15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7ŞUBAT1992CUMA 10 DIŞHABEKLER Sofytfria açlık grevi • Dış Haberier Servisi - Bulgaristan'da yaşayan Turklerden bir grup önceki gün Sofya müftüsüne karşı açlık grevi başlattı. Reuter'in haberine göre müftü Hacı Nedim Gencev'in eski bir komünist ajanı olduğunun ortaya çıkması üzerine müftülük binasının öntınde toplanan ve açlık grevine başlayanlar müftüyü istifaya çağırdılar. ABD, Kıbns'ı görüştü • AA (VVishington) - ABD Dışişleri Bakanlığı'nda Kıbrıs konusunda gizli bir "değerlendirme" toplantısı yapıldı. Dışişlerinin Kıbns Koordinatörü Nelson Ledsky başkanlığındaki toplanııda, 'Tederal Kıbrıs Cumhuriyeti'ne geçiş sürecinde karşılaşılacak sorunlara" ağırlık verildiği öğrenildi. Kıbrıs konusundaki çahşmalannı BM Genel Sekretaryası ile koordine eden Ledsky, kısa süre önce bölge turunu tamamlamıştı. Toplantıda Ledsky'nin gözlemleri yanında, kurulacak federal yapının aynntılan ve BM'nin Kıbrıs ile Ugili görevlisi Gustav Feissel'in çaüşmaları da ele alındı. ABDHe uçak kazası • AA (Evansville) • ABD'nin Evansville kentinde C-130 tipi bir askeri uçak, bir otel kompleksine düştü. llk belirlemelere göre 9 kişi öldü. Polis, Herkül tipi nakliye uçağının 24 saat açık bir otel lokantasına ve otelin bir bolümüne çarptığını, kaza anında parçalanan uçaktan yüzlerce metre uzağa alev topu haline gelmiş parçalar dağıldığını bildirdi. Kazada ölenlerin arasında uçağın S kişilik mürettebatı da bulunuyor. ölü sayısının artmasından korkuluyor. Bir görgü tanığı, faciayı anlatırken "Uçağın, çok alçaktan büyük bir homurtuyla geldiğlni gördum. Bina sarsıldı, camlar kırıldı. Uçak, daha sonra restorana çarptı. Büyük bir patlama oldu" dedi. Karabağ'da çatışma • AA (Moskova) - Ermeni militanlann, Azerbaycan'daki bazı köylere önceki gun düzenledikleri saldınlarda 2 kişinin ölduğü bildirildi. Interfaks Ajansı'nın Halk Cephesi'ne dayanarak verdiği habere göre Azerbaycan'ın Fizuü bölgesindeki köyler, Ermenistan'dan roket ateşine tutuldu. SaJdırıda 2 kişi öldü, 8 kişi de yaralandı. Ajans, Ermeni militanlann aynca, Dağlık Karabağ'daki Şuşa kenti yakınlanndaki iki Azeri köyüne'geniş çaplı bir saldırı başlattıklarını duyurdu. Azerbaycan Devlet Başkanlığı SözcülUğünden verilen bilgiye dayanüan haberde, militanlann köylüleri, evlerini terk etmeleri, aksi takdirde Malibeyli ve Imaret köylerini roket ateşine tutacaklan yönünde tehdit ettikleri kaydedildi. Cheney: Castro gidici • AA (Washington) - ABD Savunma Bakanı Dick Cheney, Küba lideri Fidel Castro'nun uzun süre iktidarda kalamayacağını savundu. Cheney, Kongre'de önceki gün yaptığı konuşmasının ardından sorulara verdiği yanıtta, bu tahmininin kişisel olduğunu, istihbarat raporlanna dayanmadığını vurguladı. Banş ödûlü adayları • OSLO (AA) - 1992 Nobel Banş ödülü adaylan arasında Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin, Afrika Ulusal Kongresi lideri Nelson Mandela ve Güney Afrika'nın reformcu devlet başkanı De Klerk'in de bulunduğu bildirildi. Nobel kaynaklan, ağustos ayında SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'a düzenlenen darbeye karşı mücadelede anahtar rol oynayan Yeltsin, 27 yıl hapis cezası çeken ırkçılık aleyhtan siyah lider Nelson Mandela