Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16NİSAN1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/7
KITAP
Yılmaz Güney'in öyküleri
• ANKARA (Cumburijet Bürosu) — Yılmaz Güney'in
gençlik öyküleri, Yaba Yayınlan tarafından "Ölüm Beni
Çağınyor" adı altında yayımlandı. Kitap, Güney'in "Üç
Bilinmeyenli Eşitsizlik Sistemleri", "Ölüm Beni
Çağınyor", "Yasaklar Hiç Bitmeyecek", "Yannlam
Usançlı Tutku", "Mavisiz Yalnızlık", "Deli Çocuklara
Şarkı", "Ona", "Sürüngenler" ve "Oğluma Hikâyeler"
adlı dokuz öyküsünü içeriyor. Kitabın sonunda aynca
Onat Kutlar'ın gazetemizin Sanat-Edebiyat eki için
Güney ile yaptığı ve kasım 1970'te yayımlanan bir soyleşi
de yer alıyor. Yaba Yayınlan'nın sunuş yazısında gençlik
öyküleri için "Güney'in sinema tutkusunu edebiyatın
malzemesiyle gidermesi" denilirken öyküler "Hem
fantastik hem olağanüstü" diye tammlanıyor. Güney
gençlik oykülerinde tema olarak bireyin toplum içindeki
durumunu ve insan ilişkilerini işliyor.
TIYATRO
Viyana'da Türkçe tiyatro
• Kültür Servisi — Çalışmalarını iki yıldır Viyana'da
sürdüren TÜ Tiyatrosu Turgut Özakman'm "Ah Şu
Gençler" adlı oyununu Türkçe sahneliyor. Topluluk
üycleri Viyana'da Türkçe tiyatro yapmalannın nedenlerini
şöyle açıklıyor: "Türkçe tiyatro oynama gereksinimi
196O'lı yıllardan bu yana Avusturya'da oluşan Turk
azınlığının kendi külturünu, sanatını ve lisarunı koruma
ihtiyacından doğdu. Amacımız tiyatro sanatını korkulu
bir rtiya olmaktan çıkanp Türk dilini konuşan insanlara
sanatsal ve toplumsal bir ortam yaratmak." Türk
yazarların eserlerini sahnelemeyi amaçlayan topluluk,
"Ah Şu Gençler"i cuma, cumartesi ve pazar günleri 1060
Wien, Fillgradergasse 16'da sunuyor.
SERG1
Vannca'nın son çahşmaları
• Kültür Servisi — Çağdaş Türk resminde kendine ozgü
bir yer edinen ressam Adnan Vannca, son yağlıboya
çalışmalarını 25 nisandan itibaren Tem Sanat Galerisi'nde
sergileyecek. Sergi, 25 mayısa dek surecek. Sergi
kapsamında Adnan Varınca'nın yaşanunı ve sanatını
anlatan audio-visual gösteri de her gün 17.30'da
izlenebilecek. Klasik resim temalarını ele alırken onlara
çağdaş bir yorum getiren Adnan Varınca, bu özelliğiru
natürmortlannda özellikle hissettiriyor. Saf rengin arayışı
içinde olan sanatçı, son dönem çalışmalannda sanki bir
"boya şiirselliği" peşinde.
Selahi'nin resimleri
• Kültür Servisi — Ressam Birsen Selahi'nin resim
sergisi, 27 nisanda Moda'daki Benadam Sanat
Galerisi'nde açılacak. Sergi, 25 mayısa dek surecek.
1969-70 döneminde tstanbul Devlet Guzel Sanatlar
Akademisi Bedri Rahmi Eyuboğlu Atölyesi Yüksek
Resim Bölümü'nden mezun olan Selahi, 1972-74 yılları
arasında Çubuk Lisesi'nde resim öğretmenliği yaptı. tlk
kişisel sergisini 1971 yılında Lefkoşa Saray Oteli'nde,
ikinci kişisel sergisini 1986 yılında Ankara'da Siyah Beyaz
Galeri'de açan sanatçı bugüne dek birçok karma sergiye
katüdı. Çeşitli odülleri de bulunan sanatçı, halen E>evlet
Tiyatrolan'nda baş realizatör olarak çahşmakta.
