18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 KASIM 1991 * * + * HABERLERÎN DEVAMI CUMHURİYET/19 DYP-SHP Ortaklığına Doğru... (Baştarafı 1. Sayfada) koyuyor. Sayın Demirel, "Konuştuğumuz ko- nuların çoğunda mutabakat vardır" derken, Sayın İnönü de "Hayırlı olsun demeye başlayabilirsiniz" diye konuşmuştur. Kuşkusuz daha henüz işin başındadır ta- raflar. Komisyonlar halinde yapılacak çalış- malarda birçok pürüzün ortaya çıkması do- ğal olacaktır. DYP lideri dün bize toplantıdan sonra "Gayet düzgün gidiyor. Ama siyasi parti işi- dir; bakarsın ummadık bir şey olur" ded. Fa- kat kendisinden edindiğimiz izlenim olumluy- du; SHP'yle koalisyonun gerçekleşeceğine inanıyordu. Bugün için ölçülü bir iyimserlik doğaldır. Çünkü, koalisyon bir karma hükümettir, onun için de bir uztaşmanın ürünü olmak du- rumundadır. Bu nedenle bir al-ver mesele- sidirsöz konusu olan. Böylesi bir pazarlıkta partiler, ayrıldıkları noktaları değil, birleşebı- lecekleri noktaları masanın üstüne getirirler. DYP ile SHP arasında gerçekçi bir koalis- yon protokolünün oluşturulması güç olma- yabilir. Türkiye'nin gündeminde bulunan te- mel sorunların envanterini çıkarmanın taraf- lar için zor olacağını sanmıyoruz. Demokratikleşme... Terör ve asayiş... Enf- lasyon... Orneğin bu üç soruna ilişkin ortak bir prog- ramda anlaşmak, Sayın Demirel'le Sayın inönü açısından yakın bir olasılıktır. Her iki liderin de bunun için gerekli anlayış ve sağ- duyuya sahip olduklarına kuşku yoktur. Nitekim dün yapılan toplantıda taraflar, de- mokratikleşmeye ilişkin kimi konularda ilke olarak uzlaşmaya yönelmışlerdir. Buna gö- re, anayasa ile siyasal partiler ve seçim ya- salarında demokrasiye uygun değişiklikler yapılacaktır. DYP-SHP koalisyonuna doğru atılan ilk adım olumludur. Devamının gelmesini dileriz. DYP-SHP koalisyonu (Baftarafı 1. Sayfada) Başkanı Erdal İnönü, "Hayırlı olsun demeye başlayabilirsiniz" derken, DYP lideri Demirel, 'Güzel bir konuşma oldu' de- mekle yetindi. DYP adına açık- lama yapan Genel Sekreter Gökberk Ergenekon, "Heyecan- lanmak için gttzel sebepler var" dedi. Hükümetin hafta sonu veya hafta başı açıklanacağı belirti- lirken, Demirel ve İnönü görüş- meden önce gazetecilere yaptık- ları açıklamada, bakanlıklann oy oranına göre paylaşılmaya- caklarını ayrı ayrı vurguladılar. İki lider de "ortak sonımluluk üstlemlecegini" belirttiler. Demirel, dün sabah İnönü ile görüşmeden önce Genel Başkan Yardımcısı Hüsamettin Cindo- ruk ve Genel Sekreter Gökberk Ergenekon ile Çankaya'daki bürosunda bir araya geldi. De- mirel, Cindoruk ve Ergenekon ile pazarlık masasına götürece- ği konular üzerinde hazırlık yaptı. inönü ise dün sabah Köy ve Mahalle Muhtarlan DerneğTnin yönetici ve üyelerini kabul etti. İnönü, bu kabulde, "SHP ola- rak biz görevimizi yapmaya ha- nnz. Bir koalisyona girersek iil- ke sorunlannı çözmek, vaatle- riraizi yerine getirmek için gireceğiz" dedi. İnönü, görüş- me öncesinde Genel Sekreter Hikmet Çeün ve Grup Başkan- vekili Aydın Güven Giirkan ile çalıştı. Demirel, Inönü'nün Meclis'- teki odasındaki görüşmeye tam zamanında geldi. İnönü, Demi- rel'i kapıda karşıladı. Küçük Avrupa (Baştarafı Sporda) Yoksa takımımız biraz da- ha dikkatli olabilse, 7'de 7 yap- mamız işten bile değildi. Bu ara- da 4 bayan takımımızın dördü- nün de tur atlaması gerçekten sevinilecek bir olaydır. Bunun yanı sıra şunu da belirtmekte yarar var. Talamlanmız için dış saha handikapı da artık geriler- de kaldı. Eczacıbaşı erkek takı- mı, Roman Steaua Biikreş'i, Eczacıbaşı'lı bayanlar Israil H. Kıryat'ı, Güneş Sigorta, Çek Olimp Praha'yı, Vakıfbank Ispanyol Alcorcon'u her iki maçta da yenme başansını gös- terdi. Hele Eczacıbaşı ve Vakıf- bank'ın rakipleri karşısında adeta şov yapmaları tura ayrı bir güzellik kattı. Şimdi takımlanmız ilk turu maç yapmadan geçen Ziraat Bankası'nın da katıhmıyla yine 7 ekiple ikinci turda mücadele edecekler. Ancak bu kez rakip- lerimiz daha güçlü. Ne var ki maçlara bakıldığında yine 5 ta- kımımızın şanslı olduğu görülü- yor. Şampiyon Kulüpler'de mü- cadele edecek takımlanmızdan bayanlarda Emlak Bankası, Yu- nan Panathinaikos'a, Eczacıba- sı erkek takımı da Macar şampi- yonu Ujpest'e karşı şanslı görü- lüyor. Kupa Galipleri'nde Zira- at Bankası ise Polonya'nın güç- İU temsilcisi Czestocbowa ile eşit şansa sahip. Eczacıbaşı bayan takımının Sovyet Alma Ata kar- şısında şansı hemen hemen yok gibi. Konfederasyon Kupası'n- da ise Vakıfbank'ın Yugoslav Crvena Zvezda engelini geçme- si hiç de zor değil. Güneş Sigor- ta'nın, Italyan Modena karşı- sında işi oldukça zor. Erkekler- de Galatasaray ise Alman Leip- zig veya Belçika Zonhoven'den hangisi olursa olsun eleyecek güçte. 2. tunın maçlan aralık ayın- da çesitli kentlerde oynanacak. Isveç (Baftarafı Sporda) 3. Grup Sovyetler Birliği, Italyailegir- diği liderlik yanşından kolay sıynldı. ttalya olmadık puanlar vererek bir anlamda Sovyetler'i Isveç'e uğurladı. Sovyetler'in 7 maçta 11 puanı var. Ustelik ya- nn grubun puansız takımı Kıb- ns Rum kesimi ile oynayacak. Yannın bir başka maçı Italya ile Norveç arasında. Grupta son maçı yine ttalya yapacak. 21 arahkta Italya, Kıbns Rum ke- simi ile mücadele edecek. Gol krallığı yanşmasında Macar Kiprich'in 5 golü var. Bu fut- bolcuyu izleyen golcülerin sade- ce 2 golü bulunuyor. 4. Grup Yugoslavya mı, Danimarka mı? Grupta başından bu yana devam eden bu çekişme yann sona eriyor. Danimarka, evin- de K. Irlanda ile oynarken Yu- goslavya, deplasmanda Avus- turya ile mücadele edecek. Şim- dilik Yugoslavya avantajlı görü- lüyor. Çünkü bir puan önde. 7 « 0 1 12 4 12 1 5 1 1 M « 11 5. Grup Dünya Kupası Şampiyonu Almanya, bu grupta Galler ve Belçika ile amansız bir yanşa girdi. Yann grupta tek maç var. Galler, grubun zayıf takımı Lüksemburg ile oynayacak. 20 kasımda Belçika-Almanya, 17 aralıkta Almanya-Lüksemburg mücadeleleri var. Grupta puan durumu şöyle: Gt»a 5 3 1 1 7 * 7 Alara^ 4 3 « 1 I 4 « Mfikl 5 2 1 2 7 S S 6. Grup Hollanda'nın liderliği ile de- vam eden çekişmede sonuca ulaşmak için üç maç kaldı. 20 kasımda Portekiz-Yunanistan, 4 arahkta Yunanistan-Hollanda, 22 aralıkta Malta-Yunanistan. Grubun puan durumu ise şöy- le: Holuad» 7 5 1 1 15 2 11 Porttkil 7 4 1 2 10 4 9 Yunuislu 5 3 1 1 10 5 7 7. Grup Türkiye'nin de mücadele et- tiği 7. Grup'ta düğüm yarın çö- zülüyor. Bize karşı mücadele edecek Irlanda'nın şansı az. Ancak final mücadelesi Polon- ya'da Polonya-lngiltere arasın- da olacak. Son puan durumu şöyle: lifMen 5 3 2 0 6 2 1 Iltasda 5 1 4 0 10 5 6 Almanlar depremî markaja aldı (Baftarafı 1. Sayfada) lann birbirine sürtündüğü, bu sürtünmenin orta ve yüksek şid- detli depremlere neden olduğu saptandı. "PlakaJann hareketi" olarak tanımlanan bu "plaka tektoni- ği"ne dünyanın kendi içindeki ısı enerjisi yol açıyor. Dünya ilk oluştuğundan yani tam 4.6 mil- yar yıldan beri kendi içindeki ısıyı dışa aktarmaya "so- ğumaya" çalışıyor. Yerkürenin derinliklerinde bulunan 40 mil- yon megavatlık enerji, insanlı- ğın yılda harcadığı toplam ener- ji miktanmn on katından fazla. Yanıtı aranan başka bir soru şu: Depremlerin görülebilen, önceden belirlenebilen işaretle- ri nedir? Taşlar ve kayalar bu gözlemlerde önemli rol oynu- yor. Yer kabuğu suyla kapü ve derinlerdeki bu su, basınç aîtın- da... "Plaka"lann sürtünmesi ve birbirini itmesi bu sudaki ba- sıncı arttınyor; sudaki basınç depremden önce yeryüzündeki taş ve kayalarda mikroskobik çatışmalar meydana getiriyor. Işte bilim adamları kayalar- daki çatışmaları, aynca toprak- ta ses hızmın artışını, radon ga- zımn artan oranlarda açığa çık- masını ve başka göstergeleri de- ğerlendirerek deprem felaketini en az birkaç gün öncesinden kestirebiliyorlar. Dünyada Avrupa, Afrika ve Asya plakaları arasındaki geri- lim bölgesinde yer alan Kuzey Anadolu'da Alman bilim adam- lan tam 10 yıldır bu deprem ön- cesi işaretleri incelemekteler. Je- ologlar, jeofizikçiler, sismolog- lar, atom fizikçileri, hidrolog- lar, jeokimyagerler bu projede çalışıyor. Erzurum ve civannda- ki işaretlere on yıldır kulak ka- bartan bilim adamları yörenin bir özeUiğini keşfetmiş. Bir dep- rem öncesinde "mikro deprem" olarak adlandınlan küçük sal- lantılar giderek hızlanan ve şid- detlenen bir ritmle kaydediliyor. Depremin bu "doğum sancüa- n"nı saptayan Alman bilim adamları Kuzey Anadolu'da son on yıl içinde vuku bulan Richter ölçeğinde 3'ten kuvvet- li sarsıntıları incelediler. Depremlerin merkezleri sap- tandıktan sonra bu merkezlerin birbirine yakınlığı incelendi. Merkezin çevresinde çizilen da- irelerin üst üste düştüğü alanlar saptandı. Ve bilim adamları "sismik örtüşme" (seismic overlapping) denen bu yöntemle inceledikleri 25 depremden 22'sinin bugün önceden kestiri- lebileceğini saptadılar. Araştırmaalar şimdi Kuzey Anadolu'daki bütün işaretleri inceliyor ve gelecek depremi ön- ceden tahmin etmeye calışıyor- lar. Prof. Jochen Zachau'nun verdiği bilgiye göre tahmin yaJ- nızca yeryüzündeki değil, uzay- daki ölçümlerle birleştiğinde da- ha da kolaylaşacak. Uzaya yol- lanacak uydu istasyonları öl- çümleri anında yapıp yeryüzü- ne göndererek "on line" siste- miyle işaretlerin anında değer- lendirilmesini sağlayacak. Bonn'da bu alanın uzmanı bi- lim adamları şimdi ölçümleri gerçekleştirecek uydular üzerin- de çalışıyor. 6 Ulusun birliği (Baftarafı 1. Sayfada) sel gerekçelerle uyntulmaya ça- kaynaklanan eleştirilerde Ata- türk ile simgelenen ülkenin bir- liği, bütünliiğü, ulusun birliği sarsılmak ve yıkılmak isteni- yor." özden, Atatürk'ün din düş- manı olmadığını, dinler karşı- sında tarafsız kaldığını belirte- rek "O ne din karşıtıydı ne de din yandaşıydı. Biz sözde din- T U K E T I C I N I N S E S I Taşra servisi oyaladı 19.2.1990 tarihinde izmit'te Pekşen Ev Eşyaları ve Büro Malzemeleri'nden 968 bin li- raya bir Philips oto radyo- kasetçaları aldım. Bir süre sonra autoreverse sistemi bo- zuldu. İzmit'teki Philips servi- sine cihazı ve garanti belgesi- ni teslim ettim. Verdikleri sü- ler. Sonunda teyp geldi, ancak bu defa tamamen bozulmuş- tu. Yeniden götürdüğümde "Şimdi tüm mekanizması değişecek" dediler. Almaya- gittiğimde tamir edecek ele- manları izinde olduğu için ya- pacak bir şey olmadığını söy- lediler. Bir tüketici tabii ki ser- Polonj* 5 2 2 1 7 5 6 renin sonunda gittiğimizde (s- visine güvenerek tanınan bir tanbul'dan parça beklendiğini markayı tercih eder. Bu yüz- soylediler. Bu arada beklenen den şirketlerin servis hizmeti parçanın, alet tamir edilirken verecek kişileri dikkatli seçme- bozulan başka bir parça oldu- leri gerekmez mi? Bildiğim tek ğunu öğrendim. Defalarca gi- şey, bir daha asla bu markayı dip geldikten sonra cihazın Is- satın almayacağım! tanbul'a gittiğini ve mekaniz- masının değişeceğini bildirdi- özer Gebeş-lzmtt f^hilips'ten satış elemanı Tansel Sunal'la görüştük. Kendisi, "Servis müşteriyi işlerinin çokluğu nedenlyle oyalıyormuş. Biz cihazı İzmit'teki servisten aldık. Şu anda tamir ediliyor. Bittiğinde teslim edilecek" dedi. Daha sonra okuyucumuzla görüştüğümüzde aleti teslim aldığını ve çalıştığını öğrendik. Âdet yerini bulsun mu? Bundan bir süre önce size Yargıcı'dan aldığım ve daha sonra bozulan tişörtle il- gili bir yazı göndermiştim. Yar- dımlarınız sayesinde Yargıcı benimle temasa geçerektişör- tü kendilerine gönderme- mi istodi. 10 gün kadar sonra da benimkiyle ilgisi olmayan ve zevkime de hiç uymayan bir tişört gönderdiler. Ben o tişörtü 85 bin liraya almıştım. Bence gönderdikleri hiç de bu paraya değen bir şey değil. rın bildirecekleri bir mağaza- Benim istediğim bu paraya dan kendi zevkime göre bir karşilık bana bir alışveriş çeki şey alayım. verilsin ve bu cekle ben onla- Aygun Ergun-Ankara Arkadaşlanmız Yargıcı'dan Yasemin Yazıcı'yla görüştüler. Kendisi, "Para iadesi yapmıyoruz. Sezon bittiği için gönderdiğimiz tişört elimizde tek kalmıştı. Başka seçenek olmadığı İçin de kendisini arayıp fikrini soramadık. Ancak elindeki tişörtü bize gönderir ve 1 yıl beklerse, gelecek yıl aynı kalitede bir mal üretirsek değiştiririz" dedi. Okuyucumuza durumu bildirdiğimizde, kendisibu tişörtü herhangi bir Yargıcı mağazasına verip farkını ödeyerek yerine bir kazak almak istediğini söyledi. Ancak Yargıcı bu öneriyi ret etti, prensipleri gereği her malın ancak kendi benzeriyle değişebileceğini söylediler. ÛRETİCİYE TEŞEKKUR KODAK jesti Geçen şubat ayında banyolaması için taahütlü olarak İsviçre'ye gönder- diğim Kodak-64 türü slayt filmler haftalarca geri gel- meyince İsviçre'deki Kodak firmasına mektupla sor- dum. Kendilerine böyle bir şey gelmediğini bildirdiler. Antalya PTT Bölge Müdür- lüğü ise ulaştırıldığını belir- ten bir yazı gönderdi. Bu yazıyı da isviçre'ye gönder- dim. Yaklaşık 1.5 ay sonra Kodak, olayı şaşkınlıkla karşıladıklannı, her ne ka- dar filmlerimi bulamadılar- sa da üzüntümü hafiflet- mek amacıyla yeni bir film göndereceklerini bildirdi. Gerçekten