ve Güney Afrika'da ırk aynmcılığına karşı Mandela ile işbirliği yapan Devlet Başkanı De Klerk'in adaylar arasında yer aldığını söylediler. Kaynaklar, adaylar arasında Isnnl Başbakanı tzak Şamir, BM eski Genel Sekreteri Javier Perez de Cuellar, Çekoslovakya Devlet Başkanı Vaclav Havel'in de bulunduğunu belirttiler. Nobel Enstitüsü Başkanı Geir Lundestad, "Şimdiye kadarki aday sayısı 105, bunlardan 22'si örgüt, diğerleri ise birey" dedi. 1992 Nobel Banş Ödülü sahibi ekim ayında açıklanacak. Kurt özgürlüğü • NEW YORK (AA) - ABD'nin önde gelen gazetelerinden New York Times, geçen yıl Körfez Savaşı'ndan sonra gündeme gelen "Iraklı Kürtlerin bağımsızlık rüyasının" giderek kaybolduğunu yazdı. Gazete, Irak'ın kuzeydoğu köşesindeki Kürt nüfusun bağımsızlık rüyasının giderek kaybolmasına Kürtler arası uyuşmazlığın ve Bağdat yönetiminin 3 aydır uyguladığı ekonomik ablukanın yol açtığmı belirtti. Türkiye'nin bütün çabalanna karşın KKTC, İran ve Pakistan'ın karşı çıkmasıyla üye olamadı Türkiler de Ekonomîk îşbirliği Örgütü'ndeCUMHURİYET (Ankara) - Ekonomik İşbirliği örgütü (ECO) II. Ba- kanlar Konseyi KKTC'nin örgüte üyeliği konusunda kesin bir ka- rara varamadan dün Ankara'da sona erdi. Buna karşın Azerbay- can, Özbekistan ve Türkmenistan'ın üye olmaları kabul edildi. Ankara'da önceki gün başlayan ve Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, İran'ın Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velaye- ti ve Pakistan'ın dışislerinden sorumlu Dev- let Bakanı Muhammed Sıddık Han Kanju tarafından temsil edildiği toplantıda KKTC'nin üyeliği, üzerinde en çok duru- lan konulardan biri haline geldi. KKTC'nin resmi bir başvuruda bulunmamasına kar- şın ECO'ya üye olmak istediğini "çeşitli kanallardan" örgüte duyurduğu kaydedil- di. Taraflar önceki gün akşam saatlerine kadar yapılan görüşmelerde bir sonuca bağ- lanamayan bu konunun "incelenmek üzere" uzmanlara havale edilmesini karar- laştırdılar. Söz konusu uzmanların Tahran zirvesinde ele alınmak üzere bu konuda çe- şitli formüller üzerinde duracakları belir- tiliyor. Bu çerçevede en ağırlıkh olarak ele alınan formüller arasında ise "ortak üyelik" yer alıyor. Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorulannı yanıtlayan Pakistan'ın dışişlerinden sorum- lu Devlet Bakanı Kanju, sorunun ECO'nun kuruluş belgesi sayılan "Izmir Anlaşması'ndan" kaynaklandığını belirtti. Kanju belgenin tüm "Egemen devletlerin" örgüte üye olabilçceğini belirttiğini söyle- di. Oysa KKTC'nin bugüne kadar sadece Türkiye tarafından tanman bir devlet oldu- ğunu belirtti. Kanju bu yaklaşımı getirirken Türk he- yetine yakın kaynaklann Izmir Anlaşma- sı'na ilişkin bu yorumu kabul etmedikleri gözlendi. Ancak Türkiye'nin konuyla ilgi- li 'sorun yaratılmasından' yana olmadığı- nı kaydeden bu kaynaklar Tahran Zirvesi'n- de büyük olasılıkla KKTC'ya 'ortaklık statüsü' verileceğini belirttiler. Oımhuriyet'in ECO'ya ilişkin çeşitli so- rulannı yanıtlayan Kanju, söz konusu ör- gütün bugüne kadar daha çok 'kâğıt üzerinde' varlık gösterebildiğini, dünyadaki yeni gelişmelerle artık bunun ötesine geçil- mesi gerektiğini belirtti. Üye ülkeler arasında telekomünikasyon, demiryolları, ticaret, sanayi gibi alanlarda işbirliğinin bir an