Fotoğraflarla doğadan kesitler
• Kültür Servisi — Fotoğraf sanatçısı Ayşe
Gönüllüleroğlu'nun sergisi, Akbank Şaşkınbakkal Sanat
Galerisi'nde 24 nisan günü açıhyor. Fotoğraflannda
doğada ve ufak nesnelerde ışık, biçim ve hareket
bütunleşrnesinin öğelerini yansıtan Gönüllüleroğlu'nun
sergisi 10 mayısa dek izlenebilecek. 1986 yılından bu
yana çeşitli sergiler açan sanatçı, son sergisinde, siyah-
beyaz doğa çalışmalanna ağırlık vermiş. Sanatçı, şöyle
diyor çalışmalan hakkında: "Genelde doğaçlamaya, seri
halinde ve 'insansız' ifadeci tarzda gerçek veya makro
boyutta doğada ve fak nesnelerde ışık, biçim ve hareket
bütünleşmesiyle ortaya çıkan yeni biçimleri yansıtmak ve
gerçeğe yanılsama boyutunu da katarak ayrı bir görsel
dile ulaşmayı amaçlıyorum!'
M ÎMARLAR
6ÜNDEMİ BELİRLEYEN DERGİ!
IÎD
* TURGUT CANSEVER'İN AYDIN
BCYSAN'A CEVABI
* FERMAN ŞENSOY'LA "MİMARCA"
* PROFİL: "AROLAT'LAR"
* ERKAL GÜNGÖREN; ÇATALCA'DA
BİR VİLLA
* BİRBİRİNOEN FARKLI 50 ADET
PROJE
* İZMİR FUARI VE BAĞKUR GENEL
MÜDÜRLÜĞÜ TÜM YARIŞMA
PROJELERİ
* VİLLALAR, VİLLALAR!
* DEKORASYONLAR!
* MUTFAKTAN MUTFAĞA!
* DOLU, DOLU, DOPDOLU BİR
DERGİ
Dağıtım
HÜR BASIN DAĞITIM A.Ş.
Türkiye Yazarlar Sendikası GenelBaşkanlığı'na ikinci kezseçilen Oktay Akbal;
'Bireysel kırgmlıklar bîr yana'
Öncekihafta7.
Olağan Genel
Kurulu'nu
gerçekleşüren TYS,
önümüzdeki
dönemde Kabataş
Setüstü'ndeyeni
merkezine geçmeye
hazırlamyor.TYS
Genel Başkanı Oktay
Akbal, "Sendikaya
bugüne kadar üye
olmamış kişilerin de
aramıza katılmasını
bekliyoruz.''diyor.
Kültür Servisi -yiurkiye Ya-
zarlar Sendikasf (TYS) geçen
günler içinde^. Olağan Genel
Kurulu'nu yaptı. Genel başkan-
hğa ikinci kez yeniden Oktay
Akbal/seçildi. Akbal'la genel
kurul'sonrası TYS üzerine ko-
nustuk. Oktay Akbal, şöyle de-
ğmendirdi genel kurulu:
"7. Olagan Genel Kurul'a
üyelerimizin önemli bir bölümü-
nün katılması TYS'nin gelecegi
açısından sevindiricidir. 400'e
yakın üyeyi kapsayan sendika-
nın yurtiçinde ve yurtdışında
saygın bir duruma gelmesi de
aynca sevindiriddir. Sendika bir
meslek kunıluşudur. Bu yüzden
bntiin yazar arkadaşlann caiış-
malan, sendika ile Hgilenmeleri
gerekiyor. Bu arada geçen yıl ki-
şisel nedenlerle sendikadan ay-
rılan kadın arkadaşlantnızın da
TYS'de yer almalannı genel ku-
rulda söyledim. Şimdi de yine-
liyorum. Bireysel kırgınlıklar or-
güt bütunlügünu, orgut birlik-
teliğini bozmamah. Kişiler ge-
çer, örgüt kalır. Kısacası
TYS'nin yazın ve basın alanın-
da sürdürdüğü etkinüğin yanı sı-
ra Türk toplum ve politika va-
ÖRGÜT KALIR — Oktay Akbal, "Geçen yıl kişisel nedenlerle sendikadan aynlan kadın arka-
daşlarımmn da TYS'de yer almalannı istiyonız" diyor. "Bireysel kırgınlıklar orgut bütunlügU-
nü, örgüt biriikteliğini bozmamalı. Kişiler geçer, örgüt kalır." (Fotoğraf: Lütfi Özkök)
şamında da varlığını surdürme-
si kaçınılmaz bir zorunluluktur."
TYS, önümüzdeki günlerde
nasıl bir çalışma duzeni içinde
olacaktı? Ne gibi etkinlikleri ye-
rine getirmeye çalışacaktı? Ak-
bal'ın TYS'nin yakın gelecekte
program hedefleri üzerine gö-
rüşleri ise şöyle:
"Bu dönem sendikamızı daha
canlı ve işlevli kılacağız. Görev
bölümunde genel sekreterliğe se-
çilen Enver Ercan arkadaşımızın
değerli katkılarda bulunacağına
inanıyorum. Sendika ile yakın-
dan ilgilenmek, üye isteklerine,
yurtiçi ve yurtdışı ilişkilere da-
ha çok önem vermek gerekiyor.
önümüzdeki dönemde yeni
merkez binamızda, yani Kaba-
taş'ta, Setüstü'ndeki yeni yeri-
mizde çeşitli kol çalışmalan, sık
sık toplanacak danışma kurul-
lan, aynca yazarları ve yazar
dostlarını bir arada bulundura-
cak bir lokal hazu-lığı içindeyız!'
— Sendikanın yurtdışı ilişki-
leri?
— Önümüzdeki yıl Balkanlar
ve Ona Avrupa yazarlar toplan-
tısı yapacağız. Burada Kültür
BakanhgYnıa katkısı söz konu-
su. Biz, işlerimize kanşılmadığı,
herhangi bir etki altında bırakıl-
mad\ğımız koşullarda Kültür
Bakanlığı ile işbirliğine karşı de-
ğüiz.
— Yurtdışı ilişkller şimdi ne
durumda?
— Sendikamız önceki yıllar-
da değişik Avrupa ve Asya ülke-
leriyle karşıhkh anlaşmalar im-
zalamıştı. Yazarlar karşıhkh ola-
rak gidip geliyordu. Ama 12 Ey-
lül olayından sonra bir süre iş-
levsiz kaldık. Şimdi bu anlaşma-
ları yeniden yaşama geçirmek
gerekiyor. Bu anlamda ilk ola-
rak Azerbaycan Yazarlar Birli-
ği ile bir anlaşma imzaladık. Ya-
zarlann karşılıklı gidip gelmeleri
dışında, aynca hazırlanan Turk
ve Azerbaycan Edebiyatı anto-
lojileri beşer cilt halinde bastı-
nlacak hem burada hem de Ba-
kü'de.
Mart ayında yapüan Azerbay-
can Yazarlar Birliği genel kong-
resine çağrıhydım. Gidemedim.
O donemdeki genel sekreter Ha-
yati Asılyazıcı gitti. Azerbay-
can'da çağdaş kafalı, çok değerli
yazarlar var. Ama ne yazık ki bu
edebiyatı yeterince tanımıyoruz.
Onlarla ilgilenmeyi de ülkemizin
tutucu çevrekrine ve birtakım
derneklere bırakıyoruz. TYS, bu
anlamda Türkçe konuşan ve La-
tin alfabesini kullanmaya başla-
yacak olan ülkelerle daha yakın
ilişkiler kuracaktır.
TYS'nin yasal konumo üzeri-
ne bir çalışmanız olacak mı?
— Bildiğiniz gibi TYS, Sendi-
kalar Yasası'na bağlıdır. Bu ya-
sa ve 1982 Anayasası'nın belirli
maddeleri sendikalan politika
dışı tutuyor. Toplumu ilgiiendi-
ren konularda sendika adına gi-
riştiğimiz eylemler, yaptıgımız
konuşmalar bu yasanın kimi
maddelerine ters duşmüş sayılı-
yor. Bu yüzden emniyette sorgu-
lamalara çağnlıyoruz. Turk ya-
zarlan ve TYS, ülkemizde ger-
çek demokratik koşullann en kı-
sa sürede yaşama geçirilmesi yo-
lunda savaşım vermektedir ve
verecektir.
Akbal'ın verdiği bilgiye göre
TYS, 90. doğum yılı nedeniyle
Nâzun Hikmet'i özel bir toplan-
tıyla anacak. Bu konuda Mos-
kova'da >apılan uluslararası top-
lantıya sendika adına 2. Başkan
Demirtaş Ceyhan katılmış.
Bu dönemde Karaca Tiyatro1
da yapılan "Ustalara Saygı" ge-
celeri de sürdürülecek. Aynca
bu gecelere Kabataş'taki lokal-
de yapılacak konuşmalar da ek-
Ienecek. Akbal, "Ülkemizin bi-
linçli aydın gucunu temsil eden
derneklerie işbirliğini guçlendir-
me>i buyuk gorev sayıyoruz. Bu
arada PEN başta olmak üzere
kültürle, basınla ilgili kuruluş-
larla da işbirliği yapacagu" di-
yerek sözlerini şöyle tamamlı-
yor:
"Son olarak Türk vazarlan-
. nın örgütu olan TYS'ye bugüne
kadar üye olmamış kişilerin de
aramıza katılmasını bekliyoruz.
TYS, yalnız şairler, ovkuculer,
romancılann yani edebiyatçıla-
nn örgütu değil, yazarhğını ya-
pıtlanyla kanıtlamış edebiyat dı-
şı bütun \azariara açıktır. Ben
başkan olarak degişik alanlarda
da olsa ürunleriyle topluma kat-
kıda bulunan bütun yazarlann
TYS çatısı altında toplanmaya
çagınyonım."
TYS'nin
bildirisi
• Kültür Servisi —
Türkiye Yazarlar Sendikası
Yönetim Kurulu, Irak
sımnndaki Kürt ve
Türkmen halklaruun
durumu hakkında bir
bildiri sundu. TYS'nin
büdirisinde şu açıklama
bulunuyor: "Irak
sınınmızda Kürt ve
Türkmen halklarının ,
yaşadığı trajediye,
topraklanndan sökülen
insanların kültürlerinin
kuruduğu, bundan da
bütun bir insanlık ailesinin
zarar gördüğü bilinciyle acil
ve adil bir çözüm
bulunmasım istiyor, bu
olguya neden olanlan
kınıyoruz"
PEN Yazarlar DerneğVnin genel başkanlığına getirilen Şükran KurdakuL
4
Ulusal onurumuz önde gelirŞükran Kurdakul'a göre "Türkiye'nin okumuş
yazmış" kesimi, dernekten, demokratikleşme
adına tavır bekliyor.
lan secimlerde Şükran Knrdakul
başkanlığa, Bekir Yıldız ikinci
başkanlığa, Yurdanur Salman
genel sekreterliğe, Alpay Kaba-
calı saymanlığa, Selim Şengil.
Muge Gürsoy ve Atilla Birkive
ise vönetim kurulu üyeliklerıne
seçıldiler.
15 ay önce tekrar kurulan
PEN Yazarlar Derneği, bu sü-
re içinde neler yaptı? Amaçlan
doğrultusunda yeterince etkin-
ük gösterebildi mi? geçen 15 aya
bakılırsa PEN Yazarlar Derne-
ği'nin, ülkemizin politik ve sos-
yal yapısından kaynaklanan so-
runlarla daha çok uğraştığı gö-
rülüyor. Türk PEN'i, özgürlük
ve demokıasi eylemlerinden do-
layı henüz yazar haklarıyla ya-
zarhk sorunlanyla ilgilenebilrniş
değil. Tüzüğünde 'yazarlann
ifaâe özgüriügünün korunması'
maddesi de yer alan PYD, işte
bu nedenlerle 15 aylık süreyi
Çanakkale Cezaevi'nde açhk
grevine başlayan dergi yönetici-
lerine destek vermek; 'Düşünce-
ye Özgürlük' yürüyüşleri duzen-
lemek, Körfez savaşına karşı di-
ğer dernek ve kunıluşlarla bir-
likte oturumlar, toplantılar dü-
zenlemek, anayasa değişiklikle-
rini konu alan bildiriler hazırla-
mak ya da Zonguldak grevinde-
ki işçilere para toplamakla ge-
çirdi.
PEN Yazarlar Derneği Baş-
kanı Şükran Kurdakul'a göre
'Türkiye'nin okumuş-yazmış
LALE FtLOCLU
İlk kez HaUde Edip Adrvar,
Yakup Kadri Karaosmanoglu,
Yaşar Nabi Nayır gibi yazarla-
nn bir araya gelerek yaşama ge-
çirdikleri Türk PEN Kulübü'-
nün kuruluşundan bu yana tam
40 yıl geçti. Edebiyatçılann,
toplantılar düzenkyerek, söyle-
şiler yaparak, arada bir de Ulus-
lararası PEN Kongresi'ne katı-
larak 1980'e kadar getirdikeri
Türk PEN'i aslında amaçlan
arasında yer alan yazar hak ve
özgürlükleri ya da edebiyatçıla-
nn yurtdışında tanıtılması gibi
görevlerden uzak yaşadı.
12 Eylül'le birlikte dernekle-
rin görevleri askıya ahndığında
Türk PEN'inin durumu da ay-
nıydı. Ancak Türk PEN'i, bü-
tun deknerlere kongre izni veril-
diği zaman belirtilen tarihte ge-
nel kurulu toplayamadığj için
kapatümış sayıldı.
Türk PEKi 1989 başlannda
Türkiye Yazarlar Sendikası'nın
çabalanyla tekrar kurulma aşa-
masına geldi. tlk toplantıda Ya-
şar Kemal kurucu başkan seçil-
di. Bundan 10 ay kadar sonra
Bakanlar Kurulu tarafından adı
PEN Yazarlar Derneği olaraV
değiştirilip kuruluşu onaylanan
Türk PEN'i geçenlerde tekrar
toplanarak yönetim kurulunu
secti. Kurucu Başkan Yaşar Ke-
mal'in görevinden aynlma iste-
ğini açıklamasından sonra yapı-
DEVLETTEN YARDIM BEKLEMtYORUZ — "Biz devletten
reler içinde kapsamlı bir bülte-
ni Türkce-lngüizce olarak hazjr-
lâyarak PEN üyesi 60 ülkeye ve
bilinen kitaplıklara, Türkolog-
lara gönderecek. TRT'nin Nâ-
zun Hikmet'ten itibaren Türk
yazarlanna uyguladığı yasakla-
ra ve yasakçılık anlayışına kar-
şı tavır göstereceklerini bildiren
Şükran Kurdakul, 27 nisanda
Hacı bektaş Kültür Derneği ile
birlikte tnsanda ve Sevgide Ço-
ğalan Ozan Yunus Emre' gece-
si de düzenleyeceklerini ekliyor.
Gazeteci yazarlann PEN'e
ahnıp alınmaması konusunda
açılan tartışmalar konusunda
"Edebiyatçı niteligi afır basan
yazarlann elbetteki PEN'de yeri
oiduğu kanısındayım" diyen
Kurdakul, devletın kimi dernek-
lere yapttğı yardımlarla ilgili
olarak da şunlan söylüyor:
"Siyasal hiçbir iktidaria Uîş-
hiçbir etkinliğimiz için ayrı ayn para yardunı beklemijoruz. Si- kbniz olmayacak. 'Kültür Ba-
yasal hiçbir iktidaria ilişkimiz olmayacak" diyor. kaakğı'ndan söke söke para alı-
kesimi' dernekten demokratik-
leşme adına tavır bekliyordu.
Toplam 82 uyesi olan -ve aylık
aidatlan geçen ay 12 bin liradan
50 bin liraya çıkartılan PEN
Derneği'nin çalışmalarıyla ilgi-
li olarak Şükran Kurdakul şun-
lan söylüyor:
"Çagdaşlaşma sttred içinde
bizden beklenen tavn yerine ge-
tirmeye çalışıyoruz. Knşkusuz
PEN'in uluslararası kamuoyun-
da bir ağıriıgı vardır. Ama bu
ilişkilere karşın Türk düşün
adamlan olarak ulusal onuru-
muz önde gelir. Bir örnek vere-
cefim: Çanakkale Cezaevi'nde
yatan ve 123 yıla hüküm giymiş
bulunan Kâznn Ariı için bir baş-
ka ülkeoim PEN demeginin al-
mak istediği daktiloyu, biz
kongremizde üyelerimizin bagışı
ile temin ettik. Bu bizim ulusal
onur kavramımızı somutlayan
bir şey oldu."
Kurdakul, önümüzdeki çahş-
ma döneminde PYD'nin yazar
sorunlanna ve edebiyatçılarımı-
zın yurtdışında tanıtümasına za-
man ayıracaklannı beUrtiyor.
1921 yıhnda Ingiliz romancı
John Galsworthy tarafından
kurulan PEN Kulübün Türkiye
kolunu oluşturan PYD, belli sü-
nz, kendi bildiğimiz doğrultuda
çaüşmamızı sürdürürüz' anlayı-
şının doğnı yanlan var elbette.
Ancak biz bu anlayışın dışında
kalmayı daha olumlu buluyo-
ruz. Ama siyasal iktidann her
yıl kişfiiği beffi olan yazar örgüt-
İerine belli oranlarda katkıda
bulunması ayn konudur. Dev-
let, nasd tiyatroya yardım yapı-
yorsa öyle. Bütun Avrupa bu-
nu yapıyor. Ama biz. devletten
hiçbir etkinliğimiz için ayn ay-
n para yardımı istemiyoruz.
Böyle oMugunda öroegin Asya-
Afrika Yazariar Birliği Toplan-
bsı'na 'evet' bir başka tophuı-
bmıza 'hayır' diyebüir."
American Psycho' romanı son yılların en şiddetli yazın tartışmasını başlattı
Sapıklığm spektilasyonu mu?
YAVUZ BAYDAR
STOCKHOLM — Yazmsal bir metin,
içinde taşıdığı şiddet unsunı nedeniyle
reddedilmeli mi? Sade'dan bu yana ya-
yın dünyasını meşgul eden bu konu, ye-
niden tartışma gündeminin ilk sırasında.
ABD'den Italya'ya, tsveç'ten îspanya-
ya pek çok ülkede kültür çevreleri, 1980
kuşağı Amerikan yazarlanndan Bret
Easton Ellis'in yeni romanı "American
Psycho"yu konuşuyor son haftalarda. Is-
veç'te romanı yayımlamayı reddedenle-
re geçenlerde Prisma Yayınevi de eklen-
di. Fransa, AJmanya, Ingiltere, Italya,
Belçika ve Ispanya'da da yayınevleri ro-
manı geri çevirmiş durumda.
1964 dogumlu yazar Ellis'in romanı
için ABD'de Simon/Schuster Yayınevi
bir sözleşme imzalamıştı. Ancak kitabın
görübnemiş ölçüde aynntıh şiddet ve ırza
tecavüz sahneleri içerdiği gün ışığına çı-
kınca, yayın tarihine bir ay kadar kala
ABD'de onalık birbirine girdi. Kadın ör-
gütleri gösteriler düzerdeyerek romanın
yayımnıın durdurulmasım istedi. Si-
mon/Schuster, çareyi 300 bin dolar öde-
yerek sözleşmeyi iptal etmede buldu.
"American Psycho" bunun üzerine bir
ay kadar önce Vintage Yayınevi tarafın-
dan piyasaya sürüldü ve doğal olarak da
"bestseller" listelerinde hızla yükseldi.
Şimdi sekizinci sırada.
