Katalog

U.ARALIK 1990 ISTANBULDA BUGÜN ~~ • Mülkiyeliler Birliği'nde saat ia30'da yapılacak "Türic- Sovyet İş Konseyi" toplantısının konuğu, uzaya giden ilk kadın kozmonot Valentina Tereshkova. • Türic-Japon Dostluk Derneği'nin "Kına Günü" gösterisi saat 11.00'de Pera Palas Oteli nde yapılacak. • Hilton Oteli'ndeki "Motor Show" gösterisi saat 12.00'de başlayacak. KENTtfAŞAM MHURİYET/9 BlR MEKTUP Minibüs sayısı arttırılsın • Özellikle akşam iş dönüşü saatlerinde. Kadıköy- Esatpaşa minibüslerine binebilmek için saatlerce kuyrukta beklemek zorunda kalıyoruz. llgililerden, bu hatta daha fazla araç sağlanmasıru dıliyorum. OSMAN ÖZÇELtK KADIKÖTDEN Çukurlar hâlâ kapatılmadı • Bir yanı Kadıköy Belediyesi, diğer yanı ise Üsküdar Belediyesi sınırlan içinde kalan Acıbadem Faikbey Mescidi Sokak'ta, daha önceki yol yapım çalışmaları sırasında oluşan çukurlar kapatılmadığından araç ve yaya geçişi zorlukla sağlanıyor. Vatandaşlar, Kadıköy ve Üsküdar Belediye yetkililerinin, ortak bir çalışmayla sokağm onanm çalışmalarmın bir an önce başlatılmasını bekliyorlar. Feyyaz Tokar'la söyleşi • tstanbul Haber Servisi — Vakko kültür etkinlikleri çerçevesinde dün düzenlenen söyleşiye işadamı-yazar Feyyaz Tokar konuşmacı olarak katildı. Tokar, çay sohbeti türünden gerçekleştirilen toplantıda, "kadının" yaptırdığı çağrısımlar üzerine konuşarak, "Kadın estetik, güzellik, kaynana-gelin ilişkisi gibi ilk akla gelen olgulan çağnştırıyor" dedi. Vakko Beyoğlu şubesinin kafeteryasında gerçekleştirilen söyleşide Feyyaz Tokar, kozmetiğin kadınlar için estetikle aynı anlamı taşıdığını belirterek, "Kadınlar çeşitli nedenlerle fıziki görünümlerini değiştirmek için ameliyat oluyorlar. Son yıllarda kadınlann yanı sıra bu ameliyatları erkekler de olmaya başladı" dedi. Tarihten evlilik üzerine örnekler veren Tokar insanlık tarihinde "Klan"m başlamasıyla birlikte kadının da önem kazanmaya başladığını vurguladı. N.A. için gösteriye 9 tutuklama • tSTANBUL (AA) — Okul duvarına "savaşa hayır" sloganı yazmak, yasadışı bir örgüte üye olmak ve örgüt adına faaliyetlere katılmaktan sanık N.A. ile 3 arkadaşının İDGM'deki yargılanmaları öncesi çıkan olaylarla ilgili olarak 9 kişi tutuklandı. 3 aralıktaki duruşma öncesi, mahkemeye alınmayan ve polisin dağılmaJarı uyarısından sonra çıkan olaylarda gözaltına alınan 14 kişiden 13'ü dün İDGM Savcılığı'na gönderildi. Izinsiz gösteri yaptıklan ve memura mukavemet ettikleri iddiasıyla mahkemeye çıkarılan sanıklardan Ayhan Girişken, Devrim Yiğit, Yücel Erkal, Ayhan Efeoğlu, Orhan Dağdelen, Esin Dursun, Aslı Karslı, Zeliha Koyupınar ve Serap Topçu, tutuklanarak cezaevine gönderildiler. Şahin Ataç, Fehmi Batur, Doğan Sönmez ve Ali Haydar Çakmak adlı sanıklar ise salıverildiler. Yakup Kardaş adlı kişinin de siyasi şubedeki sorgusundan sonra serbest bırakıldığı bildirildi. ldalçın Küçük'e beraat • tstanbul Haber Servisi — Doç. Yalçın Küçük "bölücülük" savıyla hakkında açılan davadan beraat etti. Küçük hakkındaki dava, Toplumsal Kurtuluş Dergisi'nin Ocak-Şubat 1990 tarihli 29 ve 30. sayılannda yer alan "Sovyetler'de Kürt aydınlanması" başlıkh yazıdan dolayı açılmıştı. Söz konusu yazıda "Milli duygulan zayıflatıcı bölücü propaganda yapıldığı gerekçesiyle yazar Yalçın Küçük ile derginin Yazı Işleri Müdürü Sedat Yılmaz için TCK'nm 142/3-6. maddeleri gereğince 7.5 ile 15 yıl arasında hapis cezası istenmişti. tstanbul DGM'deki dünkü dumşmada, yazının bir röportaj olduğunu, başkalannın görüşlerini aktardığını belirten Yalçın Küçük beraatini istedi. Mahkeme heyeti yazıda yeterli suç unsuru bulunmadığı gerekçesiyle Küçük ile Yılmaz'ın beraatine karar verdi. Türkistaırdaki Islamiyet • tstanbul Haber Servisi — Faisal Eğitim ve Yardımlaşma Vakfı tarafından düzenlenen "Türklüğün ve îslamiyetin Türkistan'daki Bugünkü Durumu" konulu konferansta konuşan Baymirza Hayıt, "Asya'nın cenneti denen Türkistan, bugün yanlış ve kasıtlı uygulamalar sonucu Asya'nın cehennemi haline gelmiştir" dedi. HtöfiH* TURSEM'İN REHBERÜĞINBE LONDRA, CKKTRD, CAMBRIDGB BOUB^ENIOUTH,BWGHT0N, HASTBRiŞ^XElERGHESr DE SEÇKİN DİLOKUUAlU»IOAYAZ-k£ TADA BtİTüU YIÜN6İUZCE Ö6RENIM 12TAKSİTTE KOLÂVUGl DEVAM EDİYOft/ ÖD yGL4NDWLM& KURSLAR •TtCARİ İNGİÜZCE • TUWZM JNGIÜZÇESİ •BANKACIUK. INÛIÜZCESİ •5INAV KURSLARl: Cambrıdge •Fırst Ccrtıficatc, Profcıtncy, •TOEFL,AWLlf)(Sdz\u) turseın İNGİLİZÜSANOKULLARI OANIŞMAMERKEZİ Cutnhuriyet Cad 173/4-8 Elmadağ 80230 Istanbul Hilton Oteli Karşısı Tel- 1483977-148 79 43-1482849 Fax 132 97 29. Tlx 2749Bttısmtr COURAGE Sanatçüar ve sanatçı dostları! Eski Istanbul Tiyatrosu'nun fuayesini sizler için açtık. İçkinizi yudumlamaya lokalinize bekliyoruz. Adresiniz: Inönü Cad. 37/A Gümüşsuyu (Gümüşsuyu Askeri Hastanesi Karşısı) NİŞANTAŞI RESTAURANT Düğün Salonlart E> Yemekli-Kişi başı 16.500 TL. t> Mezeli-Yemekli 19.500 TL. Rez. 147 62 39 - 147 74 40 Salonlanmız klimalı ve 400-1000 kişiliktir. POLİKLİNİĞE Bayan jinekolog. Part-time olabilir. 168 26 29 Topkapı surlanndan Emindnii'ne kadar uzanan bölgenin korama alanı ilan edilmesi şebir planlamacıiannı sevindirdi. (Fotoğraf: Cumhuriyet) Tarihiyçırımadayı korumaplanının hemen yaşama geçirilmesi isteniyor 'SıT planı uygıdanmalı'REMZt GÖKDAĞ Topkapı surlanndan - Eminönü'ne uzanan "Koruma Amaçlı lmar Planı"- nın bölgede nefes aldıracak bir plan ol- duğu belirtildi. Kent planlamacıları Ko- ruma lmar Planı'nın hayata geçirilebil- mesi için en kısa zamanda uygulama imar planlannın da hazırlanması gerek- tiğini belirttiler. tTÜ Mimarlık Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Mete Tapan, "Tarihi yanmadayı. Istanbul'un en zen- gin tarihsel mekânını korumaya yönelik böyle bir karann alınmış olması çok sevindiricidir" derken, Prof. Ahmet Keskin, "Koruma