25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 26 EYLÜL 1990 KÖRFEZ KKİZI .».KÖRFEZ KKIZİ... KOKFEZ KKIZI...KÖRFEZ KRİZİ... KÖI BM GÜVENLİK KONSEYİ KARARI Irak'ahavadanda'ambargo'Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Irak'a karşı havadan da ambargo uygulanmasını öngören 670 sayıh karan 1 'e karşı 14 oyla kabul edildi. Karara karşı tek oy Küba tarafından kullanıhrken, Yemen bağlantısızlardan farklı olarak kararı destekledi. Karar uyarınça bütün ülkeler Irak ve Kuveyt'e giden uçakların izinlerini iptal ederek bu ülkelere ait uçaklan durdurup incelemeye alacak. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi dün 670 sayüı karan ile Irak'a hava arabargosu uygulanmasını onayladı. SSCB Dışişleri Bakanı Edaard Şevardnadze başkanhğında toplanan Gü- venlik Konseyi, ambargo karanru l'e karşı 14 oyla kabul etti. Kuba karara karşı oy kullarurken, Yemen Bağlantısızlar'dan farkb olarak karan destekledi. Güvenlik Konseyi'nin hava ambargosu karan Irak'a karşı "son dipiomatik girişim" olarak ni- telendiriliyor. Güvenlik Konseyi diplo- matlanna göre bu karardan sonra Irak Kuveyt'ten çekilmezse tek seçenek olarak "askeri müdahale" kalıyor. ButUn yolcu ve kargo uçaklarını kapsayan yeni karar, Irak'a havadan girişin yapüdığı Türkiye, Ürdün, Suriye, Suudi Arabistan'ı doğru- dan ilgilendiriyor. Karar geregince Irak'a giden ya da Irak'tan gelen hiçbir uçağa izin verilmeyecek. Chicago Antlaşması uyannca uygulanacak olan ambargo, ka- ran uygulamayan uçaklann inişe zorlan- masını öngörüyor. Chicago Antlaşması inişe zorlanan uçaklann düşürülmesini yasaküyor. Karar uyannca bütün devletler Irak'a ya da Kuveyt'e giden uçaklara izni kaldı- racak. 661 sayılı ekonomik ambargo ka- rannın tam anlamıyla uygulanması için Irak ya da Kuveyt uçaklannın durduru- lup ambargoyu ihlal eden bir şey taşıyıp taşımadıklannın anlaşılması için incele- meye alınacaklar. Uçaklar yalnızca am- bargo komitesinin ya da Birleşmiş Mil- letler'in izni ile serbest bırakılabilecek. Karar, ülkelerin Irak gemilerine el ko- yabileceklerini de belirterek deniz ambar- gosunu güçlendiriyor, ambargoyu gevşe- ten ülkelerin ticari ve mali tedbirlerle en- gellenmesini öngörüyor. Karar ayrıca lrak'ın bütün mal varlığının dondurulma- sını istiyor. De\letler karar uyannca Irak 1 ın banka hesaplarına el koyabilecekler. Irak'ı Güvenlik Konseyi kararlanna uyarak Kuveyt'ten çekUmeye çağıran Gü- venlik Konseyi hava ambargosu karan, Bağdat tutumunda ısrar ederse Irak'ı, BM yasasınm 7. bölümündeki tedbirle- rin alınması ile tehdit ediyor. Söz konu- su bölümün 42. maddesi uyannca Güven- lik Konseyi askeri müdahale karan ala- bilir. 670 sayılı karardaki bu ifade hava ambargosundan sonra BM'nin elinde ka- lan tek seçeneğin askeri müdahale oldu- ğu anlamına geliyor. Güvenlik Konseyi'nin dünkü toplantı- sı üye ülkelerin dışişleri bakanları düze- yinde yapıldı. ABD Dışişleri Bakanı Ja- mes Baker, Sovyet Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze, tngiliz Dışişleri Baka- nı Douglas Hurd, Çin Dışişleri Bakanı Gian Gkrhen, Fransız Dışişleri Bakanı Roland Dnmas Güvenlik Konseyi'nde ha- zır bulundular ve karar üzerine birer açık- lama yaptılar. Konsey son olarak 1987'de Iran-Irak savaşına son verilmesi karan için dışişleri bakanları düzeyinde toplan- mıştı. Hava ambargosu karannın dışişleri bakanları düzeyinde alınması Konseyin öneminin vurgulanması gerekçesiyle Sov- yetler BirliğTnden gelmişti. Genel Sekreter Perez de Cuellar'ın ba- rışçıl çözüm için çabalannı destekleyen hava ambargosu karan, Cuellar'a yeni gi- rişimlerde bulunması için bir kapı arah- yor. Karara bu ek, özellikle Bağlantısız- lar'ın etkisiyle yapıldı. Bağlantısızlar karar görüşmeleri sıra- sında Küba ve Yemen aracılığıyla alter- natif bir karar tasansı önerdiler. Bağlan- tısızlar'ın karan BM Genel Sekreteri'nin banş elçiliği ile görevlendirilip arabulu- cuk yapmasını önermekteydi. Güvenlik Konseyi öncesinde Bağlantısızlar kendi aralannda toplanarak bu karan görüştü- ler, ancak bir anlaşmaya varamadılar. Öte yandan krizin sonuçlanmasından sonra ABD ain Körfez'den çekilmesi yo- lundaki görüş Güvenlik Konseyi'nde ağır- bk kazanıyor. Sovyet Dışişleri Bakanı Şe- vardnadze ve Fransa Devlet Başkanı Mit- terrand dün ve önceki gün BM Genel Ku- rulu'nda yaptıklan konuşmalarda bu gö- rüşü vurguladılar. Mitterrand ve Şevard- nadze Ortadoğu sorunlannın çözümü için banş konferansını desteklediklerini dile getirdiler. Mitterrand konuşmasında Kaveyt'in toprak bütünlüğunün ve Kuveyt halkımn -demokratik seçiminin- garan- tilenmesinin şart olduğunu vurguladı. Mitterrand'ın "Sabah ailesinin iktidarı geri alması" yerine "Irak halkının de- mokratik secimi" ifadesini kullanması Amerikan dipiomatik çevrelerinde rahat- sızlık yarattı. NEW YORK Şevardnadze'den Irak'a sert tepkiSovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze, BM Genel Kurulu'hda yaptığı konuşmada "BM saldınları bastırma yetkisine sahiptir. Irak Kuveyt'i işgal etmeyi sürdürürse bu yetki kullanılabilir" dedi. Şevardnadze, savaşın her an patlayabileceğini söyleyerek "Irak insanlığa karşı büyük bir saygısızlık yaptı" dedi. Dış Haberier Servisi — Sovyetler Bir- liği Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnad- ze, lrak'ın Kuveyt'i işgalini kınayarak Bağdat yönetimini sert biçimde uyardı. Şevardnadze dün BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada BM'nin saldırganhğa karşı askeri önlem alma yetkisi olduğu- nu ima ederek, Birleşmiş Milletler'in "sal- dırılan bastırma yetkisine" sahıp olduğu ve lrak'ın Kuveyt'te gerçekleştirdiği gayri meşru işgali sürdürmesi halinde bu yet- kinin kullanılabileceği konusunda Bağ- dat'ı uyardı. AA'nın Reuter'e dayanarak bildirdiği- ne göre Şevardnadze, dün Birleşmiş Mil- letler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma- da, "Irak'a karşı, önce ekonomik tedbir- lerle birtikte diğer bütün siyasi. banşcı ve askeri olmayan baskı biçimleri uygulan- malıdır" dedi. Sovyet Dışişleri Bakanı Şevardnadze, şoyle konuştu: "Son geüşmelerin ışıgı altında, saldır- ganbgı kabul edilebilir bir davranış ola- rak görenlere şnnn habrlatmalryız ki Blr- leşmiş MiDetier'iıısüdırganhgı basürmaya yetkisi var ve bo yetki kullanılabUir. Eğer Irak Knveyt'e yaptığı gayri meşrn işgali- ni sürdürürse ba yetki kulanılabilecek- ür. Çünka ba konnda BM Güvenlik Kon- seyi birlik içİDdedir ve dünya luunuoyun- da da büyük ölçöde görüş birligi bâkim- dir." Irak'uı komşusu olan Kuveyt'i neden- siz olarak işgal ve ilhak ettiğine, binlerce kişiyi rehin aküğına, kitle ölümlerine yol açan silahlar kullanmakla tehdit ettiğine isaret eden Şevardnadze, Irak'ın Kuveyt'i işgal ettiği 2 ağustos tarihiyle ilgili ola- rak "O kara perşembe günü, kurulmak- ta olan yeni dünya düzenine karşı şiddet eytemine girişfldi. Ba, insanlığa karşı bü- yük bir saygısızlıkür" dedi. tkinci Dünya Savaşı'ndan önceki du- rumu ima ettiği konuşmasında, "Körfez krizine çözüm bulunamazsa, uygarhk atauunda yanm yüzyd geriye gideriz" di- yen Şevardnadze, Iraklı liderleri, yasala- ra uymaya, mantık ve sağduyunun sesi- ni dinlemeye çağırdı. Savaş patlayabilir Sovyet Dışişleri Bakanı, "Körfez'de sa- vmş her an patlayabilir. Iraklı lideriere, es- Id bir dost obnalan ve başka ölkelerie üis- kilerimizde gecmişte yapügunız hatalan kabul etmemizden aldıgımız cesaretie bir daka sedeniyoraz. Iraklı liderleri mantık ve sagdayuyla hareket etmeye, yasalara nymaya ve en önemlisi, banştan yana olan ve komşulanyla iyi ilişkiler kurmak isteyen Irak halkına karşı sortunlu ve in- sani bir tutnm içine girmeye cagınyonız" dedi. ABD yönetimi, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in petrol tesislerini yık- ma, Israil'e saldırma gibi "barbarca ve utanç verici" açıklamalanru kınadı. ABD Dışisleri Bakanhğı Sözcüsu Mar- garet Tut»iler, Irak Devlet Başkanı'mn hergün bir yenisini yaptığı Barbarca ve utanç verici" sözlerine yanıt vermeyecek- lerini söyledi. 1Utwiler, petrol tesislerini imha etme ve Israil'e saldırma tehdidinin, son 7 hafta- dan bu yana Saddam Hüseyin'in ileri sür- düğü sorumsuz acıklamalardan biri oldu- ğunu kaydetti. Başkan Bush ise önceki gece Beyaz Sa- ray'da Arap-Amerikalı işadamlannı ka- bulu sırasında yaptığı konuşmada Sad- dam Hüseyin karşısmda "1 cm bile gerilemeyecegini" söyledi. Saddam Hüseyin ise açıklamalanna devam ediyor. Irak lideri, Bağdat radyo- sunca yayımlanan açıklamasında, "Ku- veyt Irak'ındır. 1000 yıl bile savaşsak Ku- veyt'i venneyiz" dedi. Saddam açıklama- sında Fılistinlilerin topraklarına kavuş- malan gerektiğini de sözlerine ekledi. Fransa Savunma Bakanı Jean-Pierre Chevenemenl, lrak'ın, tsrail ve Körfez 1 deki petrol bölgelerine saldırı tehdidinin ciddiye alınması gerektiğini söyledi. AA- nın haberine göre Birleşik Arap Emirlik- leri'ni ziyaret eden Chevenement, Reuters haber ajansma yaptığı açıklamada şöyle konuştu: "lrak'ın tehditlerini ciddiye almalıyız ve bu tehditleri gerçekleştirebilme kapa- sitesini iyi olçmeliyiz. Ancak Batı'nın ha- va iistünlügünü göz önune aldıgımızda şunu söyleyebilirim ki eger Irak bir sal- dınya girişirse bunun bedelini ağır öder." Kuveyt Dinarı artık yok Saddam Hüseyin, Kuveyt'ten çekilme- ye niyeti olmadığının yeni bir göstergesi olarak Kuveyt Dinan'nı ortadan kaldır- dı. AP'nin haberine göre Irak hükümeti dün yaptığı açıklamada, Kuveyt Dinan'- nın artık geçerli olmadığını belirterek, elinde Kuveyt Dinarı bulunanların bunu 6 ekime kadar Irak parası ile değiştirme- lerini istedi. Hükümet, Kuveyt Dinarı ile Irak parasının l'e 1 oranında değiştirile- ceğini açıkladı. Irak, MitteiTand'ın konuşmasından memnnn Irak, Fransa Cumhurbaşkanı François Mhterrand'm BM Genel Kurulu'nda ön- ceki gün yaptığı ve Ortadoğu sorununun çözüm için dört aşamab bir banş planın- dan söz ettiği konuşmasını olurnlu kar- ştladı. Irak Resmi Haber Ajansı INA'nın bil- dirdiğine göre, Irak yönetimi, Mitter- rand'ın konuşması sırasında "Saidırgan olmayan bir dil kullaadıgı ve konuşma- suun, böigesct sonnlara banşçı çözüm- ler bulma çabasını icerdigi" görüşünü taşıyor. Mitterrand konuşmasında, Kuveyt'ten çekilmesi yönündeki BM talebine ohım- lu yanıt vereceği yolunda hiçbir işaret vermediği gerekçesi ile Saddam Hüseyin'i eleştirmiş ve lrak'ın Kuveyt'ten geri çe- kilmeyi ve yabancı rehineteri serbest bı- rakmayı kabul etmesi halinde "her şeyin mumkün olacağını" soylemişti. "ZAFER SAODAM"IN — Irak, Ürdün uzerinden ambargoyu delmeyi sürdüriiyor. Ürdün'ün çeşitli bölgelerinden saglanan yiyecek ve ilaçlan taşıyan onlarca kamyon, >iiklerini Bagdat'a göturmek uzere dün yola çtktılar. Sfiriicülerin birçogu, fotog. raflannı çeken gazetecilere, Irak lideri Saddam Hüseyin'in fotoğraflannı göstererek zafer işareti yaptılar. (Fotograf: Reuter) ABD HALKINA HITABEN KONUŞTU Saddam'danBush'a'nazi'suçlamasıIrak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, ABD Başkanı George Bush'un, bir savaşı başlatması durumunda, bunun "ikinci bir Vietnam" olacağını söyledi. Saddam, "Bu savaş Vietnam'dan da kötü sonuçlar doğuracak" dedi. Dış Haberier Servisi — Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, ABD Başka- nı George Bush'u "neonazi" olarak ni- telendirerek, "ABD Irak'a saldınrsa bu ikinci bir Vietnam olur. Hatta ondan da- ha korkuoç sonuçlar doğnrur" dedi. Saddam Hüseyin, ABD halkına hitaben Amerikan televizyonlanndan yayunlanan konuşmasında, savaş istemediklerini "ıs- rarla" belirtti. Saddam Hüseyin'in geçen hafta Bağ- dat'ta banda alınan konuşması, dün er- ken saatlerde lrak'ın Washington Büyü- kelçisi Muhammed Ali Mashad tarafın- dan ABD yetkililerine teslim edildi. Ko- nuşma daha sonra bu sabaha karşı Ame- rikan televizyonlanndan yayımlandı. ABD teletizyonlan 75 dakika olduğu bil- dirilen Saddam'ın konuşmasını kısalta- rak ve bölümler halinde yayımladılar. Irak lideri oldukça rahat görulduğu konuşmasının başında, ABD halkına ül- kesinin Kuveyt'e karşı giriştiği hareketin ardında yatan gerçekleri anlatmak iste- diğini belirtti. Saddam Hüseyin, konuş- masını şöyle sürdürdü: "Bayanlar ve baylar, Bush, çocukla- nnızı amacı olmayan bir savaşa gönder- di ve bunu öldürücü bir kibir ugruna yap- tı. ABD'nin Suudi Arabistan'a asker göndermesi olası bir savaş durumu, Amerika için Vietnam tecriibesinin tek- ran olacaktır. Hatta ABD için daha bü- yük kayıplara yol açan ve daha şiddetli bir tecrübe olacaktır.' ABD Başkanı Bush'un, Reagan döne- minde Irangate olayına karışarak Irak'a karşı tavnnı o zamandan gösterdiğini ileri süren Saddam Hüseyin, daha sonra şun- lan söyledi: "Eğer Bush bir savaşı başlatırsa bunu durduramavacaktır. Bush'un Allah'a inancı zayıftır. Yeni bir tür neonazizmin temsilcisidir. A>nca kendisini ozgür dün- yanın lideri olarak göstermektedir. An- cak zafer saldırganların olmayacaktır." ABD Başkanı Bush ile birlikte İngil- tere Başbakanı Margaret Thatcherı BM Güvenlik Konseyi'nde kararlar aldırarak ulkesinde yaşayan çocuklann açbktan öl- melerine neden olmakla suçlayan Sad- dam Hüseyin, konuşmasının sonraki bö- lümunde lrak'ın Kuveyt'e ilişkin egemen- lik hakkını kanıtlamaya çalıştı. Konuş- masını bu konudaki örneklerle süsleyen Saddam Hüseyin şöyle konuştu: "ABD ve Ingiltere, tsraU'in elinde oyuncak ohnuştur. tsraU'in Arap toprak- lannı Suriye'nin de Lübnan'ı işgaline ses çıkarmayanlar neden şimdi böyle davra- myorlar? Amerikan politikacıian Yahudi lobisinin tutsağı olmuştur. Bizim Ku- veyt'i ilhak etmemiz son derece haklı ne- denlere davamrken. İsrail ve Suriye'nin haksız tutumlan adeta ödullendirilrniş- tir." Saddam Hüseyin, Bush ve Kuveyt'in devrik yönetiminin Irak'ı zayıflatmak is- tediklerini ve ülkesinin petrolünü çaldık- larını ileri sürdü. Saddam, Kuveyt'in es- ki yöneticilerinin "para ve kadından" başka bir şey düşünmediklerini iddia et- ti. Ulkesinde bulunan rehıneleri "konuk- lar" olarak nitelendiren Irak lidçri, Or- tadoğu'daki durumun îsrail ve Suriye'- nin giriştiği işgalleri de kapsayacak bir banş konferansında görüşülmesi yolun- da daha önce yaptığı çağrıyı yineledi. DIŞBASIN BM, kendini ve liderlerini yenilemeli BR1AN URGUHART * Soğuk savaş sonrasında etnik ve milli- yetçi akımların sahneye tekrar çıkmalan ve güç merkezlerinin yeniden şekillenme- si, Birleşmiş Milletler'in önemini büyük ölçüde arttırdı. 1990'ın çalkantıb dünyası BM'nin ku- rulduğu 1945'in dünyasından çok değişik- tir. Bu nedenle BM sisteminin çalışma yöntemlerinin de değişmesi gerekiyor. En önemlisi, dünya teşkilatının liderlerinin nasıl seçileceğini tekrar düşünmemiz ge- rekiyor. BM'nin en önemli görevi, uluslararası banş ve güvenliği sağlamasıdır. örgüt bu alanda daha etkili çalışmaya başlamıştır bile. Afganistan, Iran-Irak savaşı, Namib- ya, Orta Amerika ve Kamboçya, bu ol- gunun örnekleridir. Halen lrak'ın Ku- veyt'i ilhakından doğan Körfez krizi ise, artık iki süper gücün veto yetkisi ile bö- lünmeyen Güvenlik Konseyi'nin otorite- si açısından büyük bir sınav oluşturuyor. Körfez krizi aynca BM tarihinde ilk kez ortak güvenlik ilkesinin kapsamh biçim- de uygulanmasına yol açmıştır. Halen, BM'nin iki büyük görevi var- dır: Banş için kolektif eylemi, güvenilir bir uluslararası sisteme dönüştürmek ve dünya çapındaki karşıbkb bağımlıhğın yol açtıği büyük sorunlarla uğraşmak. Günümüzde bu görevlerden birincisi, ikincisinden daha acil görunüyor. Bu noktada liderlik sorununun önemi çıkı- yor ortaya. BM sistemi, bir merkezi politik örgüt- le, bir dizi uzman örgütler ve program- lardan oluşur. Bu sistem, sorunlannın uz- manlaşmış değişik örgutlere rahatlıkla da- ğıtılabileceği 1945'in dunyası için düşü- nülmüştur. Günümüzde ortaya çıkan so- runlar için değişik bir yaklaşımın ve de- ğişik türde bir liderliğin gerekli olduğu açıktır. Genel Sekreter, BM'nin 30 özerk ajan- sınm (WHO, UNICEF, UNESCO...) baş- kanları arasında sadece birinci gelir. Bu ajansların çalışmalarını koordine etmek ya da BM'nin uğraşmak zorunda oldu- ğu dunyamızın büyük sorunlan konusun- da kapsamh bir entelektüel analiz hazır- lanmasını talep etmek yetkisine sahip de- ğildir. Oysa atmosferin ısınmasından nufus artışına, göçmenlere, çevre kirlenmesine açlık ve hastalığa karşı savaşa kadar so- runlarla uğraşmak için değişik çıkarları bağdaştırmak, yeni ve etkili görüşler or- taya atmak şarttır. Şimdiye kadar, BM sisteminde yüksek düzeydeki yetkilileri seçme işlemi gelişi- güzel olmuştur. Bu anlamda acil değişik- lik gereklidir. önce, genel srkreter ve diğer bölum başkanlan sadece 7 yıllık tek dönem için seçibnelidir. Böylece önemli girişimlere gi- rişecek zaman bulabilirler. tkinci olarak hükümetler en iyi adayın bulunmasını sağlamak için dünya çapın- da, sistematik bir arayış gerçekleştirme- lidirler. Bu adaybk için erkek ve kadın- lar eşit şansa sahip olmaiılar. (Şimdiye ka- dar BM Genel Sekreterliği için hiçbir ka- dın aday ciddi biçimde düşünü'medi.) Üçüncü olarak adaylan seçerken hükü- metler görevin niteliğine ve adayın ehli- yetine daha fazla dikkat etmelidirler. Son olarak genel sekreterlik ve diğer görevler için adaylann kampanya yapma- ları işlemine son verilmelidir. Hükümetler ve dünya insanlan ulusla- rarası örgütlerden beklentileri gerçekleş- tirmek istiyorlarsa, liderlerin seçibnesin- de daha dikkatli olmalıdırlar. (24 Eylül) * Brian Urguhart, BM'nin özeı styasal sorunlan için genel sekreter yardımcm idi. YUNANISTAN Atina'da 7/10 kaygısıSTELYO BERBERAKİS ATİNA — Basra Körfezi'ndeki geliş- melerden sonra Türkiye'nin bölgedeki rolünü arttınnış olması, Yunanistan'ı te- dirgin ediyor. Yunanistan'ı en çok tedir- gin eden konu ise Türkiye'nin özellikle ABD'den aldıgı yardımlarda toplanıyor. Yunanistan hükümeti, en çok Türkiye'- ye yapılan son askeri yardımların, ABD'nin Turkiye ve Yunanistan'a Ege bölgesi için ayırdıği 7/10 orarundaki güç dengesini bozabıleceğinden endişe duyu- yor. Bu nedenle Dışişleri Bakanı Ando- nis Samaras, ABD Dışişleri Bakanı Ja- mes Baker'a bir mektup iletti ve Türki- ye ile Yunanistan'a ayrılan ABD askeri yardımının 7/10 orarundaki dengeyi bo- zacak şekilde olmamasına dikkat edil- mesini istedi... Samaras'ın ayrıca BM toplantısına katımıak için gittiği ABD'- de, Baker ile bu konuda özel bir görüş- me yapacağı bildirildi. Bu arada gerek Atina'yı gerekse Lef- koşa Rum kesimini de tedirgin etmeye başlayan ikinci bir konu var. O da Kıb- ns sorunu... Atina ve Lefkoşa Rum ke- simi, Kuveyt'in işgaliyie Kıbns sorunu- nun aynı olduğunu kanıtlamaya çalışı- yor. Ama bunda başarıb olabilmeleri için ilk önce ABD'yi ve daha sonra AT'- yi ikna etmeleri gerekiyor. Cumhurbaş- kanı Turgut Özal'ın ABD ziyaretinden ve ABD Başkanı George Bush ile yaptı- ğı ve yapacağı görüşmelerden oldukça rahatsız olan Atina ile Lefkoşa, Kıbns konusunun 'rafa kaldınlacagından' kor- kuyor. Kıbns Rum üderi Yorgo Vasili- u'ya yakın çevreler, Başkan Bush'un Kıbns konusunda ve şu aşamada Türki- ye'ye 'fazla baskı yapama>acagına' ina- nıyor. Ancak Türkiye'nin Körfez krizin- den kaynaklanan ekonomik zararlannın 'mübalağalı bir şekilde' arttırdığına dik- kati çeken aynı çevreler, ABD'nin bu- na karşıbk Türkiye'ye Kıbns konusun- da 'baskı' yerine bazı 'tavsiyelerde' bu- lunacağmı umuyor. ANKARA Vietnamlı paniğiVietnam Sosyalist Cumhuriyeti'nin Kuveyt'teki 11 bin yurttaşının Türkiye üzerinden ülkelerine dönmeleri için yaptığı başvuruyu inceleyen Dışişleri Bakanlığı henüz resmi bir yanıt vermedi. ANKARA (Camhuriyet Bürosu) — Kuveyt ve Irak'taki binlerce Pakistan ve Bangladeşlinin ülkelerine Türkiye üzerin- den dönüşü surerken, 11 bin Vietnamb- nın da aynı yolu kullanmalan gündeme geldi. Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti'nin bu yöndeki başvurusuna henüz bir yanıt verilmedi, ancak yetkililer Habur'daki aşın yığüma nedeniyle Vietnamlılann ül- kelerine başka yollardan dönmelerinin teşvik edibnesinden yana görüş bildiriyor- lar. Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti'nin Birleşmiş Milletler nezdindeki daimi tem- sikisinin önceki gün yaptığı açıklamaya göre, Kuveyt ve Irak'ta bulunan 17 bin Vi- etnamlıdan 11 bininin ülkelerine Türki- ye üzerinden dönmesi planlanmıştı. An- cak bu konuda Cumhuriyet'e bilgi veren üst düzey bir Dışişleri Bakanlığı yetkili- si, Vietnam'ın bu yöndeki girişiminin de- ğerlendirildiğini ve henüz kesin karann veribnediğini bildirdi. Yetkili Türkiye'nm bugüne kadar "in- sani mülahazalarla Habur kapısuu geiea yabancdara kapatmadıgım" hatırlatarak, Vietnam'ın başvurusu konusunda şu gö- rüşleri dile getirdi: "Habur kapısuun kapasitesi bellidir. Orada nasıl bir yıgılma oktagu herkesia malumudur. İnsani mülahazalannuz sor- mekle birlikte, Irak ve Kuveyt'ten dönüş yapmak isteyen yeni grnplann farkb yön- temler kullanmalannın daha kobry ve da- ha sanasu olacağı izknimindeyiz. örne- gin, gemi yoluyla dönmek mMmkündür. Çok sayıda Hindistan yurttaşı denizden ülkesine dönmüştnr. Vietnanüdara veri- lecek yanıUn da farklı yöntemlerin teşvi- Id doğrultusunda otması, Habur suur ka- pısuun kapasitesinin aşılnuş obnası nede- niyle muhtemeldir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle