22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 16NÎSAN1991 Honecker'in dunımu agır • BERIİN (AA) — Almanya'da yayımlanan Bild gazetesi, gizlice Moskova'ya götürülen eski Demokratik Almanya lideri Erich Honecker'in sağlık durumunun kötü olduğunu bildirdi. BiJd gazetesi, Honecker'in, 13 martta Moskova'ya götürüldükten kısa süre sonra ameliyata alındıgını, ameliyatın başanlı geçtiğini, ancak sağlık durumunun çok kötü olduğunu öne sürdü. Gazete, Moskova'da adını açîklamadığ] bir kaynağa dayanarak verdiği haberinde, Honecker'deki iyileşmenin çok yavaş olduğunu kaydetti. Bild gazetesi, Moskova'daki bir hava kuvvetleri hastanesinde ameliyata alınan 78 yasındaki Honecker'de "tehlikeli bir iç hastalığı" olduğunu bildirdi, ancak aynntı vermedi. Daha önce verilen haberlerde, Honecker'in böbrek kanseri olduğu bildirümişti. Mtiltecilere engel • WASHEVGTON (AA) — ABD Dışişleri Bakanlığı, Afgan mültecilerinin siyasi sığınma talebinde bulunma şartlannı büyük çapta ağırlaştıran kısıtlamalar eetirdi. Insan Haklan Avukatlan Komisyonu Mülteciler Projesi Başkanı Arthur Helton, sadece hayati tehlikeyle karşı karşıya bulunan ve başka ülkelere yerleştirüemeyen mültecilerin ABD'den sığnıma hakkı talep etme olanağına sahip olduklannı açıkladı. Kısıtlama karanrun, bir dışişleri yetkiiisinin kongreye, 1989-90 yıllan arasında Afganistan'dan 100 bin kişinin kaçtığını acıklaması üzerine alındığı belirtildi. Yeni kısıtlamalann, halen sığınma hakkı talep etniı, olan 4.700 mülteciye uygulanmayacağı bildirildi. Getirilen yeni kısıtlamalardan önce, ABD'de okuyan, Amerikan şirketlerinde calışan ve bu ulkede yakınJan bulunan Afganlılara sığınma talebinde bulunma hakkı tanınıyordu. Amavutluk: Son koltuk KFnin • TİRAN (AA) — Arnavutluk'ta önceki gun tek milletvekilliği için yapıian son rur seçimi iktidardaki Emek Partisi (Komünist Parti) kazandı. Emek Partisi Lusnia sehrinde cıkarttığı bu milletvekili ile parlamentodaki sandalye sayısını 169'a yûkseltti. 250 üyeli Arnavutluk parlamentosunda ana muhalefetteki Demokratik Parti'nin 75, Yunan azınlığın temsilcisi konumundaki Omonia hareketinin 5 ve komünist eğilimli Muharipler Birliği'nin de 1 milletvekili bulunuyor. Japonya'da AIDS • TOKYO (AFP) — Japonya'da AIDS'ten ölenlerin sayısı, Ylfft ulaştı. Japonya Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre ölen 170 hastanın 124'ü kan nakli yoluyla, 46'sı ise cinsel ilişki yoluyla AIDS'e yakalanmıştı. Bakanhk açıklamasına göre Japonya'da şu an 374 AIDS hastası ve 1.640 taşıyıcı bulunuyor. Lübnan'da catrçma • KUDÜS (Renter) — Israil tarafından desteklenen Lübnanlı silahlı gruplarla Füisünli gerillalar arasında yeni bir çatışma çıktığı bildirildi. Güney Lübnan Ordusu'na mensup silahl) kişiler, Israil tarafından "güvenlik bölgesi" ilan edilen bölgede iki kişiyi öldürdüler. Pazar günü de aynj bölgede