önce başlatılabileceğini kaydeden Kanju, bir soru üzerine ECO'ya bir siyasi içerik verilmesine karşı oldukla- rını bildirerek ECO'nun esas olarak bir ekonomik örgütlenme olduğunu belirtti. Kanju diğer bir soru üzerine de ECO'- nun bir Islam örgütü olmadığını, Ermenis- tan gibi ülkelerin üyelik için başvurmalan halinde bu başvurulann incelemeye alına- b'leceğini söyledi. ECO'nun II. Bakanlar Konseyi toplan- tısı bakanlann bir memorandum ünzalama- lanyla dün sona erdi. Bakanlar, imzaladıklan memorandum- da, Azerbaycan, Türkmenistan ve özbekis- tan'ın ECO'ya üyelik başvurulannı metn- nuniyetle karşıladıklarını belirterek yeni üyelerin kabulüne ilişkin nihai anlaşma metni taslağnıın uzmanlarca 1 Haziran 1992 tahhine kadar hazırlanmasunn öngö- rüldüğü belirtildi. Memorandum uyannca Bakanlar, ECO üyesi ülkeler arasında tercihli ticaret düzen- lemelerine ilişkin olarak geçen mayıs ayın- da imzalanan protokolün nihai halinin Tahran'da 16-17 şubat tarihlerinde yapıla- cak zirve toplantısında imzalanması konu- sunda da görüşbirliğine vardüar. Bakanlar ECO Yatırım ve Kalkınma Bankası, ECO Deniz Taşımaalığı Şirketi ve ECO Sigorta şirketlerinin öncelikle kurul- ması konusundaki görüşbirliğini yeniden vurguladılar. Bu amaçla, Ugili uzmanlar ko- mitesinin gelecek mart ayından önce top- lanmasına karar verildi. Bakanlar, üye ülkeler arasında ekonomik bağlann geUştirilebilmesi için iletişim, de- miryolu ve karayolu alanlannda entegras- yonun önemini vurgulayarak bu konular- daki projelere öncelik verilmesi konusun- da görüşbirliğine vardılar. Bakanlar, 3. olağan bakanlar toplantı- suun da 1993 yıhmn ocak ya da şubat ayın- da Pakistan'ın lslamabad kentinde gerçek- leştirilmesini de kararlaştırdılar. Daha sonra konuk bakanlar onuruna Devlet Bakanı Mehmet BataUı tarafmdan bir öğle yemeği verildi. Konuk bakanlar, bugün Türkiye'den ay- nlacaklar. Başkeat Cezayir'deki ümveratefenfe her öğle namazı, İslamcılara karşı çok 9ert bir tutun izteyen askeri yönetime karp tophı bir gösteriye dönüşnyor.(Fotoğnıf:RELTER) Cezayir'de Islamcılarbaşkaldırıyor Djş Haberier Senisi - Cezayır'de yöne- tim İslamalara karşı giderek sertleşirken Is- lami Selamet Cephesi (FIS) yanhjan da direnişlerini sokak çauşmalanyla sürdürii- yorlar. Cezayir'in çeşitli kentlerinde güven- lık güçleri ile İslamcılar arasındaki çatışma- lann büyüdüğü haber veriliyor. Reuter'in haberine göre Batna ve Kons- tantin kentlerinde üç gûndür İslamcılarla güvenlik güçleri arasındaki çauşmalar sûrü- yor. Ajans, üç gündür süren çaüşmalarda 11 kişinın öldüğünü. 64 kişinin de varalan- dığmı bildirdi. Ölenlerin çoğunu siviller oluşturuyor. * Batna'da durumun gergin olduğu bildiri- lirken kente yeni aske'ri birlikler gönderildiği ve halkın panik içerisinde dükkânlann önünde uzun kuyruklar oluşturduğu haber veriliyor. İslamcılann kentin ana caddelen- ne barikatlar kurdukkn, taşlar ve sopalarla güvenlik güçlerine saldırdıklan beliruliyor. Batna'da süren olaylar nedeniyle bugün- kü cuma namazından sonra büyük bir gös- teri yürüyüşü düzenlenmesi çağnsında bu- lunan FlS'a, yöneümi elinde bulunduran Yüksek Devkt Komitesi (YDK), sert bir bi- çimde karşıhk verdi. YDK tarafından dün yapılan açıklamada, bugunkü gösterinin yasaklandığı beürtilerek, FIS gerginliğj ür- mandırmak istemekle suçlandı. YDK Başkanı Muhammed Budiaf. ön- ceki gün FlS'in yasalara uyması durumun- da kapatılmasmın söz konusu olmayacağıru belirtmış, ancak FIS'ı camilere poliüka sok- maması konusunda uyanruşü. Gözlemciler, bu uyanya karşın FlSın direnmesinin, Ce- zayir'de gerginliği iyiden iyıye tırmandırdı- ğını kaydediyoriar. Ajanslar, bugünkü cuma namazı sırasın- da, büyük çaph olaylar bekkndiğini haber [ veriyorlar. Cuma nedeniyle Cezayir'in önemü kentlerinde güvenlik önlemkrinin arttınldığı bildiriliyor. Özellikle başkent Ce- zayir ile Batna'da camilerin dünden başla- narak çembere alındığı ve radyodan halka tahriklere kapümamalan yönünde çağnlar yapıldığı belirtiliyor. İngiltere hükümeti, AT'nin gerçek bir pazar haline gelmesi için son hazırlıklannı yapıyor Avrupa'nınkapısı Ankara'ya kapalı EDİP EMİL ÖYMEN (Londre) - Avrupa Topluluğu dönem başkanlı- ğını temmuz ayından İtibaren Portekiz'den devralacak olan Ingil- tere'nin gündeminde, Türkiye'nin AT üyeliği yer almıyor. Temmuz-aralık arasında, Avrupa Tek Senedi'nin yürürlüğe girmesi ve AT'nin gerçek bir ticari ortak pazar haline gel- mesi için son çalışmalan yapacak olan İngiltere hükümeti, AT'ye yeni üyeler alınması konusunu topluluk düzeyinde tartışma fırsatı bulacak. İngiltere Dışişle- ri Bakanı Douglas Hurd'ün bu konuda evvelki gün yaptığı basın toplantısında, Avusturya ve Isveç'in üyeliklerinin "hızla" gerçekleşmesinden söz ettiği hal- de Türkiye'ye hiç değinmemesi dikkat çektı. Dışişleri Bakanı Hurd, İngiltere'nin, AT Dönem Başkanlığı'nı devralmasına daha altı ay olduğu halde, gündemin ana hatlannı çizerken, "Avusturya ve İsveç'- in AT'ye katılması öncelik verdiğimiz bir konu olacaktır. Hedefımiz üyeliğe kabul görüşmelerinin 1992 sonu ya da 1993'te hemen başlamasıdır. Buna ilişkin hazır- hklan hızlandınnahyız ki yeni üyeler topluluğa hızla katılabilsin. Bu da her- halde 1995'teolabilir"dedi. Hurd, eski Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupa ülkeleri ile de yakın ilişki kurüd- ması gcrektiğini vurguladı. Dönem baş- kanlığı sırasında, Avrupa Tek Senedi uyannca, üye ülkeler arasında gümrük duvarlannın kaldınlmasına kilişkin son dü- zenlemeleri de yapacağını söyledi. İktidar partisinin, önümüzdeki aylarda yapılması beklenen seçimi Işçi Partisi'ne kaybetmesi durumunda dahi Avusturya ve Isveç'in üye- liklerinin "hızla" gerçekleşmesini öngören devlet siyasetinin değişmeyeceği, uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Erkene alınması beklenen genel seçim- de ana muhalefet İşçi Partisi'nin kazan- ması ve hükümeti kurması durumunda "Türkiye'nin AT üyeliğmin, ancak Kıb- sorununun çözümü ile mümkün olaca- ğını" açıkça ifade etmesi beklenıyor. Işçi Partisi'nin 1980'den beri Türkiye'ye kar- şı genelde uzak ve olumsuz bir tutum ta- kındığı izleniyor. Partinin, Türkiye'nin AT üyeliğine iliş- kin tutumunu, partinin dışişleri sözcüsü bir konuşmasında sergiledi. Parti seçimi kazanırsa dışişleri bakanı olması bekle- nen Gerald Kaufman, partinin son ku- rultayında, Yunanlı delegelere yaptığı bir konuşmada, Kıbns Türk toplumun- dan "azınlık" diye söz ederek "Kıbns'ta sözde bir cumhuriyet ve kendisini cum- hurbaşkanlığına atamış