Katalog

CUMHURÎYET/14 29 OCAK 1991 ÇILGIN ARJANTİNLİ — Arjantinli Alberto Jose Torroba, 4.5 metrelik teknesiyle ve sadece yıldızlann >-ardımıyla Pasi- fik Okyanusu'nu aşü. Çılgın Arjantinlinin gönltındeki kah- raman ise 'Tarzan'... ay tııtulacak ANKARA (UBA) — Bu yılın ilk ay tutulması ocak ayının 3ö'unda gerçekleşecek. Astronomi Araştırma Toplu- luğu'nun (ASART) değerlendir- melerine göre Greemvich zama- nıyla ay tutulması saat 03.57'de başlayıp 07.59"da sona erecek. Tutulma Pasifik Okyanusu'n- dan Amerika'nın tamammdan, Antarktika kıtasından, Kuzey Sibirya'dan, Avrupa'dan (trlan- da ve Ingütere) ve Ortadoğu'nun batı kesimi dahil Afrika'run do- ğusu hariç diğer kesimlerinden izlenebilecek. Ay'ın tutulmadan çıkışı ise Doğu Asya'dan, Yeni Zelanda'- nın güne>i dışındaki kısımlann- dan, Amerika'dan, Pasifik Ok- yanusu'ndan ve Norveç kıyıla- rından gözlenebilecek. FUTBOL ÇILGINLARI — New York Giants ve New York Cily futbol takımlannın iki fanatiği, takım aşklannı başiannda taşıyorlar. Ron Kibride ve Vincent Savino adındaki iki çılgın, marifetlerini pazar gunii basına sergilediler. (Fotoğraf: AP) Denktaş'a fahri doktorluk TRABZON (AA) — Karade- niz Teknik Üniversitesi tarafın- dan Kuzey Kıbns Türk Cumhu- riyeti Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a fahri doktorluk unva- nı verildi. KTÜ Senatosu'nun 25 Ocak 1991 tarihinde aldığı kararla Ra- uf Denktaş'a fahri doktorluk unvanının verildiğini açıklayan Rektör Prof. Dr. Aydın Duma- noglu, AA muhabirine şunlan söyledi: "Kıbns Türk toplumunun kendine yeterü bir ekonomik ya- pıya kavuştunılmasında ve ulus- lararası ekonomilere entegre edilmesinde Sayuı Denktaş'ın önemli ve sabırlı çalışmaları ol- muştur. Onun bu çizgisi, BM örgütünün saygınlığının artma- sına dikkate değer katkılar sağ. lamıştırî' BUZDAN CANAVAR — Japon sanatçı Michio Murakami, ABD'de her yıl yapılan Michigan Kış-Buz Festivali'nde buz- dan bir canavar yaratarak becerisini sergiledi. Murakami ve 14 Japon arkadaşı, festival süresince çeşitli hayvanlan oluş- turmak için 1.900 parça buz kullandılar. (Fotoğraf: AP) HABERLERİN DEVAMI Basına'savaş' 100 Irak uçağı Iran'da ıçın uyarıBasın Yaym ve Enformasyon Genel MüdürlüğiFnce yapılan açıklamada, Körfez savaşı nedeniyle basının "temenni edilmeyen durumlarla karşılaşmaması" için bazı konulara azami dikkat göstermesi istendi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- konuşlandırılhıış bulunduklan rosu) — Basın Yayın ve Enfor- masyon Genel Müdürluğiı, Kör- fez savaşı dolayısıyla basının, "temenni edilmeyen durumlar- la karşılaşdmamasını leminen" uyulmasını ve "hassasiyetle özen gösterilmesini" istediği önlemle- ri açıkladı. Basın Yayın ve Enformasyon Genel Mudürlüğü'nden dün ak- şam saatlerinde yapılan açıkla- mada, Irak'a karşı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kararlarına uygun olarak "Ço- kuluslu güçlere ülkemizde bulu- nan ortak savunma tesisleri va- sıtasıyla sağianan destegin em- niyeti ve kattlan birliklerin gii- venliğinin konınması, harekâtın başansının sekteye uğratılması- nı önlemek amacıyla" Basın mensuplarınca, "azami dikkat sarf edilmesi" istenen konular sıralandı. Askeri harekâta katı- lan ülkelerin aldıkları benzerı önlemlere uyum sağlamak ama- ayla uyarıda bulunulan konular şöyle: "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kararlarına uygun olarak Irak'a karşı harekâta geç- mahaller ve tesisler ile bu birlik- lerin seviye ve kapasiteleri açığa vurulmamalıdır. Konumlar ge- nel olarak 'bölge, deniz, yöre, guney doğu, ortak tesis' gibi ta- birlerle amlabilirler. 3. Ülkemizin ve dost birlikle- rin kuvvet intikalleri, taktik ko- nuşlandırümalanna ilişkin bilgi- ler operasyonlann ve birlik men- suplannın can güvenliklerini tehlikeye atabileceğinden bu bil- giler hakkında haber geçilme- mesi uygun olacaktır. Bu sınır- lamaya birliklerin isimleri, hare- kâtın adı gibi tanımlamalar da dahildir. 4. Göreve katılan uçaklann ti- pi, havalandığı veya indiği alan- lar hakkındaki bilgilerin veril- memesi gerekmektedir. 5. Kayıp ve> r a düşürülmüş bir uçağın tanımlanmasına ilişkin verileri (tipi, isim, no'su) ve bun- lann arama ve kurtarma operas- yonlanna ilişkin bilgilere yer ve- rilmemesi gerekir. 6. Yürürlükte bulunan yasa- lar gereği askeri birliklerin bu- lunduğu mahallere 400 m'den fazla yaklaşılması gerek birlik- miş bulunan çokuluslu güçlere ^lerin ve gerekse yaklaşan şahıs- ülkemizde bulunan ortak savun- ma tesisleri vasıtasıyla sağianan destegin emniyeti ve harekâta katılan birliklerin güvenliğinin korunması, harekâtın başansı- nın sekteye uğratılmasını önle- mek ve askeri harekâta katılan ülkelerin bu yönde aldıklan ted- birlere uyum sağlamak, ülke- mizde faaliyet gösteren basın mensuplarının bilgi aktarımı ve haber geçmeleri sırasında aşağı- daki unsurlara azami dikkat sarf etmeleri gerekmektedir. 1. Birliklerin sayısal ve işlev- sel nitelikleri, savaş kabiliyetle- ri, uçaklar ve silah sistemleri, yer destek ve lojistik malzeme ve imkânlan (top bataryalan, tank- lar, radarlar, füzeler, kamyonlar vs. gibi), yakıt ve mühimmat gi- bi harekâta katılan birliklere sevki öngörülen imkânlara iliş- kin bilgilerin aktarılması sırasın- da harekâta katılan birimler ge- nel mahiyetteki tabirlerle anıla- bileceklerdir. Bunlar, 'birlik, ba- tarya, görev kuvveti' gibi tabir- ler olabilir. Büyüklükleri ve sa- yılanna ilişkin tanımlamalar için 'büyük', 'küçük', 'birçok' gibi ta- birler kullanılabilir. 2. Bilgi aktanmı, fotoğraf ve görüntü yansıtılması, söz konu- su edilen birliklerin konumu, ların güvenliği bakımından ya- saktır. Bu itibarla basın mensupları- nın özellikle kendi güvenlikleri açısından bu kurala uymaları büyük önem taşımaktadır. 7.Gerek yerli, gerekse yaban- cı basın mensuplannın Diyarba- kır'daki müttefik basın merke- zine yoğun bir şekilde başvur- malan sonucunda bölgede görev yapacak basın mensuplarının sayısında kısıtlamaya gidilmesi zarureti doğduğundan, APIC Başkanlığı, akredite işlemlerinin yapılabilmesi için 25 ocaktan iti- baren yerli basın mensuplan için sarı, yabancılar için mavi basın kartı şartı arayacaktır. Basın kartı sahibi olmayanlar için ise istisnai hallere inhisar etmek üs- zere Basın-Yayın ve Enformas- yon Genel Müdüru'nün imzası ile bir yazı gerekeceğini aksi tak- dirde başvurulan kabul etmeye- ceğini bildirmiştir. 8. Toplu gezi düzenlenebile- cek bazı gerekli hallerde ise "Pool" yapılması yoluna gidile- cektir. Temenni edilmeyen durumlar- la karşılaşılmamasını teminen değerli basın mensuplarının yu- kandaki hususlara hassasiyetle özen göstermeleri rica olunur!' ANTALYA 3. İCRA MEMURLUĞU'NDAN Dosya No: 1988/1240 Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, ev- safı: Bir borçtan dolayı ipotekli bulunan Antalya Merkez Yüksek Alan Mah. 410 ada, 152 parsel sayılı 639 m : arsanın 4/48 hissesi ve bu his- seve tahsis edilen 2/48 arsa payb 4 no.lu bağımsız bölum açık arttır- ma suretiyle salılacaktır. Bağımsız bölum asma katlı dükkân olup iki cepheli, cehpesi 4.00 m., derinliği 7.00 mttir. Asma katın genişliği 4.00 m., derinliği 3.00 m. toplam kullanma alanı 40.00 m*'diı. Su ve elek- trik tesisatı olup döşemesi mozayik kaplıdır. Kıymeti: Bilirkişilerce 4 no.lu bağımsiz bölume 35.000.000^- TL. kıymet takdir edilmiştir. Satış sartlan: 1) Satış 8.3.1991 günü saat 14.00"ten 14.20'e kadar Antalya 3.tcra Müdürlüğü'ne açık artnrma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tah- min edilen kıymetin %75'ini ve rilçhanlı âlacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle aJıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhudu baki kalmak sartıyla 18.3.1991 günü aynı yerde saat 14.00-14.20'de ikinci arttırma- ya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da %40'ım ve rüçhanlı alacakülann alacağmı ve satış masraflannı geçmesi şanıyla en çok arttırana ihale olunur. 2) Antırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin Vtlffsi nis petinde pey akçesı veya bu mıktar kadar mıllı bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğin- de 20 günü geçmemek uzere mehil verilebilir. Dellâliye resim ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış be- delinden ödenir. 3) lpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin ( + ) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan ıddialannı dayanağı belgeler ile on beş gun içinde dairemize bildirmeleri lazım- dır; aksi takdırde hakları tapu sıcili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4) Satış bedeli hemen veya verilen miihlet içinde ödenmezse lcra ve Eflas Kanunu'nun 133. maddesi gereğince ihale feshediür. iki iha- le arasındaki farktan ve Vo3O faizden alıcı ve kefılleri mesul tutula- cak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecek- tir. 5) Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dai- rede açık olup masrafı verildiği takdirde iste>-en alıaya bir örneği gön- derüebilir. 6) Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 988/1240 sayılı dosya numarasıyla memurluğumuza başvurmaları ilan olunur. (tc.lf.K.126) 18.1.1991 ( + ) tlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Dış Haberier Servisi — Irak Devlet Başkanı Saddam Hüse- yin dün akşam baskent Bağdat- ın bilinmeyen bir yerinde CNN muhabiri Peter Arnett ile yap- tığı görüşmede Iran'a sığınan Irak uçaklannın ne zaman ve nasıl kullanılacağının Tahran'ın karanna bağlı olduğunu söyle- di. Saddam, "Iran Mttsliiman bir komşu ülkedir. G«çmişte olan geçmişte kalmıştır" dedi. ,lngiliz yetkililer İran'a sığman Irak uçaklannın sayısının 100'ü aştığını belirterek, bunun "zo- nınlu inişten" çok uçakları ka- çırma olduğundan kuşkulandık- lannı söylediler. İsrail ilk kez Saddam Hüseyin'i doğrudan tehdit ederek kimyasal silah kul- landığı takdirde hayatının ve ül- kesinin "tehlikeye girecegini" bildirdi. Başkan Bush, müttefik- lerin amacımn Irak'ı yıkmak ol- madığını söyledi. The VVashing- ton Post gazetesi, yoğun bom- bardımanlara karşın Irak'ın sa- vaş mekanizmasının önemli bö- lümünün ayakta kaldığını haber verdi. Saddam CNN'de Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, dün akşam Bağdat'ın bilinmeyen bir bölgesinde CNN muhabiri Peter Arnett ile görüş- tü. Arnett, Irak Iiderinin kendi isteği üzerine yapılan görüşme- nin kent dışında bir kulübede gerçekleştiğini ve Saddam'ın kendinden çok emin ve rahat göründüğünü kaydetti. Arnetı'in somlannı yan Saddam Hüseyin, Irak uçaklannın İran'a zorunlu kal- dıklan için indiklerini ve bunun normal olduğunu belirterek, "Irak ile İran iki Müsluman komşu ülkedir ve geçmişin so- nuçlan ne olursa olsun her iki iılkede bu savaşı inananlarla kâ- firter arasında bir mücadele ola- rak görmektedir" dedi. Saddam bu uçaklann savaş sonuna dek Iran'da kalıp kalmayacaklanna ilişkin soruya ise, "Her koşul- da İran devletinin kanuianna ve kurallanna saygı duyacağız" yanıtmı verdi. Arnett'in nükleer, kimyasal ve biyolojik silah kullanıp kul- lanmayacaklarına ilişkin soru- suna ise Saddam Hüseyin, "Şu ana kadar düşmanın bize karşı kullandığı silahlara eşit diizey- de karşılık verdik. Bundan son- ra da eşit düzeyde karşılık vermeye devam ediecegiz. Kon- vansiyonal olmayan silahları kullanmak zorunda kalmamak için dua ediyorum" dedi. Savaşın ne zaman sona erece- ğini soran Arnett'e "Allah bilir" yanıtım veren Saddam, "Hiçbir ulustan çok kan döküi- memesi için dua ediyorum" de- di. Saddam Hüseyin Basra Kör- fezi'ne sızan petrol konusunda ise "ABD tesisleri bombalaya- rak petrolii silah olarak kullan- dı. Bu davranışıyla çevre üzerindeki etkilerini ciddiye al- madıgını gösterdi. Eğer komu- tanlarım petrolii bir savunma silahı olarak kullanırlarsa bun- da haklı olacaklardır" dedi. Savaşın sonucu hakkında bir şüphesi olup olmadığı sorusuna da Saddam Hüseyin, "Milyon- da bir bile yok" yanıtmı verdi ve "Her iki taraftan da çok kan akacağını" söyledi. Savaş esirlerine karşı tutumu hakkında Cenevre Antlaşması hatırlatıldığında da Saddam, "Cenevre antlaşması, Batı'da- ki Iraklı ogrencilerin tutuklan- masına izin veriyor mu?" dedi. Bağdat'taki Batılı rehineleri bırakması halinde, barışı sağla- yacaklanna kendisini ikna eden Batılı politikacılan "ikiyüzlü" olarak nitelendiren Saddam, "Eğer biz 5000 Batılı renineyi burada tutsaydık, Bush hâlâ Bağdat'a sakhracak mıydı?" di- ye sordu. Arnett'in "Bu görüşme ara- cılığı ile iietmek istediği bir me- sajı olup olmadığı" sorusuna da "Biitiin Amerikalılara sağlık di- liyonım ve oğullannın lıiçbiri- nin ölmemesi için dua ediyo- rum. Irak halkı, Fransa, Al- manya, Ispanya ve diger yerler- de savaşa karşı gösteriler düzen- leyen şerefli nıhlara minneltar- dır" diyerek yanıtladı. AFP ve Reuter'ın bildirdiğine göre İsrail Başbakanı tzak Şa- mir dün yaptığı açıklamada ilk kez Irak lideri Saddam Hüse- yin'i doğrudan tehdit ederek, Is- rail'e karşı kimyasal silah kullan- dığı takdirde "havatını ve iilke- sinj büyük Jehlikeje atacağuu" söyledi. Şamir'in uyarısı, Israil'de Irak'ın kimyasal bir saldırıda bulunmak üzere olduğuna iliş- kin kaygılann yoğunlaştığı bir sıraya rastladı. AFP, bir İsrail ü- derinin ilk kez Saddam Hüse- yin'in hayatını hedef alan tehdit- te bulunduğuna dikkati çekiyor. Izak Şamir "İsrail'in Sesi" radyosuna verdiği demeçte lsra- il'in bir kimyasal saldınya vere- ceği karşılığın "hazır" olduğu- nu söyleyerek, "Herkes, tsrail- in gerektiğinde kullanabilecegi askeri olanaklara sahip olduğu- nu bilir" dedi. israil Başbakanı şöyle devam etti: "Eğer Irak sa- vaşı ürmandınrsa, İsrail ve ulus- lararası koalisyon bu korkunç tehlikeyi ortadan kaklırmak için gereken önlemleri çok ciddi bi- çimde düşünecektir." Saddam'ın uçakları İran'a sığman Irak uçaklan- nın bir "bilmeceye" dönuştüğü bildiriliyor. Ingiliz askeri yetki- lilerinin dün akşam Londra'da yaptıklan açıklamada Irak uçaklannın sayısının "100'den fazla" olduğu belirtilirken, Pen- tagon'dan yapılan açıklamada uçaklann sayısı "80"den fazla" olarak verildi. İngiliz yetkililer, Irak uçakla- rmjn İran'a inişlerinin koordi- - nasyon içiflde yapıldığını \e, sı; ğınmaya benzemediğini söyiedi- ler. Yetkililer, Saddam Hüseyin- in yaklaşık 100 savaş nakliye uçağmı müttefik kuvvetlerin sal- dınlarından kaçırmak amacıyla savaşta tarafsız olan İran'a gön- derdiğini öne sürdüler. Askeri kaynaklar, İran'a inen uçaklann Irak Hava Kuvvetleri'nin en iyi bölümunü oluşturan MİG-29'lar, SU-24'ler ve Mira- geler olduğunu kaydettiler. Irak lideri, İran-Irak savaşının başlangıcında da benzer bir tak- tik uygulayarak savaş uçaklan- nın bir bölümunü Ürdün'e gön- dermişti. Pentagon'dan dün akşam ya- pılan açıklamada, müttefiklerin yoğun hava saldınsı karşısında iran'a sığınan Irak uçaklannın sayısının 80'den fazla olduğu bildiriidi. Be>-az Saray Sözcüsü Maıiin Fitzvvater gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıt- larken, "İran'ın savaşta tumüy- le tarafsız kalacağına ve Irak uçaklannı savaş sonuna dek ia- de eüneyecegine dair Tahran'dan güvence aldık" dedi. Bush'un konuşması ABD Başkanı George Bush, müttefik kuvvetlerin amacımn Irak'ı yıkmak olmadığmı söyle- di. Bush, bir basın kuruluşunda yaptığı konuşmada, ABD'nin yapmak zorunda olduğu şeyle- ri yaptığına inandığını ve iyüiğin kötülüğe galip geleceği "adil ve ahlakP' bir savaş istediğini öne sürdü. Bush'un konuşmasından ön- ce bir açıklama yapan Beyaz Sa- ray Genel Sekreteri John Sunu- nu, Irak'a karşı nötron bomba- sı kullanmaya hazırlandıklan yolundaki iddialan yalanlayarak "Irak'a karşı nötron bombası gi- bi kitlesel inıha silahını kullan- mak niyetinde değiliz" dedi. "Temiz bomba" adı da verilen nötron bombası binalan imha etmeden insanları öldürüyor. The Washington Post'un haberi VVashington Post'gazetesi, yo- ğun bombardımanlara karşın Irak'ın savaş mekanizmasının önemli bölümünün ayakta kal- dığını bildirdi. Haber daha ön- ce VVatergate olaymı da ortaya çıkarmış bulunan gazeteci Ro- bert VVoodvvard imzasıyla ya- yımlandı. ABD'nin en ciddi gazetelerin- den Washington Post'un bu ha- beri, CNN'de konuşan askeri uzman tarafından "biraz fazla karamsar" bulundu. Uzman "Bombaladığımız yeraltındaki bannaklarda kaç uçağı işlemez hale getirdiğimiz bilinmiyor" dedi. 'The VVashington Post' gaze- tesi, bombardımanların ilk 10 günunde Irak'ın savaş mekaniz- masının temel bölümlerinin, önemli bir hasar görmeden ayakta kaldığını bildirdi. AFP'nin bildirdiğine göre ha- berine üst düzey görevlileri kay- nak gösteren gazete, Pentagon- un geçen hafta Irak havaalanla- rımn yüzde 100'ünün 'etkisiz hale' getirildiğini açıklamasına karşılık, pistlerin yuzde 65'inin kullanılabilir durumda olduğu- nu savundu. VVashington Post'a göre kay- naklann verdiği diğer bilgiler şöyle: • Savaşın ilk haftasında Irak'ın hemen tüm hava savunma ra- darlan imha edildi. Ancak bun- lann Vt 20'si onanldı. • Scud rampalannın önemli bö- lümünün imha edildiğinin açık- lanmasına karşın 30 sabit ram- padan sadece 8'i kullanılamaz duruma getirilebildi. Seyyar rampaların imha edildiğine iliş- kin ise hiçbir gönintü kaydı yok. • Irak lideri Saddam Hüseyin, gelişmiş iletişim sistemi sayesin- de hâlâ cephedeki birlikleri ile bağlantı ve haberieşmeyi sürdü- riiyor. • Irak'ın nükleer, kimyasal ve biyolojik silah yapma yeteneği % 50 oranında azaltıldı. • Bombardımanlar Irak'ın iaşe yollarını fazla etkileyemedi. Cephedeki Irak brUUerine gıda ve cephane akışı sürüyor. • Irak'ın 66 buyük askeri hava- alanının önemli bölümünün im- ha edilmesine karşın birçok uçuş pisti Iraklılar tarafından onanl- & . • Irak'ın S0 dolayında uçağı dü- şuriildü; 40 tanesi İran'a kaçtı. Geride ise 700 dolayında uçak kaldı. • 8 ile 9 bin topçu ünitesi çok az isabet aldı. Aralannda 3 rafıne- rinin de bulunduğu 12 petro- kimya tesisinden ll'i önemsiz derecede hasar gördü. Scud saldınsı Irak dün gece İsrail'in başken- ti Tel Aviv ile Suudi Arabistan- ın başkenti Riyad'a bir kez da- ha füze saldınsı düzenledi. ABD ve Suudi askeri yetkilileri Ri- yad'a TSİ 20.00'de düzenlenen füze saldınsında Irak'ın gönder- diği bir Scud füzesinin Patriot- larla havada imha edildiğini bil- dirdiler. Yetkililer, bazı Scud ve Patriot parçalarının kentin dı- şındaki salatalık ve domates se- raiannın üstüne düştüğünü ve hasara neden olduğunu, ancak ölen ya da yaralanan olmadığı- nı belirttiler. Irak, Riyad'a düzenlediği sal- dırıdan bir saat sonra TSİ 21.07'de Tel Aviv'e de bir Scud fırlattı. Ordu Sözcüsü Nahman Şai Scudun imha edildiğini,par- çalanmn Filistinlilerin yaşadığı ve İsrail işgali altındaki Batı Şe- ria'ya düştüğünü, ancak ölen ya da yaralanan olmadığını bildir- di. Bu kez Patriotlann ateşlen- mediğini vurgulayan Şai, nede- nini açıklamadı. Şai, Scudun ne tür bir silahla imha edildiğini ise belirtmedi. 