Katalog

12 ARALIK 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ossetiya'nın statiisü iptal • MOSKOVA (AA) — SSCB'nin Kafkasya cumhuriyetlerindön Gürcistan'ın parlamentosu, bu cumhuriyete bağh Güney Ossetiya özerk bölgesinin bu statüsünü feshetti. tnterfaks servisinm haberine göre, cumhuriyet parlamentosu söz konusu kararı, Güney Ossetiya'nın, özerk bölge statüsünü değiştirip "Güney Ossetiya Sovyet Demokratik Cumhuriyeti"nin kuruluşunu ilan etmesi ve bu yeni cumhuriyetin parlamentosu için geçen pazar günü seçimlere gidilmesi üzerine aldı. Jivkov yargıda • SOFYA (AA) — Bulgaristan Başsavcılığı, eski Devlet Başkanı Todor Jivkov ve yardımcısı Milko • Balev hakkında hazırlanan iddianameyi yüce divana scvk etti. Bulgaristan haber ajansı BTA'nın bildirdiğine göre, iddianamede 79 yaşındaki eski KP lideri, yetkilerini kötüye kullanmakla ve 1962-1989 yıllan arasında 26,5 milyon leva parayı (9 milyon dolar) zimmetine geçirmekle suçlanıyor. Jivkov, kasun ayında AFP'ye yaptığı açıklamada, hiçbir suç işlemediğini ve hakkında açılan soruşturmanın savcılığa "dış politik güçler tarafından empoze edildiğini" ileri sürmüştü. Barış Gücü'nün görev süresi • NEW YORK (AA) — BM Genel Sekreteri Javier Perez de Cuellar, Kıbrıs'taki BM Barış Gücü'nün görev süresinin 6 ay uzatılmasını istedi. BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs'taki Barış Gücü'nün görev süresinin uzatılmasıyla ilgili raporu dun yayımlandı. BM Güvenlik Konseyi, 14 aralık cuma günü toplanarak, BM Banş Gücü'nün görev süresinin 6 ay daha uzatılmasını oylayacak. Peng'in ıızun gezisi • KUALA LUMPUR (AA) — Çin Başbakanı Li Peng, Malezya, Filipinler, Laos ve Sri Lanka'yı kapsayan gezisinin ilk durağı olan Kuala Lumpur'a geldi. 49 kişiden oluşan kalabalık bir heyetle Kuala Lumpur Havaalanı'na inen Li Peng, Malezya Dışişleri Bakanı Ebu Hasan Omer tarafından karşılandı. 4 gün sürecek Malezya ziyareti sırasında, Li Peng'in Başbakan Mahatir Muhammed'.le yarın bir araya geleceği bildirildi Habre sıgındı • DAKAR (AA) — Çad'da Idris Deby tarafından devrilen eski Devlet Başkanı Hissene Habre'nin Senegal'e sığındığı anlaşıldı. Senegal hükümetine yakın bir kaynak, AFP'ye yaptığı açıklamada, Çad'ın eski devlet başkanını dış baskı olmaksızın yalnızca insani nedenlerle kabul ettiklerini bildirdi. Aynı kaynak, Habre'nin Dakar'a dün geldiğini ve Senegal'de kalacağı süre içinde hiçbir siyasi faaliyette bulunmamayı taahhüt ettiğini kaydetti. Habre'yi Kamerun'un başkenti Yaunde'den getiren uçak dün öğle saatlerinde Dakar Havaalanı'na indi, ardından da 25 dolayında yakmını ve taşınır mallarını getiren iki uçak aynı havaalanına iniş yaptı. Lübnarfdan Ermenistan'a • TRABLUS (AA) — Lübnan'ın Trablus limanında, gümrük yetkilileri, Sovyetler Birliği'nin Ermenistan Cumhuriyeti'ne gönderilmek istenen büyük miktarda silaha el koydular. Gümrük yetkilileri, Lübnan'da tamir edilen kullanılmış otomobillerle gizlenmiş olan silahların gemilere yüklenmek üzereyken ele geçirildiğini belirttiler. Ele geçirilen silahlar içinde ağır makineliler, patlayıcılar ve büyük miktarda cephane olduğu kaydedildi. RusyaFedemsyonuHalk TemsUcileriKongresiyeni arüaşmayı imzaktyabileceğini açıkladı Ifeltsirfden 'Birlik'e destekGorbaçov, Merkez Komitesi'nden birlik sözleşmesine destek isterken, 'tutucu'lar askerle'rin önderliğinde ulusal selamet- cephesi kurulması için harekete geçtiler. MOSKOVA (Ajanslar) — SSCB'nin en büyük cumhuriyeti olan Rusya Fede- rasyonu Halk Temsilcileri Kongresi, "ye- ni birlik gözieşmestnc kendi koşullanna nygan olması halinde" imza atacağını açıkladı. Bu arada SSCB Devlet Başka- nı Mihail Gorbaçov, Komünist Partisi- nin Merkez Komitesi toplantısında yap- tıgı konuşmada parti mensuplannın ye- ni hazırlanan Birlik Anayasası'na destek vennelerini istedi. Yeni birlik sözleşmesinin, SSCB par- lamentosunda 17 aralıkta görüşülmesi beklenirken ülkenin en büyük cumhuri- yeti olan Rusya Federasyonu'nun parla- mentosu olan Halk Temsilcileri Kongre- si, dün Rusya'nın yeni birlik sözleşme- sinin hazırlanmasına katkıda bulunma- yı kararlaştırdı ve kendi koşullanna uy- gun olması halinde imzalayacağını ilan etti. Toplantıda bir konuşma yapan Rus- ya Federasyonu Devlet Başkanı Boris Yeltsin, Gorbaçov'u yeni sözleşmeyi "aceleye getirmek"le suçladı ve bu söz- leşmenin ciddi bir hazırlığa dayanması gerektiğini beürtti. Yeltsin, bu sözleşme- nin de bizzat cumhurivetler tarafından hazırlanması gerektiğini savundu. Çoğunluğunu tutuculann oluşturduk- lan Merkez Komitesi önünde konuşan Gorbaçov, 150'den fazla ulusun bir ara- da yaşadığı bir ülke olan SSCB'nin çö- zülmesinin yalnızca bu ülke için değil, bütün dünya açısından büyük sorunlar doğuracağuıı söyledi. Söz konusu taslak- ta yer alan yeni unsurlann hiçbir şekil- de taKtik bir manevra olarak algılanma- ması gerektiğini belirten Gorbaçov, ege- men cumhuriyetlerin bir araya geldiği, federal dUzeyde tek pazann ve ortak eko- nomik stratejinin en iyi çözüm olduğu- nu beürtti. Bu arada Komünist Partisi saflannda- ki tutuculann harekete geçtikleri ve Sc- yuz adlı gnıba mensup olan milletvekil- lerinin de ülkenin askeri makamlanrun önderliğinde bir "ulusal selamet cephesi" kurulması için parlamentoyu etkilemeye çalıştıklan haber verildi. SSCB Içişleri Bakanüğı Birlikleri Ko- mutanı Yuri Şatalin, bakanhk birlikle- rinin yeniden düzenlendiğini, yakın bir gelecekte bu birliklerin ülkenin her ya- nında etnik çatışmalan bastınnak ve ola- ğanüstü durum uygulamalannı yürüt- mek üzere örgütlenecegini açıkladı. ABD Başkanı George Bush, dün ilk kez Litvanya Devlet Başkanı Vytautas Landbergis'i kabul etti. Görüşmeden ön- ce bir açıklama yapan Bush, "Baltık cumhuriyetlerinin kendi kadeıierini ta- yin hakkından yana oMnğunn, ancak SSCB ile banşçı KÖriismderin kaçuul- maz olduğunu" vurguladı. SBKP MK toplantısı SBKP Merkez Komitesi'nin, Başkan Mihail Gorbaçov'un önerdiği yeni "bir- lik sözleşmesi"ni ele almak amacıyla yaptığı iki günlük toplantı sonunda, bu konuda içeriği henüz açıklanmayan bir kararın kabul edildiği ve Politbüro'da personel değişiklikleri yapıldığı bildiril- di. Resmi haber ajansı TASS, kabul edi- len karann, yeni birlik sözleşmesine iliş- kin olarak parti örgütlerinin Ustlenece- ği sorumluluklara ilişkin olduğunu be- lirtti, ancak ayrıntı vermedi. Baker-Şevardnadze görüşmesi SSCByardım arayışında SSCB Dışişleri Bakanı Şevardnadze ülkesine ABD'den yiyecek yardımı istediğini söyledi. Dış Haberier Servesi • Sovyet- ler Birliği'nde yiyecek sıkıntısı giderek büyürken ABD'de bulu- nan SSCB Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze, ülkesinin ABD'den yiyecek yardımı istedi- ğini söyledi. Bu arada Japon Başbakanı Toshiki Kaifu, ülke- sinin Sovyetler'e acil gıda yardı- mı yapmayı planladığını açıkla- dı. SSCB Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze, ABD'nin Ho- uston kentinde gazetecilere yap- tığı açıklamada, ülkesinin ABD'den yiyecek yardımı istedi- ğini söyledi. ABD Dışişleri Ba- kanı James Baker da NVashing- ton'un bu yardımın verilmesin- de yana olduğunu açıkladı. tki gün sonra başlayacak olan, stratejik silahların sınır- lanması ile ilgili görüşmeler ne- deniyle ABD'de bulunan Sovyet Dışişleri Bakanı, ABD'nin SSCB'ye yiyecek yardımında bulunup bulunmayacağına iliş- kin bir soruyu yanıtlarken "Bundan memnun olunız, bu konu en önemli sorıın" dedi. Baker da begün Şevardnadze- yi kabul edecek olan Başkan Bush'un, SSCB'ye "Yiyecek ve tıbbi yardım vermeye hazır oldu- ğunu" bildiği söyledi. Bu arada ABD yönetiminin, SSCB'nin önümüzdeki kışı atla- tabilmesi için bu Ulkeye acil gı- da ve tıbbi yardımda bulunma- yı tasarladığı bildirildi. AP'nin haberine göre Beyaz Saray söz- cüsü Marlin Fitzvmler, Başkan Bush'un, SSCB'ye ticari ayrıca- lıklar tanıyabileceğini beürtti. Fitzwater, bu ayrıcalıkların, ABD'nin bu tür ayncahklar için ön koşul saydığı, göç yasasının serbestleştirilmesinden önce de gündeme gelebileceğini kaydet- ti. Öte yandan Sovyet-Amerikan ilişkileri konusunda çalışan Amerikan komitesi, ABD hükü- metini, Sovyetler Birliği'ne acil yardım yapılmasını gerçekleşti- rilecek uluslararası bir konsor- siyum örgütlemeye çağırdı. lapon yardımı Japonya Başbakanı Toshiki Kaifu, hükümetinin, SSCB'ye acil yardım yapma konusunu görüşeceğini bildirdi. Japon parlamentosu bütçe komisyo- nunda yaptığı konuşmada Kai- fu, "Konuya ilişkin daha detaylı bilgi topladıktan sonra Japon- ya, insani açıdan, acil yardım yapma konusunu dikkate ala- caktır" dedi. Sıkıntı Rusya'da Sovyetler'deki yiyecek kıtlığı- nın daha çok büyük Rus kent- lerinde yaşandığı, Rus olmayan cumhuriyetlerde ve kırsal alan- larda sıkıntının daha az boyut- larda olduğu bildirildi. AP'nin haberine göre Baltık cumhuriyetlerindeki durum da Rus cumhuriyetlerine oranla da- ha iyi. Ayrıca kırsal alanlarda- ki çiftçi pazarlannda, devlet dükkânlarına oranla daha faz- la mal-bulunduğu belirtiliyor. Öte yandan yaşanan kıtlık so- nucu, mafya tarzı grupların or- taya cıktığı, yiyecek karaborsa- sı oluştuğu bildiriliyor. Ellerin- deki yiyecek maddesi bulunan kişilerin de bunlan ruble değil, dolar karşüığı satmayı yeğledik- leri kaydediliyor. Ulke Çapında Bir Çözülme Sovyetler Birtiği'rtde, raflara yiyecek mallan koyabılmek. Batı'dan gelecek yardımlan asıyor. Ûlkedeki yiyecek dağıtma sistemindeki kaosa yol açan bazı etmenler şöyle: Kavnak: Newswoek Ülkenin bu iki en büyük kenti, sabn aima panıkteri sonucu dûkkan raflarımn tamamen bosalması sorunuyta sarsılıyor. Brast: Trenler dolusu malzeme haftalardır sınıra yjğrlıyor Petrol açtğı, ûretimi ve mal naklyabnı yavaşlaüyor Etnik catşmaiar, dağiarctan geçen taşımacıbk yotlannda aksamalara yoiaçtı. Ciftder. eHerindeki tahtl ürünlerini saklayıp takas aracı olarak kuüanıvorlar. Çiftçiter, daha yûksek fiyat bekfentısi içtndeter GÜVENLIK KONSEYI Askeri ûretim yapan btrimter, tanktara karşjtık portakal alamayacakiannı öönsndiler. Filistin sorıınu vine raftaKonsey, önceki gün yaptığı toplantıda Filistin sorununa ilişkin karar tasarısını bir kez daha erteledi. Tasarı bugün yeniden görüşülecek. Dış Haberier Servisi — Isra- il'in işgali altındaki topraklar- da Filistin direnişi bütün hızıyla sürerken Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde önceki gün görüşülen Filistin sorunu- na ilişkin karar tasarısı bir kez daha ertelenerek bugüne kaldı. Israil Başbakanı İzak Şamir, Fi- listin sorunuyla Körfez krizi arasında bağlantı kurulmasına izin vermeyeceklerini bildirdi. Şamir, dün Washington'da ABD Başkanı George Bush ile görüştü. FöLONYA AA'nın haberine göre BM Güvenlik Konseyi'nde Filistin sorununun çözümüne ilişkin karar tasarısının görüşülmesi bugüne ertelendi. Önceki gece konsey toplantısını izleyen Arap diplomatların AFP mu- habirine verdikleri bilgiye göre SSCB'nin isteği üzerine forma- lite gereği yapılan oylamada 9 üye görüşmenin ertelenmesi yö- nünde oy verirken Kolombiya, Küba, Malezya ve Yemen karşı oy kullandılar, Çin ve Fransa ise çekimser kaldılar. Oylamanın geciktirilmesine masına izin vermeyeceğiz ret oyu veren 4 ülkenin bir ayı açıklamasında bulundu. aşkın bir süre önce sunmuş ol- duğu karar tasarısı, özellikle ts- rail işgali altındaki topraklarda yaşayan Filistinlilerin korun- masını öngörüyor. Tasannın bir paragrafında, "Ortadoğu ve Fi- listin sorununun kalıcı ve kap- samlı çözümü için bir uluslara- rası konferans yapılmasının ya- rari» olacagı" belirtiliyor. O yüzden, ABD bu karar tasarı- Bu arada Körfez kriziyle ilgili görüşmeler yapmak amacıyla ABD'de bulunan Sovyet Dışiş- leri Bakanı Eduard Şevardnad- ze ile İsrail Başbakanı İzak Şa- Şamir, Bush ile görilştükten sonra gazetecilere yaptığı açık- lamada, ABD'nin Körfez krizi- ni, "İsrail pahasına" çözümle- meyeceğini söyledi. İzak Şamir, "ABD Başkam'- na giiveniyonım. Bush, birkaç kere, Körfez krizini, tsrail pa- hasına çöziimlemeyeceğini söy- ledi" dedi. sına karşı çıkıyor. Birleşmiş Milletler koridorla- nnda Filistin sorunuyla ilgili bu gelişmeler yaşanırken İsrail Başbakanı İzak Şamir, ABD- de "Filistin sorunuyla Körfez krizi arasında bağlantı kurul- mir'in Washington'da görüşece- ği bildirildi. iuski kefaletle serbest Dış Haberier Servisi — Slonya'da pa- zar günü yapılan devlet baltanlığı seçim- lerinde Lecn VValesa karAnda yenilgiye uğrayan eski başbakan TMeusz Mazowi- ecki'yi karalayan suçlamaları nedeniyle hakkında soruşturma açılan Stanislav Tyminski'nin 100 bin dolar kefalet ödeme- si koşuluyla ülkeden aynlmasına izin ve- rildi. Tyminski, Varşova Bölge Savcıhğı'nda dört saat süren sorgusundan sonra yaptı- ğı açıklamada, "Beni destekleyenleri ha- yal kınklığına uğratmayacağım. Kısa bir süre için, çocuklanmı görmek amacıyla ay- nlıyorum. En geç 5 ocakta Polonya'ya dönecegim" dedi. Savcılık Tyminski'nin ifadesini 17 ara- lıkta alacağını açıklamıştı. Ancak işadamı- nın bugün Kanada'ya gideceğini açıklama- sı Üzerine savcılık ifadeyi dün aldı. Bu arada, seçimi kazanan Lech VValesa devlet başkanı olarak ilk ziyaretini Daya- nışma harekeünin çıktığı Gdansk Tersane- si'ne (eski adıyla Lenin Tersanesi) yaptı. 1980'deki işçi eylemleriyle Dayanışma hareketini yaratan Gdansk tersanesinde iş- çilere hitaben bir konuşma yapan Lech VVa- lesa, devlet başkanı seçildikten sonra da ne- reden geldiğini hiçbir zaman unutmayaca- ğını belirterek şunlan söyledu "Sendikanıız konumlarını pekiştirme yolundadır. Nere- den geldiğimi hatıriayarak ona yardım ede- ceğim." Öte yandan Polonya asıllı Papa II. John Paal, ABD Devlet Başkanı George Bush, SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, Almanya Başbakanı Helmut Kohl, VVale- sa'yı kutladılar. Polonya'da cumhurbaşkanhğmı Lech Walesa'ya devretmeye hazırlanan General VVojciech Jaruzelski, halka veda etti ve es- ki komünist yönetim sırasında "çektiklcH acılar ve karşılaştıkları haksızlıklar" için halktan özür diledi. 10 yıllık iktidannm bir bilançosunu da yapan Jaruzelski, "Bazı hatalar işlediğini" kabul etti • YuGOSLAVYA'DA SECİMLER Sırbîstan Miloseviç'înMuhalefetteki Sırbistan Yenileşme Hareketi lideri, "Sırbistan, demokrasi ve aydınlık yerine, Bolşevizm ve karanlığı seçti'' dedi. MİLOSEVtÇ — En çok oyu aldı. Dış Haberier Servisi — Yugoslavya- nın Sırbistan Cumhuriyeti'nde pazar gü- nü yapılan devlet başkanlığı seçimlerin- de resmi olmayan sonuçlara göre Sosya- list Parti (eski komünist) lideri Slobodan Miloseviç, baş rakibi Vuk Draskovic'ten dört kat daha fazla oy aldı. Aynı gün yapılan parlamento secim- lerinin sonuçlan ikinci turdan sonra belli olacak. Muhalefet partileri ikinci tur se- çimler için koalisyona gideceklerini açık- ladılar. Devlet başkanlığı ve parlamen- to seçimlerinin yapıldığı diğer bir cum- huriyet olan Karadağ'da da komünistle- rin zafer kutladıklan bildirildi. Yugoslavya'nın en büyük cumhuriye- ti Sırbistan'da yapılan devlet başkanlığı seçimlerinde 250 seçim bölgesinden 48'inde alınan sonuçlara göre Miloseviç oyların yüzde 60.89'unu alırken, baş ra- kibi Sırbistan Yenileşme Hareketi lideri Vuk Draskovic yüzde 17.38 oranında oy topladı. AFP'nin haberine göre Draskovic, res- mi olmayan sonuçlarla ilgili olarak, "Sır- bistan, demokrasi ve aydınlık yerine bol- şevizmi ve karanlığı seçti" şeklüıde ko- nuştu. TANJUG haber ajansı, aynı gün ya- pılan parlamento seçimlerinde de resmi olmayan sonuçlara göre sosyalistlerin yüzde 60 oranında oy alacaklannı du- yurdu. Parlamento için ikinci tur seçim- ler 23 aralıkta yapılacak. Muhalefet, ikinci tur seçimlere koalisyon halinde gi- receğini açıkladı. Reuter'in haberine göre muhalefetteki Demokrasi Partisi lideri Dragoljub Micunoviç, partisiyle Sırbis- tan Yenileşme hareketi'nden 82 milletve- kili adayının ikinci tura kaülmak için ye- terli oy sağladıklarını belirtti. Karadağ Yugoslavya'nın en küçük cumhuriye- ti Karadağ'da aynı gün yapılan devlet başkanlığı seçimlerinde komünist aday Momir Bulatoviç'in önde gittiği bildiril- di. Bulatoviç'in ilk tur seçimler sonucun- da devlet başkanlığına seçilebilecek ka- dar yeterli oy alacağı belirtiliyor. Reuter'in haberine göre bu yıl diğer dört Yugoslav cumhuriyetinde milliyet- çilerin iktidara gelmesine rağmen, Sırbis- tan ve Karadağ'da komünistlerin zafer kazanması, federasyonun geleceği hak- kında soru işaretleri doğurdu. DUN1ADA BUGUN ALtSİRMEN Hep Aynı Şarkı... Körfez bunalımı ile ilgili son Güvenlik Konseyi kararı üze- rine Saddam ile görüşme sürecini başlatmış olan ABO aca- ba ne yapmak istiyor? Washing1on gerçekten, Saddam'a bir çıkış kapısı bırakıp, Irak Devlet Başkanı'nın buradan geçip Kuveyt'ten çekilme- sini mi amaçlıyor? Yoksa Sam Amca, sayaşa karartı da, daha önce bütün yol- lan denemiş gibi görünüp de savaş karşrtlannın sesini mi kıs- mak istiyor? Bu sorulara kesin yanıt verebilmek için vakit erkendir. Ama daha şimdiden, olasılık ibresinin banşçı ve Saddamlı bir çözümden yana daha fazla yaklaşmakta olduğu söyle- nebilir. Bu görüşü destekleyecek belirtiler ortaya çıkmış bu- lunmaktadır. Eğer Saddam, görüşmelerin banşçı bir çözüme yol aça- bilecek biçimde gelişmesine açık olmayıp 'Hayır hiçbir geri adım atmam' demiş olsaydı, bu sonuca varamaz ve Savaş kaçınılmaz' derdik. Ne var ki Saddam, bazı çekinceleri bu- lunmakla birlikte, bu denli sert birtutum izlemiyor. Irak Dev- let Başkanı'nın çekilme konusundaki çekincelerini şu üç baş- lık altında toplayabilîriz: —Rumelia'ntn bir bölümünü Kuveyt savaş sırasında biz- den hile ile almış ve dolayısıyla petrolümüzü çalmıştır. Şim- di ben Kuveyt'ten çekilirim, ama Rumelia'daki hakkımı isterim. —Warba ve Bubian adalan benim Körfez'e açılma nokta- larımdır. Bunlar çok önemlidir. Irak için yaşamsal önem ta- şır, oysa Kuveyt açısından bir önemleri ya da değerieri yoktur' diyen Irak buralan elinde tutmak ister. Bu konuda, Saddam'ın daha önce ileri sürdüğü adaların Kuveyt'e ait olması, ama kullanımlannın kiralanması yolu da önerilebilir. —Körfez sorununun çözümü, Ortadoğu bütünü içinde ele alınmalı, Filistin sorunu da bu anda incelenip çözülmelidir. Bu noktalara ABD'nin vereceği yanıtlar değişik olabilir. Hat- ta bunlann bir bölümü konusunda, anlaşmaya varılır ve bel- ki de, bazı ödünlerin daha sonra Kuveyt tarafından verilme- si kararlaştırılabilir. Önce Saddam çekilir, sonra da gizli gö- rüşmelerde anlaşıian noktalarda uygulama başlayabilir. Sonuç ne olursa oteun, bugün ibre yukarıda saydığımız ne- denler dolayısıyla barışa daha yakın görünmektedir. Rumelia'nın bir bölümü ve VVarba ile Bubian adalan için Bush'un müttefiklerini ya da Amerikan kamuoyunu savaşa ikna edebilmesinin son derecede güç, hatta olanaksız oldu- ğu ortadadır. Aynı şekilde Bush yönetiminin, Filistin sorununun çözü- münü kabul etmediği için savaşa karar verdiğini söyleyebil- mesi de hem Amerikan kamuoyu hem de müttefikleri açı- sından son derece de güç olacaktır. İşte bu nedenlerle ibrenin barıştan yana olduğu görü- şündeyiz. Gelişmeler bu yöne doğru yönelmişken, VVashington'un Türkiye'nin Irak sınırına daha fazla asker yığmasını istemesi ne anlam taşıyor? Sorunun yanıtına geçmeden önce ABD'nin Körfez'e yeni yığınaklar yapmakta olduğunu ve Mısır'dan daha da etkin ka- tılımlar isteminde bulunduğunu da vurgulayalım. Gelişmelerin şu noktasında ABD'nin isteği, daha çok Irak- ın kuzey sınırına yığınak yapmaya zorlamaktır. Böyle bir dav- ranış barışçı çözüm olasılığında Irak'ın direnişini biraz daha kıracak, savaşçı çözüm halinde ise Kuveyt ve güneydeki Irak güçlerinin zayıflamasına ve dolayısıyla Amerikan askerleri üzerindeki baskının azalmasına neden olacaktır. Her iki halde de tıpkı Almanlann Birinci Dünya Savaşı sı- rasında Osmanlılar'ın sırtından, İngilizlerin kendileri üzerin- deki baskılarını hafifleten davranışlanna benzer bir davranışla karşı karşıya bulunduğumuzu görmek zorundayız. Yani 'aradan geçen 7D yrtı aşkın süreye karşın hep aynı şar- kı, sırtımızdan oynanan hep aynı oyun' diyebiliriz. Şu anda, geleceğin hesabını yapmadan, birçok gücün ve kamuoyunun karşı çıktığı böyle bir çözüm nasıl kabul edile- cek, böyle bir oyuna nasıl alet olunacaktır? Doğrusu, böyle bir gelişmeye evet demek aklın alacağı bir davranış gibi görünmüyor. Ama son zamanlarda Ankara doruklarında nelerin göze alındığına baktığımızda, sağduyunun ve aklın oralarda her zaman egemen olmadığını da görüyor ve hâlâ Körfez politt- kası konusunda derin kaygılar taşıyoruz. GÜNEY KORE/KUZEYKORE Birleşme için bir adım dahaKuzey Kore Başbakanı Yon Hyong, dün Seul'e gitti. İki Kore'nin başbakanlan, birleşme sürecini ve bu yolda atılacak adımlan görüşecekler. Dış Haberier Servisi — Ku- rak her iki hükümetin birbiri- zey Kore Başbakanı ve berabe- ni tanımasını talep qderken Ku- rindeki heyet, dün Güney Ko- zey Kore, bu adımın atılması- re ile uzlaşma görüşmelerinin nın Kore'nin parçalanmışhğım üçüncü turu için Seul'e vardı. belgelemek anlamına geleceği- Meslektaşı Güney Kore Başba- kanı Kang Young-Hoon tara- fından karşılanan Yon Hyong Muk ve beraberindeki heyet, başkenteki Shilla Oteli'ne yer- leşti. Resmi görüşmeler bugün başlayacak. AFP'nin haberine göre Ku- zey Kore Başbakanı Yon Hyong Muk, altı temsilci ve be- raberlerindeki 33 yetkili ile 50 gazeteci dün Penmunjom sınır kentinde Güney Kore'ye geçti. Kuzey Kore heyeti, Güney Ko- re Birleşme Bakanı Hong Sung-Chul, 5 yetkili ve çiçek demeti taşıyan Güney Koreliler tarafından karşılandı. Kuzey Kore heyeti sözcüsü Ahn Byong-Soo, Güney Kore'- ye vanşlannda yaptıkları bir açıklamada, uzlaşma görüşme- lerinin tıkanmaması için öneri- ler getirdiklerini belirtirken Se- ul yönetimini iki ülke arasında resmi olmayan ve birleşmeye yönelik görüşmeleri engelle- mekle suçladı. Üç Güney Ko- reli muhalif Kuzey Korelilerie ülkelerin birleşmesine yönelik olarak görüştükleri Berlin'den dönüşlerinde tutuklanrruşlardı. Sözcü Byong-Soo "Eylül gö- riişmelerinden elimiz boş ola- rak döndiik. Bu kez bunun tek- rarianmasını istemiyoruz" şek- linde konuştu. Byong-Soo, ey- lülde Seul'de, ekimde Pyong- yang'da yapılan görüşmelerde "Yakınlaşma ve banş sağlaya- cak öneriler getirmemize rag- men iyi sonuç ahnmamış" ol- duğunu da kaydetti. Kuzey ve Güney Kore ara- sında başlatılan uzlaşma görüş- meleri Kuzey-Güney arasında değişimi, siyasi ve askeri ger- ginliğin azaltılmasını öngörü- yor. Güney Kore, ilk adım ola- ni savunuyor. Kuzey Kore ilk olarak iki ülke yönetimi arasın- da saldırmazlık anlaşması im- zalanması gerektiğini ileri sürü- yor. BANGLADEŞ Erşad'a tutuklama DAKKA (AA) — Bangladeş güvenlik kuvvetleri yetkilileri, kendilerine eski Devlet Başka- nı Hüseyin Muhammed Erşad'ı tutuklama emri verildiğini açık- ladılar. Bir üst düze>' polis yetkilisi, Erşad'ınbugüntutuklanmasının beklendiğini açıkladı. Adlarının açıklanmasım iste- meyen diğer yetkililerse, Erşad- ın tutuklanması için henüz ken- dilerine emir gelmediğini, an- cak böyle bir emrin gelmesini beklediklerini soylediler. Bu arada, Erşad dönemi ka- bine üyelerinden eski İçişleri Bakanı Mahmudul Hasan'ın evinden dışan çıkmasına izin verilmediği bildirildi. Polisin, Erşad hükümeıenin üst düzey yetkililerini ele geçir- mek için 12 eve baskın düzen- lediği de kaydedildi. Hasan, İçişleri Bakanı olarak Erşad'ın istifası için yapılan protesto gösterileri sırasında 100 kişinin ölümüne yol aç- makla suçlanan güvenlik kuv- vetlerinden doğrudan sorumlu idi. Muhammed Erşad ise, baskı- ların artması üzerine istifa ede- rek görevini Yüksek Mahkeme Başkanı Şahabettin Ahmefe devretmişti.