de yeni film, özel bir zarf içinde geldi. Kemal Güneş - Antalya YARGICI üzmedi Geçen yıl Ankara'da se- zon sonu ucuzluğundan 65 bin liraya aldığım yazlık penye Yargıcı tişörtü bu yıl ilk yıkayışımda lacivert- leri beyaz yerlerıni boyadı. Tunalı-Hilmi'de aldığım ma- ğazaya götürdüm. Ancak mağaza el değiştirmiş ve Yargıcı'yla bütün hesabını kapatmış. Pek umudum ol- madığı halde İstanbul Erenköy Bağdat caddesin- deki Yargıcı'ya gittim. Ken- dilerinden almadığımı be- lirttiğim halde hemen eşde- ğer başka bir tişörtle de- ğiştirdiler. Sezer Çapar - Ankara uşılan halkı uyanık, sağlıklı rut- maya çalışan kurumlardan biri- yiz" diye konuştu. Daha sonra Çağdaş Düşünce Derneği Genel Başkanı Av. Arif Çavdar, Çağdaş Yaşamı Des- tekleme Derneği Ankara Şube Başkanı Dr. Demet Işık, SBF öğietim Üyesi Prof. Büsay Ku- ruç, Dil Derneği Başkanı Prof. Şerafettin Turan, DTCF Öğre- tim Üyesi Doç. Ünal Yavuz, Atatürk'ün yaşamı, devrimleri konusunda görüşlerini açık- ladılar. Yılmaz: Koalisyonun ömrü 2 yıl ANKARA (Cumhuriyet Bıi- rosu) — Başbakan Mesut Yılmaz, kurulacak koalisyona 2 yıl ömür biçti. Yılmaz, sadece dövizden et- kilenen KİT ürünlerinin zamma ihtiyacı olduğunu da savunarak, "Biz buna yeni hükümetin takdi- rine bırakıyoruz" dedi. Başbakan ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, dün ak- şam bir grup gazeteciye Başba- kanlık Konutu'nda yemek verdi. Bugünkü şartlarda koalisyona katılmama kararının ANAP açı- sından geçerli olduğunu yinele- yen Yılmaz, "Kurulacak koalis- odada çok sa>nda gazeteci ve fo- to muhabiri bulunması nedeniy- le iki lider yerlerine oturmakta güçlük çektiler. îki liderin bir- likte fotoğraf çektirmesinden sonra Demirel açıklama yaptı. 7 kasımda hükümeti kurmak- la görevlendirildiğini anımsatan Demirel, "SHP ile bir koalisyon hükümeti kurulması üzerinde görüşmelerde bulunmak iizere geldim" dedi. Demirel, sözleri- ni özetle şöyle sürdürdü: "Muhtemelen bugün (dün), yann, yanndan sonra birkaç gün Türkiye'nin sorunlannı üstlene- cek, uyum içinde çalışacak ve bu soranlann altmdan başany- la kalkabilecek bir koalisyon hükümetinin kurulması olayını göriiseceğiz. Hükümet amaç de- ğil, araçtır. Koalisyon hükümetinin gaye- si bir masanın etrafındaki san- dalyeleri taksim etmek değildir. Sandalyelere gayet tabii ki ko- alisyona ortak olacak iki parti- den değerli insanlan getirip oturtmak laara gelecek de an- cak ülkenin sorunlannı çözmek için. Ülkenin büyük sonınları neyi geçmediğini gösteriyor" di- ye konuştu. Yılmaz, zamlar konusunda, "Sanıldığı gibi birçok üründe zam gereksinimi yok. PTT ve Te- kel üriinlerinde zamma uzun bir süre gerek yok. Ama dövizden et- kilenen KİT Ürünlerinin ihtiyacı var. Biz bunu yeni hükümetin takdirine bırakıyoruz " dedi. bir tutum izlemesi gerektiğini söyleyerek şöyle dedi: "Bu sorunları çözmek için ortak bir davranış olduğunu gö- receğiz ve o başlangıç bize onü- müzdeki görüşmelerde ışık tuta- cak. Koalisyon teklifi bize >apd- dığında anladığımız bu koalis- yonun ortak sonımluluk taşıya- cak bir hükümet olmasıdır. Bir parti, daha küçük, bir parti da- ha büyük; seçimde daha az oy almış bir parti daha çok oy al- mış bir partinin yanında, onun yardımcısı olacak. Böyle bir gö- rüntü olamaz. Daha çok oy al- mış, daha az oy almış. Fakat mesele beraber, ülkenin bugün acele çözüm bekleyen sonınla- rına, ortak sorumluluk altmda bir çözüm bulmaya girişen, bu- nun için bütün varlıgıyla ugra- şan bir hükümet kurmak. Ortak amacın bu olduğuna inanarak bu görüşmelere başlıyoruz." Demirel, bir gazetecinın lnö- nü'ye hükümette görev önerip önermeyeceği sorusuna şu yanıtı verdi: "Koalisyon olayı, koalis- yonun hükümet kurmakla gö- revlendirilmiş partisinin eksiği- uzerinde başlangıçta i)i bir fikir ni tamamlama olayı değildir. İs- alışverişinde bulunmak ve sağ- layabikiigimiz kadar mutabakat saglamak, koalisyonun ömrü bakımından da sağlıklı ve uyum içinde çanşması bakımından da zaruridir. Eğer görüşmelerimiz basanyla netkelenirse böyle bir koalisyonun arkasında yüzde 48 halkoyu vardır. Geçen 10 sene zarfında hiç olmayan halkoyu- dur bu." DYP lideri Demirel, "Ajan- dalannın, koalisyon ortaklığı teküfiyle geldikleri SHP yöne- ticilerinin her türiü ilave ve çı- karmalanna açık olduğunu" bildirirken öncelikle 1991 kası- mında ülke sorunları ve bunla- mi üzerinde ortak hükümet, or- tak sorumluluk olacaktır. Koa- lisyona giren partinin az oy al- mış, çok oy almış meselesi müş- terek sonımluluğu ortadan kal- dırmaz. Koalisyon ortaklığı ararken SHP'ye gelişimizin se- bebi eksigimizi tamamlamak de- ğil, Türkiye'nin sorunlan altma beraberce girmek teklifimizdir. Beraberce karar verecegiz. Be- raber sorumlu olacağız. Bu uy- gar bir iştir. Başanlmalıdır. Ön- cesindeki tatbikatlara bakıp da korkuya da gerek yoktur. Tür- kiye koalisyon olayını başarma- ya mecburdur." rın boyutlarınm gündeme geti- Anlaşmaya doğru rileceğini vurguladı. 'Müşterek sorumluluk' Iktidarı devralmalannın, ül- ke sorunlannı, 'bıçakla keser' gibi çözemeyeceğini, bir kısmı- nın etkilerini sürdüreceğini kay- deden Demirel, "Neyin altına giriyoruz? Beraberce hangi so- rumluluğu üstleniyoruz? Fikir teatisinde bulunup, mutabakat sağlayacağız. Bir zoriuk olaca- ğını sanmıyorum" dedi. Ülkenin demokratikleşmesi konusunun çok önemli bir olay olduğunu kaydeden Demirel, te- rör, kan dökülmesi, can ve mal güvenliği sorununun önemine de dikkati çekti. Bunun sadece hükümetin değil, devletin işi ol- duğunu belirten Demirel, bura- da hükümetin devleti sürükle- yen organ olarak son derece önemli olduğunu anlattı. Parlamentonun yeniden 'ös- tün güç' haline getirilmesi, eko- nomik istikrar, eğitim sistemi, dış politika, sosyal devletin ye- niden ihyası gibi sorunların da ayrı ayrı çok önemli olduğunu dile getiren Demirel, bu konu- larda her iki partinin de vaatle- rinin bulunduğunu hatırlatarak "Acaba hangi vaatlerimiz ne öl- çüde birbirine yaklaşıyor" diye sordu. DYP lideri Demirel, bütün bu konulann konuşulacağmı ve bu sorunlan çözmek üzere hükü- met kurulacağını vurgularken, "Kurulacak hükümetin yapısı müşterek sorumluluk taşıyacak şekilde olacak. Hükümet dışın- da çok önemli kurullar var. Bu kurullarda da ortak sorumlulu- ğu taşıyacak bir kişilendirme olacaktır" dedi. Demirel, kendi takvimine gö- re hafta sonuna kadar bu işlem- lerin tamamlanmasını beklediği- ni belirterek "Madem ki böyle bir tablo çıktı, bu tabloyu hal- ka iade edemeyeceğimize göre siyasetçinin görevi çare aramak- tır. Biz beraberce bu tablonun sebep olduğu durumu ortadan kaldıracak çareyi arayacağız" diye konuştu. İnönü'nün konuşması Demirel'den sonra konuşan Erdal İnönü de halkın seçimler- de birden fazla partiye ülkeyi yönetme görevi verdiğini vurgu- layarak önemli sorunlan de- mokratikleşme, siyasal yapılan- ma, ekonomik istikrar, Güney- doğu olaylan terör olarak sıra- lanan koalisyon hükümetinin bu sorunlan çözmek için kararlı Demirel ve lnönü'nün görüş- mesi, iki saat kadar sürdü. De- mirel, saat 17.30'da lnönü'nün odasından çıkarken gazetecile- rin sonılanna, iki partinin genel sekreterinin açıklama yapacağı karşılığını verdi. Demirel, ısrar- h sorular üzerine gülerek "Gü- zel bir konuşma oldu" demekJe yetindi. İnönü de bir gazetecinin "Hm- yırîı olsun diyebttir miyiz" soru- suna, "Demeye başlayabilir- siniz" yanıtını verdi. İki partinin genel sekreterleri Hikmet Çetin ve Gökberk Erge- nekon, SHP grup toplantı salo- nunda basın toplantısı düzenle- diler. İlk açıklamayı yapan Çe- tin, DYP'nin partilerine getirdiği koalisyon önerisinin, bugün SHP grup toplantısı ile SHP Parti Meclisi'nin, SHP grup yö- netimi ile yapacağı ortak toplan- tıda karara bağlanacağmı söyle- di. Liderlerin görüşmesinde iki partinin ülkenin temel sorunla- nmn çözümü konusundaki öne- rilerinin ele almdığını belirten Çetin, "Demokratikleşme ile ekonomik ve toplumsal konu- larda şimdiye kadar söylenilege- lenler konusunda göriiş aüşve- rişinde bulunuldu. Toplantı son derece yararlı geçti" dedi. Çetin, SHP yetkili organlannın kara- rından sonra iki partinin lideri- nnı yann DYP grup odasında saat lS.OCte yeniden bir araya geleceğini söyledi. "Yetkili or- ganfaırdan olumlu karar çıkarsa, o karar çerçevesinde çalışmalar hızlandınlarak sürdürülecektir" diyen Çetin, görüşmenin olum- lu geçtiğini >ineledi. Ergenekon ise sözlerine "He- yecanlanmak için çok güzel se- bepler var. Çünkü Türkiye'nin demokratikleşmesi için çok gü- zel, çok ümit verici göriişmeler yapıldı" diye başladı. Ergene- kon, yann daha aynntılı görüş- meler yapdacağını kaydetti. Çetin, "Prensipte anlaşddı de- nilebilir mi" sorusunu yanıtlar- ken "İki partinin de anlaşüğı konu, (böyle bir hükümet kuru- labilirse) sornnlar ortak olacak. Partiler birbirinin eksiğini gidermeyecek" dedi. "Şimdi ya- pılacak şey, bizirn SHP olarak konuyu kendi yetkili organlan- mızda göriiserek yetkiyi, karan oluşturmamızdır" diyen Çetin, bu karann alınmasından önce ortak hükümetin kurulması ko- nusunda aynntılann ele alına- mayacağını kaydetti. Çetin, "Bir iki yılhk rejimi düzeltme hükümeti mi döşünü- lüyor, yoksa onu da kapsayan bir hükümet mi?" sorusunu, "Onu da kapsayan bir hizmet hükümeti, yani beli bir süre biç- meyen, ülkenin temel sonınlan- nı çözmeyi amaçlayan bir ortak- lık hükümeti olarak düşü- nülüyor" şeklinde yanıtladı. Er- genekon da "Görev hükümeti" eklemesinde bulundu. Çetin, HEP ve Güneydoğu sorunları- na ilişkin aynntılann da ele alın- madığım kaydetti. Ergenekon da "Hükümetin amaç değil araç olduğunu" ifade etti. "Çarsam- ba günü (yann) bakanlıklar mı isunlendirilecek?" sorusuna Çe- tin, "Hayır, göriiş ahşverişleri yapılacak. Ortak komisyon, ko- misyonlar oluştunüacak. Ortak protokol. hükümet programı, hükümetin çatısı ortaya çıktık- tan sonra diğer konular görfi- şülecek" yanıtını verdi. Görüşmenin içeriği Edinilen bilgiye göre görüş- mede, lnönü'nün bakanlıklann dağılımını konuşmak istemesi üzerine Demirel, "Durun baka- lım, duvan çıkmadan çatıyı kuramayız" karşılığını verdi. Bunun üzerine temel sorunlann çözümüne ilişkin konular ele alındı. Demokratikleşmenin öncelik- li sonın olduğu konusunda gö- rüş birliğirie varüırken anayasa, siyasi partiler ve seçim yasalann- dan başlamak üzere yapısal de- ğişiklikler konusunda anlaşıldı. Siyasi Partiler Yasası'nda yapı- lacak değişikHkle, 12 Eylüİ ön- cesinde kapatılan partilerin isimlerinin mevcut partiler tara- fından alınabilmesi de sağlana- cak. Görüşmede, Turgut Özal'ın cumhurbaşkanlığından indiril- mesi ve HEP milletvekillerinin SHP'den dışlanması konulan üzerinde durulmadı. Sonuçlar DYP ve SHP genel başkanla- nnm görtişmesinin ortaya çıkar- dığı sonuçlar şöyle: • Demirel, SHP'nin ortaklık önerisine olumlu yaklaşması ne- deniyle ANAP, RP ve DSP ile görüşmeyecek. • İnönü, koalisyon konusun- da bugün toplanacak parti mec- lisinden yetki alacak. İki parti- nin genel sekreterleri bugün, li- derler yann yeniden gö- ruşecek. • DYP-SHP koalisyonunun başta anayasa, Siyasi Partiler ve Seçim Yasası değişiklikleri ol- mak üzere demokratikleşmenin sağlanmasına öncelik vermesi konusunda görüş birliği sağ- landı. • Turgut özal'ın cumhurbaş- kanlığından ipdirilmesi konusu. askıya alındı. • HEP milletvekilleri sorunu- nun çözümü Inönü'ye kaldı. • Hükümet programı ve koa- lisyon protokolü için ilk adım yann kurulacak komisyonlarla atılacak. Bakanlar Kurulu'nun önümüzdeki hafta başında açık- lanması bekleniyor. Major'dan mesaj Demirel, saat 18.00'de Ingiliz Muhafazakâr Parti Genel Baş- kan Yardımcısı Geoffrey Pat- tie'yi kabul etti. Pattie, Demirere Ingiliz Başbakanı John Major- ın iyi niyet mesajını ve Türkiye ile Uişkilerin geliştirilmesi istedi- ğini iletti. Demirel, Avrupa iliş- kilerinin yanı sıra bölgedeki is- tikrann devam etmesinin herke- sin yararına olduğunu bildirdi. Demirel, Pattie'yi kabulünden sonra gazetecilerin sorulannı ya- nıtladı. İnönü ile yaptığı görüş- mede, Çankaya sorununa da de- ğindiklerini bildiren Demirel, bu konuda toplantıların bitmesin- den sonra bir açıklama yapacak- lannı, Çankaya'nın hükümetin değil, TBMM'nin çözmesi gere- ken bir sorun olduğunu söyledi. TRT, seçimden sonra birinci parti olan DYP lideri Demirel- in "daha çok açıkoturum yapdması" isteğini dikkate aldı. DemirePin SHP ile koalisyon görüşmelerini başlatması üzeri- ne TRT, perşembe gunü "ko- alisyon" konusunun ele alınaca- ğı bir açıkoturum programı ha- zırlamaya karar verdi. TRT, programa temsilci göndennele- ri için siyasi partilere çağnda bulundu. ARCELİK'İN BÜYÜK FIRSAT KAMPANYASISÜRÜYOR... YERİNİ HAZIRLAYAN EKSİĞİNİ TAMAMLIYOR! Ya siz? Fırsatı değerlendiriyor musunuz? Tekrar hatırlatıyoruz; şimdi tüm Arçelik ürünleri bütün Arçelik Yetkili Satıcılarında inonılmaz toksitlerle! H a y d i A ı• ? e I i k ' e ! Ş i m d i ! Koşullar cazip. Seçenekler çeşit, çeşit. Fiyatlar sabit Ödemeler taksit taksit! ARCSLİK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle