Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 KASIM 1990 CUMHURİYET/17
HAVA DURUMU TÜRKİYEDE BUGÜN
Umtet Meteoroloji Işleri Gene! M0-
dörlûğü'nden aiınan bilgiye göre
yurdun kuzey ve batı kesimleri çok
bulutlu, Marmara, Ege, iç Anado-
lu'nun kuzeybatısı ile Batı ve Orta
Karadenız yağmur, yer yer sağanak
yağışlı. diğer yerler parçalı bulutlu
geçecek. HAVA SICAKLIĞI: Yağış
alan yerterde azaiacak, diğer yerier-
de değismeyecek. RÜZGAR: GOney
ve bat, yurdun kuzeybatı kesimle-
rinde kuzey yönlerden rtafrf, yer yer
orta kuvvette, yurdun KuzeyDatısınûa
kuvvetfi olarak esecek Denizlerde:
Kıble ve lodos. zamanla Karadeniz,
Marmara ve Ege'de yıMız ve poy-
razdan 3-5. Karadenız'de yer yer 6 kuvvetınde saatte 10-21,
denız milı htzla esecek. Van Gölünde hava: Parçalı ve az bu-
lutlu geçecek. Rûzgâr gûney ve batı yönlerden hafıf. ara sıra
orta kuvvette esecek. Göl kûçûk dalgaiı olup, görüş uzaklığı
10-15 km dolayında bulunacak.
B 29°20"Otya.'t»lor A
Y 16°13°E(li™ Y
A 26" 15° Erancan B
Y W° 10° Eraınm B
B 21° 4° Esfc&tıir Y
Y 16°12°Gazaı*p A
A 28° 19° Giresun Y
A 25° 15° GOmûîlane Y
Y 23° 13° HaHdri B
Y 22° 15° Isparta A
Y 16° 12° Istanbul Y
Y W° 12° bmif Y
B 24°10°Kars
Bokı
Buna
Çanldate
Çorum
Darizf
B 22° 8°Kas1anwnu Y
Y 15° 10° kaysefi
Y 16° 12° KKttareJ
Y 17M3°Konya
Y 20° 8°Kutahya
Y 18° 14° Malatya
25° 11° Marâa
M° 10° K Maraş
22° 8°Mersin
19° 2°MuJla
ie°rt°Muş
28° 14° 1*4*
25°W0rdu
21° 7°Hto
21° KPSamsun
20° 11° Siirt
16° 14° Sinop
22°16°Sn«s
21° 4°«lânlafi
16° 9°**wı
20° V\nu*
15° 12° Uşak
18° 9°\toı
16°12°YtEsat
24° 10° Zongutdak
Y 21° 16°
A 25° 14°
A 28° 18°
y 20=15°
B 20° 8°
Y 21° 8°
Y 25° 16°
Y 25° 15°
Y 25° 16°
A 25° 15°
Y 19° 15°
Y 18° 7°
Y 17» 13°
Y 25° 16°
B 25° 11°
Y 17" 12°
B 19° 6°
Y 17° 8°
Y 17° 15°
a?* bulutlu g£ ss* A-aç* B-bukıtlu G-gûneş* Klorlı S-soli Y-yaJmuriu
DÜNYA'DA BUGÜN
f7&
t^/jfLondra
O^^Paris
ç-^^^ \ Pal Zürıh
' Madrıo
Amsterdam B 10°
Amman A 26°
Aüna Y 18°
Bafldat A 30°
BaceJona B 13°
BaaJ B 4°
Leningrad
Londra
Madrid
Mortraai
Cezayir
B«rtn
Bofm
Brtiteel
Budapeşn
Cenevre
Ceayir
Cidde
Dubai
FraıMurt
rüme
Helsnki
Kahre
Kopertaj
KMı
Letesa
Mümh
N«w Yort
Osk)
Pans
Prag
Zûrih
Y 5°
8 12°
B 12°
B 6°
B 5°
K 4°
B 6°
B 17°
B 4°
B 10°
B 4°
A 32°
A 14°
Y 10°
A 30°
A 30"
A 23°
B 7°
S 7°
B 8°
B 13°
S 5°
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Osmanlı askerle-
rinin savaş sırasında
giydikleri nrhlı baş-
hk. 2/ Iskambilde
koz... Elçi. 3/ Asya-
da bir ırmak... Kıl-
dan ya da yünden
yapılmış hayvan ör-
tüsü. 4/ Fazla bön,
avanak... lyi, hoş,
güzel. 5/ Tavlada bir
sayı... Mektup. 6/
En uzun mesafeli
koşu daü. 7/ Bezek-
çilikte kullanılan ye-
şil ve pembe dalgaiı
bir tür sedef... Demirin simgesi. 8/
Kâr menfaat... Suudi Arabistan'da
bir kent. 9/ Rumların kutsal saydık-
lan kaynak ya da pınar... Selenyu-
mun simgesi.
YUKARIDAN AŞAGlYA:
1/ Dört tekerlekli ve hafıf bir gezin-
ti arabası. 2/ Memelilerde ana ile dö-
lüt arasında kan alıp verme işini sağ-
layan organ... Demiryolu. 3/ Ay in-
celemelerinde kullanıjan Sovyet uzay
sondaları dizisi... Bir peygamber. 4/ Argoda polise verilen ad.
5/ Notada durak işareti... Odünç verme. 6/ Düzlemselliği stan-
dartlara uyrnayan düz bir kiremidin kusuru... Gazel ve kaside-
nin son beyti. 7/ Pis koku. 8/ Güney Amerika'da bir ülke... tş-
yeri. 9/ Sıcak yenilen bir çeşit telkadayıfı.
60 YIL ÖNCE Cumhuriyel
Yunan emlaki
6 KASIM 1930
Nasit B. tenısı 1leri
Kank^ç F,f birlıkte
K I R M I Z I FtNER
ll.k kı lıciı S pcrdc
Sınimı.h K A T I L- E L L E R
nlnılı bitliktc
Evvelce mukabele biimisil
tarikile Türk hükümeti
tarafından vazıyet edilmiş
olan Yunan emlâki son
Ankara itilâfnamesi
mucibince iade edilmiş ise de
vazıyet esnasında tahsil
edilemiyen kira bedellerinin
Türk veya Yunan
hükümetlerinden hangisi
tarafından tahsil edileceği
hakkında iki taraf
uyusamadıklarından bu mes'ele hakkında muhtelit
mübadele komisyonu bitaraf azasının hakem sıfatile bir
karar vermeleri takarrür etmişti.
Bitaraf aza bu husustaki kararlarını dün Türk ve Yunan
heyeti murahhasalanna tahriren bildirmişlerdir.
Türk murahhas heyeti bugün toplanarak bu kararm -• ı
neşrine müsaade edilecektir. Bitaraflar Türk tezini kabul
ettikleri takdirde hükümet yüz bin liradan fazla olan
kiralarını tahsil edebilecektir.
30 YIL ÖNCE Cumhuriyel
İspat hakkı
Ahmet Yüdız
6 KASIM 1960
Milli Birlik Komitesi üyesi Kurmay
Yarbay Ahmet Yıldız'ın T.Ceza
Kanununun 481 inci maddesinin
değistirilmesi ve böylece ispat
hakkının kabulünü derpiş eden
kanun teklifi bugünlerde komitede"
görüşülecek ve kanunlaşacaktır.
Teklifin gerekçesinde siyasi
hayatımızda çetin tartışmalara
vesile veren ispat hakkı konusunun ehemmiyetine isaret
edildikten ve sâkıt iktidarın bu hakkı teslimden daima
kaçındığı zikredildikten sonra ispat hakkının "âmme
murakabesi" mefhumu ile alakalı olduğu, bu imkândan
mahrum bir amme murakebesinin tasavvur edilemeyeceği
bildirümektedir. Gerekçede ispat hakkı konusundaki
doktrinde tartışılan üç fikir üzerinde de durulmaktadır.
Bu üç fikirden birincisi, ispat hakkını kabul etmiyen
faşist Italyan hukuk görüşü, ikincisi kayıtsız şartsız hakkı
kabul eden görüş, üçüncüsü ise karma bir sistem olan ve
ispat hakkını âmme menfaati ile alâkalı kılan görüştür.
Gerekçede daha sonra Türk Ceza Kanununun 481.
maddesindeki hüküm ile Yargıtay'ın içtihat karannı ele
almakta ve meseleyi tartışmaktadır.
Teklifte kabul edilen sistem karma sistemdir ve buna
göre:
Halen olduğu gibi 480. hakaret ve söğme fîîlleriyle beraet
etmek için isnat ettiği fiüin sıhhatine veya şayi veya
mütevatir olduğunu ispat etmek isterse bu iddiası
istisnalar haricinde kabul ediimiyecektir.
Istisnalardan ikisi mer'i kanunumuzun 481'inci
maddesindeki 1 ve 2'nci bentlerin ayrudır. Sadece 3 üncü
bent değiştirilmekte ve böylece Yargıtay içtihadı da
ortadan kalkmaktadır.
Bu teklif kabul edildiği takdirde, artık bakanların ayn
bir mahkemede yargılanmaları dolayısiyle ispat hakkının
reddi konusu ortadan kalkacak ve hususi hayatla ilgili
olmayıp amme menfaatiyle alakalı bulunan hakaret ve
sövme fiillerinde ispat yoluna gidilecektir.
Federasyonun kararları
Futbol Federasyonu Başkanı Muhterem Özyurt dün
Ankara'da haftalık basın toplantısını yapmıştır. Bu arada
Merkez Hakem Komitesi tesbit edilmiştir.
Başkan: Muhterem Özj'urt.
Âzalar: Sulhi Garan, îbrahim Onuk, Samih Duransoy,
Saim Kaur, Mustafa Çakar, Halim Çorbalı
Merkez Hakem Komitesi 27-28 ekim günlerinde
toplanarak vazife taksimi yapacaktır.
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet
Kanatlar öfkeli
6 KASIM 1989
ANAP Genel Başkanhğı'na aday olan ve Istanbul'da
büyük bir gövde gösterisiyle karşılanan Hasan Celal
Güzel'e karşı ANAP içerisindeki diğer eğilimler "geçici bir
ittifak" oluşturdular. Ozal'm göstereceği başbakan
adayınm, ANAP kongresinden genel başkan seçUmesi için
çalışmalannı yürüten Mehmet Keçeciler, Hasan Celal
Güzel ve ekibi dısında ANAP içindeki bütün eğilimlerin
atanacak başbakan adayhğını beklediğini söyledi. Dışişleri
Bakanı Mesut Yümaz, kendisiyle görüşen ANAP
milletvekillerine Hasan Celal GüzePin teskilatlan dolaşma
kararını eleştirdi ve Istanbul'da GüzePin yaptığı gövde
gösterisinin partiye zarar verdiğini söyledi.
Güzel'in Istanbul gezdsi ANAP içindeki diğer eğilimler
tarafından tepki ve kaygıyla karşılandı.
T4RITSMA
Savaşı
9
Türkiye'de iç pazara yönelik yabancı tütün ve sigara üretmek
Türk tütüncülüğüne, tütüncüsüne ve genel ekonomisine
ihanettir. Iç pazarın yabancı tütüne açılması Türk
tütüncülüğü ve tütüncüsünün tümüyle çöküşü ve bitişidir.
"Sigara Savaşı"
Bir haftadır Cumhuriyet Gazetesinde yer
alan yazı dizisinin olguyu tümüyle karşıla-
yan baslığı böyle. Ne var ki savaş eşit amaç-
h değîl. Bir yanda iç pazarı tümüyle ele ge-
çirmek için saldıran, öte yandan yok olma-
mak için uğraş veren taraflar var. Dünya
sigara tröstleri Vitjinya ve Burley tütünü ve
üreticisi için saldınyor. Türk tütüncülüğü
ise en azından iç tüketimi bu yabancılara
kaptınp tümüyle tükenişini önlemeye çaba-
lıyor. Olayın esası özetle bu.
Önce önemli bir olgu; 1989'da Türkiye'-
de sigara tüketimi kesinlikle 74 milyon ki-
logram değil, en az 100-110 milyon kilog-
ramdır. Tekel kayıtlarına göre 74 milyon
kilogram olan tüketimin üstünde en az 30
milyon kilogramlık bir kaçak giriş söz ko-
nusudur. Zira daha 1979'da iç tüketimin 66
milyon olduğu Tekel'in o yılki bilançosu-
na işlenmiştir.
Bu oluşum 1984'te günün hükümet baş-
kanı Sayın Turgut Özal'ın başlattığı, dış alı-
ma "kacağı önleme" gerekçesinin daya-
naktan yoksunluğunu belgeler.
Salt Türk tütünlerinin kullanıldığı oryan-
tal için zevkini yansıtan sigaralar için Tür-
kiye'de 150 yıldır reklam yapılmamıştır. Ne-
den? Gerek yoktur.
Philip Morris'ın Türkiye temsilcisi, rek-
lamdan ayn olarak kaçak konusunda da
masum savunularda. Oysa yabancı firma-
lar kaçak motivasyonuyla Türkiye'de alış-
kanlık ve kısmi talep yarattılar. Şimdi bu-
nu kullanıyorlar.
Yabancı sigara henüz tam alışkanlık ya-
ratmış ve ararur hale gelmiş değil. Yaban-
a tröstlerin ortak yapımla fabrika kurma-
da ağır davranmalarının bir nedeni de
budur.
Türk tütünlerinin yabancı katkı madde-
lerini kabul etmeyeceği savı temelden yan-
lıştır. Hiçbir teknik yetkili böyle bir bilgi
ve görüşe sahip olamaz. Geçmiş dönemler-
de Tekel'ce yapılan "hususi kokulu" Çam-
lıca ve bugünün Meltem sigaraları buna ör-
nektir. Çok başarılı ve beğeni kazanama-
mışlarsa bu, yapım ve katkı montajındaki
teknik yetersizüklere bağlıdır.
Türkiye'de iç pazara yönelik yabancı tü-
tün ve sigara üretmek Türk tütüncülüğü-
ne, tütüncüsüne ve genel ekonomisine iha-
nettir. İç pazarın yabancı tütüne açılması
Türk tütüncülüğü ve tütüncüsünün tümüyle
çöküşü ve bitişidir.
Türkiye'de genel tüketimi karşılayacak
miktarda yabancı tütün üretimi mümkün
değildir. Uzun yıllar yapılan denemeler ka-
liteli Virjinya ve Burley üretimine elverişli
toprak varlığımızın ancak 12-15 milyon ki-
logram dolaymdaki miktara elverişli oldu-
ğunu-ortaya koymuştur. Kaldı ki yabancı
tütün üretimine elverişli bu topraklar da za-
ten her türlü tarım türüyle değerlendirile-
bilecek yapıdadır. Bizim için asıl darboğaz,
kaliteli tütünlerimizin üretimine elverişli
topraklanmızı başka ürünlerle değerlendi-
remeyişimizdir.
Bu topraklar tütünden başka hiçbir ta-
rım türüyle kesinlikle rantabl üretime elve-
rişli değildir. Türk tütünü ve tütüncüsü iş-
te asıl bu nedenlerle bitişe sürüklenir. Türk
tütüncüsü bundan dolayı ekonomik olarak
çöker. Öte yandan tütün tanmı, aile birey-
lerinin tümünü ilgilendiren bir türdür. Bu
da tütüncülüğün son yıllardaki düşük fiyat
uygulamasına karşın sürmesinin nedenidir.
Tütüncülük neresinden bakılsa ülke ve ulu-
sun önemli bir kesimi için vazgeçilmez ni-
telik içeren bir uğraştır. Buna karşın ülke-
ye yabancı tütün gelmesine, tüketimin ya-
bancı sigaralara açılmasına, bırakınız araç
olmayı böyle bir oluşuma sessiz kalmak da-
hi gerçekten önemli bir vebali üstlenmek
olur. Yetkililerce şimdi yapılacak ilk iş, tü-
tüncülüğümüzün gerektirdiği teknik ele-
manlara güven duyarak çağdaş teknoloji-
yi ülkeye getirmek ve dünya tüketiminde
pazar payı sağlamaya çalışmak olmaiıdır.
TLRHAN ARAL
Tütün Eksperi
Kadııı ve ^ortınJarı Başkanlığı
Laik cumhuriyetin altmış yedinci yıbnı kutlamaya
hazırlandığımız şu günlerde kadın, ikinci sınıf vatandaş
olmaktan kendini hâlâ kurtaramamıştır.
Son günlerde gündeme getirilen "Aile
Araştırma Kurumu" ve "Kadın Statüsii ve
Sorunları Başkanlığı" kurulması girişimle-
rini, ezilmiş, horlanmış, hakları çiğnenmiş,
kendisine yaşama hakkı tanınmamış, dün-
yanın en ağır işçısi olan ev kadınlan adına
protesto ediyorum. Bu girişim Türk kadı-
nını toplumsal yaşamdan soyutlayıp eve ka-
patmanın ötesinde hiçbir iieri hak ve ko-
num sağlamayacaktır.
Türkiye çağdaş, uygar bir ülke olduğu-
nu dünyaya göstermek için 24.7.1985'te
Birfcşmiş Milletler'in kadınlara karşı her tür
ayrımcılığa karşı çıkan sözleşmesini imza-
ladı. Ancak aradan geçen beş yıl içinde hiç-
bir adım atılmadı, hayata geçirilmedi. An-
laşma kâğıt üzerinde kaldı.
Şu sıralarda "Çocuk Hakian"nı imza-
byoruz. Sanırım bütün bunlaruı AT'ye gir-
mek, Birieşmiş Milletler'e şirin gözükmek
ve siyasi manevra olmaktan öte bir somut
temeli yoktur.
Madem ki laik bir devlette yaşıyoruz, o
halde çıkan kararnameler de laik ve çağdaş
bir devlete yakışır biçimde olmalı. Çıkan
kararnameler kadını köleleştirici ve anti de-
mokratiktir. Aslında çalışan kadının işten
erkekten iki saat önce çıkması da kadın için
bir tuzak. Ustalıkla, kurnazlıkla düşünül-
müş bir öneri. Yine erkek korunuyor.
Dinsel hukuktaki aile kurallan erkeği ay-
rıcalıklı ve öncelikli saymış. Toplumun ka-
dma bakış açısında erkek egemen ideoloji-
sinin ölçütleri geçerlidir.
Laik cumhuriyetin altmış yedinci yılını
kutlamaya hazırlandığımız şu günlerde ka-
dın ikinci sınıf vatandaş olmaktan kendini
hâlâ kurtaramamışur.
Unutmayalım, kadının aşağılandığı bir
toplumda erkek de kendini aşağüanmış ol-
maktan kurtaramaz.
AYTEN ÖZAYDIN
Mor Çatı Vakfı Kurucusu
ve Yön. Kur. Üyesi
ACI KAYBIMIZ
Merhum Ord.Prof. Reşit Rahmeti Arat ve Dr. Rabia,
Rahmeti Arat'ın kızlan, Süyüm Lucas'ın kardeşi,
Osman Bankoğlu ve Seden Edipoğlu'nun anneleri,
Şermin Kenneth'in teyzesi, Emine Bankoğlu ve Ahmet
Edipoğlu'nun kayınvalideleri, Ayşe Su ve Aras'ın sevgili
büyükannesi, Aysel Eraart'm ve Birsen, Fikret
Balaban'ın dünürleri,
Y.MimJVfüh.
AYSU R. ARAT
4.11.1990 günü Hak'kın rahmetine kavuşmuştur.
6.11.1990 Salı (bugüri) Selarniçeşme Camii'nde kılınacak
öğle namazını müteakip Zincirlikuyu'daki aile
mazarbğına defnedilecektir.
AİLESİ
BAŞSAGUGI
Yönetim kurulu üyemiz, arkadaşımız Garabet
Panos'un değerli annesi
AĞAVNİ PANOS'un
vefatı nedeniyle ailesinin, dost ve yakınlarırun
acısını paylaşır, başsağlığı dileriz.
MİMARLAR ODASIÎSTANBUL
BÜYÜKKENT ŞUBESt
ILAN
OTOMOBİL-İŞ (Türkiye Otomotiv, İmar, Montaj, Demir,
Çelik, Makina ve Metalden Mamul Eşya Sanayii İşçileri)
Sendikası Olağanüstü Genel Merkez Genel Kurulu,
22-23-24-25 Kasım 1990 günleri, 09.00-17.00 saatleri ara-
sında, "Köyiçi Cad. No: 21 Büyük Beşiktaş Çarşısı,
BEŞİKTAŞ-IST" adresinde bulunan ANIL DÜĞUN SARA-
Yl'nda, aşağıda yazılı gündem ile toplanacaktır.
İlk toplantıda yeterli çoğunluk sağlanamazsa, ikinci top-
lantı 29-30 Kasım, 1-2Aralık 1990 günleri aynı yerde ve sa-
atlerde, aynı gündem ile yapılacaktır.
Delegetere ve ilgililere duyurulur.
T.OTOMOBİL-İŞ SENDİKASI
GENEL MERKEZ YÖNETİM
KURULU
GÜNDEM
1- Yoklama ve açıhş,
2- Genel başkanın açış konuşması,
3- Divan seçımı ve saygı duruşu,
4- Konuklann konuşması,
5- Çelik-iş Sendıkası'nın. OtomotKİ-İş Sendikası'na katlma karannın gö-
rüsülmesi ve karara bağlanmas»,
6- Komisyonlann seçimi:
a) Tüziik Tadil Komisyonu,
b) Tahmini Bûtçe Komisyonu,
7- Delegelerin konuşması,
8- Tüzük Tadil Komisyonu raporunun gorüsülmesi,
9- Tahmini Bûtçe Komisyonu raporunun gorüsülmesi,
10- Teskilatlanma ile ilgili karanann alınması, (Şube kapatma, şube aç-
ma karartan)
11- Seçimler:
a) Genel Merkez Yönetim Kurulu asıllar, (Genel başkan, genel başkan
yardımcısı, genel sekreter, genel mali sekreter, genel teşkilatlandırma sek-
reteri, genel eğitim sekreteri, genel mevzuat ve araştırma sekreteri) ve ye-
dekteri,
b) Genel Merkez Denetleme Kurulu (Asıl ve yedeMeri)
c) Genel Merkez Disiplin Kurulu (Asıl ve yedekleri)
TIMECLUB
Kültüre! etkinliklerimiz Antalya Film Festivali'nden ödüllü
"YORUM YOK" filmi ile 7.11.1990 çarşamba günü saat 20.00'de
başlıyor. Yönetmen ESER ZORLU, oyuncular SUMRU
YAVRUCUK, ADEM
Türk Spaslik Çocuklar Derneği'nden Dr. AYŞE ARDALI'nın
katılımı ile film gösteriminden sonraki panelimize bekliyoruz.
Rezervasyon zorunludur.
Cuma-cumartesi aksamları gitaristimiz Bigal BEYAZ yine bizterle
beraber.
Not: Lütfen Time Club üyelik koşulları hakkında bilgi alınız.'
ADRES: Manolyalı Sokak No: 6 Kalamtş-KADIKÖY 337 37 08
TEŞEKKÜR
Eşim Kıymet Akbaş'ı belfıtığından ameliyat ederek
sağlığına kavuşturan beyin ve sinir cerrahı
Sn. OperatörDr.
ABDULLAH SERVET'e
Çeyre Hastanesi personeline ve yakın ilgilerini
esirgerheyen tüm dost ve akrabalanmız ile Yapı Kredi
personeline teşekkürlerimi borç bilirim.
M.ZEKİAKBAŞ
• MIHASEBECİLER
• MALİ MÜSA\ İRLER
AmoHean 80286 CPU; 16 MHZ; 1 MB RAM
"Morch 14- Monitör, 102 Tuş Kİavye,
Corpor.tfcn (J^rjos 0 gMB H
r
9Pin 136Colon360cpshız I
WİKROLINE 321 YAZICI |
ENTEGRE PROGRAMUUII İ
• MUHASEBE BÜROLARI ^
(İşletme, Bordro. Genel Muhasebe, Bilgi Bankası) Q
* İŞYERLER! MUHASEBE DEPARTMANLARI 52
(Stok, Cari, Fatura, irsaliye, Çek-Senet, Muhasebe) +
0İ£5IIHfFatva Ybkuşu No:4(VZ SQIeymaniye-İST.
Tol:5267009-511 47 96 Fax:513 1169
Mııhascbeciniıı dosiıı
AHC,
AHC.A
ia.LtSA'nmlBSdimakaad..
OKh*l TDrMye'Ue yrttl temsifcis MİKROTB( A.Ş.'4r.
fun TCridye» ak yeftüi Temsicia TanrMks A^.tfr.
üfak ihmaller büyük
sorunlar yaratır.
Şüpheniz olursa
derhal bize koşun
S54 1182
AIVKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Abazanlar...Torbalı'da geçen yıl açılan 'Gazeteci Rafet Genç Parkı' ne
güzel olmuş! Kimse, parkın kısa sürede böyle güzel bir din-
lenme yeri olacağını kestiremiyormuş. Parkın içi çimlik; diki-
len çamlar, tutmuş, büyümüş. Reha İsvan'la, Ahmet İsvan'ın
diktikleri Barış Ağacı' boyumu geçmiş. Bu barış ağacının
anayurdu Hindistan. Oralarda Bereket Ağacı' deniyormuş.
Belediye Başkanı Ertan Ünver veriyor bilgiyi. Güneybatı Hin-
distan'da, kuraklık yıllarında, erkekler. bu ağaca sarılırlar. or-
gazma ulaşırlarmış. Argo sözcüğüyle, 'abazanlık'tan
kurtulurlar, böylece kurakhğın giderileceğine inanırlarmış.
'Abazan', Ferit Devellioglu'nun Türk Argosu' sözlüğüne gö-
re birkaç anlama geliyor; 'iştahlı ve karnı aç kimse', 'uzun süre
kadınsız kalan adam1
, 'zil' anlamlarına. Ağaç 75 metreye dek
yükselebiliyormuş. Bu ağaç, Hindistan'dan geldiğine göre
'Hinthorozu'yla da bir ilişkisi var mı bilemem. Türkiye'de "barış
açlığı'nı simgelediği kesin. Argosuna bakarak George Bush
ile Saddam'a, savaş çılgınlanna, 'savaş abazanları' diyebiiir
miyiz ne? 'Bereket Agacı'nın adı: Grovilla Robusta.
Torbalı'da, bir de Sultan Abdülhamrt'in, kimini eliyle dikti-
ği söylenen ağaçlar var. Bunlar, kocaman, yüz yıllık ağaçlar.
Çam, çınar, mantar meşesi, okaliptüs ağaçları. Yüzyıl önce,
bunların sayısı beş bine yakınmış. Şimdi, bin iki yüz kadar
kalmış. Mantar meşesi, Torbalı'da, PTT binasmın avlusun-
da, iki tane. 15-16 metre boyunda, 111 yaşında. Abdülhamit,
Torbalı'ya, Padişah olduktan birkaç yıl sonra gelip burada bir
çiftlik kurmuş. Aygır ahınnda, 12 yarış atı var. Torbalı yakı-
nındaki 'Seyır Köşkü'nde oturup, dürbünle yarışları oradan
seyredermiş. Ağaçların, bir bölümü kesilip Atatürk'ün 'Cel-
lat Gölü' adım taktığı sıtma kaynağı gölün kurutulması sıra-
sında kuilanılmış. 'Cellat Gölü' şimdi, pamuk tarlası...
Torbalı'da, bol ot yedim. Ottan yiyecekler. 'Arapsaçı',
'turpotu' yeni çıkmısiı, 'şevketi bostan' daha çıkmamıştı. Nec-
miye Ünver'in yemekleri güzeldi...
Cuma akşamı, Grek Büyükelçiliği'nde bir kokteyi vardı. Bü-
yükelçi Dimitris Makris ile eşi Evlin Makris, Türkiye'ye gelen
Bayan Profesör Elizabeth Zachariadou onuruna bir kokteyi
vermişlerdi. Büyükelçilikten Cumhuriyet'in Dış Politika mu-
habiri Semih İdiz'e,
—Mustafa Ekmekçi'yi kesiniikle bekliyoruz! demişler.
Eh, böyle çağrı gelince, gitmesem ayıp olacak. Prof. Eli-
zabeth Zachariadou, Girit Üniversitesi Akdeniz Araştırmala-
rı Merkezi'nde Türkoloji Bölümü'nün kurucularından.
Türkiye'de ilk kez Modern Yunan Dili ve Edebiyatı bölü-
mü, geçen yıl DTCF'de kurulmuş. Bu yıl Yanya Üniversitesi
tarih doçentlerinden Dimitris Loules, Türkiye'ye gelerek
Grekçe derslerini vermeye başlamış. Dimitris Loules de kok-
teyldeydi. Grek Basın Ataşesi Stayros Stathoulopoulos, Kon-
solos Nikos Kuniniotis, DTCF'den kimi öğretim üyeleriyle
Grek gazeteci Yerasimos Zarkadis de kokteyldeydiler.
Grek Elçiliği'nde kokteyldeyken Kıbrıs konusu da usum-
dan çıkmıyordu. Özellikle, Kuzey Kıbrıs'ta katledilen demok-
rasi! Aylardır, muhalefet. meclise girmiyor, Denktaş'ın
umurunda değil. Elime üç kitap geçti; dinsel içerikli kıtaplar.
Yazan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş; kitapların adla-
rı: "Kur'andan İlhamlar", "Saadet Sırlan", "Gençlerle Soh-
bet"; Denktaş, Gençlere: "Allahın ipine sarılınız" diyor.
Kitapların yayımlandıgı yer: "Yeni Asya" gazetesi, Yeni Asya
yöneticileri "Nurculuk"tan içeride, Denktaş'ın durumu ne ola-
cak? Bu da bir çeşit dinsel abazanlık mı?
Cumartesi günü, Çankaya Evlendirme Dairesi'nde, nikâh
tanığıydım. Belkıs Bulut'la, Sami Kaya evlendiler. Ama, ne
evienme. Kimse bcnie neseli nikâh görmemiştir. Oğlan "evet"
deyince, kız "yh huuu!" diye çığlıklar atıyor. Nikâh memuru
Selahattin Akçay, o da keyifli. Belediye görevlisi İsmail Ka-
ya, "Böyle nikâh görmedik" diyor. Nikâh bitince, oğlan kızı,
kollanna alıp kaçırıyor gibi. Kız, bacaklarını sallıyor, ama "bı-
rak beni!" demiyor. Sanki uçuyor! Ben de epeyi alkış alıyo-
rum; neredeyse malı götürüyorum! Nuran Kepenek, Harika
Başer de orada. Baba, ibrahım Bulut mutlu. İbrahim baştan
evliliğe karşı çıkmış. Belkıs diretmiş. Ayn ev tutup oturmuş.
Bu da sevgi abazanlığı mı?
Pazar günü, "Avrupa insan Hakları Sözleşmesi"nin 40. yı-
lıydı. İHD Genel Başkanı Nevzat Helvacı, 40. yıl nedeniyle
yaptığı basın toplantısında, "Cezaevindeki tutuklu ve hüküm-
lülerin insan olma onurundan kaynaklanan hakları bulunduğu
unutulmamalı. Oradaki insanlar, devletin güvencesi altında-
dır. Devlet onlara siyasal hasım gibi değil, tutuklu ve hükümlü
statüsü içinde bakmak zorundadır Bugün ölüm orucunun 26.
günü yaşanıyor. İnsancıl isteklerin kabulü olası bir kötü so-
nucu önleyebilir. Eğer bu yapılmaz ve cezaevlerinde yeni bir
ölüm olayı meydana gelirse, bunu kasten ışlenmiş bir cina-
yet sayacağız" dedi.
Binali Seferoğlu'nun oğlu Sinan, 14 arkadaşıyla birtikte 25
ekimden beri "Siyasi Şube"de, "DAL"da.
Sağınların öğretmeni, Prof. Nusret Fişek, bugün törenler-
le uğurlanacak, toprağa verilecek. Nusret Fişek'i, 27 Mayıs-
çılar, Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığına getirmişler, sağlık
nizmetlerinin 'sosyalizasyonu' konusunu gerçekleştirmesini
istemişlerdi. Nusret Fişek, asker çocuğuydu. Sağlığı halka
götürmeyi amaç edinmişti. Adalet Partililer, sosyalizasyona
karşı çıkarlar, onu bir çeşit 'sosyalizm' sayarlardı! Nusret Fi-
şek'in kafasındaki sağın (hekim), 'köy hekimi' diyebileceği-
miz bir sağındı. Vasiyetinde de şöyle der: 'Pratisyen hekim,
klinik dallarında eğitimi yetersiz hekim demek değildir. Pre-
tisyen hekim, toplumda sık görülen hastalıklarda, sistem, or-
gan ve etken ayrımı yapmada uzman hekim kadar bilgili ve
becerili hekim demektir."
Nusret Fişek de bir halk âşığı idi.
ÇALIŞANLARIN
SORULAR1/SORUNLARI
YIDVIAZŞİPAL
"Yükselen ek gösteı^gem nedir?"
SORV: Bir vergi dairesinde çalışıyornm. Ticari Üimkr
Akademisi mezunuyum. Unvanım, "vergi memnnı"-
dur.
Halen 1. derece 4. kademeden ayhk almakuyım.
Ek göstergem ise 1.100'dür.
1 Ocak 1991de yükselen ek göstergem nedir bil-
miyonım.
1991-199M993-1994 ve 1995 yülannda ek göster-
gderimiz ne olacak? Z j
YANITi 11 Nisan 1990 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan
418 sayılı yasa hükmünde kararname ile aylıklannı 657 sayılı
Devlet Memurlan Yasası, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Per-
sonel Yasası, 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Yasası ile 2802
sayılı Hâkim ve Savcılar Yasası'na göre alanlann ek gösterge-
leri, 1 Ocak 1991'den geçerli olarak yeniden belirlenmiştir. Bu
belirleme, 1991-1992-1993-1994 ve 1995 yülannı kapsamaktadır.
657 sayıh Devlet Memurları Yasası kapsamına giren kunım-
larda, "yönetim, icra, büro ve benzeri hizmetleri" görenler Genel
İdare Hizmetleri Sınıfını oluşturmaktadır.
Kadrolan Genel İdare Hizmetleri Sımfında yer alanlara uy-
gulanacak ek göstergeler öğrenim durumuna göre saptanmış-
tır. Bu saptama ile Genel tdare Hizmetleri Sımfında çalışan ve
kadrolanna tahsisli ek gösterge belirlenmemiş olanlar iki gnı-
ba ayrılmıştır. 1. grup yükseköğrenimulerden, 2. grup ise ilk,
orta, lise ve lise dengi okul çıkışlılardan oluşmaktadır.
1. GRUP: Yükseköğrenimli memurlann yıllara göre ek gös-
tergeleri:
YIL 1. DERECE 2. DERECE 3. DERECE 4. DERECE
1991
1992
1993
1994
1995
1.300
1.500
1.700
1.900
2.200
900
1.050
1.200
1.350
1.600
650
700
800
900
1.100
450
550
600
700
800
2. GRUP: İlk, orta, lise ve lise dengi okul çıkışlı memurlann
yıllara göre ek göstergeleri:
YIL :. DERECE 2. DERECE 3. DERECE 4. DERECE
1991
1992
1993
1994
1995
1.150
1.200
1.250
1.350
1.500
800
850
900
1.000
1.100
600
650
700
750
800
450
500
550
600
650