'En büyük tank savaşı başlayabilir' Müttefik kuvvetlerin Irak bir- liklerine karşı kara saldınsı baş- latmalan ile, II. Dünya Savaşı sı- rasında 'Çöl Tilkisi' Mareşal Rommel komutasındaki Alman birliklerine karşı Kuzey Afrika1 da verilenden sonraki en büyük tank savaşının başlayabileceği bildiriliyor. AA'nın haberine gö- re bu savaştaki en büytik hesap- laşma, Amerikan M-l Abra- hams'Iarı ile Sovyet yapımı T-72 tanklan arasında olacak. Müttefik Kuvvetler Komutan- Iığı, Kuveyt'te bulunan 540.000 Irak askerine karşı saldırı emri verdiğinde, başanmn en belirle- yici unsuru bu hesaplaşma ola- cak. ABD'li askeri uzmanlara gö- re savaş sırasında hava akınları ile desteklenecek olan üstün tek- nolojili ve yülcsek manevra ye- teneğine sahip M-l tanklan, bu mücadelede avantajlı konumda. Ancak uzmanlar yine de Irak tanklannın ağır kayıplar verdi- rebileceğine dikkat çekiyorlar. Esirler yaralandı Irak, "canlı kalkan" olarak kullanacağını açıkladığı esir pi- lotlann, müttefik kuvvetlerin hava akınlannda yaralandıkla- nnı bildirdi. Irak Radypsu'nda- ki kısa açıklamada, yaralanan pilotların milliyetleri belir- tilmedi. Açıklamada, "Nüfusu yoğun bölgdere ve sivil hedeflere ön- ceki gün ve dün düzenlenen düş- man saldmlannda, bazı esir pi- lotlar yaralandı" denildi. Açık- lamada, "Sorumlu askeri çevre- ler, yaralı pilotlardan olen olup olmadığını beürtmediler" ifade- si kullanıldı. Irak, müttefik uçaklann bombardımanında isabet aldığı- nı savunduğu sivil hedeflerin lis- tesini BM'ye verdiL n .„ Irak Dışişlen Bakanı Tünk Aziz'in BM Genel Sekreteri'ne gönderdiği mektup, dün Nevv York'ta açıklandı. Aziz mektu- bunda bombardımanda 320'den fazla sivilin öldüğünü, 400 kişi- nin de yaralandığını öne surerek sivil hedeflerin bombalanmasın- dan Genel Sekreter Javier Perez de Cuellar'ı şahsen sorumlu tut- tu. Biyolojik silahlar AA'nın Moskova kaynaklı ha- berine göre SSCB Savunma Ba- kanlığı'nın üst düzeydeki bir gö- revlisi Irak'ın elinde "100 gramı milyonlarca kişiyi ötdürebilecek güçte" biyolojik ve kimyasal si- lahlar bulunduğunu bildirdi. Brzezinski'nin görüşti CNN pazar akşamı eski ABD Başkanı Jimmy Carter'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Zbignier Brzezinski ile Körfez savaşı ko- nusunda bir görüşme yaptı. Brzezinski, savaştan önce hava saldırılan ile birkaç günde Irak- ın dize geleceğini öne sürenlerin yanıldığının ortaya çıktığını be- İirterek"Saddam savaşı uzatabi- lirse ittifakın çatlayacağını umuyor" dedi. Brzezinski, sava- şın sadece Kuveyt'in kurtanlma- sı ile sınırh kalması gerektiğini, ABD'nin Irak'ı işgal etmekten ve uzun bir kara savaşından ka- çınması gerektiğini söyledi. Brzezinski, Irak kimyasal si- laha başvursa bile, ABD'nin kit- lesel tahrip silahları ile karşılık vermesine de karşı olduğunu be- lirtti. Eski Ulusal Güvenlik Da- nışmanı, ABD'nin savaşı 5-6 hafta içinde kazanabileceğini tahmin ettiğini de sözlerine ek- ledi. Brzezinski, son olarak dünya- nın geleceği bakımından komü- nist dünyada, SSCB ve Çin'de- ki gelişmelerin Körfez krizinden daha önemli, olduğuna inan- dığını kaydetti. Bush-Gorbaçov zirvesine 'Körfez' çelmesi Süper zirve ertelendiDış Haberier Servisi — 11-13 şubat tarihleri arasında Mosko- va'da yapılması planlanan Bush - Gorbaçov zirvesinin ertelendi- ği açıklandı. Açıklama ABD Dı- şişleri Bakanı James Baker ve Sovyet meslektaşı Alexander Besmertnih tarafından Beyaz Saray'da gerçekleştirilen Bes- mertnih - Bush görüşmesinin hemen ardından yapıldı. Açıklamada erteleme karan- na gerekçe olarak Körfez sava- şının sürdüğü bir sırada ABD Başkanı George Bush'un ülke- sinden ayrılmasının güç olaca- ğı ve stratejik silahlann sınırlan- dırüması konusundaki anlaşma- ya ilişkin bazı halledilmesi gere- ken problemler gösterildi. ABD Dışişleri Bakanı James Baker, zirvenin bu yılın ilk ya- rısı içinde gerçekleştirileceğini ve uzun menzilli nükleer silahlann sınırlandırılmasına ilişkin Stra- tejik Silahlarda İndirim Anlaş- ması'na (START) son şeklinin verilmesine ilişkin karşılıklı gö- rüşmelerin ise önümüzdeki ay devam edeceğini söyledi. Baker aynca gerek kendisinin gerekse de Başkan Bush'un Sovyet Dışişleri Bakanı Bes- mertnih ile yaptıklan görüşme- lerde Baltık probleminin de ele alındığını ve konuya ilişkin ABD görüşlerinin detaylı bir şe- kilde aktanldığmı, ancak zirve- nin ertelenmesi ile bu konuda- ki görüş ayrılıklannın bir ilgisi bulunmadığını açıkladı. Baker Sovyet meslektaşıyla görüşme- lerin genelde çok yapıcı geçtiği- ni ve bugün tekrar bir araya ge- leceklerini de belirtti. ABD piyadesi Incirlik'te UFUK TEKİN UĞUR SANER VEDAT YENERER ADANA/BATMAN/HA- BUR — Amerika uçaklannın Irak'a karşı hava saldırılan sü- rerken tncirlik Hava Üssü'ne ABD deniz piyadelerinin geldi- ği öğrenildi. Batman'dan sonra Erzurum Havaalanı'ndan da ke- şif uçuşlarının yapıldığı bildiri- liyor. İncirlik'e ABD Deniz Kuvvet- leri personelı ve askerlerinin gel- mesi, üssün Kuveyt'e yapılacak bir çıkarma harekâtına "lojistik destek görevi" yapabileceği bi- çiminde değerlendiriliyor. Bakanlar Kurulu'nun aldığı ikinci bir kararla "daha geniş anlamda" kullandırılan tncirlik Üssü savaşın başından beri dün de oldukça yoğun bir hava tra- fiği yaşandı. önceki harekâtlar- da olduğu gibi üsten dün yine üç kez havalanan Amerikan savaş uçaklannın yaklaşık 3.5 saatlik bir uçuştan sonra İncirlik pisti- ne dönüş yaptığı görüldü. Körfez krizinin başladığı gün- lerden beri yoğun bir kargo uça- ğı trafiği yaşayan İncirlik Üssü- ne ABD'den ve Avrupa'daki ABD üslerinden getirtilen askeri personel sayısındaki artış da dikkati çekmeye başladı. Üste- ki güvenilir kaynaklardan aldı- ğımız bilgilere göre savaştan ön- ce yalnızca ABD Hava Kuvvet- leri personeli ve askerinin bulun- duğu incirlik'e son bir hafta içinde ABD deniz piyadeleri (Navy) ve kara kuvvetlerinden (G.S.Army) personel ve askerler de geldi. Güvenilir bir kaynak, İncir- lik'te halen 10 binin üzerinde ABD askeri bulunduğunu ve as- kerlerin bazılarının üzeri örtü- lü salonlarda "tulumlarına sanlarak" uyuduğunu belirtti. ABD Hava Kuvvetleri'nden bir yetkili. "İncirlik'teki ABD deniz piyadelerinin sa> ısı kargo uçak- larla son haflalarda getirtilen paraşütçülerle" ilgili soruya şu Iibya'ya sert yanıt (Baştaru/ı l. Sayfada) Sungar'ın açıklamasında da- ha sonra şöyle denildi: "Türkiye'nin tutumunun Sa- yın Kaddafi tarafından yorum- lanışı da gerceklere ters düşmek- tedir. Türkiye, Irak'a karşı bir cephe açmamıştır ve açmak ni- yet ve tasarrufunda da değildir. Türkiye'nin bir saldınya uğra- madıkça Irak'a karşı bir askeri operasyona yönelmesi söz konu- su olmayacaktır. Türkiye baştan itibaren Kör- fez buhranının bansçı yöntem- lerle aşılabilmesi için olumlu, fakat maalesef neticesiz kalan çabalar harcamıştır. Türkiye, komşulanyla ilişkilerinde bugü- ne kadar daima sorumlu, yapı- cı ve bansçı yaklaşım ve tutum- lar içerisinde olmuştur. Irak ile İran arasında maalesef 8 yü sü- ren savaş boyunca da bölgede barışın ihyası ve dengelerin ko- nınması için bir müspet tarafsız- lık sij'aseti benimsemiş ve uygu- lamıstır. Aynı politikanın ortak dostumuz olan birçok ülke ta- rafından izlendiğini söylemek herhalde mumkün değildir. Türkiye ile ilişkilerinin düzey ve içeriğini tayin, kuşkusuz her ülkenin ınunhasır yetki ve so-- nımluluğuna kalan bir husustur. Bu, Libya için de böyledir. An- cak hiçbir ülkenin Türkiye ile kurmtış olduğu her iki larafa ya- rarlı ilişkileri. Türkiye Cumhu- riyeti'nin dış politikası üzerinde bir tür ipotek tesis edebileceği ve ikili ilişkilerimizi gercek amaç ve muhlevası dışına tasırmak sure- tiyle Türkiye üzerinde bir baskı aracı olarak kullanabilecegi ze- habına kapılmamasında her şey- den önce o ülkenin kendi çtkar- ları açısından yarar olacaktır. Türki\«'nin deger verdiği ve yıl- lardan beri her alanda özenle geliştirilmesine içten çaba harca- dığı Libya ileflişkilerininolumlu şekilde devamı ve geleceği, Lib- ya'nın tutumuna bağlı olacaktır. Nihayet bir hususu daha önemle vurgulamak isterim. Sa- yın Kaddafi'nin Türk halkını tahrik etmeye yönelik ifadeleri ciddi bir rahatsızlık konusu ol- muştur. Bu beyanlann devlet adamlanndan bekienen ciddiyel ve sorumlulukla bagdaştınlabil- mesi güçtür. Teraennim bazı sözlerin basında maksadını aşan şekilde ifade edilmiş olmasıdır." karşılığı verdi: "Operasyon konusu veya in- san gücü ve ekipmanı konusun- da tarRşmaya gmniyoruz, sdy- - leyecek bir şeyimiz yok." Incirlik Üssü'nde son günler- de dikkati çeken bir başka geliş- me de "4 adet arama-kurtanna uçagı"nın konuşlandırılması ol- du. E-5 karayolundan da zaman zaman görülen ve Irak'a yöne- lik hava harekâtlannda kullanıl- dığı öğrenilen bu uçaklara ek olarak tncirlik hangarlannda 3 adet kurtarma helikopterinin bulunduğu belirtildi. Incirlik'ten kalkan uçaklar Irak'ın kuzeyini bombalamayı sürdürüyor. Önceki gece 22.00 sıralannda ABD uçakları Silo- pi üzerinden Irak'a girdiler. Za- ho ilçesinden açılan uçaksavar ateşi yaklaşık yanm saat sürey- le tüm çevreden duyuldu. Irak- tan kaçan askerlerden edinilen bilgiye göre Zaho dağlannın Su- riye'ye yakın kesiminde cepha- neliklerin ve petrol pompaları- nın bulunduğu ve iki gündür bunlann bombalandığı öğrenil- di. Uçak düşürme iddiası Irak dün sabaha karşı mütte- fıklere ait bir savaş uçağmı dü- şürdüğunü açıkladı. Bağdat Radyosu, yayınladığı 26'ncı sa- vaş bildirisinde çatışmalann ba- şından bu yana Irak gtiçlerinin toplam 170 müttefik uçağmı dü- şurduklerini ve son olarak isa- bet alan bir uçağın da "alevler içinde Türkiye topraklanna düştüğünü" duyurdu. Bu açık- lama, Türk resmi kaynaklann- ca yalanlandı. Diyarbakır'daki Müttefik Basın Bilgi Merkezi (APIC) Başkam Kurmay Albay Halil Kalaycı, Irak'ı bombala- dıktan sonra dönen bir uçağın Türk topraklanna düştüğü yo- lundaki iddiaların asılsız oldu- ğunu belirterek "Tetkik ettirdim. Böyle bir durum yok" dedi. Ka- laycı, konunun Dışişleri Bakan- lığı'nı ilgilendirdiğini de vurgu- Iadı. Ancak bakanlık yetkilileri de kendilerine bir müttefik uça- ğının Türkiye sınırlan içine düş- tüğü konusunda hiçbir bilgi ulaşmadığını belirttiler. Genel- kurmay Başkanlığı çevrelerin- den aym doğrultuda görüş alı- nırken İncirlik Üssü yetkilileri herhangi bir açıklamada bulun- madılar. NATO yardımı geldi İskenderun Limanı'na 2 bin 500 ton askeri malzeme geldiği bildiriidi. AA'nın İskenderun Limanı yetkililerinden aldığı bil- giye göre Türk Silahlı Kuvvet- leri'ni güçlendirmek amacıyla NATO yardımı kapsammda gönderilen 2 bin 500 ton askeri malzemeyi taşıyan İtalyan ban- dıralı "Menzaio" adlı gemi, dün saat 16.00'da İskenderun Limam'na yanaştı. Gemideki askeri malzeme liman sahasına indirüdi.