrttıler
Sağlık Bakanı Serdaroğlu. dun
Turk Tabıpler Bırlığı Merkez
Konseyı Başkanı Dr SeUm ölçer
ve yonetım kurulu uyelen ıle yap-
tığı goruşmede, hukümetın, he-
kımlenn ozluk haklan ıle sağlık
hızmetlennın lyıleştınlmesı ko-
nusundakı gönışlenru aktardı
maya devam ettı ve Turk halkı-
nın Chnton'ın bu davranışın-
dan dolayı "gurur duyacağını"
soyledı
ABD başkanlannm konuk
hderlen ağırladığı Beyaz Sa-
ray'ın karşısındakı Blair
House'da ÇıÜer'ın 2 gun kal-
ması kararlaştınlmıştı Ancak
basın toplantısı sonrasmda
Chnton'ın Çrller'e burada Was-
hıngton zıyaretı suresınce "özel
konuğu olarak ağırlamaktan
mutluluk duyacağını söyledığı
oğrenıldı
ABD Başkanı basın toplantı-
sı ardından Çıller'ı kapıya ka-
dar uğurlayıp elını sıktı ve uç
kez el salladı
M Baştarafi I. Savfada
ği içindeyiz. Çunku ikimiz de
değişim kuşağını temsil ediyo-
ruz" dedı
Başkan Chnton ve Başbakan
Tansu Çıller. dun Beyaz Saray'-
da yuz yuze \e heyetlerle bırlık-
te gerçekleştırdıklen goruşme-
lerden sonra ortak basın top-
lantısı duzenledıler
Chnton toplantıyı açış ko-
nuşmasında, Turkıye ıle ülkesı
arasındakı ıbşkılerde. soğuk sa-
vaş dönemıne aıt olan asken
ışbırlığının ortak değerler ve
ddha genış sıyası ve ekonomık
ışbırlığı vurgusuna kayması ge-
reküğını soyledı
Değerli müttefik
Turkıye'nın yuzyıllardır çe-
şıtlı uygarbklara ev sahıphğı
yaptığını. şaşııtıcı zengınlıkte
bır kulturel mırasa sahıp oldu-
ğunu anlatan Clinton "40 yü
önce Kore'de omuz omııza sa-
vaşmamızdan bu yana Türkiye,
ABD'nin çok değerli bir müttefi-
ki olmuştur" dedı
Ulkesının, Korfez Savaşı'-
ndakı katkılanndan dolayı
Turkıye'ye muteşekkır olduğu-
nu da ıfade eden Chnton. Baş-
bakan Çıller'le yaptıklan gö-
ruşmede Türkıye'nın bu savaş
yuzunden uğradığı zarann taz-
mınının yalnızca ABD'nin de-
ğil tum dunyanın sorunu oldu-
ğunu soyledı
İlişkilerde yeni dönem
"ABD Başkanı olarak, ıılusu-
muzun Türkiye ile olan uzun
geçrnişli yakın işbirliğini koru-
maya ve guçlendirmeye kararlı-
ynıı" dıyen Başkan Chnton,
şoyle devam ettı "Guvenliğe
ilişkin bağlanmız guçlû olarak
kalmalıdır. Ancak, ilişkilerimi-
zin odak noktası artık, bır soğuk
sa\aş vurgusu olan askeri yar-
dımlaşmadan ortak değerler ve
daha geniş siy asi ve ekonomik tş-
birliği vurgusuna kayabilir."
Başbakan Tansu Çıller, ko-
nuşmasına Başkan Chnton'a,
"Türkiye ve kendisine ilişkin gu-
zel yorumlan için" teşekkur
ederek başladı Çıller, goruşme-
lenn "çok iyi gectiğıni" belırt-
tıkten sonra "Bır fikir birliğimiz
olduğu inancındayun. Sanırım
bu da doğal. Çunkıi ikimiz de bir
kuşağı, değişim kuşağını temsil
ediyoruz" dedı
Turkıye ıle ABD'nin pek çok
k b l d ğ f d
yaptıgı goruşmede ıkılı ılışkılen
ele aldıklannı belırterek, "Baş-
kan'a hükümetimin. ilişkileri
geüştimte. zenginleştirme ve
guçlendirmeye ılışkın kararlıh-
ğını ifadt ettim. Amerikan tara-
fından da bızım bu sivasal isteği-
mize denk duşen karşüık gordu"
dedı
Kafkasya
Goruşmelerde çeşıtlı ulusla-
rarası sorunlann da tartışıldığı-
nı behrten Çıller. Arap-lsraıl
anlaşmasının umut vencı oldu-
ğunu, ancak Bosna'dakı trajık
durumun ve Azerbaycan'dakı
saldırganlığın surmektc oldu-
ğuna ışaret ederek "Banşı ko-
rumak için yapılan tek taraflı
girişimler, özellikle Kafkasya'-
da kabul edilemez" dedı
Coğrafi olarak bır ateş hat-
tında bulunan Turkıye"nın
komşulan ıçın laık-demokratık
bır model oluşturduğunu vur-
gulayan Çıller, Turkıye'nın
aynı zamanda yukselen, kök-
tena hareketler onunde de en-
gel oluşturduğuna dıkkat çektı
Dunyanın buyuk bır değı-
şımden geçtığı gunumuzde
muttefiklenn bırbırlenne sıkı
sıkı sanlmalan gerektığını be-
lırten Çıller "fnanıyorum ki,
Tıirkiye >e ABD, sadece bu iki
ülke için değil. herkes için fay da-
)ı olacak bir şekilde işbirliği ya-
pabilir" diyerek sozlennı ta-
mamladı
Başbakan Çıller ve Başkan
Chnton daha sonra gazetecıle-
nn çeşıtb sorulannı yanıtladı-
lar
PKK'ylamücadele
Başkan Clinton.
Turkıye'ye PKK ıle olan muca-
delesınde yetennce destek venp
vermedığıne ılışkın bır soruyu
yanıtlarken. "Bu sorun, bir
ABD vatandaşının PKK tarafın-
dan rehin alınması nedenıy le son
24 saatte yonetımımız için çok
önemli bir konu habne gelnuştir.
Ülkemizin politikası teroristler-
le görüşmemek ve pazarlık et-
memek olmuştur. Bu konuda
Türkiye ile birlikte davranaca-
ğız. Geçmişte yapıldığı gibi Tur-
kiye'den demokratikleşme ve
insan haklanna saygı beklemek,
ancak Türkiye'yi terorizmle mü-
cadelesınde desteklememek
haksızlıktır. tşbirliğimiz artarak
ortak yanı bulunduğunu ıfade surecek ve bunun sonuçlarını kı-
eden Çıller. Başkan Clınton'la sa sürede alacağız."
EtyİyemeyentOpllİlriOİdllk ABD^|itimliÇfflerBeyâzSârâyW-" *
ROMAN VE YAZARLIK ONURU
Samim Kocagöz
30 000 (KDV ıçınde)
• Baştarafi 1. Sayfada
ledığı gıbı kuUanıyor Araşü-
rmalar, 1974 yıbnda kışı başına
49 gram olan gunlük et tüketı-
mının, gunumuzde 30 grama
düştûğunu göstenyor Aynı ta-
nhte gunluk 79 gram olan yo-
ğurt ve süt tukeümı ıse bugun
50 gram olarak behrtıhyor
•Sebzede ıse aynı rakamlar 320'-
den 236 grama, meyvede 222'-
den 173 grama duştu Her şey
bır yana Türkiye'de Yem Ya-
sası bıle varken gıda yasası bu-
lunmuyor
TMMOB Zıraat Muhendıs-
len Odası Ege Bolge Şubesı'nce
16 Ekım Dunya Gıda Gunu ne-
denıyle yapılan açıklamada,
2000'h yıllarda dunyada 1 3
mılyar ınsanın beslenme yeter-
sızhğı çeküğı behmldı Hızhnu-
fus artışı nedenıyle Turkıye'de
her yıl 1 5 mılyon ınsanın besle-
me sorunu ıle karşı karşıya
kahndığı vurgulanıyor Beslen-
me yetersızhklenrun başında
kalon ve proteın eksıkhğının
geldığı savunuluyor
Türk halkırun yüzde 11 2'-
smın proteınce, yuzde 17 5'ının
de kalonce duşuk beslendığı
kaydedılen açıklamada, bazı
bolgelerde bu oranlann yuzde
25-30'lara yukseldığı bıldınldı
Açıklamada, gehşmış ulke-
lerle ılgıh şu bılgılere yer venldı
"Kişi başına yülık süt tüketi-
mi tzlanda'da 205 kjlogram,
Noneç'te 168 kilogram, Ingil-
tere'de 127 kilogram, Isviçre'de
115 kilogram, ABD'de 100 ki-
logram, Fransa'da 80 kilogram,
Türkiye'de ise 25 kilogramdır.