planını uygulamaya sokarken noraıal yaşamı da gözardı et- meden, kentsel fonksiyonları konımak gerekiyor" dedi. Büyükşehir Belediyesi tmar Daire Başkanı Mehmet Yıldız, planın amacı- nın tarihi yarımadayı kentliye geri ver- mek olduğunu söyledi. Planın 1954 yı- lında yapılan planlamadan sonra Istan- bul'un ilk nazım planı olduğunu söyle- yen Yıldız, "Amacımız imalathaneler dahil biitiin aiışveriş mekânlannı bölge- nin dışına taşımak. Uzun \adeli bu plan 10 yılda hayata geçirikbilir. Bu plan uy- gulanırken yapılacak islimlaklardan çok kişinin canı yanacak. Ama dunyada eşi bulunmay an bu güzeilik için canı yanan- lar bizim için denizde bir damladır" di- ye konuştu. Geçen günlerde belediye meclisinden geçerek oy çokluğu ile kabul edilen "Ko- ruma Amaçlı tmar Planı" ile ilgili ko- nuştuğumuz tstanbul 2 Numaralı Kül- tür Tabiat Varlıklannı Koruma Kurul üyesi Prof. Mete Tapan şunlan söyledi: "Böyle bir fikrin gerçekleşmesi tari- hi yanmadayı kurtanr. Esas olan 1/1000 ve 1/5000 ölcekli uygulama planlannın hazırlanmaadır. Bunlarla ilgili çalışma- lar da süriryor. Ümit ediyorum ki, bu planın uygulama planlan da belediye meclisinden gecip tstanbul ytnmadası sağlıklı yapılaşmaya kavuşur. Bence y a- nmadanın tttmü STT alanı ilan edilme- lidir. StT kararının yaran kaçak yapı- lann affa uğramaması yasallaştınlma- masıdır". ITÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim üye- lerinden Prof. Ahmet Keskin de bölge- deki kentsel fonksiyonlann koruma pla- nında unutulmaması gerektiğini belirt- ti. Prof. Keskin, kentin dokusunu ko- rumak için hazırlanan bu plana yerel yö- neticilerin sahip çıkarak uygulamaya yö- nelik daha düşük ölçekli planlann ha- zırlanması gerektiğini belirtti. Tarihi yanmadanın yokoluşu Istanbul'un tarihi özelliklerinin ko- runması konusu bugüne dek ciddi bir bi- çimde kent planlanna ve uygulamalan- na yansımadı. Anıtlar Yüksek Kurulu'- nun zorladığı sımrlar içinde gerçekleşe- bilen imar planlan da zamanla değişime uğradı. Kurulun bütün denetimlerine rağmen tarihi yanmadanın dokusu za- manla eski niteliklerini yitirdi. 1%9 yı- hnda saptanan ve Istanbul Nazım Pla- nı için hazırlanan rapordaki koruma alanlan günden gilne daraldı. Aynı raporda koruma alam olarak saptanan Kocamustafapaşa, Langa, Ak- saray, Zeyrek, Fatih gibi bölgelerde ta- rihi dokunun büyük bir bolümü yok ol- du. Bu gibi yerlerde ahsap evler yıkıldı, tarihi alanlar içinde 7'şer katlı apart- manlar yükseldi. Bütün bu olumsuzluk- lara rağmen, Suriçi Bölgesi anıtsal ya- pdann yanı sıra kalan eski yapılanyla da özelliğini korumakta direniyor. Bu di- renen bölgelerin başında Süleymaniye, Kumkapı, Balat, Fener gibi semtlerde es- ki dokuyu görmek hâlâ mümkün. Bu bölgelerin sosyal yaşantısı, bazen bir çeş- mesi, bir duvar kalıntısı, bir ağaç, eski bir kapı ya da kemer kentin tarihi yaşa- muıa referans verebilecek özelliğe sahip. Üsküdar Okullar koruma alanı Üsküdar Belediyesi ilçedeki tüm okulların çevrelerini koruma alanı ilan etti. Bu kararla seyyar satıcıların okul önlerinde mal satmalan, semt sakinlerinin de çevreye çöp dökmeleri yasaklanıyor. tstanbul Haber Servisi — Üs- küdar Belediyesi'nce alınan bir kararla ilçedeki tüm okullann çevreleri "koruma alanı" olarak ilan edildi. Koruma alanı ilan edilen bölgelerde, seyyar satıcı- lar mal satamayacaklar, semt sa- kinleri çevreye çöp atamayacak, atılan çöpler beklenmeden te- mizlik işçileri tarafından topla- nacak, bu bölgelerdeki yollann yapunı, park ve bahçeler ile spor alanlannın düzenlenmesi en kı- sa sürede gerçekleştirilecek. Üsküdar Belediye Başkanı Dr. Niyazi Yurtseven, bu karan semt sakinlerinin ve okul mü- dürlerinin şikâyetleri üzerine al- dıklarını belirterek, "Ögrencile- rin sağlıklı yaşamalannı, okul- lanna giivenli gidip gelmelerini sağlamak en önemli gorevleri- mizden biridir. Özeliikle se>7ar satıcıların ne biçimde yapıldığı belli olmayao gıda maddelerini satmalannı engelledik. Çöplerin birikmeden temizlenmesi ve ça- murlu yollann asfaltlanması da en kısa sürede ele alınacaktır" dedi. Şikâyetler artıyor Kentin diğer semtlerinde okul önlerindeki satıcılar şikâyet ko- nusu oluyor. Öğrenci velüeri açıkta satılan gıda maddelerinin öğrencilerin sağlığını tehdit et- tiğini söylediler. Beyoğlu'nda yılbaşı hazırhğı Yılbaşına 20 gün kaldı. Milyonlarca insan yılbaşı hazırlığına başladı bile. Artık "âdet"ten sayılan yılbaşı hediyeleri, yılbaşı çamı, eğlence hazırlıklan yılbaşına kadar gündemde kalacak. Son yıllarda aralık ayında yılbaşı hazırlıklannın yapılmaya başlandığı Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde de yılbaşı haarhkları başladı. Büyük mağazalann ampullerle bezenen dev gövdeleri, ışıl ışıl görüntüleriyle Beyoğlu'na ayrı bir renk getirdiler. Tramvay çalışmalarının da gece-gündüz sürdürüldüğü Beyoğlu, bu yılbaşını daha fazla yenilikle karşılamaya hazırlanıyor. Bu arada Milli Piyango'nun yılbaşı biletlerinin satışı sürüyor. Bazı yerlerde bilet kuyruğu gözlenirken kimi yerde ise henüz halkın yılbaşı bileti almayı erken bulduğu gözleniyor. (Fotoğraf: Behzat Şahin) KöNUK YAZAR Bu şehirden kaçmak ÇELtK GÜLERSOY tnsanın doğduğu-büyüdüğü yerden, gün gelince başını alıp gitmesi arzusu, çok eski ve yay- gın bir tutku olsa gerek. Bir yandan, hayatta aradığını bula- mayan ve özlediği düzeni kura- mayan, öbür yandan da kendi- si değil, çevresi değişen ve bo- zulan bir insan yakasım, başka bir yerlere kaçmak arzusuna kaptıru". Bu çok doğal ve insancıl bir duygudur ve iki kaynağı vardır: Birinci grup neden subjektif, yani insandan insana değişir ve kişinin kendisinden kaynakla- nır. tkincisi ise objektif. Kendi- miz yerimizde durduğumuz ve durduğumuz yerden de mem- nun olduğumuz halde, çevTemiz her yıl daha çok bozuluyorsa, ne yapacağız? Kimileri dayanır ve yazgısına razı olur, kimileri de alır başını, yeni bir yerlere gider. Gidene kadar ama, iki akım, adamın içinde çarpışır durur: Her gün ve her olayda kendisi- ni yineleyen bir fısıltı, kişiyi dür- ter durur ve ruhu yeni ufuklara kanat açmaya özendirir. öbürü, başa gelecekleri hatırlatıp "otur • oturduğun yerde" der. Bu otur - oturduğun yerdenin dünya başyapıtını, İskenderiye'nin mutsuz ozanı Kavafiz yazmıştır: "Yeni ülkeler bulamayacak- sın / Başka denizler bulamaya- caksın / Bu kent peşini bırak- mayacak, aynı sokaklarda / do- laşacaksın, yaşlanacaksan / Ay- nı evlerde kır duşecek, saçlan- na. / Bu kenttir, gidip gidece- ğin yer. Bir başkasını umma. / Bir gemi yok, bir yol yok sana. Kavafis'in, İskenderiye'nin an- tik sokaklarında, vitip giden yazgısını, kimbilir ıstanbul'da da kaç mutsuz kişi yaşamıştır, tarih boyunca? Bunlann bir ço- ğuna kendi yaşamımda, ben bile kaç kez rastladım İstanbul'un henüz bomboş oiduğu, suların, kırlann, her yerde ağaçlann ve tertemiz rüzgârlann bâkirliğini nı geçmiş kıranta bey, ekranda, Istanbul'da hiçbir zaman bula- mayacağı lüks otellere, üstü açık, lastikleri beyaz, fiyakah otomobillere, dans ve kokteyl partilerine dalıp gittikçe, bunlan kendi yaşamı ile karşılaştuır ve sokağa çıkınca, derin bir iç sı- kmtısına düşerdi. Yıldız'da ev sahibimizin azıak Fransızca pa- tırdatan ve yaşı geçkince bir oğ- lu vardı: Koltuğunun altına, ayda bir alabildiği bir-iki yabancı der- gi, gazete sıkıştınr, yolda hatı- rını soran herkese, boyu da kı- sa oiduğu için topuklannın üs- tünde yükselerek "Sorma mon- pılmış bir röportaja da sayfala- nnda geniş yer verdi. Bunlann her ikisi de, yani bu şehirden kaçış da, gidip onları bularak söyleşiler yayımlamak da çok doğal. Ama içimde bir ses, aklıma "miinafık" kuşkular düşürüp durmuyor değil: Birileri bu ka- çışları istiyor gibi. Kim ve niye istesin? Kimileri, bilemem. Ni- yesine gelince, önce iyi yamndan ve iyimser bakışla alalım: Bu şehir gerçekten çok kala- balıklaştı. özellikle altyapısının yetersizliği, hatta olmayışı açı- sından, burada çok fazla insan Günümüzde İstanbul'dan kaçma tutkuları kişisel değil, objektif nedenlerden doğuyor. Gerçekten çevremiz, yaşanacak niteliklerini günden güne yitirmekte. alabildiğıne sürdürdüğü, o II. Cihan Sâvaşı sonuna kadar ge- lebilmiş dönemlerde, İstanbul'- dan kaçma arzusu, hep birinci cins nedenlerden kaynaklanırdı: Kişinin kendi mutsuzluğundan. Sayılan da pek az olurdu, doğrusu. Herkes de bunlara bi- raz garipseyerek bakardı. "Bu- na da ne oluyor?" cinsinden. Ama yaşamda istediği yere ge- lemeyen yine de kimi tipler, İs- tanbul'dan alıp başını gitmekten dem vururdu. O devirlerde TV yok. Ama sinema var. Geniş ve loş salonlann koltuklanna gö- mülen genç, ya da yolun yarısı- şer, bu yaz Paris'e gidiyor ve oraya yerleşiyorum" derdi. Ömrü bu özlemle geçti ve en so- nunda yazık ki, bir Sosyal Si- gorta hastanesinde noktalandı. Günümüzde tstanbul'dan kaçma tutkuları, böyle değil. Artık çok doğal olarak kaçış ar- zusu, kişisel değil, objektif ne- denlerden doğuyor: Gerçekten çevremiz, yaşanacak nitelikleri- ni gün-günden yitirmekte. Bir- çok ailenin de taşramn, özellikle de Ege kıyılarının küçük kent- lerine göçtüğü gözlemleniyor. Geçende tirajı bol bir tstanbul gazetesi, bunlann birkaçı ile ya- yığılmış dunımdadır. Bu sayıyı, indirmek gerek. Ülke ekonomisi ya da ekonomik politikası, bu- nun için rasyonel önlemlere el- vermiyorsa, bu gibi özendirici yayınlara başvurmak, akla gel- miş olabilir: "Taşraya gidin, ba- kın ne kadar rahat edeceksi- niz!" iyi hoş da acaba iş bununla kalıyor mu? Istanbul kökenli olanlardan, sonra, yeni gelenler- den, mali durumu parlak olma- yanlar, gitsin. Pekâlâ. Ama bundan sonrasını, iyi bilemiyo- ruz. Birçok soru, açıkta kahyor. önce kesin bir gerçek var: Bir yerden, daha çok, "mazbut ve mazlum" kesim göç eder. Yani emekliler ve bezginler cinsinden bir azmlık gider. "Acar" takım, kalır. Amaç da bu değil, herhal- de. tkincisi, şöhir biraz boşaldığı ile kalacak mı? Kalacağa benze- miyor. Çünkü güçlü bir gelişme var: İstanbuFun, dış sermayeye açılması. Maçka kışlasının bor- saya verilmesi kavgasını izh'yor musunuz: Açık açık yazıüp söy- leniyor ki, Beyrut'un yok olma- sından sonra, Kuveyt ve Bah- reyn'e kayan dış kapital, oralar da gidince, tstanbul'a gelmek ihtiyacındaymış. Borsa hikâyesine hacet yok. Bu lafı 2-3 yıl önce yetkili birin- den duymuştuk. Bunun için an- laşılan, tstanbul'un buna hazır- latılması bekleniyor. Bu, son derece önemh' bir olay ve gelişme. Birkaç yazıyı da sırf buna ayırmak gerekir. Bugünlük, işin, yani bu yer- leşme programının, önce "şeh- ria biraz boşaltılması" kısmına işaret eklemekle yetineyim. Son- ra kısmet olursa, bu "Tokyo - New York ekseninin tam orta- sına diişen" konumumuza geliriz. Ama işe bakın siz: Bizim ev sahibinin yaşlanan oğlu Paris'e gıdemeden ömrünü tüketti. Pa- ris'in taksit taksit buraya gel- mekte olduğuna yetişemedi, rahmetli. TEREKLI TELEFONLAR • RMfKOOO 055 056 : 527 57 00 • Htxari*larMMiriâii: 172 13 73 -74-75 ve 088 • İS«1 anza: 068 *cH:077 i 511 89 18 T*: 588 48 00 T*: 534 00 00 Tıp: 340 01 00 M M N M M : 345 46 80 9«a Ettal: 131 22 09 Taktta fcyata: 152 43 00 SSK SMMtya: 588 44 00 SSH OkatftaM: 132 30 00 SSK Gbbft: 358 67 60 Tnflk Srt« IM.: 176 24 14 (Ist), 356 04 85-86 (Kadıkfiy) HİH Trafk: 377 22 07 (E-5), 356 04 86 (Şehınçı), 314 36 (B.Çekmece) • THY: İç IMtan 573 13 31. 9* HaUar. 573 04 33. SNtnl: 574 73 00. RczenrasrM: 574 82 00 (25 hat) • DDY: Slrtecl DamşM: 527 00 50. HP O 338 30 50 • VAFUU: SMrir HatUn: 526 40 20. 144 42 33, OMİz TtNan {***»): 145 53 66, 144 25 02. 149 18 96 DMb OtoMsfc 543 05 25 • METEOMLM: (Hava tahmınıftğrenme)573 89 80 BHnhMBZt: 526 62 74, 150 83 50, y: 348 71 40 TEK:069 • Stt AMZA: 522 97 03, 147 51 10. KatttF 391 14 82. • kETT GM. IM.: 145 07 20 (17 hat) • PTT: 011 (Briinmeyen numaralaı ve nöbetçı eczane sorma). 021 (anza). 020 (danışma). 031 (şefıirlerarası), 001 (sıra sorrha), 032 (miltefierarası). 002 (sıra sorma). 000 (masal anlatma). 072 (uyandınna) Atışalanı Bakkal dükkânında ders İSTANBUL (AA) — Bakır- köy'e bağlı Atışalanı'nda ts- tanbul Ticaret Odası'nca yap- tırılan modern ilkokulun, ka- pasitesini aşması üzerine, bir bölümü Mahmutbey 100. Yü Mahallesi'nde kiralanan boş dükkânlara taşındı. tTO tlko- kulu'nda sınıflann mevcudu 140-145 öğrenciye ulaşınca, ça- re olarak 100. Yıl Mahallesii ndeki öğrenciler için iki apart- mandaki dükkânlar derslik olarak kiralandı. tTO llkok*. iş'ndaki modern bınada egk tim gören oğrencilere karşılık, "ek derslikler" adı verikn dük- kânlarda ise öğrenciler sağlık- sız koşullarda okuma savaşı veriyorlar. Bu öğrenciler, tuva- let ihtiyaçlannı, yakındaki tar- la ortasına yapılan derme- çatma kulübelerde gideriyor- lar. Bakırköy Belediye Başkanı Yıldınm Aktuna, dün Mah- mutbey 100. Yıl Mahallesi'nde yaptığı denetimler sırasında "ek derslik"leri de gezerek, muhtar Şeref Mehmet Demir- can'dan sorunları hakkında bilgi aldı. Aktuna, milli eğitim açısından Bakırköy'ün en so- runlu ilçelerin başında geldiği- ni belirterek, belediye olarak kendilerine düşen görevi yeri- ne getirmeye çahştıklanm söy- ledi. İTO Başkam Atalay Şahi- noğlu, AA'mn konuya Uişkin sorulannı yamtlarken, okul yaptırma kampanyalanna bü- yük önem verdiklerini ifade ederek şöyle dedi: "Biz giiniin ihtiyacıoa göre okulu yaptırarak, Milli Eği- tim'e teslim ediyoruz. Dolayı- sıyla hangisinde ne ihtiyaç var ya da yok bilemiyoruz. Okul- Ian yetld ve sorumluluk açısın- dan Milli Eğitim'e devrettigi- miz için, müdahalemiz de söz konusu değil. Bu okulla ilgili Milli Eğitim'den herhangi bir talep de gelmedi." Eyüp Çalağan: Çile bi Ç bitecektstanbul Haber Servisi — Eyüp Belediyesi'nin başlattığı hizmet seferberliği sürüyor. Eyüp Belediyesi Başkan Yar- dıması Aydın Çalağan tarafın- dan yapılan açıklamaya göre, Alibeyköy Emirgan caddesi ile bağh sokaklarında yapılan yol açma, istinat duvanyapuıu, sta- bilize ve asfalt döküm işi 3 mil- yar liraya mal olacak. Yıllardır ihmal edilmiş bir bölge olan Alibeyköy Merkez Mahallesinin yukan kesimle- rinde vatandaşlann hastasını taşıtmak üzere âmbulans, kışhk yakıtını getirmek için kamyon, hatta yurümek için yolbulama- dığına dikkat çeken Çalağan, "Bundan sonra buçile bitecek. Havalann da iyi gitmesinden yararianarak yol yapım işinihız- lı bir biçimde sürdttrüyonız.' Yaptığımız iş sadece bu değil. Diğer maballelerimizin yollan- na da el attık. Bozukyollannya- pımı, stabilize dökiimü, yol ke- naıianndan toprak kaldınlma- sı gibi işlerimiz ise hiç aksama- dan sürüyor" dedi.