bir kişi kabul edilemez. Bu, Kıbns sorununun çözümü için de kabul edilemez bir başlangıç nok- tasıdır." demıştı. ' Ankara'nın karan 4 Yugoslav cumhuriyeti tanındı CUMHURİYET (Ankara) - Türki- ye, Yugoslavya'nın dağılmasın- dan sonra bağımsızlığını ilan eden dört cumhuriyeti tanıdı. Tk- nıma kararı Bakanlar Kurulu- nun dünkü toplantısında alındı. Bakanlar Kurulu, Basbakan Süleyman Demirel başkanhğmda dün yaklaşık iki sa- at süren bir toplantı yaptı. Toplantıda Yu- goslavya'nın dağılmasından sonra bağımsızlığını ilan eden dört cumhuriyeün, önceden alınan ilke karan doğrultusunda eş zamanb olarak tamnması kararlaştınldı. Tanmma karan Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Akın Gönen tarafından toplantı- dan sonra açıklandı. Akın Gönen, Slovenya, Makedonya, Hır- vatistan ve Bosna Hersek ile diplomatik iliş- kiler konusunda şu bilgiyi verdi: "Ancak diplomatik ilişkilerimiz, Belg- rad'daki büyukelçüigimiz vasıtasıyla eski- den olduğu gibi yürütülmeye devam edilecektir. Diplomatik ilişki, bu tanınan cumhuriyetlerle tek tek, ayn protokoller im- zalandıktan sonra kurulacaktır;' Bakanlar Kurulu'nun tanıma karanyla birlikte Türkiye'nin Yugoslavya nezdinde- ki büyükelçiliğinin Sırbistan nezdinde bü- yükelçilik niteliği kazanacağı, ancak bağımsızhğını ilan eden diğer üç cumhuri- yetle ilişkilerin, ilk aşamada bu elçilik ka- nalıyla yürütülecegi öğrenildi. Bu arada Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, Belgrad ta- rafından görevden alınan ve önümüzdeki günlerde Ankara'dan aynlması beklenen es- ki Yugoslavya Büyükelçisi Trajan Pet- rovsky'ye dün akşam bir veda yemeği verdi. Yunanistan'dan tepki Tanıma karan Atina'yı üzdü STELYO BERBERAKİS (Atim)- Yunanistan, Türkiye'nin Bosna-Hersek, Slovenya gibi Makedonya Cumhuriyeti'ni de resmen tanımasını "üzüntüyle" karşıladı. Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Sözcü- sü Manuil Kalamidas, Türkiye'nin bu cumhuriyetleri tanıdığını duyurmasın- dan hemen sonra şu açıklamayı yaptı: "Yunanistan hükümeti, Türkiye'nin acil bir şekilde Bosna-Hersek gibi Make- donya Cumhuriyetinı de tammaya karar vermesinden üzüntü duymaktadır. Tür- kiye üstelik, Avrupa Topluluğu'na üye olmayı arzu ettiği iddialanna karşın AT'- nin bu konudaki alacağı karan bekleme- den bu cumhuriyeti tanıma yoluna baş- vurmuştur. Türkıye'nin bu karan kuşku- j su2 Balkanlar'da arzu edilen ıstikrarlığa' ve iki ülke başbakanının Davos'ta yarat- tıklan olumlu havaya aykın gelmekte- dir.." Yunanistan bilindiği gibi Makedonya Cumhuriyeti'ni "Makedonya" adını ta- şıdığı için tanımıyor ve diğer ülkeler tara- fından da tanınmasıhı engellemeye çahşı- yor. ABD gezisinde Demirel'in sadağı ok doluWASHINGTON — Oıta Asya, Başba- kan Süleyman Demirel'in önümüzdeki haf- ta gercekleşecek ABD ziyaretine doğru, hem Türk tarafınuı hem de ABD tarafının ilgi alanının üst sıralarında yer alıyor. ABD, bu konuya o kadar ilgi duyuyor ki Dışişleri Bakanı James Baker, Demirerin Washington'da bulunduğu günlerde Orta Asya cumhuriyetlerinde olacak. Amerika, daha önce mesafe koyduğu 6 cumhuriyet- ten Tacikistan, Türkmenistan ve özbekis- tan ile de diplomatik ilişkiye hazırlanıyor. Ancak Azerbaycan ile ilişkinin Ermeni lo- bisinin etkisinden hâlâ anndırüamadığı an- laşıhyor. Turkiye, iki müttefık arasında yapdan si- yasi istişarelerin gereği olarak daha önce ABD'ye "aynmcı" yaklaşımların sakınca- laruıı anlatmıştı. ABD şimdi hatanın yan- suıı düzeltiyor. Diğer yansı için Demirel'- in Washington'da belkı de yeni bir dosta- ne uyan yapması gerekebilecek. Başbakan'- uı, büyükelçi Bilal Şimşir'i de beraberinde getinresi, ziyaretin bu boyutu hakkında bir ipucu veriyor. Türkiye'nin bu konuda hem söylenecek sözü var hem de bu sözün ağırlığı var. Da- ha önceki gün ABD kongresinde yapılan bir oturumda Dışişleri Bakanı Baker, Türki- ye'nin Orta Asya'ya açüımda ABD'den ilerde olduğunu kabul etmek durumunda kaldı. Bundan da ötesi, Amerikan makam- lannın son bir yıl içinde yaptığı değerlen- dirmeler Türkiye'nin, NATO üyesi olarak bölgesel öneminin azalmadığım, aksine art- tığım gösteriyor. Türkiye'de genel seçimler yapüıp hükü- met değiştiğinde Amerikan yönetiminin ka- fasında şu sorular vardı: Yeni hükümet Türkiye'nin çevTesinde olanları bizim gördüğümüz gibi mi görü- yor? Bu konuda bizimle işbirliği yapacak WASHINGTON UFUK GÜLDEMİR mı?Şu ana kadar aldıklan duyumlann mem nuniyet verici olduğunu vurguluyorlar. "Hükümet sorunsuz kumldu. özal krizi yaraülmadı. Koalisyonun taban desteği var. Demirel 7 kez başbakanhk yapmış birisi gi- bi davranıyor. SHP ılımlı bir çizgide, hü- kümetin de yaratıcı düşüncderi olduğu" iz- lenimindeler. Uzun yıllardan beri Türk-Amerikan iüş- kilerinde ilk kez "tansiyonu yükseltecek bir sorun" bulunmadığını da düşünüyorlar. Bir yönetim mensubu, "Bir sorun anyorum ama bulamıyorum" diyor; "Aksine Bush, Demirel ile mektuplaşıyor, telefonlaşıyor" diye ekh'yor. Demirel'in muhalefetteyken söyledikJeri konusunda ise "Biz de demok- rasi ile yönetiliyoruz, seçim öncesinde po- litikacılann birçok şey söyleyebileceklerini büiyoruz" diyerek geçmişte edümiş lafla- nn hesabının tutulmayacağmı ima edi- yorlar. Aynca yeni hükümetin, Almanya ile iliş- kiler, Davos inisiyatifi, insan haklan yak- laşımındaki "yaratıalığın" Amerika ile iş- birliğinde de görüleceğini umuyorlar. Hü- kümetin "stratejik işbirliği" konusundaki tutumunu naal bulduklan sonılduğunda ise "Şikâyet etmemizi gerektirecek bir şey yok" diyorlar. Bir yetkili, "Türkiye hem Dakar'da İs- lam Doruğu'na, hem Prag'da AGİK top- lantısına, hem Moskova'da Ortadoğu kon- feransına, hem de BAB görüşmelerine ka- tüıyor. Herhalde yeryuzünde bu pozisyon- da pek az ülke var" dedikten sonra "Baş- bakan Demirel, VVashington'a sadağı ok dolu olarak geliyor" diye ekliyor. Bu oklann ne olduğu sonılduğunda ise şu sıralama yapıhyor: 1. Seçim kazanmış bir lider. 2. Irak politikalannda göz göze, • diz dizeyiz. 3. Orta Asya ve Balkanlar açı- hyor. Her yeni ülke Türkiye'ye bakıyor. 4. Kıbrıs süreci ilerliyor. 5. Ekonomi tüm za- afıyetlerine karşın güçlü. Türkiye'nin Orta Asya ve Balkanlar'da hangi alanda ABD ile işbirliğini arzuladık- lan sonılduğunda ise şu yanıt veriliyor: "Ek bir şey yapmanız gerekmiyor. Izledi- ğiniz poütikalar zaten herkesin menfaati- ne. Türk diplomasisi yüzyıllardır bu tür kaygan ortamlarda iş görmüş bir ekol. Bi- zim bu bölgeyi daha iyi anlamamıza yar- dımcı ounanız yeter."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle