Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/10 DIŞ HABERLER 12 KASIM 1991
HALUK ÖZD ALGA
Bizans-Osmanlı Havzası
Yugosiavya'nın parçalanmasryia beraber 1600 yrilık çok es-
ki bir çizgi varlığını yeniden ve kuvvetle hissettirmeye başla-
yacaktır. Yugosiavya'nın tam ortasından geçen ve Sırbistan'la
Hırvatistan'ı ayıran bu sınır, tarih boyunca Batı Roma ile Bi-
zans'ı, Habsburg İmparatortuğu ile Osmanh Imparatorluğu'nu
da ayıran sınır olmuştur.
AT'nin yakın gelecekteki yapısının nasıl olacağı asağı yu-
karı belli oimak üzeredir. Mevcut 12'lere EFTA üyelerıne ila-
veten Polonya, Çekoslovakya, Macaristan katıiacak ve önü-
müzdeki dönemin AT sınırları çizilmiş olacaktır. Bu listeye iki
sürpriz ismin daha eklenmesi beklenebilir. Slovenya ve Hır-
vatistan, Yugoslavya'da banş sağlandıktan sonra Alman dip-
lomasisinin nazik, örtülü, fakat karşı koyulmaz baskıları AT
üzerinde herhakje işlemeye başlayacak ve Güney Slaviarı-
nın bu iki Katolik üyesi muhtemelen topluluk içinde yer ala-
caktır. Böylece AT'nin güneydoğu sının uzun bir dönem ge-
çerti oimak üzere belirlenmiş olacaktır.
Bu durumda Güneydoğu Avrupa'da AT dışında kalacak ül-
keler şunlardır: Romanya, Bulgaristan, Amavutluk, Sırbistan,
Bosna-Hersek, Karadağ, Makedonya ve Türkiye. GörükJüğü
gibi bu hemen hemen Balkanlar'daki tarihi Bizans-Osmanlı
sahasıdır ve tek istisnası Yunanistan'dır. Türk dış potitikası-
nın yeni dönemde Balkanlar'da doğal ve tarihi nedenlerle iş-
levsellik kazanacağı bir alan da böylece ortaya çıkmaktadır.
Bizans-Osmanlı havzası.
Her türiü yanlış anlama ihtimalini bertaraf etmek için he-
men ilave etmek ğerekir ki fütuhat ve sömürgecilik dönemi
çoktan bitmistir. İmparatoriuk politikalarının kavramları, çok-
tan terk edilmıştir. Balkanlar'da belırmekte olan bu tarihi hav-
za içinde önümüzdeki dönemde yoğunlaşması gereken Türk
politikasının vazgeçılmez iki temel unsuru şunlar olmalıdır:
• Ekonomi.
• Insan haklan.
Türklerin Avrupa kapısı: Balkanlar
Balkanlar, tarih boyunca Türklerin Avrupa'ya açılan kapısı
olmuştur. Sattuk Dede ^ — ^ — ^ ^ — ^ — . ^ — ^ —
önderliğinde Uk geçiş-
ten bu yana Türkier,
700 yılı aşkın bir süre-
dir Balkanlar'dadır.
Avrupa'daki Türkiye
Türkiye'nin Balkan
ilişkilerinde
Yunanistan'ınhiç
demek, tarihi bakınv kUŞkUSUZ ÖZel bir Verİ
SS^SSSÎSS
politiğin bu formûlü,
önümüzdeki dönem-
de de büyük ölçüde
geçerii kalacaktır.
Türkiye'nin nihai
oiarak Avrupa ve AT
lebûtünleşmesi, önü-
müzdeki 10-15 yıl için-
de Balkanlar'ın bu ta-
rihi havzasıyla bütün-
leşmesine bağlıdır.
Bu, gerçek anlamda
bir koşuldur. Türkiye
Türkiye'nin
Yunanistan 'a karşı bir
tecritpolitikası
uygulama girişiminde
bulunması, vahimbir
yanlış olacaktır. Türk-
Yunan sorunları artık
çözüm yoluna
girmelidir.
bu başanyı gösteremezse gelecekteki Avrupa birliğinde yer
alması çok zor olacaktır.
Türkiye'nin önümüzdeki dönemde Balkanlar'daki variığı-
nı kuvvetlendirmesi için şu anda koşullar uygundur. Bu ara-
da Türk diplomasısinin bölgede, mesela Yugoslavya krizin-
de gösterdiği performansm da yükselmesı yerınde olacak-
tır. Almanya'nın önderiık ettiği gınşımler sonunda AT'nin Yu-
goslavya'ya ekonomik yatınmlar uygulamaya karar vermesi,
Türkiye'nin zaman geçirmeden tavır alması gereken bir du-
rumdur. Yugoslavya'ya uygulanacak yaptınmların muhatabı,
fiilen Sırbistan'dır. Türkiye'nin bu yaptırtmlara katılması için
hukuki ve siyasal hiçbir neden yoktur. Aksine şimdi zor du-
rumda bulunan Sırbistan'a diplomatik ve ekonomik destek
verilmelidir. Şu dönemde Türkiye'nin Balkanlar'da kazana-
bileceği en değerii şeylerden biri asıriar boyu savaş yaptığı-
mız Sırpların dostluğudur.
Türkiye'nin Balkan ilişkilerinde Yunanistan'ın hiç kuşkusuz
özel bir yeri vardır. Bazı çevreler tarafından ileri sürüldüğü
gibi komşu Balkan ülkeleri arasındaki iki sorunları kullana-
rak Türkiye'nin Yunanistan'a karşı bir tecrit politikası uygu-
lama girişiminde bulunması, vahim bir yanlış olacaktır. Türk-
Yunan sorunlan artık çözüm yoluna girmelidir; bunun da yolu
yumuşama ve müzakeredir.
Türk-Yunan ilişkilerinin düzelme yoluna girmesiyle Türki-
ye'nin Avrupa ilişkileri önündeki en büyük engelinin Yuna-
nistan değil Almanya olduğu herhalde daha net oiarak gö-
rülebilecektir. Mesela şu iyi bılınmektedir ki Türklerin Avru-
pa'da serbest dolaşımına karşı bayraktarlığı, kapalı kapılar
arkasında ve sinsi bir şekilde, Alman diplomasisi yürütmüş-
tür ye yürütmektedir. Ne yazık ki olumsuz tek örnek de bu
değildir. Türkiye'nin gerçekçi ve diplomasi-ekonomi dahil her
alanda eşgûdüm içinde yürütülecek bir Almanya politikası-
na şiddetle ihtiyaç vardır
Yeni donemdekı Balkan potitikamızın temelini oluşturması
gereken ekonomi ve insan haklan konusunu ilerideki bir ya-
zıda ele alacağız.
Azerbaycan'ı
KKTC detanıdıLEFKOŞA (Cumh«riyet) —
KKTC Bakanlar Kurulu,
SSCB'den bağunsızhğuu ilan
eden Azerbaycan Cumhuriyeti-
ni tanıma karan aldı. Karann
alınmasından sonra bir acıkla-
ma yapan KKTC Başbakanı
Derviş Eroglu, "KKTCBaku-
lar Kunılm, Kıbns Tiirk kalkı-
•ın Azerbaycan haikııuı karsı
taştdıgı içtea dnypüanı terca-
man oiarak Azerbaycan'ı res-
men tanımıştır" dedi.
Eroğlu, Azerbaycan'ın
KKTCyi tanıyıp tanımayacağı-
na ilişkin bir soruya şu karşıb-
ğı verdi:
"Baslangıçta belki kendi du-
nunlannuı zorlugu oedeniyle
bizi taounalan miimkiin oima-
yabilir. Bunu cükkate alarak
Azerbaycan Başbakanı Hasan
Hasanovla İstanbal'da yapbğı-
nuz göruşmede, költüreL spor-
tifvetkariiiişküerinbızJabaş-
latılması ve parlamentolarara-
a hcyetlerin karşıhklı ziyareüeri
yöHttnde mutabakat sağtanmış-
Türkiye'nin Çeçen-İnguş cumhuriyeti ile Moskova arasında ambuluadnkyapması isteniyor
Çeçenlerden destek çağmsı
YONCA ÖZKAYA
Çeçen-İnguş özerk cumhuri-
yeti, gerek Rusya federasyonu ile
ilişkilerinde arabulucu olması
gerek sesini dunyaya duyurma-
sı amacıyla Turkiye'ye çağrıda
bulunuyor. Türkiye'de yaşayan
Çeçen cemaatı tarafından dün
düzenlenen basın toplantısında,
cumhurbaşkanı seçimi ile uçak
kaçırma olayının tarihlerinin
"biinçti" oiarak seçildiği ve bu
mesajın Ankara'ya iletildiği sa-
vunuldu. Toplantıda Çeçen-
İnguş Cumhurbaşakanı emekli
hava generali Cahar Dudayev-
in herhangi bir şeriat düzeni is-
temediği de vurgulandı.
Türkiye'de Çeçen-İnguş Araş-
tırmaları Vakfı'nı kurma hazır-
lıklannı sürduren 6 kurucu üye-
nin düzenledıği basın toplantı-
sında, kurucular komitesinden
Turkiye deki Çeçen cemaati
Çeçen-lnguş'ların şimdiki Türkiye
topraklarına ilk gelişleri 1865 yılına v
rastlıyor. TBMM'nin ilk Dışişleri Bakanı
Bekir Sami Bey'in babası Kafkas General
Musa Alhazoviç Kunduhov önderliğinde
Gumrü, Erzurum ve Kars üzerinden 2 bin
Asetin, 3 bin Çeçen ailesi geldi. tkinci göç
dalgası 1877-78 savaşı sırasında 3 bin
Çeçen, Osmanlı idari politikasına göre 22
ile dağıtıldı. Toplam sayılan 75 bin olan
Türk vatandaşı Çeçenler, bu iki göç
sırasında Anadolu'ya gelenlerin torunlan. 3
yıl önce Çarpaklılar Yardımlaşma
Derneği'ni kurdular. Şu anda 30 kişilik bir
heyet Çeçen-İnguş Araştırmalar Vakfı'nı
kurmak üzere çalışıyor. Argun gazetesi 15
Haziran 1991'de yayın hayatına başladı.
Ayda bir yayımlanıyor.
armşUrmacı-yazar Türk Cemal
Katlu, General Dudayev'in
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuru-
luş tarihi olan 29 Ekim'de cum-
hurbaşkanı seçilmesi ile uçak
kaçırma olayının da Ankara'nın
Azerbaycan'ı tanıdığı gün ger-
çekleştirilmesinin "bilinçU" ey-
lemler olduğunu söyledi.
. Kutlu. Cumhurivet'e yapüjfa
açıklamada Çeçen-İnguş olayla-
nn derhal durulacağına inanma-
dığını ve Rusya yönetimi ile çı-
kacak olası bir kanh çatışmada,
Türkiye'nin Grosni Ue Mosko-
va arasında arabuluculuk yap-
masının beklendiğini belirtti.
Atatürk Kültür Merkezi'nde
kalabalık bir Çeçen cemaatı ta-
rafından izlenen basın toplantı-
sında konuşan Avukat Etkem
Baykal, Cumhurbaşkanı Duda-
yev'in amacının cumhuriyette
"bir İran modeti ohışrnrmak ol-
madı^ını, tslami guciı harekete
geçirmiş olmasının şeriat düze-
ni istedigi anlamına gelmediği-
ni" kaydettı.
Türkiye'deki Çeçen cemaatı-
nın liderlerinden olan Tank Ce-
mal Kutlu, Çeçen-lnguşya ile
Rusya federasyonu arasındaki
anlaşmazlığının iki konuda belir-
ginleştiğini belirttL llki, Yeltsin^
in ikinci yardımcısı Aleksander
Rutzkoy'un, bu cumhuriyetin
egemenlik hakkına karşı çıktığı-
nı belirten olumsuz bir rapor ha-
zırlamış olması. Diğeri de Mos-
kova'nın önce parlamento daha
sonra cumhurbaşkanı seçimi ya-
pılmasında ısrar etmesi.
Çeçen-lnguşya'da yaşanan
olaylann bir etkisi, cumhuriyet-
teki çoğunluk tarafından benim-
senmeyen General Dudayev'in
herkesin onayım kazanması ol-
du. General, Çecen-lnguşya'nm
tam bağımsızlığını hedefliyor.