Kişi başına yülık peynir tüketimi
ise tzlanda'da 15.5 kilogram,
Norveç'te 12,9 kilogram, Ingil-
tere'de 7 kilogram, {sviçre'de 13
küograın, Fransa'da 20 kilog-
ram, Türkiye'de ise 4 kilogram-
dır."
Ülkemızde kışı başına gun-
luk 83 gram dolayında olan
proteın tüketım miktannın 64
gramının bıyolojık değen du-
şük olan bıtkısel protemlerden,
19 gramının beslenme değen
yuksek hayvansal proteın kay-
naklanndan sağlandığı anımsa-
ülan açıklamada, beslenme ye-
tersızlığının yanı sıra "bozuk >e
standart dçı" urunlenn de ayn
bır sorun oluşturduğu vur-
gulandı özellikle dış alımı ya-
pılan gıda maddelennde "son
kullanım günlerinin çoktan geç-
tiği" behrtılen açıklamada. şu
görüşlersavunuldu
"Verilere göre Türkiye'de,
büyük baş hayvan kesimlerinin
yüzde 25'i, kücuk baş hayvan
kesimlerinin yüzde 56'sı kaçak
olarak yapılmaktadır. Öte yan-
dan et rükeriminin yuzde 40'mın
sağlık koşuHanna uymayan ka-
çak kesintden elde edildiğinı, süt
üretiminin ise valrazca yüzde
10'unun modem ve sağlık koşul-
lanna uygun olarak yapılıp tıi-
keticiye sunulduğunu görmekte-
yiz. Bir başka sorun, gıda sana-
yiindeki denetımlerdir. 20 bine
yakın fırmanın faaln et gösterdi-
ği gıda sanayiinde Turk Stan-
dartlan Enstitüsu'ne uy gun üre-
tim yapan fırma sayısı yalnızca
bin adertir."
Üretım, depolama, ışleme,
dağıtım ve tukeucı etkenlenn-
den kaynaklanan uretım kayıp-
lan, gelışmekte olan ülkelerde
gıderek artan bır sorun oluştu-
ruyor Araştırmalar. gıdadakı
yıllık kaybın yüzde 25-30'lara
yükseldığını göstenyor
Uzoşlar'la
hesaplaşacağnn
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - InterStar Televızyonu ıle
Hürnyet Gazetesı arasındakı
"medya savaşı" na bu kez de
"Babalar" kaüldı İncı Baba
olarak tanınan Mehmet Nabi
İnceier, İnterStar'm sahıbı
Lzanlar'a bır mektup gondere-
rek, meydan okudu ve televız-
yonda tartışma çağnsı yaptı
İncı Baba, geçmışte Uzanlar'a
ıhale aldığını ve banka temınat
mektubu sağladığını da one
surdü
İncı Baba'nın "Bolu Beyi Ke-
mal Uroş Beyefendiye" dıye
başlayan ve "ilginç" devımlerle
benzetmelenn yer aldığı mektu-
bunda, " Uzanlar'la hesaplaş-
mak için 15 yd beklemesinin ne-
deninin halk adına hesaplaşmak
için V üce Allah'tan emir bekle-
mesi" olduğunu bıldırdı "Ka-
muoyu öminde, aüenize ajt haba-
bam sınıfı İnterStar veya medya
onunde cevap vermek üzere şeref
ve namusunuz varsa, sizlerle
açık oturum düzenleyerek he-
şapiaşmak istiyorum" dıyen
İncı Baba, Uzanlar'a 1977
yılında Kars Şeker Fabnkası'-
nın ıhalesını almanın yanısıra
Şekerbank'dan temınat mektu-
bu da sağladığını one sürdu ve
aradan 15 yıl geçmesıne karşın
mşaatın bıünlmedığını vurgu-
ladı İna Baba bunun altında
"Aş, iş, milli gelir katilligi ve eş-
kıya Bolu Beyliği yarrjğmı" sa-
vundu TKI'den ahnan Elbıs-
tan Sosyal Tesıslen ınşaatınm
da bıünlmedığını, Akdenız
Ohmpıyatlan öncesı yapılan
tzmır-Halkapınar spor tesıslennde
mılletın paraşımn çarçur edıldı-
ğmı anlatan İna Baba, mektu-
bunda, "Devlete attığın kazı-
klann hesabı sorulmayacak mı?
Ey namuslu mufettişler, bizi
çarmıha geren emniyetçiler,
savcılar neredesinizT" goruşune
de yer verdı İna Baba, Uzan-
lar'ın sahıbı olduğu İmar Ban-
kasfnın zuhnunden dolayı,
Gunay dın v e Cumhunyet gaze-
telen ıle , Çukurova Elektnk,
Asil Nadir ve KadirbeyoğuUan'-
nm güç durumlara duşüruldu-
ğünu de anlatarak. şunlan soy-
ledı "Şimdi kamuoyu ve varsa
senin vkdamna sesleniyorum.
1977 yılında sana temınat mek-
tubu vereceğim ve 1993 yılında
senin 15 trilyon kara paran ola-
cak, iki banka sahibi olacaksın.
Ben bu memlekette 200 talebeyp
karşılıksız burs, fakır fukaraya,
aş ve iş vereceğim, benım adım
medyada yeraltı unlüsü olacak,
senin adm ise minnoş işadamı.
Şair Mehmet Akifin dediği
gibi, bu Uzoşlar aziz v atanımızm
bağnna, riiyiı bitmemiş yetimler
ile tüm emeklilerin, nastalann
sakatlann kör ve topallann, cüz-
zamlı ve veremlinin bağnna kirli
hançerlerini dayamtştır. Bunun
besabmı da henuz devlet sorma-
mıştır. Bizi en ufak bir suçta çar-
mıha geren sözüm ona devlet,
mfllet diven. namuslu gecinen
bürokratlar neredesiniz?
Yok mu kurtaracak bahtı ka-
ra maderini? Sizler için 4ta-
türk'iin bır sözu akluna geliyor.
Memleketin çımento fabrikala-
n, stadyumları, hipodromlan,
Çukurova Elektrik gibi tesisieri,
kooperatifleri, bankalan, TV-
leri, gazeteleri bilfıil işgal edilmiş
olabilir, bazı duzenbazlar mem-
leketin /.enginliklerirri ele geçir-
miş olabilirler, ama damarlan-
mızdaki asil kan bunlardan he-
sap sormaya ve geri ahnaya hak
ve adaletin savaşçtsı olmaya
muktedirdir. Rahat uyu atam
hedefinüz pezolarla savaştır. Ta-
rih kitaplannda da yazdığı gibi
Fransız ihtilaline sebep olan Ma-
ria Antuaniete, alav ederce-
sine aç insanlara, haksızlığa uğ-
ramiş insanlara 'ekmek yerine
pasta yesinler* demek gaflerinde
buhmmuş, bu sozlennin bedelini
de yukardan gelen emir üzerine
giyotinde kellesini vererek öde-
miştir. Bu sözleri söylerken de
birgün keUesinin hak ve hukuk
sepetine düşeceğini, bol sirkeli,
sarunsakh paça olacağmı duşün-
memiştir.
Kendilerini çekiç, kanlarmı
emdiği insardan da örs gören bu
insanlann düşmüş olduğu gaflete
nasıl Fransız halkı çağı değişti-
rerek hesap sormuş ise, ben de
yüce halkımla beraber gorecek-
simz sizden hesap soracağun."
ÖZGENACAR
VVASHINGTON - ABD
Başkanı BiO Clinton, hakkında
"Amerika eğitinüi", "profesör",
"bayan" gıbı tanımlamalar kul-
lanıian Turkıye Başbakanı
Tansu Çilkr'ı dun Beyaz Sa-
ray'da kabul etü
Dunku goruşmenın önde ge-
len amacı, ıkı lıdenn bundan
böyle "telefon dipk>masisi"nde
kardeş "BilT'ın uç yaş buyuk
ablası "Tansu"ya ılk adlan ıle
hıtap edecek bır "tanışma or-
tamı"nı yaratmakü Bu hedef
de gerçekleştı
Çıller, "değişim" sloganı ıle
ABD Başkanhgı'na seçılen, 68
kuşağından Chnton ıle neden
ıyı anlaştığını anlatmak ıçın ga-
zetealere "Biz aynı kuşağı tem-
sil ediyoruz. Çunkıi her ikimiz de
değişim kuşağını temsil ediyo-
ruz..." dedı
Bu goruşmede Çıller'ın bır
başka amacı daha vardı Nufu-
sunun yuzde 99'u "Muslüman"
olan "İaik" Turkıye Cumhun-
yetı'nın başbakanının "çağdaş"
bır yoneücı olduğu "imaj"ını
Chnton yonetımıne gostermek-
ü
"Tansu"nun "BüT'e bu
"imaj"ı verdığı anlaşıhyor
Gundemın Turkıye açısın-
dan en onemh konusunu hıç
kuşkusuz Irak boru hatü
ambargosu oluşturdu.
Turk Başbakam, ambargoyu
delmeden Turkıye'nın kaybının
karşılanması konusunda çeşıtlı
onenler geürdı
Bunlann başında, "özaba-
ri" bır yaklaşımla yapüğı onen
dıkkatı çekıyor Anımsanacağı
uzere Özal, Turkıye'ye yapılan
Amenkan asken ve ekonomık
yardımı makaslandığında Be-
yaz Saray göruşmelennde "Bu
yardımı arttınn" dıye yakın-
maz, tam tersıne "Gelin tkareti
arrbracak ortamı olusturalım"
derdı
Çıller de başlangıçta BM
ambargosunun kolay kolay
Turkıye ıçın dehnmeyeceğını
bıhyor Ancak, Çıller'ın acık-
seçık dıle geürdığı. Turkıye'nın
her yıl 3 mılyar dolar kayba uğ-
radığı da ınkâr edilemez bır ger-
çektı
Başkan Chnton, bu konuda
bır soruya verdığı yanıtta "Tür-
kiye'nin ABD ve dünya insanlığı
için gösterdiği fedakariıkta
önemli kayba uğradığını ve bu
kaybm bugün dahi surdüğunü"
soyledıkten sonra şu açıklama-
yı yaptı
"Amerika, vergi mükeUefro-
den bir başka devlete fon akıt-
madan Türkiye'nin bu kaybını
çozmeye çalışacaktır. Bu amaç-
la ömimuzdeki günlerde taraflar
arasında gorüşmelere başlana-
caktır. Sonucu da Türkiye baş-
bakanı açıklavacaktır."
Bu kayıp çeşıth yollardan
karşılanmalıydı Turkıye, onu-
müzdekı haftalarda "özelleştir-
me" surecıne gırecekü Bınna
aşamada. ABD'nin uluslarara-
sı para pıyasalanndakı desteğı
devreye sokulabıhrdı
İkıncı aşamada. İsraıl-Fıhs-
tın yakınlaşmasının sonucunda
Ortadoğu'da ortaya çıkacak dı-
namızmın geüreceğı yenıden
yapılanma surecınden yararla-
nılabılırdı Bu dmamızm başla-
dığında boru hatünın atıl kal-
ması düşunulemezdı
İki hukümet arasında bu
amaçla çalışmalara derhal baş-
lanacaktı
Chnton'ın gundemınde ıse
Turkıye'dekı demokratikleşme
ve ınsan haklanna saygı vardı
Turkıye son yıllarda demokrası
konusunda onemlı adımlar at-
mış ve hatta bır bayan, başba-
kan olmuştu
Ancak Turkıye'de ınsan hak-
lanna saygı konusunda tam
anlamıyla Batı demokrasılenn-
dekı gıbı bır oluşum henuz or-
taya çıkmamışü
Chnton yönetımı, geçen ay
uluslararası teror konusunda
bır rapor yayımlamışü Bu ra-
porda, dunyada teröru destek-
leyen yedı devlet vardı Bunlar-
dan üçu (Sunye, Irak ve İran)
Turkıye'nın komşulanydı Ay-
nca baüsında Balkanlar'da ve
kuzeydoğusunda Kafkasya'da
savaşlar vardı Bır anlamda
Turkıye, kotu bır banlıyode
oturan asil bır aılegıbıydı Chn-
ton, basın toplantısında bır so-
ruya verdığı yanıtta, Turkıye'-
nın bu konumunun yonetımce
çok ıyı bıhndığmı açık seçık or-
taya koydu
Washmgton PKK'yı "tero-
rist" olarak ılan etmıştı Tur-
kıye'nın antı-teror guçlennı
eğıtmış olan ABD guvenlık or-
gutlen, bu eğıümı ve ısühbarat
desteğıru yıne surdurecektı
Chnton. "Daha dün bir Ame-
rikalıyı kaçıran PKK, terönst
değil de nedir? Biz hiçbir zaman
teröristlerle pazarlık yapmadık.
Bu konuda daima Türk hüküme-
tini destekleyeceğiz" dıyordu
Ancak ınsan haklan konu-
sunda Turk hukumeünın de
artık bır şey yapması gerekırdı
Beyaz Saray, göruşmeden bır
gun once PKK'ya ılgınç bır
çağn yapmıştı PKK artık sı-
lahlan bırakıp Turkıye'dekı
demokraük duzene katılmahy-
dı Yakın tanhe kadar ABD,
nasıl Fılışün Kurüıluş Örgütü'-
nu (FKÖ) terönst ılan etmış ve
daha sonrakı gelışmelerle tanı-
mıy>a, PKK ıçın de aynı yakla-
şım geçerhydı
Washıngton'a göre, Turk hu-
kumetı bu oluşum ıçın gerekh
olan ortamı hazırlamalıydı
Yunanıstan Başbakanı And-
reas Papandreu da Çıller gıbı
"Blair House"da kalmaya,
"Beyaz Saray'Ma goruşmeye
çağnldı 23 ekımdekı bu goruş-
me ashnda selefı Konstantin
Mitsotakis ıçın yapılmıştı. Pa-
pandreu ıçın de yenılenmış ol-
du
Washıngton, Ankara ıle Atı-
na arasındakı ekonomık ılışkı-
lerde 7 10 dengesınden başka
Blaır House dakı ağırlama ko-
nusundakı dengede de aynı
ozenı gostenyor
Çıller ve Papandreu'nun 10
gun ara ıle Blaır House'da ağır-
lanmalan. aralık ayında BM
şemsıyesı altında yoğun bır
Kıbns dıplomasısının başlaya-
cağını ortaya koymaktadır
Başkan Chnton da bu surean
başlaması ıçın 28 kasımda yapı-
lacak KKTC seçımlennın so-
nucunun beklendığını soyledı
Daha oncekı 9 yıllık ıktıdar
donemınde Washıngton"a gel-
memekte dırenen Andreas Pa-
pandreu'ya. babası Yorgo'nun
davranışı ornek olmuştu Joh-
son yönetımı 1963"te baba
Yorgo'yu da başbakan olarak
Blaır House'da ağırlamak ıste-
nııştı
Ancak Kıbns sorunu konu-
sunda Yorgo, Washıngton'a
gelmeyınce Turk Başbakanı İs-
met tnönü, Blaır House'da tek
başına konuk olmuştu 30 yıl
sonra bugun Yorgo'nun oğlu
Andreas ve İsmet'ın oğlu Erdal
ıle kabıneyı paylaşmış olan Çıl-
ler ın, Beyaz Saray'dakı göruş-
melennın en onemh gundem
maddelennden bınnı yme Kıb-
ns sorunu oluşturuyor
Bır Yunan gazeteasının Kıb-
ns'a ılışkın sorusuna kar^ılık
Clinton "Çiller'le yaptıgı gö-
rüşmeden sonra Türk hukumeri-
nin bu konuda gösterdiği anlayı-
şın Kıbns sorununun çozümune
önemli katkı y apacağına inandı-
ğmı" soy ledı
Bu nedenle oğul Erdal'ın
Kıbns'takı Turk lıderler arasın-
da yaptıgı arabuluculuğun ara-
hkta başlayacak goruşmeler
ıçın çok buy ük onemı v ar Chn-
ton yonetımıne gore 30 yıldır
bır arpa boyu bıle yol ahnma-
yan bu sorunda kendılennın ve
BM'nın artık sabn taşıyordu
Ancak Chnton'ın dun basın
toplantısında Ankara'dan yana
ıyımser bır dılle soz etmesmden,
Çıller'ın kendısıne bu konuda
onemlı bır vaatte bulunduğu
sonucu çıkanhyor Acaba bu
vaat nedır
9
Clinton, Amenka'nın Tur-
kıye'ye yonelık yenı pohtıkasını
şu onemh cumle ıle açıkladı
"Soğuk savaşın ortadan kalk-
masından sonra, ilişkilerimizin
odağı; artık askeri dayanışma-
dan daha geniş ekonomik ve si-
yasal işbirliği ile ortak değeriere
kavdırmak olmalıdır."