ABD'de son yılların en şiddetli yazın
Ellis, yeni romanmda 1980'lerin
yarattığı "yuppie" tipini Wall Street
dekoru içinde anlatıyor. Yaklaşık 400
sayfalık romanın 30-40 sayfası,
tiksinti uyandırıcı, aklın sınırlarmı
zorlayıcı, ırza tecavüz cinayet, deri
yüzme ve insan eti yeme sahnelerini
en ince ayrıntılarıyla soğukkanlı bir
dille aktarmakta. Roman
Amerika'da piyasaya sürüldükten
hemen sonra 'bestselier' dizilerinde
hızla yükseldi. Şimdi sekizinci sırada
tartışması hâlâ S^irüyor. Konu: "Ameri-
can Psycho", sapıkhğın spekülasyonu mu
yoksa edebiyatta sınırlan genişletmeyi
amaçlayan bir yapıt mı?
Ellis, yeni romanında, 1980'lerin ya-
rattığı "yuppie" tipini Wall Street deko-
ru içinde anlatıyor. Roman kahramanı
Patrick Bateman, genç ve küstah, son
derece hali vakti yerinde bir "yuppie".
Arkadaşları ile yalnızca o çevrenin git-
tiği barlarda, lokantalarda buluşuyor;
kokain ve seks düşkünü kadınlarla do-
lu bir dünyanın ortasmda yaşıyor. Pahah
giysilerinin içinde bir canavar Bateman;
öldürüyor, üstelik akıl ahnaz bir şiddet
fantezisiyle; suçunu zaman zaman itiraf
ediyor, ama kendi dünyasıyla meşgul
çevresi, dinlemiyor bile.
Yaklaşık 400 sayfalık romanın 30-40
sayfası, tiksinti uyandıncı, akıl sınırla-
nnı zorlayıa ırza tecavüz, cinayet, deri
yüzme ve insan eti yeme sahnelerini en
ince aynntüanyla, soğukkanh bir dille
aktarmakta. Kurbanların çoğu kadın,
ama arada dilenciler, köpekler ve bir de
çocuk var.
Çok sayıda ölüm tehdidi aldığı için
Manhattan'da gizli bir yerde yaşayan El-
lis'in TV'de şiddet ve korku fılmleri ile
büyüyen bir kuşağın temsilcisi oiduğu
muhakkak. Ama yazan savunanlar, ro-
manın ahlaki yönüne dikkat çekiyorlar.
Daha ilk satırdan itibaren çarpıa bir dil
temposu tutturan Ellis, smıf farklannın
hızla büyüdüğü, para içinde yüzmeye
başlayanlann alttakilere tekme üstüne
tekme attığı bir toplumu anlatıyor. Yer
yer de vitesi yükseltip "tükenmiş" bir uy-
garlık üzerine kıyamet tablolan çiziyor.
Ancak romanın bu yam, aleyhtarlannı
etkilemiyor. ABD'de son yıllarda orta-
ya çıkan yeni ahlakçıhk hareketi, John
Lenson'ın katilinin Stalinger'in "Gönül-
çelen"inin kahramanı Holden Caulfi-
eld'e sapıkca bağlı olduğunu anlatmasın-
dan yoîa çıkarak yazın üriinlerinin top-
lumdaki şiddete kılavuzluk ettiği görü-
şünde. Ellis, bir söyleşide buna şöyle kar-
şı çıkıyor:
"New York'ta her gün yüzlerce şiddet
olayı meydana geliyor. Hiçbir toplum
kendisini zihinsel açıdan çarpık caniler-
den tümÜNİe kurtaramaz. Kimse onlann
cinayet gerekçelerini de onceden hesap-
lay^ımaz. Boyleleri için esin ka>nağı yan-
lış çalan kilise çanı da olabilir, yarım ay
tutulması da. Tarihte her zaman toplum-
daki sapmulann faturasını kültürel
urünlere çıkarmak isteyenler olmuştur."
Romana ABD'de gelen tepki oldukça
normal karşılanıyor, tartışmalarda dik-
kat çeken konu, ifade özgurluğünün be-
şiği Avrupa'nın "muhaf azakâr" rüzgâr-
lara yelken açmasımn şaşırtıcıhğı.
Gtinler
?
• Kültür Servisi — Aylık
edebiyat dergisi "Yazıh
Günler"in dördüncü sayısı
yayımlandı. Daha çok şiir
sanatıyla ilgili incelemelere
aynlmış olan bu sayıda
FUistinli ozan Mahmud
Derviş ve Ismet özel
hakkındaki yazılar yanında,
Philippe Delaveau'nun
"Şürin Sonu mu?" başbkh
bir araştırması da yer
alyıor. Victor Serge'in
"Yazann tdeolojik tşlevi",
Yaşar Azaz'ın "Sanat ve
özerkleşme Süreci 1" adlı
incelemeleri; Afşar
Timuçin, Aİi Çeviker,
Erdinç Iskür ve ömer
Ateş'in şiirleri; Ragıp
Toklucu, Levent Gönenç ve
Afşar Timuçin'in desenleri;
Behçet Çelik ve Mehmet
Sert'in öykülerinin de
bulunduğu Yazıh Günler,
Caferağa Mah., Ruşenağa
Sk., No: 16/A 81300 Moda,
tstanbul adresinden
istenebiliyor.
Konservatuvara
ö^renci
• İSTANBUL (tÜHA) —
lstanbul Ümversitesi Devlet
Konservatuvan'na 1991-92
öğretim yılında ön kayıtla
öğrenci alınacağı büdirildi.
Konservatuvar
Müdurlup'nden yapdan
açıklamaya göre Sahne
Sanatlan Bölümu için
başvurular 15 mayıs - 15
haziran arasında yapılacak.
Bu bölüme girebilmek için
ÖSS 1. basamak sınavmı
kazanmış olmak gerekiyor.
Tam zamanlı müzik ve bale
bölümü içinse 1-20 mayıs
arasında başvuruda
bulunulacak. Adaylann
ilkokul mezunu veya 5.
sınıfta okuyor olması
gerekiyor.
^Çevre bıziııı
• Kültür Servisi —
tSKPnin "Çevre Bizim"
başlıkh etkinlikleri
kapsamında çocuklar
arasında düzenlediği "Nasıl
Bir Çevrede Yaşamak
Istiyoruz" yarışmasının
ödül töreni 23 nisanda
Cemal Reşit Rey Konser
Salonu'nda
gerçekleştirilecek. Saat
14.00 ile 16.00 arası
yapılacak tören
kapsamında, bir çocuk
korosunun konserinden
sonra, "Mavi Masal" çocuk
oyunu yer alacak.
Hat sergisi
• Kültür Servisi — 1915
yılında îstanbl'da doğan
hattat Osman Rebii
Önol'un hat sergisi, islam,
Tarih Sanat ve Kültür
Araştırma Merkezi'nin
katkılanyla 26 nisanda
Yıldız Sarayı Çit Kasrı'nda
gerçekleştirilecek. İlk
sergisini 1987'de açan ve
geçen yıllarda Gülhane
Etkinlikleri Hat
Yanşması'nda ödül alan
sanatçımn sergisi 9 mayısa
dek izlenebilecek.
Rolling Stones
turneye hazır
• Kültür Servisi — Rolling.
Stones müzik topluluğu,
önümüzdeki yıl
gerçekleştirilecek dev bir
turneye hazırlanıyor. Ünlü
rock topluluğunun solisti
Mick Jagger, Intemational
Herald Tribune gazetesine
yaptığı acıklamada, BBC ile
yaptıklan bağlayıcı
konıratm sona erdiğini
belirterek turnenin yıl
sonunda
gerçekleştirilebileceğini
söyiedi.
Çalman keman
• tSTANBUL (tÜHA) —
Ünlü Fransız kemancı
Pierre Amoyal'dan 4 yıl
önce çalınan 17. yüzyıl
yapımı Stradivarius keman,
Turin kentinde 2 milyon
dolara satılmak uzereyken
polis tarafından bulundu.
lnternational Herald
Tribune gazetesinde yer
alan habere göre unlü
kemancı 4 yıl sonra
kemanına yeniden
kavuşmaktan çok mutlu.