Kutlu, Kafkasya'nın gıda bakı-
mından kendine yeterli olması
ve Moskova'nın petrolünün yüz-
de 7Pinin Çeçen-lnguşya'dan
sağlanmasının, bu cumhuriyete
karşı bir ambargo olasıiığım za-
yıflattığına inanıyor.
ÇEÇEN-İNGUŞ
Rusyadan
geri acbııı
BAClMSIZLK ANDI — Rusya DevJrt Başkanı Boris %hsân m uyanana karşın onceki xün Grosni
kentinde toplanan binlerce Çeçen, bağımsızlıklanna kavosacaklan yolunda ant içtiler.
Dış Haberier Servisi — Rus-
ya Federasyonu'na bağlı Kafkas-
ya'daki Çeçen-İnguş özerk cum-
huriyetindeki gerginlik sürüyor.
Çeçen-İnguş lideri Cahar Dada-
yev, bağımsızlık yolundan geri
adım atmayacaklannı söyledi.
Bu arada, Rusya Federasyonu
Parlamentosu Devlçt Başkam
Boris Veltsin'in, Çeçen-tnguş'ta
olağanüstu hal ilanına ilişkin
kararnamesini reddetti. Rusya'-
ya meydan okuyan Çeçen Cum-
huriyeü'nin Devlet Başkanı Du-
dayev, bagımsız ve- egemen bir
devlet olma yolundan dönmeye-
ceklerini söyledi. Yeltsin'in ka-
rarmı geçerşiz sayarak bölgede
seferberlik ilan eden Dudayev,
başkent Grosni'de düzenlediği
basm toplantısmda, komşulany-
la ve Rusya'yla "eşitlik temelioe
dayalı" ilişkiler kurmak istedik-
lerini kaydetti.
TASS'ın haberine göre Cahar
Dudayev, Çeçen halkının özgür-
lüğünü çığnemeye çauşanlara
karşı koyacağı uyansmda bulun-
du.
Bu arada, Dudayev'in çağrı-
sıyla cuma gecesi Grosni'nin
ana meydamnda başlatılan ola-
ğanüstü hal karannı protesto
gösterisinin önceki gece de silr-
düğü haber verildi.
Çeçen ulusal muhafızlannın,
bölgedeki bütün kara ve demir-
yollarım kapalı tutmaya devam
ettikleri, Grozni'deki havaalanı-
nın kuşatılmış olduğu belirtildi.
Pravda gazetesi, Yeltsin'in
olağanustü hal karanm uygula-
mak uzere önceki gün Grosni'-
ye gönderilen, ancak Çeçen ey-
lemciler tarafından kuptılan
yaklaşık bin kişilik Rus Içişleri
Bakanhğı birliğının de Çeçen-
Inguş özerk cumhuriyetinden
aynldığım duyurdu.
Veltsin'e ret
Rusya Federasyonu Yüksek
Sovyeti, Devlet Başkanı Boris
Yeltsin'in, Çeçen-İnguş özerk
cumhuriyetinde olağanustü hal
ilanına ilişkin kararnamesini
desteklemeyi reddetti. Cumhu-
riyet parlamentosu bunun yeri-
ne soruna görüşmeler yoluyla
çözüm bulunması için çaba gös-
terilmesini kararlaştırdı.
TASS'ın haberine göre Rusya
Yüksek Sovyeti'nin bu sabahki
toplantısmda kabul ettiği Yelt-
sin'in, Çeçen halkımn Rusya'yı
tammayan eylemlerine tepki
* göstermesinin hakh olduğu, an-
cak sorunun askeri yöntemlerle
değil siyasi yollardan çözülmesi
gerektiği vurgulandı.
Kararda, Yeltsin'in ve parla-
mentosunun, Rusya Federasyo-
nu'nun toprak bütünluğü ve in-
san haklannın korunması konu-
sunda halkın ve devletin çıkar-
lan doğrultusunda adımlar at-
ması istendi.
Yüksek Sovyet, Çeçen lider-
leriyle görüşmeler yapmak üze-
re bir parlamento heyeti oluştu-
rulmasını da karara bağladı.
EuROPEAN
y
a göre Lübnan'daki vadi, teroriztn ve uyuşturucu cenneti
BekaaVla Hizbıdlali ıııafyasıDış Haberier Servisi — Ero-
in, Batılı rehineler, haşhaş ve
Hizbullah. Lübnan'm ünlü Be-
kaa Vadisi, kafalarda bu cağrı-
şunlan yapıyor hemen.
PKK'nm da bölgeyi üs oiarak
kullanması nedeniyle Ankara'-
nın yakın takibi altında olan Be-
kaa Vadisi, Suriye sınınndan,
kuzeydeki Lübnan Dağlan'na
kadar uzamyor. Haftahk Euro-
pean gazetesuürı ekinde yer a'-ın
bir incelemeye göre vadinin ka-
rakterini, göz alabildiğine uza-
nan haşhaş tarlalan belirliyor.
İran yanlısı Şii Hizbullah örgü-
tfinün denetimi altındaki vadi-
de üretilen haşhaş ve eroin, ya-
kın zamana kadar Lübnan'ın
tek ihraç ürünüydü.
1980'lerin ortalanndan bu ya-
na Lübnan'da kaçırılan Batılı
rehinelerin çoğunluğunun, Hiz-
bullah tarafından Bekaa Vadi-
si 'nde saklandığj sanılıyor. An-
cak Hizbullah'ın etkinliği, haş-
haş üretiminde kendisini daha
çok hissettiriyor. Vadideki haş-
haş tarlalanmn sahibi olan ai-
leler, ne ürettiklerini saklama
gereğini bile duymuyorlar. Tar-
lalar ne yüksek ağaçlann arka-
smda saklı, ne de yüksek duvar-
lann; her şey açıkta. Ancak urü-
nü otomatik silahlı, sert bakışlı
Bekaa Vadisi'nin
karakterini, göz
alabildiğine uzanan
haşhaş tarlalan
belirliyor. Haşhaş
üreticisi Lübnanh
aileler, bu
serbestliklerinin
karşıhğında
Suriyeülere ve
Hizbullah'a sürekli
paraveriyorlar.
adamlar koruyor. Lübnan po-
lis yetkilileri de vadide olup bi-
tenlerden haberdar, ama kimse
bir şey yapamıyor. Büyük bölü-
mü Suriye ordusunun işgali al-
tında bulunan Lübnan'daki
uyuşturucu trafiğinde Suriyeli-
lerin de parmağı olduğu söyle-
niyor. Suriye gizli servisi Muna-
barat'ın korkusunu çeken Lüb-
nanh yetkililere bunu açıkça ka-
bul ettirmek olanaksız. Lubnan-
ü bir güvenlik yetkilisi, Suriye-
lilerin sürekli oiarak uyuşturu-
cu üreticisi ailelerden para al-
dıklarım fısıldıyor. Daha da
önemlisi, Hizbullah'ın uyuştu-
rucudan elde ettiği gelirin önem-
li bir bölümünun gecmişte de te-
rörist eylemleri düzenlemekte
kullanıldığma isaret ediyor.
Lübnan'da yıllarca süren iç
savaş ve iktidar boşluğu, uyuş-
turucu kaçakçüannın bu ülke-
de kök saîmaları için eşsiz bir
fırsat ohışturdu. Ülkede iç sava-
şın sona ermiş olmasına karşm,
Bekaa'da üslenen uyuşturucu
kaçakçılan Güneydoğu Asya'-
daki uyuşturucu mafyasını da
sollayarak çaplarmı genişleti-
yorlar. Beyrut havaalanı uyuş-
turucu kacakçılığı için hâlâ
önemli bir sıçrama noktası. Be-
kaa Vadisi'ndeki koşullar da
uyuşturucu üretimi için o kadar
uygun ve güvenli ki Güney
Amerika'da üretilen ham koka-
inin bir kısmı vadiye geliyor, iş-
lendikten sonra Kuzey Ameri-
ka'ya ve Avnıpa'yagönderiliyor
Bekaa Vadisi'ndeki çiftçiler,
haşhaş üretmenin kolaylığı ve
bıraktığı kazancın büyüklüğü
nedeniyle, haşhaş dışında bir şey
ekmez oknuşlar. Köylerdeki ca-
milerde, Hizbullah'ın bayrağı
dalgalamyor. Haşhaş tarlalan-
mn sahipleri de Hizbullah'a ve
Suriyeülere sürekli para verdik-
lerini kabul ediyorlar. Ancak
uyuşturucudan elde edilen para-
mn getirdiği olumsuzluklar da
var. Bunlann en önemlilerinden
biri, Türkiye ve ABD'den çok
sayıda uyuşturucu kaçakçısımn
bölgeye gelmesiyle birlikte artan
cinayet oranlan. Para nedeniy-
le çıkan çattşmalar sonucunda,
haftada 6 cinayet işlendiği söy-
leniyor.
ARCEUK'İN BÜYÜK FIRSAT
KAMPANYASI SÜRÜYOR...
YERİNİ HAZIRLAYAN EKSiGİNİ TAMAMLIYOR!
Ya sizF Fırsatı değerlendiriyor musunuz? Tekrar hatırlatıyoruz; şimdi tüm
Arcelik ürünieri'bütün Arcelik Yetkili Sotıcılarmda inanılmaz taksitlerle!
YUGOSLAVYA
Ordu bastınvor
H a y d i Arcelik Şimdi
Koşullar cazip.
Seçenekler çeşit, çeşit.
fiyatlar sabit
Ödemeler taksit taksit!
ARCMLIK
Federal birlikler, Hırvat direnişinin simgesi
Dubrovnik ve Vukovar kentlerine karşı geniş
çaph saldırı başlattı.
Dış Haberier Servisi — Yu-
goslavya'da ağırlığını Sırplann
oluşturduğu federal ordu birlik-
leri, Hırvat direnişinin semboli
haline gelen Dubrovnik ve Vu-
kovar kentlerine karşı son dört
ayın en şiddetli saldınsını baş-
lattı.
Zagreb radyosu, federal or-
dunun Dubrovnik'e karşı önce-
ki gün başlattığı saldınrun dün
de sabahın erken saatlerinden
itibaren karadan ve denizden
sürdüğünü duyurdu. Radyo,
ağır topçu saldırısının özellikle
Gruz limam ile Lapad ve Mon-
tovierno bölgelerini hedef aldı-
ğını belirtti.
Hırvat ajansı HINA, önceki
günkü saldında UNESCO ko-
ruması altında tarihi Dubrovnik
kentine 3 bin obüs mermisinin
duştüğünü, birçok tarihi anıt
tahrip olurken Minceta kalesi-
nin de ilk kez zarar gördüğünü
bildirdi. Ajans, 42 gündür ku-
şatma altında bulunan kente ka-
radan ve denizden yapılan sal-
duTİarda 35 kişinin yaralandığı-
nı, 17 otelin tahrip edildiğini ve
limanda demirleyen 122 gemi-
nin de battığını belirtti.
Federal ordunun Vukovar'm
hemen her sokağmda Hırvat
milisleriyle catıştığı ve ordu bir-
liklerinin kent merkezinin yüz
üzere olduğu belirtildi.
Federal ordunun önde gelen
generallerinden Nikola Uzeiac,
BM banş gücünün gelmesi du-
rumunda birliklerinin Hırvatis-
tan'ı 2-3 gün içinde terk edecek-
lerini söyledi. Hırvat Enformas-
yon Bakanı Branka Salaj ise
Yugoslavya'nm iç sınırlarında
uluslararası bir kuvvetin konuş-
landınlmasına razı olduklarmı,
ancak bu kuvvetin Hn-vatistan'-
daki çatışma alanlannda görev
yapmasına izin verilmeyeceğini
acıkladı.
Bu arada Fransa Cumhurbaş-
kanı Françob Mitterrand önce-
ki gece Fransız televizyonuna
yaptıgı açıklamada "Hırvatis-
tan 3e Sırbistan arasuıda çocuk-
metre uzağındaki stratejik bir lann kurtanlması için bir giıven-
noktayı ele gecirdiği bildirildi. Uk koridoru oluştnrnlmasuu
Ordunun yoğun saldınsı altın- önemıeyetaazıroMuganıı" söy-
daki kentte direnişin çözülmek ledi.
Mitterrand'dan
büyük reform
• PARİS (AA) — Fransa
Cumhurbaşkanı François
Mitterrand, önemli
kurumsal reformlar için
1992 yılında referanduma
gidilebıleceğini acıkladı.
Mitterrand, onceki akşam
Fransız televizyonunun 5.
kanalına verdiğı demeçte;
yurütme, yasama ve yargı
alanlannda reformlar
yapılabilmesi amaayla,
1992 yılımn ikinci alü ayı
içerisinde, referanduma
gidilmesi gerektiğini belirtti.
Major-Kohl
görüşmeşi
• BONN (AA) — lngUtere
Başbakanı John Major ile
Almanya Başbakanı
Helmut Kohl, önceki gün
Bonn'da, Avrupa siyasi
birliği konusunda bir
görüşme yaptılar. Alman
resmi kaynaklan, her iki
başbakamn da Avrupa işleri
konusundaki damşmanlan
Ue katıldıklan
göruşmelerin, Almanya
Başbakanlık binasında
gerçekleştiğini ve yaklaşık 3
saat surduğunu kaydettiler.
Major, Almanya'dan
ayrîlmadan önce
gazetecilere yaptıgı
açıklamada ise 9-10 aralık
tarihlerinde Hollanda'mn
Maastncht kentinde
yapılacak zirvede siyasi
birlik konusunda bir
anlaşma yapılmasım diledi.
Kampuçya'da
ABD
temsilciligi
• PNOM PEN (AA) —
ABD, 16 yıl aradan sonra
Kampuçya'da diplomatik
bir temsilcilik actı.
Washington, Pnom Pen'e
Amerikan temsilcisi
gönderilmesinin, iki ülke
arasındaki diplomatik
ilişkilerin yeniden
kurulduğu anlamına
gelmediğini acıkladı, ancak
Pnom Pen'e gelen
Amerikan temsilcisi Charles
Twining, bunu, "tarihsel bir
olay" oiarak nitelendirdi.
Yunanistan'a
20 Türk kaçü
• ATtNA (AA) —
Antalya'nın Kaş ilçesinden
Meis adasına kaçan 20
Türkun, siyasi iltica
talebinde bulunduklan
bildirildi. Yunan basınında
verilen haberlerde, 20
kaçağın hafta sonu iki grup
halinde, raotorlarla Meis
adasına geldikleri
kaydedildi. Kaçaklann,
daha sonra polise tesüm
oiarak siyasi iltica talebinde
bulunduklan ifade edildi.
Castro: Küba
satılık degjl
• MADRİD (AA) —
Küba lideri Fidel Castro,
"Küba satılık değildir"
dedi. Castro, lspanya
TV'sine verdiği demeçte,
"Ülkem satıhk değil, ama
yabana şirketlere yararh
olabilmek için ortaklaşa
bulunacak temeller üzerinde
elinden geleni yapmaya da
hazırdır" diyç konuştu.
Castro, ülkesinin yabana
sennayeye acılmasından söz
ederken, "Ülkem, kendi
kendisinin efendisi olmaya
devam edecek" dedi. Küba
lideri, ülkesinin yaşadığı
sorunlann, öteki Latin
Amerika
ülkelerininkinden daha.
ağır olmadığı görüşünü
savundu.
Hindistan'da
saldın: 9 ölü
• YENİ DELHİ (AA) —
Hindistaa'da hükümeti
silah zoruyla devirip köylO
sınıfın tümünü toprak
sahibi kıunayı hedefleyen
"Halk Savaşı Gnıbu"na
bağlı gerillalann kurduğu
pusu sonucu, 9 polisin
öldüp, 13'ünün de
yaralandığı bildirildi.
Hindistan'ın orta
kesiminde, Mahararaştra
eyaletinin kırsal alanında
önceki gün meydana gelen
olayı duyuran UNI ve PTI
ajanslannın haberine göre
"Maocu" olduğu belirtilen
gruba mensup teröristler,
bir polis aracımn yoluna
mayın yerleştirdiler.
Mayının patlamasıyla
birlikte araca, çalılara
saklanan gerillalar
tarafından ateş açıldı.