Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7ŞUBAT1992CUMA
10 DIŞHABEKLER
Sofytfria açlık grevi
• Dış Haberier Servisi -
Bulgaristan'da yaşayan Turklerden bir
grup önceki gün Sofya müftüsüne
karşı açlık grevi başlattı. Reuter'in
haberine göre müftü Hacı Nedim
Gencev'in eski bir komünist ajanı
olduğunun ortaya çıkması üzerine
müftülük binasının öntınde toplanan
ve açlık grevine başlayanlar müftüyü
istifaya çağırdılar.
ABD, Kıbns'ı görüştü
• AA (VVishington) - ABD Dışişleri
Bakanlığı'nda Kıbrıs konusunda gizli
bir "değerlendirme" toplantısı yapıldı.
Dışişlerinin Kıbns Koordinatörü
Nelson Ledsky başkanlığındaki
toplanııda, 'Tederal Kıbrıs
Cumhuriyeti'ne geçiş sürecinde
karşılaşılacak sorunlara" ağırlık
verildiği öğrenildi. Kıbrıs konusundaki
çahşmalannı BM Genel Sekretaryası
ile koordine eden Ledsky, kısa süre
önce bölge turunu tamamlamıştı.
Toplantıda Ledsky'nin gözlemleri
yanında, kurulacak federal yapının
aynntılan ve BM'nin Kıbrıs ile Ugili
görevlisi Gustav Feissel'in çaüşmaları
da ele alındı.
ABDHe uçak kazası
• AA (Evansville) • ABD'nin
Evansville kentinde C-130 tipi bir
askeri uçak, bir otel kompleksine
düştü. llk belirlemelere göre 9 kişi
öldü. Polis, Herkül tipi nakliye
uçağının 24 saat açık bir otel
lokantasına ve otelin bir bolümüne
çarptığını, kaza anında parçalanan
uçaktan yüzlerce metre uzağa alev
topu haline gelmiş parçalar dağıldığını
bildirdi. Kazada ölenlerin arasında
uçağın S kişilik mürettebatı da
bulunuyor. ölü sayısının artmasından
korkuluyor. Bir görgü tanığı, faciayı
anlatırken "Uçağın, çok alçaktan
büyük bir homurtuyla geldiğlni
gördum. Bina sarsıldı, camlar kırıldı.
Uçak, daha sonra restorana çarptı.
Büyük bir patlama oldu" dedi.
Karabağ'da çatışma
• AA (Moskova) - Ermeni
militanlann, Azerbaycan'daki bazı
köylere önceki gun düzenledikleri
saldınlarda 2 kişinin ölduğü bildirildi.
Interfaks Ajansı'nın Halk Cephesi'ne
dayanarak verdiği habere göre
Azerbaycan'ın Fizuü bölgesindeki
köyler, Ermenistan'dan roket ateşine
tutuldu. SaJdırıda 2 kişi öldü, 8 kişi
de yaralandı. Ajans, Ermeni
militanlann aynca, Dağlık
Karabağ'daki Şuşa kenti
yakınlanndaki iki Azeri köyüne'geniş
çaplı bir saldırı başlattıklarını
duyurdu. Azerbaycan Devlet
Başkanlığı SözcülUğünden verilen
bilgiye dayanüan haberde, militanlann
köylüleri, evlerini terk etmeleri, aksi
takdirde Malibeyli ve Imaret köylerini
roket ateşine tutacaklan yönünde
tehdit ettikleri kaydedildi.
Cheney: Castro gidici
• AA
(Washington) -
ABD Savunma
Bakanı Dick
Cheney, Küba
lideri Fidel
Castro'nun uzun
süre iktidarda
kalamayacağını
savundu. Cheney,
Kongre'de önceki gün yaptığı
konuşmasının ardından sorulara
verdiği yanıtta, bu tahmininin kişisel
olduğunu, istihbarat raporlanna
dayanmadığını vurguladı.
Banş ödûlü adayları
• OSLO (AA) - 1992 Nobel Banş
ödülü adaylan arasında Rusya Devlet
Başkanı Boris Yeltsin, Afrika Ulusal
Kongresi lideri Nelson Mandela ve
Güney Afrika'nın reformcu devlet
başkanı De Klerk'in de bulunduğu
bildirildi. Nobel kaynaklan, ağustos
ayında SSCB Devlet Başkanı Mihail
Gorbaçov'a düzenlenen darbeye karşı
mücadelede anahtar rol oynayan
Yeltsin, 27 yıl hapis cezası çeken
ırkçılık aleyhtan siyah lider Nelson
Mandela ve Güney Afrika'da ırk
aynmcılığına karşı Mandela ile
işbirliği yapan Devlet Başkanı De
Klerk'in adaylar arasında yer aldığını
söylediler. Kaynaklar, adaylar arasında
Isnnl Başbakanı tzak Şamir, BM eski
Genel Sekreteri Javier Perez de
Cuellar, Çekoslovakya Devlet Başkanı
Vaclav Havel'in de bulunduğunu
belirttiler. Nobel Enstitüsü Başkanı
Geir Lundestad, "Şimdiye kadarki
aday sayısı 105, bunlardan 22'si örgüt,
diğerleri ise birey" dedi. 1992 Nobel
Banş Ödülü sahibi ekim ayında
açıklanacak.
Kurt özgürlüğü
• NEW YORK (AA) - ABD'nin önde
gelen gazetelerinden New York Times,
geçen yıl Körfez Savaşı'ndan sonra
gündeme gelen "Iraklı Kürtlerin
bağımsızlık rüyasının" giderek
kaybolduğunu yazdı. Gazete, Irak'ın
kuzeydoğu köşesindeki Kürt nüfusun
bağımsızlık rüyasının giderek
kaybolmasına Kürtler arası
uyuşmazlığın ve Bağdat yönetiminin 3
aydır uyguladığı ekonomik ablukanın
yol açtığmı belirtti.
Türkiye'nin bütün çabalanna karşın KKTC, İran ve Pakistan'ın karşı çıkmasıyla üye olamadı
Türkiler de Ekonomîk îşbirliği Örgütü'ndeCUMHURİYET (Ankara) - Ekonomik İşbirliği örgütü (ECO) II. Ba-
kanlar Konseyi KKTC'nin örgüte üyeliği konusunda kesin bir ka-
rara varamadan dün Ankara'da sona erdi. Buna karşın Azerbay-
can, Özbekistan ve Türkmenistan'ın üye olmaları kabul edildi.
Ankara'da önceki gün başlayan ve
Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin,
İran'ın Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velaye-
ti ve Pakistan'ın dışislerinden sorumlu Dev-
let Bakanı Muhammed Sıddık Han Kanju
tarafından temsil edildiği toplantıda
KKTC'nin üyeliği, üzerinde en çok duru-
lan konulardan biri haline geldi. KKTC'nin
resmi bir başvuruda bulunmamasına kar-
şın ECO'ya üye olmak istediğini "çeşitli
kanallardan" örgüte duyurduğu kaydedil-
di. Taraflar önceki gün akşam saatlerine
kadar yapılan görüşmelerde bir sonuca bağ-
lanamayan bu konunun "incelenmek
üzere" uzmanlara havale edilmesini karar-
laştırdılar. Söz konusu uzmanların Tahran
zirvesinde ele alınmak üzere bu konuda çe-
şitli formüller üzerinde duracakları belir-
tiliyor. Bu çerçevede en ağırlıkh olarak ele
alınan formüller arasında ise "ortak
üyelik" yer alıyor.
Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorulannı
yanıtlayan Pakistan'ın dışişlerinden sorum-
lu Devlet Bakanı Kanju, sorunun ECO'nun
kuruluş belgesi sayılan "Izmir
Anlaşması'ndan" kaynaklandığını belirtti.
Kanju belgenin tüm "Egemen devletlerin"
örgüte üye olabilçceğini belirttiğini söyle-
di. Oysa KKTC'nin bugüne kadar sadece
Türkiye tarafından tanman bir devlet oldu-
ğunu belirtti.
Kanju bu yaklaşımı getirirken Türk he-
yetine yakın kaynaklann Izmir Anlaşma-
sı'na ilişkin bu yorumu kabul etmedikleri
gözlendi. Ancak Türkiye'nin konuyla ilgi-
li 'sorun yaratılmasından' yana olmadığı-
nı kaydeden bu kaynaklar Tahran Zirvesi'n-
de büyük olasılıkla KKTC'ya 'ortaklık
statüsü' verileceğini belirttiler.
Oımhuriyet'in ECO'ya ilişkin çeşitli so-
rulannı yanıtlayan Kanju, söz konusu ör-
gütün bugüne kadar daha çok 'kâğıt
üzerinde' varlık gösterebildiğini, dünyadaki
yeni gelişmelerle artık bunun ötesine geçil-
mesi gerektiğini belirtti.
Üye ülkeler arasında telekomünikasyon,
demiryolları, ticaret, sanayi gibi alanlarda
işbirliğinin bir an önce başlatılabileceğini
kaydeden Kanju, bir soru üzerine ECO'ya
bir siyasi içerik verilmesine karşı oldukla-
rını bildirerek ECO'nun esas olarak bir
ekonomik örgütlenme olduğunu belirtti.
Kanju diğer bir soru üzerine de ECO'-
nun bir Islam örgütü olmadığını, Ermenis-
tan gibi ülkelerin üyelik için başvurmalan
halinde bu başvurulann incelemeye alına-
b'leceğini söyledi.
ECO'nun II. Bakanlar Konseyi toplan-
tısı bakanlann bir memorandum ünzalama-
lanyla dün sona erdi.
Bakanlar, imzaladıklan memorandum-
da, Azerbaycan, Türkmenistan ve özbekis-
tan'ın ECO'ya üyelik başvurulannı metn-
nuniyetle karşıladıklarını belirterek yeni
üyelerin kabulüne ilişkin nihai anlaşma
metni taslağnıın uzmanlarca 1 Haziran
1992 tahhine kadar hazırlanmasunn öngö-
rüldüğü belirtildi.
Memorandum uyannca Bakanlar, ECO
üyesi ülkeler arasında tercihli ticaret düzen-
lemelerine ilişkin olarak geçen mayıs ayın-
da imzalanan protokolün nihai halinin
Tahran'da 16-17 şubat tarihlerinde yapıla-
cak zirve toplantısında imzalanması konu-
sunda da görüşbirliğine vardüar.
Bakanlar ECO Yatırım ve Kalkınma
Bankası, ECO Deniz Taşımaalığı Şirketi ve
ECO Sigorta şirketlerinin öncelikle kurul-
ması konusundaki görüşbirliğini yeniden
vurguladılar. Bu amaçla, Ugili uzmanlar ko-
mitesinin gelecek mart ayından önce top-
lanmasına karar verildi.
Bakanlar, üye ülkeler arasında ekonomik
bağlann geUştirilebilmesi için iletişim, de-
miryolu ve karayolu alanlannda entegras-
yonun önemini vurgulayarak bu konular-
daki projelere öncelik verilmesi konusun-
da görüşbirliğine vardılar.
Bakanlar, 3. olağan bakanlar toplantı-
suun da 1993 yıhmn ocak ya da şubat ayın-
da Pakistan'ın lslamabad kentinde gerçek-
leştirilmesini de kararlaştırdılar.
Daha sonra konuk bakanlar onuruna
Devlet Bakanı Mehmet BataUı tarafmdan
bir öğle yemeği verildi.
Konuk bakanlar, bugün Türkiye'den ay-
nlacaklar.
Başkeat Cezayir'deki ümveratefenfe her öğle namazı, İslamcılara karşı çok 9ert bir tutun izteyen askeri yönetime karp tophı bir gösteriye dönüşnyor.(Fotoğnıf:RELTER)
Cezayir'de Islamcılarbaşkaldırıyor
Djş Haberier Senisi - Cezayır'de yöne-
tim İslamalara karşı giderek sertleşirken Is-
lami Selamet Cephesi (FIS) yanhjan da
direnişlerini sokak çauşmalanyla sürdürii-
yorlar. Cezayir'in çeşitli kentlerinde güven-
lık güçleri ile İslamcılar arasındaki çatışma-
lann büyüdüğü haber veriliyor.
Reuter'in haberine göre Batna ve Kons-
tantin kentlerinde üç gûndür İslamcılarla
güvenlik güçleri arasındaki çauşmalar sûrü-
yor. Ajans, üç gündür süren çaüşmalarda
11 kişinın öldüğünü. 64 kişinin de varalan-
dığmı bildirdi. Ölenlerin çoğunu siviller
oluşturuyor. *
Batna'da durumun gergin olduğu bildiri-
lirken kente yeni aske'ri birlikler gönderildiği
ve halkın panik içerisinde dükkânlann
önünde uzun kuyruklar oluşturduğu haber
veriliyor. İslamcılann kentin ana caddelen-
ne barikatlar kurdukkn, taşlar ve sopalarla
güvenlik güçlerine saldırdıklan beliruliyor.
Batna'da süren olaylar nedeniyle bugün-
kü cuma namazından sonra büyük bir gös-
teri yürüyüşü düzenlenmesi çağnsında bu-
lunan FlS'a, yöneümi elinde bulunduran
Yüksek Devkt Komitesi (YDK), sert bir bi-
çimde karşıhk verdi. YDK tarafından dün
yapılan açıklamada, bugunkü gösterinin
yasaklandığı beürtilerek, FIS gerginliğj ür-
mandırmak istemekle suçlandı.
YDK Başkanı Muhammed Budiaf. ön-
ceki gün FlS'in yasalara uyması durumun-
da kapatılmasmın söz konusu olmayacağıru
belirtmış, ancak FIS'ı camilere poliüka sok-
maması konusunda uyanruşü. Gözlemciler,
bu uyanya karşın FlSın direnmesinin, Ce-
zayir'de gerginliği iyiden iyıye tırmandırdı-
ğını kaydediyoriar.
Ajanslar, bugünkü cuma namazı sırasın-
da, büyük çaph olaylar bekkndiğini haber [
veriyorlar. Cuma nedeniyle Cezayir'in
önemü kentlerinde güvenlik önlemkrinin
arttınldığı bildiriliyor. Özellikle başkent Ce-
zayir ile Batna'da camilerin dünden başla-
narak çembere alındığı ve radyodan halka
tahriklere kapümamalan yönünde çağnlar
yapıldığı belirtiliyor.
İngiltere hükümeti, AT'nin gerçek bir pazar haline gelmesi için son hazırlıklannı yapıyor
Avrupa'nınkapısı Ankara'ya kapalı
EDİP EMİL ÖYMEN (Londre) - Avrupa Topluluğu dönem başkanlı-
ğını temmuz ayından İtibaren Portekiz'den devralacak olan Ingil-
tere'nin gündeminde, Türkiye'nin AT üyeliği yer almıyor.
Temmuz-aralık arasında, Avrupa Tek
Senedi'nin yürürlüğe girmesi ve AT'nin
gerçek bir ticari ortak pazar haline gel-
mesi için son çalışmalan yapacak olan
İngiltere hükümeti, AT'ye yeni üyeler
alınması konusunu topluluk düzeyinde
tartışma fırsatı bulacak. İngiltere Dışişle-
ri Bakanı Douglas Hurd'ün bu konuda
evvelki gün yaptığı basın toplantısında,
Avusturya ve Isveç'in üyeliklerinin
"hızla" gerçekleşmesinden söz ettiği hal-
de Türkiye'ye hiç değinmemesi dikkat
çektı.
Dışişleri Bakanı Hurd, İngiltere'nin,
AT Dönem Başkanlığı'nı devralmasına
daha altı ay olduğu halde, gündemin ana
hatlannı çizerken, "Avusturya ve İsveç'-
in AT'ye katılması öncelik verdiğimiz bir
konu olacaktır. Hedefımiz üyeliğe kabul
görüşmelerinin 1992 sonu ya da 1993'te
hemen başlamasıdır. Buna ilişkin hazır-
hklan hızlandınnahyız ki yeni üyeler
topluluğa hızla katılabilsin. Bu da her-
halde 1995'teolabilir"dedi.
Hurd, eski Sovyetler Birliği ve Doğu
Avrupa ülkeleri ile de yakın ilişki kurüd-
ması gcrektiğini vurguladı. Dönem baş-
kanlığı sırasında, Avrupa Tek Senedi
uyannca, üye ülkeler arasında gümrük
duvarlannın kaldınlmasına kilişkin son dü-
zenlemeleri de yapacağını söyledi. İktidar
partisinin, önümüzdeki aylarda yapılması
beklenen seçimi Işçi Partisi'ne kaybetmesi
durumunda dahi Avusturya ve Isveç'in üye-
liklerinin "hızla" gerçekleşmesini öngören
devlet siyasetinin değişmeyeceği, uzmanlar
tarafından ifade ediliyor.
Erkene alınması beklenen genel seçim-
de ana muhalefet İşçi Partisi'nin kazan-
ması ve hükümeti kurması durumunda
"Türkiye'nin AT üyeliğmin, ancak Kıb-
sorununun çözümü ile mümkün olaca-
ğını" açıkça ifade etmesi beklenıyor. Işçi
Partisi'nin 1980'den beri Türkiye'ye kar-
şı genelde uzak ve olumsuz bir tutum ta-
kındığı izleniyor.
Partinin, Türkiye'nin AT üyeliğine iliş-
kin tutumunu, partinin dışişleri sözcüsü
bir konuşmasında sergiledi. Parti seçimi
kazanırsa dışişleri bakanı olması bekle-
nen Gerald Kaufman, partinin son ku-
rultayında, Yunanlı delegelere yaptığı
bir konuşmada, Kıbns Türk toplumun-
dan "azınlık" diye söz ederek "Kıbns'ta
sözde bir cumhuriyet ve kendisini cum-
hurbaşkanlığına atamış bir kişi kabul
edilemez. Bu, Kıbns sorununun çözümü
için de kabul edilemez bir başlangıç nok-
tasıdır." demıştı. '
Ankara'nın karan
4 Yugoslav
cumhuriyeti
tanındı
CUMHURİYET (Ankara) - Türki-
ye, Yugoslavya'nın dağılmasın-
dan sonra bağımsızlığını ilan
eden dört cumhuriyeti tanıdı. Tk-
nıma kararı Bakanlar Kurulu-
nun dünkü toplantısında alındı.
Bakanlar Kurulu, Basbakan Süleyman
Demirel başkanhğmda dün yaklaşık iki sa-
at süren bir toplantı yaptı. Toplantıda Yu-
goslavya'nın dağılmasından sonra
bağımsızlığını ilan eden dört cumhuriyeün,
önceden alınan ilke karan doğrultusunda
eş zamanb olarak tamnması kararlaştınldı.
Tanmma karan Devlet Bakanı ve Hükümet
Sözcüsü Akın Gönen tarafından toplantı-
dan sonra açıklandı.
Akın Gönen, Slovenya, Makedonya, Hır-
vatistan ve Bosna Hersek ile diplomatik iliş-
kiler konusunda şu bilgiyi verdi:
"Ancak diplomatik ilişkilerimiz, Belg-
rad'daki büyukelçüigimiz vasıtasıyla eski-
den olduğu gibi yürütülmeye devam
edilecektir. Diplomatik ilişki, bu tanınan
cumhuriyetlerle tek tek, ayn protokoller im-
zalandıktan sonra kurulacaktır;'
Bakanlar Kurulu'nun tanıma karanyla
birlikte Türkiye'nin Yugoslavya nezdinde-
ki büyükelçiliğinin Sırbistan nezdinde bü-
yükelçilik niteliği kazanacağı, ancak
bağımsızhğını ilan eden diğer üç cumhuri-
yetle ilişkilerin, ilk aşamada bu elçilik ka-
nalıyla yürütülecegi öğrenildi. Bu arada
Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, Belgrad ta-
rafından görevden alınan ve önümüzdeki
günlerde Ankara'dan aynlması beklenen es-
ki Yugoslavya Büyükelçisi Trajan Pet-
rovsky'ye dün akşam bir veda yemeği verdi.
Yunanistan'dan tepki
Tanıma karan
Atina'yı üzdü
STELYO BERBERAKİS (Atim)-
Yunanistan, Türkiye'nin
Bosna-Hersek, Slovenya gibi
Makedonya Cumhuriyeti'ni de
resmen tanımasını "üzüntüyle"
karşıladı.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Sözcü-
sü Manuil Kalamidas, Türkiye'nin bu
cumhuriyetleri tanıdığını duyurmasın-
dan hemen sonra şu açıklamayı yaptı:
"Yunanistan hükümeti, Türkiye'nin
acil bir şekilde Bosna-Hersek gibi Make-
donya Cumhuriyetinı de tammaya karar
vermesinden üzüntü duymaktadır. Tür-
kiye üstelik, Avrupa Topluluğu'na üye
olmayı arzu ettiği iddialanna karşın AT'-
nin bu konudaki alacağı karan bekleme-
den bu cumhuriyeti tanıma yoluna baş-
vurmuştur. Türkıye'nin bu karan kuşku- j
su2 Balkanlar'da arzu edilen ıstikrarlığa'
ve iki ülke başbakanının Davos'ta yarat-
tıklan olumlu havaya aykın gelmekte-
dir.."
Yunanistan bilindiği gibi Makedonya
Cumhuriyeti'ni "Makedonya" adını ta-
şıdığı için tanımıyor ve diğer ülkeler tara-
fından da tanınmasıhı engellemeye çahşı-
yor.
ABD gezisinde Demirel'in sadağı ok doluWASHINGTON — Oıta Asya, Başba-
kan Süleyman Demirel'in önümüzdeki haf-
ta gercekleşecek ABD ziyaretine doğru, hem
Türk tarafınuı hem de ABD tarafının ilgi
alanının üst sıralarında yer alıyor.
ABD, bu konuya o kadar ilgi duyuyor
ki Dışişleri Bakanı James Baker, Demirerin
Washington'da bulunduğu günlerde Orta
Asya cumhuriyetlerinde olacak. Amerika,
daha önce mesafe koyduğu 6 cumhuriyet-
ten Tacikistan, Türkmenistan ve özbekis-
tan ile de diplomatik ilişkiye hazırlanıyor.
Ancak Azerbaycan ile ilişkinin Ermeni lo-
bisinin etkisinden hâlâ anndırüamadığı an-
laşıhyor.
Turkiye, iki müttefık arasında yapdan si-
yasi istişarelerin gereği olarak daha önce
ABD'ye "aynmcı" yaklaşımların sakınca-
laruıı anlatmıştı. ABD şimdi hatanın yan-
suıı düzeltiyor. Diğer yansı için Demirel'-
in Washington'da belkı de yeni bir dosta-
ne uyan yapması gerekebilecek. Başbakan'-
uı, büyükelçi Bilal Şimşir'i de beraberinde
getinresi, ziyaretin bu boyutu hakkında bir
ipucu veriyor.
Türkiye'nin bu konuda hem söylenecek
sözü var hem de bu sözün ağırlığı var. Da-
ha önceki gün ABD kongresinde yapılan bir
oturumda Dışişleri Bakanı Baker, Türki-
ye'nin Orta Asya'ya açüımda ABD'den
ilerde olduğunu kabul etmek durumunda
kaldı. Bundan da ötesi, Amerikan makam-
lannın son bir yıl içinde yaptığı değerlen-
dirmeler Türkiye'nin, NATO üyesi olarak
bölgesel öneminin azalmadığım, aksine art-
tığım gösteriyor.
Türkiye'de genel seçimler yapüıp hükü-
met değiştiğinde Amerikan yönetiminin ka-
fasında şu sorular vardı:
Yeni hükümet Türkiye'nin çevTesinde
olanları bizim gördüğümüz gibi mi görü-
yor? Bu konuda bizimle işbirliği yapacak
WASHINGTON
UFUK
GÜLDEMİR
mı?Şu ana kadar aldıklan duyumlann mem
nuniyet verici olduğunu vurguluyorlar.
"Hükümet sorunsuz kumldu. özal krizi
yaraülmadı. Koalisyonun taban desteği var.
Demirel 7 kez başbakanhk yapmış birisi gi-
bi davranıyor. SHP ılımlı bir çizgide, hü-
kümetin de yaratıcı düşüncderi olduğu" iz-
lenimindeler.
Uzun yıllardan beri Türk-Amerikan iüş-
kilerinde ilk kez "tansiyonu yükseltecek bir
sorun" bulunmadığını da düşünüyorlar.
Bir yönetim mensubu, "Bir sorun anyorum
ama bulamıyorum" diyor; "Aksine Bush,
Demirel ile mektuplaşıyor, telefonlaşıyor"
diye ekh'yor. Demirel'in muhalefetteyken
söyledikJeri konusunda ise "Biz de demok-
rasi ile yönetiliyoruz, seçim öncesinde po-
litikacılann birçok şey söyleyebileceklerini
büiyoruz" diyerek geçmişte edümiş lafla-
nn hesabının tutulmayacağmı ima edi-
yorlar.
Aynca yeni hükümetin, Almanya ile iliş-
kiler, Davos inisiyatifi, insan haklan yak-
laşımındaki "yaratıalığın" Amerika ile iş-
birliğinde de görüleceğini umuyorlar. Hü-
kümetin "stratejik işbirliği" konusundaki
tutumunu naal bulduklan sonılduğunda ise
"Şikâyet etmemizi gerektirecek bir şey
yok" diyorlar.
Bir yetkili, "Türkiye hem Dakar'da İs-
lam Doruğu'na, hem Prag'da AGİK top-
lantısına, hem Moskova'da Ortadoğu kon-
feransına, hem de BAB görüşmelerine ka-
tüıyor. Herhalde yeryuzünde bu pozisyon-
da pek az ülke var" dedikten sonra "Baş-
bakan Demirel, VVashington'a sadağı ok
dolu olarak geliyor" diye ekliyor.
Bu oklann ne olduğu sonılduğunda ise
şu sıralama yapıhyor: 1. Seçim kazanmış
bir lider. 2. Irak politikalannda göz göze, •
diz dizeyiz. 3. Orta Asya ve Balkanlar açı-
hyor. Her yeni ülke Türkiye'ye bakıyor. 4.
Kıbrıs süreci ilerliyor. 5. Ekonomi tüm za-
afıyetlerine karşın güçlü.
Türkiye'nin Orta Asya ve Balkanlar'da
hangi alanda ABD ile işbirliğini arzuladık-
lan sonılduğunda ise şu yanıt veriliyor:
"Ek bir şey yapmanız gerekmiyor. Izledi-
ğiniz poütikalar zaten herkesin menfaati-
ne. Türk diplomasisi yüzyıllardır bu tür
kaygan ortamlarda iş görmüş bir ekol. Bi-
zim bu bölgeyi daha iyi anlamamıza yar-
dımcı ounanız yeter."