bir çatışma çıkmış, tsrailli askerler iki kişiyi öldürmüşlerdi. tngiltereBaşbakanı John Major, televizyona demeç verdi: Kürtlerisilahla koruyabilirîz. _ . . JJohn Major'm bu demeci, ABD Başkanı Bush'un "Irak İç savaşına karışmayacakları" şeklindeki açıklamasından aynlıyor. Major, verdiği demeçle "güvenlik bölgesi" önerisinde hâlâ ısrarlı olduğunu gösterdi. EDİP EMİL ÖYMEN LONORA — Başbakan John Major, Türkiye'ye sığınmayı sürdüren Kürtleri ola- sı bir Irak saJdırısından korumak amacıyla 'Gcrekirse askeri mödataale yapdabilir' de- di. Major'ın bu acıklaması, ABD Başkanı George Bush'un, "tek bir Amerikan askeri- nin dahi Irak iç savaşına kanşmayacagı" va- adini izliyor. Major'ın sığınmacılara daha et- kin yardım yapılması amacıyla geçen hafta ortaya attığı "güvenlik bölgesi" önerisinde, sığınmacılara bir aşamada askeri kuvvet des- teği ongorülmüştu. Başkan Bush ise "Irak'ın iç savaşına kanşmayacagı" gerekçesiyle öne- riyi benimsememiş, sadece ınsani yardım ya- pılmasına, bunun için de Irak hükümetinin "onayının aluunasına" rıza göstermişti. Başbakan Major, görüslerini bir televizyon mülakatı sırasında açıklarken "Saddam Hü- se>in kuvvetlerinin Kuzey Irak'ta Kürtleri yıl- dırma kampanyasına izin verilemez. Eğer bir saldınya kalkışırsa yeni bir durum doğar" dedi. Bunu karşılamak amacıyla askeri mü- dahalede mi bulunulacağı sorusunu ise Ma- jor, "Bu aşamada, askeri müdahale olasılı- ğı gündemde değil, ancak gundem dışına da çıkmamıştır. Duruma bakacağız" diye yarut- ladı. Başbakan Major'ın, Başkan Bush'un gorüşlerine şimdi tamamen ters düşen bir açıklama yapması, Amerikan yönetimi, Bir- leşmiş Milletler, hatta Ingiltere Dışişleri Ba- kanlığı'nda dahi taraftar bulamayan "güven- lik bölgesi" önerisinde hâlâ ısrarlı olduğu- nu gösterdi. Başka görevler Başbakan Major, Kürtler konusunda kap- samlı başka fikirler de ortaya attı. "Onlara sadece kısa vadeh ivedi yardım öngörmüyo- ruz. Soruna uzun vadede kalıcı bir çözıim de gereklidir. Bunu bir amaç olarak beiirlemek doğrudur kanısındayım" diyen Major, "An- cak bu plan yuriımeyebilir. Geri adım ata- bilirim. Yine de hiçbir girisimde bulunma- mak yerine, geri adım atmış oimayı tercih ederim" dedi. Kuşkucu gözlemciler, Başbakan Major'- ın "uykuya yattığı" sanılan "güvenlik bölgesi" önerisinde yer alan "askeri müdahale" seçeneğini yeniden gündeme ge- tirmesini "iç siyaset manevralarT'na bağlı- yorlar. Margarel Thatcher'ın kararlı, taviz- siz, katı ve göztipek siyaseti ardından Ma- jor, iktidan sallanmakta olan Muhafazakâr Parti'nin güçlü sağ kanadına göre kararsız, kaypak, tedirgin ve güvensiz. Başkan Bush'a, başkanlığa ilk seçildiği sıralarda ba- sın tarafından yakıştırılan "hanım evladı" suçlaması, şimdi Başbakan Major'a partisi- nin sağ kanadı ve sağcı basın tarafından uy- gun görülüyor. Major'ın, "başansızlıktan" söz