Katalog

CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 29 OCAK 1991 Atina'da'AmericanExpress*Bankası ile bir sigorta şirketine roketli saldırı düzenlendi Teror sesiııi yükseltîyor Samaras Kıbns için destek istedi • NEW YORK (Cumhuriyet) — Yunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Samaras, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile dün New York'ta yaptığı görüşmede, genel sekreterden Güvenlik Konseyi kararlannın Kuveyt konusunda olduğu gibi Kıbns konusunda da uygulanmasını istedi. Samaras, görüşmeden sonra gazetecilerin Cuellar'ın yeni girişimini destekleyip desteklemediğine ilişkin sonılannı "BM Genel Sekreteri'nin bütun girişimlerini destekleriz" şeklinde yanıtladı. Yunanistan Dışişleri Bakanı, Türkiye'ye Patriot fflzeleri verildiği için Yunanistan'ın da böyle bir talebi olup oimadığı sorusuna da "Bizim de kendi somnlarunız var. Sorunlara dengeli, adil çözümler bulunmalı. Tahmin edebileceğiniz gibi Patriot füzelerini tartışmanın yeri BM değildir" yanıtını verdi. Samaras'ın ABD gezisi, Cuellar'ın yardımcılan aracılığıyla Türkiye ile "gizli temaslar" sürdürdüğunün ortaya çıkması üzerine, son derece "ani" bir sekilde hazırlandı. Samaras, önceki gün ABD'ye gelmeden önce Mısır ve Suriye'ye yaptığı ziyaretlerde, bu ulkelerden Kıbns konusunda destek almıştı. CBS ekibi hâlâ kayıp • NEW YORK (AA) — Geçen pazartesi günü kayboldukları açıklanan Suudi Arabistan'daki bir CBS televizyon ekibinin yerinin hâlâ belirleneraediği bildirildi. CBS televizyonu sözcüsü Tom Goodman, Suudi ve Kuveyt yetkililerin yanı sıra Irak'taki Japon ve Fransız büyükelçilikleri ile temasta olduklannı, buna karşın ekibe ilişkin hiçbir haber alamadıklarını söyledi. Goodman, SSCB Başkanı Mihail Gorbaçov'a da bir telgraf göndererek CBS'in Irak ile temasını sağlayıp sağlayamayacağını sorduklarını, aynca bir yönetim kunılu üyelerinin Suudi Arabistan'a giderek ekibin kaybolduğu bölgede araştırma yapmak için yetkililerden izin talep ettiğini kaydetti. Somali'de savaş bitti • Dış Haberier Servisi — Somali'de dört haftadır süren iç savaşın, Birleşik Somali Kongresi gerillalannın başkent • Mogadişu'daki başkanhk sarayını ele geçirmesinden sonra sona erdiği bildiriliyor. Birleşik Somali Kongresi önceki akşam yayımladığı bir bildiride, Devlet Başkanı Siyad Barre'nin kaçmasının ardından savaşın bittiğini açıklayarak Mogadişu Havaalanı'nın yeniden traflğe açılacağını duyurdu. Birleşik Somali Kongresi, acil gıda ve tıbbi malzeme yardımı isteğinde bulunarak kaçan Devlet Başkanı Siyad Barre'nin yabancı ülkelerde bulunan banka hesaplanna, o ülkelerin hükümetleri tarafından el konulması çağrısında bulundu. G. Afrikadan Irak a silah • PRETORIA (AFP)— Güney Afrika'da etkinlik gösteren silah fabrikası "Armscor", Irak'a, zehirli gaz taşıyabilen top kovanları sattığı yolundaki iddialan yalanladı. İngiltere'de yayınlanan 'Independent' gazetesinin, Güney Afrika ordusu için çalışmakta olan emekli bir fngiliz subayma dayanarak daha önce verdiği haberde, Armscor firmasının ürettiği 155 milimetrelik G5 top mermilerinin Irak'a satıldığı ileri sürülmüştü. Gazetenin haberinde, 45 kilometre uzaklığa kadar zehirli gaz ulaştırabilen mermilerin, Scud füzelerinden kat kat tehlikeli olduğu bildirilmişti. lrak'ın şu an elinde en az lOOadet G5 bulundurduğu sanılıyor. Fransa'da, Saddam Hüseyin'in şimdiye dek savurduğu tehditleri önümüzdeki hafta uygulayacağı yaygın olarak dile getirilirken Yunanistan'da halk, hava saldırılarından korkuyor. Dış Haberier Servisi — Irak'a karşı ulus- lararası gücün giriştiği savaşın yol açtığı deh- şet, gerginlik, korku ve çaresizlik, terör olay- lan ile daha da şiddetleniyor. önceki gece sa- baha karşı Atina'da patlayan bombalar iki Amerikan şirketini hedef aldı. Yunanistan 1 da halk, "Saddam Hüseyin'in, hava saldırı- larına "yasadışı savaş"la karşıhk vereceğin- den ve Yunanistan'ın da bu alan içinde yer alacağından endişe duyuyor. Yunanistan Stelyo Berberakis'in Atina'dan bildirdiği- ne göre pazar gecesi iki ABD şirketine, dün gece de bir Ingiliz şirJcetine bombalar atıldı. Pazar gecesi sigorta şirketi olan Interameri- kan ve Amerikan Express bankasma dun gece de British Petrolium şirketine düzenlenen bombalı baldırıları ustlenen olmadı. Patla- malarda ölen ya da yaralanan olmadı, ancak buyük maddı hasar me>'dana geldi. Polıs >et- kilileri henuz ustlenen olmamasına karşın so- rumluluğun 17 Kasım orgütüne ait olduğu- na kesin gözüyle bakıyorlar. Patlayan bu bombalann önümüzdeki gün- lerde de süreceğinden endişe duyulan Yuna- nistan'da genel bir tedirginlik havası hüküm sünıyor. lrak'ın hava saldırılarına karşı "il- legal bir savaş" başlatacagı yolundaki görüş- lerin ağırlık kazandığı Atina'da ülkenin bu illegal savaş alanının dışında kalmayacağına inanıhyor. Yunan hükümeti, halkın bu tedirginliğini gidermek amacıyla ülkenin hiçbir durumda Körfez savaşma katılmayacağmı açıklıyor. Fransa Sabetay Varol'un Paris'ten bildirdiğine göre Fransa'da önümüzdeki haftanın, "tüm tehditlerİD uygulamaya konacagı hafta" ola- bileceği belirtiliyor. "Konvansiyonel olmayan" silahlara başvurma niyeti taşıması ve bu oianağa sahip olması halinde, Irak li- deri Saddam Hüseyin'in bu silahlan hemen önümüzdeki günlerde kullanabileceği sanı- lıyor Batılıları ürküten diğer bir tehlike, bü- yük çaph terörist eylemler. Terör hazırlıklanna dair haber alma örgütleri alarm sinyallerini çahyor. Gözlemcıler savaşın "askeri" sonucu ne olursa olsun, Saddam'- ın "henüz son sözünü söylemediği" konu- sunda birleşiyor. Roma Nilgiin Cerrahoğlu'nun Roma'dan bildir- diğine göre "NATO, Tıirkiye'nin yanında sa- vaşa girer mi girmez mi?" tartışması sürer- ken NATO generalleri ve amiralleri herhan- gi bir müdahale olasıhğma karşın Napoli ya- kınlanndakrNATO karargâhında hazırlanı- yorlar. 200 kilometre ötede Napoli'deki NATO ka- rargâhında savaş rüzgârları eserken başkent Roma'da hafta sonu barışcılar gene yollara döküldü. Cumartesi gecesi kentin en büyük meydanı "San Giovanni"de "sol gençiik" ta- rafından örgütlenen dev bir banş konseri dü- zenlendi. Almanya Almanya'nın Münih kentinde yapılması planlanan bir NATO toplantısı, terörist sal- dınlann hedefı olabileceği endişesi ile iptal edildi. 27 yıldan bu yana her yıl yapılan bu toplantıya katılacak olan yakİaşık 200 NA- TO üyesi ülkenin bakam, askeri yetkilisi ve ekonomik uzmanlanndan bazüan zaten top- lantıya katılmayacaklannı bildirmişlerdi. AFP'nin haberine göre toplantının yapüacağı Bayerischer Hof Oteli terörist saldınlardan korkarak NATO yetkililerinden başka bir yer bulmalarını istemişti. Hava savunma sistemi "Patriof 'Patriot" hedefi böyle vurur: 1. Yer radan, bir fûzenin yaklaşmakta olduğuna işaret eder. 2 Veriler ateş yönetim merkezine iletilir. 3 Verilere dayanılarak Patriot füzesinin fırlatılması için en uygun zamanlama hesaplanır. 4. Savunma fûzesi fırlatıldıktan sonra ateş yönetim merkezi, yer radan ile tüze radarının verılerine bakarak hedefe doğru uçuş rotası tayin eder. 5. Savunma fûzesi sürekli yenilenen bu verilerle yerden beslenir ve böyiece hedefe yöneltilir. Patriot fûzesi Özel bir radar sistemi ile donatılmışör. Uçuş sırasında buna ek olarak yer radar istasyonunundan da veriler alınır. Elde edilen bilgiler karşılaştırılarak uçuş rotası saptanır. Menzili. Yakİaşık 80 km. Hızı. Sesin üç katına erişebilir. '*•, • • & * . • • Hareketli fırlatna rampası Her birinde 4 adet savunma fûzesi bulunur. Bir Patriot ünıtesınde 8'den fazla fıriatma rampası vardır. Radyo istasyonu Komşu bırlıklerle ve üst düzey karargâhlarla iletişim kurulmasını sağlar. Yer radan Hava sahasını kontrol eder, heoeflerı saptar ve aynı anda 5 savunma füzesini birden hedeflere doğrultacak bılgi akışını sağlar Ateş yönetimi merkezi Burada tüm saptanan veriler bir bilgisayar aracılığı ile alınır, incelenir ve iletilir •:&&• Kaynafc • ".'• : .: -'. Sûddeutsche Zeitung ABD'de saat başı Patriot üretiliyorDış Haberier Servisi — ABD'deki Boston kentinin kuzeyinde bir fabrikada saat başı bir Patriot fûzesi üretiliyor. Süddeutsche Zeitung'da cıkan bir haberde, Patriot fûzesi üreten Amerikan silah şirketi Raytheon'un, lrak'ın Kuveyt'i işgal etmesinden hemen sonra Andover'deki fabrikasında üretımi hızlandırdığı belirtiliyor. Şirketin sözcüsu Lawrence Mc Cracken, üretimin hızlandırıldığını açıklarken. detayb bilgiler vermekten kaçındı. Sözcü, Amerikan ordusunun iCörfez krizi patlak verdikten sonra ek bir sipariş vermediğini ancak var olan siparişlerinin hızla teslim editmesini talep ettiğini belirtti. Yakİaşık 6000 kişinin çalıştığı şirkette, çalışma temposunun arttınlması nedeniyle personel sayısında bir değişikliğe gidilip gidilmediği konusuna ise açıklık getirilmedi. Patriot füzelerinin her biri 1 milyon dolardan fazlaya mal oluyor. Füzelere karşı tek savunma sistemi sayılan Patriotlan üreten şirketin hisse senetlerinin değeri birden yükseldi. lrak'ın S.Arabistan'a fırlattığı Scud füzelerinin Patriotlarla imha edildiği haberi gelince senetler yüzde 6 oranında değer kazandı. LöNDRA Çöl Fırtınası'na üs desteğiİngiltere'nin diğer müttefiklerle Körfez'de yürüttüğü operasyon, Londra yakınındaki bir sığınaktan yönetiliyor. ABD de yine Londra yakınlarındaki bir üste 'sessiz ve gösterişsiz' bir biçimde faaliyet gösteriyor. EDtP EMİL ÖYMEN LONDRA — İngiltere'nin, diğer müttefiklerle birlikte Kör- fez'de yürüttüğü harekât, Lond- ra yakınında bir sığınaktan yöne- tiliyor. ABD de "sessiz ve gösterişsiz" bir biçimde benzer bir başka sığınakta faal. Lond- ra'dan Batı'ya doğru giden M-40 otoyolunun hemen sağ tarafına düşen "High VVycombe" kasa- basının civarında üç önemli üs var. Hem bir NATO üssü hem de Ingiliz Hava Kuvvetleri'ne ait İkinci Dunya Savaşı'ndan kalma hangar binalan ve tesis- leriyle ne kadar 1950'lik görün- se de çok modern bir "sıgınak üs" burada. Körfez'dekı İngiliz kuvvetlerinin başkomutanı Sir Patrick Hine, savaşı buradan yö- netiyor. 1982'de Başbakan Mar- garet Thatcher da Falkland sa- vaşı sırasında bir süre burada ye- rin altında yaşamıştı. İngiltere'nin "sıgınağı"nın bir kaç kilometre ötesinde ise ABD'nin, Avmpa'daki 'iki nu- maralı üssü" var. Dışandan ba- kıldığmda gozle görülmeyen, ye- rin altına 4 kat inilen bir süper sığmak burası. ABD Başkanı Reagan'ın Savunma Bakanı We- ingerber tarafından "Amerikan Avrupa Kumanda ve Kontrol Merkezi" olarak Önerildi ve 7 yıl süren inşaattan sonra tamamla- narak 1989'da hizmete girdi. Üs- sün yerin altında "küçük bir kenf'e dönüştürülmesi için 80 milyon sterlin harcandı. Modem BiYOLOJlK SİLAHLAR Mikropla yok etme yöntemi Hem çok ucuz hem de çok etkili olan biyolojik silahlar sivil yaşamı büyük ölçüde etkiliyor; biyolojik silahlara karşı savunma, ancak kullanılan virüs türü saptandıktan sonra yapılabiliyor. ANKARA (Cumbnriyet Biirosu) — Kör- fez savaşında müttefîklerin en büyük kor- kusu, Irak yönetiminin kimyasal ve biyolo- jik silahlara başvurması. Gerçi Irak şu ana kadar bu silahlan kullanmadı, ancak "Ka- ra savaşının konvansiyonel silahlaria sınır- lı kalmayacağını" açıkladı. Bu açıklama müttefık askeri çevrelerince, lrak'ın biyolo- jik ve kimyasal silahlannı kara savaşına sak- ladığı biçiminde yorumlandı. Biyolojik silahlann hem çok ucuz hem de çok etkili olduğu belirtiliyor. özellikle si- vil yaşamı buyük ölçüde etkileyen biyolo- jik silahlara İcarşı savunmanın da ancak kullanılan virüs veya bakteri turünün sap- tanmasından sonra yapılabileceği ifade ediliyor. bakteri ya da virüsün "biyolojik silah" ola- rak kullanılabileceğini belirtti. Prof. Bağcı biyolojik savaş konusunda şu bilgileri verdi: • Halk arasında en ^ygın bilinen bir virü- sü, diyelim ki nezle virüsunu ele alalım. Bundan laboratuvarda milyarlarca üretmek mümkun. Bu milyarlarca virusü de bir san- timetrekarelik bir kurşunun içine koyabili- riz. İnsan sağhğına zarar veren binlerce bak- teri ve virüs var. Bunların herbiri laboratu- varlarda üretilebilir. AIDS virusü de buna dahildir. • Üretilen bakteri ve virusler bir başlık içi- ne istenilen yere fırlatılabilir veya ser- pilebilir. Ya da içme sulanna kanştınlabilir. • Yüzlerce hatta binlerce çeşit virüs kulla- nılabileceği için buna karşı alınacak önlem Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ancak virüs ya da bakteri zararlı olmaya Biyoloji Bölumü öğretim üyesi Prof. Dr. başladıktan sonra alınabilir. Bu da iki-üç Hasan Bağcı hastalık yapan sıradan bir gün ister. • Bilimdeki gelışmeler nedeniyle insan sağ- hğına zarar vermeyen virüslerin de zararlı olması sağlanabiliyor. Örneğin her insanın bağırsaklannda milyarlarca ercoli bakteri- si var. Bu bakterinin normalde insana hiç- bir zaran yok. Ama buna tuberküloz trans- fer edilebilir. • Bir ülkenin kimyasal silah ürettiğini sap- tamak çok zor olmaz. Ancak biyolojik si- lahlar uretildiğini saptamak çok güçtür. Normal bir laboratuvar çalışması gibi gös- terip çok miktarda biyolojik silah üreti- lebilir. ODTÜ Kimya Bölümü öğretim üyesi Prof. Ali Usanmaz da dünyada biyolojik si- laha en çok başvuran Ülkelerin başında Amerika Birleşik Devletleri'nin geldiğini söyledi. ABD'nin resmen doğrulamaması- na karşın birçok Amerikan kaynağınjn, Vi- etnam'da çok miktarda biyolojik ve kimya- sal silah kulranıldığını ortaya koyduğunu belirten Prof. Usanmaz, "Bunun etkileri bugün bile sttrüyor. Biyolojik sUahlann et- kisi uzun yıllar devam eder. Bazen etkisi yıl- lar sonra da çıkabilir" diye konuştu. bir otel, ofıs ve sığmak olarak tasarlanan yapının tam kamuf- lajı da sağlandı. Amaç Alman- ya'da Stuttgart'taki "Amerikan Avrupa Merkez Karargahı"nı banş zamanında kullanmak, sa- vaş çıktığı takdirde İngiltere'de- ki üssü devreye sokmaktı. Yerin altındaki üs, nükleer bir saldın olasılığına karşı manyetik ba- kımdan yalıtılmış. Kimyasal ve biyolojik silahlara karşı da "pahalı" önlemler alınmış. Bir nükleer saldın olasüığmda mey- dana gelecek yer sarsmtısı kadar şiddetli titreşimi "emmek" uze- re civar tepelere "dev betonanne kalıplar" yerleştirilmiş. Üs her ne kadar resmen NATO üssuy- se de "NATO'ya dahil olan Av- rupa'daki Amerikan Hava Kuv- vetkri'ain kullanacağı bir üs" ohnası nedeniyle, inşaat döne- minde nükleer silah aleyhtarla- nnın protestolan ile karşılan- mıştı. Protestocular, Londra'ya 15 kilometre kadar yakında yer alan çok önemli üsler nedeniy- le "High Wycombe" kentinin bir nükleer saldın için boy he- defi olacağını savunmuştu. tngiltere'de Amerika'ya ait çok sayıda başka üs ve kuruluş da var. Bunlann en önemlisi, Londra'da bulunan Amerikan "Avrnpa Deniz Kuvvetieri Ka- rargfihı." Aynca 4 hava üssü ile şimdi kaldınlan "Cruise" füze- lerinin konuşlandmldığı 2 ayn hava üssü ve Iskoçya'da da nük- leer denizaltı üssü bulunuyor. îngiltere, ABD'nin şimdi Körfez savaşı sırasında da en önemli ik- mal ve transit merkezi duru- munda. ABD, Ingiltere'de 100 ayn yerde okul, cephaneu'k, din- leme tesisi, lojman gibi ek yapı- ya da sahip. DlŞBASINDAN laRepubbüca Aptal bir savaş On gün Körfez savaşının gerçek çehresini keşfetmeye yetti. Temiz, teknolojik etkin ve cerrahi bir operasyon oiacaktı bu savaş. Savaşı yapan bilgisayarlar şaşmaz olacaktır. Oysa şimdiye dek yapılan savaşların en yalancısı, en çarpıtılanı, en zehirlisi oldu. Batılı komutanlar yüzsüzce yalan söylediler. Ilk gun 180'i yok edilen askeri potansiyelin, ertesi gün 150'sinin yok edildiği anlaşıldı. Oysa yedinci günde lrak'ın askeri mekanizmasının ancak yeni yeni etkilendiği ortaya çıktı. Bilgisayarlara, akılh silahlara, her şeyi bilen zeki komutanlara, hiç atlamayan gizli servislere emanet edilen akılh bir savaş oiacaktı Körfez savaşı. Ama aptal generallerce reklamı yapılan aptal bir savaş çıktı ortaya. TV'de savaş . brifinglerini yapan şişko generaller "Scud"ların tamamen yok edildığini, radarlann baştan aşağı körlestirildiğini. hava kuvvetlerinin silindiğini söylediler. Oysa kaybolan 24 müttefik uçağına karşı 41 Irak uçağı düşürühnüştü. Gerçekleştirilen 15.000 çıkışın sonunda, bundan sonraki "operasyonlann haftalar, belki de aylar süreceği" anlaşılmıştı. Böyiece akılh savaşın şimdiye dek hiç görülmemiş bir aptallık düzeyine eriştiği saptandı. Anglosakson basını, Batı'nın Saddam'a yaptığı sığınakların, yeraltı hangarlannın, gizli gaz depolannın, gömülu iletişim sistemlerinin, maskelenmiş nükleer tesislerin yok edilmesinin çok zaman alacağını ve "buyük acılara" mal olacağını açıklarken bu aptallık en üst düzeye ulaşıyor. Bütün bunlar bilinmiyor muydu?. Bunlar bilinirken tutup ''yıldınm harekâtı" ilan ettiler. Ve bu savaş tüm savaşlann en aptalı oldu. Neredeyse "sürrealist" bir düzeye ulaşan bu aptallık gormezlikten gelinemez. Düşman önce kendisini ait etmek için kullanılan "akıllı" silahlaria tırnaklanna dek donatılıyor ve dünyanın 4.-5. ordusu haline getiriliyor. Arkadan bütün bunlar yapılmamış sayılıyor ve "temiz", "cerrahi" bir "yıldınm operasyonu" ilan ediliyor. Derken satıcı "akıllı silahlaria" kendi müşterisinin "akıllı silahlannı" kolay kolay yenemeyeceğini anlayınca, "acının uzun olacağını" ilan ediyor. Zehirli bir savaşla karşı karşıyayız. Bu zehrin ilk kurbanı "banşçı kültürii" oluyor. Banşçilar "Saddam mnttefigi" sayılıyor. Banşçıları düşman gösteren bu ayıbın bir an önce sona erdirilmesi gerek. Savaşın yaydığı ikinci zehir ise paralel olarak yürütülen iki kutsal savaştan kaynaklanıyor. Batı'nın kutsal savaşı daima tartışmaya açık olan "Uluslararası hukuk" adına yapılıyor. Bu da karşı tarafı bir Müslüman Kutsal Savaşı adına harekete geçiriyor. Bu iki ideolojinin karşı karşıya gelmesi çok yıkıcı sonuçlar doğuracak. Çatışma sınırlı kalsa da bunu artık bölgesel bir çatışma olarak adlandırmak mümkün değil. (28 ocak) Saddam cânlı ya>ma çıkarga bana haber verin r»-O LE FIGARO Almanlar,Özal'a hakverdiriyor Eski bir atasözü, savaş halinde Amerikalıların kendi bayraklan, Ingilizlerin kraliçeleri etrafmda toplandığım Fransızların ise bakkal dükkânlanna koştuğunu söyler. Bu sefer olanlar bu deyişi doğrulamadı ve Fransa, dunyada sahip olduğu önemli yerle dünyanın özgurlüğü arasındaki ilişkiye bağlı olduğunu gösterdi. Her şeyden önce Amerikan aleyhtan olan sozde banşçıları bir yana bırakalım, Körfez savaşının önemli derslerinden biri Alman devine guvenmemek gerektiği. Kendi iç işleriyle meşgul Almanya, görevi müttefıklere bırakıyor. Almanlar savaşa katkıda bulunmamakla kalmıyor, bir de savaşa karşı gösteriler düzenliyorlaı. Böyiece Almanlar bilinçli ya da bilinçsiz, Avrupa'ya şimdiye kadar kimsenin vurmadığı kadar ağır bir darbe vuruyorlar. Almanlar, kendisi artık Avrupa Topluluğu'na hak kazanan Turgut özal'ın "giivenilemeyecek zengin bir iilke" sözlerine sonuçta hak verdiriyor. Bu gelişme savaşın kazandırdığı tek bilgi değil. Başka bilgiler de var. Her şeyden önce Saddam Hüseyin, Batı'nın tüm petrol kaynaklanna el koymaya hazırlanan Saddam Hüseyin'in sandığımızdan daha tehlikeli olduğunu gördük. tkincisi Israil sandığımızdan daha büyük bir soğukkanlılığa sahip olduğunu gösterdi. Dikkatli davranarak tsrail olgun bir ülke olduğunu kanıtladı ve koalisyonun işini kolaylaştırdı. Bütun bunları unutmamak gerekecek. (28 ocak)