edebilmesi; Thatcher'ın siirekli olarak başanya güdülediği parti içinde güvensizlik yaratıyor. Muhafazakâr Parti'nin 1975'ten beri ilk kez Thatchersız katılacağı ve erken seçim tarihini saptayacak olan "kısmi yerel seçim"e bir aydan kısa sure, genel seçime de en fazla 18 ay kalmışken, Major'ın, kendi- sine yöneltilen "ayıflık" itharnlannı silmesi gereİcli. Bazı gözlemciler, Major'ın Künleri gerekirse silahla koruma önerisini bu çerçe- vede değerlendiriyorlar. Fransa Paris muhabirimiz Mine Saulnier'nin ha- berine göre Fransız medyalarmı dun en faz- la meşgul eden konu, Cenova açıklannda ya- narken denize petrol saJan Kıbns Rum ban- dıraiı tanker oldu. Kttrt dramı, iç sayfalar- da, fakat geniş boyutlarda irdelenmeyi sür- dürüyor. Yeni başlayan ABD yardımının bü- yuklüğıi de basının yakın takibe aldığı bir ol- gu. Dün Liberation gazetesi, yorumsuz ola- rak ve altyazısından Türk askerlerinin öldür- düğü iddia edilen Miro Ahmed adlı Kürt sı- ğınmacının fotoğrafını yayımladı. Öte yan- dan eski Avrupa Parlamentosu Başkanı ve üyesi Simon Vefl, dün Fransız radyosuna ver- diği bir demeçte, Kürt göçü ve Kürdistan so- runuyla ilgili olarak "Batılı devletlerin BM'den başka bir iilkenin iç işlerine müda- hale konusunda almaya çalıştıklan izin ve- saire, tümüyle iki yüzlü bir manevradır. Kürtlere o ya da bu biçimde yardım edebil- mek ve destek olabilmek için isteseler baş- vurabilecekleri pek çok hazır yasal gerekce ve madde \ar" dedi. Simon Veil, kendisine yöneltilen, "Türki- ye'nin sınıriarını açmama konusundaki tu- tıunn AT'ye adaylıgıyla bagdaşıyor mo" so- rusunu ise şöyle yanıtladı: "Tnrkiye'nin rtı- tnmu, elbette çelişkili. Ancak kendi Kürtle- riyle sorunlan olan bu iilkenin ileride başı- na iş açabüecek bir yeni topluluğu kendi bag- lannda beslemek istememesi dogal. Unutma- yalım ki bugün göç eden Kürtlere yardım eden yine Türkiye. Biz olaya çok uzagız. Ba- tılı devletlerden hiçbiri, bu Kürtlerden degil yiiz binlercesini, birkaç yiizunü bile kendi topraklanna kabul etmek istemiyor. Türki- ye'ye vurmak kolay degil." *e göre, Kürt sığınmacılar için güvenlik bölgesisiirekli niteliğe bürünebilir: Güvenlik bölgesi riskli"Kürt sığınmacılar için kurulacak güvenlik bölgesi, ileride Saddam Hüseyin devrilse bile muhtemelen Bağdat'ın otoritesini kabul etmek istemez. Güvenlik bölgesine yerleşen Kürtler, daha sonraki aşamada bağımsızlık için çalışabilirler" Dış Haberier Servisi — Ingiliz The Economist dergisi son sayısında Kuzey Iraklı Kürt sığınmacılara ayırdığı yazı- sında, Türkiye'nin önerdiği, Ingiltere Başbakanı John Major'ın da geliştirdi- ği Kürt sığınmacılar için "geçici bir gii- ?enlik bölgea" kurulması fonnülunün ileride bağunsız Kürt devletine giden yo- lu açabileceğini belirtivor. The Economist'teki yaznun geniş öze- ü şöyle: "Müttefıkler Kuveyt'in kurtanlma- sından sonra geride daha düzenli bir Or- tadoğu bn~akarak evlerine dönecekleri- oi umut ediyorlardı. Ama Ortadoğu, ko- nuklannı kolay kolay bırakmaz. Sad- dam Hüseyin'den kaçan 2 milyon dola- yındaki Kürdün trajedisi büyük bir ye- ni krize yol açtı. Kürtler için geniş çaplı uluslararası yardım kampanyası uygulanıyor. Ama bu, sorunun kolay yanı. Gazze örnegi AsıJ zor yanı ise, Saddam'dan dehşe- te düşen Irak Kürtlerinin nerede yaşa- DAĞ-TAŞ-OVA DOLUSU İNSAN — Kamyonlarla, traklörierle, arabalaria geUyorlar. Umut besleyerek, »çlık çek erek ve zaman içinde insanüktan koparak... (Fotograf: AFP) yacağı. Irak 800 bin Kürdü içeri aldı. Türkiye'de de yaklaşık 400 bin Kürt sı- mn geçti. Sığınmacüann kendi Kürt top- lumunda sorunlar yaratacağından hak- lı olarak çekinen Türkiye, Kürtler için sınınn Irak tarafında geçici bir sığınma bdlgesi kurulmasını istiyor. Ama bu tür geçici sığınma bölgeleri genellikle siirekli niteliğe bürünürler. 40 yıl önce Gazze şe- ridine kaçan Fiüstinliler, bu savın somut örneğidir. Avrupa Topluluğu, bu neden- le geçici bir sınır bölgesi kurulmasının ötesinde, Kürtlerin hiç olmazsa terk et- tikleri bazı kentlere dönmesine yardım edilmesi görüşünü benimsedi. Ancak bu noktada insani kaygılar 'hukuksal soranlara' çarpıyor. Sad- dam'ın kendilerini öldüreceğinden kor- kan Irak Kürtleri, geri dönmek istemi- yorlar. Saddam Hüseyin ise hâlâ Irak'- taki yönetimin başındadır ve bu yöne- tim 'güvenlik bölgesi' planına karşı çı- kıyor. Bu durumda Başbakan John Ma- jor'ın iddialı programım (güvenlik böl- gesi) uygıılayabiünek için ya Saddam Hüseyin'i devirmek ya da Irak liderinin ülkenin kuzey bölgesini denetimine son vermek gerekiyor. Bu da ancak askeri güç kullanarak gerçekleştirilebilir. Bagımsız devlet Bu noktada şu soru gündeme gehyor: Irak'ın kuzeyinde Kürtler için güç kul- lanarak kurulacak olan 'güvenlik bölgesi 7 daha sonra Saddam devrilse bile tekrar Bağdat'ın otoritesini kabul eder mi? Muhtemelen etmez. Çünkü Kürtler Bağdat'a karşı ilk kez ayaklanmıyorlar. Daha önce 1945,1966, 1970, 1975 ve 1988'de ayaklandılar. 1920-1940 arasında Türkiye, Iran ve Irak'ta Kürt ayaklanmalan oldu. Şim- dilik Kürtler yalnızca güvenlik ve dahil olduklan devletlerde Kürt olarak eşit haklar istiyorlar. Ama 'güvenlik boigesinde' bir kez normal yaşam koşul- lanna kavuştuktan sonra bagımsız dev- let kurmak için calışacakları düşünüle- bilir. Çünkü bunun aksi, insan doğası- na aykındır. Bu nedenle, Başbakan John Major'- ın Kürtler için Irak'ta bir 'güvenlik bölgesi' kurulması önerisi, daha sonra- ki aşamalarda Irak'a karşı savaşa ve ku- zeyde yeni bir devletin kurulmasına yol açabilir. Aslında bu, kötü bir fikir de- ğil, Kürtler tarihleri ve lisanlan ile dev- let kurmak için güçlü gerekçelere sahip- ler. Ama bu fikir, büyük sonuçlar do- ğuracak, büyük sorunlar yaratu-. Örneğin BM, Kürtleri Bağdat yöneti- minden kurtarmaya hakkı olduğuna ka- rar verirse, Dünya Teşkilatı Türkiye, Iran ve Suriye'deki Kürtlerin durumu- na müdahale etmekte kendini haklı gö- remez mi? Ya da Tibetlileri Çin'den, Baltık ülkelerini Moskova'dan 'kurtarmaya' neden kalkışmasın? Son- ra Iraklı Şiiler var. Onlar da Kürtler gi- bi Bağdat'tan kurtulmak istiyorlar. Bu yola bir kez yönelinirse Irak parçalanır. Bu ise, Ortadoğu standartlanna göre bi- le çok kanlı sayılacak olaylara yol açar. Çözüm yolu, Irak'ı parçalamadan ba- şıru kesmek olarak görülüyor. Ama Sad- damsız bir Irak yaratabümek için de Irak'la tekrar savaşmak gerekir. Bu kanşık durumda, Kürtler için bir süre için Gazze'yi andıran bir formül 'daha az kötü' olarak görülebilir." KKIC CumhurbaşkanıABD DtşişleriBakanı Baker ilegörüştü Denktaş: Vasiliıı ile dost olmalıyızTürk tarafının iyiniyetini yaptığı görüşmelerde anlattığını söyleyen Denktaş, 'Ben Vasiliu ile doğrudan temas istiyorum. Eğer dost olacaksak, birbirimizi görebilmeli ve konuşabilmeliyiz' dedi, Dış Haberier Servisi — KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf DenkUş, VVashing- ton'da, ABD Dışişleri Bakanı James Ba- ker ve Avrupa ile ilişkilerden sorumlu bakan yardımcısı Robert Kimmitt ile gö- rüştü. Denktaş, görüşmelerde Türk ta- rafının "iyiniyetini anlatügını" vurgu- layarak "Ben VasUiu ile dognıdan temas istiyorum. Eger dost olacaksak, birbiri- mizi görebilmeli ve konssabilmeMyiz" diye konuştu. Denktaş dün Dışişleri Bakanlığı'ndan önce bakan yardımcısı Kimmitt ile bir araya geldi. Daha sonra Baker-Denktaş görüşmesi yapıldı. Ardından da Kim- mitt, Denktaş onuruna öğle yemeği ver- di. Yemeğe, Türkiye'nin Washington Büytlkelçisi Nüzfaet Kandemir de katıldı. Görüşmelerini Türk gazetecilere de- ğerlendiren Denktaş, "Kıbns sonınunnn bangi maksatia ve kim tarafından orta- ya çıkanldığmı habriaUp 649 sayılı ka- rann Romlaruı 28 yıldır reddettiği eşit- üği vurgulaması nedeniyk inisiyfltifimizi kailanarak genel sekreter ile temaslara başUmış oldugamuzu ve iyi niyetimizi anlathk" şeklinde konuştu. Baker'ın Türk tarafından "Cesaretle gjrişbniere devam etmesini, yeni fonnül- ler duşünerek hareketliligin aksatılma- masını" istediğini anlatan Denktaş, "Türk tarafı zaten bunu yapmasaydı, şimdiye dek hiçbir konuda hiçbir ilerie- me saglanamazdı" dedi. ABD Dışişleri Bakanı'na Türk görüs- lerini yazıh olarak da ilettiğini anlatan Denktaş, soru üzerine, "Baker, toprak konusunda da açümamızı istedi ki biz yeteri derecede «çılmış oidugnmuzu, bil- gi verdiğimizi, Rumlardan başka konu- larda karşılık beklediğûnizi ve bir bütün paket halinde her konuyu konuşmaya hazır oldugumuzu söyledik" ifadesini kullandı. Görüşmelerde, KKTC'nin konumunu ve BM Genel Sekreteri ile neler yapıldı- ğını anlattığını kaydeden Denktaş, "Rum tarafından, önerilerimize karşı- lık vermesini istiyoruz. Ben, Vasiliu ile dognıdan temas istiyorum. Eger dost olacaksak, birbirimizi görebilmeli ve ko- nuşabilmeliyiz. Başkalannı araya sok- maya gerek yok. Bu, daba sonra gerek- li bir yöntem olabilir ama, birbirimizle doğrudan konuşacak durumda olmalıyız" dedi. Bir soru üzerine, ABD'nin tutumun- da değişiklik olmadığını, ancak bu ül- kenin BM Genel Sekreteri'ne yardım et- mek durumunda olduğunu kaydeden Denktaş, "Genel sekreter, her iki tara- fın eşitligini kabal eden makam olduğu için, ABD de ayn biçimde, iki tarafı esit kabul ediyor" şeklinde konuştu. Denk- taş, ABD'nin yaklaşımını diğer ülkele- rin de izlemeleri ve Türk tarafının gö- rüşlerini ilk elden dinlemeleri gerektiği- ni söyledi. ' ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Margaret TutwUler, Denktaş'm temas- lanyla ilgili düzenlenen brifingde, ülke- sinin Kıbns konusundaki tavnnda bir değişiklik olmadığmı söyledi. Tutwüler, görüşmenin "diyaiog sürecine bir katkı" olarak ele alındığını belirterek "ABD, yahuzca tek bir Kıbns devletini tanımak- tadır. Adadaki bagımsız bir Türk dev- letini ise tanımamaktadır" dedi. ABD GUNEY IRAKTAN ÇEKİIİYOR AE Saddam yargılansınDış Haberier Servisi — Lük- semburg'da bir araya gelen AT Dışişleri Bakanlan, Irak lideri Saddam Huseyin'in savaş suç- larından yargılanıp yargılana- mayacağı konusunda BM'den araştuTna yapmasının istenme- sini kararlaştırdılar. AT Dönem Başkanı Lüksem- burg'un Dışişleri Bakanı Jacqu- es Poos başkanhğmda toplanan dışişleri bakanlan, Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher tarafından yapıian öneriyi kabul ettiler. öneride, Saddam Hüseyin- in diğer ülkelere saldırmak, si- villere karşı kimyasal silah kullanmak ve Kürtlere karşı katliam düzenlemekten yargı- lanması isteniyor. Güney Irak'ta Tırat Nehri^ nin güney kıyılanna dek uza- nan bölgeyi denetim altmda tu- tan Amerikan birliklerinin çe- kilme işlemi hızla devam edi- yor. Amerikan haber ajansı AP'nin bildirdiğine göre Ri- yad'daki Amerikan merkezi ko- mutanhğı, asker çekme işlemi- nin birkaç gün içinde tamam- lanacağını açıkladı. Komutanhk tarafından yapı- ian açıklamada, bölgede bulu- nan ve Saddam rejiminin bas- kılanndan kaçan 40 bin göç- menden, Irak-Kuveyt sınınnda bulunan askerden anndırılmış bölgeye gitmelerinin istendiği belirtildi. Irak-Kuveyt sı- nınnda konuşlandınlacak olan BM Banş Gücü'nün Avustur- yalı komutanı Tağgeneral Gunther Greindl, incelemeler- de bulunmak amacıyla Bağ- dat'a gitti. 7ŞBASINDAN THETIMES Türkiyesiz çözüm olmaz Kürtler, yeni Fiüstinliler mi olacak? Öksüz bir ulus, yurdundan sürüimüş, sürgünde dağılmış, kamplarda unutulmuş ve dünya ilgisini kaybedince de çürümeye terk edilmiş. Dünya kararsızhkla ayak sürerken Saddam'dan kaçan 500 bin Kürdün geleceği ne? Kürt tarihi uzun bir ihanetler, isyanlar, acı ve baskı tarihidir. Bugunkü trajedi aslında Birinci Dünya Savaşı sonrasında Batılıların, birleşik ve bagımsız bir Kürdistan vaatlerinden caymalarının sonucu. Batı, uçaklardan battaniye ve süttozu atarak vicdanını rahatlatabilecek mi? Bunlar Başkan Bush'un utancına çözüm olacak mı? Kürtlerin de bir yurdu olacak mı? Bu konuda hiçbir çözüm, Türkiyesiz olamaz. Bölgedeki en büyük güç, Amerika'nın en yakın müttefîki, insan haklan ihlallerine rağmen Kürtlere en iyi davranan ülke. Kürtler ile Türkler arasındaki ilişki, PKK kampanyası ile acılaştıysa da Turgut Özal hukümeti Kürtlere uygulanan sınırlamaları azaltmaya başladı. Irak ve Suriye'den PKK'ya verilmekte olan gizli desteği kırdı. Kısıtlı da olsa bir af çıkanldı. GAP ile Kürtler, gelirlerinin ikiye katlandığını görecek. Genelde Türkiye'deki Kürtlerin durumu, uzun yıllardan sonra iyiye gidiyor. Irak Kürtlerinin kitlesel göçü ise her şeyi bozdu. Masraf muthiş olacak, özerklik ve bağımsızlık isteklerini açığa çıkartacak, Türklerden milh'yetçi bir tepki görecek ve Türkiye Kürtleri ile Irak'takiler arasında bir "şiddet ve istikrarsızlık' bağı oluşacak. Daha da kötüsü, Batı'nın, "bütün Iraklı sığınmacılan alması' için Ankara'ya yapacağı baskıdır. Batı Avrupa geçen yüzyıldan bu yana Türkiye'yi hor görur. Sığınmacı sorunu bu konuyu da alevlendirdi. Türkler, 1988'de 60 bin Kürdü kabul ettikleri halde Avrupa'da bunun görmezlikten gelindiğini söylüyorlar. Sadece bir avuç Kürt Batı'ya kabul edildi. Ingiltere bir tek kişi aldıktan sonra bütün Türklere vize koydu. Türkiye aynca Bulgaristan'dan 300 bin, Irak'tan en az 9 bin firari ve Iran'dan sığınmacı kabul etti. Türkiye'de Batı, çifte standartlan ve ikiyüzlülüğü ile suçlanmakta. Iraklı Kürtleri Türkiye'ye yerleştirme düşüncesi yurümez. Iran'ın kapılannı açması ise Batı ile hızla iyi ilişki kurma çabasının kurnaz bir adımı. Kaçükları sırada Saddam'ın aradığı Kürtlerin geri dönmesi de çözüm değil. Fakat seçenekleri az. Batı ancak biraz yardım yapabilir, o kadar. Ingiltere, Kanada, Avustralya ya da Amerika onlan kabul etmez. Yaşlı bir Kürt, sığındığı Türkiye'de Kürt tarihinin ana fikrini özetliyordu: "Yaşamak için Irak'tan kaçtık. Buraya ölmeye geldik. Herkes ölüyor. (15 nisan) M«lrlrhaha çocuklar! Hanginiz yeni diktatör? Türkiyefeürtdostu değil "Türk politikacılar resmi demeçlerinde Bağdat'taki dıktatörün politikasını kınıyorlar. Türk Cumhurbaşkam Turgut Özal, "Kürtlere karşı katliamdan"dan söz etti. Ama Türkiye'deki rejim Kürtlere dost değil. Türkiye 1923'ünde cumhuriyetin kuruluşundan beri Kürtleri zorla asimile politikası güttü. özerklik için ayaklanan Kürtler . daima bastınldı. Kürtlerin asimilasyonu Türkiye'nin resmi politikasıdır. O halde bugün dağlardaki askeri harekatın sadece Kürtlere Türkiye sınınnı kapatma amacı taşımasına şaşmamak gerekiyor. (15 nisan)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle